|
Bu sayfada üyelere özel yazılar bulunuyor. üye girişi yaparak bu yazıları görüntüleyebilirsiniz.
Burayı tıklayarak üye girişi yapabilirsiniz. Burayı tıklayarak üye olabilirsiniz. |
||
|
| ||||||||||||||||||
|
| |||||||||||||||||||||||||||
|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||
|
ÇANAKKALE - ASOS- TRUVA Otobüsle 2 gece - 3 gün (1 gece y.p. konaklama) Her Hafta Cuma Akşam Hareket - Pazar Akşam Dönüş 1.Gün: İstanbul Çanakkale - Cuma Siz saygıdeğer konuklarımızı 21:00 Bakırköy Regata Otoparkı - 22:00 Dolmabahçe G-MALL Lunapark Önü - 23:00 Kadıköy Evlendirme Dairesi Otoparkı - 00:00 İzmit Eski Salıpazarı Önünden (Yeni Otogar Yanı)* alarak lüks otobüsümüzle sınırsız ve çeşitli Hey Travel Trends ikramları ile Bursa-Balıkesir güzergâhını takiben Edremit'e hareket ediyor ve yolda birbirimizle tanışıyoruz. *(İzmit ve Bursa'dan bu tura katılan misafirlerimiz turun dönüşü Trakya tarafından olduğu için İstanbul'da bırakılır.) 2.Gün: Bozcaada - Cumartesi Sabah saatlerinde Geyikli İskelesi'ne varıyor ve bizleri Bozcaada'ya götürecek olan feribotu beklerken sahilde kahvaltı ve kahve keyfi için serbest zaman veriyoruz. Daha sonra feribota binerek yarım saatlik yolculuk sonrasında Bozcaada'ya varıyoruz. İnanılmaz şirinlikteki ada daha ilk adımımızda bizleri büyülüyor. Adada Rüzgâr Değirmenleri'ni, Ayazma Plajı'nı görüp, Göztepe'den panoramik manzarayı izledikten sonra Bozcaada Kalesi'ni gezip öğle yemeğimizi (extra) alıyoruz. Yemek sonrası dileyen konuklarımızla adanın ılık rüzgârı ile birlikte yürüyüş yapıyoruz. Serbest süre sonrası adada yaşayan köylü kadınların yaptığı meşhur domates reçeli alışverişinden sonra herkes tercihleri doğrultusunda keşif veya alışveriş yapıyor. Sonrasında deniz kıyısında çaylarımızı yudumlayıp otelimize dönüş yolunda, Küçükkuyu'da bulunan Adatepe Zeytinyağı Müzesini geziyor, Edremit Körfezinin eşsiz zeytinyağlarını tadıyoruz. Gezimizin ardından Son olarak da Behramkale Köyü içerisindeki Assos Harabeleri'ne geliyoruz. Burada Akropol'ü, Athena Tapınağı'nı, 3km uzunluğundaki Surlar'ı, Agora'yı, Tiyatro'yu, Nekropol'ü ve Sarnıçlar'ı gezip görerek otelimize dönüyoruz. 3.Gün: Çanakkale Gelibolu İstanbul - Pazar Sabah kahvaltı sonrası sonrasında Mitolojinin en büyük savaşlarına ve destanlarına konu olan Truva Antik Şehri'ne varıyoruz. İlk yerleşimin M.Ö 2900'lü yıllara dayandığı Truva Antik Kenti' nde bulunan Dokuz Yerleşme Evresi hakkında rehberimizden bilgi alırken Kent Kalıntıları arasında gezimizi tamamlıyoruz. Müze ve Truva Atı gezilerimizin ardından şarkılara konu olan Aynalı Çarşı, Saat Kulesi, Nusrat Mayın Gemisi ve Çimenlik Kalesini gezerek feribot ile Eceabat'a geçiyoruz. Binlerce şehit verdiğimiz Çanakkale destanının yazıldığı Gelibolu Yarımadası'ndaki milli parkta bulunan Şehitliği, Conkbayırı, siperleri, 57. Alay Şehitliği ve Kabatepe'yi tanıyıp İstanbul'a hareket ediyoruz. Tekirdağ'da alınan akşam yemeği sonrası (ekstra) İstanbul'a varıyoruz. Sizleri aldığımız noktalara bırakarak bir başka Hey Travel Trends organizasyonunda buluşmak üzere birbirimize veda ediyoruz. ULAŞIM ARAÇLARI: O 403 MERCEDES: 46+1+1 koltuklandırma, abs, asr, Klima, 2adet monitör, 2 adet buzdolabı, su ısıtıcılı mutfak ünitesi, okuma lambaları, rehber anonsu için ses sistemi, cd ve Dvd oynatıcı (cep telefonu kullanılmaz) HATIRLATMA: Acentemiz kişi sayısı düşük turlarda ISIZU TURKUAZ, MUTSIBISHI PRESTİJ ya da MERCEDES SPRİNTER gibi araçları kullanma hakkını saklı tutar. Ören Yeri Giriş Ücretleri + Müze Giriş Ücretleri İçin Yetişkinlerden .. TL 17 Yaş ve altı, 65 Yaş ve Üstü TC Vatandaşı, Basın Kartı, Kültür ve Turizm Bakanlığı çalışanları ile Müze Kartı olan konuklarımızdan ... TL rezervasyon esnasında ayrıca tahsil edilir. Acentemiz söz konusu bu bedelleri otobüslerde makbuz vermeden elden toplamak yerine diğer acentelerden farklı olarak rezervasyon sırasında fatura karşılığı tahsil etmekte ve bu bedelleri de taksitle ödeme kapsamına dâhil etmektedir. İndirimden yararlanan misafirlerimiz tur esnasında kimlik ibraz etmedikleri takdirde arada ki farkı ödemekle yükümlüdür. Gezi Ücretine Dâhil Olan Hizmetler • Otellerde 1 gece yarım pansiyon konaklama, Önemli Notlar • Rehberimiz yol, hava veya olağanüstü koşullara göre programda değişiklik yapma insiyatifine sahiptir. • Rezervasyon sırasında koltuk garantisi ya da sözü verilemez. • Yürüyüşe uygun giysi, ayakkabı, şemsiye, el feneri, görüntü cihazları, yedek pil ve film bulundurulmasını hatırlatırız. • Yüksek sezonda (yoğun dönemler) yukarıda belirtilen oteller benzer kategorilerde farklı otellerle değiştirilebilir. Konuklarımızca, afişe seyahat ücretinden ayrı olarak ödenmesi gereken bedellerle ilgili açıklamalar; Rekabet uğruna mükemmeliyet ve güvenlikten ödün vermeyen acentemiz, tur planlamalarında yörelerde mutlaka izlenmesi gereken gösteri ve eğlencelere ya da ünlü restaurantlara; öte yandan görülmesi gereken ancak ulaşılması zor olan güzelliklere de yer vermekte ve gerektiğinde sanatçılar angaje etmek, minibüs veya tekneler kiralamak suretiyle programlarını zenginleştirmektedir. Diğer yandan; Hey Travel Trends, konuklarının seyahatlerini kolaylaştıracak çeşitli enstrümanlardan hijyenik ihtiyaçlara ve tatil sigortası'na kadar masraf gerektiren her türlü ayrıntıyı göz önünde bulundurmaktadır. Bu saydıklarımız esasen olması gereken şeylerdir ancak bazı firmaların rekabet amacıyla bu unsurları göz ardı edip fiyatlarını düşük göstermeleri, sonuçta, bizi üzülerek de olsa ekstra bir talepte bulunmaya yöneltmektedir. Etiketler: uçaklı karadeniz turları, uçakla karadeniz seyahati, karadeniz batum, karadeniz batum turu, karadeniz batum turları, lüx karadeniz batum turu, doğu karadeniz batum turu " Karadeniz batum turu" sayfamızdan öğrenebilirsiniz. |
|
| |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Etiketler: köyceğiz turları, köyceğiz turu, fethiye turu, fethiye turları, fethiye tatil, köyceğiz tatil ,fethiye turu 2015, köyceğiz turları 2016 " Fethiye Köyceğiz Turları "sayfamızdan öğrenebilirsiniz. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
|
|
| |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
|
|
|
|
|
|
| ÇEŞME TEKNE TURU Hareket Noktaları ve Saatleri ;
Etiketler: Çeşme , çeşme tekne turu ,çeşme tekne balıkavı, çeşme tekne kiralama, çeşme turları 2014, çeşme yat kiralama, çeşme tekne turları , çeşme yat turu , çeşme yat turları ,İzmir çeşme tekne turu , İzmir çeşme tekne turları , İzmir çıkışlı çeşme tekne turu, İzmir çıkışlı çeşme tekne turları, izmir çıkışlı turlar 2015, İzmir çıkışlı çeşme yat turu,İzmir çıkışlı çeşme yat turları ,Kesin çıkışlı çeşme tekne turu , çeşme seyahat, İzmirden kesin çıkışlı çeşme tekne turu , çeşme poseidon yat turu , çeşme Grand star yat turu , çeşme tekne turları, çeşme nirvana yat turu , çeşme tekneleri , çeşme tekneleri yaz turları, çeşme tekneleri zenne show , çeşme su üstü eğlence mekanı Çeşme Turları ve Çeşme Tekne Turları 2014' ile ilgili öğrenmek istediklerinizi " Çeşme Tekne Turları " sayfamızdan öğrenebilirsiniz. |
İZMİR SİGARA BIRAKMA MERKEZLERİ |
|
|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Etiketler :ayvalık turları, ayvalık turları izmir, ayvalık turları izmir çıkışlı, ayvalık tatil, ayvalık turları, ayvalık turu, ayvalık turları 2015, izmir ayvalık turu, izmir çıkışlı ayvalık turu, ayvalık, şeytan sofrası, şeytanın ayak izi nerede, cunda adası, ali bey adası, tekne turu 2016, ege denizi adaları, adalar turu, ayvalık turları 2015, izmir turlari 2016, ada turu, zeytin, zeytinyağı, kazdağları, ayvalık tekne turu, izmir ayvalık otobüs saatleri, akçay, sarıkız efsanesi, izmir çıkışlı ayvalık turları, zeus, mitoloji, zeus altarı, manzara, 2016 erken rezervasyon, izmir çıkışlı cunda adası turu, güneş saati, sakızlı dondurma" Ayvalık Turları " sayfamızdan öğrenebilirsiniz. | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Etiketler :İzmir çıkışlı çanakkale turları, izmir çıkışlı çanakkale turu, izmir çıkışlı çanakkale turu 2015, izmir çıkışlı çanakkale gezisi, izmir çıkışlı çanakkale tur, çanakkale tur,çanakkale, gelibolu turları, çanakkale şehitlik turları, şehitlikler, morto koyu, anzak, şehitler anıtı, asker, 18 mart, 25 nisan, Atatürk, çanakkale turları 2014, conkbayırı turları, kilitbahir, seddülbahir, çimenlik kalesi, nusrat mayın gemisi, çanakkale geçilmez, fransız mezarlığı, izmir çıkışlı turlar 2015, seyit onbaşı, mayın, sahra hastaneleri, üzüm hoşafı, keçe, mermi, havada çarpışan mermiler, kabatepe müzesi, erken rezervasyon 2016, izmir çıkışlı çanakkale 2015, çanakkale tur kampanyaları, kültür turları, alçıtepe, Çanakkale Turları ve Yurtiçi Turlar 2015' ile ilgili öğrenmek istediklerinizi " İzmir Çıkışlı Çanakkale Turları " sayfamızdan öğrenebilirsiniz. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
|
|
Etiketler: En Ucuz Akaryakıt Nerede, Akaryakıt kampanyaları, akaryakıt, ucuz akaryakıt, akaryakıt fiyatları, en ucuz akaryakıt firmaları, akaryakıt kampanyası, akaryakız izmir, izmirde akaryakıt kampanyaları, akaryakıt |
Korunan alanlar, korunan alanlar nedir| İzmir sit alanı sorgulama|İzmir sit alanları listesi|İzmir yeni foça sit alanları, Sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanı İzmir, İzmir tabiat varlıklarını koruma, Sit alanları yeniden düzenlenecek, Sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanı yapılaşma, Korunan Alanlar ,İzmir Korunan Alanlar, İzmir Anıt Ağaçları, İzmirde Korunan Alanlar,İzmir Korunan alanlar listesini paylaşıyoruz. Korunan Alan'ın Tanımı: Ekosistem hizmetlerinin ve kültürel değerlerin, tabiatla birlikte uzun vadeli korunması ve devamlılığın sağlanması maksadıyla mevzuatla tanımlanan ve yönetilen coğrafi bir alandır. Ülkemizde "Korunan Alan" adı altında statü kazandırılmış sahalar; 2873 Sayılı Milli Parklar Kanunu ile 4915 Sayılı Kara Avcılığı Kanunu kapsamında ilan edilerek koruma altına alınmış sahalardır.
|
|
İSA BEY HAMAMI İsa Bey Camii'yle birlikte yapılmıştır. Klasik Türk hamamının tüm özelliklerini gösterir. Tüm mekanları kubbelidir. KÜPLÜ HAMAM Paşaoğullarından Hibetullah tarafından 1427 yılında yaptırılmıştır. Arastaya giden cadde üzerinde kentsel sit alanı içinde kalmaktadır. II. Murat zamanında Taş Han ve İncirli Mescit ile birlikte yapıldığı düşünülmektedir. Bu hamamda bulunan mermer küpün göbeğinde, kabartma bir şerit halinde on beş süvari bir bayram gününü kutlamaktadır. Bu küpün şimdi İstanbul Ayasofya Müzesi'nde bulunmaktadır. MEVLANA HACI HEKİM HAMAMI Hacı Hekim Cami'sine vakfedilen hamam Eski Bahçıvan Pazarı'nın karşısında yer almaktadır. Erkekler ve kadınlar için iki bölüme ayrılan hamam; 22x30 m ölçüsünde olup toplam 24 kubbe ile örtülüdür. Cadde boyundaki soyunmalık bölümlerinin kubbeleri büyüktür. Dördü orta, on altısı küçük kubbe olup iki de tonoz örtü vardır. Hamamın duvarları 1 - 1,5 m genişliğinde olup, almaşık duvar tekniğinde yapılmıştır. Erkekler hamamının kapısı çarşıya açılmıştır. Caddeye bakan kapı kanadının istinat ettiği klasik, sivri kemerin içinde, Bursa tipinde bir kemer yapılmıştır. Kadınlar kısmının kapısı yan cephede Kulaksız Camii'ne bakmaktadır. Kubbelerdeki fanus ve cam örtülü altıgen yıldız biçimindeki küçük deliklerden, hamam ışık almaktadır. ŞEYTAN HAMAMI (LOUTROS) Can Dede Tepesi'nin eteğinde yer alan ve mezar tipindeki yapı, şeytan Hamamı olarak bilinir. İlçe merkezine 2 km uzaklıktadır. BERGAMA - HACI HEKİM HAMAMI İzmir'in Bergama ilçesinde bulunan Hacı Hekim hamamının kitabesi günümüze kadar gelmediğinden yapım tarihi kesinlik kazanmamıştır.Ancak,Hacı hekim isimli bir kişi tarafından 1513 tarihinde camii ve arasta yaptırılmıştır.Hamamında camii ile birlikte bu tarihte yaptırıldığı sanılmaktadır.Hamam moloz taş ve tuğladan dikdörtgen planlı olarak yapılmıştır. Soyunmalık bölümünün ortasında dikdörtgen silmeli çerçeve içerisine alınmış yuvarlak kemerli mermerden giriş kapısı bulunmaktadır. Hamam soyunmalık, ılıklık ve sıcaklık bölümlerinden meydana gelmiştir. Soğukluk bölümü kareye yakın dikdörtgen planlı olup, üzeri kasnaklı kubbe ile örtülüdür. Sıcaklık bölümü dikdörtgen planlı ve kubbelidir. Çevresinde halvet hücreleri, ortasında da göbek taşı bulunmaktadır. Külhan kısmı hamama bitişik olarak eklenmiştir. SELÇUK/EFES - SKOLASTİKA HAMAMI Efes’te yaşayan zengin Romalı bayan Skolastika tarafından yaptırıldığı anlaşılan hamam, M.S 400 yıllarına tarihlenmektedir.Dört bölümden oluşan hamamın soğuk bölümde bir havuz bulunur.Ayrıca sıcak su buharları duvarlardan borularla geçirilir ki bu,bugünün teknolojisi içinde ve gelişmişlik düzeyi doğrultusunda şaşırtıcı karşılanmaz.Oysa o döneme göre şaşırtıcıdır.Efes’te gelişen uygarlığın düzeyini anlamamız açısından da ilginçtir.Ayrıca tümüyle merkezi sistemle ısıtılan hamam mermer kullanımında ilginç bir örneğini oluşturur. TİRE - HEKİM HAMAMI İzmir'in Tire ilçesinde bulunan bu hamamın kitabesi günümüze gelemediği gibi kaynaklarda da yeterli bilgiye rastlanmamıştır. Günümüzde oldukça harap durumda olan hamamın mimari yapısından XIII. yüzyılın sonunda Aydınoğulları döneminde yapıldığı sanılmaktadır. Moloz taş ve tuğladan yapılmış olan hamam dikdörtgen planlıdır. Soğukluk, ılıklık ve sıcaklık bölümlerinden meydana gelen hamamın soğukluk kısmı kare planlı olup, üzeri kubbe ile örtülüdür. Ilıklık tonoz örtülü ve dikdörtgen şekildedir. Sıcaklık kare planlıdır. Üzeri soğuklukta olduğu gibi yüksek yuvarlak kasnaklı, tuğla kubbe ile örtülüdür.
|
|
|
|
1975 yılında İnciraltı’ndaki araziyi satın alan İzmirspor, inşa ettiği tesislerde bugün binlerce sporcu yetiştirmektedir. İzmirspor’un, 1978’de kurulan spor okullarında ise iki binin üzerinde genç eğitim görmektedir. Tüm bunlar, İzmirspor’un Türk futbolunda üstlendiği “yetiştiricilik” misyonunun bir ürünüdür. Bugün Türkiye liglerinde İzmirspor alt yapısından yetişmiş yüzlerce futbolcu vardır ve her transfer döneminde İzmirspor, Türk futbolunun en büyük vitrini olmaktadır.
Etiketleri: izmir, izmirspor, izmirspor kulübü, kulübü izmir, izmirspor kulüp, izmir spor |
|
|
Etiketleri: göztepe kulübü, göztepe futbol kulübü, göztepe tarihi, izmir salonları, izmir spor salonları, izmir spor salonları adresleri, izmir spor salonu, spor salonu.
İzmir futbol ligi, bu azgın yabancıların takımları ile doluydu.Panianios, Apollon, Pelops, Evangelidis, İskoç, Karakoviri, Midilli karması gibi Rum Yunan-İngiliz ve Ermeni karışımı takımlar ile İtalyan Garibaldi takımı başa güreşiyordu. İzmir`i daha sonra Yunanlılara satacak olan Başpapaz Hrisostomos, her maça gelip, Rum takımlarını takdis ediyor, rahipleriyle beraber tirübünlere ilahiler okuyordu.
İşte böyle bir ortamdı, Türkleri de futbol kulübü kurmaya iten. İki büyük reaksiyon doğdu. Birincisi 1912`de Karşıyaka`da Karşıyaka Spor Kulübü`nün doğuşu, ikinciside Türklük için er meydanına atılmış yüce hareketlerdi.
Kurucu Kadızade Zühtü Işıl anlatıyor:
"Kaf Sin Kaf`ın kurulduğu tarih 1912`dir. Evvela o günün Karşıyaka`sını anlatmaya çalışacağım. 1908 Meşrutiyet İnkilabı olduğu zamanda bizim nesil 10-15 yaşında idi. Hürriyet, Adalet, Musavat, Uhuvvet, diye dört inanç doğmuştu... İttihat-ı Terakki Fırkası Hürriyeti ilan ettiği o gün bizler de "Yaşasın Hürriyet" diye bu heyecanlı günleri alkışlamıştık.
Memleket bizimdi, fakat hakim olan Türkten başkalarıydı. Ticareti, sanayi herşeyi Türk`ten başkaları için bir nimetti. Hürriyet ilanı ile "Türküz "diye övünmek ihtiyacını yavaş yavaş duymaya başladık, her sahada duyulan bu ihtiyaçlar bizi sporda örgütlenmeye itti.
İşte bu atmosfer içinde bizler, 10-15 yaşlarında çocuklukla gençlik arasında bocalayan bir nesildik. Spor ruhu o zaman bizlerde tedrici uyanmaya başladı. Ve bu tahayyül ettiğimiz spor, o güne kadar Türk olmayanların sanki inhisarında idi.
İzmir`de Rumların Panyanios, Apollon ve bir çok kulüpleri vardı. Bornava`da da İngilizler`in kendi aralarında bir toplulukları mevcuttu. O tarihte bizde aramızda para toplayarak top aldık. Kısa pantolonlarla o günün sahası olan Osmanpaşa Camii`nin yanındaki ilk mektebin bulunduğu yerin bitişiğindeki arsada oynamaya başladık.
Bu arsa şimdiki, çocuk yuvasının bulunduğu köşkle, bir tarafı Alaybey`de diğer tarafı Karşıyaka`da olan geniş bir bahçe idi, sahibi de Omiros isminde Rus asıllı ve eşi İngiliz olan Karşıyakalı bir kişi idi. Cami ve mektep arasında halen duvarla hudutlu bu bahçenin arasındaki geniş saha bizim futbol sahamız olmuştu."
"Aramızda ilk defa bir topluluk kurmaya 5-6 arkadaş o günlerde bu arsada karar verdik. Ağabeyim Kadızade Raşit, teyzezadem Süreyya İplikçi, ben, Refil Civelek, Osman Nuri, Örnekköylü Hüseyin, bir zeytin ağacının altında hafif yağmurlu bir günde bizde bir kulüp kurmayı tasarlamıştık. İçimizdeki milli heyecan bir yangın gibi ateş almıştı.
Bize, muhitimizden çığ gibi gençlik katıldı. Kendi aramızda bir takım yapmıştık. 2-3 ay sonrada bu topluluğumuzu daha çok canlandırmayı düşündük. Bu bizim için bir özlem olmuştu. İttihat-ı Terakki Cemiyeti`ne müracaat ettik, bizi himayenize alınız bir kulüp teşkil edelim daha verimli çalışmak arzusundayız dedik. Olumlu karşıladılar, size bir oda tahsis edelim burada teşkilatlanın, bu külübü vilayete müracaat ile tescil edebiliriz dediler.
Bu büyük bir ümit olmuştu. Haftanın birkaç gününde akşamları burada toplanıp tasarladıklarımızı büyüklerimize iletiyorduk. Onlardan büyük teşvik görmeye başlamıştık. Bir müddet sonra vilayete müracaatla hukuk müşavirliği kanalı ile kulübümüz "Karşıyaka Mumaresei Bedeniye Kulübü" ismi altında teşekkül etmiş oluyordu. Karşıyaka Spor Külübü, artık doğmuştu.
Tarih, 1 Kasım 1328 yani 1912 idi..."
Kaynak: Karşıyaka Spor Kulübü Resmi Web Sitesi |
|
|
|
|
|
Halk Eğitim Merkezleri bölümümüzde, İzmir Bayraklı Halk Eğitim Merkezleri, İzmir Halk Eğitim Merkezleri Kursları, İzmir Buca Halk Eğitim Merkezi, İzmir Karşıyaka Halk Eğitim Merkezi, İzmir Bornova Halk Eğitim Merkezi, İzmir Bayraklı Halk Eğitim Merkezi, İzmir Gaziemir Halk Eğitim Merkezi,İzmir Balçova Halk Eğitim Merkezini, Halk Eğitim Merkezleri Telefon Numaraları, Halk Eğitim Merkezleri Yönetmeliği, Halk Eğitim Merkezleri Kursları, Halk Eğitim Merkezleri Hakkında bilgiler sunuyoruz..
|
|
|
|
|
|
Etiketler:güvenli internet, expo, expo 2020, Sağlık Haberleri, sağlık haber net, turizm haberleri, turizm haberleri, gazete, gazete haberleri, expo 2020 adayları, , eğitim rehberi, ege haber, izmir kent rehberi, izmir ulaşım, izmir tarihi, izmir, izmir projeleri, izmir gezilecek yerler, izmir gazeteleri, ödev kapakları, Mobese Kameraları, İzmir İzle, Canlı İzle, Canlı Tv İzle |
Ölümsüz Aile Kitabı Özeti Ölümsüz Aile Kitabı Konusu: Issız bir ormanın ortasında, suyundan içene ölümsüzlük vaat eden bir pınar. Bu pınarın suyundan içerek ölümsüzlüğe kavuşan, ama nedense ölümsüz olmaktan pek hoşnut olmayan bir aile...
Etiketler: Ölümsüz Aile Özeti, Ölümsüz Aile Kitabı Özeti, Ölümsüz Aile Romanı Özeti, Ölümsüz Aile Kitap Özeti, Ölümsüz Aile Kitabının Özeti, Ölümsüz Aile Natalie Babbitt Kitap Net Özeti, Ölümsüz Aile Kitabının Konusu, Ölümsüz Aile Özet, Ölümsüz Aile Kitabı Özet, Natalie Babbitt Ölümsüz Aile Özeti, Ölümsüz Aile Yazarı Hakkında Bilgi Ölümsüz Aile Kitabı Kahramanları. |
Arılar Ordusu Kitabı Özeti Kitabın Konusu : Hz. İbrahim’in çocukluk döneminde, arıların birlik olarak, Nemrut’u nasıl hakladıkları anlatılmaktadır. |
Kitabın Adı: POLLYANNA Kitabın Yazarı: Eleanor H. Porter Kitabın Yorumu: Çok sade,akıcı bir kitap ,insan elinden bırakamıyor, sevgiyi, umudu kaybetmemeyi öğretiyor.. Kitabın Konusu: Hayatta bazı şeyler istediğimiz gibi gitmeyebilir , en sevdiklerimiz bizi bırakabilir yada hayatta olmayabilir yada bizi insanlar sevmeyebilir , insanlar kötülük yapmış olabilir ve sakatta kalabiliriz ancak hiç bir zaman içimizdeki sevgiyi kaybetmeden hayata hep umut dolu bakmamız gerekmektedir.. Böylece her zaman en sonunda kazanan biz oluruz ve çevremizide aydınlatırız. Pollyanna Kitabın Özeti: Pollyanna, sap sarı saçları gülümseyen yüzü ile etrafa neşe saçan on bir yaşında küçük bir kızdır.ancak küçük yaşta polyananın annesi ve babası ölür ve bir başına kalır. Bir müddet yardımsevenler derneğinin himayesinde yaşar. Sonra da, çok zengin olan teyzesi onu yanına almayı kabul eder. Bayan Polly tavan arasındaki küçük odayı polyana için hazırlatır , hizmetçi buna .ok sevinmiştir ancak Madam polly nin suratı asıktır çünkü, Bayan Polly’ye göre yeğeni, kardeşinin yapmış olduğu yanlış bir evliliğin ürünür. O sadece görevine düşkün birisi olduğu için, ortada kalmış olan çocuğa bakacaktır. Nancy, yukardaki odayı temizlerken, “Ah keşke, şu kadının ruhunun köşelerindeki pislikleri de temizleyebilseydim” diye düşünüyordu. Evde o kadar boş oda varken, kışın soğuktan donduran, yazın sıcaktan pişiren bu odayı, küçük yavrucuğa layık görmesi, canını bayağı sıkmıştı.Polyana eve geldiğinde hıçkıra hıçkıra ağlayarak, teyzesinin kucağına atılır. Teyzesi ise gayet ciddidir. Pollyanna’yı alıp kalacağı odasına getirir. Evin büyüklüğü ve zenginliği, Pollyanna’yı şaşkınlığa düşürmüştü. Teyzesi odasını gösterir ve “akşam yemeği saat altıda” diyerek uzaklaşır. Saat altı olduğunda, bayan Polly sofraya kurulmuş, ancak Pollyanna henüz gelmemişti. Bayan Polly istemediğinden, Nancy çağırmak İçin Pollyanna’nın odasına gitmemişti. Yemekten sonra, ilk fırsatta gidip baktığında da odanın boş olduğunu gördü. Hemen bahçeye bahçıvanın yanına inip, kızın kaybolduğunu söyledi. Bahçıvan ise, ona yukardaki bir kayanın üstünü işaret etti. Polyyanna oradaydı. Nancy telaşla kızın yanına koştu ve birlikte köşke doğru yürüdüler. Pollyanna’nın en üzüntü verici ve sıkıntılı durumda dahi, iyimserliğim kaybetmeyip, mutlu olmayı becerebilmesi, Nancy’i şaşkına çeviriyordu. Pollyanna’ya bunun sırrını sordu, “Mutluluk oyunu” dedi. “Bunu bana babam öğretmişti.” Ben küçükken, yardımsever bir hanım, hediye olarak bize koltuk değnekleri göndermişti. Sebebini sorduğumuzda ise “Bu değneklere bakıp bakıp, sakat olmadığınız için sevinebilmeniz için” diye cevap vermişti. İşte o günden beri babam ve ben, en zor durumda dahi mutlaka bir iyi yan bulup mutlu olabiliyoruz. Akşamın ilerleyen saatlerinde, Pollyanna odasında, başını çarşafların arasına sokmuş hıçkıra hıçkıra ağlıyordu: “Babacığım, sevgili babacığım! Benim melekler arasında yaşayan melek babacığım. Oyunumuzu oynamadığımızı biliyorsun. Benim gibi sen de ücra bir odada, karanlıkta üstelik yapayalnız kalsaydın bunun sevinecek bir yan bulamazdın…” Ertesi sabah erkenden, Pollyanna bahçeye indi ve teyzesine sarıldı. “Teyzeciğim, sevgili teyzeciğim. Bu sabah yaşadığım için öyle sevinçliyim ki” dedi. Bayan Polly ise “Böyle günaydın mı olur?” diyerek kızı eleştirdi. Sonra da arkasını dönüp gitti. Yaşlı bahçivanın gözleri yaşarmıştı. Kızla konuştu ve onun annesine çok benzediğini söyledi. Bahçıvanın annesini tanıyor olması, küçük kızı çok sevindirmişti ki, tam bu sırada kahvaltı gongu çaldı. Çok geçmeden Harrington Köşkü’nde hayat düzene girmeye başladı. Pollyanna sabahtan ikiye kadar teyzesi ile ders çalışıyor ikiden altıya kadar serbest kalıyordu. Bazı alışverişleri de Pollyanna yapıyordu. Bu dışarı çıkışlarda, uzun siyah paltolu, silindir şapkalı “Adam” da gördü. Ahbaplık kurmaya çalıştıysa da, adamın kendisine verdiği cevaplardan bir şey anlamadı. Pollyanna ertesi gün kucağında sıska bir köpekle geldi. Bayan Polly buna da ses çıkaramadı. Ama, bir gün sonra bu sefer yanında bir küçük oğlan çocuğu getirince, Bayan Polly hemen eski haline geri döndü ve “Yeter, Polyanna! Şimdiye kadar yaptığın saçmalıkların en büyüğü bu oldu! Sokaktan toplayıp getirdiğin topal köpeklerle uyuz kediler yetişmiyormuş gibi şimdi de üstü başı perişan dilenci çocukları evime taşımaya başladın!” dedi. Ancak, Pollyana bu çocuğu bir yere yerleştirmeye kararlıydı. Bu amaçla, teyzesinin katılmadığı “Yardımsevenler Derneği” toplantısına gitti ve arkadaşı Jimy’e yardımcı olmalarını diledi. Önce, teyzesinin hatırına iyi davranan üyeler, işi anlayınca, “hayır” dediler. Pollyanna eylül ayında okula başladı. Kısa zamanda okulunu da benimsedi. Ama, sık sık eski dostlarını ziyaret etmekten de geri kalmıyordu. Bir gün Bay Pendleton, Pollyanna’dan, hiç gitmemesini ve kendisi ile birlikte kalmasını istedi. Pollyoanna’nm tek başına böyle bir karar vermesi mümkün değildi. Bir gün, Bay Pendleton, Pollyanna’ya her şeyi anlattı. Meğer, asıl teyzesini değil, Pollyanna’nın annesini seviyormuş. Annesi, onun aşkına cevap vermeyip, başkası ile evlenmiş. O günden beri, Bay Pendleton bütün dünyaya karşı dargın ve asık suratlı duruyormuş. Ancak, Pollyanna’nın bu sevimli hali, bütün dünyaya kapatmış olduğu kapılarını aralama isteğini doğurmuştu. Pollyanna’nj yanına alarak, hiç değilse bundan sonra, bu kızcağız sayesinde dışındaki dünya ile yeniden kucaklaşmayı düşünüyordu. “Yanıma gel, bu mutluluk oyunun birlikte oynayalım” diyordu. Pollyanna İse, artık kendisi ile sadece görev duygusuyla değil, sevdiği için de ilgilenen teyzesinden ayrılmak istemiyordu. Ancak, bunu Bay Pendleton’a nasıl diyeceğini bilemiyordu. Sonunda uygun çözümü buldu. Sokakta karşılaşıp eve getirdiği ve teyzesinin istemediği Jimmy’i, Bay Pendleton’un yanına almasını isteyecekti. Bunu Bay Pendleton’a anlattı. O da haftaya birlikte gelmelerini söyledi. Tam da bu günlerde, Polyanna’ya bir otomobil carptı. ayaklan tutmuyordu. Bir gün sonra kendine geldiğinde, yine de seviniyordu. Hele hele, teyzesinin iki de bir kendisine “canım” demesi, mutluluğunu sonsuz derecede arttırıyorlardı. Bay Pendleton’da gelip, Pollyanna’nın durumu hakkında bilgi aldı. Pollyanna’ya yaptığı teklifi ve teyzesi için reddettiğini de anlattı. Bayan Polly bunu öğrenince, yeğenine karşı duyduğu sevgi daha da arttı. Öyle ki, yeğeni oynasın diye, kedi ve köpeğin bile yukarı çıkmasına izin veriyor, Pollyanna’nın sevinmesi İçin ne gerekiyorsa yapıyordu. New York’tan bekledikleri doktor bir hafta gecikmeli olarak geldi. Muayeneden sonra acı gerçeği söyledi. Polyanna bundan sonra yürüyemeyecekti. Bayan Polly bunu duyunca, ağlayarak bayıldı. Teyzesinin sesini duyan Pollyanna da, gerçeği öğrenince, o da üzüntüsünden hıçkırarak ağlamaya başladı. Artık herkes için, acılı günler gelmişti. Tanıdık tanımadık herkes bu güleryüzlü kızın geçirdiği kazayı öğrenince, onun için gözyaşları döküyor, böyle bir şeyin olduğuna inanamıyorlardı. Şehirde şimdiye kadar hiç kimse bu kadar konuşulmamış, hiç kimse için bu kadar ağlanmamıştı. Eve gelen ziyaretçilerin ardı arkası kesilmiyordu. Bay Pendleton, Pollyanna sevinsin diye, Jİmmy Bean’ı evlat edinmeye karar vermişti. Pollyanna bu kararı duyunca gerçekten de çok sevindi. Sevinci bununla da kalmadı. Birgün bayan Slow’un kızı Milly geldi ve Pollyanna’yı tanıdıktan sonra, annesi ile birlikte nasıl “Mutluluk oyunu” oynadıklarını, artık hep mutlu olduklarını anlattı. Her gün, tanımadığı insanlar geliyor ve nasıl mutlu olduklarını, Polly Teyze’den, Pollyanna’ya iletmesini İstiyorlardı.Yani, kısacası, şimdi bütün şehir, Pollyanna’dan öğrenmiş oldukları “Mutluluk Öyunu”nu, şimdi Pollyanna’nın bu zor durumda da uygulaması için ona destek oluyorlardı. Kitaptaki şahısların değerlendirilmesi: Polyana:Çevresine neşe veren , insan ,hayvan ve doğa sevgisi ile dolu , umudunu hiç kaybetmeyen romanın baş kahramanı Pollyanna Kitabı Hakkında Kısa Bilgi: Annesi Anna ailesinin zengin olmasını aldırmadan kendi halinde fakir bir adamla evlenerek ailesi tarafından red edilmiştir. Bir süre sonra küçük kızı doğar adını ablası Polly’inin ismiyle birleştirerek Pollyanna adını kızına verir.belli bir süre sonra ölür. Pollyanna babasıyla kalır fakat bir süre sonra babası da ölür. Kız annesinin ablasının, yani Polly teyzenini yanına taşınır.teyzesi onu hiç istemese de belli bir süre sonra farkında olmadan kıza bağlanır. Bir gün bir araba pollyanaya çarpar ve kız yürüyemiyor.sonra onu en iyi doktorlara müayene ettirirler fakat bir tek doktor Chilton onu kontrol etmedi çünkü o teyze polly ‘nin eski nişanlısı imiş, sonra ayrılmışlar o günden sonra konuşmuyor bir arayada gelmiyorlarmış. Beldingsville kasabası Pollyananın bu haline üzülürmüş. En son Pollyannayı seven bay Pedellttonun baskısıyla doktor Chilton gelmiş ve kızı arkadaşı ünlü doktora göndermiş ve böylece kız yürümeye başlamış. Bir süre sonra teyzesi ve doktor Chilton evlenmiş. Pollyanna etrafına neşe saçmaya devam ederek yaşamış. Etiketler: Pollyanna, Pollyanna özeti, Pollyanna kısa kitap özeti, pollyanna kitap özeti, pollyanna özeti, Pollyanna oku, Pollyanna kısa özet, Pollyanna kahramanları, Polyanna Eleanor Hodgman Porter, Pollyanna Romanı, Pollyanna Kitap özeti indir, 100 temek eser indir, Pollyanna romanı oku. |
İzmir Kemalpaşa Devlet Hastanesi Randevu Alma Bölümümüze Hoş geldiniz. Kemalpaşa Devlet Hastanesi T.C. Sağlık Bakanlığı'na bağlı Resmi Kamu hastanelerinden olup İzmir'in Kemalpaşa ilçesinde bulunmaktadır. Kemalpaşa Devlet Hastanesi Randevu Almak İstiyorum için Yukarıdaki Randevu Al butonu tuşuna basınız. Randevu al tuşuna bastıktan sonra açılan ekrandan T.C. kimlik numaranız ve şifreniz ile Online hastane Randevu sistemine giriş yaparak Kemalpaşa Devlet Hastanesinden kolaylıkla Randevu alabilirsiniz. Hastaneden Telefonla Randevu almak istiyorsanız 182 online randevu telefon numarasını arayıpta randevu alabilirsiniz. Kemalpaşa Devlet Hastanesi Randevu, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Randevu Alma, İzmir Kemalpaşa Devlet Hastanesi Randevu Sistemi, MHRS Randevu Alma, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Diş Randevu, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Tahlil Sonuçları, Kemalpaşa Devlet Hastanesi İş Başvurusu, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Başhekimi, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Doktorları, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Psikolog, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Cildiye, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Ortopedi Doktorlar hakkında bilgileri bizde bulabileceksiniz. Geçmiş Olsun Dileklerimizle.
İzmir Kemalpaşa Devlet Hastanesi’nin kuruluşu ve tarihi; Kemalpaşa İlçesi Sağlık Tesislerini Koruma, Geliştirme Yaptırma ve Yaşatma Derneği adı altında kurulan bir dernek ile 18.07.2002 tarihinde İzmir Bayındırlık ve İskan Müdürlüğü’nden hastanenin inşaatının zemin durumunun araştırılması talebi ve 07.10.2002 tarihinde Kemalpaşa Belediyesi’nden İnşaat Proje Ruhsatı talep edilmesi ile ilk atılım gerçekleşmiştir.
Kemalpaşa Devlet Hastanesi Poliklinik Çalışma Saatleri; Başlangıç->->->-> 09:00-12:00 Bitiş->->->->-> 13:30- 16:00 Not: Bazı Hekimlerin Çalışma Saatleri Değişiklik Göstermektedir MHRS Sisteminden Randevu Alarak Kesinleştirebilirsiniz. 09:00 - 11:00 - 13:00 - 15:00 (Sadece Cuma günleri Her saat başı servis vardır. ) Evka 3 Metrodan 765 nolu ESHOT ile, Bornova Metrodan İzmir-Kemalpaşa Dolmuşu ile (Güzergah: Ege Üniv. Kampüs girişi, Bornova Kipa önünden ulaşım sağlanabilir)
Etiketler: Kemalpaşa Devlet Hastanesi, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Randevu, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Randevu Alma, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Online Randevu Alma, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Randevu Alma, Kemalpaşa Devlet Hastanesi İletişim, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Diş, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Randevu Alma, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Tahlil Sonuçları, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Nerede, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Telefon, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Haberleri, Kemalpaşa hastanesi Randevu Alma, MHRS Randevu Sistemi , İzmir Kemalpaşa Eğitim Ve Araştırma Hastanesi, Kemalpaşa Diş Randevu alma, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Diş Randevu Alma, Kemalpaşa Diş Doktorları, Hastane Randevu Alma, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Randevu Al, Kemalpaşa devlet hastanesi göz doktoru, M.kemalpaşa devlet hastanesi randevu alma, Bursa kemalpaşa devlet hastanesi, İzmir kemalpaşa devlet hastanesi kulak burun boğaz, Kemalpaşa devlet hastanesi cildiye, Kemalpaşa devlet hastanesi üroloji doktorları, İzmir kemalpaşa devlet hastanesi personel alımı, İzmir kemalpaşa devlet hastanesi psikiyatri doktorları, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Randevu Alma, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Randevu, İzmir Kemalpaşa Devlet Hastanesi Randevu, İzmir Kemalpaşa Devlet Hastanesi Randevu Alma, Kemalpaşa Devlet Hastanesi E Randevu, Kemalpaşa Devlet Online Randevu, Kemalpaşa Çocuk, Hastane Randevu, Kemalpaşa Hastanesi Randevu Sistemi, MHRS Randevu, Kemalpaşa Kadın Doğum Hastanesi Randevu, Kemalpaşa Eğitim Ve Araştırma Hastanesi Randevu Alma, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Randevu Alma, Kemalpaşa Polikliniği Randevu, İzmir Kemalpaşa Devlet Hastanesi Tahlil Sonuçları, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Telefon Numarası, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Online Randevu, İzmir Kemalpaşa Devlet Hastanesi İletişim, İzmir Kemalpaşa Devlet Hastanesi Adresi,, Kemalpaşa Devlet Randevu, Kemalpaşa Randevu, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Tahlil Sonuçları, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Online Randevu Alma, İzmir Devlet Hastaneleri, İzmir Kemalpaşa Devlet Hastanesi nden Online Randevu Al, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Sıra Alma, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Online Randevu, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Diş, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Acil Servis, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Randevu Alma, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Randevu, Kemalpaşa Devlet Hastanesi, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Randevu, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Randevu Alma, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Telefon, İzmir Devlet Hastaneleri Randevu, , Kemalpaşa Devlet Hastanesi Randevu Sistemi, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Cildiye, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Ortopedi, Kemalpaşa Devlet Hastanesi KBB, İzmir Kemalpaşa Devlet Hastanesi Randevu Sistemi, MHRS Randevu Alma, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Diş Randevu, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Tahlil Sonuçları, İzmir Devlet Hastaneleri Randevu Alma, Kemalpaşa Devlet Hastanesi Online Randevu, Ege’nin incisi İzmir’in Kemalpaşa İlçesinde sessiz sedasız çok ağır bir sağlık hizmeti yükünü kaldıran hastanenin en büyük gücü cefakâr sağlık personelidir.
|
|
Kitap Hakkında Bilgi: Kış geceleri çocuklara masal anlatan altmışını geçmiş Muhsine Hanım, bir gece, kendi anıları arasında yer alan Gulyabani’ yi anlatır. Genç yaşında kimsesiz kalan Muhsine, evlendirildiği sarhoş kocasının kötülüklerinden kaçarak Üsküdar’da, Bulgurlu’dan ötede, cinleri, perileri ile tanınmış bir çiftliğe kapanır. Çiftlik evinde Çesmifelek Kalfa ile Ruşen Dadı adında bir zenci asçıdan başka, bir de delirdiği söylenen kendisine gösterilmeyen, Hanımefendi vardır. Muhsine’ye odası gösterilir, perilere karşı nasıl davranacağı öğretilir. Muhsine, odasında yalnız başına, ilk geceyi anlatılmaz korkular içinde geçirmiş dışarıdan gelen horoz ötüşleri, ördek vakvakları, davul zurna sesleri ve buna benzer gürültüler arasında öğrendiklerini uygulamış, sonra bayılmıştır. Ertesi gün çiftlikten ayrılmak için giriştiği çabalar boşa çıkar. Artık her gün aklının ermediği başka başka olaylarla karşılaşır. Muhsine şaşırmıştır. Sonra bunun, yardım isteyen Hanımefendi olduğunu ve arada gelen minare boylu bir zebani (Gulyabani) tarafından çıldırtılmış olduğunu anlar. Başka bir akşam, yattıktan sonra Muhsine’nin odasından yüklükten saz sesleri gelir; biraz sonra da çiftlik isçilerinden Hasan’ın perisi çıkarak ona aşk ilan eder; sabaha karşı yok olur. Ertesi gün Muhsine, kendi perisinin de, Hasan’a aşk ilan ettiğini öğrenir. Böylece Hasan ve Muhsine birbirlerinin olmak için sözleşirler. Hasan, bir toplantı akşamından sonra Muhsine’yi yoklamaya geldiği sırada, çiftlik sahibi Sevki Efendi’nin perisi de çıkagelir. Boğuşmadan sonra, içeriye giren başka periler tarafından Hasan götürülür. Ertesi gün Hasan’ın öldüğü haber verilince Muhsine çılgına dönerek Hasan’la ilgisini açıklar. Çiftlikteki kadınları bir korku almıştır. Geceyi Hanımefendinin yanında geçirmeye karar verilir. Gece, Hanımefendi’nin odasının altında dört defa baykuş öter. Bu hepsinin öleceğine işaretti. Depreme benzer bir sarsıntı olur ve sonunda, düdük ve trampet arasında servi ve kavakla aynı boyda Gulyabani çıkagelir. Bahçede omuzlarında tüfekleriyle bir sürü tüylü peri de ortaya çıkmıştır. Muhsine artık, ölümü göze alarak pencereden her şeyi izlemekte, Gulyabani’nin korkutucu bağırtılarına cesaretle karşı koymaktadır. Biraz sonra Gulyabani, üçüncü katta olan odanın penceresinden sırığını içeri sokup bütün eşyayı ortaya döker. Ruşen ile Çesmifelek sırığı tutar, yalvarır, bağırışlar. Sonunda çiftliğin bahçe kapısından silahlı ve meşaleli köylüler girip perileri yakarlar. Aralarında Hasan da vardır. Gulyabani çaresiz teslim olur; soydukları zaman bunun çiftlik kâhyası Zekeriya Efendi, öteki peri kılığındakilerin de çiftlikte çalışanlar olduğu anlaşılır. Hasan, okuma yazması olan şehirli bir gençtir; köşkün esrarını çözmek amacıyla çiftliğe isçi olarak girmiş; odadaki boğuşmadan sonra götürülürken kaçmış, köylüyü toplayarak gerçeği ortaya çıkarmıştır. Çiftlikteki bu düzen de, iki yeğen tarafından, deli raporu aldıkları halalarının mal ve parasını istedikleri gibi harcamak amacıyla düzenlenmiştir. Son olaydan her şeyi öğrenen Hanımefendi, Hasan’a para ve mal verir; onu çiftliğine kâhya yaparak Muhsine ile evlendirir. |
Hanlar Hanı Bayındır Han, yılda bir kez şenlik düzenleyip, bütün Oğuz beylerini konuk ederdi. Yine bir şenlik zamanı idi. Şenlikte, Han’ın emri gereğince, oğlu ve kızı olmayanlar kara çadırda kalacak, altına kara keçe döşenecek, kara koyun eti verilecekti.
Ulaş oğlu,….Bay indir Han’ın damadı, Salur Kazan ve adamları uzak yerlere ava gitmek için yurtlarından ayrılmışlardı. Casuslar, azılı eşkıya Şökli Melik’e haber verdiler. Şökli Melik Salur Kazan Han’ın otağına baskın yapıp oğlu ve adamlarını esir aldılar.. Kızları koynuna aldılar. Ne varsa yediler, içtiler, yaktılar, yıktılar.
Kazan Bey, bir gün bir şölen tertip etti. Doksan üç bin Oğuz yiğidi, kızı, kadım toplandı. Kazan Bey, sağma baktı güldü, soluna baktı güldü, karşısına baktı ağladı. Çünkü karşısında, yaşı on altı olmasına rağmen, halen yiğitliğini ispatlamamış olan oğlu duruyordu. Oğlu bu duruma çok üzüldü. Babasına, “Ne dedin de yapmadım?” dedi. Kazan Bey “Madem öyle” deyip, yanına oğlunu ve üç yüz kızanını da alıp ava çıktı. Meğer av bölgesinde casuslar varmış. Kara Tatyan Kalesi Tekfuruna haber verdiler. On altı bin askeri ile, bizim üç yüz yiğide saldırdılar. Kazan Han, oğlunu savaştan ırak tutmuş idi. Lakin, Uruz oğlan ve kırk arkadaşı, kâfire bir ucundan saldırıp, yaman savaş verdiler. Ancak, Uruz esir düştü. Babasının bundan haberi yoktu. Evine döndü. Hanımı baktı oğlu Uruz yok, başladı ağıda… Kazan Han da deliye döndü. Yiğitlerini alıp, hızla av yerine vardı. Baktı ki yaman savaş olmuş, oğlunun cesedi yok. Anladı ki tutsak düşmüş. İzleri takip etti.
Oğuz’da bir Deli Dumrul vardı. Bir kuru çayın üzerine köprü yaptırmış, geçenden otuz üç akçe, geçmeyenden döve döve kırk akçe alır idi. “Var mı benden güçlüsü” diyerek de meydan okur idi. Bir gün köprünün yakınında bir genç öldü. Sahipleri “Azrail’in gencin canını aldığını” söylediler. Deli Dumrul Azrail’e meydan okudu. Bu Allah’ın gücüne gitti. Azrail’i, Deli Dumrul’a gönderdi. Deli Dumrul, kırk arkadaşıyla yemekte iken, Azrail gelip kıstırdı. Deli Dumrul şaşırdı. Azrail olduğunu anlayınca, kılıcını çekip saldırdı. Azrail bir güvercin oldu. O da atla peşine düştü. Bir iki güvercin öldürdü. Dönerken, Azrail atını ürkütünce, yere kapaklandı. Başı, gözü yarıldı. Azrail gelip tepesine çöktü. Deli Dumrul şimdi gürlemiyor, hırıldıyordu. “Bre Azrail aman, Tan-rı’nın birliğine yoktur güman, canımı alma Azrail” diyerek af diledi. Azrail de “Benden af dileyeceğine, Allah’tan dile” dedi. Deli Dumrul da başladı “Allah’a yalvarmaya: “Yücelerden yücesin Kimse bilmez nicesin Bu yalvarmalar Allah’a hoş geldi. Azrail’e dedi ki: “Bu deli canı yerine can bulsun, hayatı bağışlansın.” Azrail bunu Deli Dumrul’a iletti.
Oğuz zamanında, Kanlı Koca isminde bir gürbüz er; onun da, Kan Turah isimli yiğit bir oğlu vardı. Oğluna, “Gel seni evlendireyim” dedi. Oğlu, iyi de, “Benden hızlı, benden nişancı, benden kuvvetli bir kız isterim” deyince, babası, “Oğlum sen kız istemiyor, yavuz bir yiğit istiyorsun” diye cevap verdi. Kan Turah çıktı kız aramaya. Koca Oğuz illerini gezdi, bir tane dahi İstediği gibi bulamadı.
Bayındır Han’ın veziri Kazılık Koca, Bayındır Han’dan, sefere çıkması için izin istedi. Han izin verdi. Kazılık Koca ve adamları, günler geceler boyu yol gittiler. Karadeniz kıyısında Düzmürd Kalesi’ne vardılar. Bu kalenin tekfuru çok yaman biri idi. Kalesinden çıkıp, Kazılık Koca’yı gürzü İle tepeleyip, esir aldı. Aradan on altı yıl geçti.
Bir gün Oğuz üzerine düşmanlar gelip, bir karışıklık yaratıp kaçtılar. Bu esnada, Aruz Koca’mn yere düşen oğlunu, bir aslan-cık kapıp kendi yuvasına götürdü. Aradan yıllar geçti. Aslana benzer bir adam, kürekli Oğuz atlarına saldırıyordu. Aruz Koca anladı ki bu oğludur. Oğlanı tutup getirdiler. Yedirdiler, içirdiler, lakin durmayıp kaçtı. Kaç defa getirdilerse, o kadar kaçtı. En son Dedem Korkut konuştu, adını da Başat koydu. Başat, kaçmaktan vazgeçti. Aruz Koca, onu evden kovdu. Anası, gelip Tepegöz’ün parmağına bir yüzük taktı. Bundan sonra onu kılıç kesmeyecek, ok batmayacaktı.
Bayındır Han yine otağını kurdurmuş, gelen hediyeleri alır idi. Ancak, çok üzüntülüydü. Soranlara, “Hediyeler az, ben şimdi bu beylere ne vereceğim” dedi. Gürcistan haracı olan bir at, bir kılıç ve bir çomağı, Begil Beye verip, onu sınır kumandanlığına atadı. Begil bu görevi çok iyi yaptı. Bayındır Han onu onurlandırdı.
Oğuz devrinde iki oğlu olan, Usun Koca İsimli bir beg vardı. Bir oğlunun adı Egrek idi. Hiç cenk etmemişti. Bu yüzden kınıyorlardı. Bir gün cenk etmeye karar kıldı. Adamları ile birlikte kâfir üstüne yürüdü. Şirigüven illerinden GÖkçedeniz’e kadar yağmaladı. Bolca ganimet dağıttı. Kâfirler boş durmadılar. Bir gece baskın edip, Egrek’i esir aldılar.
Kazan Han, Trabzon Tekfuru’nun kendisine gönderdiği şahin ile avlanmak için emir verdi, hazırlıklar yapıldı, ava çıkıldı. Şahini saldılar. Peşinden de atları İle gittiler. Şahin düşman sınırlarına girmişti, bizimkiler de girdiler. Nihayet bir yerde konaklayıp, uyudular. Baskın oldu. Kâfirler Kazan’m yirmi beş erini şehit edip, Kazan Bey’i de tutukladılar.
Üç ok ile Boz ok toplandığı zamanlar, Kazan Han evini yağ-malahrdı. ..Yine bir yağmalattırma sonrası Dış Oğuz beylerinden Aruz Emen ve Kalan Beyler “Biz niye katılmadık” deyi Kazan Han’a düşman oldular. Kendileri yetmezmiş gibi, Beyrek’i de çağırıp, aralarına katılmasını istediler. Beyrek “Ben Kazan Han’ın çok ekmeğini yemişim, ona düşman olamam” deyince, saldırıp tepelediler… |
Kitap Hakkında Bilgi: Konusu : Yüreği sevgi dolu Kemal isimli bir çocukla, onun “Gümüş Kanat” ismini verdiği kuşun arkadaşlıklarının hikâyesi anlatılmaktadır.Kemal… yaşlarında, en büyük zevki kitap okumak ve pul biriktirmek olan bir çocuktur. Babasının ismi Celil, annesinin ismi Süzen’dir. Ailesi, sevgi ve mutluluk doludur. Ne yazık ki, babası bir matbaada ustabaşı iken sol el parmaklarını makineye kaptırmış ve işinden olmuştur. Oysa, bu kaza olmadan evvel, Kemal sık sık babasının yanına gider, matbaa makinelerinin arasında hoşça vakit geçirirdi. Şimdi, bunların hepsi mazide kalmıştı. Kemal, camın önünde oturmuş hüzünlü hüzünlü eski günleri düşünüyordu. Babası ise hasta yatağında yatıyordu. “Böyle mi olacaktım?” Celil Bey, sol eline bakarak bu soruyu binlerce kez tekrarlamıştı. İki çocuğun kolunu kurtarmak için, parmaklarını feda etmişti. Eşi buna “kahramanlık” diyor, ona devamlı teselli veriyordu. Eşi ile evleneli tam yirmi iki yıl olmuştu. Hey gidi günler, hey… Kemal’in Büyük Karan: Okula gidip, öğretmenine durumu anlattı. Öğretmeni çok duygulandı ve ona “okula devam ediyormuş gibi derslerini çalışmasını, ilerde belki bir çaresinin bulunabileceğini” söyleyince çok sevindi. Hem okulu ile bağı kopmamış olacak, hem de çalışabilecekti. Bu duygularla matbaaya geldi, müdür beyin yanına gidip durumu anlattı. Müdür, zaten yardımcı olmak için bir yol arıyordu. Kemal’in çalışma isteğini kabul etti ve çocuk mücellithanede çalışmaya başladı. İki buçuk ay geçmişti. Baba yavaş yavaş da olsa iyileşiyordu. Aslında, daha çabuk iyileşirde ama, moral çöküntüsü buna engel oluyordu…Yine de ilk defa ailecek birlikte gezmeye çıktılar. Boğazı, Rumeli Hisarı’nı dolaştılar… Günler gelip geçiyordu. Bir yandan yoğun bir biçimde matbaada çalışıyor, diğer yandan da, cumartesi akşamları öğretmeni ile bir araya gelip ders yapıyordu. Öğretmem, Kemal’e büyük destek veriyordu. Akşam, babası kitabı kaldığı yerden okumaya devam etti. Hem okuyor, hem de kitap üzerine konuşuyorlardı. Sonra yattılar. Kemal madalyasını eline alıp dikkatlice inceledi. Bir tarafında gümüş kanatlı kuş resmi, diğer tarafta gümüş saçlı bir kadın resmi vardı. . “Ne tuhaf, her yerde gümüş kanatlı kuşu görüyorum” dedi. Kemal, elinde pulla yılların pulcusu Mikoş amcanın yanma gitti ve pulu gösterdi. Mikoş amca, pullar hakkında detaylı bilgi verdi ve Kemal’e bir yazı gösterdi: “Osmanlı Türkleri tarafından 1862 yılında İstanbul’da bastırılan ve adına ‘Gümüş Kanat’ denilen pul halen kayıptır.” |
İzmir Mağaraları, İzmir in Önemli Mağaraları, İzmir deki Mağaralar, Mağaralar Nedir Özellikleri, Mağaralar Nasıl Oluşur, Mağaralar ve Özellikleri, Mağara Turizmi, İzmirde Mağaraları Turizmi, Gezip görülecek Mağaralar, İzmir deki Mağaraların İsimleri, Mağaralar hakkında tüm bilgileri bizde bulacaksınız.
Ege Mağara Araştırmaları ve Koruma Derneği’nin (EGEMAK) yürüttüğü araştırma sonuçlarına göre Torbalı 8 mağarası ile İzmir’de en fazla mağara bulunan ilçelerinden biridir. İlçede bulunan ve henüz turizme açılmamış olan Özbey köyü çevresindeki mağaralar zengin turizm potansiyeline sahiptir. Bu mağaralar içinde en ilginci ise Metropolis Antik Kenti yakınlarındaki Uyuzdere Mağarası’dır. Roma Dönemi’nde iskân yeri olarak kullanıldığı tahmin edilen mağarada çeşitli tarihi kaplar ve su testileri bulunmuş ancak herhangi bir arkeolojik çalışma yapılmamıştır. Dümbelek Mağarası, Maden Mağarası, Onyx Mağarası, İncirli Mağarası, Beşikçi Mağarası, Güvercinli Mağarası ve Sarı Kristal Mağarası ilçedeki diğer mağaralardır
Etiketler: İzmir Mağaraları, İzmirdeki Mağaralar, İzmir in Önemli Mağaraları, Mağaraları Turizmi, Mağara, Mağaralar, Mağara adresleri, Mağaraları Nerede Bulunur, Gezilecek Mağaralar hangileridir. |
Mâni, başta aşk olmak üzere hemen her konuda yazılabilen bir halk edebiyatı nazım türüdür. Çoğunlukla 7 heceli dört dizelik bir bendden meydana gelir. Ama dizeleri 4-5-8-10-14 heceli kalıplarla söylenmiş maniler de vardır. Birinci, ikinci dördüncü dizeler birbirleriyle kafiyeli, üçüncü dize serbesttir. Yani kafiye dizilişi aaxadır. Aaaxa düzeninde maniler de var. İlk iki dize hazırlık dizeleridir. Son iki dize ile anlam bağlantısı yoktur. Asıl anlatılmak istenen son iki dizede verilir. Maniler çok çeşitlidir. En çok kullanılanlar düz ya da tam mani, kesik mani, cinaslı mani, yedekli mani, artık mani’dir. Bazı mani örnekleri: Bağ olur bosdan olur Kapelesi ketenden Allah muradını verdi bugün, Kasabın satırı var Evleri yapan usta Bizim evin önünde |
Kitap Hakkında Bilgi: Konusu : Lozan Barış Antlaşmasından sonra, Türkiye sınırları dışında kalan Türklerin uğradıkları eziyetler neticesinde, kaçarak ana vatana sığınmak isterlerken, yolları üzerinde rastladıkları bir yer altı şehri ve oranın insanları anlatılmaktadır. Kitabın Özeti: Kaçan üç kişi, Osman Baba, Sadık ve Celal. Peşlerinde askerler. Yüksek dağlara tırmanarak kurtulurlar. Bir krater gölünün yanında soluklanırlarken, bir kartalın pençesinde bir şeyle havalandığını görürler. Kartala taş atıp pençesindeki nesneyi düşürttüklerinde bunun bîr insan kolu olduğunu anlayınca üzülüp, dehşete kapılırlar. Belki de bu kol, Osman Baba’mın yaklaşık bir ay önce…..zulmünden kaçırttığı …torununa ait olabilir. Merakla “Hangi millettensiniz?” Etiket:yer altında bir şehir kitabı,yer altında bir şehir özeti,yer altında bir şehir kitabının özeti, yer altında bir şehir kitabının özeti hakkında bilgi,yer altında bir şehir kemalettin tuğcu,ücretsiz kitap özeti,bedava kitap oku,bedava kitap özetleri oku. |
Kitap Hakkında Bilgi: Kitabın Özeti: Halikarnas Balıkçısı bu eserinde özetle, başta Uluç Reis olmak üzere, korsanlığa bir yandan Anadolu çelebiliğini, öte yandan Magrip’in büyüleyici gizemini katan asıl önemlisi Avrupa kıyılarını bir “Kartaca” hışmıyla vuran Türk denizcilerini, o kendine özgü üslubu, içten ve coşkulu anlatımıyla romanlaştırmıştır. Yazara göre Uluç Reis adı Akdeniz’le özdeşleşmiş sayılı denizcilerimizden biridir. Cesareti, zekası ve bilgisiyle Turgut Reis’in dikkatini çekmiş ve onun tarafından sanki o zamandan dünyanın sayılı denizcileri arasına gireceği belliymiş gibi yetiştirilmiştir. Preveze deniz zaferinde, Malta yarım adsının kuşatmasında Kıbrıs adasının ve tüm Ege Adalarının fethinde büyük yararlılıklar gösteren Uluç Reis, Trablusgarp ve Cezayir genel Valilikleri arasında Akdeniz de Türk egemenliğini perçinlemiştir. Daha sonra İmparatorluğun Kaptan-ı Deryalığına yükselen Uluç Ali Paşa onbeş yıl süren bu görevi sırasında Türk Donanmasını Cihanın en büyük deniz gücü halinde tutmasını bilmiştir.1557 yılının Haziran sonuydu. Karanlık basmak üzereydi. Datça yarımadasının güney yamaçlarının bütün halkı, evlerinden dışarıya çıkarmaya uğraşmışlar, yüksek kaya ve ağaçlara tırmanmışlar ve şiddetli bir merakla yuvalarından fırlarcasına açmış oldukları gözlerini Rodos adası denizlerine dikmişlerdi. Ufkun koyu leylakisi, sık sık parlayı parlayıveren bir kızıl şimşekle yanıp yanıp sönüyordu. Ta uzaklarda çakan ışıklar şimşek değil, top alevleriydi; ufuklara abanan kara buğular bulut değil, barut dumanıydı.Sporad adalarında, adaları yıkarcasına yankılanan tarrakalar ise gök gürültüsü değil, top sesleriydi.Vahşi bir merakla tepeden tırnağa göz kulak kesilmiş olan halk, birbirlerine: “Acaba haydutlar gene bizimkilerden birini mi sıkıştırıyorlar?” , “Acaba bu sefer bizimkiler mi haydutları tepeliyorlar?” yollu sorular soruyorlar; kimisi Türk korsanları için dua ediyor, kimisi de düşmana lanet okuyordu ve buna benzer bir olay daha yıl 1965 kışında, Malta adası için hazırlananlar 32’şer okkalık gülle atan 20 büyük top, 20 külverin ve şahidarpzen topu, 5 tane havan topu vb. pek çok silahla bunlar yirmi sekiz bin kişi oluyorlardı. Bunlara berberiye korsanları da iştirak edecekti. Gemiler, 130 kadırga, 8 mavna, 3 karamsal,11 kalyon olmak üzere 181 parça gemi idi. Bu donanma piyale kumandası altında idi, fakat kendisine Kanuni tarafından Turgut Reis’e danışması tembih edildi. Zaten Piyale Paşa, Uluç Ali’ye karşı büyük bir hayranlık duyuyordu. Kara Kuvvetlerine Mustafa Paşa kumanda edecekti. Bu adam İsfendiyaroğulları soyundan olan büyük kardeşi Şemsi paşanın nüfuzuna güvenir, kendini çok beğenmiş adamın biriydi. 1565 yılının ilkbaharında donanma İstanbul’dan kalktı. Donanmaya Beşiktaş’tan Yedikule’ye kadar Sadrazam Ali Paşa refakat etmişti. Ali Paşa Yedikule’ye donanmadan ayrıldı. Güvendiği bazı dostlara, “bizim Afyon tiryakisi bazı paşalarımız (vezir bu sözleriyle bilhassa Serdar Mustafa Paşa’yı kastediyordu) Malta kalesini helvadan yapılmış sayıp yemek istiyorlar. Bunların hareketlerini, fikirlerini ve gidişlerini , ne yalan söyliyeyim hiç beğenmedim. Onlara habire nasihat ettim. Anladım ki bunlara nasihat kar etmez. Allah bu işin sonunu hayreylesin “ denir. Mustafa ve Piyale Paşalar kuşatmanın hangi taraftan başlaması gerekeceğini tartışıyorlardı. Mustafa Paşa Turgut Reis’e saygı ve güvenli olan Kaptan Piyale Paşa’nın sözlerine ve ısrarlarına hiç kulak asmıyordu. Piyale Paşa’nın fikrince, hemen eldeki bütün kuvveti karaya çıkartmak, şovalyelerin asıl kuvvet merkezini teşkil eden ve burg denilen büyük bir kaleye hücum ederek düşmanı en kuvvetli yerinden bir darbede yok etmekti. Eğer Turgut Reis o sıra orada bulunsaydı onun kuvvetli sesi arkadaşı Piyale Paşa’nın sözünü dinletebilirdi. Piyale Paşa’nın bütün umutları Turgut’un çabuk yetişmesindeydi. “Mustafa Paşa’ya önce büyük kaleyi zaptetmek için söylediği sözleri dinletemeyince bari Turgut Paşa’nın gelmesini bekleyelim. Bunları o hepimizden daha iyi bilir. Bana verilen emir öyledir. Havaların aksiliğinden dolayı geç kalmıştır. Nerdeyse gelir” dedi. Fakat Mustafa Paşa bu söze karşı alaycı bir tonla “Karada kale zaptetmek, öyle denizde hırsızlık etmeye benzemez” dedi. |
KİTABIN ÖZETİ Kitabın Konusu: İnsan, ne kadar büyük acılarla karşılaşırsa karşılaşsın, yine de ümidini kaybetmemelidir. Kitapta, küçük ya larda kaçırılan bir çocuğun, uzun yıllardan sonra, ailesine kavuşması gayet güzel ve yalın bir şekilde anlatılmaktadır.
Biı gün yaşlı bir kadın gelerek, eski bahçıvanın hapisten çıktığını e kansı Ayşe ile görüşmek istediğini bildirdi. Ayşe, Abdullah Bry’Ie Fatma Hanım’ın bilgisi dahilinde gidip görüştü, kocasına “Namusunla yaşayacağını ispatla, o zaman gelirim.” der ve tekrar yaşadığı yere döner. Osmancık, çiftliğin neşesi olmuştu. Adını bilmedikleri için Hüseyin koymuşlardı. Garip abisi on altı, kendisi de altı yaşına gelmişti. Garip ve Hüseyin onları ana baba diye çağırıyorlardı. Bünyamin Ağa, sık sık Garip’i, Hüseyin’e durumu sezdirmemesi için ikaz ediyordu. Hüseyin, amcasının kızı Şebnem ile aynı sınıfta okuyordu. Şebnem ne kadar tembel ise, Hüseyin de o kadar çalışkandı. Bu durum büyük bir huzursuzluk yaratıyordu. Babasının sık sık Hüseyin’i örnek göstermesi, Şebnem’ın Hüseyin’i kıskanmasına ve onunla konuşmamasına yol açmıştı. Babası, dersleri kötü olan kızının Hüseyin’le beraber ders çalışmasını istiyor, ancak kızı buna yanaşmıyordu. Etiket:bir küçük osmancık vardı kitabı özeti,bir küçük osmancık vardı özeti,bir küçük osmancık vardı - hasan nail canat,bir küçük osmancık vardı kitabının özeti, kitap özeti bir küçük osmancık vardı. |
Uç Minik Serçem Kitap Özeti: Kitabın Konusu: Doğayı ve hayvanları çok seven Sonçiçek isimli kız ve ailesi ile Sonçiçek’in, minik bir serçe ile olan dostluğu yer almaktadır. Sütçülük yapan adam ve hanımı, İlkçiçek ve Narçiçek isimli iki kızları ile birlikte iki odalı bir evde, yoksul bir yaşam sürmektedirler. Kızlar büyüdüklerinde bir de Sonçiçek ismini verdikleri bir kızları daha olur. Bir müddet sonra, ablaları evlenip gidince, Sonçiçek ailenin tek çocuğu olarak, kuçük evlerinde mümkün olduğunca mutlu bir yaşam sürerler. Sonçiçek akıllı, sevimli ve cana yakın bir kız olduğu için bütün mahalleli tarafından da sevilmektedir. |
Kitap Özeti : “….Herifler, dedeniz yaşında adamlara karşı, bacak bacak üstüne atıp ötmesini bilirsiniz. Gelin de gözlerinizle görün… Medresede okumuş adamın terbiyesi bakalım hanginizde var?” diye söylendi. Hoca Alî Efendi’nİn babası zamanında konaklarında çifter çifter kazanlarda yemekler pişirilir, gelene gidene yedirilirdi. Hacı Hafız’ın da babasının yanında önemli bir yeri olduğu için, onun oğlunu da sevinerek misafir etmişti. Üstelik öğrendiğine göre, rahmetli nefesini de oğluna vermişti. Ertesi sabah, ezan vakti, ev halkı dik bir sesle uykudan u-yandı. Hafız İlyas, bahçedeki çardağın altına oturmuş, Kur’an okuyordu. Gün boyunca yerinden kalkmadı. Usulünce isteyip, dört öğün yemeği de yedi. Ancak, aradan günler geçiyor, Hafız Efendi yiyip içip, bahçede Kur’an okumaktan başka bir şey yapmıyor, İstanbul lafım ağzına dahi almıyor, gitmek için en ufak bir hazırlıkta bulunmuyordu. Üstelik, ziyaretçileri de çoğalmıştı. Hacı Ah E-fondi, zaman zaman laf dokundurup, ağzından ne zaman gideceğini öğrenmeye çalışıyordu, ancak öteki oralı bile olmuyordu. Hacı Ali Efendi, her cuma, bahçesiyle uğraşmayı çok severdi. Uir cuma sabahı, bahçenin bir köşesinde yetiştirdiği nadide salatıhklarm olduğu yere gidince, hayret ve dehşetten donakaldı. Bahçenin o bölümünden kasırga geçmiş gibiydi. Kasırga sadece yerdeki salatahlıklan değil, ağaçlardaki ham meyveleri dahi silip süpürmüştü. Hafız İlyas, başına gelecekleri anlayınca hemen namaza durmuş, ara vermeden yüzlerce rekat kılmıştı. Hafız, son zamanlarda evin içinde sessiz sessiz dolaşmaya, öte beriyi karıştırmaya, kapı deliklerinden gözetlemeye de başlamıştı. Bu da yetmezmiş gibi, evin kızını da evlenmek için gözüne kestirmesin mi? Artık, her fırsatta Arzu ile Kamber, Köroğlu ile Ayvaz masallarından alınmış beyitler okuyarak aşkını ilan ediyordu. Artık dayanacak hal kalmamıştı. Nihayet, Hacı Ali Efendi Hafız’a İstanbul’da bir iş bulmuş, İşi sağlama bağlamak için, vapur ve tren biletlerini almış, trene bİndirmişti. O günü bayram ilan edip gelip evde uyumuştu ki, tıkmam komşusundan, Hafız’ın vapur iskelesinde biletlerini bağıra bnğıra satmaya çalıştığını duyunca, evdekilere hemen evi terk etip, kaplıcalara gitmeleri talimatını verdi. Eve bekçi bıraktıkları Elife de Hafız gelirse asla kapıyı açmamasını emretti. Ancak, Hafız gece gelip, bırak yalvara yalvara kapıyı açtırmayı, üstüne ütlük bir de Elifle de işi pişirir. Hacı Ali Efendi, Knplıcada iken bir komşusundan Hafız’ın evde olduğunu öğrenince, o hırsla giyinir ve eve gelirler. Hafız ve Elif çifte kumrular gibidirler Neticede, Hafız güzel bir dayak yer ve hastanelik olur. Elifi de kovarlar. Bu arada, komşular da, “Tanrı Misafin”ni dövdüğü için, Hacı Ali Efendi’yi sesli, sessiz kınamışlardır. Ancak, hıino halkının Hafız’dan çekecekleri çile ise daha bitmemiştir. Etiket:tanrı misafiri,tanrı misafiri oku, reşat nuri güntekin tanrı misafiri özeti,reşat nuri güntekin e ait tanrı misafiri kitabının özeti,tanrı misafirinin özeti reşat nuri güntekin,tanrı misafiri teması, tanrı misafiri kitap özeti,tanrı misafiri kahramanları |
KİTAP ÖZETİ KONUSU: İnci ismindeki çocuğun, gerçek yaşam ile hayal dünyası arasındaki bağlantıyı kurmaya çalışması anlatılmaktadır. Etiket:incinin maceraları,incinin özeti, incinin özeti oku,incinin maceraları özeti, inci’nin maceraları oku |
Namık Kemal, 21 Aralık 1840’ta Tekirdağ’da doğdu. Müneccimbaşı Mustafa Asım ile Fatma Zehra Hanım’ın oğludur. Sekiz yaşındayken annesinin ölümü üzerine dedesi Abdüllatif Paşa’nın yanına alındı. Bir yıl İstanbul’da Beyazıt ve Valide rüştiyelerinde okudu (1849). Rumeli ve Anadolu’nun çeşitli merkezlerinde görevler alan dedesiyle birlikte dolaşır. Kars’ta bulundukları yıllar (1851-1854) müderris ve şair Seyyit Mehmet Hamit Efendi tarafından yetiştirildi. Bir yıl sonra İstanbul’a döndü. Burada Arapça ve Farsça öğrenimi gördü. Bir süre sonra kaymakamlık görevi verilen dedesiyle birlikte Sofya’ya gitti (15 Mayıs 1855). Sofya’da geçirdiği iki yıl Namık Kemal’e yeni öğrenim olanakları kazandırmış, Fransızca’ya ve ilk şiir denemelerine bu şehirde başlamıştır. 1857’de İstanbul’a gelen Namık Kemal bir süre sonra Tercüme Odası’na girdi ve hem edebiyat, hem düşün adamı kişiliğinin oluşması yolunda kendisine çok şey kazandıran bir ortam içinde yetişme olanakları buldu, Fransızcasını ilerletti. Öte yandan dönemin düşün ve sanat adamlarının toplantılarına katılmaya başlamış, aralarında Leskofça’lı Galip, Hersekli Arif Hikmet, Şeyh Osman Şems gibi ünlü şairlerinde bulunduğu Encümen-i Şûra çevresindeki kişilerle tanışmıştı. Şinasi ile yakınlık kurması ona 1862’den itibaren Tasvir-i Efkâr’da yazma olanağı sağladı. Adı dönemin reformcu olarak bilinen aydınları arasında duyulmaya başladı. “Yeni Osmanlılar” adlı gizli örgütün İstanbul’daki ilk toplantısına katıldığı zaman (Haziran 1865) Namık Kemal 25 yaşında bir gençti. Tasfir-i Efkar ve Ali Suavi’nin çıkardığı Muhbir (1866) gazetelerinde, “Yeni Osmanlılar Cemiyeti”nin gizli toplantılarında alınan kararlar doğrultusunda yapılan yayın, özellikle Ali Suavi’nin “Millet Meclisi Usulü”nden söz açan yazısı Bab-I Ali’yi baskıya yöneltti. Çok geçmeden gazete kapatıldı. Namık Kemal Erzurum vali muavinliğine atanarak İstanbul’dan uzaklaştırıldı. Bu evrede Padişah Abdülaziz’e karşı olanlardan Mısırlı Hidiv ailesinden Prens Mustafa Fazıl Paşa, Namık Kemal ve Ziya Paşayı Paris’e çağırdı. Bu çağrı üzerine Namık Kemal ve Ziya Paşa Paris’e kaçtılar (17 Mayıs 1867). Bir süre sonra orada toplanan dokuz ihtilalci, Paşanın başkanlığında “Yeni Osmanlılar Cemiyeti”nin ilk yönetim kurulunu meydana getirdiler. |
Kitabın Özeti Roman kahramanı Zeze çok çocuklu yoksul bir ailenin küçük çocuklarından biridir. Olaylar işsizlik yüzünden ruhsal bunalımlar geçiren bir baba, kardeşlerinin sorumluluğunu üstlenmiş bir ağabey ve ablalar etrafında gelişir. Küçük kardeşi Luis henüz yaşananları algılayamayacak kadar küçüktür. Anne karakteri ise siliktir. Çünkü anne, ailenin geçimini sağlamak için çalışmak zorundadır ve çocuklarına ayıracak hiç vakti yoktur. Kısacası aile fertleri Zeze’yi anlayabilmekten çok uzaktır. Zeze’nin mahalledeki insanlara yaptığı, çoğu kez zarar verme boyutuna ulaşan, şakalar ve yaramazlıklar, aslında yaşadığı yalnızlık duygusundan kaynaklanır. Ama o çevresindeki insanların söylediği gibi kendini “şeytanın vaftiz oğlu” sanır. Kötü bir çocuk olduğuna inanır. Yüreğindeki sevgi açığını kapatmak için hayali arkadaşlar yaratır. Bunlardan biri bir yarasadır. Diğeriyse yeni evlerine taşındıklarında her çocuğun bahçedeki ağaçlardan birini seçmesiyle ortaya çıkar: Hiç kimsenin beğenmediği bir şeker portakalı fidanı… Zeze, bu hiç de adil olmayan paylaşımda payına düşeni kabullendiğinde artık bir dostu daha olmuştur. Onlara isim takar ve onlarla konuşur. Aile fertleri dışında Zeze’yle ilgilenen birkaç kişi göze çarpar. Bunlardan biri Edmundo Dayı, diğeriyse Zeze’nin öğretmenidir. Edmundo Dayı ona aradığı sevgiyi değilse de en azından ara sıra para verir ve kendince yeni şeyler öğretir. Öğretmense söylenenlerin aksine Zeze’nin mükemmel bir çocuk olduğu görüşündedir. Bir süre sonra bir sokak şarkıcısı ortaya çıkar. Zeze onunla birlikte sokak sokak dolaşıp şarkı söylemeye başlar. Bu Zeze’nin severek yaptığı tek şeydir. Adam açık saçık şarkılar söylediği için babası onunla arkadaşlık etmesini istemez. Zeze bunu anlayamaz. Çünkü söylediği şarkıların anlamını bilmez. Bir gün sırf babasını mutlu etmek için ona bu şarkılardan birini söyler. Ve hayatının en kötü dayağını yer. Bu olaya en çok Gloria üzülür; aile fertlerinin onu dövmelerini yasaklar. Babasından yediği dayaktan sonra intihar etmeyi düşünür. Ama Portekizlinin desteğiyle vazgeçer. Ondan kendisini evlat edinmesini ister. Ne yazık ki adamın ömrü buna yetmez. Bir süre sonra ölüm haberi gelir. Talihsiz bir trafik kazası geçirmiştir. Portekizlinin ölümü Zeze’yi yaşamdan koparır. Daha sonra kendi içinde yaşadığı bir iç savaş başlar. Bu birkaç günlük süreç aynı zamanda Zeze’nin büyüme sürecidir. Hastalığı esnasında şeker portakalının çiçek açtığını öğrenir. Ama artık ne o, ne de yarasa önemlidir. Yaşadığı büyük acı Zeze’yi olgunlaştırmıştır. Zeze: Başkahraman, yoksul bir ailenin küçük çocuklarından biridir. Totoca: Zeze’nin ağabeyidir. Bencilce ve tutarsız davranışlar sergiler. Edmundo Dayı: Yaşlı bir akrabadır. Ona ailesinden çok daha iyi davranır. Jandira: Zeze’nin ablasıdır. Zamanını roman okumak ve sevgililerini düşünmekle geçirir. Gloria: Zeze’nin ablasıdır. Onu ailede en çok seven ve koruyan kişidir. Bay Arivaldo: Bir sokak şarkıcısıdır. Zeze ile aralarında sessiz bir dostluk gelişmiştir. Lala: Zeze’nin diğer ablasıdır. Son zamanlara kadar Zeze ile ilgilenmiş ama sonraları ya bıkmış, ya da sevgilisiyle olmayı tercih etmiştir. Luis: Zeze’nin küçük kardeşi, kardeşlerden en küçüğüdür. Ailede herkes tarafından sevilir. Luciano: Luciano adındaki yarasa, Zeze’nin isim takıp konuştuğu çok sevdiği arkadaşlarından biridir. Minguinho (Xururuguinho): Bir şeker portakalı ağacıdır. Zeze, Luciano gibi onunla da konuşur. Hatta onların da konuştuklarını düşünür. Bay Paulo (Baba): İş bulamadığı için psikolojik sorunlar yaşamaktadır. Bu yüzden çocuklarına karşı yeterince sevecen ve sabırlı olamaz. Anne: Ailenin geçimini sağlamak için çalışmak zorundadır. Çocuklarıyla ilgilenemez. Bu yüzden romanda arka planda kalır. Manuel Valadares (Portuga): Zeze’ye sevgiyi, yaşamın sevilebilecek yanlarını öğreten insandır. Onun iyi ve mutlu bir çocuk olabilmesi elinden gelen her şeyi yapar. Cecilia Paim (Öğretmen): Yaptığı bütün haylazlıklara rağmen onun mükemmel bir çocuk olduğunu düşünen duygulu ve anlayışlı biridir. |
1. KİTABIN KONUSU: için ,zalimlere ve halkı soyan kişilere karşı yaptığı mücadele anlatılıyor. 2. KİTABIN ÖZETİ: Bir gün kasabadayken Yörük Hoca ile Eseoğlu karşılaşır.Yörük Hoca o sıralar harmanı yeni sattığından biraz para sahibi idi.Eseoğlu Biraz borç para ister.Yörük Hoca’da istediği parayı verir.Üç sene geçmesine rağmen Eseoğlu hala borcunu vermemiştir.Fakat Yörük Hoca Eseoğlu’ndan borcunu almaya karalıdır.Bir gün Yörük Hoca borcunu almak için Eseoğlu’nun yanına gider. Olmusuz bir tepkiyle karşılaşan Yörük Hoca borcunu alamamıştı.Bütün bu ısrarları sonucunda Eseoğlu’nun kahyasının kardeşi tarafından öldürülür.Kızı Kezban’a bu haber tez ulaşır.Bu haber karşısında Kezban adeta yıkılmıştı.Olduğu yere çökerek ağlamaya başladı.Sonradan Kezban babasının ölüsüne gitmeye karar vermişti.Hiç durmadı ,dinlenmedi.Bir an evvel babasına kavuşmak istiyordu.Sonunda çiftliğe ulaşmıştı.Hala babasının kim tarafından , niçin vurulduğunu düşünüyordu.Bir taraftan da bunu Eseoğlu’nun başkasının yaptıramayacağını düşünüyordu. Çünkü Eseoğlu başta babasını olmak üzere bütün köylünün düşmanıydı.Kezban kahyanın yanına varmıştı.Kahya önce Kezban’ı baştan aşağı süzdü.Sonra Kezban’a babasının büyük bir bela olduğunu ve başlarını derde sokmamak için öldürdüklerini büyük bir keyifle anlatıyordu.Kezban donmuş kalmıştı.Sonra Kezban’ı babasının ölüsünün yanına götürdüler.Kezban uşağa da babasını kimin öldürdüğünü sordu.Fakat yanıt alamamıştı.Ertesi gün Yörük Hoca’nın ölüsü bütün köylüler tarafından köye götürülüyordu.Hoca’nın yakın arkadaşları’Senin öcünü kim alacak?’ diye bağırıyorlardı.Kezban vuranı bulmaya karalıydı.Bunun için heryere başvurmuştu.Fakat hiçbir sonuç alınamadı.Eseoğlu’nun çobanlarına da hep babasının nasıl vurulduğunu sorardı.Sonunda aptal ve saf bir kişiliğe sahip bir çobandan babasını kimin vurduğunu öğrenmişti.Şimdi sırada babasını öldürenlerden öcünü almaya gelmişti.Kezban öcünü bir bir almıştı.Babasının kanı yerde kalmamıştı.Bundan sonraki tek hedefi ise köylüyü soyan ,masum insanlara zulüm eden haksızlara karşı mücadele etmekti. 3.KİTABIN ANA FİKRİ: 4.KİTAPTAKİ OLAYLARIN VE ŞAHISLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ: 6.KİTABIN YAZARI HAKKINDA KISA BİLGİ: |
Bu eser Kemal Bilbaşar‘a ait Yüz Temel Eser olarak seçilen bir romandır. KONUSU: İç Anadolu’nun bir kasabasında yaşayan Yonca Kız ve ailesi, heyelan nedeniyle çıkarıldıkları evlerinden, parasızlık nedeniyle, yeni yapılan evlerden satın alıp oturamadıkları için, çareyi İzmir’e göç etmekte bulurlar. Yonca Kız ve ailesinin başından türlü işler geçer Babası Öldürülür. Yonca Kız kaçırılır. Ama tüm çekilen acılar bir gün son bulur ve Yonca Kız ile annesi mutlu bir şekilde yaşamaya başlarlar. ÖZETİ: Kale kasabası, killi yamaçlar arasında yükselen büyük bir pe-ribacası üzerine kurulmuş bir Orta Çağ kalesidir. Geçmiş çağlardan kalan bu kalede yaşayan insanlar da, her şeyleriyle o dönemin insanlarına benzemektedirler. Yaptıkları uzun yolcukta. Yonca Kız, gördüğü manzaralardan ve kalabalıklardan çok etkilenmişti. Durmaksızın meraklı bakışlarla seyrediyor, her şeyi kavramaya çalışıyordu. Sonra bahçeyi gezmeye çıktılar. Karam isimli çoban köpeği İle tanıştılar. Kümesteki hayvanlara yem attılar. Bahçede ayrıca, Ada Tavşanları, Tavus kuşları da vardı. Ve bir de “Beşir Bey” denilen maymun. Yonca Kız ve anasının mutluluklarına diyecek yoktu. Yonca Kız: Köşktekiler, bu misafirlere çok sevindiler. Hatice Hanım, “Bunların gözü doymaz, zaten Yonca Kız olmasaydı, her şeyimi Kızılay’a bırakacaktım” dedi. Dağdaki Çocuk Hırsızı: Yonca Kız Asiye Oluyor: Köşkte Yonca Kız’ın yası sürerken, Yonca Kız kendisini kaçıran çingenelerin arabanın içinde eli, kolu bağlı, ağzı bantlı bir şekildi yatıyordu. Sonra yıkık bir değirmene gelip, iki çadır kurdular. İkİ erkek, iki kadın, iki de çocuk vardı… Yonca Kız ile, kaçırdıkları maymun ve köpeği değirmene hapsettiler. Bahar gelince, panayır panayır dolaşmaya başladılar. Çingene Hasan’ın kurduğu çadırda, Yonca Kız ve hayvanlar gösteriler yapıyorlardı… Dört Yapraklı Yonca: O gün köşk çok kalabalıktı. Çünkü bahçenin arkasındaki o-yun parkının ismini kaybolan kızın hatırasına “Yonca Kız Parkı” koymuşlar, bütün çocukların kullanması için tören tertip etmişlerdi. Etiket: yonca kız, yonca kız kitabı özeti, yonca kız kitap özeti, yonca kitabının özeti yonca kız kitabı hakkında bilgi.100 temel eser ilköğretim, |
Kitap Hakkında Bilgi: Lady violette akşam karanlığında sherwood ormanında yolculuk yapmaktaydı. Yanında koruyucuları vardı. Birden yaşlı koruyucu ted’in atı şaha kalktı. Hemen atını sakinleştirdi. Yeşil, uzun bir ok yere saplandı.herkes telaş içindeydi, ne olup bittiğini kimse anlayamadı. Oku atan Küçük jean violette’ye korkmamalarını söyledi. Çünkü onları durdurmalarının sebebi gece yarısı ormanın çok tehlikeli olmasıydı. Bu yüzden onları yemeğe davet edeceklerdi. Violette ilk önce bu isteği reddetti. Fakat sonra çaresiz kabul etti. Güzel bir yemek yediler ve sonra uyudular. Ertesi sabah hemen yola çıktılar. İki üç hafta geçmişti. Sir walter lady gwendoline’ye robin hood’un geleceğini hatırlattı. Hazırlıklar yapıldı. Şatoya doğru bir ok atıldı. Oku görünce herkes Robin’in geldiğini anladı. Robin hood’un geldiğini öğrenince herkes salona indi. Hep beraber yemeğe oturdular. Bu arada şatonun etrafında ruffolk dolanıyordu. Ruffolk, sir walter’ın kızı violette ile evlenip, kral olmak istiyordu. Bu yüzden altın bir kolyeyi sir walter’in eşine verecekti. Ruffolk’un şatoya girdiğini sir walter’a haber verdiler. Robin Hood’la Ruffolk’un aynı yerde olması hiç iyi değildi. İkisi içinde baya zorlu bir gece olmuştu. Ertesi sabah robin acil bir haber almıştı. Bir genç kız ölüm tehlikesiyle karşı karşıyaydı. Bu yüzden şatodan ayrılmalıydı. Herkesten özür dileyip şatodan ayrıldı. Kasabadakiler ellerinde taşlarla racher’in dükkânının kapısına dayanmış. Çünkü racher’in büyücülük yaptığına inanıyorlardı. Polisler bu haberi öğrenir öğrenmez, racher’i kapkaranlık bir hücreye attılar. Ama Robin onu kurtaracaktı. Hemen harekete geçti. Hücreye küçük bir yerden ışık giriyordu. Orayı kullanarak, kendi geçebileceği bir delik yaptı. Nihayet yakalanmadan racher’i kurtarmıştı. Artık Racher yaşlı babasıyla birlikte şen çılgınların yanında kalıyordu. Nikâh hazırlıkları başlamıştı. Ormanın girişinde büyük bir topluluk vardı. Başrahip gelmişti. Herkes oraya gitti. Fakat ruffolk hayal kırıklığına uğramıştı. Çünkü başrahip çok yaşlıydı. Zaten bu yaşlı rahip başrahip değildi. Mektubunda bu nikâha çok önem verdiğini belirten başrahip, törenin yapılacağı jorvaulx’a hep birlikte gidileceğini yazıyordu. Başrahibin söylediklerine her zaman uyulurdu. Bu yüzden ertesi gün yola çıkacaklardı. sir walter akşam için büyük bir yemek düzenleneceğini söyledi rahip ulric çok üzgün olduğunu, yarın yolculuk olacağı için dinlenmeleri gerektiğini söyledi. Odalarına çıktıklarında hemen takma bıyıklarını çıkardılar. Robin hood rahip ulric kılığına girmişti. Arkadaşları da onun koruyucuları kılığına girmişti. Ertesi gün yola çıktılar. yolda giderken karşılarına bir köpek çıkmıştı. Ruffolk öyle acımasız biriydi ki bu köpeği asmalarını söyledi. Bunu duyunca lady violette ruffolk’u hiç sevmemeye başladı. Hava iyice kararmıştı herkes çok yorgundu. Bir yerde dinlenmeye karar verdiler. İleride bir tane han olduğunu gördüler ve orada yemek yediler. Yemekten sonra, Violette, ruffolk ve rahip ulric dışında herkes uyuyordu. Ruffolk bu duruma çok öfkelendi. Bir an önce nikâhın yapılmasını istiyordu. Bu yüzden lady violetteye diğerleri olmadanda nikâh kıyabileceklerini söyledi. Sürükleyerek violette’yi handan çıkarmaya çalışıyordu. Birden Robin Hood seslendi. Kavga etmeye başladılar. Robin hood’un koruyucuları da ona yardım ediyorlardı. Violette bu arada kaçmıştı. Gittikçe handan uzaklaştı. Robin hood ruffolk’a bu kadar cezanın yettiğini düşünerek hemen violetteyi bulmalarını istedi. Hava iyice kararmıştı. Violette çok korkuyordu. Sanki ormandan sesler geliyordu. Sonunda biriyle karşılaştı. Ona yardım etmesini istedi, içi çok rahatlamıştı. Violette bilmese de bu yaşlı adam İngiltere kralıydı. Yaşlı adam onu çok güvendiği birine götüreceğini söyledi. Robin hood ve şen çılgınların yaşadığı yerdi orası. Robin hood violettenin bulunduğuna çok sevindi. Robin’in yanında sir walter, quentin, rahip tuck, lady gwendoline de vardı. Violettenin annesi ve babası çok üzgündü. Çünkü kızlarını elleriyle ruffolk gibi kötü birine vereceklerdi. Violetteyi çok seven biri onun tam yakınındaydı. Bu kişi quentindi. Robin ‘in mutluluk dolu gözleri uzaklara dalmıştı. Sanki İngiltere kralının ağaçların arasından gidişini sanki tekrar görür gibiydi. |
Birinci Tablo: Mevsim yaz. Yer Çamhbel’de bir alan. Mehter ve Deli Kaman ormanda dolaşmaktadırlar. Bu arada Mehter kaval da çalmaktadır. İleride, içlerinde bir de kadm bulunan, yürüyen kalabalığı görünce saklanırlar. Köroğlu, dalgın dalgın düşünmekte ve kendi kendine: “Sen Köroğlu, bütün gün gezdin. Yayladan ovaya düştün. Dağlardan, tepelerden aştın. Yurtları, obaları dolaştın. Ününün gittiği yer kadar gidemedin…Yollarda düşen ihtiyarları kaldırdın. Emzikli kadınlara yiyecek buldun. Zorbalara meydan okudun, neye yarar? Bunlar yetmiyor” demektedir. Köroğlu, Kaman’a zamanında bir sazcının kızını sevdiğini, meskeni dağlar olduğu için yanma alamadığını, ancak ondan bir oğlu olduğunu, tek arzusunun oğlunu görmek olduğunu, artık dayanamayacağını dile getirir. Kaman da ona: “Bütün bunları unut, sen artık Kurbanlık Bir Koç’sun, bunu unutma” der ve kaybolur. Köroğlu ve adamları Bolu Beyinin kervanını basıp, ele geçirirler. Bu arada Ayvaz, karşı tarafa esir düşer. Kır Atı çalmak isteyen Bolu Beyinin yeğeni Doğan da öldürülür. Bolu Beyi yeğenine yanar, yakılır. Ayna zamanda, “Kervandaki malların İade edilmesi için” Köroğlu’na elçi gönderir. Köroğlu, “Malı bölüştük, topla-yamayız, Ayvaz’ı da serbest bırakın, yoksa kaleyi kafanıza geçireceğiz” diye elçiye mesajı verir. Elçi, kaleye döner. Düşünür, taşınırlar. Ayvaz’a karşı, KÖroğlu’nun Kır Atı’nı istemeye karar verirler. Aynı zamanda “Kır Atı kim getirirse, güzelliği ile namlı, Bolu Beyinin kızı Benli Nigâr’ın onunla evleneceğini” de ilân ederler. Benli Nigâr’a giden yol, Kır Atı elde etmekten geçtiği için, Genç Arslan, kararlı bir şekilde Çamlıbel’e varır. Burada Köroğlu ve arkadaşları ile karşılaştığında, bu İnsanların ne kadar yiğit ve mert olduklarını anlar. Daha da önemlisi, Arslan, KÖroğlu’nun yirmi yıldır görmediği oğludur. Baba ve oğul hasretle kucaklaşır-lar. Ortalık sevince boğulur. Aynı zamanda, Bolu Beyinin Drahşan beylerine yolladığı elçiler de, Köroğlu ve adamları tarafından esir alınmış, asıl niyetleri öğrenilmiştir. Arslan, kendisinin Bolu Beyi tarafından aldatılmış olduğunu da böylece öğrenir. Hep birlikte, iyi bir plan yaparlar. Etiket:Köroğlu,koçyiğit köroğlu ,koçyiğit köroğlu özeti,koçyiğit köroğlu kitabı özeti,koçyiğit köroğlu kitap özeti 100 temel eser ilköğretim,meb 100 temel eser |
İnşaat hemen başlamış tabii ki. Mimarbaşı Kambur Bali Çelebi’yi (Karagöz) demirci ustası, Halil Hacı İvaz’ı da (Hacıvat) duvar ustası olarak görevlendirmiş. - Şuh levendim, şuh pesendim hoş geldin Hacıvat Karagöz’ün huyunu bildiği için kızmamış ve yine güleç yüzüyle konuşmuş; - Şuh levendim, şuh pesendim hoş geldin Hacıvat ile Karagöz böyle birbirleriyle atışırlarken bütün diğer işçiler de başlarında toplanmış onların bu keyifli ve eğlenceli didişmelerini izleyip eğleniyorlarmış.İnşaattaki bütün işçi ve ustaların en büyük eğlencesi haline gelmişler zamanla. Artık ne zaman mimarbaşı inşaattan ayrılsa Hacıvat ve Karagöz birbirleriyle atışmaya başlar hale gelmişler. Diğer bütün çalışanlar da etraflarında toplanıp onları izlermiş. Onlar atıştıkça izleyiciler kendilerinden geçer ve bütün yorgunluklarını unuturlarmış. Günlerden bir gün Padişah babası için yaptırdığı caminin inşaatını kontrole gelmiş.Fakat inşaatın istediği hızda gitmediğini görünce keyfi kaçmış ve hemen mimarbaşını çağırtmış. Mimarbaşı, padişahın caminin inşaatı konusundaki hassasiyetini bildiği için de korkmuş. Padişaha demiş ki ” Sultanım nedendir bilmem ama ben malzeme almak, veya başka bir iş için inşaattan her ayrıldığımda işler yavaşlıyor. Bunun sebebini en yakın zamanda öğrenip gereken tedbirleri alacağım. ” Orhan Gazi sinirlenmiş ama yine de sorunun sebebini öğrenip, çözmesi için mimarbaşının istediği süreyi vermiş ona. Mimarbaşı bir gün yine “ben malzeme almaya gidiyorum” deyip inşaattan ayrılmış ama hemen yakında bir tümseğin ardına gizlenip işçileri izlemeye başlamış. Bir de bakmış ki kendisinin ayrılmasını fırsat bilen Hacıvat ve Karagöz atışmaya başlamışlar ve bütün çalışanlar da onların bu atışmalarını izlemek için etraflarında toplanmış. Mimarbaşı hemen soluğu Orhan Gazi’nin sarayında almış ve padişahın huzuruna çıkmış. Padişaha olup bitenleri ve inşaatın yavaşlamasının sebeplerini anlatmış. Bunu duyan Orhan Gazi çok sinirlenmiş ve derhal bu iki işçinin asılmasını emretmiş.”Onlar asılsın ki bu diğer bütün işçilere ders olsun” demiş. Padişahın emri derhal yerine getirilmiş ve Hacıvat ve Karagöz çalıştıkları inşaattan apar topar alınarak asılmışlar hemencecik. Padişahın bu kararı inşaatta olduğu kadar bütün şehirde de büyük bir üzüntüyle karşılanmış. İnsanlar merhametli, şefkatli, halkı ve ulemayı seven padişahlarının böyle bir şey yapmasına çok üzülmüş ve her taraftan bu hoşnutsuzluklarını hissettirmişler padişaha. Orhan Gazi de kısa bir süre sonra hatasını anlayıp vicdan azabı duymaya ve yaptığı bu yanlışa üzülmeye başlamış. Padişahın bu üzüntüsünü gören Şeyh Kuşteri adındaki uleması sultanının üzüntüsünü hafifletmek için kendince bir yol bulmuş o anda. Başındaki beyaz sarığını çözen Şeyh Kuşteri sarığını açarak mum ışığının önünde germiş. Ayağından çıkardığı çarıklarını da kukla gibi kullanarak sarığın arkasında Hacıvat ve Karagöz’ün atışmalarını taklit etmeye başlamış: Hacıvat: Hasretinle beni koyup gidenin, hoş geldin. |
İnsan Ne İle Yaşar, ünlü düşünür ve yazar Tolstoy’ un okuyucunun manevi dünyasına hitap eden hikayelerinden oluşan en önemli eserlerinden biridir. Kitaba ismini veren hikayede, fakir bir ayakkabıcı ustası Simon tarafından kurtarılan, Michael, şu temel soruların cevabını bulmada yardımcı olur: İnsana yön veren şey nedir, insana ne verilmemiştir, insan ne ile yaşar? İnsan Tanrı’yı daha iyi anladıkça, O’nu daha iyi tanır. Tanrı’yı daha iyi tanıdığı zaman da, O’na daha yakınlaşır, böylece O’nun iyiliğini, merhametini ve sevgisini daha iyi örnek alabilir.. Uşak küreği aldı. Pahom’un içine sığabileceği büyüklükte bir çukur kazdı ve onu gömdü. İki metreden az bir toprak parçası Pahom’a yetti de arttı bile. Etiket:insan ne ile yaşar kitabı özeti,insan ne ile yaşar kitabının özeti,insan ne ile yaşar kitap özeti, 100 temel eser ilköğretim, |
Kitap Hakkında Bilgi: Heidi, yazarı Johanna Spyri olan bu kitap, çocukların şimdilerde bile okuduğu kitaplar arasında yer almaktadır. Konusu: Heidi adında küçük bir kızın çocukları sevmeyen büyük babasının yanına bırakılması ve büyükbabasının dağ evinde çok güzel günler geçirmesi, o küçük dağ evine çok alışması.
|
|
Şukufe Nihal’in MEB tavsiyeli kitaplar listesinde de yer alan eseri “Domaniç Dağlarının Yolcusu”, Leyla ile Mecnun Yayınları tarafından okurla buluşturuldu. Kadın duyarlılığı ile yazılan kitap sıradan gezi kitaplarından çok farklı bir özellik taşıyor. Onlarca esere imza atan Şukufe Nihal’in “Domaniç Dağları’nın Yolcusu” adlı kitabı Leyla ile Mecnun Yayınları’ndan çıktı. Şukufe Nihal, Domaniç Dağlarının Yolcusu’nda büyük bir hayranlık beslediği Milli Mücadele dönemini, destanlaşan kişisel bir hikâye üzerinden anlatıyor. Hikâyeye göre, Kurtuluş Savaşı sırasında İnegöl yakınlarında, Domaniç dağlarından inen bir köylü kadını, düşmana yol göstererek vatana ihanet ettiğini öğrendiği biricik oğlunu silahını çekerek öldürüyor. Yazar, bu etkileyici öyküden ve gözünde devleşen Anadolu kadınından bir iz bulmak üzere, olayın geçtiği yerlere araştırma yapmaya gidiyor. Kitap, yazarın bu gezi sırasındaki duygu ve düşünceleriyle, yaşadığı hadiselerden oluşuyor. Domaniç Dağlarının Yolcusu’nu sıradan bir gezi kitabı olmaktan çıkaran en önemli unsur, kadın duyarlığının imbiğinden süzülmesi. İlk satırlardan itibaren coşkulu, titiz, şiirsel ve zarif bir üslup okuru hemen sarmalıyor. Bunda Şukufe Nihal’in her şeyden önce bir şair olmasının payı çok büyük. |
Kitap Hakkında Bilgi: Tüm romanların belki de en çok işlenenidir. Tropikal adalar, x işaretli hazine haritaları ile tek gözü kör ve bantlı, bir eli kancalı, omuzunda papağanı ile belleğimizde canlandırdığımız korsan kavramları üzerinde Define Adasının büyük etkisi olmuştur. Stevenson Define Adası’nı yazmaya başladığında 30 yaşındaydı, bu onun bir romancı olarak ilk başarısı olacaktı. İlk onbeş bölüm 1881′de İskoçya yaylalarında bulunan Braemar’da yazıldı. Kitap Özeti: Babam, annem ve ben İngiltere’nin batı sahillerinde, küçük bir kasabada, küçük bir hanı işletiyorduk. Ben, on on iki yaşlarıdayken, bir gün hana iri yarı, kir pas içinde, suratında yara izi olan, denizci birisi geldi. Hanımızı beğendiği için kalacağını, fazla yemek ve yer seçici olmadığın belirtti ve üç altını çıkartıp masanın üzerine avans olarak koydu. Bir gün bana, dikkatli olup, bir ayağı tahta olan bir denizciyi gördüğümde, kendisine haber verirsem, ayda dört peni kazanacağımı söyledi. Ben de kabul ettim. O günden sonra gözümü dört açtım. Babam ölmeden birkaç gün Önce, bîr denizci gelip, “Bili burada mı?” diye sordu. Tarifinden kaptanı aradığını anlamıştım. Bir müddet sonra, kaptan uzaktan görünce saklandı. Kaptan içeri girip oturduktan sonra, birden bire ortaya çıkıp, afallayan kaptanın yanına gidip oturdu. Biraz sonra karşılıklı olarak bıçaklarını çektiler ve kapıştılar. Sonra, bizim kaptan diğerini önüne katıp kovaladı, ama biraz sonra da bayılıp yere düştü. Meğer, sara nöbeti geçiriyormuş. Babamı kontrole gelen doktor onu da muayene etti ve böyle içmeye devam ederse çok yakında öleceğini söyledi. Bu arada da babam öldü. Şimdi hedef hazineyi bulmaktı. Ayarlanan bir gemi ile yola çıkacaktık. Hazine falan umurumda değildi. Böyle bir yolculuk yapacağım için çok heyecanlı ve sevinçliydim. Nihayet, Brİstol limanından, denize açıldık. Yolculuğumuz genellikle sakin geçiyordu. Adaya varmamıza bir iki gün yolumuz kalmıştı. Akşam vakti elma almak için girdiğim fıçının içinde iken, ayru zamanda aşçılık da yapan tek bacaklı gemici Silver geldi ve fıçının üstüne oturdu. Tam sevinçle kendisine seslenecektim ki başka bir gemici ile konuşmalarını duyunca vaz geçtim. Anladığım kadarıyla, bunların hepsi korsandı. Silver de bizim kaptanın korkuyla kaçtığı tek bacaklı meşhur korsandan başkası değildi. O andan sonra, gemideki birçok namuslu insanın hayatı bana bağlıydı. Fıçıdan çıkınca, hemen kaptan, kont ve doktorla bir araya geldim ve tüm duyduklarımı anlattım. Adaya varınca, ben de karaya çıkanlar arasmdaydım. Konuşmamıza göre Kont, doktor ve kaptan gemide kalmışlardı. Bir ara Silver ile arkadaşı Tom’un konuşmalarını duydum. Hemen saklanıp, dinledim. Tom, Silver’e karşı çıkıyordu. Bunun üzerine Silver, Tom’u bıçağıyla öldürdü. Çok korkmuştum. Hemen görünmeden kaçmaya başladım. Epeyce koştuktan sonra, burada yamyam gibi bir adamla karşılaştım. Yanımda tabancam olduğu için, karşısına dikildim. Sonra, adamda benim zararsız olduğumu anlayınca konuşmaya başladık. İsmi Benjamin Gunn olan gemici, üç yıl önce burada tek başına yaşamaya mahkum edilmişti. Ona karşı bîr yakınlık duyuyordum. Birden bir patlama sesi duyduk. Anlaşılan savaş başlamıştı. Hemen, Gunn’Ia beraber, limana doğru koştuk. Yolda, Gunn’la birbirimizi kaybettik. Koşa koşa limana yaklaştığımda, doktor ve kaptanın diğer gemicilerle bir arada olduklarını gördüm. Gemiyi terk etmişlerdi. Onlara gördüğüm her şeyi anlattım. Onlarda, gemiyi ele geçirecek iken, ben olmadığım için bu plandan vazgeçip, karaya çıkmışlar. Tom’un Ölüm çığlığını benim zannederek, geri dönmüş ve gemide lazım olacak ne varsa bir kayığa yükleyip, yeniden adaya çıkmışlar. Tabii, gemidekiler bunları görünce, top ateşine tutmuşlar ancak, isabet ettirememişler. Karaya çıkınca, bu sefer de karadakilerle silahlı çatışmaya girmişler. Neticede, bu kütükten eve sığınmışlardı. Bir müddet sonra, Silver ve adamları yakınımıza kadar gelip, anlaşmak İstediklerini söylediler. Kaptan onlara, “Şayet teslim olursanız, hayatınızı bağışlar, sizi en yakın cezaevine bırakırım. Yoksa teker teker Öleceksiniz” dedi. Kızgınlıkla gerisin geriye gittiler. Sonra, kaptan hepimizi mevzilere yerleştirdi ve nasıl savaşacağımızı anlattı. Nitekim, çok geçmeden dört bir yandan ateş etmeye başladılar. Hızla, bulunduğumuz yere doğru ilerliyorlardı. Artık kavga, kılıç ve tabanca ile oluyordu. Sonuçta, bizden üç, onlardan altı kişi ölmüştü. Ben de, bütün gelişmeleri, geminin durumunu ve ölen adamları anlatarak, onlara meydan okur bir şekilde, dediklerimi yapmalarını söyledim. Bazı korsanlar üzerime saldıracaklardı ki Sİlver bırakmadı. Meğer, Silver ve doktor anlaşarak planları yapmışlar. Benjamin Gunn’da bu plandaki rolünü çok güzel oynamış. Hazineyi oradan çıkarıp, kaldığı yere götüren de Benjamin’den başkası değilmiş. Bu limanda bir hafta kaldıktan sonra, rahat bir yolculuk yaparak Bristol’a vardık. Paralan, ve altınları aramızda paşlaştık. Ben, annemin yanma gelerek, tekrar hanı işletmeye başladık. Tabii ki artık işleri hizmetçilerimiz görüyordu. |
Şairin Hayatı: (1899-1949) Şair, yazar, İstanbul’da doğdu. Âsim Bey’in oğludur, ilk ve orta öğrenimini İstanbul ve Trabzon’da yaptıktan sonra, Mekteb-i Hukuk’u bitirdi (1910). Adliye ve Maarif bakanlıklarında memuriyet ve öğretmenlik yapmış, İsviçre’ye psikoloji ve pedagoji öğrenimi görmeye gitmiştir. Dönüşte, Yüksek Öğretmen Okulu’nda on yıl öğretmen ve idareci olarak çalışmıştır. 1922′de Tâlim ve Terbiye Dâiresi üyesi, 1923′te Sı vas milletvekili, 1935′te müfettiş, 1939′da yeniden milletvekili olmuştur. Türk Ansiklopedisi Genel sekreterliği yaptı. 1943′te emekli oldu. Ankara’da öldü. Asrî Mezarlık’ta gömülüdür. Şairin İlk şiirleri aruz ölçüsüyle Servet-i Fünun ve Hıyaban dergilerinde çıkmıştır. Yeni Mecmua'da çıkan hece şiirleriyle Millî Edebiyat akımı içinde görülür. Milli Edebiyat akımını benimsedikten sonra vatan, yiğitlik ve millet konularında hece ile şiirler yazmıştır. Edebiyatımızda çocuklar için şiir çığırının öncülüğünü yapmıştır. Çocuklar için yazdığı şiirlerinde onları yurt sevgisine, iyiye ve güzele yöneltmeyi amaçladığı görülür. Şiir kitapları: 1. Çocuk Şiirleri (1910, 6 defa basıldı), 2. Güttüğü (Dedikodu, 1913), 3. Çanakkale İzleri (1926), 4. Acılar (Şiirler, nesirler, 1941, 1966), 5. Söz Oyunları (Şiirler, nesirler, 1942). Diğer eserleri: 1. Çocuk Ruhu (1962), 2. Bediî Terbiye (1925), 3. İlk Gençlik Hakkında Ruhiyat ve Terbiye Tedkikleri (1921, bu üç eser pedagoji ile ilgilidir), 4. Yeni Türk Lügati (Kurul ile, 1930), 5. Talebe Lügati (1931), 6. Süleyman Nazif (İnceleme, 1933), 6. Meşhur Adamlar Ansiklopedisi (4 cilt, 1937), 7. Türk Meşhurları Ansiklopedisi (1946), 8. Resimli Yeni Lügat ve Ansiklopedi (5 cilt, 1947-1954), 9. Şen Yazılar (1926). [Şâirin yazılarının önemli bir bölümü kitap hâline getirilememiştir. Akbaba, Zümrüt Anka dergilerinde "Kıvılcım", 7 Gün dergisinde "I. Ulviye" ve "Karınca" takma adları ile yazdan, tercümeleri çıktı.] |
KONUSU: Cemal Süreya’ya göre, çocuklara her şeyi anlatabilirsiniz. Bu anlayışla, Çocukça Dergisi’nde, çocuklara yönelik, hemen her konuda yazılar kaleme almıştır. Kitap, bu yazılardan oluşmaktadır. Lacivert İpek Helikopter: Pırasaya gözlük takın, aynı ona benzer. Yanlış anlamayın, çok sevimli ve çok bilgili bir adamdır. Yolda karşılaştık. Dergideki yazılarımı sordu. “Yeni başlayacağım, neler yazayım?” diye sorduğumda, Altı Kitap: Ne kitaplar var! Küçük Prens’i okudunuz mu? Ya “Kırmızı Ba~ lon”u? Alis’i tanıyor musunuz? “Alis Harikalar Ülkesirıde”yi okuyacaksınız, değil mi? “Define Adası”nda bir adam var eli kesik. Issız Ada: Ali’nin canı çok sıkılıyordu. Uzak bir yere gitmek istiyordu. Bir dünya haritası buldu, parmağını ismi bile yazılı olmayan, küçük bir adanın üstüne koydu. Oraya gidecekti. Gerekli eşyaların listesini yaptı. Ailesini, arkadaşlarını, okulu, köşedeki bakkalı, dedesi ve dedesi için bütün izmir’i, arkasından bütün ülkeyi… Dört Büyük Şair: Dört büyük şair için anma törenleri düzenlenmiş, şiirleri o-kunmuş, sanat güçleri hatırlanmıştı. Kimdi bunlar? Biri Yahya Kemal Beyath. Öbürleri Namık Kemal, Ahmet Haşİm ve Orhan Veli Kanık. İki Annesi Vardı: Çıkardığım dergide, yazmak için Ahmed Ariften hayat öyküsünü istemiştim. Beni kırmadı. Her hafta İstanbul’dan Ankara’ya kaim iki zarf geliyordu. Bunlar birikti. Kitap olarak basama-sam da bu yazının ilk cümlesi aklımdan hiçbir zaman çıkmaz. Öyküsü şöyle başlıyordu: “Benim iki annem oldu.” Gülmek: Eve dönüyordum. Baktım bizim gözlüklü orada. Görür görmez başladı eleştirmeye: “Küçük şeyleri yaz, küçük şeyler Önemlidir. Yazılarını takip ediyorum. Yine sürekli bilgiçlik taslıyorsun. Daha içten olamaz mısın? Sözgelimi, Atatürk’ün kuru fasulyeyi sevdiğini biliyor muydun?” Ünlü Ressam: Ünlü ressam yavaşça konuşuyordu: “Çocukların yaptıkları resimlere bayılıyorum. Çok özgür çalışıyor onlar. Yuvarlak bir kedi çizmek isteyenler bile bazen cetvel kullanıyorlar. Resim yaparken cetvel kullanılmaz, elle yapılacak, isterse yamuk olsun.” Renkler Ölmüyordu: Çocuk, okul çıkışında her gün buradan geçerdi. Bu kalabalığı ve İnsanları seviyordu. Bir an bütün ders kitaplarının sokakta yürüdüğünü düşündü. Bir adam alışveriş yapıyor, işte Sosyal Bilgiler. İkisi de konuşunca Dilbilgisi ortaya çıkıyor. Büfeci paranın gerisini adama veriyor. Bu da Aritmetik. - Hava soğuktu, ama renkler kolay kolay ölmüyordu. |
Ama öyle uzamıştı ki ayakkabıları bile olmuyordu ona bu duruma çok üzülen Alice ağlamaya başladı. Birden elinde yelpazesi öbür elinde beyaz eldiveni olan olağanüstü bir tavşan. Tavşan yelpaze ile eldiveni aceleden düşürdü. Alice’de eldiven eline aldı ki. Tavşanın peşinden koşmaya başladım ama terledi ve yelpazelendi. Birde ne görsün tavşanın eldiveni eline oldu yani boyu kısalmış. Birden bir fare gördü. Bu fare ile konuşsam mı diye düşündü. Fare ile kaynaşmıştı bile. Baya konuşmuşlardı fare ile. Birden Alice’nin aklına kedisi Dinah gelmişti. Fare senin kedin mi var diye sordu. Alice; evet sen yoksa kedileri sevmez misin diye sordu; tabi ki sevmem, dedi. Alice ama benim kedim öyle değildir çok iyidir. Diye sohbet ettiler. Sonra Alice bir evin önünden geçerken eve uğradı. İçinde bir fındık faresi iki tanede tavşan vardı. Beraber çay içtiler sohbete daldılar. E tabi bunlar basta Alice’ye sen kimsin diye sordular. Alice’de anlattı. Alice’den masal istediler ama Alice şuan aklımda anlatacak masal yok. Bu sefer fındık faresinden masal istediler. Fındık faresi hep uyuklayarak masal anlatıyordu tabi masal da kendileri gibi acayipti ama masallar böyle olur. E bu nedenle Alice her anlattığı kelime için soru buluyordu. Bu bir tartışma haline gelmişti. Tabi sonra Alice yoluna devam etti. Sonra Alice’nin yolunda krallık vardı. Birden bir kadın haykırıyordu. Herkes önünde onu dinliyorlardı. Kraliçe Alice’in varlığını fark etti. Alice’e sen de kimsin, dedi. Ben burada dolaşıyordum. Birden sizin haykırışınızı duydum. Kraliçe Alice’in kafasının uçurulmasını emretti. Alice biraz korkmuştu. Birkaç gün böyle geçti. Sonra Alice yalancı kaplumbağa diye biriyle tanıştı. Bu kaplumbağa ona hayatını anlattı. Ve Alice’nin de hayatının masalını anlatmasını istedi. Ama Alice kendi masalının biraz karışık olduğunu düşündüğü için anlatmak istemedi. Birden biri mahkeme var diye seslendi birisi. Çabukça koşarak mahkemeye yetiştiler. Mahkeme çok karışıktı fareler tavşanlar ve kraliçe kral ve yalancı kaplumbağa ve Alice. Birkaç tartışma sonrası Alice’ye ablası sesleniyordu sanki. Alice uyan artık elini yüzünü yıkayıp yemeğe gel. Alice abla çok değişik bir rüya gördüm. Ablası anlat bakalım Alice hatırladığı kadarıyla anlattı. Ablası da bence de saçmaymış, dedi. |
Seksen Günde Devr-i Âlem, 1872 yılında Jules Verne’nin yazdığı bir kitaptır. Bu kitabın özeti ise şöyledir: Bay Fogg İngiltere’de sessiz ve kimsesiz hayat süren varlıklı biridir. Tek eğlencesi şehir kulübünde biriç oynamaktır. Bir ara Londra Bankası’ndan yüklü bir miktarda para çalınır. Bay Fogg oyun arkadaşları ile hırsızlık olayını tartışırken, tartışma bir iddiaya dönüşür, iddiaya göre; Bay Fogg dünyayı seksen günde dolaşacaktır. Phileas Fogg, kimsenin hakkında hiçbir şey bilmediği zengin ve kibar bir İngiliz beyefendisidir. Son derece düzenli bir hayat sürmesi, titiz ve dakik yaşayan biri olmasıyla ünlüdür. Bir gün, üyesi olduğu “Londra Kulübü”nde, gerçekleştirilmesi imkansız gibi görünen bir konuda, servetinin yarısını ortaya koyarak iddiaya girer: Dünyanın çevresini 80 günde dolaşacaktır, hem de hava yolu kullanmaksızın, önceden hiçbir ayarlama ve planlama yapmaksızın. Fogg, tek bir gecikme ya da tek bir aksilik sonucu her şeyini kaybetmesine neden olacak bu imkansız yolculuğa yardımcısı eşliğinde koyulur. Yolculukları sırasında değişik ülkelere uğrayacak, kimi zaman fil sırtında, kimi zaman tren ya da gemiyle yolculuk edeceklerdir. İddia sonucu giriştikleri bu yolculuk zaman zaman da heyecan dolu bir kaçışa dönüşecektir… Dünya edebiyatının çağını en iyi gözlemleyen yazarlarından biri olan Jules Verne, bu kitabında zamanımıza ondokuzuncu yüzyıldan bir selam veriyor. |
Hafta içinde, bütün yurtta enerji tasarrufu ile ilgili toplantı ve açık oturumlar düzenlenir. Radyo ve televizyonda enerji tasarrufunu işleyen programlar yayınlanır. Okullarımızda enerjide tutumlu olmanın önemi anlatılır. Alınması gereken önlemler belirtilir. Öğrenciler arasında enerji tutumu ile ilgili afiş, karikatür, resim ve kompozisyon yarışmaları düzenlenir. Bu yarışmalarda derece alanlara ödülleri dağıtılır. Bu çalışmaların amacı, enerjinin iyi kullanımını sağlamaktır.
Günümüzde enerjinin önemi gittikçe artıyor. Enerji iş görebilme, iş yapabilme gücüdür. İki tür enerji vardır. Durum enerjisi ve Hareket Enerjisi. Durum enerjisi cisimlerin durumu nedeniyle sahip olduğu enerjidir. Cismin hareketi sırasında oluşan enerjiye de hareket enerjisi denir. Evde, işyerinde, toplum yaşamının her alanında makineler kullanılır. Makineler insanların işlerini kolaylaştırır. Az emekle kısa sürede büyük işler görülmesini sağlar. |
Evimizdeki buzdolabı, elektrik süpürgesi, çamaşır makinesi annemizin işlerini kolaylaştırır. Traktör çiftçilerin az zamanda çok iş yapmalarını sağlar. Kullandığımız araç ve gereçlerin, giyeceklerimizin çoğu fabrikalarda, makinelerle üretilir. Bütün makineler enerji ile çalışır. Makinelerden düzenli ve sürekli olarak yararlanabilmek için enerjiyi tutumlu kullanmak zorundayız.
Başlıca enerji kaynaklarımız; elektrik, su, güneş, kömür ve petroldür. Bu enerji kaynaklarından elektriği kendimiz üretiyoruz. Güneş ışığından ve sularımızdan doğal enerji olarak yararlanıyoruz.
| |
Yalnız petrol ülkemizde yeterince çıkmadığı için petrolün yarısını dışarıdan alıyoruz. Son yıllarda kömür rezervlerimizin azalması sebebi ile onu da dışarıdan ithal etmeye başladık. Bütün bu enerji alımları, ekonomimiz için ağır bir yüktür. Dış satım gelirimizin büyük bir bölümü petrol alımına harcanıyor. Ulusal ekonomimizin düzelmesi için enerjiyi tutumlu kullanmak zorundayız. Enerjinin yetersizliği, üretimin düşmesini, yurt ekonomisini ve günlük yaşantımızı etkilemektedir. |
Enerjide tutum, sınırlı enerji kaynağının en verimli biçimde kullanımıdır. Gereksiz enerji tüketiminin ve kayıplarının azaltılmasıdır. Enerjide tutum aynı işi daha az enerji ile yapmaktır. Enerji Tutum Haftası içinde öğrendiklerimizi yaşam boyu uygulayalım. Evimizde boşa yanan lambaları söndürmeyi unutmayalım. Bozuk musluklarımızı onaralım. Suyumuzun boşa akmasını önleyelim, izlemediğimiz program süresince televizyonu ve radyoyu kapatalım. Kışın pencere yalıtımlarına daha çok özen gösterelim. Enerji tasarrufu konusunda öğrendiklerimizi, dinlediklerimizi ömür boyu uygulayalım.
|
|
Etiketler:performans ödevi örnekleri, 3.sınıf proje ödevleri, sosyal bilgiler performans ödevleri, proje ve performans ödevleri ,geometri proje ödevleri, kimya proje ödevleri, proje performans ödevleri, inkılap tarihi proje ödevleri, proje ödevleri nasıl hazırlanır, 2.sınıf proje ödevleri, 4.sınıf proje performans ödevleri, fen ve teknoloji proje konuları, 7.sınıf matematik proje ödevleri, biyoloji proje ödevleri, 8.sınıf matematik proje ödevleri, 3.sınıf proje performans ödevleri, 1.sınıf proje ödevleri, 6.sınıf proje ödevleri, hayat bilgisi performans ödevleri, bilgisayar proje ödevleri, proje ve performans ödevleri yönetmeliği, örnek performans ödevleri, dil ve anlatım proje ödevleri, proje ödevi konuları, 2.sınıf performans ve proje ödevleri, 5.sınıf performans ve proje ödevleri, 6 sınıf matematik proje ödevleri indir, teknoloji tasarım proje ödevleri, 6.sınıf matematik proje ödevleri, hazır proje ödevleri, makine proje ödevleri, 4.sınıf performans ve proje ödevleri, 5.sınıf matematik proje ödevleri, proje ödevi, fen performans ödevleri.performans ödevleri.Güncelleme Tarihi: 06.09.2020 Saat: 00:32 |
|
Etiketler: Kimya ödev kapakları, kimya ödev kapakları indir, kimya ile ilgili ödev kapakları , kimya performans ödev kapakları, en güzel ödev kapakları çıkar, kimya ile ilgili ödev kapakları, ödev kapakları yap, kimya kapakları, kimya proje kapakları, kimya kapak, kimya kapakları, kimya kapakları indir, ödev kapakları kimya, ödev kapakları kimya, ödev kapakları kimya indir, yıllık ödev kapakları kimya, hazır ödev kapakları kimya, güzel ödev kapakları yap , ödev kapakları indir, yıllık ödev kapakları indir, hazır ödev kapakları, renkli ödev kapakları, en güzel ödev kapakları hazırla, ödev kapakları hazırlama, proje ödev kapakları, kapaklar kimya, ödev kapakları kimya, bedava ödev kapakları, en yeni ödev kapakları, en güzel ödev kapakları indir, resimli ödev kapakları, ücretsiz ödev kapakları, Kimya ödev kapakları kitap özetleri,, dönem ödev kapakları, siyah beyaz ödev kapakları kimya, performans ödev kapakları , yeni ödev kapakları, renkli ödev kapakları indir, grup ödev kapakları, kimya kapak indir, Kimya Ödev Kapakları Siyah Beyaz,Kimya Ödev Kapağı Hazırlama,Kimya Ödev Kapakları Renksiz,Kimya Performans Kapakları Word,Kimya Kapak Tasarımı,Kimya Performans Ödevi,Kimya Performans Kapakları Lise,Kimya Kapak Resmi, kimya dersi ödev kapakları , kimya ödev kapağı hazırla olarak tüm ödev kapaklarını bedava indirebilirsiniz.
|
|
Sevgili Öğrenciler Sizler için hazırladığımız " KİTAP ÖZETLERİ " ni bilgisayarınıza ücretsiz indimek için aşağıda yer alan İlköğretim 100 temel eser kitap listesi özetlerini bilgisayararınıza indirmek için tek yapmanız gereken ilgili yazının üzerine tıklamanız yeterlidir. Kitap Özetleri ni bilgisayarınıza sorunsuz ve İndirebilirsiniz. 100 Temel Eser İlköğretim, 100 Temel Eser Lise, MEB 100 Temel Eser Listesi (Ortaöğretim),100 Temel Eser Lise,100 Temel Eser Kitapları, 100 Temel Eser Kitap İsimleri, 100 Temel Eser Özetleri, 100 Temel Eser Kitap Listesi, 100 Temel Eser Yarışması, 100 Temel Eser Soruları,100 Temel Eser İlköğretim,100 Temel Eser Kitap İsimleri, 100 Temel Eser Özetleri, 100 Temel Eser Kitap Özetleri, 100 Temel Eser Kitapları, 100 Temel Eser Ortaöğretim, 100 Temel Eser Sayfa Sayısı,100 Temel Eser Kitap Özetleri Kısa, İlköğretim 100 Temel Eser Kitap Özetleri, 100 Temel Eser Roman Özetleri, Kısa Kitap Özetleri, Bedava Kitap Özetleri, 100 Temel Eser Yabancı Kitap Özetleri, 100 Temel Eser Kitap Özetleri Lise, 100 Temel Eser Kitap Özetleri İndir, 100 Temel Eser Özetleri İndir (Android), İndirebilirsiniz. Milli Eğitim Bakanlığınca, "100 Temel Eser" uygulamasının kaldırılmasına karar verildi.
Etiketler:100 temel eser,100 temel eser listesi,meb 100 temel eser listesi, yüz temel eser özetleri, yüz temel eser, 100 Temel Eser Listesi 2020, 100 Temel Eser Lise 2020, 100 Temel Eser Ortaokul 2020, Meb 100 Temel Eser Listesi (Ortaöğretim), 100 Temel Eser Listesi 2020, 100 Temel Eser Listesi Pdf,, 100 Temel Eser Türk Klasikleri, MEB 100 Temel Eser, 100 Temel Eser Ortaokul 2020, 100 Temel Eser Sayfa Sayısı, 100 Temel eser lise 2020, 100 temel eser kitap özetleri,kitap özeti,kitab özeti. kitap özetleri bul,roman özeti,bedava kitap özetleri oku,kitap özetleri sitesi,uzun kitap özetleri,kitap özeti word,kitap özetleri indir,100 temel eser, 100 temel kitap listesi, 100 temel eser özetleri, 100 temel eser isimleri, kitap indir, 100 TEMEL ESER KİTAP ÖZETLERİ LİSTESİ WORD, 100 TEMEL ESER KİTAP ÖZETLERİ LİSTESİ PDF, 100 temel eser kısa, 100 temel eser kitap özetleri indir, 100 temel eser kitap isimleri, 100 temel eser kitap özetleri, 100 temel eser özetleri, 100 temel eser kitapları, 100 temel eser ortaöğretim kitap özeti indir.
|
Etiketler: Din Ödev Kapakları, Din Kültürü Ödev Kapakları, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Ödev Kapakları, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi Araştırma Ödevi, Din Kültürü Ödev Kapakları İndir, Din Kültürü Ödev Kapakları Siyah Beyaz, Din Kültürü Performans Ödevi Kapakları El Yapımı, Temel Dini Bilgiler Performans Ödevi Kapakları, Din Performans Ödevi, Din Kültürü Performans Ödevi Konuları Lise, Din Ödevim, Din Kültürü Ödevleri, Din Ödev Kapakları İndir, Din Ve Ahlak Bilgisi, Bedava Ödev Kapağı, Din Bilgisi Ödev Kapaklari, Bedava Din Kültürü Ödev Kapakları, Din Ödev Kapakları İndir, Bedava Din Kültürü Ödev Kapakları İndir, Bedava Din Kültürü Ve Ahlak Bilgisi Ödev Kapakları, Bedava En Güzel Kapaklar, Bedava En Güzel Din Kültürü Ödev Kapakları, Bedava En Güzel Din Kültürü Ödev Kapakları İndir, Bedava En Güzel Din Kültürü Ve Ahlak Bilgisi Ödev Kapakları, Din Kültürü Ödev Kapağı, Bedava En Güzel Din Kültürü Ve Ahlak Bilgisi Ödev Kapakları İndir, Bedava En Güzel Renkli Performans Ödev Kapakları, Din Perforemans Ödev Kapakları, Proje Kapakları, Din Dersi Ödev, Din Dersi Ödev Kapaği, Ödev Kapakları, Ödev Kapakları, Ödev Kapakları İndir, Bedava Ödev Kapakları, Bedava Ödev Kapaklari, Din Bilgisi Ödev Kapakları İndir, Din Dersi Hazır Ödev Kapakları, Din Kültürü Ödev Kapakları İndir, Ödev Kapağı, Din Kültürü Ve Ahlak Bilgisi Ödev Kapakları, Din Kültürü Ödev Kapakları, Din Kültürü Ödev Kapakları Siyah Beyaz, Din Kültürü Ödev Kapakları, Din Kültürü Performans Ödevi Kapakları, Din Ve Ahlak Bilgisi Ödev Kapakları, Siyer Dersi Ödev Kapakları, Din Kültürü Ve Ahlak Bilgisi Ödev Kapağı, ile ilgili herşeyi bizde bulup ödevinizi yapabilirsiniz.
|
Etiketler:Beden Ödev Kapakları, Beden Eğitimi Ödev Kapağı, Beden Dersi Ödev Kapakları, Beden Eğitimi Ödev Kapakları, Beden Performans Ödev Kapakları, Beden Eğitimi Dersi Ödev Kapakları, Beden Kapakları, Beden Yıllık Ödev Kapakları , Ödev Kapakları Beden, Yıllık Ödev Kapakları İndir, Hazır Ödev Kapakları, Renkli Ödev Kapakları, Ödev Kapakları Yap, Ödev Kapakları İndir, Ödev Kapakları Beden Eğitimi, Beden Ödev Kapakları İndir, Siyah Beyaz Ödev Kapakları, Beden Proje Ödev Kapakları, Güzel Beden Ödev Kapakları, Beden Dersi Ödev Kapakları, Beden Eğitimi Performans Ödev Kapakları, En Güzel Ödev Kapakları Hazırla, Yeni Ödev Kapakları, Benzersiz Ödev Kapakları, Ödev Kapakları Hazırlama, Proje Ödev Kapakları, Beden Ödev Kapak, Bedava Ödev Kapakları, En Güzel Ödev Kapakları İndir, Ücretsiz Ödev Kapakları, Beden Dersi Ödev Kapağı, Dönem Ödev Kapakları, Beden Eğitimi Proje Ödev Kapakları, En Güzel Ödev Kapakları Çıkar, Performans Ödev Kapakları , Yeni Ödev Kapakları, Renkli Ödev Kapakları İndir, Grup Ödev Kapakları, Resimli Ödev Kapakları, En Yeni Ödev Kapakları, Güzel Ödev Kapakları Yap, Beden Performans Ödev Kapakları, Beden ödev kapakları indir, Beden ödev kapağı indir, Ödev kapakları beden eğitimi voleybol, Ödev kapakları beden eğitimi basketbol, Ödev kapakları beden dersi için, Beden ödevi kapağı, Beden eğitimi ödevleri, Beden performans ödevi,Futbol Ödev kapağı, Beden Ödev Kapaklari İndir, Beden Eğitimi Dersi Ödev Kapakları "Beden Eğitimi Ödev Kapakları " Sayfamızdan Ücretsiz indirebilirsiniz.
|
Etiketler: Müzik Dersi Ödev Kapakları, Müzik Ödev Kapakları, Müzik Performans Ödev Kapakları, Hazır Ödev Kapakları, Yıllık Ödev Kapakları İndir, Ödev Kapakları Yap, Ödev Kapakları İndir, Renkli Ödev Kapakları, Ödev Kapakları Hazırlama, Proje Ödev Kapakları, En Güzel Ödev Kapakları İndir, Bedava Ödev Kapakları, Ücretsiz Ödev Kapakları, Dönem Ödev Kapakları, En Güzel Ödev Kapakları Çıkar, En Güzel Ödev Kapakları Hazırla, Performans Ödev Kapakları , Yeni Ödev Kapakları, Renkli Ödev Kapakları İndir, Ödev Kapakları Müzik, Müzik Ödev Kapakları Word, Müzik Ödev Kapakları Renkli, Müzik Proje Ödev Kapakları, Performans Ödev Kapakları Müzik, Proje Ödev Kapakları, Grup Ödev Kapakları, Resimli Ödev Kapakları, En Yeni Ödev Kapakları, Güzel Ödev Kapakları Yap,Müzik Ödev Kapakları Hazırla, Müzik Ödev Kapakları Word, Müzik Ödev Kapağı Hazırla Müzik Ödev Kapakları 2021, Ücretsiz Ödev Kapağı " Müzik Ödev Kapakları" Bölümümüzden ücretsiz bilgisayarınıza kaydedebilirsiniz.
|
Etiketler:Trafik Ödev Kapakları, Trafik Ödev Kapakları İndir, Trafikle İlgili Ödev Kapakları , Trafik Performans Ödev Kapakları, En Güzel Ödev Kapakları Çıkar, Trafik İle İlgili Ödev Kapakları, Ödev Kapakları Yap, Güzel Ödev Kapakları Yap , Ödev Kapakları İndir, Yıllık Ödev Kapakları İndir, Hazır Ödev Kapakları, Renkli Ödev Kapakları, En Güzel Ödev Kapakları Hazırla, Ödev Kapakları Hazırlama, Proje Ödev Kapakları, Bedava Ödev Kapakları, En Yeni Ödev Kapakları, En Güzel Ödev Kapakları İndir, Resimli Ödev Kapakları, Ücretsiz Ödev Kapakları, Dönem Ödev Kapakları, Performans Ödev Kapakları , Yeni Ödev Kapakları, Renkli Ödev Kapakları İndir, Grup Ödev Kapakları, Trafik Ödev Kapakları Hazırla, Trafik Ödev Kapakları, Ödev Kapağı hazırla, ödev kapağı hazırla olarak tüm ödev kapaklarını bedava indirebilirsiniz.
|
|
Etiketler:Atatürk Ödev Kapakları, Atatürkle İlgili Ödev Kapakları, Atatürk Ödev Kapakları İndir, Atatürk Resimli Ödev Kapakları, Atatürk Resimli Ödev Kapakları İndir, Ödev Kapakları Atatürk, Ödev Kapakları Atatürk İndir, Ödev Kapakları Atatürk Resimli, Renkli Atatürk Ödev Kapakları, Atatürk Ödev Kapakları Word, Atatürk Ödev Kapaği, Atatürk Ödev Kapakları Siyah Beyaz, Atatürk Ödev Kapakları İndir Bedava, Atatürk Ödev Kapagı, Atatürk Ödev Kapağı İndir, Atatürk Ödev Kapak Resmi İndir,Ödev Kapakları Atatürk İle İlgili, Ödev Kapakları Atatürklü İndir, Atatürk Proje Ödev Kapakları, Atatürk, Atatürkün Hayatı, Ödev Kapakları, Bedava Ödev Kapakları, Ücretsiz Ödev Kapakları, Ödev Kapakları Yap, Ödev Kapakları İndir, Renkli Ödev Kapakları, Hazır Ödev Kapakları, Ödev Kapakları Hazırlama, Proje Ödev Kapakları, En Güzel Ödev Kapakları İndir, Yıllık Ödev Kapakları İndir, Dönem Ödev Kapakları, En Güzel Ödev Kapakları Hazırla, Performans Ödev Kapakları , Yeni Ödev Kapakları, Ödevkapaklari, Renkli Ödev Kapakları İndir, Grup Ödev Kapakları, Resimli Ödev Kapakları, İnkılap Tarihi Ödev Kapakları, Siyah Beyaz Atatürk Ödev Kapakları, En Yeni Ödev Kapakları, Güzel Ödev Kapakları Yap, En Güzel Ödev Kapakları Atatürk Ödev Kapakları, Atatürk Ödev Kapakları İndir, Atatürk Ödev Kapakları Renkli, Atatürk Ödev Kapakları Hazırla, Atatürk Ödev Kapakları Word, İnkılap Tarihi Ödev Kapakları İndir, Türk Bayraklı Ödev Kapakları İndir, Atatürk kapak, Atatürkün Resimli Hayatı Proje Ödevi, Atatürkün Hayatı İle İlgili Performans Ödevi Örnekleri, İnkılap Tarihi Ödev Kapakları İndir, Atatürk Albümü Hazırlama Örnekleri, Atatürk Albümü Yapımı Atatürk Albümü Örneği, Atatürk ile İlgili Proje Ödevi Örnekleri, Türk Bayraklı Ödev Kapakları İndir, Atatürk Albümü Proje Ödevi 3 Sınıf, Atatürkün Resimli Hayatı Proje Ödevi, Atatürkün Hayatı İle İlgili Performans Ödevi Örnekleri, Atatürk Albümü Hazırlama Örnekleri, Atatürkle İlgili Proje Ödevleri,| ATATÜRK ÖDEVİ, Atatürk Albümü Yapımı Atatürk Albümü Örneği, Atatürk İle İlgili Proje Ödevi Örnekleri, ile ilgili herşeyi bizde bulup ödevinizi yapabilirsiniz.
|
TTTTT
T.C. Sağlık Bakanlığının bir hizmeti olan Merkezi Hastane Randevu Sistemini kullanarak Türkiye’ de bulunan tüm hastanelerden kolaylıkla randevu alabiliyorsunuz. İlk Önce https://www.mhrs.gov.tr/Vatandas/ Linkine tıklıyorsunuz. Merkezi Hekim Randevu Sistemi Sağlık Bakanlığı Türkiye'de daha etkin ve verimli bir şekilde sağlık hizmetlerine ulaşılması amacı ile Sağlıkta Dönüşüm Projesi'ni yürürlüğe koymuş ve bu program kapsamındaki çalışmaları büyük ölçüde gerçekleştirmiştir. Bu programın en önemli çalışmalarından biri de Merkezi Hekim Randevu Sistemi'dir. Merkezi Hekim Randevu Sistemi Nedir? Merkezi Hekim Randevu Sistemi; vatandaşların Sağlık Bakanlığı'na bağlı 2. ve 3. basamak hastaneler ile ağız ve diş sağlığı merkezleri için Alo182 hattından Merkezi Hekim Randevu Sistemi'ni arayarak canlı operatörlerden veya web üzerinden kendilerine istedikleri hastane ve hekimden randevu alabilecekleri bir uygulamadır. Merkezi Hekim Randevu Sistemi'nin Amaçları Nelerdir?
Randevu Nasıl Alınır? Alo182 Aranarak;
Web'den;
Randevu Nasıl İptal Edilir? Alo182 Aranarak;
Web'den;
ALO 182 Ücretlendirmesi ALO 182 Randevu Hattı acil aramalar kapsamında olmadığından ücretlidir. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) ücretlendirmede ana kuralları ve üst sınırı belirlemektedir. Hem sabit hatlardan hem de cep telefonlarından 182' yi aramak sabit bir telefon hattını aramakla eşdeğerdir. BTK' ya göre Türkiye' de sabit hatları aramak dakikası en fazla 46,25 kuruştur. Türk-Telekom dakikası 7-15 kr. arası ücretlendirme yapmakta olup, tarifeler değişebilmektedir. GSM firmaları da BTK' nın belirlediği bu üst sınırı geçemez., Ayrıca vatandaşlarımız sözleşme veya paketlerinde geçerli olan bedava dakikalarını da kullanabilmektedirler. Sağlık Bakanlığı' nın bu hat üzerinden gelir elde etmesi ya da vatandaşların telefon hattına ilave bir ücretin faturalandırılması söz konusu değildir. İnternet ve akıllı cihazlar (cep telefonu, tablet vs.) üzerinden alınan randevular ise ücretsizdir. İzmir Kent Rehberi olarak Geçmiş olsun dileklerimizle Esen Kalınız Geçmiş Olsun Dileklerimizle. |
|
8:00 Karşıyaka Anıt, 8:10 Bayraklı Smyrna, 8:15 Bornova Özkanlar Migros, 8.30 Bornova metro Küçükpark giriş sokağının başından hareket ediyoruz. -Rehber eşliğinde ilk önce Yedi Uyuyanlarda kahvaltımızı alıyoruz -Kahvaltı sonrası Meryem Ana Evini ziyaret ediyoruz. -Tercihe göre Efes Antik Kenti veya Çetin Maket Köye gidiyoruz. -Ardından öğle yemeği için mola veriyoruz. -Öğle yemeğinden sonra İsa Bey Camii , St. Jean kilisesini geziyor, Şirinceye doğru hareket ediyoruz -ŞİRİNCE’de Şarap tadımları yaparak renkli şirince evlerini gezerek görüyoruz. -Akşamüstü İzmir’e doğru hareket ediyoruz. Fiyata Dahil Olanlar: Ulaşım, Sabah Kahvaltısı, Öğle Yemeği (Açık Büfe) Fiyata Dahil Olmayanlar: Müze ve ören yerlerine giriş ücretleri.
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Müze Binasının Tarihi Bina, 19. yüzyılda Neoklasik tarzda, meyilli bir teras üzerine inşa edilmiştir. Bunun 1831 yılında ilkin hastane olarak (St Roch Hastanesi) kullanıldığı; 1845 yılında Fransızlar tarafından onarılarak fakir Hıristiyan aileleri için bir bakımevine dönüştürüldüğü bilinmektedir. Aynı bina daha sonra hıfzısıhha müessesesi ve sağlık müdürlüğü hizmet binası olarak kullanılmıştır. 2 Aralık 1984 tarihinde Kültür ve Turizm Bakanlığı'na etnografya müzesi olarak düzenlenmek üzere devredilmiştir. Müzenin Tarihsel Geçmişi ve Kuruluşu İzmir'de etnografik eserler 29 Ekim 1978 tarihinden itibaren İzmir Atatürk ve Etnografya Müzesi'nin alt katında teşhir edilmekte idi. Daha sonra 1985-1987 yıllarında restore edilen eski sağlık müdürlüğü binası etnografya müzesi olarak hizmete sunulmuştur. Sergileme Düzeni Etnografik eserler, depolarda teşhire sunulmayan diğer eserler ve çevre müze müdürlüklerinden devrolunan etnografik eserlerle birlikte teşhir ve tanzim edilmiştir. Müze binası zemin kat üzerine üç katlı olarak inşa edilmiştir. 1. ve 2. katları teşhir salonları 3. kat depo, laboratuvar, fotoğraf stüdyosu ve büro olarak hizmete sunulmuştur. Teşhirinde İzmir ve yöresinin 19. Yüzyıl'daki sosyal yaşamından kesitler verilmesi amaçlanmıştır. Bu nedenle, endüstrileşme ile birlikte bugün artık yok olmaya yüz tutmuş, tenekecilik, nalıncılık, çömlekçilik, gözboncukçuluğu, tahta baskıcılık, halı dokumacılığı, urgancılık, keçecilik ve seraciye gibi el sanatlarımız sergilenerek tanıtılmaktadır. 1. Kat Teşhiri: Sağda 1. bölümde: 19. Yüzyıl misafir odası, el işlemeleri, hamam takımları ile 2. bölümde: Gözboncuğu fırını ve örnekleri, İzmir İli'nin ilk Türk eczanesi (İttihat Eczanesi), keçecilik, nalıncık ve tenekecilik sergilenmiştir. İzmir'in meşhur şerbetçisi (Demirhindi) bu bölümde yaşadığı yüzyıldan ziyaretçilere teşhir edilmektedir. 3. bölümde: Menemen çömlek çarkı ve mamülleri, saraciye, deve ve deve güreşleri, halk oyunları, efe ve efe giysileri tanıtılmıştır. Salonların iç kısımlarında yer alan koridordaki gömme vitrinlerde para keseleri, sedef kakmalı eşyalar, cam ve el işlemeleri teşhir edilmiştir. 2. Kat Teşhiri: 1. bölümde: 19. yüzyıl gelin odası, gelinliklerin vitrini, oturma odası, sünnet odası ve mutfak malzemeleri, 2. bölümde: Ege Bölgesi gelin başları, kadın süs eşyaları, Osmanlı Devri sikkeleri, el yazması kitaplar ve yazı takımları teşhir edilmiştir. Halit Rıfat Paşa Caddesi, 3. Konak Pazartesi dışında her gün, kışın 08.30-12.30/13.30-17.30, yazın 08.30-17.30 saatlerinde ziyarete açıktır.
Müzenin Tarihçesi:“Anadolu ve Balkanlar’da Halk Çalgıları, Halk Oyunları, Geleneksel Giyim Kuşam ve Halk Müziği, Müze ve Arşivi Oluşturulması Projesi”, etnografik özellikler taşıyan halk giysilerinin ve çalgılarının evrimini, geçmişten günümüze kadar gelebilen örnekleriyle müzeleştirmek, maddi ve manevi kültürel değerleri korumak, kayıt altına alarak arşivlemek amacıyla 2004 yılında başlatılmıştır. Kimi bölgelerde üç kimi bölgelerde yedi yüzyıla yakın bir süre Osmanlı ile iletişimde olan Balkanlar’da yaşayan halkların kültürlerini araştırmak ve bu kültürlerin izlerinin günümüzde nasıl devam ettiğini tespit etmek amacıyla 2004-2008 yılları arasında 14 ülke araştırma kapsamı içine alınmış ve yerinde etnografik çalışmalar yapılmıştır. Araştırmalarda Balkanlar’ın genelinde oyun, giyim kuşam, müzik aletleri ve ezgi-ritim benzerliğinin yanında takıların, süslerin ve bazı giyim ayrıntılarının da tespiti yapılmıştır. Halk Oyunları Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Cengiz Aydın ve bölümün öğretim elemanları tarafından başlatılan, Devlet Planlama Teşkilatı ve Ege Üniversitesi Rektörlüğü’nün destekleriyle yürütülen projenin araştırmaları sırasında, ülkemizde yapılan bilimsel araştırmalar dışında Balkan ülkelerinde, 201 bilim insanı ve 909 kaynak kişi ile görüşmeler yapılmıştır. Ayrıca arşiv bilgilerine ulaşılarak 20736 kare fotoğraf, 208 saat video çekimi yapılmıştır. Bunlardan yararlanılarak broşür, katalog ve 3 cilt kitap yayınlanmıştır. Uzmanlarca yapılan araştırmalarımızın her evresi, olanaklar dahilinde son teknolojik ve bilimsel gelişmeler ışığında gerçekleştirilmiştir.Müze ve arşivimizden yararlanılarak uluslararası bilimsel toplantılarda sunumlar yapılmış; ayrıca müzemizin arşivi birçok Yüksek Lisans ve Doktora öğrencisinin tez konusunu oluşturmuştur.Müzemizin fiziki şartları, envanter içeriği,kataloglanma ve sunumu birçok örnek müze incelenerek planlanmıştır. Müzemizin Dünyadaki benzerleri arasında prestijli bir konumu olacağı umulmaktadır. Türk dünyasına ait özgün giysi ve çalgılar müzemizde sergilenmiştir.Araştırma konumuzla ilgili toplanan binlerce obje envantere kayıt edilerek ilgililerin kullanımına sunulmuştur. Bu araştırmalar sonucunda müzemizde, 2181 parça geleneksel giyim eşyası, 87 adet geleneksel halk çalgısı, 259 adet takı ve aksesuar, 24 adet silah ve sandık, dolaplardan oluşan toplam 2560 obje sergilenmektedir. Günümüze Sirkehane adıyla ulaşmış olan Müze binasının 19.yy sonlarında 20.yy başları arasında inşa edilmiştir. İlk Sahipleri hakkında tüm araştırmalara rağmen bilgi alınamamıştır. 1943 yılında T.C.Maliye Hazinesi’ne devrolan yapının arka kısmı 1960’lı yıllarda E.Ü. Ziraat Fakültesi Gıda ve Fermantasyon Teknolojisi Kürsüsü tarafından sirke ve turşu üretim yeri olarak, ön kısmı ise lojman olarak kullanılmıştır. Restore edilen müze binası İzmir Büyükşehir Belediyesi Tarihe Saygı/Yerel Koruma Ödülleri-2010 kapsamında Seçici Kurul’un yaptığı değerlendirme sonucu,’’Özgün İşlevin Değiştirildiği Esaslı Onarım Ödülü’’ verilmiştir. İki ayrı binadan oluşan Müzenin , taş ve ahşaptan inşa edilen bölümü iki katlı geniş galeri kısmı ve ona bağlı alt katta üç oda,bir hol ve bir depodan oluşmaktadır.Ayrıca 5 odalı yönetim atölye,arge,güvenlik denetim katımız mevcuttur. Yeni binada ise iki salon ve bir yönetici odası bulunmaktadır. Müzenin teşhir salonunun alt katında Anadolu ve Trakya yöresinin geleneksel giyim kuşamı çeşitli aksesuarlarla birlikte sergilenmiştir.
|
|
İzmir’den İzmir’e Hırvatistan Resmi Havayolları Farkı ile
Sabah Gidiş , Akşam Dönüş . Gün Kaybı Yok !!!
DUBROVNİK TURU
4 GÜN – 3 GECE
28 -31 Ağustos /1 - 4 Eylül 0000
1.GÜN İZMİR-DUBROVNİK İzmir Adnan Menderes Havalimanı dış hatlar terminalinde saat 04:30’da Droom Travel yetkilileri ile buluşma. Bilet ve pasaport işlemlerinden sonra 161 kişilik Airbus A320 Croatio Airlines “Hırvatistan Havayollarına” ait özel uçağımızla OU0000 nolu sefer sayılı uçuş ile 06.10’da ‘Akdenizin İncisi’ Dubrovnik’e hareket. Yerel saatle 06:50’de Dubrovnik’e varış. Pasaport,bagaj ve gümrük işlemlerinin ardından özel otobüslerimizle panoromik Dubrovnik şehir turu. Görülecek yerler arasında ilk olarak UNESCO tarafından Dünya Miras Listesi ne alınmış olan ESKİ ŞEHİR MEYDANI bulunmaktadır. Daha sonra turumuza bir müzeyi andıran bu kentin eski kapılarından geçip, 14. yy. a ait dünyanın en eski eczanesine de ev sahipliği yapan FRANCISCAN MANASTIRI, ONOFRIO ÇEŞMESİ, SAN SALVATORE KİLİSESİ, şehrin ana caddesi PLACA daki eski evleri ve dükkânları geziyor, caddenin sonundaki küçük meydanda ORLANDO SÜTUNU, SPONZA SARAYI, SAAT KULESİ, ST. BLAISE KİLİSESİ ni ve ZELENA MEYDANI, RECTOR SARAYI, SANTA MARIA MAGGIORE KATEDRALİ ni de görerek kentteki gezimizi tamamlıyoruz. Turumuzun Ardından Otelimize transfer oluyoruz . Geceleme Otelimizde .
02. GÜN DUBROVNIK –( MOSTAR TURU ) Sabah Kahvaltımızın ardından serbest saatler , Dileyenler ile Bizi Bekleyen otobüsümüz ve rehberimiz eşliğinde ekstra olarak düzenlenecek “Osmanlı nın İzninde Bosna-Hersek - Mostar Turu” na başlıyoruz. Tura katılan yolcularımız ile, Neretva vadisi boyunca gidilerek, Neretva Nehri kıyısında yer alan Türk köyü POJİLE gezilecek ve sonrasında UNESCO tarafından Dünya Miras Listesi ne alınmış, Hersek bölgesinin en büyük şehri MOSTAR a varıyoruz. MOSTAR iç savaş zamanında büyük yıkım görmüş olmasına rağmen, savaştan sonra zarar gören binalar ve tarihi eserler ülkemiz önderliğinde bir Türk şirketi tarafından restore edilip hala yaşadığı tarihi yansıtmaya devam etmektedir. Görülecek yerler arasında Neretva Nehri üzerine Mimar Sinan ın öğrencisi Mimar Hayruddin tarafından yaptırılan ve şehre adını veren ünlü MOSTAR KÖPRÜSÜ, ESKİ ŞEHİR MERKEZİ, CAMİLERİ ve TÜRK EVİ bulunmaktadır. Tur bitimi DUBROVNİK’e dönüyoruz . Geceleme Otelimizde .
03.GÜN DUBROVNIK –3 ADALAR TURU (Tam gün –yemekli)
Sabah kahvaltısının ardından serbest zaman. Dileyenler ile ekstra olarak düzenlenecek tam günlük öğle yemekli 3 Adalar turumuza katılabilirler. Koloçep, Şipan ve Lopud Adalarını göreceğimiz turumuzda öncelikle, Dubrovnik’lilerin tatil beldesi, palmiye ağaçları ve büyüleyici doğası ile ünlü Koloçep adasını gezeceğiz.
Burada vereceğimiz bir moladan sonra, teknemiz Şipan Adasında bulunan Sudurad kasabasına doğru yol alacak. Skocibuh ailesine ait 16. yy.’dan kalma kale, şehir kalesi ve surları, Dubrovnik Başpiskoposuna ait yazlık sarayın kalıntılarını gezdikten sonra ‘’Barış Adası” olarak bilinen Lopud’a gideceğiz. Turkuaz ve berrak denizi, büyüleyici kumsalı ve muhteşem doğası ile her geleni büyüleyen adada denize girme imkanı bulacaksınız. Öğle yemeğini tur esnasında alacağız. Akşam yemeği ve geceleme otelimizde.
04. GÜN DUBROVNİK-İZMİR (KARADAĞ TURU ) Sabah Kahvaltımızın ardından dileyenler ile ekstra düzenlenecek KARADAĞ Turu .Bizi Bekleyen otobüsümüz ve rehberimiz eşliğinde Yarım saatlik yolumuzun ardından, sınır kapısını geçip KARADAĞ a geçiş yapıyoruz. Turumuz boyunca büyüleneceğimiz doğal güzellikler göreceğiz. Yol üzerinde HERCEG NOVI yi panoromik olarak görüntüleyip, Kotor koyunun en güzel yerlerinden biri olan PERAST a doğru ilerliyoruz. Zümrüt yeşili dağları, turkuaz rengi denizi ve dağların eteklerine serpiştirilmiş kasabalarıyla bir fiyordu andıran PERAST a hayran kalmamak mümkün değil. Turumuzda PERSAT ta bulunan biri suni ve diğeri doğal olan 2 adacıktan birini teknelerle geçip geziyoruz. Verilecek serbest zamanın ardından KOTOR a hareket ediyoruz. UNESCO tarafından koruma altında olan şirin sahil kasabası KOTOR da verilecek serbest zamanın ardından BUDVA ya ilerliyoruz. Adriyatik Denizi kıyısında 2500 yıllık geçmişiyle e eski yerleşim yerlerinden biri olan BUDVA, Karadağ turizminin merkezi bir tatil cenneti konumundadır. Verilecek serbest zamanın ardından bu sefer TİVAT üzerinden Dubrovnik Havalimanına transfer. Croatio Airlines’a ait özel uçağımızla OU8500 sefer sayılı uçuş ile saat 23:00’de İzmir’e hareket. Yerel saatle 01.15’de varış ve turumuzun sonu.
FİYATLARIMIZA DAHİL OLAN HİZMETLER
Özel Seyahat - Sağlık poliçesi
|
*****EKSTRA TURLAR*****
**MOSTAR TURU
Neretva vadisi boyunca gidilerek, Neretva Nehri kıyısında yer alan Türk köyü POJİLE gezilecek ve sonrasında UNESCO tarafından Dünya Miras Listesi ne alınmış, Hersek bölgesinin en büyük şehri MOSTAR a varıyoruz. MOSTAR iç savaş zamanında büyük yıkım görmüş olmasına rağmen, savaştan sonra zarar gören binalar ve tarihi eserler ülkemiz önderliğinde bir Türk şirketi tarafından restore edilip hala yaşadığı tarihi yansıtmaya devam etmektedir. Görülecek yerler arasında Neretva Nehri üzerine Mimar Sinan ın öğrencisi Mimar Hayruddin tarafından yaptırılan ve şehre adını veren ünlü MOSTAR KÖPRÜSÜ, ESKİ ŞEHİR MERKEZİ, CAMİLERİ ve TÜRK EVLERİ bulunmaktadır.
Ulaşım + Rehberlik : 00 €
**3 ADALAR TURU (Tam günlük –yemekli)
Koloçep, Şipan ve Lopud Adalarını göreceğimiz turumuzda öncelikle, Dubrovnik’lilerin tatil beldesi, palmiye ağaçları ve büyüleyici doğası ile ünlü Koloçep adasını gezeceğiz. Burada vereceğimiz bir moladan sonra, teknemiz Şipan Adasında bulunan Sudurad kasabasına doğru yol alacak. Skocibuh ailesine ait 16. yy.’dan kalma kale, şehir kalesi ve surları, Dubrovnik Başpiskoposuna ait yazlık sarayın kalıntılarını gezdikten sonra ‘’Barış Adası” olarak bilinen Lopud’a gideceğiz. Turkuaz ve berrak denizi, büyüleyici kumsalı ve muhteşem doğası ile her geleni büyüleyen adada denize girme imkanı bulacaksınız. Öğle yemeğini tur esnasında alacağız.
Ulaşım + yemek + Rehberlik : 00 €
**KARADAĞ TURU
Yol üzerinde HERCEG NOVI yi panoromik olarak görüntüleyip, Kotor koyunun en güzel yerlerinden biri olan PERAST a doğru ilerliyoruz. Zümrüt yeşili dağları, turkuaz rengi denizi ve dağların eteklerine serpiştirilmiş kasabalarıyla bir fiyordu andıran PERAST a hayran kalmamak mümkün değil. Turumuzda PERSAT ta bulunan biri suni ve diğeri doğal olan 2 adacıktan birini teknelerle geçip geziyoruz. Verilecek serbest zamanın ardından KOTOR a hareket ediyoruz. UNESCO tarafından koruma altında olan şirin sahil kasabası KOTOR da verilecek serbest zamanın ardından BUDVA ya ilerliyoruz. Adriyatik Denizi kıyısında 2500 yıllık geçmişiyle e eski yerleşim yerlerinden biri olan BUDVA, Karadağ turizminin merkezi bir tatil cenneti konumundadır.
Ulaşım + Rehberlik : 00 €
NOT : YUKARIDAKİ TURLARIN YAPILABİLMESİ İÇİN EN AZ 20 KİŞİ GEREKLİDİR YUKARIDAKİ 3 ADET TURUN TOPLAM BEDELİ 000 € OLUP TÜM TURLARI PAKET OLARAK ALAN MÜŞTERİLERİMİZE PAKET INDİRİM İLE 000 € FİYAT UYGULANACAKTIR
| |||||||||||||||||||||||||||||||
|
|
|
| |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
PROGRAM: 1. GÜN : Belirlenen noktadan 06:30 da misafirlerimizi alarak Çanakkale’ye doğru hareket ediyoruz. Yolda uygun bir yerde vereceğimiz kahvaltı molasının (ekstra) ardından Ayvalık, Cunda Adası, Şeytan Sofrası,Asos(Behramkale), Truva ziyaretinden sonra otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde… 2. GÜN: Otelde alınan sabah kahvaltısının ardından feribotla Gelibolu Yarımadası’na varıyoruz. Kilitbahar, Çanakkale Abidesi, Alçıtepe, Kocatepe, Anafartalar, Kanlısırt, Sargı Yeri Şehitliği, Çimenlik Kalesi’ni ziyaret ettikten sonra feribotla Çanakkale’ye dönüp İzmir’e hareket için yola çıkıyoruz. Vereceğimiz ihtiyaç molalarının ardından akşam saatlerinde İzmir’e varıyoruz. Bir dahaki turumuzda buluşmak üzere vedalaşıyoruz… ÜCRETE DAHİL OLANLAR ÜCRETE DAHİL OLMAYANLAR Ulaşım ( lüks araçlarla) 1. gün sabah kahvaltısı Konaklama (1 gece Y.P.) Müze ve ören yeri giriş ücretleri Seyahat sigortası Feribot geçişleri
1.GÜN: Belirtilen noktalardan yolcularımızı alarak saat 01:00 de yola çıkıyoruz. Sabah saatlerinde İstanbul’a varıyoruz. İslam âleminin en mukaddes mekânlarında Eyüp Sultan Camii’ni ziyaret ediyoruz. Hz. Muhammed’in bayraktarlığını yapan Halit Bin Zeyd (Hz.Eyüp) in bulunduğu Eyüp Sultan Türbesi’ni ziyaret ettikten sonra Fatih’te bulunan Hırka-ı Şerif Camii’ne geçiyoruz. Hırka-ı Şerif Camii gezisi sonrası Fatih Camii ve Yavuz Selim Camii’yi ziyaret ediyoruz. Mimar Sinan’ın kalfalık eserim dediği Süleymaniye Camii ve Külliyesi’ni gezip Kanuni Sultan Süleyman’ın Türbesi’ni ziyaret ettikten sonra Sultanahmet’e geçiyoruz. 17. yüzyılın iki önemli eserinden biri olan Sultanahmet Camii’sini ziyaret ediyoruz. Ramazan şenlikleri için serbest zaman veriyoruz. Daha sonra iftar yemeği için Sultanahmet Camii’nin hemen yanında bulunan Türkmen Çadırı’na geçiyoruz. Ardından otele yerleşme.. Sahur-kahvaltı otelde. 2.GÜN: Otelden ayrıldıktan sonra Bursa’ya hareket ediyoruz. İlk ziyaretimiz Ulu Camii ardından Kapalıçarşı ve Kozahan’da serbest zaman verdikten sonra Yeşil Camii, Emir Sultan Camii ziyaretinin ardından kestane şekerlerimizi alıp İzmir’e dönüş için yola çıkıyoruz. Ücrete Dahil Olanlar: Ücrete Dahil Olmayanlar : *Ulaşım *Türkmen Çadırı’nda iftar yemeği *1 gece otel konaklaması *Müze ve ören yeri girişleri *2.gün sahur-kahvaltı *Rehberlik hizmetleri *Zorunlu seyahat sigortaları
HAREKET GÜNÜ (CUMA) : Saat 23:30 Karşıyaka Anıt, 23:45 Bornova Metro, 24:00 Üçyol Metro’dan hareket ediyoruz. 1.GÜN (CUMARTESİ) : Köyceğiz Kaptan Restaurant’ta alacağımız sabah kahvaltısı (yumurta, reçel, bal, zeytin, tereyağı, peynir, salam ve sınırsız çay ) ndan sonra Göcek’e gidiyoruz. Göcek’te serbest zamanın ardından Saklıkent’e geçiyoruz. Öğle yemeğimizi Gizli Cennet’te (extra) alıyoruz. Öğle yemeğinin ardından Ölüdeniz’de plaj keyfine başlıyoruz. Plajda serbest zaman ardından Köyceğiz’deki otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde. 2.GÜN (PAZAR) : Sabah alacağımız kahvaltıdan sonra bizi bekleyen teknemizde CARETTA CARETTA’ların anavatanı olan Dalyan turuna başlıyoruz. Sazlıkların arasından süzülerek Kaunos Kaya Mezarları, İz tuzu plajı (Sarıgerme) , çamur banyosuna gidiyoruz. 18: de geri dönüş için hareket ediyoruz. Ücrete Dahil Olan Hizmetler : Ücrete Dahil Olmayan Hizmetler *Otelde Y.P konaklama * Otelde alınacak extralar *Ulaşım * Müze ve ören yerleri girişleri *Çevre gezileri * 1.gün öğle yemeği *Zorunlu seyahat sigortası *Otelde kahvaltı ve akşam yemeği *Rehberlik hizmetleri *Tekne turu (öğle yemeği) *İlk gün sabah kahvaltısı
HAREKET TARİHİ: HAREKET SAATİ : 22:00 1.GÜN: 08:00 ABANT (PAYTONA BİNME)EXTRA 11:00 YEDİ GÖLLER 15:00 GÖLCÜK GÖLÜ 19:00 OTELE YERLEŞME 2.GÜN: 08:00 SAFRANBOLU (Kaymakamlar Konağı, Hıdırlık Tepesi, Arasfa,Tarihi Türk Evleri , 2.Beyazıt Camii FİYATA DAHİL OLANLAR: *Göllere giriş ücreti (YEDİ GÖLLER) hariç, *Otelde konaklama (sabah kahvaltısı ve akşam yemeği), *Ulaşım *Otobüs içi ikramlar ve rehberlik FİYATA DAHİL OLMAYANLAR : *Otel dışında alınan yemek ücretleri * Yedi göllere ulaşım ücretleri
| |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
| |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Etiketler:izmir çıkışlı bayram turları, bayram turları,bayram turları 2017, bayram, 2017 bayram günleri, 2018 bayram turları, 2018 bayram tatil, 2019 bayram tatilleri, bayram tatili, bayram 2020, 2021 bayram tatili turları, bayram turları, izmir çıkışlı günlük turlar, izmir çıkışlı bayram turları çanakkale, izmir çıkışlı bayram turu şirince, izmir çıkışlı bayram turu kapadokya, izmir çıkışlı bayramda günlük turlar, bayram tatilinde çeşme tekne turları, bayram tatilinde ayvalık tekne turları, bayram tatili aqupark turları, bayram izmir araç kiralama, bayramda izmir havalimanı transferi, bayramda izmir uçak bileri, bayramda ucuz uçak bileti ,izmir çıkışlı bayram turları, bayram yurtdışı turları, turlar erken rezervasyon, bayram mısır turları, yurtdışı tur fiyatları, bayram turları 2015 bayram turları, kurban bayramı turları ,ucuz bayram turları, yurt dışı turları, kapadokya bayram turları, yurt içi turlar, haftasonu turları, ankara çıkışlı bayram turları, yurtdışı turları, kültür turları, bayram tatili turları 2015 bayram gezileri, erken rezervasyon 2018, 2018 erken rezervasyon, bayram turları 2022, izmir turları 2023, bayram çıkışlı turlar. | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
| |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
| |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
İzmir Miili Eğitim Müdürlüğü İletişim Bilgileri 0 232 477 21 00 İzmir Miili Eğitim Telefon Numaraları Listesi Kaynak: İzmir İl Miili Eğitim Müdürlüğü Resmi Web Sitesi
|
|
Etiketler:Winxli Ödev Kapakları, Winxli Ödev Kapakları İndir, Winxli Ödev Kapakları Ücretsiz İndir, Bedava Winx Ödev Kapakları, Winx, Winxler, Winx Ödev Kapakları, Winx Proje Ödev Kapakları,Vinks Ödev Kapağıi Wink Ödev Kapakları, Winx Perfoırmans Ödev Kapakları, Winxli Kapaklar, Winx Ödev Kapaklar, Winx Ödev Kapağı, Winx Ödev Defteri, Winx Ödev Defterleri, Winx Club Ödev Kapakları, Winx Clup Ödev Kapakları, Winx Performans Ödev Kapakları, winx clup ödev kapakları, winx club ödev kapakları, winx flora ödev kapakları, aslan ödev kapakları, winx ödev kapağı indir. Ödev kapakları winxli, winx ödev defterleri, winx ödev kapakları word, winx ödev defteri. Flora, bloom, musa, stella ve tecna, winx club ödev kapakları,winks ödev kapakları, vinks ödev kapakları,Vinks Ödev Kapakları, Vinks kapakları, winx oyun oyna, winx giydirme, winx dünyası ödev kapakları, winx ödev defteri "Winx Ödev Kapaklari" Sayfamızdan ÜCRETSİZ bilgisayarınıza İndirebilirsiniz....
|
|
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Randevu Alma bölümümüze Hoş geldiniz. Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi T.C. Sağlık Bakanlığı'na bağlı Resmi Kamu hastanelerinden olup İzmir Karabağlar ilçesinde Basın Sitesi adresinde bulunmaktadır. Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Randevu Almak İstiyorum için Yukarıdaki Randevu Al butonu tuşuna basınız.
İzmir Gurabayı Müslimin Hastanesi'nden İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi 'ne, İlimizde faaliyet gösteren ilk hastaneler azınlık hastaneleriydi. Bunlar; Hollanda Hastanesi (1670), Saint Antuan Hastanesi (1710), Rum Gureba Hastanesi ( Saint Haralambo, 1748), Fransız Hastanesi (1749), Ermeni Gureba Hastanesi (1801), Milleti Museviye Hastanesi (1843), İngiliz Hastanesi (1850), İskoç Hastanesi (1882)dir. 1829 yılında Karataş semtinde kiralanan bir binada sağlık hizmeti veren Askeriye Hastanesi ise yetersiz kalıyordu. Azınlık hastanelerinde Türk ve Müslüman grup tedavi olmak için yüksek fiyat ödemeleri ve Konsolosluk izni almaları gerekmekteydi. Çözüm bir Türk ve müslüman hastanesi açılması idi. 1848 yılında Emin Muhlis Paşa tarafından Sultan Abdülmecidin izni ile yapımına başlanarak 1851 yılında tamamlanan ve hastanemizin temellerini oluşturan bugünkü Konak Doğum Hastanesi binasında Gurebayı Müslimin Hastanesi hizmete girdi. İki katlı, 60 yatak kapasiteli, taş ve ahşap bir bina idi. O zamanlar bir tabip, bir cerrah, bir eczacı, bir müdür ve bir katip ile hizmete başlamıştır. 1851 yılında Emin Muhlis Paşa tarafından Gurebayı Müslimin Hastanesi Nizamnamesi hazırlandı. Hastane yönetimi hayırsever kişilerden oluşan bir heyete bırakıldı. İlk idare heyeti; Osmanzade Hacı Hüsnü Paşa Reis (Fahri Nazır), Zeki Bey (Sıhhiye Müfettişi), Hafız Tevfik (Müdür), Mustafa Efendi (Sandık Emini), Tüccar Hacı Ağabeyzade Cemal Efendi (Aza), Cevahirci Hacı Hafız Mehmet (Aza), Saat Tüccarı Ahmet Sait (Aza) idi. Hastanede 17 koğuş (2'si hapishaneye, 4'ü kadınlara 11'i erkeklere ait) mescit, idare odası, ameliyathane, kiler, mutfak, gaslhane, çamaşırhane, iki depo, iki muayene odası, bir karantina odası, eczane, eczane deposu mevcuttu. Bütçesi 1875 yılında 1650 lira idi.
Başlangıç->->->-> 08:00-12:00 Bitiş->->->->-> 13:00- 16:30 İKÇÜ Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Ulaşım İmkanları 16 - Vatan Mah. – Üçyol
|
|
İzmir Aliağa Devlet Hastanesi Bölümümüze Hoş geldiniz. Aliağa Devlet Hastanesi T.C. Sağlık Bakanlığı'na bağlı Resmi Kamu hastanelerinden olup İzmir Aliağa ilçesinde bulunmaktadır. Aliağa Devlet Hastanesi Randevu Almak İstiyorum için Yukarıdaki Randevu Al butonu tuşuna basınız. Randevu al tuşuna bastıktan sonra açılan ekrandan T.C. kimlik numaranız ve şifreniz ile Online hastane Randevu sistemine giriş yaparak Aliağa Devlet Hastanesinden kolaylıkla Randevu alabilirsiniz. Hastaneden Telefonla Randevu almak istiyorsanız 182 online randevu telefon numarasını arayıpta randevu alabilirsiniz.
2004 yılı Mart ayının sonunda anahtar teslimi yapılmıştır. 1 tirilyon TL tutarında bağış toplanarak hastanenin iç donanımı tamamlanmıştır. 15 Nisan 2004 tarihinde hasta kabulüne başlanmıştır. 29.11.2004 tarihinde ilk hasta yatışı yapılmıştır. 10.12.2004 tarihinde ilk ameliyat yapılmıştır. Hastane yaklaşık 13.752 m2 alan üzerine zeminde 11812 m2 olmak üzere toplam 6723 m2 kapalı alan içermektedir. Bodrum, zemin ve iki kattan oluşturulmuştur. Hastanenin Sağlık Bakanlığı'nın 04.10.2005 tarih ve 8227 sayılı Makam Onayı ile ilçemizde bulunan Aliağa SSK Devlet Hastanesi ile birleştirilerek, İzmir Aliağa Devlet Hastanesi adı ile hizmetine devam edilmiştir. Sonrasında Petkim Hastanesi terk edilmiştir Hastane 75 Yataklı olup, 60 yataklı Ek Hizmet Binası ve Acil Servis projesi sürdürülmektedir. Aliağa Devlet Hastanesi Poliklinik Çalışma Saatleri; Bitiş->->->->-> 13:30- 16:30 Not: Bazı Hekimlerin Çalışma Saatleri Değişiklik Göstermektedir MHRS Sisteminden Randevu Alarak Kesinleştirebilirsiniz.
Etiketler: Hastane Randevu Alma, Aliağa Devlet Hastanesi Hakkında Bilgi, Hastane Randevu alma, Online Randevu Alma, İnternetten Randevu Alma, MHRS Randevu alma, Aliağa Devlet Hastanesi randevu sistemi, Aliağa Devlet Hastanesi Online Randevu Alma, Aliağa Devlet Hastanesi Randevu Nasıl Alınır, Aliağa Devlet Hastanesi Tahlil Sonuçları, Aliağa Devlet Hastanesi Psikiyatri Doktorları, Randevu Alma, Aliağa Devlet Hastanesi Doktorlari, Telefondan Randevu Alma, Aliağa Devlet Hastanesi Diş Polikliniği, Randevu alma, Dahiliye Randevu Alma, Hariciye Göz Randevu Alma, Aliağa Devlet Hastanesi Diyetisyen, Diş Randevu Alma, Cildiye Randevu, Aliağa Devlet Hastanesi Cildiye, Aliağa Doğum Doktorları, Aliağa Devlet Hastanesi Radyoloji Randevu, Çocuk Randevu Alma, Aliağa Devlet Hastanesi Fizik Tedavi, İzmir Hastane Randevu, Hastane Randevu Al, Aliağa Devlet Randevu Almak İstiyorum, Genel Cerrahi, Aliağa Devlet Hastanesi Randevu Almak İstiyorum, Aliağa Devlet Hastanesi Tahlil Sonuçları Öğrenme, Aliağa Devlet Hastanesi Tahlil, İnternet Randevusu Almak, Aliağa Devlet Hastanesi Tahlil Sonucu, Kadın Doğum Randevu Alma, Aliağa Devlet Hastanesi Laboratuvar Sonuçları, Kardiyoloji Randevu Alma, Aliağa Devlet Hastanesi Nerede, Nöroloji Randevu Sırası Alma, Aliağa Doktorları, Aliağa Devlet Randevu Almak, Ortopedi Randevu, Aliağa Devlet Hastanesi Fizik Tedavi, Aliağa Özel Hastane, Aliağa Devlet Hastanesi Ulaşım, Aliağa Bölge Hastanesi, Devlet Hastanesi Kan Tahlil Sonuçları, Devlet Hastanesi Tahlil Sonuçları İzmir,İzmir Aliağa Devlet Hastanesi Tahlil Sonucu, Aliağa Devlet Hastanesi Cildiye, Aliağa Devlet Hastanesi Diş Polikliniği, İzmir Aliağa Devlet Hastanesi Kardiyoloji Doktorları, Aliaga Devlet Hastanesi İnternetten Randevu, Aliağa Psikoloji, Aliağa Devlet Psikiyatri Randevu, Bilgisayardan Randevu Alma, Aliağa Üroloji, Aliağa Numara Alma, Aliağa Devlet Hastanesine Nasıl gidilir, Aliağa Devlet Hastanesinden Randevu Nasıl Alınır, Aliağa Devlet Hastanesi Telefon Numarası. Ege’nin incisi İzmir’in Aliağa ilçesinde, sessiz sedasız çok ağır bir sağlık hizmeti yükünü kaldıran hastanenin en büyük gücü cefakâr sağlık personelidir. |
|
|
Etiketler:Tarih Ödev Kapakları, Tarih Ödev Kapakları İndir, Tarih Ödev Kapakları Word, Tarih Ödev Kapakları Hazırla, Tarih Ödev Kapakları Siyah Beyaz, Tarih Ödev Kapakları Osmanlı, Tarih Ödev Kapakları Renksiz, Tarih Ödev Kapakları Örnekleri, Hazır Tarih Ödev Kapakları, Güzel Tarih Ödev Kapakları, Kapaklar Tarih, Tarih Ödev Kapağı, Tarih Ödev Kapağı İndir, Ücretsiz Ödev Kapakları, Bedava Tarih Ödev Kapağı İndir, Bedava Tarih Ödev Kapakları, Ücretsiz Ödev Kapakları, En Güzel Tarih Ödev Kapaklarını " Tarih Ödev Kapakları Tarih Ödev Kapakları Word, Tarih Ödev Kapak İndir " Sayfamızdan Ücretsiz İndirebilirsiniz.
|
|
Etiketler: Matematik Ödev Kapakları, Matematik Dersi Ödev Kapakları, Matematik Ödev Kapakları İndir Bedava, Matematik Performans Ödev Kapakları, Matematik Kapakları, Matematik Ödev Kapakları İndir, Matematik Yıllık Ödev Kapakları ,Matematik Ödev Kapakları İndir Siyah Beyaz, Matematik Ödev Kapakları Karekök ,Matematik Ödev Kapakları Güzel , Matematik Ödev Kapakları Atatürk, Matematik Ödev Kapakları Sade,Matematik Ödev Kapakları Lise, Matematik Ödev Kapakları Siyah Beyaz, Matematik Ödev Kapakları Word, Matematik Ödev Kapakları Yap, Matematik Ödev Kapaklar, Matematik Ödev Kapağı Hazırla, Matematik Ödev Kapağı Hazırla, Proje Ödev Kapakları Matematik, Ödev Kapakları Matematik, Yıllık Ödev Kapakları İndir, Matematik Proje Kapakları, Matematik Performans Ödev Kapakları, Hazır Ödev Kapakları, Renkli Ödev Kapakları, Ödev Kapakları Yap, Ödev Kapakları İndir, Matematik Proje Ödev Kapakları, En Güzel Ödev Kapakları Hazırla, Ödev Kapakları Hazırlama, Proje Ödev Kapakları, Bedava Ödev Kapakları, En Güzel Ödev Kapakları İndir, Ücretsiz Ödev Kapakları, Dönem Ödev Kapakları, En Güzel Ödev Kapakları Çıkar, Ödev Kapaklari İndir, Performans Ödev Kapakları , Matematik Performans Ödev Kapakları, Yeni Ödev Kapakları, Renkli Ödev Kapakları İndir, Grup Ödev Kapakları, resimli ödev kapakları, En Yeni Ödev Kapakları, Güzel Ödev Kapakları Yap. " matematik ödev kapakları " sayfamızda bulabilirsiniz.
|
|
|
|
|
Her Şeye Rağmen Etik konferansı İzmir Makina Mühendisleri Odasındaki “Salı toplantıları” çerçevesinde Tepekule Kültür ve Sanat Merkezinde 10 Mayıs 2011 tarihinde gerçekleşti. Sunumu yapan Doç. Dr. Çağatay Üstün yorumlarını şöyle paylaştı: “Mayıs ayında bir hayli yüklü bir programın bizi beklediğini belirtmiştik. Yolumuz bu kez İzmir Makina Mühendisleri Odasından geçti. Toplantımızda aktarmak istediklerimizi belli bir düzen dahilinde sunduğumuz kanısındayım. Artık toplumun temel talepleri arasında etik duyarlılık olduğunu sevinerek gözlemliyorum. Bu konuda sağlanan destek için herkese teşekkür ederim. Ancak zihinlerin karışık olduğunu belirtmeden de geçmeyeceğim. Kimilerine göre böyle gelmiş böyle gider mantığı hakim. Bunun yanlışlığını ortaya koymaya çalışıyoruz. Böyle gelmiş ama böyle gitmemeli demeli. Bir yerden başlanmalı ve etik anlamda ortaya çıkmamış bulunan değişim gerçekleşmeli. Katılımcıların dikkatli ve düşünce fırtınası yaratacak talep ve önerileri önemliydi. Bu konferanslarda yaşanan bu tip yaklaşımları aslında çok daha fazla önemsemek durumundayız. Çünkü etik ve ahlaki kavramlar zihinlerdeki yerini bulurken kimi zaman belli soruların da ortaya çıkmasına neden oluyor. Sonuçta etik ve ahlak kimsenin hükmünde ve tekelinde olan konular değil. Toplumun, bireylerin paylaşması gereken ve yeni düşünce, fikir akımları ortaya konması mutlaka şart. Ancak bunu yaparken evrensel etik doğruların yerini bugün için üzerinde fazla düşünülmemiş, gelir geçer etik doğrular almamalı. Katılımcılara ayrıca teşekkür etmek isterim. Doğru yolda olunduğuna eminim. Ne şekilde olursa olsun, her şeye rağmen etik diyebilmek için oluşturmaya çalıştırdığımız bu fırsatı değerlendirdiğimiz sürece önümüz daha ışıklı olacaktır. 11.05.2011 "Her Şeye Rağmen Etik" Projesinin yeni Konferansı izmir Bornova Acil Yardım ve Travmatoloji Hastanesinde 13 Mayıs 2011 tarihinde gerçekleşecektir. izmir Kent Rehberi olarak etik bir duyarlılık ve bilinç oluşturulmak için çıkılan bu yolda çaba gösteren Doç. Dr. Çağatay Üstün'e başarı dileklerimizi tekrar ediyor, bu konuda artmaya başlayan ilgi ve övgülerin daha da artmasını bekliyoruz. "Her Şeye Rağmen Etik" projesi kapsamında etik bir duyarlılık ve bilinç oluşturmayı hedefleyen Doç. Dr. Çağatay ÜSTÜN 16 Mayıs 2011 tarihinde Adnan Menderes Üniversitesi Aydın Sağlık Yüksekokulu'nun davetlisi olarak bir konferans verecektir.
İzmir İl Sağlık Müdürlüğü Hasta Hakları Birimi İl Koordinatörlüğü tarafından düzenlenen bilgilendirme toplantısının öğleye kadar olan bölümünde davetli olan Doç. Dr. Çağatay Üstün konuşmacı olarak katıldı. Doç. Dr. Üstün, Hasta Hakları ve Etik ile Her Şeye Rağmen Etik konuları hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Doç. Dr. Üstün’ün toplantı sonrası tespitleri şöyle: “İzmir ilindeki sağlık kuruluşlarındaki hasta hakları birimi sorumlularının bir araya geldiği güzel bir toplantıydı. Koordinatör sayın Dr. Hüseyin Çetinalp ve yardımcısı sayın Sibel Yıldız’a organizasyonun düzeninden ötürü ayrıca teşekkür etmek isterim. Hasta hakkı kavramının ülkemizdeki boyutlarına değinmeye çalıştım. Katkım olan kısım bu konunun suiistimallere açık olan bölümleriyle ilgiliydi. Ayrıca hasta hakları kadar tıbbi personelin de hakları olduğu vurgulanmalı ve bu konuda da birimler oluşturulmalı, hatta yazılı metinler hazırlanmalıdır. Ülkemizde hastaların haklarını doğru algıladıklarını ve bunun yerinde değerlendirildiğini pek zannetmiyorum. Hak denildiği zaman sınırsızlık gibi algılanıyor. Bu anlamda Hasta Hakları Yönetmeliğimizin varlığı esasında bir tür kazanç, ancak bu kazancın yanlış yönlere çekilmemesi gerekiyor. Birim sorumlularının karşılaştığı sorunları bizzat dinleme fırsatı buldum. Katıldığımız nokta, hastanın bir tür müşteri kimliği olmamalıdır. Olumlu sağlık politikaları üretilirken buna da dikkat edilmelidir. Özellikle son zamanlarda gündeme gelen Hasta Hakları Yönetmeliğinde yapması düşünülen bazı değişiklikler hakkındaki akademik etik görüşümü de ifade etme fırsatı buldum. Çünkü yapması düşünülen değişimlerde onam teriminin yerinin onay ile değiştirilmesi, hastanın bilgilendirilme sorumluluklarına ilişkin yoğun çaba gerektiren ancak hekimin günlük mesaisini aşmasına neden olabilecek bazı maddelerin varlığına dikkatleri çekmek istedim. Yönetmeliğin değiştirilmeden önce mutlaka ülkemizdeki Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dallarından görüş istenmesini önerdim. Biz bu konudaki görüşümüzü daha önce Sağlık Bakanlığına iletmiştik. Ancak ellerine ulaşıp ulaşmadığını bilemiyorum. Bunun yanı sıra yine sağlık kurumlarında Hastane Etik Kurulu şeklindeki yapılanmaların oluşturulmasının önemine de değinildi. Toplantının ikinci bölümünde ise, Her Şeye Rağmen Etik projesinin sunumu gerçekleştirildi. Bu konudaki merak, duyarlılık ve ilgi beni çok mutlu etti. Artık proje yürümeye ve adımlarını atmaya başlayıp koşmaya hazırlanmaya başladı. Bunda herkesin payı var. Bugüne kadar ilk çağrıya cevap veren ve bugün yine çağrılarımızı dinleyen ve cevap ile dönen herkes bizim gönüllümüz ve etik yol arkadaşımızdır. Etiğin sahaya inmesi gerektiğini ve toplumda bu aşamada duyarlılık ve bilinç oluşturulmasını sıklıkla vurguluyoruz. Zaman gelecek, inanıyorum ki bu yapmak istediklerimiz doğru anlaşılacak ve herkes bu konudaki çabalar için talepte bulunur hale gelecektir. Etiğin ve ahlakın dahil olmadığı hiçbir alan yoktur. Yaşama amacımızı belirlememize yardımcı olan ve bize yol gösterme gibi bir amaçtan yola çıkan etik biliminin varlığı insanlığın önündeki en önemli kazanımdır. Bir şeyler yapmalı dediğim bir sırada ortaya çıkan bu proje o kadar güzel bir anlam kazanıyor ki, mutlu olmamak mümkün değil. Katılımcıların yeni toplantı talepleri yapmaları yolunda istemleri bulunduğunu fark ettim. Vakit ölçüsünde bunların hepsi değerlendirilecektir. Ayrıca sağlık personelinin ya da hasta hakları birimlerinin bizlerle temasta olmaları gerektiğini ve onlara her türlü bilimsel ve akademik desteğin sağlanmaya çalışılacağını belirttim. İyi niyetin olduğu ve insanın kendi vicdanını huzursuz hissetmediği her yapılanmada etiğin de bir yeri vardır. Her şeye rağmen, yeniden ve yine etik…”09.05.2011 --------------------------------------------------------------------------------------------------
Her Şeye Rağmen Etik projesinin Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi konferansı 6. sınıf öğrencilerine yönelik olarak 6 Mayıs 2011 tarihinde gerçekleşti. Proje sorumlusu Doç. Dr. Çağatay Üstün konferans ile ilgili izlenimlerini İzmir Kent Rehberine aktardı: “Nihayet Ege Üniversitesi Tıp Fakültesindeki konferansımızı gerçekleştirdik. Ege Tıp’a gelmeyecek misiniz diye sıklıkla soruluyordu. Bu kez konuklarımız 6. sınıf öğrencilerimizdi. Bu anlamda mesleki yaşamlarına yaklaşık 1 ay kadar sonra atılacak olan bu genç tıbbiyelilere seslenmek ayrı bir onurdu. Bu toplantının düzenlenebilmesi için Dekan Yardımcımız sayın Prof. Dr. Münevver Erdinç ve 6. sınıf koordinatörü sayın Prof. Dr. Ferda Özkınay’ın büyük destekleri olmuştur. Kendilerine teşekkür ederim. Toplantıda aktardığımız bilgilere karşı duyarlı ve ilgili bir kitlenin varlığı elbette ki mutluluk vericiydi. Bir umutsuzluk ve ümitsizlik var gibi gözlemlenmesine karşın yine de dinleyicilerimizin her şeye rağmen etik vurgusunu paylaşmaları o kadar güzeldi ki… Anlaşıldığı kadarıyla aslında etiğin ilkesel ve ahlakın davranışsal anlamda toplumun içerisinde hakim olmasını herkes istiyor ve bekliyor ama sistem diye ifade edilen bir yapının varlığının buna engel olmaya çalıştığı söyleniyor. Bunun da zaman içinde değişime uğrayacağını ve sistemin etiksel ve ahlaksal bir yapıya dönüşeceğini belirtmekte fayda vardır. Hiçbir şey aynı kalmamaktadır. Her şey bir değişim ve oluşum halindedir. Felsefe ve etik bu değişimlerin an merkezini oluşturmaktadır. İnsan düşüncesi ve aydınlanması bunu gerektirmektedir. Bundan sonrasında artık ülkemizin etik ilkeleriyle tüm dünyaya örnek olmaya başladığı bir dönemin oluşmasını sağlamak zorundayız. Ülke olarak bunu başarabileceğimize inanıyorum.
Her şeye rağmen etik artık herkesin projesi olma yolundadır ve burada paylaştıklarımızın herkesin içsel dünyasına olumlu katkılar sağlayacağına inanıyorum. Toplantı sonunda gelen sorulardan ilgi düzeyinin yüksekliğini algılamak zaten mümkündü. Dileğim tıp fakültesindeki diğer sınıflarla da bir araya gelebilmektir. Belki bunu da gerçekleştirebiliriz. Yolumuz uzun, ama durmak yok!” --------------------------------------------------------------------------------------------------
9 Eylül Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu’nun 3. sınıf öğrencilerine yönelik “Pediatri’de Etik Sorunlar ve Çözüm Önerileri” dersini Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Candan Öztürk’ün davet üzerine gerçekleştiren Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Çağatay Üstün İzmir Kent Rehberine yaptığı açıklamada derse ilginin büyük olduğunu ve öğrencilerin mesleki etik duyarlılık içinde bulunduğunu mutlulukla fark ettiğini belirtti. Doç. Dr. Üstün’ün açıklamaları şöyle: “Öncelikle hemşirelik bölümünde bir anabilim dalı başkanının böylesine güzel bir nezaket göstermesi ve etik konulara bakış açısının genişletilmesine olanak tanımak adına ders vermek üzere beni davet etmiş bulunması gerçekten önemlidir. Bunun anlamı, her zaman bahsettiğim gibi giderek artmaya başlayacak diye duyurduğum etik farkındalık ve bilinç ile ilişkilidir. Demek ki doğru yoldayız. Bu davet sırasında Candan hocamızla aynı birimde çalışan Yrd. Doç. Dr. Murat Bektaş’a da teşekkür ediyorum. Derste tıbbın etik açıdan en fazla sıkıntı yaratan alanlarından birisi olan pediatri’de yaşanan etik açmazların çözümüne ilişkin bazı öneriler sundum. Çocuk hastalar diğer yetişkin hasta gruplarından ayrı değerlendirilmesi gereken, savunmasız, incitilebilir, kolaylıkla suiistimale uğrayabilir durumdadırlar. Özellikle tıbbi araştırmalara deneysel amaçlarla konu edilmeleri riski olabilir ama bunun etik ve hukuki açıdan mümkünü yoktur. Çocuk hastalar konusunda tıbbi ekibin göstermesi gereken anlayış ve etik duyarlılık için kendi fikrime göre bu ekibin en önemli üyelerinden birisi hemşiredir. Tıbbi ekibin iç düzeni ve işleyişinin sağlanmasında, gerekirse yönlendirilmesinde hemşire meslektaşlarımıza büyük görevler düşüyor. Çocuk hastalar zorunlu olmadıkça hastanede yatırılmaması gereken gruplardır. Eğer ayaktan tedavileri olabiliyor ya da gündüz kliniklerinden yararlanabiliyorlarsa burada tedavi olmalılar. Çünkü çocuk hastalar bu konuda sorunludur ve hemen iyileşmek, evlerine geri dönmek istemektedirler. Bu doğal ruhsal durum içinde olmaları nedeniyle sağlık kurumunda kimi zaman teşhis ve tedavi sürecinde sıkıntı yaratabilirler. Çocuk hastanelerinde görev alacak tüm personelin belli bir anlayış içinde olma, empati yapabilme, etik kararlar alabilme becerisi bulunmalıdır. Aynı konunun hekim meslektaşlarımız için de fazlasıyla gerektiğini hatırlatmak isterim. Özellikle 18 yaşına kadar olan süreçte çocuk hastaların yasal koruyucuları kendi anne-babaları ya da vasileridir. Teşhis ve tedavi protokollerinin uygulanma sürecinde bilgilendirilmiş onam diye tıpta ifade ettiğimiz “rıza” olgusunun öncelikle onlardan alınması gerekmektedir. Ancak çocuğun yaşına, algılama düzeyine ve sosyal, entelektüel kapasitesinin uygunluğuna göre en azından onun da bu konuda “onayının” alınması etik açıdan en uygunudur. Çocukların hastanede bulundukları sürece yetişkin bireylere tanınmış aynı sağlık haklarından yararlanmaları, ancak farklı olarak anne-babasından birisinin sürekli kendisine refakat etmesi, bu yapılırken refakat eden velisi için kalma sırasında ek bir maddi yükün oluşturulmaması gerektiği dünya’da kabul edilmiş bildirgelerden anlaşılmaktadır. Kısaca özetini sunmaya çalıştığım çocuklarda etik sorunlar hakkındaki sunumu hemşirelik öğrencilerimiz ilgiyle izlediler. Sonunda sorulan sorular belli bir düzeyin üstündeki etik algılayışın içerisinde olduklarını gösteriyordu. Adeta bir tür düşünce fırtınası oluşturduk ve güzel geri bildirimlerle sorularını cevapladık. Tüm hemşirelik öğrencilerimize de teşekkür ediyorum.”03.05.2011 --------------------------------------------------------------------------------------------------
“Her Şeye Rağmen Etik” projesi kapsamında duyarlılıkları harekete geçirme çalışmalarını sürdüren Doç. Dr. Çağatay Üstün bu kez farklı bir konudaki etik ve ahlaki yaklaşımlara dikkati çekerek trafik içinde tüm araçların olduğu gibi motosiklet sürücülerinin de belli hakları olduğunu ve bunun gözetilmesi gerektiğine işaret etti. Dr. Üstün’ün İzmir Kent Rehberine yaptığı açıklamaları şöyle: Trafik olarak algılanan kavram esasında belli bir düzen içinde, belli kurallara göre belirlenmiş araçların güzergahlarında seyir halinde olmalarıdır. Bu araçların nitelikleri ve özellikleri ilgili kanunlar çerçevesince belirlenmiştir. Ancak bir başka konu daha var ki, o da trafik içerisinde tüm sürücülerin birbirlerine karşı tavır ve tutumlarının net ve etik çerçeveye uygun olmasıdır. Bu durum tüm araç sürücüleri için bağlayıcı olmasına karşın özellikle trafikte varken yok sayılan ve kimi zaman mağdur edilen motosiklet sürücüleri konusuna özellikle değinmek istedim. Teknik özellikleri itibariyle iki tekerli bir araç sınıfında olan ve bu kapsamda değerlendirildiğinde dört tekerli araçlara oranla kullanım ve seyir açısından daha özen gösterilmesi gereken bir grup olmasını düşündüğüm motosikletlerin artık ülkemiz trafik koşullarında fark edilmeye başlandığını ancak hâlâ bazı duyarsızlıkların var olduğunu izliyorum. Trafikte yeri ve tanımı belli olan motosikletleri yok saymak, bu araçların sürüş güvenliklerini tehlikeye atmak etik ve ahlaki açıdan kabul görülemez bir yaklaşımdır. Bu araçların esasında çevreye daha az zarar verdiğini ve yakıt atığı saldığını, park etme ve trafikte yer kaplama sorunlarının daha az olduğunu düşündüğümüzde özendirilmesi ve saygı duyulması gereken bir yaklaşımın sergilenmesini savunuyorum. Park ederken, yola çıkarken, yolda seyir halindeyken tüm güvenlik önlemlerini de (kask, mont vb.) almış bir motosiklet sürücüsünün trafikte olması gereken saygıyı hak ettiğini bilmeliyiz. Tabii ki bunların arasında kural tanımayan, aşırı sürat yapan, hatta trafik güvenliğini tehlikeye sokan motosiklet sürücülerinin varlığını da biliyoruz. Bu anlamda onlar da üzerlerine düşen etik sorumluluğu yerine getirmedikleri için yanlış yapmaktadırlar. Bu anlamda eleştiri sözümüz elbette ki onlara da vardır. Ama yine de esas itibariyle trafikte yok sayılan ve saygısızlığa maruz kalan motosikletliler için birkaç şey daha söylemek gerekiyor sanırım. Sayın sürücüler! Belli trafik kurallarına göre araçlarınızı kullanırken lütfen motosiklet sürücüleri için şu etik ve ahlaki duyarlılıkları göstermeye devam edelim: -Motosiklet de bir araç sınıfıdır ve trafikte yeri ve adı vardır. Vergi koşullarını yerine getirmekte olup bu anlamda yasal açıdan uygun araç özelliği söz konusudur. Her ne kadar ülkemizde motosikletleri biraz daha ön planda tutan belli bir kanunlar hazırlanmamış olsa da (Batı’da bunun güzel örnekleri vardır) bizler yine de onların hakları olabileceğini göz ardı edemeyiz. - İki tekerlekli bu araçların manevra kabiliyetleri üstün olmasına karşın, özellikle denge ve frenleme unsurlarının dört tekerli araçlara göre zayıf kalabileceğini bilmeliyiz. Motosikleti sollarken bir aracın yaratabileceği hava girdabının ve rüzgarının onun dengesini bozabileceğinden hareketle arada mutlaka mesafe bırakmalıyız. - Çevreye daha az sıvı yakıt atığı salan, küçük yerlere park yapabilme özelliği olan ve trafikte yer kaplama özelliği olmayan bu araçlara karşı duyarlı ve saygılı olmalıyız. - Gerektiğinde kask takmamış ise bir motosiklet sürücüsünü uyarmalıyız. -Trafik içinde tehlikeli sürüş yapan motosiklet sürücüleri yine uyarılmalı ve bunun kendi hayatları için önemli olduğunu vurgulamalıyız. - Özellikle kurye taşımacısı motosikletlilerin tehlike sürüş ve hızlı olmalarının mesleki kaygıdan ve geç kalma yüzünden alabilecekleri olumsuz puandan dolayı olduğunu unutmamalıyız. Bu anlamda kurye firmaları ile ilgili belli bir yasal düzenlemeye gidilmesi gerekmelidir sanırım. -Seyir halinde motosikletlilerin şerit ihlali yapması durumunda nazik bir selektör veya çok hafif bir korna ile uyarma yapılabilir. Bunun aksi davranışların motosiklet sürücüsünün dikkatinin dağılabileceğini, heyecanlanarak hata yapabileceğini düşünmeliyiz. - Motosiklet sürücüsü de trafikteki diğer araçlar gibi bir yerlere ulaşmaktadır ve sevdikleri, bekleyenleri vardır. Yapacağımız yanlış bir hareket ile onu yaralayabileceğimizi ya da ölümüne neden olabileceğimizi aklımızdan çıkarmayalım. Belki de o motosikleti kullanan bizim bir yakınımız da olabilirdi. Etik olarak yaşam hakkı en değerli haktır. Trafik ile ilgili konularda çalışmalarda bulunan yetkililere de seslenmek istiyorum. Bisiklet ve motosiklet gibi taşıtlara ilişkin belli yasal düzenlemelerin artık yapılması gerekmektedir. Özellikle trafikte geçiş önceliği ve saygı görme başta olmak üzere, ehliyetli grup olan motosikletlilere karşı farkındalık oluşturacak yasal düzenlemelerin bir an önce başlamasını diliyorum.(02.05.2011) --------------------------------------------------------------------------------------------------
Doç. Dr. Çağatay Üstün İzmir Kent Rehberimiz için yazdı: “Her Şeye Rağmen Etik projesinin aktiviteler açısından dopdolu olacağı bir Mayıs dönemi yaşayacağız. Program aşağı yukarı belli olmasına karşın aradaki bazı günler için yeni davetler alınma ihtimali olduğu için hazırlanmış bir liste şeklinde sunup sizlerle şu an için paylaşamıyoruz. “Her Şeye Rağmen Etik” kitabının basım işlemleri tamamlandı ve satış için bandrol aşamasını bekliyor. Çok kısa süre içinde bunun da tamamlanıp okuyucuyla buluşacağı gün yakındır. Bugün için etiğin önündeki engelleri nasıl kaldırabileceğimizden bahsetmeliyiz. Bunu elbette ki tek bir kişi yapamaz. Hep beraber, inanarak ve isteyerek başarılacaktır. Peki, bu nasıl olacak? Onca çelişki ve karmaşa içinde bunu kim, nasıl sağlayacak? Gün içindeki yüz görünümümüz mutlulukla mutsuzluk arasında gidip gelirken iyimserliği korumayı devam ettirebilecek miyiz? Bir tanıdık yanıma uğramıştı. Kafasında türlü olumsuz düşünceler gezinir bir halde aklının alamadığı sınırlarda gezindiğinden ve insan olmaktan utandığından bahsetti. İş yerinde sorunları varmış. Çekemeyenler yüzünden iş arkadaşı diye tabir ettiği kişilerin haksız tepkilerine hatta kimi zaman psikolojik baskılarına maruz kalıyormuş. Her şeye rağmen etik diyorsun ama benim ortamımda bu imkansız dedi. Söyleyeceklerini söyleyip bir yorum bile dinlemeden gitti. Belli ki üzülmüş ve sıkılmıştı. Bir süre öylece kalakaldım. İnsanlıktan utanmalı mıydı? Maruz kaldıklarımız bu kadar ağır bir bedele sebep olmalı mıydı? Olmuştu işte!... Biraz içselleştirme yaparak empati yapmaya çalıştım. Sonra bir de kendimi göz önüne getirip düşündüm. Tüm yaşadıklarıma rağmen yine de etik diyebilmek niçin benim için zor değildi? Yeni sayfalar açmayı başarmak mı bunu sağlıyordu. Onca tecrübe, onca bilgi birikimi bir anlık kızgınlıkla pişmanlığa mı terk etmeliydi yerini? Hayır, bunu deneyemezdim. Kötü hareket ve kötü söz sahibine aittir, buna maruz kalana değil. Herkesin hatası olabilir. Amaç hatayı görebilmek ve kabul edebilmektir. Hatasını bildiği halde fenalık yapanlardan hayır gelmeyeceğini öğrenmedik mi bu yaşamda? Kötüyü herkes kolaylıkla yapabilir. Oysa amaç zoru başarmak olmalı. Gülümsemeye devam etmeli, iki yüzlü davrananlara rağmen. İşimiz kolay değil ve yolumuz uzun. Yine de yollarda olmak, bir yerlere daha gidip, doğrudan ve gerçekten yana olan arayışı aktarmak en iyisi. Birileri daha kızgınlık ve kırgınlık içinde beklerken o yaralara da çare olabilmek ve oluşmuş sıkıntıyı paylaşabilmek… Peki, bizleri üzen şeyler karşısında insanlıktan utanabilir miyiz? Belki de olabilir… Kişi yaşadığını bilirmiş. Yaşananlar can yakıcıysa, inciticiyse başka ne söylenebilir? Yine de insanlıktan utanmak yerine insan olmayı öğrenmekten yana fikrim. Yapılanlara bir çizgi çekmiyor ki her şeye rağmen etik demek. Tam aksine karşımızdakine aklının alamayacağı kadar büyük bir ders veriyor. Tabii düşünebilirse ve vicdan sahibiyse. Etiğin önündeki engellerin kaldırılabilmesinde karşımıza dikilen zorluklardan sadece birisidir bu tip olaylar. Herkes önce kendisinden, kendi çevresinden yapacaklarına başlamalı. Boş zamanlarda burada sizlerle paylaştığımız konuları konuşup tartışabilmeli ve en doğru seçeneğin hangisi olabileceği üzerinde kafa yormalı. Etik tek bir doğruya dayalı bir formül üretmez ki! Akıl ve düşünce gücü ile analiz etme sürecidir aslında etik, sonunda ahlaksal bir eylemle buluşmak adına. Şu an için kimse inanamıyor ama bir gün gelecek, ön yargılı, reddetme yönü yanı ağır basan fikirler yumuşamaya başlayacak. İşte, o zaman anlayacağız ki, etiğin önündeki engeller kalkmak üzere. Her şeye rağmen etik diyebilmenin getirisini belki de o andan itibaren daha net fark edeceğiz. İnsan karanlık bir yerdeyken ışığı sadece özler, ama ışığın içinde olabileceğini hayal edemez. Şimdi, hayallerin gerçeğe dönüşmesinin öncesindeyiz. O halde hayal etmeye çok da uzak değiliz…(29.04.2011) --------------------------------------------------------------------------------------------------
2011 yılında Her şeye rağmen etik... diyebilmek adına yola çıkıldığına sıklıkla vurgu yapan Doç. Dr. Çağatay Üstün, sadece etiksel kaygılar için değil sevgi ve anlayış adına da bir şeyler yapılması gerektiği söylüyor. Dr. Üstün’ün İzmir Kent Rehberine yaptığı açıklama şöyle: “Bu yüzyılın sevgiden, saygıdan ve seviyeden noksan sıfatlar içinde bulunduğunu görmek üzücüdür. Duyarlılıkların kaybolduğunu görüyoruz. Işığın aydınlatamadığı bir dünyanın karanlık yüzlerini görmek ne kadar üzücüdür. Duygusuzlaşmayı tercih eden, sevgiyi ve sevmeyi ikinci plana iten, içine sadece mantıklı olmayı ve bu çerçeveden bakmayı tercih etmek için uğraş veren insanlık başarılı olamadığını fark etmek üzeredir. Dünya üzerindeki felaketlere, savaşlara kayıtsız kalırken, ekranlardaki görüntüleri donuk bakışlarla izleyenlerin neler hissettiğini sanıyoruz? Gerçek sevgiyi ve anlayışı bilen, bunu başkalarıyla paylaşabilen insan aranmaktadır günümüzde. Sevginin en önemli özelliği beraberinde anlayışı da barındırmasıdır. Toplum içinde birbirini olduğu gibi kabullenebilen, kötü niyeti iyisiyle değiştirmiş insanların varlığı gerçek yaşamı yüceltmelidir. Ancak bu sayede etik olana ulaşabilme becerimizi geliştirebiliriz. Herkesten birisi olmak, sıradanlaşmak yerine, kendimiz gibi birisi olmayı yeğlemeliyiz. Mutluluk büyük isteklerin, şöhretin, paranın ve ihtişamın ardında gizli değildir. Bunlara sahip olmak isteyenler sırça köşkler hayal etmektedirler. Para hangi değerleri satın alabilir ki! Bunların peşinden sürüklenen insanlık yaşanabilecek dünya anlayışından hızla uzaklaşmaktadır. Afrika’da yıllardır açlık ve sefalet var. Bunca yıl oraya yardımlar yapılmadı mı sanıyoruz? Peki, yapıldıysa niçin Afrika kalkınamadı? Bunlar üzerinde durup düşünülecek sorulardır. Şu an için aç bir çocuğun ölmesi, balina, yunus avlarının sürmesi kimi umurundadır acaba? Dünyanın yöneticileri patron olmak adına insanlığı ve doğal yaşamı felaketin eşiğine getirmişlerdir. Artık ışık görünmelidir ufukta. Bu ışık; etik ilkeler, sevgi ve anlayış ile doğacaktır. Mutluluğu sağlayan en temel duygu sevgi ve ona yol açan anlayıştır. Hoşgörü diye yıllardır nitelendirilip durulan ancak bir türlü kavuşulamayan duygunun ortaya çıkmakta zorlanmasındaki temel etken de budur. Çünkü sadece hoşgörü ile sevgi ve anlayışa varabilmeniz mümkün değildir. Asıl mayanın sevgi ve anlayışta gizlidir. Sosyoekonomik etkilerin sevgi ve anlayışı yok etmesine, sömürmesine izin vermemek gerekiyor. Bunun için ekonomik konularla ilgilenen yetkililerin ve bürokratların toplumların ekonomik refahını sağlamaya yönelik önlemleri almaları gerekiyor. Biliyorum ki, bugün için belli ön yargılı düşünce kalıpları yıkılmak ve insanın içindeki katılık artık yumuşamak üzeredir. Bu durumu kozalara benzetiyorum. Binlerce koza çatlamak üzeredir. Bir ya da birkaç gün yaşayabilen kelebeklerin varlıklarıyla doğayı ve çevreyi ne denli güzelleştirdiğini gördüğümüzde, bundan ders çıkarabilmeli ve onlarca yıl ömrü olan biz insanların niçin bir türlü yaşama değer katmakta geciktiğimizi çözmeye ve bunun üstesinden gelmeye çalışmalıyız. Etiğin yüceltilmesi için sevgi ve anlayışa da ihtiyacımız var. Bu nedenle ki, her şeye rağmen etik derken, sevgi ve anlayışa da yüreğimizi açmak durumundayız. ”(27.04.2011) --------------------------------------------------------------------------------------------------
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Çağatay Üstün, Her şeye rağmen etik diyebilmek adına bilgilendirme çalışmalarına devam ediyor. Dr. Üstün, İzmir Kent Rehberine konuyla ilgili aktardıkları şöyle: Gündemde tutmak istediğimiz bir konu değil etik. Çünkü her zaman gündemde olmak zorunda. Kimsenin etiği ertelemesi veya ötelemesi gibi bir lüksü yoktur. Günümüz çağı giderek farklı ve sıkıntılı boyutlara doğru sürüklenmektedir. Paylaşma ve anlayışlı olma kapıları kapanmıştır. Şimdi insanlığın önünde duran zihniyet, bizleri perişan edecek yaklaşımlarla doludur. İnsanı insan yapmaktan bahsediyorsak bunun içinde etik ilkelere büyük ihtiyaç vardır. 2011 yılı etik ile dopdolu geçmeli. Bu konuyu zaman içinde anlamsızlaştırmış öğeler temizlenmeli ve insan düşüncesinin önündeki gri bulutlar dağılmalı. Etik ilkelerin varlığı bizleri tedirgin etmemeli. Bugüne kadar bir yanlış yapılmışsa yapılmıştır, bundan sonrasında nelerin yapılabileceği düşünülmeli. Her şeye rağmen etik derken de bunu aktarmak istiyoruz. Düne kadar yalan söylenmiş olabilir, yanlışın peşinden gidilmiş olabilir, sebepsiz yere etik ilkelerle uyumsuz yaklaşımlar sergilenmiş olabilir. Ama artık değişim zamanı gelmiştir. Elbette ki, bunların yapılmış olmasının büyük ve olumsuz sonuçları da ortaya çıkmıştır. Peki, ama bir çıkar yol bulunmayacak mıdır? Telafisi mümkün değil diyerek işin içinden çıkılmaz boyutlara mı sürüklenmeli? Yeni bir başlangıca niçin izin verilmek istenmez? Niçin hatalar süregelsin istenir? Birbirini acımasızca eleştiren, bireysel saygının ötesinde hareketler sergileyen, iyi niyeti görmezlikten gelmeye devam edenler için her şeye rağmen etik diyebilmek elbette ki tedirginlik vericidir.Yenilenmeli ve yeniliğe doğru uzanırken etik ile ilgili bağlantıyı da güçlendirmeli. Yüzyıllar içinde varılmış doğruları yeni yanlışlar ile yer değiştirip yanlışa çevirmemeli. Sadece hukuk ile yönetilen toplumlar olmaktan çok, etik ile beraber hukukun da eşlik edebileceği yeni anlayışlar sergilenmeli. Sonuçta etik bilimi tek bir kişinin, tek bir grubun elinde olan bir alan değildir. İnsanlığın yararına olacak her fikir için olduğu gibi etik ilkeler de bu yarara hizmet edebilmeli. Neyin doğru olduğunu niçin araştırıyoruz? Çünkü en doğru olan üzerinde fikir birliğine varmak istiyoruz. Burada yine ele alacağım konu, iyi niyet meselesidir. Niyeti iyi olan bir insanı yapabileceği ya da yaptığı bir yanlıştan dolayı yerden yere vurmayı maharet mi sayacağız, yoksa onun iyi niyetini algılamaya mı çalışacağız? Temel sorun buradadır. Etik ilkeler ve bunların toplumsal yaşamın içine dahil olması konusunda ülkemiz adına bir şeyler yapmak istiyoruz. Türkiye bu konuda da öncü olmalıdır ve olacaktır da… Her Şeye Rağmen Etik projesi bu konuda atılmış önemli adımlardan birisidir. Zaman içinde yavaş yavaş fark edilmeye başlanması da bunun en kuvvetli işaretidir. Buna rağmen, tüm olumlu gelişmelere karşılık yine da hâlâ etik dışı düşüncelerin ve ahlak dışı davranışların devam ettiğini gözlemliyoruz. Bu bir talihsizliktir. Ancak göreceğiz ki, bu kişi ya da kişilerin hükmü kısa süreli olacaktır. Eninde sonunda etik düşünce ve zihniyetler toplumlara hakim olacaktır. Buna inanalım, gerisi gelecektir…(26.04.2011) -------------------------------------------------------------------------------------------------- KADINLARA ŞİDDET ETİK BİR SIKINTI VE BÜYÜK YANLIŞTIR “Her şeye Rağmen Etik” projesi kapsamında toplumu farklı konularda etik yönden bilgilendirmeye ve bilinç oluşturmaya çalışan Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Çağatay Üstün, kadınlara şiddet sahnelerinin yine artmaya başladığına değinerek İzmir Kent Rehberine şu açıklamalarda bulundu: “Kadına karşı uygulanan şiddet esasında etik bir sıkıntı olmasının yanında önemli insan hakları ihlallerindendir. Cinsiyet ayrımcılığı olarak nitelendirdiğimiz bir anlayışı benimseyen ve kadını ikinci plana iten bir anlayışın sonucudur bu yaklaşım. Belli kültürlerde ve gelenekselleşmiş toplumsal yaşayış tarzlarında daha sık rastlanılan şiddet unsurunun kadına kadar uzanıp tek bir cinsiyeti hedef almasında belli sosyolojik nedenler elbette ki var. Bu sorunun aile içinde başladığını ve çocukların da örnek model şeklinde benimseyerek ileri yaşamlarında bunu uygulamaya geçirdikleri düşünülüyor. Konuşarak, anlatarak, dinleyerek anlaşamayan insan, şiddet kavramını içinde gizlemektedir. Şiddetin psikobiyolojik, psikososyal, sosyoekonomik faktöler ile dış çevre arasındaki etkileşimin bir sonucu olarak ortaya çıktığı ifade ediliyor. Şiddetin her unsurunun yanlış ve çirkin olduğunu vurgulamalıyız. Özellikle kadın olgusu üzerinde yaşanan şiddet anlayışının kabul edilebilecek bir yanı yoktur. Yaşanan sadece fiziksel değil aynı zamanda bezdiri (mobbing) olarak da bildiğimiz psikolojik şiddet konusunun da varlığı dikkat çekicidir. Gerek toplum içinde gerekse de aile içinde yaşanabilen bu olumsuzluğun gelecek kuşaklar ve sağlıklı toplum anlayışı için büyük sakıncaları vardır. Erkek ve kadın arasındaki fiziki ve ruhsal farklılıkları da göz önüne aldığımızda kadına karşı yapılabilecek şiddetin anlamsızlığı kendiliğinden ortaya çıkacaktır. Zorlamak, aşağılamak, güç göstermek, öfke ve gerginliği gidermek adına yapılan şiddetin kadın için uygulanışının mantığı yoktur. Erkek ve kadın toplum içindeki konumlarına sahip çıkarak beraber ve güçlü bir birliktelik sergilemek durumundadırlar. Doğal ve etik açıdan olması beklenen budur. Eğer etik ilkeleri ve ahlaki davranışları geliştirmek istiyorsak bu soruna da dikkatleri çekmeliyiz. Belki de burada yeni bir soru sormalıyız: Kadın şiddeti hak eder mi? Kadına yönelik şiddetin gerçek yaşamdaki kadın görüntüsünü ortadan kaldırmaya çalıştığını unutuyoruz. Erkek egemen bir toplum oluşturma arzusunun bizleri ne kadar katı ve kalpsiz yapabileceğini göz ardı ediyoruz. Kadının fiziksel, cinsel, ekonomik, psikolojik şiddete maruz bırakılmasının toplum dediğimiz ana unsurun içeriğini ne denli zedeleyebileceğini düşünmüyoruz. Kadını zayıf gösteren, dışlayan, kolayca incitilebileceğini vurgulayan bir anlayıştır şiddet uygulamak. Kadına fiziksel, ruhsal, cinsel hasar verebilen bu anlayışın azaltılabilmesi adına konunun uzmanlarının mutlaka olumlu adımlarını sürdürmeleri gerekmektedir. Etik açıdan önerimiz, belli ilkeler ve ahlaki davranış modelleri içinde yaşamamız gerektiğini, geliştirilebilir vicdan ve empati duygusunun bunda önemli kazanımlar sağlayacağını birey ve aileden başlamak üzere toplumun her katmanına anlatmamız ve özellikle de cinsiyet ayrımcılığı yaklaşımlarının etik açısından bir karşılığı bulunmadığını sıklıkla vurgulamamız gerekmektedir. Amacımız kadına hakkı olanı vermek ya da onu bu ayrımcılıktan kurtarmak değildir. Kadın sosyal yaşamın içinde zaten bir birey olarak haklarıyla birlikte vardır. Temel amaç, kadının var olan haklarını elinden almaya çalışan, yok sayan, küçülten ve onu çizgi dışına iten anlayışın ya da anlayışların önüne geçmektir.(25.04.2011) --------------------------------------------------------------------------------------------------
" Her Şeye Rağmen Etik” projesini yürüten Doç. Dr. Çağatay Üstün Nisan biterken Mayıs ayındaki etkinlikler hakkındaki düşüncelerini İzmir Kent Rehberi ile paylaştı. “Nisan’ın şu son günlerinde Her Şeye Rağmen Etik diyebileceğimiz yeni günlerin içine doğru hızla ilerliyoruz. Bu ay etkinlik takvimimizde azalma olduysa da yine de bilgilendirme açıklamaları ve düşünce paylaşımları açısından verimli günler geçirildiği kanaatindeyim. İnsan aşabileceği kadar uzak diyarlara gidebilir, değiştirebileceği fikirler için yeni fikirler oluşturabilir. Değişimin etkinliği etik bir ilke çerçevesinden ortaya çıkmak üzeredir. İnsanın aydınlanması ve fikirleriyle kendi varlığını bulabilmesi için gerekli şeyleri kaybetmek üzere dünyamız. Durkheim’ın 19. yüzyılda kendi yaşadığı dönemde tekrarladığı gibi; ahlak bir buhran geçiriyor. Az zaman içinde toplumların yapısında derin değişmeler meydana geliyor. İnançlar sarsılmış, geleneğin saltanatı yıkılmıştır. Fert muhakemesi cemiyet muhakemesini aşmıştır…Evet, etiksel ve ahlaksal açmazların büyüdüğü bir 21. yüzyıldır bu. Ama umutsuzluğa gerek yok. İnsanlardaki akıl ve düşünce sistemi bölünmediği ve bütünlük korunduğu sürece tüm endişeler yersizdir. Etik, pek haklı olarak kendi üstün olan yerini korumaya ve bütün bilimlerin, sosyal yaşam alanlarının üzerindeki etkinliğini sürdürmeye çalışıyor. Ne şekilde olursa olsun, etiğin felsefeden köken alan sonsuz öğreti sistemi ve ilkeselliği adına, her şeyi bir kenara bırakarak, her şeye rağmen etik demek adına yaklaşık 4 ay kadar önce yola çıkıldı. Geriye dönüp bakıldığında bu geçen sürenin amacına uygun olduğunu düşünüyorum. Gidilebilecek her yere uzanılmaya çalışılıyor. Işığın varmadığı bir nokta kalmasın diye bir mücadele veriliyor. Yaşama biçimimiz, seçimlerimiz ve eylemlerimiz için örnek teşkil etmesi gereken şeylerin vurgusu yapılıyor. Proje bu anlamıyla artık proje olmaktan çıkarak, ayrı bir ivme kazandı. Bürokrasinin, eğitimin, iş alanlarının, derneklerin ve ardından toplumun katmanlarında ortaya çıkmaya başlayan değişimleri yavaş yavaş herkes görebilir hale gelecek. Donmuş düşünce sistemlerinin etkisinde kalanlar belli bir farkındalık ve bilinç içinde olacaklar. Diyaloglarda etik ve ahlak kendisine bulmaya çalıştığı yeri artık zorlanmadan oluşturacak. Buna birkaç ay kadar önce inanmayanların bile kimi zaman bana hayret içinde bazı değişimler gözlemlemeye başladıklarını ifade etmeleri doğru olanın ne olduğu göstermiyor mu? Artık Mayıs ayına doğru ilerliyoruz. Her şeye Rağmen Etik için bu ay dolu dolu geçecek ve sizleri yapılanlar hakkında bilgilendirmeye devam edeceğiz. Bir yönden, Mayıs ayının içinde yer alan 25 Mayıs Etik Günü ve Haftasının da varlığına uygun şekilde bu kadar yoğun yaşanmasının ayrı bir anlamı ve yeri olacaktır hiç şüphesiz. Kimsenin etik adına bir kaygısı olmasın. Niyetin düzgün ve iyi olduğu her yerde etiğin varlığını gösterebilmek daha da kolaydır. O halde önce niyetin varlığını ve içeriğini doğru bir hale getirmeye çalışmalıyız. Zaman içinde tüm dengeler yerli yerine oturduğunda, doğru zaten kendisini fark ettirecektir.”(22.04.2011) --------------------------------------------------------------------------------------------------
Yargıtay, İstanbul Kültür Üniversitesi ve yine İstanbul Kültür Üniversitesi Ceza Hukuku U. A. Merkezi (CEHAMER) tarafından 19-20 Nisan 2011 tarihinde ikincisi düzenlenen Çocuk ve Hukuk Uluslararası Kollokyumunda “Yargı Etiği” ile ilgili olarak bir bildiri sunan Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Çağatay Üstün kollokyumla ilgili kısa izlenimlerini şöyle aktardı: “Benim için olağanüstü mutluluk ve onurdu. Etiğin ve ahlakın üst bir değer olduğunun vurgusunu toplumun her katmanında, her meslek alanında yapabilme şansına sahip olmak ve buna değer verilmeye başlandığını görmek bir şeylerin değişmeye başladığını göstergesidir. İstanbul Kültür Üniversitesi Hukuk Fakültesinin,CEHAMER yapılanmasının çok iyi organize olduğunu bizzat görme şansına sahip oldum. Aynı zamanda hocam olan Prof. Dr. Bahri Öztürk’ün, tüm akademik ve birimlerde hizmet veren personelin bunda büyük katkısı olduğunu düşünüyorum. Toplantıda katılımcı olarak yer alan Yargıtay Başkanı Sayın Hasan Gerçeker ve Yargıtay’ın belli dairelerinin üyelerinin de hazır bulunması, yargı sistemimizin ne kadar iyi bir sistem içinde çalıştığını ve alanlarıyla ilgili konulara olan duyarlılıklarının bir göstergesiydi. Etik her şeyin başı ve öncelini ifade eder. Ardından gelen hukuk da elbette ki bugün için vazgeçilmez bir değer olarak karşımızdadır. Etik ile hukuk arasında belli farklılık ve benzerlik bağlantıları olduğunu da vurgulamalıyız. Etik çizginin kırılma noktalarından itibaren ortaya çıkan hukuk, etiğin başarmak istediği doğru ve yanlış davranış teorisine uygun yaşam biçimlerini kendi iç argümanlarıyla sağlamaya çalışmaktadır. Hukuk etiğin aksine yazılı metinlerden oluşmaktadır. Etiğin insan vicdanına ve karakterine işlenmiş olduğunu düşündüğümüz ilkeleri yazılı değildir. Gerçi bugün için sosyal yaşamın algılanış biçimlerini ve bazı meslek gruplarının işleyişlerindeki sistemi özetlemek için etik kodlar olarak bilinen küçük yazılı metinler ortaya çıkmıştır ancak bunlar hiçbir zaman etiğin yazılı metinlerden oluşması gerektiğinin belirteci değildir. Hukukun üstünlüğü denirken aslında etiğin de üstünlüğüne değinilmektedir. Bu anlamda etik ve hukukun birbirini tamamlayan unsunlar olarak bir arada düşünülmesi gereken yapılanmalar olduğunu söyleyebiliriz. Sonuçta hukukun içeriğini olgunlaştıran ve zenginleştiren unsurlar etiğin temel ilkeleridir. Etik, kendi içeriği itibariyle kalplere ve vicdanlara seslenmesi gereken bir bilim disiplinidir. Etik teori değerler, bilgiler ve görüşler doğrultusunda Ne yapmalıyım? sorusunun cevabını bulmaya çalışırken, konunun özüne farklı yollardan ulaşmayı amaç edinir. Esasında etiksel ve ahlaksal yaptırım her zaman için bir tür ödevsel yaklaşımı ihtiva eder ve ödevsel yaklaşımlar ise buyruksal nitelikte olup pratik bir zorunluluğa dönüşmeyi ön görür. Etiğin kontrol mekanizması insanın kendi iç mahkemesi olarak nitelendirebileceğimiz vicdanıdır. Etik dışı düşünceler ve ahlak dışı eylemler ortaya çıktığı zaman buna karşı yapılabilecek tek önlem, içsel ve dışsal olabilen ayıplama ve hoş görmeme tarzındadır. Bunun yetersiz kalabileceğini düşünebiliriz. Bunda haklıyız ki, insan kendi isteklerini sınırsızca gerçekleştirme arzusu ve isteğinden dolayı Hobbes’ın da değindiği gibi kişisel tatmin ve hazzı sağlamak adına yanlış yollara girmeye başlar. İşte, bu nokta etiğin kırılma ve sonlanması olarak bilinir. Artık bundan sonrasında daha farklı bir etki ve sonuç sağlama gücüne ihtiyaç vardır. Bu da hukuk olarak bilinmektedir. Hukuk, toplumsal düzeni sağlamaya yönelik kurallar bütünü olup, bunu devletin sağlama aldığı bir katlanmaya dayanarak (yani yaptırım’a) yapmaya çalışır. Yasa yapıcılar tarafından ortaya konurken, tüm bunlara dikkat edilerek halkın ihtiyacına ve sorunların çözümünü sağlamaya yönelik yasalar hazırlanmasına çalışmalıdırlar. Zaman içerisinde yasalar da eskiyebilir veya anlamını, değerini yitirebilir. Bu toplumsal yaşam dinamiğinin döngüsü içinde kaçınılmaz bir durumdur. Elbette ki, yasalar değişen insan değerlerini yansıtmak için değişmelidir ve eğer tutarsız görünürlerse Billington’un tespit ettiği gibi bu belki de insan değerlerinin tutarsızlığından ileri gelir. Boğa güreşini yasadışı ilan edip, geyik, tilki, tavşan avına izin vermek tutarsızlıktır. Yasalar her zaman için adaleti korumaya ve güçlendirmeye gayret edecek yapıda olmalıdır. Bunu sağlarken hukukun ve özellikle de yargının bağımsız, tarafsız ve tutarlılık arz eden bir yapı içinde bulunması, ön yargıdan arınmış, akıl ve vicdani kanaate dayanan yargı sisteminin oluşması etik açıdan da en uygun olanıdır. Bu anlamda kimi zaman bürokrasinin ya da siyasi iradelerin etiği ya da hukuk ve yargıyı kendi himayelerine almaya çalışmaları oldukça yanlış bir duruma işaret etmektedir. Bir kere, hem etik hem de hukuk başlı başına birer bilim alanıdır. Sosyal ve mesleksel yaşamın içinde belli argümanlarla varlığını hissettiren bu iki bilimsel alanın bürokratik ve siyasi yapılanmaların etkisi altında tutulmaması gerekir. Bugün için kabul etmemiz gereken, etik ve ahlak’tan soyutlanmamış bir hukuk sisteminin varlığıdır. Birbirini tamamlayan ve kapsayan böyle bir anlayış hem etiği hem de hukuk yüceltecektir. Yeri geldikçe ve ihtiyaç duyuldukça hukukun etik ile sıkı bağlantı halinde olması ve düşünce ve fikir bağlamında talepte bulunması halinde etik bilimin kayıtsız kalamayacağını bilmeliyiz. Etik ilkelere olan bağlılık büyüdükçe, hukuk sistemi de tümüyle büyüyecek ve daha farklı ve daha kalıcı bir yapıya dönüşecektir.”(21.04.2011) --------------------------------------------------------------------------------------------------
Her Şeye Rağmen Etik, 13 Nisan 2011 tarihinde 9 Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesinde etkinliğini gerçekleştirdi. Proje sorumlusu Doç. Dr. Çağatay Üstün yorumlarını İzmir Kent Rehberi ile paylaştı: Sayın Prof. Dr. Banu Lebe ve Sosyal Kültürel Etkinlikler Sorumlusu sayın Nejla Kılıç’a yardımları için teşekkür ediyorum. Ülkemizdeki etik ve ahlaki kavramlara olan yakınlığın giderek azalmasının ya da eksen değiştirerek farklı şekillerde algılanmasının tesadüf olmadığını anlamalıyız. Sosyal ve mesleki yaşamda gelişen tüm etik olumsuzluklar bireyleri kötü yönde etkiliyor ve yapılması gerekenlerin yapılmadığını gösterir tarzda bir umutsuzluk oluşturuyor. Bunun zamanla düzeleceğine inanıyorum. Zaten çabamız da hep bu yönde olmaya devam edecek. Umut sürecek, yola devam!...(15.04.2011) --------------------------------------------------------------------------------------------------
2011 yılı için “Her Şeye Rağmen Etik” projesini başlatan Doç. Dr. Çağatay Üstün, projenin artık belirgin bir ivme kazandığını ve kendi kendisini yenileyerek farkındalığı sağlamaya başlamış bir hareket şekline dönüştüğünü İzmir Kent Rehberine açıkladı. Dr. Üstün’ün tespitleri şöyle: Evet, belki de bunu ilk önceleri bir hayal gibi nitelemek de mümkündü. Ancak hayal kurmadan ne başarılabilir ki? Geçmişte yazdığım bazı notlarıma ve açıklamalarıma baktığımda fark ettim ki, her şeye rağmen etik kavramı yaklaşık 5 yıldır kafamı meşgul eden bir şeymiş. Zaman içinde bir olgunluk süreci yaşandı sanırım. Her Şeye Rağmen Etik için 2011’in bir başlangıç olmasının özel bir anlamı yok. Biraz hayal kurmak biraz cesaret, biraz özgüven ve biraz da “tamam, şimdi” diyebileceğiniz bir zaman dilimi… Gerisinin kendiliğinden ortaya çıkmasını beklemek yeterliydi. Ocak 2011’de bu projenin tanıtımını yaparken olumlu beklentisi olanlardan daha fazla sayıda olumsuzluklar ileriye sürenler vardı. Hayalcilik diye nitelendirenlerin de sayısı az değildi. O gün de bugün de hepsine saygı duydum ve hiç içerlemedim. Çünkü yapacağım şeye odaklanmıştım ve bunun verdiği azimle yola çıkmak üzereydim. Birilerinin beni ya da yapmak istediklerimi anlamasını bekleyemezdim. Göreceksiniz, Her şeye rağmen etik bir hayal olmaktan hızla çıkarak, gerçeğin tam ortasına yerleşecek ve bizlerin gözlerini kamaştıran bir ışık olarak çevresini aydınlatacak. Sadece benim diye sahiplenilmeyen, aksine herkesin ortak sebebi olan bir kavram haline gelecek. Biliyoruz ki, giderek etiksel düzlemden hızla uzaklaşmaktayız. İki yüzlülüğe dayanmış ve sadece kendi çıkarlarını düşünen insan iletişimlerinden rahatsızlık duyduğumu ifade etmeliyim. Paylaşımdan uzak, sadece kendi dairesini çizmeye çalışan insanlardan olmamalıyız. Paylaşmanın zorlaşmasının farklı nedenleri var elbette. Bir kere yaşam denilen olgunun içerisinde yer alan ekonomik ibarelerin insan üzerindeki baskılayıcı unsurlarının varlığı bunun için önemli bir etken. Kimilerine göre “para konuşur” ve onunla her şey yapılabilir. Ben tam aksini savunuyorum. Evet, paranın da konuşabileceği yerler var ama bunun sınırlı olabileceğini göz ardı ediyoruz. Sizin için çok değerli ve sevdiğiniz bir insanı büyük miktardaki para ile değişebilir misiniz? Buna evet diyenler çıkabilse de aslında bu sorunun cevabı belirgin bir şekilde hayır’dır. Bugüne kadar nasıl yaşamışsak yaşayalım, artık bir şeyleri değiştirmenin zamanı geldiğine inanıyorsak, bunu başarmak için yola çıkma zamanın da geldiğini görelim. Devir sadece kendimizi düşüneceğimiz bir devir değildir. Çevremiz için neler yapıyoruz ya da yapmalıyız? Hepimizin bir arada olması gerektiğini bilerek ve bir arada olmanın bir olmaktan daha fazla anlam kazandıracağını anlayarak her şeye rağmen, tüm olumsuzluklara rağmen etik düşüncede ısrarcı olmak gerektiğini bilelim. Kırgınlıklara, sıkıntılara, üzüntülere, düşmanca tavırlara son vermeliyiz. Bundan sonrası uyanıştır… Bundan sonrası etiğin yükselişe geçişidir…(11.04.2011) --------------------------------------------------------------------------------------------------
2011 yılını Her Şeye Rağmen Etik diyebilmek bir fırsat doğduğunu belirten Proje sorumlusu Doç. Dr. Çağatay Üstün konferanslara katılımlardan ve çevreden algıladığı kadarıyla bu projenin giderek proje olmaktan öte, gerçeğe dönüşmeye başlamaya hazır bir ivme haline geldiğini ifade etti. Dr. Üstün’ün yorumları şöyle: “Her Şeye Rağmen Etik küçük bir cümle ama bu cümlenin anlamı kendisini o kadar hızlı bir şekilde aşıyor ki, şaşırmamak elde değil. Etiğin sosyal düzlem içinde yayılması adına bir şeyler yapabilmek istiyorduk. Bunu hedeflemek için yola çıkıldı. Bugüne kadar ki olanlar için değil, bundan sonrakiler için, ne şekilde olursa olsun etik diyebilmek istiyoruz. Birbirimizi itip, dışlamak, acımasızca eleştirmek, kıskançlıklar içinde türlü oyunları hedeflemek yerine bir şekilde bir yerden başlanması gerektiğini vurgulamalıyız. Her şeye rağmen etik… bir tür ivme haline doğru değişim geçiriyor kanımca. Projenin ivmeye dönüşmesi yaşamın içine dahil olmak adına sevindirici gerçekten. Çevremdeki gözlemlerimde bireylerin etik olan hangisi, etik ikilemi nasıl çözebilirim şeklindeki yaklaşımlarına tanık oluyorum. Bu çok güzel bir gelişme. Herkesin kendisine göre bir etik anlayışı vardır yaklaşımını terk etmeliyiz. Önemli olan bireyin yapacağı hareket için hissettiği niyetidir. İyiyi, doğruyu, güzeli hedeflemiş bir niyeti etik ve ahlak dışı olarak nitelendiremeyiz. Art niyet, dedikodu, iftira ve vicdansızlıktan uzak olan her şey aslında bir o kadar etiğe yakındır. En etik olandan önce etik olanı düşünce sistemimize yerleştirmek durumundayız. 2011 yılının Ocak ayından bu yana 4. ayımızda bu duygular içinde olmak ve aşama kaydetmek mutluluk verici. Herkesi bu ivmenin anlamıyla sevgi ve saygıyla kucaklıyorum. Sevgiye, saygıya ve ötesi manevi duygulara o kadar ihtiyacımız var ki aslında. Sanıyorum ki, uzun yıllar olaylara ve yaşama mekanik, ekonomik bir bakış açısıyla yaklaşıldı. Duygular katılaştı, düşünce sisteminin akışı bozuldu. Sabit fikirli olmak ve donmuş düşünce sistemlerine mahkum kalmak bizleri yordu. Artık tohumun ve tomurcukların çatlama zamanı gelmiştir. Özellikle bahar aylarında olmamız sebebiyle yeşillenmeye başlayan doğada bu dediğimizi çok daha kolay fark etmek mümkündür. Amaç insanı ve onunla barışık olan doğal bir çevreyi yeniden ortaya çıkarabilmektir. Bu arada ilk kez Bornova Belediye Başkanı sayın Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır ve Konak Belediye Başkanı sayın Dr. Hakan Tartan’ın da bu projenin ivmesine olumlu destek sunmaları, eğitimsel ve kültürel öğelere artı puan kazandıran böyle yerel yöneticilerin varlığı benim için ayrı bir onur kaynağı olmuştur. Her Şeye Rağmen Etik devam ediyor… Nisan döneminin konferans takvimi yeni belirleniyor ve bu ay daha çok bilgilendirme tarzındaki bu tip açıklamalara yer veriyoruz. 13 Nisan'da 9 Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesinde bir konferansımız var. Bunun düzenlenmesinde 9 Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesinin yanında İzmir Tabip Odasının da katkısını unutmamak gerekiyor. Mayıs dömeninin Etik Günü ve Haftasının bulunduğu ay olması itibariyle de daha yoğun olacağını düşünüyorum.Yeni sürpriz konferanslarımızın duyurusunu zamanı yaklaştıkça yine sizlerle paylaşacağız.”08.04.2011 --------------------------------------------------------------------------------------------------
"Her Şeye Rağmen Etik" projesi çerçevesince gittiği konferanslara paralel olarak etik farkındalık ve bilinç oluşturabilmek amacıyla yaptığı açıklamalarını sürdüren Doç. Dr. Çağatay Üstün'ün bu kez değindiği konu, şimdi saygı zamanı... Üstün'e göre; sevgiyi bir hiç uğruna kendi çıkarları için acımasızca harcayan insanlığın elinde kalan son duyguyu, yani saygıyı da yitirmemesi gerekiyor. Saygısızlığın her türlüsüne karşı durmak zorundayız. Geçer akçenin para ve paranın getirdiği kuvvetler olmadığını vurgulayarak, sevginin kalmış son kırıntılarını toplayarak saygıyla birleştirmeliyiz. Bir yerden başlamak adına, kendimizi saygının temel bir merkezi gibi görerek yola çıkmalıyız. Saygıyı hak edene, bunu koruyana, savunana göstermeliyiz. Saygı, yeniden ve yeniden yaşam bulmalı davranışlarımızda. Sevimli gözükmenin ve sahte tavır takınmanın yerini saygı almalıdır. Yoksul insanlara, sevgiyi yitirmişlere, yalan bir dünyanın içine gizlenenlere, açlığın ve yoksulluğun pençesindekilere, savaşlarda tutsak düşmüş esirlere, insan ticaretinin kurbanı olanlara, hepsine saygıyı ve saygınlığı yeniden vermek zorundayız. İnsanlığın utancı hiçbir zaman saygıyı yok etmemeli, saygıyı yok saydırmamalıdır. Birbiriyle didişenlere, türlü oyunlarla tuzak hazırlayanlara, iki yüzlülükten vazgeçmeyenlere, paranın tutsak efendilerine, yaşama hürmet göstermeyenlere saygının gücünü ve ışığını göstermeliyiz. Çekinerek, ürkerek gösterilecek bir saygının yetersiz olduğunu unutmadan, gerçek olanı sunmalıyız. Giderek evrensel bir nitelik kazanmaya başlayan saygısızlığın her türlüsüne ve ona destek olan her şeye karşı durmak gerekiyor. Yılmadan ve yorulmadan saygıyı yeniden oluşturmak adına seslenmeliyiz birbirimize: Şimdi saygı zamanı… Sevgiyi, hoşgörüyü yitirerek merhametsizliğe kapı açanların saygıdan yana olmalarının artık zamanı gelmedi mi?(06.04.2011) --------------------------------------------------------------------------------------------------
“Her Şeye Rağmen Etik” projesi sorumlusu Doç. Dr. Çağatay Üstün, projenin 3. ayını tamamlayarak Nisan dönemine girdiğini belirtirken, bu konudaki değerlendirmesinde şu konulara dikkatleri çekti: “Çok önemli bir yıl 2011. Her şeye rağmen etik diyebilmek için bir fırsat yakalandığını düşünüyorum. Bu proje bir hayal gibi başladı ve bugünlere kadar geldi. Etik ile ilgili konularda çok uzun soluklu bir koşu yapabilmek biraz zor. Ancak yine de yorulmadan aynı şevk ve heyecan ile dördüncü aya girmiş bulunuyoruz. Düzenlenen toplantılardan bize kadar ulaşan geri bildirimlerde övgü de eleştiri de var. Övgüler için teşekkür ediyoruz. Eleştiriler yapıcı olduğu sürece dikkate alıyoruz. Ancak yapıcı olmayan eleştiriler için üzgünüz. Çünkü sadece gönüllülük esası ile güçlüklerine rağmen başarıyla yürütülen bu projenin yapıcı olmayan eleştirilerin etkisi altında kalmasına izin veremeyiz. Yaşadığımız şu son dönemde var olan sosyal sıkıntıların ve endişelerin arkasında hep etik güvensizlik yer alıyor. Bütün dünya toplumları etik adına olabilecek olumsuz gelişmelerden endişe duyuyor ve çok da haklılar. Bugün için bireysel ve toplumsal iletişimlerde olumluluk anlamında nelerin yapılabileceğini düşünüyoruz. Çıkar çatışmalarının arttığına tanıklık ederken kıskançlık ve çekememezlik gibi duyguların oluşturduğu kötü senaryoları yaşamak zorunda bırakılıyoruz. Her şeye rağmen etik diyebilmek için zaman kalmamıştı. Artık yola çıkma zamanıydı ve çıkıldı…Daha iyi olanı oluşturabilmek için bazen kendimizi çabanın tam ortasında bırakmak zorunda kalabiliriz. Geleceğin daha etik ve güzel olabilmesi adına yapılabilecek olan neyse onu yapmak için mücadele sürmelidir. Kavga ve hırçınlık isteyenlere sesleniyorum: Artık bu türden davranışların hükmü kalmamıştır. Etik, bir ışık demeti gibi ışıldamaya hazırlanmaktadır. Gözlerimizi kamaştıracak bu ışıktan kaçmadan ona doğru yürümemiz gerektiğini anlamak zorundayız.” --------------------------------------------------------------------------------------------------
28 Mart 2011 tarihinde "Her Şeye Rağmen Etik " projesi kapsamında İTÜ Makine Fakültesinin davetlisi olarak İstanbul'a giden Doç. Dr. Çağatay Üstün'ün bu toplantı ile ilgili yorumları şöyle: " Benim için onur duyduğum bir gündü. İTÜ Makine Fakültesi öğretim üyesi sayın Prof. Dr. Barlas Eryürek'in isteği üzerine bu toplantı tarihi belirlenmişti. Toplantıya Makine Fakültesi Dekanı sayın Prof. Dr. Ata Muğan'ın da katılması gerçekten çok anlamlıydı. Her iki hocamıza da ayrıca teşekkürü bir borç biliyorum. Mühendislik etiği kapsamında projemize gösterilen bu ilgi önemli bir adımdır. Projenin izmir dışına kadar taştığını vurgulayan bu konferans bize aslında etiksel sürece duyulan ihtiyacın ne kadar fazlalaştığını özetliyor. Toplantıda içerik olarak, etiğin ifade ettiği anlam üzerinde durarak, günümüzde yaşanan etik ikilemlerin ortaya konması ve çözümü üzerinde yoğunlaşıldı. Öğrencilerin dikkatli oluşları ve toplantı sonundaki sorular konuya verilen hassasiyetin bir göstergesiydi. Kabul etmeliyiz ki, giderek yozlaşmaya başlamış ve bozulmaya doğru hızla ilerleyen değerler sisteminin çöküşünü hazin bir şekilde izlemekteyiz. Burada önemli olan, tek bile kalsak, yanımızda dediğimiz kişilerin bile değiştiğini fark etsek de belli bir duruş sergileyebilmektir. Bunun için bize gerekli olan vicdan, akıl, erdemli olma çabası ve cesarettir. Toplantıda bir öğrencimizin sorduğu bir soru beni oldukça etkiledi. En etik olanı mı yoksa etik olanı mı yapmalı? Aslında böyle bir çelişki içinde olmanın gereği yoktur. En etik olanı yapmayı düşünmek elbette ki hepimizin ortak hayalidir. Ancak bugünün koşullarında ve bugünün yozlaşmış değerler sistemi içinde etik olanı yapmak bile değerli kabul edilmedir. Sonuçta önemli olan yapılmak istenen için hissedilen iyi niyettir. İyi niyet iyi eylemi de beraberinde getirecektir. Ayrıca dünya üzerindeki ülkelerin yöneticileri de etik olanın yapılması için teşvik edici rol üstlenebilmeli ve kendileri de bunun bir parçası olabilmelidirler. İnanıyorum ki, yakın bir gelecekte etik olanın düşünüldüğü ve ahlaki olanın uygulanmaya başladığı bir dönem yaşanacaktır. İnsanlık artık bunu çok büyük bir arzuyla talep etmektedir. Umutsuzluk içine düşülmemelidir. Projemizin bir anlamı da bunu vurgulamaktır. Toplumsal yönden etik bir bilinç ve duyarlılık oluşturabilmeyi hedefliyoruz. İnsanların birbirlerinin açıklarını yakalamak için uğraşmadığı, kötü niyetin hakim olmadığı, bireyin özel yaşamına saygı duyulduğu, sevginin yüksek oranda artırılarak paylaşıldığı bir sisteme ihtiyaç vardır. Bunlarla ilgili sorgulamayı bizlere etik bilimi sağlayacaktır. İşin özü, ne olursa olsun, nasıl bir durumla karşılaşılsa karşılaşılsın, her şeye rağmen etik diyebilmektir..."(Yayın Tarihi:29.03.2011)
--------------------------------------------------------------------------------------------------
Ocak 2011’den itibaren başlayan “Her Şeye Rağmen Etik Projesi”nin sorumlusu Doç. Dr. Çağatay Üstün, proje kapsamında konferans vermek üzere 28 Mart 2011 tarihinde davet edildiği İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Makine Fakültesinde olacak. Doç. Dr. Üstün'ün konu hakkındaki görüşleri şöyle: “Artık geri dönüşü olmayacak bir şekilde bu proje kendi yolunda emin adımlarla ilerliyor. Sanki bir çocuğun ilk yürüyüşlerine tanık oluyoruz. Tamamen gönüllülük esasına dayanarak yola çıkıldı. Her hangi bir yerden destek ve sponsorluk söz konusu değil. Zaten etik anlamda doğru olan da budur. “Herkesin Projesi” haline dönüşmeye başlaması, sahip çıkılması ise bir sevindirici gelişme. Çünkü, sonuçta etiğin evrenselliği ve her yere yayılması söz konusudur. Bu projeye katkı sağlayan ve sağlayacak herkese tekrar teşekkür ediyorum. Özellikle her türlü yönetim kademesindeki kişilerin bu tür çalışmalara destek vermesi ve kendi kurumlarında etik ile ilgili birimleri oluşturması gerekmektedir. Bu konuda çaba sarf etmek isteyenlere yol göstericilik açısından kendi anabilim dalımız olarak nasıl bir sorumluluk üstlenmemiz gerekiyorsa yapmaya hazırız. İlerleyen zamanlarda projenin başarısı doğru yolun bulunmasını ve fark edilmesini kolaylaştıracaktır. İlk kez proje kapsamında İzmir dışından bir teklif alarak İstanbul’a gidiliyor. Bundan büyük onur duyuyorum.”22.03.2011 "Her Şeye Rağmen Etik" Projesinin yeni Konferansı izmir Bornova Acil Yardım ve Travmatoloji Hastanesinde 13 Mayıs 2011 tarihinde gerçekleşecektir. izmir Kent Rehberi olarak etik bir duyarlılık ve bilinç oluşturulmak için çıkılan bu yolda çaba gösteren Doç. Dr. Çağatay Üstün'e başarı dileklerimizi tekrar ediyor, bu konuda artmaya başlayan ilgi ve övgülerin daha da artmasını bekliyoruz. "Her Şeye Rağmen Etik" projesi kapsamında etik bir duyarlılık ve bilinç oluşturmayı hedefleyen Doç. Dr. Çağatay ÜSTÜN 16 Mayıs 2011 tarihinde Adnan Menderes Üniversitesi Aydın Sağlık Yüksekokulu'nun davetlisi olarak bir konferans verecektir. |
Ramazan İmsakiyesi, İzmir 2019 Ramazan iftar saatleri saat kaçta? 2019 Ramazan imsakiyesi (2019 Ramazan İftar Vakitleri), İzmir sahur vakitleri , İzmir ezan ve namaz saatleri Ramazan İmsakiyesi İzmir sayfamızda. Ramazan bayramı ne zaman kutlanacak? İzmir Ramazan Bayramı saat kaçta? 2019 İl İl Ramazan İmsakiyesi (Ramazan İftar saatleri 2019) yayınlandı. On Bir Ayın Sultanı Ramazan Orucu bu yıl 06 Mayıs 2019 Pazartesi günü başlayacak ve 03 Haziran 2019 Pazartesi günü sona erecek. 04 Haziran Salı günü ise Ramazan Bayramını Allah'ın izni ile kutlayacağız. İmsakiye 2019 İzmir takvimine göre ilk sahur vakti 04.25'de, ilk iftar ise 06 Mayıs akşamı saat 20:16'da olacak. Diyanet İşleri Başkanlığı 2019 Ramazan İmsakiyesi (Ramazan İmsakiyesi 2019) Orucu Sahur ve İftar Vakitleri ve tüm detaylara aşağıdaki aktif linklerden ulaşabilirsiniz. Peygamber Efendimiz (s.a.v) Hadis-i Şeriflerinde buyuruyor ki; “Her şeyin bir baharı vardır, Kur'an'ın baharı da Ramazan ayıdır.” İşte İzmir Ramazan imsakiyesi 2019 tüm bilgileri burada bulabileceksiniz. İZMİR İMSAKİYESİ Sayfamızda, Ramazan İmsakiyesi, Namaz Vakitleri, İmsakiye Vakitleri, Ezan Saatleri, İmsakiye 2019, İmsakiye Kadir Gecesi, İstanbul İmsakiye, İzmir İmsakiye Diyanet, İzmir Sahur Saati, İmsakiye Ramazan 2019, İzmir Namaz Vakitleri, İzmir İmsakiye Kadir Gecesi, İzmir İmsakiye 2019 Diyanet, İzmir İmsakiye 2019 İndir, İzmir İmsakiye Vakitleri 2019, İZMİR İMSAKİYESİ 2019 sayfamızda bulabileceksiniz. İzmir İçin İftar Vakti 2019 Ramazan İmsakiyesi sayfamız aracılığı ile İzmir için iftar ve sahur vakitleri’ni anlık olarak takip etmeniz mümkün olacak. İzmir İmsakiye sayfası aynı zamanda sizlere iftara ne kadar süre kaldığını da anlık olarak sunuyor. Ayrıca İmsakiye sayfamızdan Ramazan ile ilgili dini makalelere, iftar menülerine ve sağlık önerilerine de ulaşmanız mümkün. Tüm bunlara ek olarak “İftara ne kadar süre kaldı? Sahur vakti saat kaçta?, Teravih namazı saat kaçta kılınıyor?, İzmir için iftara ne kadar kaldı?” gibi en çok merak edilen soruların yanıtını da yine imsakiye sayfamızda bulabilirsiniz. Ayrıca ramazan imsakiyesi sayfamız üzerinden bulunduğunuz şehre ait 30 günlük 2019 Ramazan İmsakiyesine ulaşabilirsiniz. İzmirde.Biz siz değerli ziyaretçilerimize “Hayırlı Ramazanlar” diliyoruz. İzmir Ramazan İmsakiyesi 2019
İmsak: Sahur vakti, oruç tutacaklar için son yeme içme saatidir.
İzmir Kent Rehberi Ailesi olarak Tüm İslam Aleminin Mübarek Ramazan Ayını Kutlar Sağlık,Huzur ve Mutluluklar Dileriz. Etiketler;Ramazan İmsakiyesi, Ramazan İmsakiyesi 2019, İzmir Namaz Vakitleri , İzmir Ezan Saatleri, İzmir Namaz Saatleri, İzmir Namaz Vakti, İzmirde Namaz Vakitleri, İzmirde Namaz Vakitleri, İzmir Sabah Namazı Vakti, İzmir İmsak Vakti, İzmir Teravih Namazı Vakti, İzmir Akşam Namazı Vakti, İzmir İçin İftar Vakti, İzmir İmsak, İzmir Yatsı Namazı Vakti , Ezan Saatleri İzmir, İzmir Öğle Namazı Vakti, Ezan Vakitleri, Ezan Vakitleri İzmir ,İzmir İkindi Namazı, İzmir Sahur Vakti, İzmir Cuma Namazı Vakti, İzmir Namaz Vakitleri Sayfamızdan Ulaşabilirsiniz.
|
Abdest nasıl alınır, abdest nasıl alınır resimli anlatım, abdest alma, abdest nasıl alınır bayanlar için, abdest nasıl alınır resimli anlatım, abdest nasıl alınır video olarak sizlere sunuyoruz. İyi günler dileriz. Abdest Nasıl Alınır? Önce kıbleye dönülür. Euzü-Besmele çekilir ve abdestin sünnetine niyet edilerek mesela “Neveytü sünnet-el-vudui” (abdestin sünnetine niyet ettim) diyerek eller, bileklere kadar yıkanır. Sonra ağıza ve buruna üçer defa su verilir. Misvak kullanılır. Sonra abdestin farzına niyet edilerek yüz yıkanır. Niyetin yeri kalbdir. Dil ile söylemek ise, sünnettir. “Neveytü raf al-hadesi” yani (abdestsizliği gidermeye niyet ettim) şeklinde niyet edilebilir. Bu niyetin sadece Türkçesini söylemek de kafidir. Yüz, yukarıdan aşağıya doğru yıkanır. Sonra parmak uçlarından, dirseğe kadar (dirsek dahil olmak üzere) üçer defa önce sağ kol, sonra aynı şekilde sol kol yıkanır, parmak araları hilallenir. Bu yıkamalar yapılırken organlar ovalanır. Sonra başın tamamı meshedilir. Sonra yeni bir su ile kulakların içi ve dışı meshedilir. Sonra sağ ayak, yandaki aşık kemiklerine kadar (bu kemikler dahil olmak üzere) üç defa yıkanır, sonra aynı şekilde sol ayak yıkanır ve ayak parmaklarının arası hilallenir. Abdestte kullanılan sudan bir miktar içilir ve biraz su elbiseye serpilir. Bundan sonra bildirilen dualar okunur.
Etiketler: Abdest nasıl alınır, abdest nasıl alınır resimli anlatım, abdest nasıl alınır, abdest nasıl alınır bayanlar için, abdest nasıl alınır resimli anlatım, abdest nasıl alınır video. |
|
|
Suyun yanlış kullanımı ile ilgili konuların ciddi bir şekilde dünya gündemine gelmesiyle BM Genel Kurulu 1993 yılı Aralık ayında aldığı bir kararla her yılın 22 Mart gününün Dünya Su Günü olarak kutlanmasını kararlaştırmıştır. Türkiye arıtmasının yüzde 38’i İzmir’de
Su, bireylerin en temel gereksinimi olma ve başlıca ekonomik faaliyetlere kaynaklık etme özelliği ile ulusların devamlılığı için yaşamsal bir kaynaktır. Sosyal ve ekonomik faaliyetlerin sürmesi büyük ölçüde temiz ve yeterli su arzına sahip olmaya bağlıdır. Su kaynaklarının geliştirilmesi ekonomik üretkenlik ve sosyal refaha doğrudan katkı yapmaktadır. Öte yandan, nüfus ve ekonomik faaliyetler arttıkça birçok ülke hızla su sıkıntısı çeker duruma gelmekte ya da ekonomik gelişmeleri kısıtlanmaktadır. Sürdürülebilir kalkınma politikası doğrultusunda, su kaynaklarını tasarruflu kullanma bilinci yerel, bölgesel, ulusal ve uluslararası her düzeyde geliştirilmelidir.
|
|
Milletvekili Aday Adayı, İzmir Milletvekili Adayları, Milletvekili Aday Adaylığı Ücreti, Milletvekili Aday Adayları, Milletvekili Aday Adayı Olma Şartları, Milletvekili Aday Adayı Web Sitesi, Haber Milletvekili Aday Adayları Haberi, Milletvekili Aday Adayı Ücretleri, Haber Milletvekili Aday Adayları Haberi, AKP Milletvekili Aday Adayları , CHP Milletvekili Aday Adayları, MHP Milletvekili Aday Adayları, Bağımsız Milletvekili Aday Adayları, Milletvekili Aday Listeleri, Milletvekili Tv, Son Haber Milletvekili Aday Adayları, Milletvekili Aday Adayı Olmak İçin, Milletvekili Aday Adayı Ücretleri, Milletvekili Aday Adayı Olma Şartları, hakkında bilgileri bulabileceksiniz.
1 Kasım milletvekili seçimleri Ege'de olgun bir havada tamamlandı. Siyasiler, "halk iradesinin" değerine vurgu yaparken, sandık başlarında renkli görüntüler de oluştu. Ege'de 1 Kasım milletvekili seçimleri demokrasi şöleni havasında geçti. Sandık başına gidenlerin ortak temennisi barış ve huzur oldu. AK Parti İzmir milletvekili adayı Binali Yıldırım, oyunu Urla'da Hüseyin Asliye Akyüz İmam Hatip Lisesinde 1056 No'lu sandıkta kullandı. Yıldırım, "Güzel İzmir'imize hayırlı olmasını diliyorum. Seçimlerin Türkiye'mizin, birliğine, kardeşliğine vesile olmasını istiyorum. Seçimler bir demokrasi bayramıdır" diye konuştu. Etiket :Milletvekili Seçimleri, Milletvekili Olma Şartları, Milletvekili Nasıl Olunur, Milletvekili Anlamı, Milletvekili Nedir, Milletvekili Maaşları 2015, Milletvekili Seçilme Yaşı, İzmir Bağımsız Milletvekili Adayları, Milletvekili Seçilme Şartları, Miietvekili Adayları, Milletvekili Seçimleri, İzmir Milletvekili Adayları, İzmir Milletvekili Aday Adayları, İzmir Milletvekilleri Adayları,İzmir Milletvekili Adayı, 26. Dönem Milletvekili listesi, İzmir 24.Dönem Milletvekilieri, 26. Dönem İzmir Milletvekilleri Aday Adayları, İzmir Milletvekilleri İsimleri, İzmir Milletvekilleri Listesi, İzmir Milletvekilleri Milletvekili Seçimleri, İzmir Milletvekilleri 2015, İzmir Milletvekilleri Dağılımı, İzmir Milletvekilleri Sayısı, AKP İzmir Milletvekilleri İsimleri, CHP İzmir Milletvekilleri İsimleri, |
Ülkemizde her yıl 18–24 Mart tarihleri arası “YAŞLILAR HAFTASI” olarak kutlanmaktadır. Her insan için değişik mana ve önem ifade eden yaşlılık, hayatın çok özel bir dönemidir. Yaşlılarımız dün ile bugün arasında köprü kuran, kültürümüzü ve değerlerimizi yarınlara taşımamızı sağlayan en değerli varlıklarımızdır. Yaşlılık dönemi itibar gerektirmektedir bu aynı zamanda bir minnet borcudur. Yaşlı bireylerin toplumla bütünleşmesi, daha aktif olması ve yaşama bağlı kılınmaları gerekir. Bir ömrün büyük kısmını topluma ve ülkeye hizmetle geçirmiş insanların, yaşlandıkları ve bakıma muhtaç oldukları dönemde ömürlerinin sonuna kadar insan onuruna yakışır bir şekilde bakım talep etme hakları vardır. Ailelerinden ve çocuklarından bu hizmeti çeşitli nedenlerle alamayanlara bu hizmet imkânlar ölçüsünde Devletimiz tarafından verilmektedir. Devleti halka hizmet etme aracı olarak gören hükümetler, bir sınıf ve kesimin değil, bütün vatandaşlarımızın refah ve mutluluğunu sağlayacak sosyal politikalar yürütmeyi, bu bağlamda yoksullar, bakıma muhtaç yaşlılar, çocuklar ve işsizler için özel programlar oluşturmayı, zor durumdaki vatandaşlarımıza, terkedilmiş ve kimsesizlik duygusu yaşatmamayı hedeflemelidir. Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğümüz, insanımızın değer yargıları arasında var olan yaşlıya sevgi, dayanışma ve saygı yaklaşımını, değişen toplum yapısı içinde ve bilimin ışığında profesyonelce hizmet alanlarına taşıyarak yaşlı vatandaşlarımıza götürülecek hizmetlerin kalitesini ve çeşitliliğini artırmaya yönelik çalışmaları sürdürmelidir. Devletimizin sağladığı imkânlar ve sunduğu hizmetlerin her geçen gün daha mükemmel hale getirilmesini sağlamak öncelikli hedefi olmalıdır. Ancak devletimizin çalışmaları yaşlılarımızın sorunlarının çözümü ve toplumda hak ettikleri yeri almaları konusunda tek başına yeterli değildir. Toplumda bu bilincin yerleşmesi, bugüne kadar olduğu gibi gönüllü kuruluşlarımızın ve yurttaşlarımızın katkıları ile yaşlılarımıza daha iyi yaşama koşullarını sağlayabiliriz. Yaşlılarımıza ve onların sorunlarına sahip çıkmak insanlık ve yurttaşlık görevimizdir. “Bizleri bugünlere ve geleceğe hazırlayan yaşlılarımız için hayatı kolaylaştırmak ve kimseye muhtaç olmadan yaşamalarını sağlamak devletimizin öncelikli görevleri arasındadır.”
İzmir Kent Rehberi Adına tüm yaşlılarımıza saygılarımızı sunuyor ve Ellerinden Hürmetle Öpüyorum. Ertan KARA |
DEPREMSELLİK
İzmir’de şiddetli ve tahripkar bir deprem, 20.000 ölüden bahsedilmektedir.
Batı Anadolu, İzmir, Manisa, Turgutlu, Bayındır, Ödemiş ve Tire’de çok şiddetli bir şekilde hissedilmiştir. Kemalpaşa’da yarıklar açılmıştır. Bölgede çeşitli hasarlar olmuştur.
Çeşme yarımadasının batı kısmında bulunan bütün köylerde geniş hasarlar olmuştur. İzmir’de hafif hasarlar yapmıştır. 15.000 kişinin öldüğü söylenir.
|
|
|
|
Etiketler:izmir doğalgaz, izmir doğalgaz firmaları, izmir doğalgaz tesisatı, doğalgaz tesisatı projesi, izmir doğalgaz fiyatları, izmir doğalgaz ödeme, doğalgaz firmaları izmir, doğalgaz fiyatı izmir, doğalgaz ödeme noktaları, izmir doğalgaz ödeme. |
İzmirde Satılık Evler Bu Bölümümüzde İzmirde Emlak Fiyatlarını , Emlak kiralarını Öğrenebileceksiniz pek yakında .İzmir Kent Rehberi
|
|
Sürücü Kursları, Sürücü Kursları İzmir, İzmir Sürücü Kurları, İzmir Sürücü Kursu, İzmirde Sürücü Kursları, İzmirde Eğitim, İzmir Eğitim, Sürücü Kursu Rehberi, Sürücü Kursları Kampanyaları, Ehliyet Kursu,Sürücü Kursu Sınav Sonuçları,İzmir Sürücü Kursu Fiyatları, İzmir Sürücü Kursları Telefonları, İzmir Sürücü Kursları Listesi, İzmirde Bulunan Tüm sürücü kursları listesi, İlçelere Göre İzmir'deki Sürücü Kursları ve Telefonları, izmir Sürücü Kursları Listesi, İzmir Sürücü Kursları Fiyatları, İzmir Bornova Sürücü Kursları, Bornova Hasekioğlu Sürücü Kursu, İzmir Sürücü Kursu Karşıyaka, Sürücü Kursu İzmir Buca, İzmir Sürücü Kursu Yeni Girne, İzmir Sürücü Kursu Fiyatları 2017, İzmir Sürücü Kursları Kampanyaları İzmir Kent Rehberimizde... İZMİR SÜRÜCÜ KURSLARI
Etiketler:Sürücü kursları,sürücü kursları izmir,izmir sürücü kurları,izmir sürücü kursu,izmirde sürücü kursları,izmirde eğitim,izmir eğitim,sürücü kursu rehberi, sürü kurları kampanyaları,ehliyet kursu,sürücü kursu sınav sonuçları,izmir sürücü kursu fiyatları, izmir sürücü kursları telefonları,izmir sürücü kursları kampanyaları |
Aliağa Battalbey Bayileri, Balçova Battalbey Bayileri, Evka 1 Battalbey Bayileri, Atatürk Mahallesi Battal Bey şubeleri, Bayındır Battalbey Bayileri, Bayraklı Battalbey Bayileri, Bergama Battalbey Bayileri, Beydağ Battalbey Bayileri, Bornova Battalbey Bayileri, Buca Battalbey Bayileri, Çeşme Battalbey Bayileri, Çiğli Battalbey Bayileri, Dikili Battalbey Bayileri, Foça Battalbey Bayileri, Gaziemir Battalbey Bayileri, Güzelbahçe Battalbey Bayileri, Karabağlar Battalbey Bayileri, Karaburun Battalbey Bayileri, Karşıyaka Battalbey Bayileri, Kemalpaşa Battalbey Bayileri, Kınık Battalbey Bayileri, Kiraz Battalbey Bayileri, Konak Battalbey Bayileri, Menderes Battalbey Bayileri, Menemen Battalbey Bayileri, Narlıdere Battalbey Bayileri, Ödemiş Battalbey Bayileri, Seferihisar Battalbey Bayileri, Selçuk Battalbey Bayileri, Tire Battalbey Bayileri, Torbalı Battalbey Bayileri, Urla Battalbey Bayileri, Battalbey, battalbey buca, battalbey izmir, battalbey çiğ köfte, battalbey alsancak,battalbey bayilik, battalbey çiğ köfte İzmir, battalbey Bornova, battalbey çiğ köfte tarifi, battalbey buca, battalbey alsancak, battalbey bostanlı, battalbey gaziemir battalbey Bayilerinin İletişim Numaralarını yapacağımız güncelleme sonrasında bulabileceksiniz. iletişim: izmir@izmirde.biz | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Sultangazi / İstanbul E-posta : info@battalbey.com.tr | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
|
İzmir Aliağa-Menderes Banliyö Sistemi Resmi Açılış Töreni, Yer; Alsancak Garı, Tarih:06.03.2011 Saat:15:30 Cumhuriyet tarihinin en büyük toplu ulaşım projesi olarak İzmir Büyükşehir Belediyesi ve TCDD işbirliğiyle yaşama geçirilen Aliağa-Menderes Banliyö Sistemi, düzenlenen devlet töreni ile resmi olarak hizmete girdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu buluşturan tarihi tören, Türk demokrasisi adına anlamlı mesajlara sahne oldu. İzmir Büyükşehir Belediyesi ile TCDD’nin işbirliğiyle kente kazandırılan ve İzmir’in kuzeyi ile güneyi arasındaki 80 kilometrelik hattın tamamında metro standardında ulaşım olanağı sağlayan Aliağa-Menderes Banliyö Sistemi’nde heyecanla beklenen açılış, tarihi bir törenle gerçekleşti. Geçtiğimiz Ocak ayından bu yana yolculu seferlerini sürdüren İzmir Banliyösü, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun katıldığı devlet töreniyle “resmen” hizmete girdi. Cumhuriyet tarihinin en büyük toplu ulaşım projesi olarak kayıtlara geçen Aliağa-Menderes Banliyö Sistemi’nin açılış töreni, Alsancak Garı’nda yapıldı. Başbakan ve Ana Muhalefet Partisi liderini buluşturan törene Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Devlet Bakanı Prof. Dr. Mehmet Aydın, Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, İzmir milletvekilleri ve TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman katıldı. “Gururluyuz” “İzmir çıtayı yükseltiyor”
|
|
Büyükşehir Belediye Başkanı, Büyükşehir Belediye sınırları içindeki seçmenler tarafından 5 yıl süre ile seçilir. Büyükşehir Belediye Başkanı, Belediye Başkanı'na verilen kanuni görevler yanında ilçe belediyeleri arasında hizmetlerin yürütülmesinde birlik ve beraberliği sağlamakla da görevli ve yetkilidir. Büyükşehir ve ilçe belediye meclislerinde alınan bütçe kararları Büyükşehir Belediye Başkanı'na gönderilir. Büyükşehir Belediye Başkanı konunun meclislerde tekrar görüşülmesini isteyebilir. Meclisler kararlarında ancak 2/3 çoğunluğunda ısrar edebilirler ve bu hallerde meclis kararı kesinleşmiş olur. Büyükşehir Belediye Başkanı'nın diğer görevleri • Büyükşehir tüzel kişiliğini temsil etmek, |
1. Su Kesintileri Hakkında Nereden Bilgi Alabiliriz?
|
Güzellik merkezleri, güzellik merkezleri fiyatlari, kişisel bakım kampanyaları,güzellik merkezi kampanyaları,güzellik kampanyaları,lazer kampanyaları,masaj salonları,izmir masaj salonları,izmir masaj salon kampanyaları, sauna, saunalar, sauna kampanyaları, kuaför,kuaför kampanyaları,izmir kuaförleri, izmir kuaför kampanyaları,izmirde kuaför kampanyaları, kozmetik,kozmetik kampanyaları,izmir kozmetik kampanyaları, kozmetik kampanya,kozmetik kampanyası, epilasyon,epilasyon kampanyası,epilasyon kampanyaları,izmir epilasyon kampanyası, izmirde güzellik merkezleri, Güzellik merkezleri karşıyaka, Güzellik merkezleri yönetmeliği, Cilt bakimi, izmir güzellik merkezleri, Güzellik merkezleri izmir, Güzellik merkezleri Bornova, Güzellik sirlari, Cilt bakimi, Güzellik sözleri, Güzellik maskeleri, Güzellik ile ilgili sözler, Kişisel bakim kadın, Güzellik nedir, Güzellik iksiri, Güzellik oyunlari, Kişisel bakimimiz için yapmamiz gerekenler, Kişisel bakim ürünleri, Kişisel bakim erkek, Kişisel bakim nasil yapilir, Kişisel bakim bayan, Kişisel bakim nedir, Kişisel bakim modülühakkında bilgileri sunacağız.
|
ARTEMİS GÜZELLİK MERKEZİ GÜZELLİK SALONU 1720 sokak no:33 daire:101 (0232) 364 3637 Kapanış: 19:30
ARYA GÜZELLİK VE LAZER EPİLASYON MERKEZİ Lazer Epilasyon Hizmeti Alsancak Mahallesi, Kıbrıs Şehitleri Caddesi,No:21,K:2,D:2,Alsancak,İzmir, (Ferruh Filiz Optik Üstü) (0232) 323 0155 Kapanış: 20:30
PURE LİFE NEO CLİNİC VE GUZELLİK MERKEZİ No:, Ali Çetinkaya Blv No:31 (0232) 463 3050 Kapanış: 20:00
ELEGANT GÜZELLİK & EPİLASYON Lazer Epilasyon Hizmeti Ali Çetinkaya Blv No:34 0532 672 6783 Kapanış: 18:30
ESSİ GÜZELLİK MERKEZİ Güzellik Salonu Kıbrıs Şehitleri Cd No:26 D:aire 1-2 (0232) 421 1808
GALA GÜZELLİK MERKEZİ Girne Bulv No:77 D:2 (0232) 368 0760
MAVİ IŞIK GÜZELLİK MERKEZİ Güzellik Salonu Talat Paşa Bulv No:33 D:11 (0232) 463 2232
ÖZEL DEMİDERM POLİKLİNİĞİ Güzellik Salonu Alsancak Mh Ali Çetinkaya Blv Pk:35220 Konak/izmir (0232) 464 0934 Kapanış: 19:00 PNT ESTETİK & GÜZELLİK Güzellik Salonu 274 Sok No:2 D:4 (0232) 347 0030
CİLİNİC NEWLİFE Güzellik Salonu No: KARŞIYAKA/İZMİR No:146 Kat: Daire:, 1671/3 Sk No:2 (0232) 368 6090 Kapanış: 20:00
AYSEL EPİLASYON Epilasyon Hizmetleri 6349 Sok 38/C (0232) 330 2600
ÖZEL LİKYA POLİKLİNİĞİ Estetik Cerrah Dr Mustafa Bey Cad No:1 D:1 (0232) 422 5594
BİONET ESTETİK VE GÜZELLİK Güzellik Salonu Yalı Mahallesi 6523 Sokak 32/A K:1 D:103 (0232) 381 8122 RİSUS GÜZELLİK SALONU Güzellik Salonu Bahriye Üçok Bulv No:1 D:104 (0232) 364 1364
CLİNİC A PLUS GÜZELLİK SALONU Ziya Gökalp Bulv No:18 (0232) 464 6171
SLİMFİT ESTETİK ESTETİK CERRAH Sakarya Cad Merve Apt No:77 K:4 D:16 Manavkuyu 0530 177 4001 Kapanış: 19:00 İZMİR İSMİRA MASAJ SALONU Güzellik Salonu Gazi Osman Paşa Blv No:28 (0232) 445 6073 Kapanış: 22:00
EKOZA GÜZELLİK MERKEZİ Mithat Paşa Cad No:1024 D:1 (0232) 247 3131
İZMİR ESTETİK GÜZELLİK SALONU Mimar Sinan Mh Ali Çetinkaya Blv Pk:35220 Konak/izmir (0232) 422 6111 MAVİ IŞIK GÜZELLİK MERKEZİ Güzellik Salonu Cemal Gürsel Cad No:77 D:1 (0232) 336 6717
LEMANİSİS GÜZELLİK SALONU İnönü Cad 303/A (0232) 231 3200
STİL GÜZELLİK SALONU 275/2 Sok 14/B (0232) 347 2507
FLORYA GÜZELLİK MERKEZİ 1392 Sok 7/B (0232) 422 1021
NOVAR POLİKLİNİK Lazer Epilasyon Hizmeti Ali Çetinkaya Blv No: 25 K:2 Pakkat Apt, Alsancak Limanı (0232) 421 0200 Kapanış: 19:00
ESTELİFE GÜZELLİK SALONU Kıbrıs Şehitleri Cad No:4 D:3 (0232) 422 5646
SAMYELİ GÜZELLİK SALONU Berin Taşan Sok 68/E (0232) 364 2144
ELİFÇE GÜZELLİK SALONU Güzellik Salonu 6523 sokak Mavişehir Park Yaşam Ofis 32/A2 Giriş Kat:3 D:310 (0232) 367 0507 Kapanış: 20:00 MEDİART LAZER EPİLASYON VE GÜZELLİK MERKEZİ Pierre Bulv No:6 D:1 (0232) 464 1194
ESMİRA ESTETİK GÜZELLİK MERKEZİ Estetik Cerrah Atatürk Cad No:372 D:5 (0232) 464 2330 Kapanış saati: 18:00
Ceren Güzellik Salonu Sevgi Yolu/1643 Sok No:39 D:7 (0232) 345 1374
NASYONEL GÜZELLİK MERKEZİ 2040 Sok No:104 (0232) 324 4214
YAKAMOZ BEAUTY PARK Güzellik Salonu 2040 No:, 1834/3 Sk (0232) 382 9191 Kapanış: 21:00 DİVİNE GÜZELLİK SALONU Cumhuriyet Bulv 253/A (0232) 463 8822
IŞIL GÜZELLİK SALONU & KUAFÖR 6436/1 Sok 63/A (0232) 336 7525
YELİZ SALİHA GÜZELLİK SALONU 1809 Sok No:11 D:1 (0232) 330 8385
AQUAMARİNE UNİSEX BEAUTY Spa ve Sağlık Kulübü No:105 Agora Avm Karşısı, Mithatpaşa Cd (0232) 278 4004 Kapanış saati: 18:00
SELMA GÜZELLİK SALONU 273/3 Sok 6/C (0232) 347 2821
OpDr Murat Ataseven Klinik - Lazer Epilasyon | Botox | Akupunktur Cerrah Mansuroğlu Mah Sakarya Cad No:77 Merve Apt K:7 D:28 İzmi̇r (0232) 486 6678 Kapanış: 19:00
MİDSUMMER BEAUTY CLUB Güzellik Salonu Yeni Kale Mah Kale Sok No 3/A (0232) 239 5030 Kapanış: 20:00 NATUREL GÜZELLİK SALONU Güzellik Salonu 1671 Sok 167/A (0232) 369 0229
FEMİNEN GÜZELLİK MERKEZİ Orhan Şaik Gökyay Cad No:38 (0232) 365 6545
YASEMEN GÜZELLİK MERKEZİ Şair Eşref Bulv No:80 (0232) 463 6950
LEMANİSİS GÜZELLİK SALONU Güzellik Salonu İnönü Cad No:321 D:7 (0232) 231 5278 GÜRDAL GÜZELLİK SALONU Haşim İşcan Cad/225 Sok No:29 D:1 (0232) 347 9747 AYVALIK GÜZELLİK SALONU 1443 Sok No:302 (0232) 422 5890
ÇAĞDAŞ ESTETİK GÜZELLİK MERKEZİ Talat Paşa Bulv No:33 D:2 (0232) 421 8077
HRC SAÇ EKİM MERKEZİ Mimar Sinan Cad No:21 D:5 (0232) 464 0303
EN ERKEK GÜZELLİK SALONU Mithat Paşa Cad No:127 (0232) 484 0708 LEYLA GÜZELLİK SALONU Bahriye Üçok Bulv 39/A (0232) 382 8069
PROTEZ SAÇ VE SAÇ EKİMİ HAİRVİSİON SAÇ SORUNLARI MERKEZİ Güzellik Salonu Mimar Sinan Cadno15/17 Sedaapt Kat1 Daire2 Alsancakizmir (0232) 464 9798
NOVARA LAZER EPİLASYON POLİKLİNİĞİ Lazer Epilasyon Hizmeti 1716 Sk No:2 (0232) 364 6969 Kapanış: 19:30
ESSİ KARŞIYAKA GÜZELLİK SALONU No:304 D:, 1675 Cd 161-1 (0232) 323 6300
VİP KUAFÖR & GÜZELLİK SALONU 259 Sok 52/A (0232) 348 1400
SERAP GÜZELLİK SALONU 6038 Sok 4/D (0232) 366 4602
VANESSA GÜZELLİK 1807 Sok No:1 D:16 (0232) 330 8598
DERSU GÜZELLİK SALONU Gazi Bulv No:95 D:1 (0232) 446 3208
MY CLİNİCA ESTETİK VE GÜZELLİK Epilasyon Hizmetleri Kat:2, Talatpaşa Blv No:45 (0232) 502 0232 Kapanış: 20:00 GÖZDE GÜZELLİK MERKEZİ Kültür Mh Şevket Özçelik Sk Pk:35220 Konak/izmir (0232) 463 0463
NETS CLUB GÜZELLİK MERKEZİ Güzellik Salonu 0850 277 6387 Kapanış: 20:00
WELLNESS CLUB İZMİR Sağlıklı Yaşam Merkezi 1386 Sk No: 4 Türsen Apt Kat: 2 D:3 (0232) 463 9364 Kapanış: 19:00 FULYA GÜZELLİK SALONU 1827 Sok No:8/A (0232) 366 6162
GÖZTEPE GÜZELLİK SALONU Güzellik Salonu İnönü Cad 312/9 (0232) 245 1925 Kapanış: 20:00 CLİNİCHAİR SAÇ EKİM MERKEZİ Güzellik Salonu 1586/3 Sk No:13 (0232) 343 2585 Kapanış: 20:00
ELİN EPİLASYON Mustafa Kemal Cad No:166 D:1 (0232) 348 3636
HÜLYAM GÜZELLİK SALONU 1715 Sok No:5 D:2 (0232) 369 7711 ATANUR GÜZELLİK MERKEZİ Güzellik Salonu Mithat Paşa Cad 978/A (0232) 224 0680
TESADÜF GÜZELLİK & MASAJ SALONU 1 Kordon 366/B (0232) 421 9111
YEŞİM GÜZELLİK SALONU 234 Sok No:2 D:1 (0232) 343 6223 LUNA EPİLASYON & GÜZELLİK SALONU - ÜÇYOL Güzellik Salonu Bahçelievler Mah 326 Sokak, No:1 D:2 (0232) 261 4888 Kapanış: 19:00
NUR GÜZELLİK MERKEZİ 333 Sok 55/A (0232) 448 5950
MERVENUR GÜZELLİK MERKEZİ Önder Cad No:45 D:1 (0232) 251 2297
DİVA DERMAL GÜZELLİK MERKEZİ 85 Sok No:4 D:1 (0232) 343 3707
FORMPARK HYPOXİ STUDİO BEAUTY SALOON Güzellik Salonu Ali Çetinkaya Blv No:2 Alsancak (0232) 465 2020 Kapanış: 20:00 BORNOVA ESTETİK & GÜZELLİK SALONU Mustafa Kemal Cad No:49 D:1 (0232) 388 5288
ÖZEL NETS POLİKLİNİĞİ Güzellik Salonu 80 Sok 12-14 (0232) 388 2888 AKKOR GÜZELLİK SALONU Fahrettin Altay Meydanı No:4 D:7 (0232) 247 4682 ESTE CLİNİC SAĞLIK VE GÜZELLİK MERKEZİ Lazer Epilasyon Hizmeti 1389 Sk No:2 (0232) 421 0889 Kapanış: 19:30 ÜMRAN CİVAN GÜZELLİK SALONU Menderes Cad 253/A D:2 (0232) 452 4041 ESTRELLA ESTETİK Gazi Osman Paşa Bulv No:26 (0232) 243 9515
TUANA GÜZELLİK SALONU Mustafa Kemal Cad No:16/A D:1 (0232) 342 2522
KARDELEN GÜZELİK VE KUAFÖR SALONU Atatürk Bulv No:31/A (0232) 367 5128 ANGEL GÜZELLİK SALONU Güzellik Salonu 96 sok no:15/A, Göztepe (0232) 248 3868 Kapanış: 20:00
SİNERJİ SPA, MASAJ SALONU, TÜRK HAMAMI, SAUNA (DoubleTree by HILTON Otel) Masaj Salonu DoubleTree By HILTON Otel 1373 Sok No: 5 Montrö (0232) 461 1530 Kapanış: 22:00 NUR GÜZELLİK SALONU 76 Sok 25/A (0232) 285 6610
ELİTE GÜZELLİK SALONU Polat Cad 184/B (0232) 244 7048
F CLUB BAY-BAYAN GÜZELLİK SALONU 6521 Sok No:21 (0232) 324 7900
HALE GÜZELLİK SALONU Mehmetçik Bulv/2 Sok No:11/C (0232) 248 3199 KUAFÖR ASO'S GÜZELLİK SALONU 6436/1 Sok 42/B (0232) 337 1053
NATUREL SAÇ EKİM VE TEDAVİ MERKEZİ Estetik Cerrah No107, Alsancak Melih Özakat İÖO (0232) 464 0362 Kapanış: 19:00
NAZAR GÜZELLİK SALONU Mustafa Kemal Sahil Bulv 615/A (0232) 247 9347
SENA GÜZELLİK SALONU 5/3 Sok No:1 D:105 (0232) 252 1248
ANİMA GÜZELLİK SALONU Mustafa Kemal Cad No:5 (0232) 388 3630
NURDAN KURUÇ GÜZELLİK SALONU Güzellik Salonu Cemal Gürsel Cd No:252 (0232) 330 9129 Kapanış: 20:00
LİLA GÜZELLİK SALONU 6171 Sok No:2/C (0232) 336 4179
DELFİN GÜZELLİK VE BAKIM SALONU Menderes Cad No:79 D:2 (0232) 452 0704 RİSUS GÜZELLİK MERKEZİ Akçay Cad No:253 D:3 (0232) 274 1919
SERAP ÇAKAL GÜZELLİK SALONU 258 Sok No:10/B (0232) 348 8100
ÖZLEM GÜZELLİK SALONU 152 Sok 4/B (0232) 452 7624 KEY KUAFÖR GÜZELLİK SALONU Cemal Gürsel Cd No:476 (0232) 330 1304 Kapanış: 20:00
JASMİN GÜZELLİK SALONU 1773 Sok 25/A (0232) 369 7309
MAYA ESTETİK | ALSANCAK - LAZER EPİLASYON & MEDİKAL ESTETİK Güzellik Salonu No:, Talatpaşa Blv No:23 (0232) 290 3646 Kapanış: 20:00
VİP KUAFÖR & GÜZELLİK SALONU 490 Sok 25/B (0232) 262 0313
MİRİNA CLİNİC GÜZELLİK MERKEZİ İnönü Cad No:463 (0232) 245 3636
ELEGANT GÜZELLİK MERKEZİ Epilasyon Hizmetleri Ali Çetinkaya Blv No:34 (0232) 422 5254 Kapanış: 20:00 KUAFÖR FLORA VE GÜZELLİK SALONU 5 Sok No:82/D (0232) 251 2700
İNCİ GÜZELLİK SALONU 137 Sok 90/D-A (0232) 244 6066
LEVENT ÖZLÜ KUAFÖR VE GÜZELLİK SALONU Güzellik Salonu Mithat Paşa Cad 105/B (0232) 277 0060
YILDIZ GÜZELLİK SALONU Sakarya Cad No:49 (0232) 259 1222
MOR BEYAZ GÜZELLİK SALONU 154 Sok No:21/A (0232) 452 9099 FORM INN GÜZELLİK MERKEZİ Güzellik Salonu Mimoza Sok D:30 (0232) 278 5885
ESSİ BOSTANLI Güzellik Salonu No: 512 Apt K:2, D:, Anadolu Cd 2 Çk (0232) 330 9199 ESSİ NARLIDERE Güzellik Salonu No: Narlıdere, Güvendik Sk No:3 (0232) 239 7277
ÖZEL MIRACLE POLİKLİNİĞİ Epilasyon Hizmetleri Şevket Özçelik Sk No:3 (0232) 422 0818
AÇELYA KUAFÖR GÜZELLİK SALONU Cemal Gürsel Cd (0232) 336 1118 İPEK GÜZELLİK SALONU 206 Sok 4/D (0232) 373 8989
ESSİ GAZİEMİR Güzellik Salonu Gazikent Mh Emlakbank Konutları, B:2-2 D:1,, 80/1 Sk (0232) 274 4666
Murat Birinci Güzellik Salonu Mithat Paşa Cad 251/C (0232) 279 0747
BERRİN GÜZELLİK SALONU Güzellik Salonu Mithatpaşa Cd No:224 (0232) 445 2823 Kapanış: 19:30 SERAN GÜZELLİK SALONU 166 Sok No:13 D:2 (0232) 339 6989
BEAUTY FORM Gürsel Aksel Bulv No:23 (0232) 248 2461 GORGEOUS KUAFÖR GÜZELLİK SALONU 6417/1 Sk No:20 (0232) 337 2546 Kapanış: 19:00
BETÜLCE GÜZELLİK SALONU Şehit Kemal Cad No:109 (0232) 234 2269 SERDAR KUAFÖR VE GÜZELLİK SALONU İnönü Cad No:662 (0232) 246 1223
EPİDERMİS POLİKLİNİĞİ | LAZER EPİLASYON | CİLT GENÇLEŞTİRME Dermatolog Cemal Gürsel Cad No 97 K 1 D 4 Bostanlı Demirgiller Apt (0232) 330 5565 Kapanış saati: 18:00
ESSİ BORNOVA GÜZELLİK SALONU D:, Mustafa Kemal Cd No:1 D:k (0232) 404 0044
ELVİN GÜZELLİK İnönü Cad No:210 D:3 (0232) 261 2023
MAVİ IŞIK GÜZELLİK MERKEZİ Güzellik Salonu Cemal Gürsel Cad No:238 D:3 (0232) 381 9325 NEERA BEAUTY & DAY SPA Güzellik Salonu 114 Sk (0232) 375 1025 UFUK BİLKAY İZMİR ESTETİK CERRAHİ - Burun Estetiği | Göğüs Estetiği | Dudak Dolgusu | Liposakşın Estetik Cerrah Cumhuriyet Blv No:133 Kültür Mah Okan Apt Kat 5 Daire 4 Alsancak (0232) 422 3232 EBRU DURMUŞ İZMİR ESTETİK CERRAHİ VE GÜZELLİK Estetik Cerrah Cumhuriyet Blv No:193 (0232) 421 3064 ESDA GÜZELLİK SALONU Güzellik Salonu Mithatpaşa Cd No:289 (0232) 238 5092 Kapanış: 20:00 KOKOŞ GÜZELLİK SALONU 2946 Sok 6/A (0232) 262 1676
KUAFÖR AHMET GÜZELLİK SALONU 11 Sokak (0232) 232 8956 Kapanış: 20:00 NEW FACE KUAFÖR VE GÜZELLİK SALONU 384 Sok No:18 (0232) 438 7585 PİRNUR KAYURTAR GÜZELLİK ENSTİTÜSÜ Güzellik Salonu No:33 Kat:3 D, Talatpaşa Blv No:6 (0232) 463 0363 Kapanış: 19:00
DERMA ESTETİK GÜZELLİK SALONU (0232) 329 1900
YAŞAM GÜZELLİK SALONU Mustafa Kemal Cad No:122 D:4 (0232) 339 4007 İBRAHİM YALIN İBRAHİM KUAFÖR & GÜZELLİK SALONU Güzellik Salonu Süvari Cd No:23 (0232) 342 6058 Kapanış: 20:00
ESTETİA ESTETİK PLASTİK CERRAHİ Estetik Cerrah Cumhuriyet Bulv No:127 (0232) 421 0721
ESSİ BUCA GÜZELLİK SALONU No:A,, 315 Sk No:124 (0232) 448 4008
MAVİ IŞIK GÜZELLİK MERKEZİ Sağlıklı Yaşam Merkezi İnönü Cad/177 Sok No:112 D:2 (0232) 243 9009 CR KUAFÖR VE GÜZELLİK SALONU Atatürk Cd 40 B (0232) 831 0093 Kapanış: 20:00 Destina Bayan Güzellik Salonu Kirazlı Cad No:113 (0232) 878 9212 SERENA GÜZELLİK SALONU Güzellik Salonu No:, 167 Sk No:6 (0232) 878 0111 Kapanış: 21:00
NUTRA SYSTEM | Alsancak | Karşıyaka | Bornova | Balçova Güzellik Salonu No:, Mithatpaşa Cd No:223 (0232) 277 0050 Kapanış: 20:00
Adres: Gazi Osman Paşa Blv. No.61 K.2 D.109 Niyazi Ersoy İş Merkezi D.2 Çankaya / İzmir Telefon: 0232 445 44 26- 445 44 27 - 483 20 79 Fax: 0232 483 20 78 EMail: ozgurtuzunler@gmail.com
İZMİR KUAFÖRLER MANİKÜRCÜLER VE GÜZELLİK SALONU İŞLETMECİLERİ ODASI Web Sitesi: http://www.ikuguod.org.tr/
|
Cemevi , Cemevleri, Cem Evi, Cem Evleri, Cemevi Nedir, Cemevi Videoları, Cemevi hakkında bilgi, Alevi Cemevi, Cemevi Anlami, Cemevi Haber, Cemevi İbadeti, Cemevi ne demek, Cem Evleri, Cemevleri, İzmirdeki Cemevleri, Türkiyedeki Cemevleri, Cemevleri Nedir, Cemevleri İbadethane, Cemevleri Sayısı, Cem Evleri Sayısı, Cem Evleri Videoları, İzmir Cemevleri, Cem Evleri Adresleri, Cem Evleri Telefon Numaraları hakkında bilgileri sayfamızda bulacaksınız. İller İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan 08.03.2013 tarihli Türkiye genelindeki Cemevi Sayısı ve illere göre Cemevleri sayısı şöyle: İzmir (27), Tokat (172), Çorum (90), Sivas (71), İstanbul'da (64) Amasya (49), Ankara (40), Antalya (7), Aydın (13), Balıkesir (19), Bingöl (3), Burdur (1), Bursa (12), Çanakkale (1), Çankırı (8), Denizli (4), Diyarbakır (3), Edirne (1), Elazığ (6), Erzincan (13), Eskişehir (22), Gaziantep (8), Gümüşhane (1), Isparta (9), Mersin (3), Kayseri (4), Kocaeli (11), Konya (1), Kütahya (8), Malatya (18), Manisa (10), Muş (15), Nevşehir (8), Ordu (30), Sakarya (1), Samsun (17), Tekirdağ (2), Tunceli (8), Şanlıurfa (4), Uşak (1), Yozgat (36), Zonguldak (10), Bayburt (4), Kırıkkale (10), Ardahan (19), Yalova (2), Osmaniye (1), 81 İlin 31'inde ise Cemevi bulunmamaktadır. |
İZMİR CEMEVLERİ HARİTASI |
İzmir Cemevleri haritası daha büyük görüntüle |
CEMEVİNİN ADI | CEMEVİ TELEFON (232) |
Küçükçiğli Cem Evi | 329 41 42 |
Limontepe Cem Evi | 267 24 61 |
Güzeltepe Cem Evi | |
Uzundere Cem Evi | |
Örnekköy (İsmail Cem) Cem Evi | 382 64 50 |
Gürçeşme Cem Evi | 438 93 20 |
Bornova (Atatürk mh.) Cem Evi | |
Çiğli (Evka.2) Cem Evi | 293 39 40 - 42 |
Yamanlar Cem Evi | |
Eskişehirliler Kült.Merve Cem Evi- K.Yaka | |
Narlıdere Cem Evi | 238 11 06 |
Buca Cem Evi | 453 44 28 |
Dikili Cem Evi | |
Naldöken Cem Evi | |
Balçova Cem Evi | 279 07 77 |
Selçuk Cem Evi | |
Gültepe Kültür Merkezi ve Cemevi | |
Aliağa Kültür Merkezi ve Cemevi |
İZMİR'DEKİ ALEVİ DEDELERİ VE BABALARI | |
Ali Canpolat Dede | Bircan Coşkun Dede |
Hasan Şahin Dede | Ali Tekin Dede |
Cemal Sevin Dede | Cemal Elitaş Dede |
S.Dursun Doğanay Dede | Ceyhan Kayhan Dede |
Hakkı Fırat Dede | Halil Kargın Dede |
Hasan Dilekçi Dede | Hasan Yıldız Dede |
Lütfü Çevik Dede | Kasım Güvercin Dede |
Zeynel Sevin Dede | Mehmet Sapmaz Dedebaba |
Haydar Ölmez Dedebaba | Mehmet Ali Beytaş Dede |
Cemal Erdem Dede | Yakup Kartal Dede |
Hüseyin Bulut Dede | Zeynel Beyaztaş Dede |
İbrahim Karabulut Dede | Bertal Umut Dede |
Abidin Kılınç Dede | Hıdır Gül-(HOCA) |
Ali Aktaş Dede | Erdoğan Kılıç Dede |
Şahverdi Şimşek Dede | Hamza Ali Özer Dede |
Ali Ekber Tek Dede | Hamza Atalay Dede |
Ali Rıza Gerçek Dede | Kekil Fidan Dede |
Ali Serin Dede |
|
İzmir Cem Vakfı Adres: 1713. Sk. No: 48/7-305 |
|
|
Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi 1969 yılında, Dekan Prof. Dr. İsmail Ulutaş önderliğinde kuruldu. Temelde 3 bina üzerine kurulu bina, eğitim faaliyetleri, araştırmalar ve değişen diğer ihtiyaçlara karşılık vermek üzere 1995 yılında, şu anki haline getirildi. Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi, Eğitim kalitesi, uzman kadrosu ile 21. yüzyıla taşınmaktadır. Fakülte 300'den fazla eğitimci, klinisyen ve araştırıcı, 200'ü aşkın personeliyle doktoral akademik eğitiminin yanı sıra, 1000'e yakın öğrenciye 5 yıllık tezli yüksek lisans eğitimi vermektedir.
Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesine toplu taşıma araçları veya kendi aracınız ile ulaşabilirsiniz. Konak'tan İzmir Metro ile Evka-3 yönüne doğru Ege Üniversitesi durağında indiğinizde ulaşabilirsiniz. Buca'dan 415 veya 390 numaralı otobüslerden birine binerek Bornova metro da indiğinizde oradan da metro evka-3 yönüne binip, bir sonraki durakta inerek ulaşabilirsiniz. Karşıyaka'dan İZBAN ile Cumaovası yönünde Halkapınar veya Hilal istasyonlarında İzmir Metro'ya aktarma yapınız. Metro ile Ege Üniversitesi durağında indiğinizde ulaşabilirsiniz. Fahrettin Altay'dan İzmir Metro ile Evka-3 yönüne doğru Ege Üniversitesi durağında indiğinizde Ege Üniversitesi'ne ulaşabilirsiniz. Gaziemir'den 204 numaralı otobüs ile son durakta indiğinizde, daha sonra oradan metro ile Ege Üniversitesi durağında indiğinizde ulaşabilirsiniz. Otogar'dan 505 numaralı otobüse ya da manisa kavşağından geçen dolmuşlara binerek ulaşabilirsiniz Havalimanı'ndan 204 numaralı otobüs ile son durakta indiğinizde metro ya da 525 numaralı eshot ile ulaşabilirsiniz. Alternatif olarak İzban ile Hilal veya Halkapınar istasyonlarından İzmir Metro'ya aktarma yapınız. Metro ile Evka-3 yönüne doğru Ege Üniversitesi durağında indiğinizde ulaşabilirsiniz. Trenle gelirken Basmane hattından geliyorsanız, basmane garı içindeki metro basmane istasyonundan Evka-3 yönüne binerek Ege Üniversitesi durağında inebilirsiniz. Alsancak hattından geliyorsanız, Alsancak garı içindeki izban alsanck istasyonundan menemen/Aliağa yönüne gidene binerek halkapınardan metroya aktarma yaparak, evka-3 yönü Ege Üniversitesi durağında inebilirsiniz. Kendi aracınızla; Manisa yönünden geliyorsanız, İzmir’i gördüğünüz yerden itibaren çevre yolundan çıkarak sağ yoldan devam etmelisiniz. Turgutlu yönünden, Bornova şehir merkezi ayrımından sağ yola çıkarak devam etmelisiniz.
İZMİR KENT REHBERİ OLARAK TÜM HASTALARIMIZA ACİL ŞİFALAR DİLERİZ.
|
İzmir Büyükşehir Belediyesi, toplu ulaşımda tam entegrasyon için önemli bir adım daha atıyor. Yeni ulaşım planının 13 Şubat’ta başlayacak birinci etabıyla, otobüs-vapur-metro entegrasyonuna İzmir Banliyösü de dahil edilecek. Demiryoluna paralel işleyen bazı otobüs hatları istasyonlara bağlanarak buradaki yolcular banliyö trenleri ile taşınacak. İlk biniş sonrasındaki 90 dakika içinde yapılan tüm binişlerin “ücretsiz” olduğu uygulama devam edecek.
|
|
Etiketler:reklam,reklamlar, anyaları,reklam kampanyası, izmir reklam firmaları,izmir reklam şirketleri,izmir reklam şirketi,reklam kampanyaları izmir, reklam kampanya rehberi,indirim rehberi.reklam şirket kampanyaları,reklam şirket kampanyaları izmir |
Etiketler: 2014 otomobil kampanyaları, taksitle otomobil kampanyaları, 0 km araç fiyatları, satılık arabalar, 0 araba kampanyaları, ikinci el otomobil fiyatları, taksitli otomobil kampanyaları, araba fıyatları, 0 km otomobil fiyatları, güncel otomobil kampanyaları, araba kampanya, 2el arabalar, son otomobil kampanyaları, 0 km otomobil kampanyaları, araç kampanyaları 2014, sıfır araba, ikinciel otomobil, otomobil markaları 2015,peşinatsız otomobil kampanyaları,2015 araba kampanyaları, sıfır otomobil ,2014,sıfır arabalar, sıfır araba fiyatları 2014, arabalar,ikinciel arabalar, 0 km araba fiyatları, 2015 en son otomobil kampanyaları, 2el araba, o km otomobil fiyatları, o otomobil kampanyaları 2014, hasarlı oto pazarı |
Etiketler:kırtasiye yardımı, kırtasiye ,kırtasiye izmir, kırtasiye kampanyaları,kırtasiye malzemeleri, kırtasiye firmaları kampanyaları, kırtasiye kampanyası,izmirde kırtasiye yardımı,izmir kırtasiye kampanyası, kırtasiye ve büro malzemeleri,eğitim kampanyaları izmir, kırtasiye firmaları, kırtasiye şirketleri,kırtasiye kampanya,eğitim yardım. |
|
|
İzmir Sinagog Ve Havralar Rehberi, İzmir Sinagoglar, İzmir Havralar, İzmirde Sinagoglar Ve Havralar, İzmirde Havralar Ve Sinagoglar, İzmir Sinagogları Rehberimize Hoş Geldiniz.
Havralar İzmir’de bulunan havralar Namazgâh semtine bitişik bir alanda yoğunlaşmıştır. Mezarlıkbaşı’ndaki 927 sokak çevresindeki sinagogların yoğunluğu nedeniyle “Havra Sokağı” adını almıştır. Buradaki Havralar eski tipte, merkezi sistemde yapılmış olup, salon ortasında dört sütun bulunur, okuma ortada yapılırdı.
İzmir il merkezinde, Mithat Paşa Caddesi’nde, Göztepe ile Karantina arasındaki Karataş Mevkii’nde bulunan bu sinagog, Sultan II. Abdülhamit’in izni ile İzmir Valisi eski sadrazam Kamil Paşa tarafından yaptırılmıştır. XIX. yüzyıl sonunda Karataş semtinde yaşayan Musevilerin dini gereksinimlerini sağlamak amacı ile yapılan bu sinagog İzmir’in en önemli sinagoglarındandır. Sinagog 1950'li yıllarda Gizbar Avraam Rubi tarafından yeniden onarılmış ve bugünkü haline getirilmiştir.
İzmir il merkezi, İkiçeşmelik Caddesi’nde bulunan Bikkur Holim Sinagogu 1724 yılında İzmir’de yaşayan Hollanda asıllı Salamon de Ciaves tarafından yaptırılmıştır. Sinagog 1772 İzmir büyük yangınında tamamen yanmış, 1800 yılında Manuel de Ciaves tarafından yeniden yaptırılmıştır.
Bu sinagog ismine bakılarak, Dona Gracia Mendes'e izafe edilmektedir. Böyle olması çok muhtemeldir. 1841 yangınından sonra Yeruşalmi Ailesi tarafından yeni baştan onarılmıştır. (927 Sokak No:77) Sinagogun kurucusu olduğu bilinen Gracia Nassi’den dolayı isminin Sinyora olduğu belirtilmektedir. Ziyarete açıktır.
Alsancak semtindeki bu nispeten yeni Sinagogun müdavimleri oldukça kalabalıktır. (1390 Sokak No:4/2)
Çok eski bir sinagog olup, 1838 yılında Hacez kardeşler tarafından onarılmıştır. Daha sonra muhtelif tarihlerde yeniden restore ettirilmiştir. (937 Sokak No: 4/17 Konak- İzmir)
1610 yılında İzmir'de bulunan 6 havradan biridir. Bu yüzden 1500'lü yıllarda inşa edildiği tahmin edilmektedir, İzmir'de "Aydınlılar Sinagogu" olarakta bilinen bu Sinagogun başından ilginç bir olay geçmiştir. 1841 yılında İzmir'de baş gösteren büyük feci yangında, tüm semt ateşler içinde kalmasına karşın, yangın tam bu sinagogun kapısında sönmüştür.Kapısında bu olayı anlatan bir yazı vardır. (927 Sokak No: 38 Konak- İzmir)
Portekiz : 920 Sokak N:44 Konak 1550’lerde yapıldığı tahmin ediliyor. 1666’da Sebatay Sevi burayı kendi mekânı gibi kullanmıştır. Kullanılmamaktadır. Sinagogları ziyaret için Tel-Faks : (232) 465 29 84
Bu sinagog, 1724 senesinde "Algazi Ailesi" tarafından inşa ettirildi. Sinagogun "Azara" denilen, hanımlara mahsus bolümü yoktur. Zira bir Kipur ibadeti esnasında bir genç haham, Azara, oturan bir genç hanıma göz kırptığından, devrin Hahambaşısı tarafından Azarı'nın yıktırılması emri verilmiştir (927 Sokak No:73 Konak- İzmir)
Bu sinagogun Bizans devrinden kalma bir sinagog olduğu söylenmektedir. Muh¬telif tarihlerde vuku bulan yangınlarda defalarca yanmıştır. En son olarak 1851 tarihinde Daniel Sidi isminde bir hayırsever tarafından yeni baştan tamir ettirilmişti, İzmir'de bu sinagog. "Ariva" olarak da bilinir. (kapalıdır) Bizans Döneminden beri mevcuttur. İzmir’in en eski sinagogudur.(937 Sokak No: 5 Konak- İzmir)
(920 Sokak No: 23 Konak- İzmir) (kapalıdır) Ünlü din bilgini Hayim Palaçi’nin ibadet ettiği sinagogdur.
İzmir'in yukarı Karataş semtinde bulunan ve 155 yıllık bir geçmişi olan çok şirin bir yapıdır.(Karataş 281 Sokak No: 67) |
|
|
Etiketler:Sinema, Sinemalar, İzmir Sinemaları, Sinemalar İzmir, İzmir Sinemaları Forum Bornova, Forum Bornova, Afm İzmir Sinemaları, İzmir Sinemaları Fiyatları, İzmir Sinemaları Bilet Al, İzmir Sinemaları Ykm Cinebonus, İzmir Sinemaları Konak YKM |
|
|
|
VATAN COMPUTER TARİHÇE
MAĞAZALARI
|
TARİHÇE 1989 yılında kurulan BİMEKS, 1990 senesinde Türkiye'nin ilk bilgisayar mağazasını açtı. En gelişmiş işlemcinin Intel 80386 olduğu, renkli monitörün lüks sayıldığı, henüz Internet'in kişisel kullanıma açılmadığı ve mobil telefonun hayalinin dahi olmadığı o yıllarda bir bilgisayar mağazası açma fikri birçok insana "saçma" bir fikir gibi geliyordu. Bilişim ve haberleşme teknolojilerindeki beklenen gelişmeyi sezenler ise - ki bunlar küçük bir azınlık idi - farklı düşünüyorlardı. Aradan geçen yıllar bu azınlığın ne kadar haklı olduğunu gösterdi. Zaten başlangıçta saçma bulunmayan hangi fikrin başarılı olma şansı vardır ki? İlk Bimeks mağazası Kadıköy çarşı içinde 80 m2 satış alanı, 40 m2 idari alan (depo, teknik servis, muhasebe, yönetim) ve sadece toplam $24,000 değerinde mal stoğu ile açıldı. Çalışan sayımız sekiz ve sürekli müşteri sayımız ise 400 - 500 kişi idi.. Farklı ürün sayısı 125 idi. İçinde bulunduğumuz 2006 senesi sonunda, 11 ilimizde toplam satış alanının 10,000 m2, idari alanın 5,500 m2 ve sürekli müşteri sayımızın 400,000 olması beklenmektedir. Bimeks mağazalarında bugün satılan farklı ürün sayısı 5,000'den fazladır. Artık sadece bilgisayar ürünleri değil "dijital teknoloji" şemsiyesi altına giren tüm ürünler hizmete sunulmaktadır. MAĞAZALARI
|
|
TARİHÇE 70’li yılların sonları, Almanya’da henüz özel televizyon kanallarının olmadığı, elektronik ürünlere ulaşmak için ayrı ayrı yerlere gitmek zorunda kalındığı bir dönemdi. O tarihlerde televizyonlar elektronik mağazalarından, plaklar plakçılardan ve çamaşır makineleri ise katalog ile satış yapan mağazalardan satın alınırdı. Ürün çeşitleri sınırlıydı ve fiyatlar nispeten yüksekti. Münih’in küçük sanayi bölgesi Ingolstadt’taki Helga ve Erich Kellerhals, Walter Gunz ve Leopold Stiefel isimli dört girişimci, o güne kadar Avrupa’da hiç denenmemiş bir model için kolları sıvadılar, elektronik market dönemini başlatan ilk adımı Almanya’da attılar. Kurdukları mağazalar çok büyük alan ve geniş ürün çeşitlerini kapsamakla birlikte, ürünler düşük fiyatlarla satışa sunuluyordu. Bu yeni pazarlama konsepti ve müşteri odaklı yaklaşım, yeni mağaza zincirinin en önemli özelliğiydi. O güne kadar alışılmamış çeşit zenginliğinde markalı ürünlerin en yeni modellerini büyük bir alanda satışa sunan bu pazarlama konsepti, aynı zamanda düşük fiyatlarla da dikkat çekiyordu. O tarihten itibaren tüketiciler artık tek çatı altında istedikleri her şeyi bulabiliyor ve ortalama 45.000 ürün çeşidi arasından seçim yapabiliyordu. Bu yeni vizyon ile 1979 yılında girişimciler Münih’te ilk Media Markt mağazasını açtılar. Media Markt yurtdışına açılma politikasını ilk kez 1989 yılında Fransa’da mağaza açarak hayata geçirdi. Ardından, Avusturya, İtalya, İsviçre, Macaristan, Polonya, İspanya, Hollanda, Belçika, Portekiz, Yunanistan, İsveç, Rusya ve Türkiye’deki mağazalarıyla teknoloji severlerle buluştu. Bugün Tüketici elektroniği mağazacılığında Avrupa’nın 1 numarası unvanını elinde bulunduran Media Markt, tüketiciyle buluşturduğu dünya markaları, sunduğu benzersiz ortam ve her zaman en düşük fiyatlarıyla 14 ülkede 562 mağazaya ulaştı. Türkiye’de İlk mağazasını 2007 Eylül ayında İstanbul Ümraniye’de açan Media Markt, daha sonra sırasıyla Eskişehir, Mersin, İstanbul Beylikdüzü, Ankara’daki 2 mağazasıyla hizmet ağını genişletmeye devam etti. 2008 yılının Kasım ayında İstanbul’daki mağaza sayısını 3’e çıkaran Media Markt, ardından Bursa’nın en büyük elektronik mağazasını açtı. 2009 yılının ilk mağazasını ise 25 Mart’ta Adana’da açmasının ardından, İstanbul Güneşli ve Merter mağazaları ile Türkiye’deki toplam mağaza sayısını 11’e yükseltmiş oldu. Bu yıl kuruluşunun 30. yıldönümünü kutlayan Media Markt, dünya markalarını süper seçenekler, kaliteli hizmet ve en düşük fiyatlar ile buluşturmaya kesintisiz olarak devam ediyor. Media Markt mağazaları, televizyon ve görüntü sistemlerinden Hi-Fi ses sistemlerine, fotoğraf makineleri ve kameralardan film DVD, müzik CD, bilgisayar oyunları ve konsollara, bilgisayar ve cep telefonlarından beyaz eşya ve küçük ev aletlerine kadar birçok ürün çeşidiyle tüketicilerine hizmet veriyor.
|
Best Buy’ın, İzmir Balçova’daki İzmir Ege Park Alışveriş Merkezinde açılan mağazası, Avrupa’daki ilk Best Buy markalı mağaza olma özelliği ile ayrı bir öneme sahip.
4,000 metrekarelik mağazada, binlerce ürünü müşterileri ile buluşturmanın ötesinde; mağaza içindeki çoğu ürünün açık ve denenebilir olduğu, farklı ürünlerin tüm özelliklerinin anlatılarak başka ürünler ile entegre edildiği Best Buy İzmir mağazası, sadece bir teknoloji mağazası olmanın çok ötesinde.
Best Buy; satış sonrası hizmetleri, iade uygulamaları, genişletilmiş ürün garantileri, çağrı merkezi, eve teslimat, kurulum ve montaj hizmetleriyle de teknoloji alışverişine yepyeni bir soluk getiriyor.
“Deneyim Alanları” ile Türkiye’de bir ilki gerçekleştirirken müşterilerine farklı bir mağaza içi deneyimi sunuyor.
İnteraktif Deneyim Alanları´nda, teknolojik ürünlerin birbirleriyle nasıl uyum içinde çalıştığı, entegre ürünler ile müşterilere sunuluyor ve anlatılıyor.
Magnolia; yüksek kalitedeki ses ve görüntü sistemleri için oluşturulan bir deneyim alanı. Mağazadan izole bir alanda bulunan Magnolia’da, müşteriler stüdyo içinde farklı ses sistemlerini deneyimleyip, gerçek bir sinema atmosferi yaşayabiliyor.
Oyun Alanı’nda; müşteriler mobil, konsol ve PC oyun çözümleri ile buluşturuluyor. Dışarıdaki seslerden etkilenmeyen, tasarım harikası koltuklar ile oyun deneyimi maksimuma çıkarılıyor. Müşteriler, dev ekranlarda farklı oyun konsollarını ve oyunları deneyebiliyor.
Araba Elektroniği Alanı’nda müşteriler aldıkları araba için ses ve görüntü sistemleri, GPS cihazları, mobil telefon bağlantı aparatları gibi çözümleri deneyebiliyor, ürünlerin arabalarına takılırken izleyebiliyor, araba ile ilgili tüm ses ve görüntü ekipmanlarını birebir test edebiliyorlar.
Fotoğraf Baskı Alanı´nda müşterilere fotoğraf basabilme ve birçok farklı ürün üzerine baskı yapabilme imkanı sunuluyor.
Ayrıca Best Buy, Türkiye’de ilk defa bir tüketici elektroniği mağazasında müzik aletlerine de yer veriyor.
Mağazanın detaylı yerleşim planını görmek için lütfen buraya tıklayın.
|
Balçova Kipa yönünden gelecek olan hasta ve hasta yakınları için 1, 2, 3, 4, 5, 6 nolu fotoğraflar da sunulduğu üzere yönünüzü bulabilirsiniz. D.E.Ü Güzel Sanatlar Fakültesi yönünden gelecek olan hasta ve hasta yakınları için 1, 2, 3, 4, 5, 6 nolu fotoğraflar da sunulduğu üzere yönünüzü bulabilirsiniz.
D.E.Ü Güzel Sanatlar Fakültesi yönünden gelecek olan hasta ve hasta yakınları için 1, 2, 3, 4, 5, 6 nolu fotoğraflar da sunulduğu üzere yönünüzü bulabilirsiniz.
|
| |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Fakülte İzmir’de, 1 Mart 1978 yılında Ege Üniversitesine bağlı İzmir Tıp Fakültesi adı ile, 12 öğretim üyesi önderliğinde kurulmuştur. Fakültenin ilk dekanı Prof. Dr. Hamit ÖZGÖNÜL, 2. Dekanı Prof. Dr. Mehmet TİNER olmuştur. 1982 yılına kadar klinik öncesi yerleşim yeri Ege Üniversitesi yerleşkesinde olmuş ve eğitim burada sürdürülmüştür. Klinik eğitim ve hastane olarak önce Karşıyaka Devlet Hastanesi, daha sonra Eşrefpaşa Belediye Hastanesinden yararlanılmıştır. Fakülte ilk yıl merkezi sistem ile 91 öğrenci, yatay geçiş ile 129 öğrenci alınmış ve tüm sınıflarda eğitim başlamıştır. 1982 yılında İnciraltı’ndaki Yakın Doğu Eczacılık Yüksekokulu İzmir Tıp Fakültesi’ne verilmiştir. Önce temel tıp bilimleri, daha sonra klinik bilimler taşınmış, buradaki binaların onarımı ve yeni binalar yapılarak eğitim, hasta hizmetleri sürdürülmüştür. 20.07.1982 tarihinde, 41 sayılı kanun hükmünde kararname ile Dokuz Eylül Üniversitesi kurulmuş, İzmir Tıp Fakültesi de Ege Üniversitesi’nin diğer bazı fakülteleri ile birlikte Dokuz Eylül Üniversitesi içinde yerini almıştır. Dokuz Eylül Üniversitesinin ilk rektörü Prof. Dr. Prof. Dr. Ömer Yiğitbaşı (20 Temmuz 1982-31 Temmuz 1987), ilk Dekanı Prof. Dr. Şakir Fadıloğlu ( 31.08.1982-31.08.1985) olmuştur. Daha sonraki yıllarda sırasıyla Prof. Dr. Abdullah KENANOĞLU, Prof. Dr. İhsan ERDAMAR, Prof. Dr. Emin ALICI, Prof. Dr. İlhami KOVANLIKAYA, Prof. Dr. A. Şebnem ÖZKAN, Prof. Dr. Hakan ABACIOĞLU ve Prof. Dr. Tülay CANDA, Prof. Dr. Gamze ÇAPAKAYA ve Prof. Dr. Oğuz DİCLE dekanlık görevinde bulunmuşlardır.
Dokuz Eylül Üniversitesi Araştırma Uygulama Hastanesi Muayene Çalışma Saatleri;
Hasta Ziyaret Saatleri: Hastanede yatan hastaların yakınları tarafından Hastanede ziyaret saatleri her gün saat 13:30 – 14:30 arasındadır. Vizit (Hekim Ziyaret Saati) Saatleri
Dokuz Eylül Üniversitesi Araştırma Uygulama Hastanesi Adres: Mithatpaşa cad. no 1606 inciraltı yerleşkesi 35340 Balçova / İzmir Otobüs ile Ulaşım : >> 5 | 6 | 7 |8 | 82 | 209 | 305 | 320 | 554 | 725 | 730 | 735 | 736 | 950 | 971
Etiketler: Dokuz eylül üniversitesi ne randevu almak istiyorum,9 eylül üniversitesi hastanesi randevu tel,Dokuz eylül üniversitesi göz polikliniği randevu alma,9 eylül göz randevu alma,Dokuz eylül genel cerrahi randevu,Dokuz eylül üniversitesi hastanesi tahlil sonuçları sorgulama,Dokuz eylül üniversitesi hastanesi doktorları,Dokuz eylül üniversitesi nöroloji randevu alma, |
|
|
İzmir Havaş Saatleri için https://havas.net/ kaynak linkinden güncel Havaş saatlerine Ulaşabilirsiniz. Herhangi bir olumsuzluk yaşamamak adına Tüm sorularınız için, Havaş Servis saatleri hakkında bilgi almak için seyahatiniz öncesinde 7/24 hizmet veren müşteri hizmetlerine 0850 222 0 487 numaralı hattan ulaşabilir HAVAŞ çağrı merkezini arayabilirsiniz veya info@havas.net adresinden e-mail yolu ile bilgi alabilirsiniz. |
İZDENİZ A.Ş, 18 Kasım 1992 tarihinde İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ BAKIM, ONARIM MAKİNE SAN. VE TİC. A.Ş. (İZBAK A.Ş.) adıyla kurulmuştur.
YILLAR VE YOLCU SAYILARI Özellikle son iki yıldır araç taşıma sayısındaki azalmanın, çevre yolunun açılması ve buna paralel olarak Altınyol Caddesindeki trafiğinin kısmen rahatlaması ile yaşanmakta olan ekonomik kriz kaynaklı olarak değerlendirilmektedir.
Mevcut seferlerimizin iyileştirilmesi ve İzmir halkının bizlere ulaşan taleplerinin karşılanması konusunda, bugüne değin;
Araç taşıma ücretleri konusunda;
İZDENİZ Genel Müdürlüğü olarak şuandaki mevcut imkanlarla İzmir halkına en iyi hizmeti sunma yönündeki çalışmalarımız devam etmektedir.
|
Türkiyedeki Türbeler, Türbeler ve Hikayeleri, Evliyalar, İzmirdeki Türbeler İzmir Türbeler, İzmir Türbeleri, İzmir Türbe ve Yatırları, İzmir Türbesi, İzmirdeki Türbeler Ve Hikayeleri, İzmirdeki Türbeler Ve Yerleri, İzmirdeki Türbeler Ve Adresleri hakkında tüm bilgileri İzmir Türbe ve Yatırları Sayfamızda bulabileceksiniz.
|
İzmir Menemen ilçesi, Esatpaşa Mahallesi’nde bulunan bu kilise XIX. yüzyılda yapılmıştır. Kitabesi bulunmadığından yapım tarihi kesinlik kazanamamıştır. Kilise 1922 yılına kadar kullanılmış, Ermenilerin Menemen’den ayrılmasının ardından kendi haline bırakılmıştır. Bundan sonra bir süre askeri depo olarak kullanılmıştır.
İzmir Menemen ilçesi Camii Kebir Mahallesi’nde bulunan bu kilisenin de kitabesi günümüze gelemediğinden yapım tarihi ve banisi bilinmemektedir. Yapı üslubundan XIX. yüzyılda yapıldığı sanılmaktadır. Rumların Menemen’den Kurtuluş Savaşı’ndan sonra ayrılmasının ardından kendi haline bırakılmıştır. Bir süre tuz fabrikası olarak kullanılmıştır. Günümüzde Menemen Belediyesi Fen İşleri’nin deposudur.
İzmir ili Selçuk ilçesinde, Selçuk Kalesi’nin bulunduğu Ayasuluk Tepesi’nin güneyinde bulunan bu kiliseyi Bizans İmparatoru Iustinianus (527–565) MS. VI. yüzyılda Aziz St. Jean adına daha önceki yapı kalıntılarının üzerine yaptırmıştır.
İzmir ili Selçuk ilçesine 9 km. uzaklıkta, 420 m. yükseklikteki Bülbül Dağı üzerinde bulunan Meryem Ana Kilisesi ve Evi Hıristiyan inancına göre kutsal sayılmaktadır. Panaya Kapulu olarak isimlendirilen bu yere Hz. İsa’nın ölümünden sonra Aziz Jean tarafından Hz. Meryem’in getirildiğine inanılmıştır. Bu olaydan 431 yıl sonra düzenlenen konsil tutanaklarında da bu konuya geniş yer verilmiştir.
İzmir ili Selçuk ilçesi Şirince Köyü’nün batısında yüksek bir teras üzerinde bulunan ve Kubbeli Kilise olarak da nitelenen bu yapı, onarım kitabesinden öğrenildiğine göre Vaftizci Yahya (Ayios Ioannes Prodomos) adına Heliapolis’in (Aydın) kutsal rahibinin emri ile Siphnoslu Kallinikos’un yardımları ile 1805 yılında yaptırılmıştır. Ayrıca çevredeki Hıristiyanların da maddi katkıları olmuştur. Kilise büyük olasılıkla 1800 depreminde yıkılan eski kilisenin üzerine yapılmıştır. Kapı üzerindeki 1832 tarihli bir kitabeden de ikinci kez bir onarım geçirdiği anlaşılmaktadır. Efes Müzesi ve Amerikan Enstitüsü tarafından 1990’lı yıllarda yeniden restore edilmiştir.
İzmir ili Selçuk ilçesi Şirince Köyü’nün girişinde, tepe üzerinde bulunan bu kilise XIX. yüzyılda Şirince’de yaşayan Rumlar tarafından yaptırılmıştır. Kilisenin kitabesi günümüze gelemediğinden gerçek ismi bilinmemektedir. Kurtuluş Savaşı’ndan sonra mübadele sonucunda Yunanistan’dan gelen göçmenler tarafından bu kilisenin cami olarak kullanıldığı, çarpık bir mihrap izinden anlaşılmaktadır.
İzmir Selçuk ilçesinde, antik Ephesos kentinin sınırları içerisinde, Bizans hamamlarının karşısında bulunan bu kilise, antik kentin güney kapısından girildikten sonra batıya uzanan yol üzerinde yer almaktadır. Kilise büyük olasılıkla MS. II. Yüzyılda İmparator Hadrianus (117–138) devrinde yapılmış Roma dönemine ait bir yapının üzerine Bizans döneminde bazilika olarak yapılmıştır. Bu dönemde Meryem Ana’ya adanan yapıda 431–438 yıllarında konsül toplantıları yapılmıştır. Bu kilisede 431.Konsil toplanmış ve Hz. Meryem’in Tanrı anası olduğu kabul edilmiştir. Fotoğraf: St. john the evangelist church / Saint John evangelist kilisesi izmir
1922 yılı büyük yangınından önce, Murtakya semtinde (Şimdiki Kahramanlar "Darağacı" ile "Umurbey" mahallelerinin yan tarafına isabet eden; ünlü Murtakya semti) bulunan Ortodoks Rum Kilisesi.
1922 yılı büyük yangınından önce, yine o yangında yok olan dönemin en kalabalık Rum mahallesi olan Aya Dimitri mahallesinde bulunan Ortodoks Rum Kilisesi
1832 yılında inşa edilmiş kendi adını taşıyan Rum mahallesinde bulunan fakat büyük yangında yok olan Ortodoks Rum Kilisesi.
1857 yılında inşa edilmiş kendi adını taşıyan Rum mahallesinde bulunan fakat büyük yangında yok olan Ortodoks Rum Kilisesi.
Tepecik’te bulunan ve XX. yüzyıl başlarında öksüz çocuklar için yuva olarak ta kullanılan Ortodoks Rum Kilisesi, Cumhuriyet döneminde okul binası olarak kullanılmıştır. 1922 yılındaki büyük yangında yok olmuştur.
1914 yılında inşa edilmiş Darağacı Semti’nde bulunan fakat büyük yangında yok olan Ortodoks Rum Kilisesi.
1882 yılında inşa edilmiş kendi adını taşıyan Rum mahallesinde bulunan fakat büyük yangında yok olan Ortodoks Rum Kilisesi.
Adını verdiği Rum mahallesinde bulunan fakat büyük yangında yok olan Ortodoks Rum Kilisesi.
1872 yılında inşa edilmiş Rum mezarlığında bulunan fakat büyük yangında yok olan Ortodoks Rum Kilisesi.
1887-1897 yıllarında inşa edilmiş Çikudya Semti’nde bulunan fakat büyük yangında yok olan Ortodoks Rum Kilisesi
1922 yılı büyük yangınından önce adını verdiği mahallede bulunan Ortodoks Rum Kilisesi (XIX. yüzyılda Rum göçleriyle Rum mezarlığının güneyinde gelişen Rum Mahallesi; şimdiki Kuruçay- Ege- Mahallesi) . XX. Yüzyılın başlarında inşa edilmiştir.
1922 yılı büyük yangınından önce adını verdiği mahallede (1885 yılında İzmir’de muhtarlık teşkilatı kurulması sırasında var olan Rum mahallelerinden biri) bulunan Ortodoks Rum Kilisesi. XVII. yüzyılda inşa edilmiş olan Aya Fotini Kilisesi ile aynı tarihlerde yapıldığı bilinen kilise, şehrin ikinci büyük Rum Kilisesi idi.
Konak İlçesi, Konak Mahallesi Kemeraltı Semti 872 Sokak numara 52 de bulunan günümüze ulaşmamış olan kilisedir. Bazı kaynaklara göre Saint Apotre Kilisesi’nin temelleri üzerine 1636 yılında Bıyıklı Süleyman Ağa tarafından ‘fevkani’ olarak adlandırılan zemindeki dükkânların üzerine şimdiki Kestane Pazarı Camii yaptırılmıştır.
1922 yılı büyük yangınından önce, adını Aya Anna Vadisi’nde (Günümüzde Yeşildere) Ortodoks Rum Kilisesi. Yapıldığı tepede o yıllarda bulunan ve Aziz Elie’ye ait olduğu düşünülen bir ikona nedeniyle Saint Elie Kilisesi olarak bilinmektedir. İnşa edilen kilise binasının yıkıntıları günümüzde Yeşildere’deki askeri arazi içerisinde bulunmaktadır. Bakanlığımızca restorasyon çalışmaları başlatılmıştır
1922 yılı büyük yangınından önce Ermeni mahallesinde bulunan Ortodoks Ermeni Kilisesidir. Günümüzde Gazi Bulvarı’nın Çankaya’ya yakın bir bölümüne düşen bölgede bulunan kilisenin bahçesinde Metropolit binası da bulunmaktaydı. (Metropolit: Ortodokslarda patrikten sonra gelen ve bir bölgenin din işlerine başkanlık eden din adamı) 1922 yangını bu kilisenin hemen yakınında bulunan bir ev ile başlamış ancak kilise geniş bir alanın ortasında bulunduğundan tamamen yanmamışsa da büyük hasar görmüş ve kalıntılar Cumhuriyet döneminde yıkılmıştır.
1922 yılı büyük yangınından önce Aya Yani Mahallesinde bulunan Ortodoks Rum Kilisesidir. Aya Yani ya da Saint Giovanni olarak ta anılan kilise 1818 yılında inşa edilmiştir. Kilisenin kalıntıları günümüzde Agora semti Sakarya Mahallesi’nde bulunan İsmet Paşa İlköğretim Okulu avlusu içindedir.
|
|
Cami, Camiler, Türkiyedeki Camiler, Tarihi Camiler, İzmir Camileri, İzmir Camileri Listesi, İzmir Tarihi Camiler, İzmir'in Camileri, Tarihi İzmir Camileri, İzmir Camileri Telefonları, İzmir Medreseleri, İzmir Camileri Pdf, İzmir Camileri Kitap, Osmanlı Devletinin Yaptığı Camiler, İzmirde Osmanlı Devletinin Yaptığı Camiler, İzmir Bornova Camileri, Konak Hisaraltı Camii, Konak Yalı Camii, Bornova Büyük Cami (İsabey Camii), İzmir Türbeleri , İzmir Selçuk Camileri, İzmir Seferihisar Camileri, İzmir Cami saatleri, İzmir Cami Sayısı, İzmir Cami İmamları, İzmir Tarihi Camiler, İzmir Merkezdeki Tarihi Camiler, İzmirdeki Tarihi Camiler, İzmirde Bulunan Tarihi Camiler, Hisar Camii Kemeraltı İzmir Camii, Cami Resimleri, İzmir Tarihi Camiler, İzmir Cami Telefonları, İzmir Camileri Adresleri, İzmir Cami Sayıları, İlçe İlçe Camileri Göreceksiniz. İyi Günler Dileriz. İzmir'in en yüksek kubbeli Camisi 2013 yilinda Buca'da açilan 9 Eylül Kurtuluş Camisi'dir. İzmir'in En Eski ve En Büyük Camisi ise 1597 Yılında Aydınoğlu Yakup Bey Tarafindan yaptırılmış olan Hisar Camiisidir.
|
|
İşe Yerleştirilme Taleplerini Karşılama Yetkisi Hangi Kurumlardadır ?
Özürlü kişilerin devlet memuru olarak istihdamları Devlet Personel Başkanlığı koordinasyonunda ilgili kamu kurum ve kuruluşlarınca, işçi olarak istihdamları ise Türkiye İş Kurumu tarafından yapılmaktadır.
İşe Girmek Ve Çeşitli Kurumlara Özürlü Eleman Alınıp Alınmayacağına İlişkin Bilgileri Öğrenmek İçin Hangi Yol İzlenmelidir?
Özürlü kadrosuna devlet memuru olarak atanmak için öncelikle yapılacak sınavlara girmek gerekmektedir. Her kamu kurumu, özürlü kadrosuna memur almak için kendisi sınav açmaktadır. Bu sınavlar, Nisan-Mayıs, Temmuz-Ağustos, Ekim-Kasım dönemlerinde açılmaktadır. Devlet memurluğuna ilişkin sınav duyuruları Devlet Personel Başkanlığınca yapılmakta olup Resmi Gazete ve ilgili kurumun Web sitesinde yayımlanmaktadır. ( http//:regabasbakanlik.gov.tr ) ( www.basbakanlik-dpb.gov.tr )
Kamu Ve Özel Sektörde İşçi Olmak İçin Ne Yapılmalıdır?
İkametgahınızın bulunduğu yerdeki Türkiye İş Kurumu İl Müdürlüğüne şahsen başvurarak kayıt yaptırmanız ve ilgili İl Müdürlüğü ile sürekli iletişim halinde olmak gerekmektedir. Türkiye İş Kurumu'nun ilan ettiği açık işler ve kamu kurumlarına alınacak işçiler için yapılacak sınavlar İŞKUR Web ( www.iskur.gov.tr ) sitesinde ve İŞKUR İl Müdürlüklerinde duyurulmaktadır.
Kamu kurum ve kuruluşlarında işçi olarak işe girebilmek için, “Kamu Kurum ve Kuruluşlarında İşçi Olarak İstihdam Edilecek Özürlüler Hakkında Uygulanacak Sınav Yönetmeliği” kapsamında düzenlenen merkezî sınava girmek gerekmektedir.
Kamuda İşçi Olmak İçin Özel Şartlar Var mıdır ?
Okuryazar, ilköğretim mezunu ve zihinsel veya ruhsal özürlü olanlar kamu kurum ve kuruluşlarında işçi olmak için sınava tabi tutulmazlar. Bu kapsamda bulunan ve talep koşullarına duruma uygun başvuranlar, noter huzurunda kura çekimine tabi tutulurlar.
Sınav Duyuruları Özürlüler İdaresi Başkanlığından da Öğrenilebilir mi?
Evet. Kurumların açtığı sınavlar ve özürlü personel alımına ilişkin duyuruları Başkanlığımızın 0 (312) 229 55 11 no'lu telefonunu arayarak öğrenmeniz veya ( www.ozida.gov.tr ) web adresinden düzenli olarak takip etmeniz mümkündür.
4857 Sayılı İş Kanunu Kapsamındaki İşyerlerinin Özürlü Çalıştırma Zorunluluğu Ne Kadardır?
İşverenler, elli veya daha fazla işçi çalıştırdıkları özel sektör işyerlerinde yüzde üç özürlü, kamu işyerlerinde ise yüzde dört özürlü ve yüzde iki eski hükümlü işçiyi meslek, beden ve ruhi durumlarına uygun işlerde çalıştırmakla yükümlüdürler. Aynı il sınırları içinde birden fazla işyeri bulunan işverenin bu kapsamda çalıştırmakla yükümlü olduğu işçi sayısı, toplam işçi sayısına göre hesaplanır.
Özel sektör işverenlerince bu madde kapsamında çalıştırılan 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa tabi özürlü sigortalılar ile 1/7/2005 tarihli ve 5378 sayılı Kanunun 14 üncü maddesinde belirtilen korumalı işyerlerinde çalıştırılan özürlü sigortalıların, aynı Kanunun 72 nci ve 73 üncü maddelerinde sayılan ve 78 inci maddesiyle belirlenen prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primine ait işveren hisselerinin tamamı, kontenjan fazlası özürlü çalıştıran, yükümlü olmadıkları halde özürlü çalıştıran işverenlerin bu şekilde çalıştırdıkları her bir özürlü için prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primine ait işveren hisselerinin yüzde ellisi Hazinece karşılanır.
Özürlülerin istihdamı konusunda işverenler için yasal zorunluluk yanında teşviklerde sözkonusudur. İşyeri; mevzuatlarla belirtilen özürlü sayısından daha fazla özürlü çalıştırırsa veya çalışan özürlünün özür derecesi % 80 den fazla olursa veya herhangi bir kanuni yükümlülüğü olmamasına karşın özürlü çalışanı varsa işveren tarafından ödenen sigorta priminin %50 si hazine tarafından karşılanmaktadır.
657 Sayılı Devlet Memurları Kanununa Tâbi Kurum Ve Kuruluşlarda İstihdam Edilmesi Gereken Özürlü Oranı Ne Kadardır?
Devlet Memurları Kanununa göre; kurum ve kuruluşlar çalıştırdıkları personele ait kadrolarda %3 oranında özürlü personel çalıştırmak zorundadır. %3'ün hesaplanmasında ilgili kurum veya kuruluşun (taşra teşkilatı dahil) toplam dolu kadro sayısı dikkate alınır.
Kamu Kurum Ve Kuruluşlarının Özürlü Memur Çalıştırma Yükümlülüklerinin Yerine Getirilmesinin Takip Ve Denetiminden Sorumlu Ve Yetkili Kurum Hangisidir?
Kamu kurum ve kuruluşlarının özürlü memur çalıştırma yükümlülüklerinin yerine getirilmesinin takip ve denetiminden Başbakanlık Devlet Personel Başkanlığı sorumludur.
Kamu Ve Özel Sektör İşverenlerinin Özürlü İşçi Çalıştırma Yükümlülüklerinin Yerine Getirilmesinin Takip Ve Denetiminden Sorumlu Ve Yetkili Kurum Hangisidir?
Kamu ve özel sektör işverenlerinin özürlü işçi çalıştırma yükümlülüklerinin yerine getirilmesinin takip ve denetiminden Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü sorumlu ve yetkilidir.
Özürlü İşçi Veya Memur Çalıştırmamanın İşverene Getirdiği Bir Müeyyide Var mıdır?
Kamu ve özel sektör işverenlerinden sorumluluğunu yerine getirmeyenlerden her ay çalıştırmadığı her özürlü için belli bir miktar para cezası kesilmektedir. Bu ceza, 2010 yılı için 1.552 TL dir.
Özürlü memur çalıştırmamanın herhangi bir müeyyidesi bulunmamaktadır.
Özürlü İstihdam Etme Sorumluluğunu Yerine Getirmeyen İşverenlerden Toplanan Ceza Paraları Hangi Amaçlar İçin Kullanılmaktadır?
Özürlü istihdam etme sorumluluğunu yerine getirmeyen işverenlerden toplanan ceza paraları, özürlülerin meslekî eğitim ve meslekî rehabilitasyonu, kendi işini kurma ve bu gibi projelerde kullanılmak üzere Türkiye İş Kurumuna aktarılmaktadır.
İşyerlerinde Özürlülere Yönelik Ne Tür Düzenlemeler Yapılmaktadır?
“ Özürlülerin Devlet Memurluğuna Alınma Şartları İle Yapılacak Yarışma Sınavları Hakkında Yönetmelik”e göre özürlü memur çalıştırmak zorunda olan kurum ve kuruluşlar çalışma yerlerini özürlülerin çalışmalarını kolaylaştıracak şekilde düzenlemek, gerekli tedbirleri almak ve özürlülerin çalışmalarıyla ilgili özel yardımcı ve destekleyici araç-gereçleri temin etmek zorundadır. Belirli bir mesleği olan özürlülerin meslekleri ile ilgili işlerde çalıştırılmaları esastır. Belirli bir mesleği olmayan veya mesleğine uygun kadro bulunmayan özürlüler, özür durumlarına göre, yapabilecekleri hizmetlere ait kadrolarda çalıştırılır. Özürlüler, özürlerini artırıcı veya ek özür getirici işlerde çalıştırılamazlar.” denilmektedir.
“Özürlü, Eski Hükümlü ve Terör Mağduru İstihdamı Hakkında Yönetmelik”e göre işverenler, işyerlerini, imkânlar ölçüsünde, özürlülerin çalışmalarını kolaylaştıracak şekilde hazırlamak, sağlıkları için gerekli tedbirleri almak, mesleklerinde veya mesleklerine yakın işlerde çalıştırmak, işyerleriyle ilgili bilgi ve yeteneklerini geliştirmek, çalışmaları için gerekli araç ve gereçleri sağlamak zorundadır. Özürlüler, yapabilecekleri işler dışında sağlıklarına zarar verecek diğer işlerde çalıştırılamaz. Uygun koşulların varlığı halinde çalışma sürelerinin başlangıç ve bitiş saatleri, özürlünün durumuna göre belirlenir.” denilmektedir.
5378 sayılı Özürlüler Yasası ile 14.7.1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 53 üncü maddesinin başlığı ve birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Özürlülerin Devlet memurluğuna alınmaları:
Mevzuata uygun olmak kaydıyla; özürlülerin mesleklerine uygun münhal kadrolara atanması, mesleklerini icra veya infaza yardımcı araç ve gerecin kurumlarınca temin edilmesi esastır. Özürlülerin Devlet memurluğuna alınma şartları ile hangi işlerde çalıştırılacakları, mesleklerini icra ve infazda hangi yardımcı araç ve gereçlerin kurumlarınca temin edileceği, zihinsel özürlülerin hangi görevlere atanmasında asgari eğitim şartından istisna edileceği hususları Maliye Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Özürlüler İdaresi Başkanlığı ve Devlet Personel Başkanlığınca müştereken hazırlanacak yönetmelikle düzenlenir.
Özelleştirilen Veya Özelleştirilme Kapsamına Alınan Kamu Kuruluşlarında Çalışan Özürlülerin Yasal Hakları Nelerdir?
Kapatma ve tasfiye hâllerinde işten çıkarılma durumunda iş kaybı tazminatı, özürlülere, kanunun diğer çalışanlara tanıdığı hakların iki katı oranında ödenir.
İlgili Kanun Maddesi: 5398 sayılı “Özelleştirme Uygulamalarının Düzenlenmesine ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunda ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun”
“......Bu Kanuna göre özelleştirme kapsamına alınan kuruluşların (iştirakler hariç) özelleştirmeye hazırlanması, özelleştirilmesi, küçültülmesi veya faaliyetlerinin kısmen ya da tamamen durdurulması, süreli ya da süresiz kapatılması veya tasfiye edilmesi nedeniyle; bu kuruluşlarda iş sözleşmesine dayalı olarak ücret karşılığı çalışanlardan iş sözleşmeleri tâbi oldukları iş kanunları ve toplu iş sözleşmeleri gereğince tazminata hak kazanacak şekilde sona ermiş olanlara, kanunlardan ve yürürlükteki toplu iş sözleşmelerinden doğan tazminatları dışında ilave olarak iş kaybı tazminatı ödenir. Ayrıca bunların mesleklerinde geliştirilmesine, bir meslekte yetiştirilmesine veya meslek edindirilmesine ilişkin eğitim giderleri ile yeni iş bulmalarına katkı sağlamak amacıyla yapılacak giderler Özelleştirme Fonundan karşılanır. Özürlü personele (ilgili kanunların öngördüğü I, II ve III. derece), bu maddede belirtilen tutarın iki katı olarak iş kaybı tazminatı ödenir. İş kaybı tazminatı ödenmesi ve sağlanabilecek diğer hizmetlere ilişkin işlemler Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından yürütülür.”
Ayrıntı için bkz. www.oib.gov.tr .
MESLEKİ EĞİTİM
Özürlülere Yönelik Meslekî Eğitim Faaliyetlerini Hangi Kurum/Kuruluşlar Yürütmektedir?
Millî Eğitim Bakanlığı bünyesinde İşitme Engelliler Çok Programlı Liseleri, Ortopedik Engelliler Meslek Liseleri, zihinsel engellilere yönelik Meslekî Eğitim Merkezleri, İş Eğitim Merkezleri ve Yetişkin Zihinsel Engelliler İş Eğitim Merkezleri özürlülere yönelik meslekî eğitim programları düzenlenmektedir.
Bu kuruluşların meslekî eğitim faaliyetlerinden yararlanmak isteyen kişiler Ankara'daki kuruluşlar için Millî Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Rehberlik ve Danışma Hizmetleri Genel Müdürlüğüne, illerdeki kuruluşlar için il Millî Eğitim Müdürlüklerine başvurabilirler.
Özürlülere Yönelik Meslek Edindirme Kurslarını Hangi Kurum/Kuruluşlar Düzenlemektedir?
Türkiye İş Kurumu ve MEB Çıraklık Yaygın Eğitim Genel Müdürlüğü özürlülere yönelik meslek edindirme kursları düzenlemektedir.
5378 sayılı Özürlüler Yasası Özürlülerin Meslekî Rehabilitasyonu İle İlgili Ne Öngörmektedir ?
5378 sayılı Özürlüler Kanunu'nun 13'üncü maddesi bu konuda yeni bir düzenleme getirmiştir.
“Özürlülerin yeteneklerine göre mesleğini seçme ve bu alanda eğitim alma hakkı kısıtlanamaz.
Özürlülerin yetenekleri doğrultusunda yapabilecekleri bir işte eğitilmesi, meslek kazandırılması, verimli kılınarak ekonomik ve sosyal refahının sağlanması amacıyla meslekî rehabilitasyon hizmetlerinden yararlanmasının sağlanması esastır.
Gerçek veya tüzel kişilerce açılacak olan özel meslekî rehabilitasyon merkezleri, yetenek geliştirme merkezleri ve korumalı işyerlerinin değişik tipleri ile özel işyerlerinde bireylerin bireysel gelişimleri ve yeteneklerine uygun iş veya becerilerini geliştirici tedbirler alınır. Bu alandaki hizmetler ihtiyaçlara göre iş ve meslek analizi yapılarak hizmet satın alınması suretiyle temin edilebilir. Buna ilişkin usûl ve esaslar, Milli Eğitim Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.
Sosyal ve mesleki rehabilitasyon hizmetleri belediyeler tarafından da verilir. Belediyeler bu hizmetlerin sunumu sırasında gerekli gördüğü hallerde, halk eğitim ve çıraklık eğitim merkezleri ile işbirliği yapar. Özürlünün rehabilitasyon talebinin karşılanamaması halinde özürlü, hizmeti en yakın merkezden alır ve ilgili belediye her yıl bütçe talimatında belirlenen miktarı hizmetin satın alındığı merkeze öder.”
5378 Sayılı Özürlüler Yasasında İstihdamla İlgili Nasıl Bir Yenilik Vardır ?
Yasanın 14'üncü maddesinde; “İşe alımda; iş seçiminden, başvuru formları, seçim süreci, teknik değerlendirme, önerilen çalışma süreleri ve şartlarına kadar olan safhaların hiçbirinde özürlülerin aleyhine ayrımcı uygulamalarda bulunulamaz.
Çalışan özürlülerin aleyhinde sonuç doğuracak şekilde, özrüyle ilgili olarak diğer kişilerden farklı muamelede bulunulamaz.
Çalışan veya iş başvurusunda bulunan özürlülerin karşılaşabileceği engel ve güçlükleri azaltmaya veya ortadan kaldırmaya yönelik istihdam süreçlerindeki önlemlerin alınması ve işyerinde fiziksel düzenlemelerin bu konuda görev, yetki ve sorumluluğu bulunan kurum ve kuruluşlar ile işyerleri tarafından yapılması zorunludur. Özürlülük durumları sebebiyle işgücü piyasasına kazandırılmaları güç olan özürlülerin istihdamı, öncelikle korumalı işyerleri aracılığıyla sağlanır.
Korumalı işyerleriyle ilgili usûl ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.” hükümleri mevcuttur.
ÖZLÜK HAKLAR
Bakım Gereksinimi Olan Özürlü Yakını Bulunan Memurların Tayininde Kolaylık Sağlanmakta mıdır?
5378 sayılı Özürlüler Kanunu 21'inci maddesiyle 657 sayılı Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir:
EK MADDE 39.- Devlet memurlarının, hayatını başkasının yardım veya bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede özürlü olduğu sağlık kurulu raporu ile tespit edilen eşi, çocukları ile kardeşlerinin, memuriyet mahalli dışında resmî veya özel eğitim ve öğretim kuruluşlarında eğitim ve öğretim yapacaklarının özel eğitim değerlendirme kurulu tarafından belgelendirilmesi hâlinde, ilgilinin talebi üzerine eğitim ve öğretim kuruluşlarının bulunduğu il veya ilçe sınırları dahilinde kurumunda bulunan durumuna uygun boş bir kadroya ataması yapılır.
Özürlülerin Tayin ve Nakillerinde Başka Özel Hükümler Var mıdır?
Atama, tayin ve nakiller; konuya ilişkin mevzuatlar çerçevesinde ilgili kurumlar tarafından yapıldığından tayin ya da nakil ile ilgili girişimlerin söz konusu kurumlar nezdinde şahsen yapılması gerekmektedir
Özürlü çocuğu olan anneler için özel bir düzenleme var mıdır?
Sosyal güvenlik reformu olarak bilinen 5510 sayılı Kanunla, sosyal güvenlik sistemimize getirilen yeni bir düzenleme ile başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malul çocuğu bulunanların, 01.10.2008 tarihinden sonra geçen prim ödeme gün sayılarının dörtte biri, prim ödeme gün sayıları toplamına eklenecek. Eklenen bu süreler emeklilik yaş hadlerinden de indirilecek. Yapılan bu düzenleme ile özürlü çocuğu olan kadınlara erken emeklilik hakkı tanınmıştır.
EMEKLİLİK
Özürlü Erken Emeklilik veya Malülen Emeklilik İçin Nereye Müracaat Etmelidir ?
Özürlülerin emeklilik işlemleri diğer çalışanlarda olduğu gibi ilgili SGK tarafından yapılmaktadır. Özürlüler erken emeklilik yada malülen emeklilik işlemlerini SGK' a müracaat ederek başlatabilirler.
Özürlü Memurlar İsteğe Bağlı Erken Emekli Olabilirler mi?
Menuriyete atanmadan önce özürlü olan ve bu özürleri sebebiyle en az %40 oranında çalışma güçlerini kaybettikleri Sağlık Kurulu Raporu ile anlaşılanlardan 15 fiili hizmet yılını dolduranların yaş kaydı aranmaksızın istekleri halinde emeklilikleri mümkündür.
Özürlü Memurlar Malülen Emekli Olabilirler mi?
Malülen emeklilik; İştirakçilerin vücutlarında meydana gelen arızalar veya uğradıkları tedavisi imkansız hastalıklar sebebiyle vazifelerini yapamayacak duruma gelmeleri halinde uygulanan emeklilik işlemidir.
Belirtilen sebeplerle çalışamayacak duruma düşenlere "malül" denilmekte olup meydana geliş sebeplerine göre 3 türe ayrılmaktadır.
a) Adi Malüllük,
b) Vazife Malüllüğü,
c) Harp Malüllüğü.
Ayrıntı için bkz. www.emekli.gov.tr
İşçi Olarak Çalışanlarda Malüliyet Nedir ? Kimler Malülen Emekli Olabilir? Nereye Müracaat Etmelidir?
Hastalık nedeniyle emekli olmak için, gerekli koşulları sağlayarak başvuran kişi, çalışma gücünün en az 2/3'ünü kaybettiği Kurumca tespit edilir ise malulen emekliliğe hak kazanmış olur. Bu hakkı kazanmış olanların malülen emeklilik için Sigorta İşleri Genel Müdürlüğü Tahsisler Daire Başkanlığı'na müracaat etmesi gerekmektedir.
Malûl sayılanlardan; Toplam olarak 1800 gün veya en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup sigortalılık süresinin her yılı için ortalama 180 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olması şartıyla malûllük aylığından yararlanabilmektedirler.
Çalışma gücünün en az üçte ikisini yitirdiği tespit edilen; iş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünü en az %60 kaybeden ve çalışma gücünün en az üçte ikisini yitirmiş düzeyde sayılmayanlardan yapılan tedavi sonucunda, kurum sağlık tesisleri kurullarınca düzenlenecek raporlarda çalışabilir durumda olmadığı belirtilen sigortalı malûl sayılır. Ancak; sigortalı olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihte malûl sayılmayı gerektirecek derecede hastalık veya arızası bulunduğu, önceden veya sonradan yeterli belgelerle tespit edilen sigortalı bu hastalık veya arızası sebebiyle malûllük sigortası yardımlarından yararlanamaz.
Ayrıntı için bkz. www.ssk.gov.tr
Özürlü İşçi Statüsünde Çalışanların Erken Emeklilikten Yararlanma Şartları Nelerdir?
a) Sigortalı olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihten önce bu Kanunun 53 üncü maddesine göre malûl sayılmayı gerektirecek derecede hastalık veya arızası bulunan ve bu nedenle malûllük aylığından yararlanamayan sigortalılar, yaşları ne olursa olsun en az 15 yıldan beri sigortalı bulunmak ve en az 3600 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olmak şartıyla yaşlılık aylığından yararlanırlar.
b) Özrü nedeniyle vergi indiriminden yararlanmaya hak kazanmış durumda olan sigortalılardan; ilgili mevzuatı uyarınca, I. derece özrü olanlar yaşları ne olursa olsun en az on beş yıldan beri sigortalı bulunmak ve en az 3600 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olmak, II. derece özrü olanlar yaşları ne olursa olsun en az on sekiz yıldan beri sigortalı olmak ve en az 4000 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olmak, III. derece özrü olanlar yaşları ne olursa olsun en az yirmi yıldan beri sigortalı olmak ve en az 4400 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olmaları şartıyla yaşlılık aylığından yararlanırlar. Özrü nedeniyle vergi indiriminden yararlanması dolayısıyla yaşlılık aylığına hak kazanarak yaşlılık aylığı alanlar Kurumca kontrol muayenesine tâbi tutulabilir.
Ayrıntı için bkz. www.ssk.gov.tr
Serbest Meslek Erbabı Olarak Çalışanlar Hangi Koşullarda Malûl Sayılmaktadır?
Bağ-Kur Kanununa göre çalışma gücünün en az üçte ikisini yitirdiği tespit edilen sigortalı malûl sayılır.
Sigortalılığın başladığı tarihte malûl sayılacak derecede hastalık veya arızası bulunduğu önceden veya sonradan tespit edilen sigortalı, bu hastalık veya arızası nedeniyle malûllük sigortası yardımlarından yararlanamaz.
Ayrıntı için bkz. www.bagkur.gov.tr
Serbest Meslek Erbabı Olarak Çalışanların Malûlen Emeklilikten Yararlanma Şartları Nelerdir?
Malullük aylığından yararlanabilmek için aşağıdaki koşulların yerine getirilmesi gerekmektedir.
Ancak, Bağ-Kur 1479 sayılı zorunlu sigortalılık kapsamında ya da tarım sigortası kapsamında iken, bir iş kazası veya meslek hastalığı sonucu çalışma gücünün en az üçte ikisini kaybedenler için 5 tam yıl sigorta primi ödemiş olmak koşulu aranmaz.
1479 sayılı zorunlu sigortalılığa tabi olanlar için malullük aylığı, sigortalının son defa prim ödediği gelir basamağına ait göstergenin, sigortalıların basamaklarda prim ödedikleri süreler de dikkate alınarak aylık başlangıç tarihinde yürürlükte bulunan gelir tablosu üzerinden hesaplanacak ağırlıklı ortalamasının %65'i olarak hesaplanır.Başka birinin sürekli bakımına muhtaç Malül Sigortalıya da % 75 oranında aylık bağlanır.
2926 sayılı tarım sigortalıları için malullük aylığı, sigortalının son defa prim ödediği gelir basmağına ait göstergenin Genel Bütçe Kanunu ile kabul edilen yürürlükteki Katsayı ile çarpımının %70'idir. Sigortalı başka birinin sürekli bakımına muhtaç durumda ise bu oran %80'e çıkarılır.
Aylıklara, ayrıca Sosyal Yardım Zammı eklenir. Ancak, 2926 Sayılı Kanuna göre bağlanan malüllük aylıklarına Sosyal Yardım Zammı ilave edilmez.
Ayrıntı için bkz. www.bagkur.gov.tr
SAĞLIK YARDIMI
Emekli Sandığına Tabi Olanların Bakmakla Yükümlü Olduğu Kişiler Sağlık Yardımından Nasıl Yararlanır ?
1 - Sandıktan emekli, malüllük, dul ve yetim aylığı alanlar,
2 - Emekli veya malüllük aylığı alanların;
• Eşleri,
• Yaşları 18'den küçük olan veya orta öğrenim yapmakta ise 20, yüksek öğrenim yapmakta ise 25 yaşını doldurmamış ve evli olmayan erkek ve kız çocukları,
• Evli olmayan ve yardım edilmediği takdirde muhtaç duruma düşecek olan kız çocukları,
• Yaşları ne olursa olsun malül ve muhtaç erkek çocukları,
• Öz anne ve babalar,sağlık yardımından yararlanabilirler.
Ayrıntı için bkz. www.emekli.gov.tr
Çalışanların Bakmakla Yükümlü Olduğu Kişiler Sağlık Yardımından Nasıl Yararlanır ?
5335 sayılı Kanunla 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu 206 maddesinin 2 numaralı bendi; “2. 25 yaşını dolduran çocuklar (25 yaşını bitirdiği halde evlenmemiş kız çocukları ile çalışamayacak derecede malûllükleri resmi sağlık kurulu raporuyla tespit edilenler için süresiz olarak ödeneğin verilmesine devam olunur.)," şeklinde değiştirilmiştir. Bu ödeneği alanlar sağlık yardımından da yararlanırlar.
Bağ-Kur'a Tabi Olanların Bakmakla Yükümlü Olduğu Kişiler Sağlık Yardımından Nasıl Yararlanır ?
Sağlık sigortasına tabi sigortalıların sağlık hizmetlerinden yararlanabilmesi için, en az 8 (sekiz) ay eksiksiz sağlık sigortası primi ödemiş olmaları, sağlık ve sigorta prim borcu bulunmaması gerekmektedir. Muayene ve tedavi hakkı sağlık sigortası primi ödenen 8 inci ayı takip eden aybaşından itibaren başlar.
İlk defa sigortalı olanların sağlık yardımından yararlanmaları, en az 8 (sekiz) ay, yeniden sigortalı olanların ise en az 4 (dört) ay eksiksiz sağlık sigortası primi ödemiş olmaları, sağlık ve sigorta prim borcu bulunmaması şartına bağlıdır.
Kapsam:
1479 ve 2926 sayılı Kanunlara tabi zorunlu sigortalılar ile eş ve bakmakla yükümlü oldukları çocukları, ana ve babaları,
1479 ve 2926 sayılı Kanunlara tabi yaşlılık ve malullük aylığı almakta olanlar ile eş ve bakmakla yükümlü oldukları çocukları ana ve babaları,
1479 ve 2926 sayılı Kanunlara tabi ölüm aylığı almakta olanlar, yararlanırlar.
Ancak, diğer Sosyal Güvenlik Kanunlarına ve özel Kanunlara göre sağlık yardımlarından faydalananlar yararlanamazlar.
Sağlık hizmeti, Sağlık Bakanlığı, Sosyal Sigortalar Kurumu, mahalli idareler, üniversiteler, kamu iktisadi teşebbüslerine ait sağlık tesisleri ile diğer sağlık tesislerinden satın alınmak suretiyle yürütülür. Buna ilişkin usul ve esaslar Kurumca belirlenir.
Ancak, Kurumla protokolü bulunmayan resmi sağlık kurum ve kuruluşlarında Bağ-Kur sağlık karnesi ile muayene ve tedavi görenler için Sağlık Bakanlığı'na bağlı yataklı tedavi kurumlarında yapılacak muayene-tetkik-tahlil-müdahale-ameliyat ve tedavilere ait fiyat tarifesi üzerinden hesaplanmak suretiyle Kurumca belirlenecek esaslar dahilinde ödeme yapılır. Bunu aşan kısmı ise ilgili tarafından karşılanır.
Bununla birlikte sağlık yardımlarından faydalanan kimselerin özel bir sağlık müessesinde yatırılarak tedavi altına alınmaları halinde, vak'anın aciliyeti raporla belgelenmek ve bu rapor Kurum tarafından kabul olunmak şartıyla, bu sağlık müesseselerinde yapılan tedavi giderleri Sağlık Bakanlığı'na bağlı yataklı tedavi kurumlarında yapılacak muayene-tetkik-tahlil-müdahale-ameliyat ve tedavilere ait fiyat tarifesi üzerinden hesaplanmak suretiyle ödenir.
Sağlık hizmetinin hangi sağlık kuruluşlarından satın alınacağının tespitine Bakanlar Kurulu yetkilidir.
Yukarıda belirtilen hastanelerin dışında parası ödenerek yararlanılması durumunda, ödenen sağlık giderlerine ait faturalar Bağ-Kur İl Müdürlüğüne ibraz edildiğinde, ödenen tutarları Bağ-Kur Sağlık Sigortası Yardımları Yönetmeliği hükümleri çerçevesinde, geri alınabilir.
Özel hastanelerden ancak, acil durumlarda yararlanılabilir. Bir raporla belgelenecek acil olma durumunun, Bağ-Kur Sağlık Kurulunca kabul edilmesi gerekmektedir.
Ödeme, Sağlık Bakanlığı fiyat tarifesi üzerinden yapılır.
Ayrıntı için bkz. www.bagkur.gov.tr
Bağ-Kur dan Nasıl Sağlık Karnesi Alınabilir ?
Sağlık sigortasına tabi sigortalıların sağlık hizmetlerinden yararlanabilmesi için;İlk defa sigortalı olanların en az 8(sekiz) ay, yeniden sigortalı olanların ise en az 4(dört) ay eksiksiz sağlık sigortası primi ödemiş olmaları, sağlık ve sigorta prim borcu bulunmaması gerekmektedir.
Bu koşulları yerine getiren sigortalıların sağlık karnesi almak için;
• İl Müdürlüklerinde örneği mevcut 1479 veya 2926 sayılı Kanunlara tabi sigortalılar için Bağ-Kur sağlık karnesi talep formu
• Zorunlu sigortalılık için bağımsız çalışmasının devam ettiğine dair Bağ-Kur sigortalılık belgesi,
• Vukuatlı nüfus kayıt örneği,
• Öğrenciler için öğrenim durumlarını gösterir belge,
• 7 yaşından küçük çocuklar hariç her sağlık karnesi için 1 adet vesikalık fotoğraf,
• Yaşları ne olursa olsun çalışamayacak durumda bulunan çocuklar için tam teşekküllü hastanelerin birinden alınacak sağlık kurulu raporu,
Geçimi sigortalı veya yaşlılık veya malullük aylığı alanlar tarafından sağlanan ana, baba ve 18 yaşını geçmiş evli olmayan kız çocukları için diğer sosyal güvenlik kuruluş kayıtlarını gösterir belgeyi, temin ederek, il müdürlüklerine başvurmaları gerekmektedir.
Ayrıntı için bkz. www.bagkur.gov.tr
Sosyal Sigortalar Kurumuna Tabi Çalışanların Bakmakla Yükümlü Olduğu Kişiler Sağlık Yardımından Nasıl Yararlanır ?
Sigortalının geçindirmekle yükümlü olduğu kimseler;
b) ........18 yaşını doldurmuş olup da çalışamayacak durumda malül erkek çocukları ile yaşları ne olursa olsun evli bulunmayan ve sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi olarak çalışmayan veya aylık yahut gelir almayan kız çocukları, sağlık yardımından yararlanırlar.
Bu yardımın sağlanması için ise; her kurum ilgili mevzuatlarında başka bir sosyal güvenlik kurumundan aylık ya da gelir elde edilmemesi önkoşulunu getirmiştir.
Ayrıntı için bkz. www.ssk.gov.tr
Tedavi Giderlerini Kendi İmkânları İle Karşılayamayan Ve Sosyal Güvenlik Kapsamında Bulunmayan Özürlü Vatandaşların Tedavi Giderleri Nasıl Karşılanmaktadır?
Bu durumdaki vatandaşlarımızın sağlık kuruluşlarındaki tedavi giderlerinin karşılanabilmesi; 3816 sayılı Ödeme Gücü Olmayan Vatandaşların Tedavi Giderlerinin Yeşil Kart Verilerek Devlet Tarafından Karşılanması Hakkında Kanun, 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu Kanunu kapsamında mümkün olmaktadır.
Ayrıca; 21.04.2005 tarih ve 5335 sayılı “Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”un 8'inci maddesi ile; 01.07.1976 tarih ve 2022 sayılı Kanunun 7'inci maddesi “Bu Kanundan yararlananların tedavi giderleri, 18.06.1992 tarih ve 3816 sayılı Ödeme Gücü olmayan Vatandaşların Tedavi giderlerinin Yeşil Kart Verilerek Devlet Tarafından Karşılanması Hakkında Kanun hükümlerine göre yeşil kart verilerek karşılanır.”şeklinde değiştirilmiş olup, özürlü aylığı bağlananların tedavilerinin yeşil kart verilerek sağlanması gerçekleşmiştir.
Yukarıda belirtilen kanunlar kapsamındaki sağlık yardımlarından faydalanabilmek için gerekli belgeler ile birlikte ikamet edilen yerin Mülkî İdare Amirliği'ne başvurulması gerekmektedir.
ÖZÜRLÜ AYLIĞI, BAKIM AYLIĞI
Özürlü Aylığından Nasıl Yararlanılır ?
01.07.1976 tarih ve 2022 sayılı 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanunun 1'ici maddesinin 1'inci fıkrasında “ 65 yaşını doldurmuş, kendisine kanunen bakmakla mükellef kimsesi bulunmayan, sosyal güvenlik kuruluşlarının herhangi birisinden her ne nam altında olursa olsun bir gelir veya aylık hakkından yararlanmayan, nafaka bağlanmamış veya bağlanması mümkün olmayan, mahkeme kararıyla veya doğrudan doğruya kanunla bağlanmış herhangi bir devamlı gelire sahip bulunmayan ve muhtaçlığını İl veya İlçe İdare Heyetlerinden alacakları belgelerle kanıtlayan Türk Vatandaşlarına hayatta bulundukları sürece, 300 gösterge rakamının her yıl bütçe kanunu ile tespit edilecek katsayı ile çarpımından bulunacak tutarda aylık bağlanır.” denilmektedir.
Ayrıca; 01.07.2005 tarih ve 5378 sayılı “Özürlüler Ve Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun”unun 25'inci maddesi 01.7.1976 tarihli ve 2022 sayılı 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanunun 1 inci maddesinin ikinci ve dördüncü fıkraları yürürlükten kaldırılmış ve aynı Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir.
65 yaşını doldurmamış olmakla birlikte;
“Başkasının yardımı olmaksızın hayatını devam ettiremeyecek şekilde özürlü olduklarını tam teşekküllü hastanelerden alacakları sağlık kurulu raporu ile kanıtlayan, 18 yaşını dolduran ve kanunen bakmakla mükellef kimsesi bulunmayan özürlülerden; her ne ad altında olursa olsun her türlü gelirleri toplamının aylık ortalamasına göre bu Kanunun 1 inci maddesinde belirtilen gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutardan daha az geliri olanlara, bu Kanunun 1 inci maddesine göre belirlenecek aylık tutarının % 300'ü tutarında,
b) 18 yaşını dolduran, kanunen bakmakla mükellef kimsesi olmayan ve herhangi bir işe yerleştirilememiş olan özürlülerden; her ne ad altında olursa olsun her türlü gelirleri toplamının aylık ortalamasına göre bu Kanunun 1 inci maddesinde belirtilen gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutardan daha az geliri olanlara, bu Kanunun 1 inci maddesine göre belirlenecek aylık tutarının % 200'ü tutarında,
c) Her ne ad altında olursa olsun her türlü gelirleri toplamının aylık ortalamasına göre bu Kanunun 1 inci maddesinde belirtilen gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutardan daha az geliri olduğu halde, kanunen bakmakla yükümlü olduğu 18 yaşını tamamlamamış özürlü yakını bulunanlara, bakım ilişkisi fiilen gerçekleşmek kaydıyla bu Kanunun 1 inci maddesine göre belirlenecek aylık tutarının % 200'ü tutarında, Aylık bağlanır.
65 yaşın doldurulmasından önce bu madde hükümlerine göre bağlanmış olan aylıkların aynı şekilde ödenmesine devam olunur. Bu Kanunun 1 inci maddesine göre aylık bağlananlardan başkasının yardımı olmaksızın hayatını devam ettiremeyecek kadar özürlü olduklarını tam teşekküllü hastaneden alacakları sağlık kurulu raporu ile kanıtlayanlara da birinci fıkranın (a) bendine göre aylık bağlanır. Aylık bağlanmasına esas özürlülük oranı değişenlerin aylıkları durumlarına göre yeniden tespit olunur. Özürlülük oranı, bu Kanuna göre aylık bağlanması gereken oranın altına düşenler ile birinci fıkrada belirtilen aylık ortama gelir tutarından fazla gelir elde etmeye başlayanların aylıkları kesilir.
Aylık hakkından yararlanan 18 yaşından küçük özürlülerin yalnızca kendileri bu Kanunun 7'nci maddesinde belirtilen tedavi hakkından yararlanır. Ancak, bu madde hükümlerine göre aylık alanlardan herhangi bir sosyal güvenlik kurumunun tedavi yardımı kapsamında bulunanlara tedavi yardımı yapılmaz.
Belirtilen hükümler doğrultusunda aylıktan yararlanmak için ikamet edilen ilde bulunan Mal Müdürlüğü veya Defterdarlığa müracaat etmek gerekmektedir.
Ayrıntı için bkz. www.emekli.gov.tr
Aylık Bağlanmasında İzlenen Yol ve Diğer Hususlar Nelerdir?
2022 Sayılı Kanuna göre, 1550 gösterge rakamının, memur maaşlarına uygulanan katsayı ile çarpımından bulunacak tutardan daha az geliri bulunan, 65 yaşını doldurmuş yaşlılar ile 18 yaşından büyük özürlüler ve Kanunen bakmakla yükümlü olduğu 18 yaşını tamamlamamış özürlü yakını bulunan Türk Vatandaşlarına aylık bağlanmaktadır. Herhangi bir şekilde yukarıda belirtilen tutara eşit veya daha fazla geliri olanlar muhtaç sayılmazlar ve kendilerine aylık bağlanmaz.
Emekli Sandığınca bağlanan bu aylıklar her yılın, Mart, Haziran, Eylül ve Aralık aylarında olmak üzere üç ayda bir peşin olarak ikametgahlarına yakın anlaşmalı T.C. Ziraat Bankaları Şubeleri ile anlaşmalı PTT Merkez Müdürlükleri aracılığı ile hak sahiplerine veya vekil ya da vasilerine ödenmektedir.
Anılan Kanuna göre yukarıda açıklanan şartları taşıyan Türk Vatandaşları, aylık talepleri için üç adet belgelik fotoğrafları ve Nüfus Cüzdanları ile birlikte ikametgahlarının bağlı bulunduğu Defterdarlık veya Malmüdürlüklerine başvurmaları gerekmektedir. İlgili Defterdarlık veya Malmüdürlüğü aylık talebinde bulunanlar hakkında, Kanunun uygulanmasına ilişkin Yönetmeliğin ilgili hükmü doğrultusunda aylık bağlanabilmesi için gerekli belgeleri düzenleyerek Primsiz Ödemeler Genel Müdürlüğüne göndermektedirler. Söz konusu belgeler Kanun ve uygulanmasına ilişkin Yönetmelik hükümleri doğrultusunda incelenerek ilgililere aylık bağlanıp, bağlanmayacağı hususunda nihai karar Primsiz Ödemelerce verilmekte ve bu kararlar yazı ile aylık talebinde bulunanların adreslerine bildirilmektedir.
Bağlanan aylıklar, hak sahiplerinin;
a) Ölümü,
b) Türk Vatandaşlığından çıkması, çıkarılması, yabancı memleket uyruğuna girmesi (Türk Vatandaşlığını muhafaza edenler hariç),
c)Muhtaçlığın kalkması,
e)Özrü nedeniyle aylık bağlanmış ise bir işte çalışmaya başlaması,
f)Bir akitle hakiki veya hükmi şahıslar tarafından bakım altına alınması,
g)Daimi olmayan özür oranının %40'ın altına düşmesi,
h)Evlenmesi sebebiyle muhtaç durumdan çıkması, hallerinde, bu durumlarının meydana geldiği tarihi takip eden dönem başından itibaren kesilmektedir .
ÖNEMLİ NOT: Yukarıda sayılanlardan biri gerçekleştiği zaman Emekli Sandığı Genel Müdürlüğüne bildirimde bulunarak aylığı kestirmeniz gerekmektedir. Aylık almaya devam olunursa sözkonusu durumlar tesbit edildiğinde durumun gerçekleştiği tarihten itibaren geriye dönük olarak %50 faiziyle geri ödeme istenmektedir.
Aylık almakta olanlar veya aylık sahiplerinin eş, kardeş, anne, baba, vasi, kayyum veya vekilleri aylıkların kesilmesini gerektiren hallerin vukuunda, bu durumları Emekli Sandığı Genel Müdürlüğüne üç ay içinde bildirmekle yükümlüdürler.
2022 Sayılı Kanuna göre aylık alanlara, aylık ödemelerinde kimlik belgesi yerine geçen fotoğraflı “Tanıtım kartı” verilir.
Bu kanundan yararlananların tedavi giderleri, 18.06.1992 tarihli ve 3816 sayılı Ödeme Gücü Olmayan Vatandaşların Tedavi Giderlerinin Yeşil Kart Verilerek Devlet tarafından karşılanması hakkında Kanun Hükümlerine göre Yeşil Kart verilerek karşılanmaktadır. 2022 Sayılı Kanuna göre bağlanmış aylıklarından feragat etmek isteyenler: Aylığın kesilme nedenini de belirten Emekli Sandığı Genel Müdürlüğüne hitaben yazacakları dilekçelerini, (dilekçedeki “imza ve beyanın kendilerine ait olduğunun” mahallesi veya köyü muhtarına imza, kaşe ve mühür ile onaylattıktan sonra) Primsiz Ödemelerı Genel Müdürlüğüne göndermeleri gerekmektedir.
Muhtaç Aylığı Nedir ?
Vakıflar Yönetmeliği uyarınca, vakfiyelerde yer alan hayır şartlarının yerine getirilmesi amacıyla annesi ya da babası olmayan muhtaç çocuklar ile % 40 ve üzeri engelli olan muhtaçlara; sosyal güvencesi olmaması, herhangi bir gelir veya aylığı bulunmaması, mahkeme kararı veya kanunla bakım altına alınmamış olması, gelir getirici taşınır ve taşınmaz malı mevcut olmaması veya olup da bunlardan elde edeceği aylık ortalama gelirinin bu Yönetmelikle belirlenen muhtaç aylığı miktarını geçmemesi halinde aylık bağlanabilir. 18 yaşından küçük engelli çocuklara, kendilerine bakmakla yükümlü anne ve babalarının bu maddenin birinci fıkrasında belirtilen şartları taşıdığı takdirde aylık bağlanır. Aynı aileden sadece bir kişiye aylık bağlanabilir.
Muhtaç Aylığı Bağlanabilmesi İçin Talepte Bulunanlardan Aşağıdaki Belgeler İstenir :
1- Başvuru formu,
2- Sağlık kurulu raporu
Bakıma Gereksinimi Olanlara Devletin Sunduğu Bir Hizmet Varmıdır?
Ailesi ekonomik yoksunluk içinde bulunan bakıma muhtaç özürlülere evlerinde veya kurumda bakım hizmeti verilmektedir. Bu hizmetlerin iki asgari ücrete kadar olan kısmı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından ödenmektedir.
Yine aynı şartlarda bakımı aile bireyi ya da yakını tarafından karşılanan özürlü için, bakımı yapan kişiye bir asgari ücrete kadar ödeme yapılmaktadır. Bakım hizmeti ve bakım ücretinden faydalanmak için İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü'ne başvurmak gerekmektedir.
Bakım Aylığı nedir? Nasıl alınır?
30.07.2006 tarih 26244 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Bakıma Muhtaç Özürlülerin Tespiti Ve Bakım Hizmeti Esaslarının Belirlenmesine İlişkin Yönetmelik gereği bakım hizmetleri ile ilgili tüm işlemler Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri tarafından yürütülmektedir.
Ailesi ekonomik yoksunluk içinde bulunan bakıma muhtaç özürlülere evlerinde veya kurumda bakım hizmeti verilmektedir. Kurumlarda verilen bakım hizmetlerinin iki asgari ücrete kadar olan kısmı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından ödenmektedir.
Yine aynı şartlarda bakımı aile bireyi ya da yakını tarafından karşılanan özürlü için, bakımı yapan kişiye bir asgari ücrete kadar ödeme yapılmaktadır. Bakım hizmeti ve bakım ücretinden faydalanmak için İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü'ne başvurmak gerekmektedir.
YARDIMCI ARAÇ GEREÇ VE CİHAZLAR
Sosyal Güvencesi Olmayanlar Ayni ve Nakdi Yardım, Ortopedik ve Diğer Yardımcı Araç ve Gereçleri Nasıl Alabilir ?
İliniz veya İlçenizin Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarına müracaat ederek talepte bulunabilirsiniz. Ayrıca; Kızılay ve diğer sosyal yardım amaçlı dernek, vakıf, federasyo, Konfederasyonlardan bu konuda yardım alabilirsiniz.
Ayrıca belediyeler tarafından da çeşitli yardımlar yapılmaktadır.
Tekerlekli Sandalyenin Bedeli Ne Kadardır ?
Her yıl Bütçe Uygulama Talimatı'nda belirlenen miktarlarda Sağlık Kurulu raporuna göre ödeme yapılmaktadır. Aşan kısmı ilgili tarafından karşılanır.
2006 Mali Yılı Bütçe Uygulama Talimatına Göre Ödenen Miktar:
Özelliği olmayan motorsuz tekerlekli sandalye 185.17. YTL.
Özelliği olan motorsuz tekerlekli sandalye 648.09. YTL.
Tekerlekli Sandalyenin Bedelini Kim Öder?
Bağlı bulunulan sosyal güvenlik kurumunca karşılanır. Herhangi bir sosyal güvenceye tâbi olmama halinde Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarından sağlanması Valilik ve Kaymakamlıklardan talep edilebilir.
İşitme Cihazının Bedeli Ne Kadardır ?
20.3.7. İşitme cihazları
(1) Kurumca sadece analog ve dijital işitme cihazı bedelleri ödenir.
(2) İşitme cihazı bedellerinin Kurumca ödenebilmesi için;
Kurumla sözleşmeli resmi sağlık kurumlarınca, işitmenin cihaz ile düzeltilmesinin mümkün olduğunun kulak burun boğaz uzman hekiminin yer aldığı sağlık kurulu raporu düzenlenecektir.
(3) Raporda işitme cihazının analog ya da dijital olduğu belirtilecek, dijital cihaz önerilmesi durumunda analog cihaz önerilmeme gerekçesi ayrıca belirtilecektir.
(4) Odyoloji test sonuçlarını gösterir belgenin aslı rapora eklenecektir.Odyoloji testlerinin, Kurumla sözleşmeli sağlık kurumlarında/ kuruluşlarında veya raporu düzenleyen sağlık kurumunun hizmet alım sözleşmesi yaptığı sağlık kurumlarınca/ kuruluşlarınca yapılması ve odyometrist veya işitme testi yapmaya yetkili sertifikalı personel tarafından onaylanmış olması halinde kabul edilecektir.
(5) Her iki kulak için işitme cihazı bedeli ödenebilmesi için, sağlık kurulu raporunda iki kulakta işitme kaybının bulunduğunun belirtilmesi yeterli olmayıp, gerekçeleri belirtilerek “Hastanın her iki kulak için işitme cihazı kullanması gereklidir.” ibaresi raporda yer alacaktır.
(6) İşitme cihazı bedelleri SUT eki EK-5/C Listesinde yer alan fiyatlar esas alınarak fatura tutarını aşmamak şartıyla ödenir.18 yaş altı çocuklar için EK-5/C Listesinde yer alan tutarlar %50 oranında artırılarak uygulanır.
(7) İşitme cihazı kalıp ve pil bedelleri ödenmez.
(8) İşitme cihazının yenilenme süresi beş yıldır. Bu süreden önce yenilenen işitme cihazı bedelleri Kurumca ödenmez. Ancak, işitme durumunda değişiklik olması ve verilen cihazın yeterli gelmemesi durumunda bu durumun Kurumla sözleşmeli resmi sağlık kurumunca düzenlenen kulak burun boğaz uzman hekiminin yer aldığı sağlık kurulu raporu ile belgelenmesi hâlinde veya ilgililerin kusuru olmaksızın garanti süresi dışında cihazın arızalanması nedeniyle kullanılamaz hâle geldiğinin Kurumla sözleşmeli resmi sağlık kurumunca düzenlenen kulak burun boğaz uzman hekiminin yer aldığı sağlık kurulu raporu ile belgelenmesi ve Kurumca onarımının sağlanamaması hâlinde, süresinden önce yenilenmesi mümkündür
EK-5/C
Sıra No | Kodu | PROTEZ VE ORTEZ LİSTESİ | BİRİM FİYATI (YTL) |
86 | 207.701 | İşitme cihazı (analog) | 175,00 |
87 | 207.702 | İşitme cihazı (dijital) | 350,00 |
İşitme Cihazının Bedelini Kim Öder?
Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Talimatı gereğince ödeme yapılır. Cihazların ödenmeyen kısımları olmama halinde Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarından sağlanması Valilik ve Kaymakamlıklardan talep edilebilir.
Hasta Alt Bezinin Bedeli Ödeniyor mu?
Hastalığı nedeniyle “mesane veya rektum” kontrolü olmadığının (çocuklar için en az iki yaşını tamamlamış olmak kaydı ile) ve hasta altı bezi kullanması gerektiğinin belirtildiği uzman hekim raporuna dayanılarak reçete düzenlenmesi halinde ihtiyaca binaen kullanılması öngörülen hasta alt bezine ait fatura bedelleri; günde 4 adedi ve her bez için 60 YKr geçmemek üzere birer aylık devreler halinde ödenir. ”
Hasta Alt Bezinin Bedeli Kim Öder?
Bağlı bulunulan sosyal güvenlik kurumunca karşılanır. Herhangi bir sosyal güvenceye tâbi olmama halinde Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarından sağlanması Valilik ve Kaymakamlıklardan talep edilebilir.
VERGİ İNDİRİMİ
Özürlülüğe Bağlı Gelir Vergisi İndiriminden Kimler Yararlanabilmektedir?
Özürlü hizmet erbabı ile bakmakla yükümlü olduğu özürlü kişi bulunan hizmet erbabı, Özürlü serbest meslek erbabı ile bakmakla yükümlü olduğu özürlü kişi bulunan serbest meslek erbabı,
Basit usulde vergilendirilenlerden, tüccar ve ücretli durumuna girmeksizin, imalat, tamirat ve küçük sanat işleri ile uğraşan, (ilk madde ve yardımcı malzeme müşteriye ait olarak faaliyet gösteren terzi, tamirci, marangoz gibi) özürlüler yararlanmaktadırlar.
Kamu Sektöründe ve Özel Sektörde Çalışan Özürlülerin Gelir Vergisi İndiriminden Yararlanabilmeleri İçin Yapacakları İşlemler Nelerdir?
Gelir vergisi indiriminden yararlanmak isteyen özürlü hizmet erbabı, nüfus kağıdının örneği ve çalıştığı işyerinden alacağı hizmet erbabı olduğunu gösterir belge ile birlikte illerde Defterdarlık Gelir Müdürlüğüne, bağımsız Vergi Dairesi bulunan ilçelerde Vergi Dairesi Müdürlüğüne, diğer ilçelerde Mal Müdürlüğüne bir dilekçe ile başvuracaktır
Gelir Vergisi İndiriminden Yararlanmak İsteyenlerin Hangi Belgeleri Hazırlamaları Gerekmektedir?
Gelir Vergisi indiriminden yararlanmak isteyenlerin dilekçe ekinde bulunduracakları belgeler şunlardır:
Özürlü hizmet erbabı için:
a)Çalıştığı işyerinden alacağı hizmet erbabı olduğunu gösterir belge,
b)Nüfus cüzdanı örneği ve üç adet fotoğraf.
Hizmet erbabının bakmakla yükümlü olduğu özürlü kişiler için:
a)Ücretlinin çalıştığı işyerinden alacağı hizmet erbabı olduğunu gösterir belge,
b)Özürlü kişilerin nüfus cüzdanı örneği ve üç adet fotoğraf
c)Özürlü kişiye bakmakla yükümlü olduğunu gösteren belge.
Özürlü serbest meslek erbabı için:
a)Vergi kimlik numarasını gösteren belge,
b)Nüfus cüzdanı örneği ve üç adet fotoğraf.
Serbest meslek erbabının bakmakla yükümlü olduğu özürlü kişiler için:
a)Serbest meslek erbabının vergi kimlik numarasını gösteren belge,
b)Özürlü kişilerin nüfus cüzdanı örneği ve üç adet fotoğraf,
c)Özürlü kişiye bakmakla yükümlü olduğunu gösteren belge.
Gelir Vergisiindiriminden yaralanma hakkına sahip basit usulde vergilendirilen özürlüler için:
a)Vergi kimlik numarasını gösteren belge,
b)Nüfus cüzdanı örneği ve üç adet fotoğraf.
Özürlünün Sahip Olduğu Konutta Vergi Muafiyeti Var mıdır?
5378 Sayılı Özürlüler Kanunu'nun 22'inci maddesi buna ilişkin düzenlemeyi içerir.
Madde 22.- 29.7.1970 tarihli ve 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 8 inci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan "gazilerin," ibaresinden sonra gelmek üzere "özürlülerin," ibaresi eklenmiştir.
Buna göre; 200 metrekareden küçük tek konutuolan özürlüler emlak vergisinden muaftır.
Malûl Ve Özürlüler Tarafından Gümrük Vergisinden Muafen İthal Edilecek Başka Eşya Var Mıdır?
Özürlülerin eğitimi, çalışması veya fiziksel, ruhsal ve sosyal gelişimlerine yönelik olarak özel suretle imal edilmiş olup, malûl ve özürlülerin kendi kullanımları için getirdikleri veya onlara yardım sağlanması amacına yönelik olarak kamu yararına faaliyette bulunan dernekler ile Sağlık Bakanlığınca yetki verilmiş kurum ve kuruluşlarca ithal edilen ve Kararnamede sayılan eşyalar gümrük vergilerinden muaftır.
Bu eşyalar:
Görmeyenler ve kısmen görenler için eğitsel, bilimsel veya kültürel gelişimlerine yönelik olmak üzere özel surette imal edilmiş matbu yayınlar, kabartma baskılar ve kağıtları, braille kağıdı, beyaz bastonlar, yazı ve kelime işlem makineleri, konuşan kitaplar, kasetçalarlar, büyütücü televizyon ekranları, elektronik yer saptayıcı ve engel dedektörü, saatler ve diğer parçalar vb.
Ortopedik cihazlar (motorlu veya motorsuz koltuklar, bisiklet, motosiklet, koltuk değnekleri, protez organlar vb.)
İşitme özürlülerin işitmesini kolaylaştırmaya mahsus cihazlar.
Vücut kusur veya noksanlığını gidermek amacıyla üstte veya elde taşınan veya vücudun içine yerleştirilen diğer cihazlar.
Eğlence merkezleri için özel oyun ekipmanları gibi eşyalardır.
Özel olarak malûl ve özürlülerin kullanımına mahsus olan ve eşya ile birlikte getirilen parça, yedek parça ve standart aksesuarlara veya bu eşyanın bakım, kontrol, ayarlama ya da tamiri için gerekli olan aletler de muafiyet kapsamındadır. Söz konusu parça, yedek parça ve aksesuarlar ile sair aletlerin eşyanın ithalinden sonra getirilmesi halinde muafiyetin uygulanması için bunların muafen ithal edilen eşya ile ilgili olduklarının tevsik edilmesi gerekir.
Bu eşyaların muafen ithaline ilişkin talepler, doğrudan eşyanın getirildiği Gümrük İdaresine yapılır. Gümrük İdaresi'nce eşyanın Kararname kapsamında ve kararnamede sayılan eşya olması halinde ithaline izin verilir.
ÖZEL TERTİBATLI ARAÇ
Ayni Nakdi Yardım (Yiyecek, Giyecek, Para Yardımı) Yapılmakta mıdır?
Muhtaç durumda olup, herhangi bir sosyal güvenliği olmayan kişiler; İl veya ilçedeki Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarına başvuruda bulunarak, ayni ve nakdi yardımlardan yararlanabilirler.
Ayrıca, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü ' nce muhtaç durumdaki ailelerin çocuklarının bakımına destek için ayni ve nakdi yardımlar yapılmaktadır. Muhtaç olup, özürlü çocuğunun bakımında güçlükler yaşayan aileler bu yardımdan yararlanmak için İllerinde bulunan İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğüne müracaat edebilirler
ÖZEL DONANIMLI ARAÇ
Yurtdışından Gümrük Vergisi Muafiyetinden Yararlanarak Taşıt Alınması
4458 Sayılı Gümrük Kanunu'nun167'nci maddesinin 12'nci bendinde malül ve özürlülerin kullanımına mahsus eşyanın gümrük vergilerinden muaf olduğu hüküm altına alınmıştır. Yine aynı maddede; sözü edilen eşyayı tanımlamaya, bunların cins, nevi ve miktarları ile muafiyet ve istisna uygulanacak tutarlarını belirlemeye, maktu hadleri sıfıra kadar indirmeye veya iki katına kadar çıkartmaya, sürelerle ilgili alt ve üst sınırları belirlemeye, bu muafiyet ve istisnayı farklı eşyalar itibariyle birlikte veya ayrı ayrı uygulatmaya Bakanlar Kurulunun yetkili olduğu ifade edilmiştir.
13 Ocak 2000 tarih ve 2000/53 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı eki Gümrük Vergilerinden Muafiyet ve İstisna Tanınacak Haller Hakkında Kararın 116 ıncı maddesi şu şekildedir:
“ Madde 116- 1) Körler hariç olmak üzere malul ve özürlülerin eğitimi, çalışması veya fiziksel ve ruhsal olarak sosyal gelişimlerine yönelik olarak özel surette imal edilmiş olup, malul ve özürlülerin kendi kullanımları için getirdikleri veya onlara yardım sağlanması amacına yönelik olarak kamu yararına faaliyette bulunan dernekler ile Sağlık Bakanlığınca yetki verilmiş kurum veya kuruluşlarca ithal edilen eşya,
2) Münhasıran malul ve sakatlar tarafından kullanılmak üzere özel surette imal edilmiş hareket ettirici tertibatı bulunan ve bunlar tarafından ithal edilen motorlu veya motorsuz koltuklar, bisiklet, motosiklet ve motor silindir hacmi 1600 (dahil) cc'ye kadar olan binek otomobilleri (arazi taşıtları hariç) ile el ve ayak fonksiyonlarını tamamen yitirmiş olmaları nedeniyle bizzat sakat kişi tarafından kullanılamayan, sakat kişinin araca binip inmesiyle taşınmasını kolaylaştırıcı tertibatı bulunan ve sakat kişinin üçüncü dereceye kadar kan ve sıhri hısımlarından bir sürücü veya sakat kişi tarafından iş akdine bağlı olarak istihdam edilen bir sürücü tarafından kullanılan motor silindir hacmi 2500 (dahil) cc'ye kadar olan taşıtlar (arazi taşıtları hariç)
gümrük vergilerinden muaftır. ”
Anılan kararın 117 inci maddesinde ise; özel olarak 116 ncı maddede bahsi geçen eşyaya mahsus olan ve eşya ile birlikte getirilen parça, yedek parça ve aksesuarlar veya bu eşyanın bakım, kontrol, ayarlama ya da tamiri için gerekli olan aletlerin de bu muafiyet kapsamında olduğu ifade edilmiştir.Söz konusu parça, yedek parça ve aksesuarlar ile sair aletlerin, eşyanın ithalinden sonra yurda getirilmesi halinde de muafiyetin uygulanabilmesi için bunların muafiyetten yararlanarak ithal edilen eşya ile ilgili olduklarının gümrük idaresine kanıtlanması gerekmektedir.
1- Özel Tertibatlı Aracın İthali:
Türkiye Gümrük Bölgesi dışında çalışan özürlü kişi, ikametini Türkiye Gümrük Bölgesine kesin olarak nakletmesi halinde özel tertibatlı aracı ithalat vergilerinden muaf olarak ithal edebilecektir. Türkiye Gümrük Bölgesinde yerleşik özürlü ise; Yurt dışına resmi kanalla döviz transferi veya Türkiye Gümrük Bölgesi dışındaki gerçek ve tüzel kişiler tarafından kendisine bağış yoluyla gönderilen özel tertibatlı aracı vergiden muaf olarak ithal etme hakkına sahiptir.
2- İthal Edilen Özel Tertibatlı Araçlarda Aranılan Şartlar :
Gümrük vergisi ödenmeden yurt dışından ithal edilecek özel tertibatlı özürlü araçlarında aşağıdaki şartlar aranacaktır:
- Malül ve özürlü tarafından ithal edilmek istenen araç binek otomobili ise, binek otonun münhasıran malül ve özürlü tarafından kullanılmak üzere özel surette imal edilmiş hareket ettirici tertibatı bulunmalı ve silindir hacmi 1600 (dahil) cc'ye kadar (arazi taşıtları hariç) olmalıdır.
- Özürlü kişi tarafından kullanılmayan araç; bu araç el ve ayak fonksiyonunu tamamen yitirmiş özürlü kişinin araca inip binmesiyle, taşınmasını kolaylaştırıcı tertibatı bulunmalı ve özürlü kişinin üçüncü dereceye kadar kan ve sıhri hısımlarından bir sürücü veya özürlü kişi tarafından iş akdine bağlı olarak istihdam edilen bir sürücü tarafından kullanılan silindir hacmi 2500 (dahil) cc'ye kadar (arazi taşıtları hariç) olmalıdır.
Özel surette yapılmış hareket ettirici tertibatı bulunmayan ve sadece otomatik vitesli olan binek oto ile özürlü kişinin araca binip inmesiyle taşınmasını kolaylaştırıcı tertibatı bulunmayan özürlü kişi tarafından kullanılmayan aracın muafiyetten yararlandırılmak suretiyle ithali mümkün değildir. Binek oto ve özürlü kişi tarafından kullanılmayan aracın standart olmayan aksesuarları bulunması halinde bu aksesuarların ithaline gümrük vergilerinin tahsili kaydıyla izin verilir.
Malül ve özürlü tarafından ithal edilmek istenen araç motosiklet ise, bu motosikletin özürlü tarafından kullanılmak üzere özel surette imal edilmiş olması halinde gümrük vergisi ödenmeyecektir.
3- Müracaat Şekli
Özel tertibatlı araç için Türkiye'ye getirilmeden önce, malül ve özürlü kişiler veya bunlar hesabına bu kişinin vekil tayin ettiği ve Türkiye Gümrük Bölgesinde yerleşik kişiler tarafından, Ankara Naklihane ve Bedelsiz İthalat Gümrük Müdürlüğüne;
- Fizik ve Rehabilitasyon merkezince onaylı, 18/3/1998 tarih ve 23290 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan “ Sağlık Bakanlığı tarafından Özürlülere Verilecek Sağlık Raporları Hakkında Yönetmelik ” eki listede yer alan sağlık kurulu raporu vermeye yetkili sağlık kuruluşlarından alınmış heyet raporunun, (bu raporda; ilgilinin özrü ile bunun derecesinin ve haline göre kullanabileceği taşıt özelliğinin belirtilmesi gerekir. Şayet ilgili, yurt dışında iken resmi bir hastaneden aldığı ve dış temsilciliklerimize onaylattığı bir rapor ibraz ederse bu raporun 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 41 inci maddesine uygunluğunun da ayrıca belgelenmesi gerekir.),
- Trafik Dairesince düzenlenen ve ilgili şahsın özürlülük durumu itibariyle, taşıt kullanabileceğini gösteren H sınıfı sürücü belgesinin, biri asıl olmak üzere iki nüshası ise birlikte müracaat edilmesi gerekmektedir.
Özel tertibatlı otomobil ithalatı talebi Ankara Gümrükleri Başmüdürü veya yetki vereceği Başmüdür Yardımcısı başkanlığında, Ankara Naklihane ve Bedelsiz İthalat Gümrük Müdürü, İçişleri Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ile Türkiye Sakatlar Konfederasyonu temsilcilerinden oluşan bir heyet tarafından karara bağlanacaktır. Heyet çalışmalarını Ankara Naklihane ve Bedelsiz İthalat Gümrük Müdürlüğünde yürütmekte olup heyetin toplanacağı gün ilgili özürlü ve malül kişilerin de anılan gümrükte hazır bulunmaları şartı vardır.
Özürlü kişi tarafından kullanılmayan araçların karara bağlama işlemleri Gümrük Müsteşarlığının olumlu ön izninin alınması sonrasında gerçekleştirilecektir.Ayrıca, binek otomobili veya minibüsün ithaline ilişkin kararların (müspet) Komisyon tarafından oybirliği ile verilmesi gerekmektedir.
4- İthalat İşlemi
Komisyon kararının olumlu olması halinde, otomobil ile özürlü kişi tarafından kullanılmayan araç için Ankara Naklihane ve Bedelsiz İthalat Gümrük Müdürlüğü'nce “İthal İzin Belgesi” düzenlenir. İzin belgesinin geçerlilik süresi 6 (altı) aydır. Taşıt, izin belgesinin geçerlilik süresi içerisinde Ankara Naklihane ve Bedelsiz İthalat Gümrük Müdürlüğü'ne teslim edilir.
Gümrük Müdürü veya yetkili kılacağı Gümrük Müdür Yardımcısı başkanlığında iki muayene memurundan oluşturulan heyet tarafından aracın söz konusu heyet kararına uygunluğunun tespit işlemleri yapılarak uygun bulunması halinde ithaline izin verilir. Adı geçen gümrük idaresince, ithal işlemi tamamlanan binek otomobil ve minibüs için düzenlenecek trafik şahadetnamesine şerh konularak ilgili trafik tescil dairesine gönderilir.
5- Araçların Devir ve Satışı
Gümrük Vergisinden Muafiyet ve İstisna Tanınacak Haller Hakkında Karar gereğince, gümrük vergisinden muaf olarak ithal edilen eşya, gümrüğün izni olmadan ve gümrük vergileri alınmadan malul ve özürlü olmayanlara ödünç verilemez, kiralanamaz, devredilemez veya satılamaz. Söz konusu eşya ve malzemeler muafiyetin veriliş amacına uygun kullanılmak ve ilgili gümrük müdürlüğünden izin alınmak kaydıyla muafiyet hakkı tanınmış başka bir kurum veya kuruluşa ödünç verilir, kiralanır, devredilir veya satılırsa gümrük vergileri aranmaz.
Malul veya özürlü kişiler; mülkiyetlerinde gümrük vergisi ödemeden ithal edilmiş özel tertibatlı otomobil, minibüs ve motosiklet kayıtlı olduğu sürece ve bunların fiili ithal tarihinden itibaren 5 (beş) yıl geçmedikçe, bu taşıtları satamaz ve yeniden aynı şekilde muaf olarak otomobil, minibüs ve motosiklet ithal edemezler.
Özel olarak dizayn edilmiş aracı devralacak kişinin özrünün farklı olması halinde, devredilecek taşıtın Ankara Naklihane ve Bedelsiz İthalat Gümrük Müdürlüğü'ne teslim edilmesi ve devri alacak kişinin özrüne uygun olarak aracın anılan Gümrük İdaresinin gözetimi altında dizayn edilmesi gerekmektedir.
Yurtiçinden Özel Tüketim Vergisinden (ÖTV) Yararlanarak Taşıt Alınması Nasıldır ?
4760 Sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununda 5228 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikle, özürlülere motorlu taşıt araçlarının yurt içinden satın alınması veya ithal edilmesi sırasında sağlanan Özel Tüketim Vergisi(ÖTV) istisnasının kapsamı 31.07.2004 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere genişletilmiştir. Anılan kanunun “Diğer İstisnalar” başlıklı 7 inci maddesinin 2 inci bendi uyarınca;
“ Madde 7 - Bu Kanuna ekli;
2. (Değişik: 16/7/2004 - 5228/21 md.) (II) sayılı listede yer alan kayıt ve tescile tâbi mallardan;
a) 87.03 (motor silindir hacmi 1.600 cm³`ü aşanlar hariç), 87.04 (motor silindir hacmi 2.800 cm³`ü aşanlar hariç) ve 87.11 G .T.İ.P. numaralarında yer alanların, sakatlık derecesi % 90 veya daha fazla olan malûl ve engelliler tarafından,
b) 87.03 (motor silindir hacmi 1.600 cm³`ü aşanlar hariç), 87.04 (motor silindir hacmi 2.800 cm³`ü aşanlar hariç) ve 87.11 G .T.İ.P. numaralarında yer alanların, bizzat kullanma amacıyla sakatlığına uygun hareket ettirici özel tertibat yaptıran malûl ve engelliler tarafından,
Beş yılda bir defaya mahsus olmak üzere ilk iktisabı,................. ”
Özel tüketim vergisinden istisnadır.
Yapılan düzenleme ile daha önceki uygulamaya ek olarak özürlülük derecesi % 90 ve daha fazla olanlar özürlülerin bazı taşıt araçlarını özel tertibat veya mekanik ilave yaptırılması şartı olmaksızın Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) ödemeden satın alabilmelerine imkân sağlanmıştır. Özürlü adına kayıtlı olan araç bu kişinin üçüncü dereceye kadar kan ve sihri hısımlarından birisi veya noterce düzenlenmiş iş akdine bağlı olarak istihdam edilen bir sürücü tarafından kullanılacaktır. Özürlü ve malüllere ÖTV istisnası ile ilgili ayrıntılı açıklamalar 1 Seri Numaralı ÖTV Genel Tebliğinde yapılmıştır.
1- ÖTV'den İstisna Taşıtlar
Malül ve özürlülerin özel tertibat yapılma şartı olsun veya olmasın ÖTV ödemeden iktisap edebilecekleri taşıtları şu şekilde sıralayabiliriz:
- Motor silindir hacmi 1600 cm3 ü aşmayan binek otomobilleri ve esas itibariyle insan taşımak üzere imal edilmiş diğer motorlu taşıtlar(steyşın vagon,arazi taşıtı ve jeepler dahil),
- Motor silidir hacmi 2800 cm3'ü aşmayan eşya taşımaya mahsus taşıtlar,
- Motosikletler, mopedler ve bir yardımcı motoru bulunan tekerlekli taşıtlar,
Buna göre, Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli (II) sayılı listede bulunan taşıt araçlarından motor silindir hacmi 1.600 cm³'ü aşmayan binek otomobilleri, motor silindir hacmi 2.800 cm³'ü aşmayan kamyonet, pikap vb. eşya taşımaya mahsus taşıt araçları ile motosikletlerin özür derecesi % 90 veya daha fazla olan malul ve özürlüler veya bizzat kullanmak amacıyla özrüne uygun hareket ettirici özel tertibat yaptıran malul ve özürlüler tarafından, beş yılda bir defaya mahsus olmak üzere yetkili satıcı veya galeriden satın alınmasında ÖTV tahsil edilmeyecektir.
ÖTV istisnası uygulanan araçlar için istisnadan yararlanan kişi (veya kişiler) adına düzenlenecek faturalarda ÖTV gösterilmeyecektir.Bu tür araçların kayıt ve tescilini yapanların, araç sahibinin faturada ve “ ÖTV Ödeme Belgesi ” nde alıcı olarak gösterilen kişi (veya kişiler) olduğunu tespit etmeleri gerekmektedir.
2- Özür Derecesi %90 veya Daha Yüksek Olanlarda İstisna
Özel Tüketim Vergisi Kanununda 5228 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucu,malül ve özürlülere sağlanan ÖTV istisnasının kapsamı genişletilmiş ve özür derecesi % 90 ı aşanların herhangi bir mekanik ilave veya tadilat yapılması şartı olmaksızın yurt içinden iktisap ettikleri taşıt araçlarından ÖTV tahsil edilmemesi sağlanmıştır.Engel sebebinin önemi bulunmamaktadır. Görme, işitme, konuşma veya ortopedik olabileceği gibi zihinsel özürlülerde yasadan yararlanabilmektedir.
Özür derecesinin % 90 ve üzerinde olduğu, “ Özürlülere Verilecek Sağlık Raporları Hakkında Yönetmelik ” uyarınca Sağlık Bakanlığının belirlediği sağlık kuruluşlarından(tam teşekküllü Devlet Hastanesi) alınacak rapor ile belgelendirilmesi şartıyla, yukarda vasfı ve motor silindir hacmi belirtilmiş olan araçlardan birisinin özürlüler tarafından ÖTV ödenmeden satın alınması veya ithal edilmesi imkân dahilindedir.
Bu şekilde yurt içinden taşıt aracı iktisap edecek veya ithal edecek olanların motorlu taşıt kullanma ve ehliyet alma imkânları olmadığı için bunlar adına alınan taşıtlar başkaları tarafından kullanılacaktır . Bu kişilerde, Gümrük Vergilerinden Muafiyet ve İstisna Tanınacak Haller Hakkında Karar ve Karayolları Trafik Yönetmeliği 'nde tanımlandığı üzere, araç sahibinin üçüncü dereceye kadar kan ve sihri hısımlarından birisi veya noterce düzenlenmiş iş akdine bağlı olarak istihdam edilen bir sürücü olacaktır .
Yetkili sağlık kuruluşlarından alınacak sağlık kurulu raporunun, araçların ilk iktisabının yapılacağı motorlu araç ticareti yapan yetkili bayi veya galeri tarafından vergi dairesine verilecek Özel Tüketim Beyannamesine eklenmesi suretiyle, beyannamede ÖTV hesaplanmayacaktır. Vergi dairesince kabul edilen beyanname ve ekleri incelenerek tahakkuk fişi ve istisna uygulandığını gösteren “ ÖTV Ödeme Belgesi ” düzenlenecek ve mükellefe verilecektir.
3- Bizzat Kullanmak Amacıyla İlk İktisabı Yapılan Araçlarda İstisna
Yukarıda belirtilen şartları taşıyan araçların bizzat kullanmak amacıyla özrüne uygun hareket ettirici özel tertibat yaptıran malul ve özürlüler tarafından ilk iktisabı ÖTV'den istisna edilmiştir. Bu istisnadan yararlanan kişilerin istisna uygulanan ilk iktisaplarına ilişkin olarak mükellefler tarafından verilecek ÖTV beyannamesine;
- Alıcının maluliyeti veya özrü ile özel tertibat yaptırılan araçları kullanabileceğine dair Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca yetkili sağlık kuruluşlarından alınan sağlık kurulu raporu,
• Aracın özre uygun olarak tadil edildiğine dair teknik belgenin aslı veya noter onaylı örneği,
• Alıcının “H” sınıfı sürücü belgesinin fotokopisi,
eklenecek ve beyannamede ÖTV hesaplanmayacaktır.
Vergi dairesince kabul edilen beyanname ve ekleri incelenerek, araçta yapılan özel tertibatın raporda yazılı özre uygun hareket ettirici bir tadilat olduğu tespit edilecektir. Bu tespit üzerine tahakkuk fişi ve istisna uygulandığını gösteren “ ÖTV Ödeme Belgesi ” düzenlenecek ve mükellefe verilecektir.
• Malul ve özürlülerin yurt dışından ithal edeceği taşıt araçları için de ilgili belgelerin gümrük idaresine ibrazı üzerine ÖTV istisnası uygulanacaktır. İstisna kapsamında taşıt aracı ithal edenlerin kimlik bilgileri (Adı, soyadı, ana ve baba adı, doğum yeri ve tarihi), özre dair raporun verildiği hastane, tarihi, sayısı, özür türü ve derecesi ile ithal edilen taşıt aracının özelliklerini (G.T.İ.P. numarası, cinsi, modeli, markası, tipi, motor silindir hacmi) gösteren listeler gümrük idarelerince aylık olarak hazırlanarak, takip eden ayın onbeşinci günü akşamına kadar Gelirler Genel Müdürlüğüne bildirilecektir.
4- ÖTV İstisnasının Süresi
Yukarıda açıklanan usul ve esaslara göre istisnadan yaralanan malül ve özürlüler 5 yıl süre ile ikinci bir defa bu istisnadan yararlanamayacaklardır. İstisnadan yararlanarak adlarına bir taşıt aracı tescil edilenlerin tescil tarihinden itibaren 5 yıl süresince ÖTV ödemeden taşıt aracı satın almaları veya ithal etmeleri mümkün değildir.
ÖTV Kanununun 15. maddesinin 2 numaralı fıkrası uyarınca, motorlu taşıtlardan kayıt ve tescile tabi olanların ilk iktisabında ÖTV istisnasından yararlananların, bu taşıtı istisnadan yararlanmayan bir kişi veya kuruma devretmesi halinde, bu devir dolayısıyla adına kayıt ve tescil işlemi yapılandan, ilk iktisaptaki matrah üzerinden, kayıt ve tescil tarihindeki orana göre, bu tarihte tarh ve tahakkuku yapılacak olan ÖTV tahsil edilecektir.
Buna göre malul ve özürlülerce ilk iktisabında istisna uygulanan motorlu taşıtların, istisnadan yararlanmayan kişi veya kurumlarca bunlardan iktisabında, alıcılar tarafından (2A) numaralı ÖTV beyannamesi düzenlenerek, bu işlemin yapıldığı yerde tek vergi dairesi varsa bu vergi dairesine, birden fazla vergi dairesi varsa motorlu taşıtlar vergisi ile görevli vergi dairesine verilecek ve vergi ödenecektir. Beyannamede matrah olarak, aracın istisnadan yararlanılarak ilk iktisap edildiği tarihteki matrah; oran olarak ise aracın malul veya özürlüden iktisabı tarihinde geçerli olan oran yazılarak vergi hesaplanacaktır.
Ancak, ilk iktisabında istisna uygulanan söz konusu taşıt araçlarının veraset yoluyla intikallerinde bu hüküm uygulanmayarak ÖTV nin sonradan tahsili yoluna gidilmeyecektir.
ÖTV ödenmeden malül veya özürlü tarafından yukarıda belirtilen esaslara göre iktisap edilen veya ithal edilen aracın çalınması üzerine, beş yıl içersinde alınan yeni aracın 4760 sayılı ÖTV Kanununun 7/2. maddesi gereği istisna hükmünden yararlandırılması mümkün bulunmamaktadır. Özürlü veya malül tarafından, çalınan araç yerine çalınan aracın tescil tarihinden itibaren 5 yıl geçmeden yeni alınan motorlu taşıt için ÖTV ödenecektir.
Motorlu Taşıtlar Vergisinden İstisna Nasıldır?
5035 sayılı Kanunun 22. maddesi ile Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanunu'nun istisnalara ilişkin 4. maddesinin (c) bendi değiştirilerek “ Sakatlık dereceleri % 90 ve daha fazla olan malûl ve engellilerin adlarına kayıtlı taşıtlar ile diğer malûl ve engellilerin, bu durumlarına uygun hale getirilmiş özel tertibatlı taşıtlar. ” için Motorlu Taşıtlar Vergisi tahsil edilmemesi ilkesi getirilmiştir.
Yapılan düzenleme ile malûl ifadesine engelliler ifadesi eklenmiş, malûl ve engellilerin bu istisnadan yararlanma şartı olan “ bizzat kullanmak ” zorunluluğu uygulamadan kaldırılarak; özür dereceleri % 90 ve daha fazla olan malûl ve engellilerin adlarına kayıtlı taşıtlar ile diğer malûl ve engellilerin adlarına kayıtlı olan özel tertibatlı taşıtlar motorlu taşıtlar vergisinden istisna edilmiştir.
Özür dereceleri % 90 ve daha fazla olan malûl ve özürlülerin bu durumlarını tam teşekküllü Devlet hastanesinden alınmış olan sağlık kurulu raporu ile ilgili vergi dairelerine belgelendirmeleri halinde, söz konusu malûl ve özürlülerin kendi adlarına kayıt ve tescil edilmiş olan taşıtları, motorlu taşıtlar vergisine tabi tutulmayacaktır. Bu istisnadan yararlanmak için, malûl ve özürlülere ait taşıtın özel tertibatlı veya özel tertibatlı hale getirilmiş olması şartı aranmayacaktır.
Özür dereceleri % 90 dan az olan malûl ve özürlülerin bu durumlarını; tam teşekküllü Devlet hastanesinden alınan sağlık kurulu raporu ile belgelendirmeleri ve kendi adlarına kayıt ve tescilli olan taşıtların özürlülük haline uygun özel tertibatlı veya özel tertibatlı hale getirilmiş taşıtlar olduğunu belirten “ Motorlu Araç Tescil Belgesi ”nin ilgili tescil kuruluşlarınca onaylanmış örneği ile “ Araçlar İçin Teknik Belge ” ve “ Proje Raporu ”nun aslı veya noter onaylı örneğini ilgili vergi dairelerine ibraz etmeleri halinde bu istisna hükmünden yararlanabileceklerdir.
İstisnadan yararlanacak olan malûl ve özürlüler tarafından; “ Malûl ve Engelliler Adına Kayıt ve Tescilli Taşıtlarda Motorlu Taşıtlar Vergisi İstisnası Bildirim Formu ” istisnadan yararlanmak için gerekli olan diğer belgeler ile birlikte ilgili vergi dairesine verilecektir.
Malül ve Özürlülere Ait Taşıtların Trafik İşlemleri Nasıl Yapılmaktadır?
31 Aralık 2004 Tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Karayolları Trafik Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile Karayolları Trafik Yönetmeliği nin 53 üncü ve 74 üncü maddelerinde değişiklik yapılarak; ithaline izin verilen veya ülkemizde imal edilen malul ve özürlülere ait özel tertibatlı araçlar ile özür derecesi % 90 ve üzerinde olan malul ve özürlüler adına Özel Tüketim Vergisinden muaf olarak tescil edilmiş özel tertibatı olmayan araçlara, üzerinde özürlülere mahsus işaret bulunan plakalardan verileceği hüküm altına alınmıştır.
Bu tür araçların trafik kuruluşlarınca tescil işlemlerinin yapılması sırasında;
- Bizzat kullanım amacıyla malul ve özürlü tarafından ithal edilen özel tertibatlı otomobiller ile motosikletlerin tescil belgelerine, “ Araç sahibi tarafından kullanılması zorunlu olup, ilgili gümrük müdürlüğünün izni olmadan devri, satışı, hibesi, intifasının mülkiyeti muhafaza kaydıyla veya sair şekillerde akden devri, tasarruf hakkının vekaletname ile devredilmesi, kiralanması, ödünç verilmesi, özel tertibatının kaldırılması veya değiştirilmesi yasaktır. ” ,
- Malul ve özürlü tarafından ithal edilen özel tertibatlı minibüslerin tescil belgelerine, “ Araç sahibinin üçüncü dereceye kadar kan ve sihri hısımlarından bir sürücü veya noterce düzenlenmiş iş akdine bağlı olarak istihdam edilen bir sürücü tarafından kullanılması zorunlu olup, ilgili gümrük müdürlüğünün izni olmadan devri, satışı, hibesi, intifasının mülkiyeti muhafaza kaydıyla veya sair şekillerde akden devri, tasarruf hakkının vekaletname ile devredilmesi, kiralanması ödünç verilmesi, özel tertibatının kaldırılması veya değiştirilmesi yasaktır. ” ,
- Malul ve özürlü tarafından bizzat kullanılmak amacıyla ülkemizden satın alınarak ilk iktisap edilen özel tertibatlı araçların tescil belgelerine, “ Araç sahibi tarafından kullanılması zorunlu olup, Özel Tüketim Vergisi ödenmeden devri, satışı, hibesi, intifasının mülkiyeti muhafaza kaydıyla veya sair şekillerde akden devri, tasarruf hakkının vekaletname ile devredilmesi, kiralanması, ödünç verilmesi, özel tertibatının kaldırılması veya değiştirilmesi yasaktır. ” , ikinci el araç olarak satın alınmış ise, “ Araç sahibinden başkasının kullanması yasaktır. ” şeklinde şerh konulacaktır.
Özel tertibatı olmayıp, özür derecesi % 90 ve üzeri olan malul ve özürlüler tarafından ÖTV'den muaf olarak bizzat ithal edilen ya da ülkemizden satın alınan araçların tescil belgelerine, “ Araç sahibi malul ve engelli kişinin kanuni mümessili ile üçüncü dereceye kadar kan ve sihri hısımlarından bir sürücü veya noterce düzenlenmiş iş akdine bağlı olarak istihdam edilen bir sürücü tarafından kullanılması zorunlu olup, Özel Tüketim Vergisi ödenmeden devri, satışı, hibesi, intifasının mülkiyeti muhafaza kaydıyla veya sair şekillerde akden devri, tasarruf hakkının vekaletname ile devredilmesi, kiralanması, ödünç verilmesi yasaktır. ”şeklinde şerh konulacak olup, ayrıca ithal araçların gümrük şahadetnamelerinde, yukarıda belirtilen şerh dışında varsa diğer şerhler de, tescil belgesine işlenecektir.
Malul ve özürlüler tarafından ithal edilerek getirilen araçların, aynı durumdaki başka bir malul veya özürlüye devri veya bunların ölümü sonucunda varislerine intikali halinde, bu araçlar gümrük vergisinden muaf olup, devir ve tescil işlemi ilgili gümrük müdürlüğünün iznine bağlıdır. Araç ülkemizden satın alınmış ise ilgili vergi dairesinin izninin alınması gereklidir.
Malul ve özürlülere ait özel tertibatlı araçların her ne sebeple olursa olsun,anılan Yönetmelikle belirlenmiş olan kişiler dışında başkaları tarafından kullanıldığının tespiti halinde aracın trafikten alı konulması yanında bu hususta düzenlenecek tutanak da işlem yapılmak üzere ilgili gümrük ve maliye birimlerine intikal ettirilecektir.
Diğer taraftan, zihinsel özürlüler ile reşit olmayan küçüklerin sahibi bulundukları aracın, tescil kuruluşlarında adlarına tescillerinin yapılabilmesi için, ileride doğabilecek hukuki ve cezai sorumlulukları kabul ettiklerine dair, kanuni mümessillerince noterde tanzim ve tasdik edilmiş taahhütnameyi tescil anında tescil birimine vermeleri zorunludur.
Taşıtlarda Katma Değer Vergisi Ne Kadardır?
3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanununda, özür dereceleri % 90 ve daha fazla olan malûl ve özürlülerin kendi adlarına kayıt ve tescil edilmiş olan taşıtlar yanında özür dereceleri % 90 dan az olan malûl ve özürlülerin adlarına kayıt ve tescilli olan ve özürlülük haline uygun özel tertibatlı veya özel tertibatlı hale getirilmiş taşıtlar için, istisnai bir düzenleme bulunmamaktadır. Malül veya özürlüler tarafından iktisap edilen veya ithal edilen taşıtlar genel KDV oranına tabidir (%18).
H Sınıfı Sürücü Belgesi Nedir ve Nasıl Alınır ?
Özel tertibatlı olarak imal, tadil ve teçhiz edilmiş motosiklet veya otomobil türünden araçları kullanacak özürlüler H sınıfı ehliyet almak zorundadır. H sınıfı sürücü belgesine ilişkin düzenlemeler Karayolları Trafik Yönetmeliği'nde yer alır.H sınıfı ehliyet almak için, “Özel tertibatlı araç kullanabilir” ibaresi olan sağlık kurulu raporu ile birlikte sürücü kurslarına müracaat edilmelidir. H sınıfı ehliyet kurslarında, kursiyerler trafik ve ilkyardım derslerinden sorumludurlar. Motor dersinden muaftırlar. Dört haftalık teorik ders süresi vardır. Geri kalan sürede de direksiyon eğitimi alınır.H sınıfı ehliyeti ömür boyu kullanmak veya belirli aralıklarla güncellemek, alınacak Sağlık Kurulu Raporunda kesinlik kazanır. El veya ayakta ortopedik özrü olanlar ve işitme özürlüler H sınıfı ehliyeti ömür boyu kullanabilir.
Tek Gözü Olanlar (Monoküler) Sürücü Belgesi Alabili mi?
26 Eylül 2006 tarih ve 26301 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren “Sürücü Adayları ve Sürücülerde Aranacak Sağlık Şartları İle Muayenelerine Dair Yönetmelik”de belirtilen usul ve esaslar dahilinde tek gözlüler ehliyet alabilmektedir.
EĞİTİM
Özürlü Bireyin Eğitim Hakları Nelerdir ?
Özürlü bireyler temel eğitim ilkeleri doğrultusunda genel eğitim, özel eğitim ve mesleki eğitim görme haklarını kullanabilmektedirler.
5378 sayılı Özürlüler Kanunu'nun 15. Maddesinde “Hiçbir gerekçeyle özürlülerin eğitim alması engellenemez. Özürlü çocuklara, gençlere ve yetişkinlere, özel durumları ve farklılıkları dikkate alınarak, bütünleştirilmiş ortamlarda ve özürlü olmayanlarla eşit eğitim imkânı sağlanır.” ibaresi yer almaktadır.
Özel Eğitim Hizmetlerinin Yasal Dayanağı Nedir ?
Özel eğitim hizmetleri 573 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve 31.05.2006 tarih ve 26184 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren “Özel Eğitim Hizmetleri Yönetmeliği” nde belirtilen esaslar doğrultusunda yürütülür.
Özel Özel Eğitim Merkezlerinden Hizmet Almak İçin Nereye Başvurmak Gereklidir ?
Hastaneden alınan “eksiksiz” doldurulmuş “özürlüler için sağlık kurulu raporu” ile ikamet edilen ilçede bulunan Rehberlik Araştırma Merkezlerine müracaatta bulunulmalıdır.
Eğitsel Değerlendirme Ve Tanımlama Nedir?
Rehberlik Araştırma Merkezlerinde, bireyin tüm gelişim alanındaki özellikleri ve akademik disiplin alanlarındaki yeterliliklerinin değerlendirilmesi amacıyla nesnel, standart testler ve özürlü bireyin özelliklerine uygun ölçme araçlarıyla yapılan tüm uygulamalardır.
Eğitsel Değerlendirme Ve Tanımlama İçin Gerekli Belgeler Nelerdir ?
· Özürlü bireyin velisinin veya okul/ kurum yönetiminin yazılı başvurusu,
· Okula/ kuruma kayıtlı özürlü bireyin bireysel gelişim raporu
· İkametgah belgesi
· Özürlüler için sağlık kurulu raporu
Özel Eğitim Ücretlerinin Ödemesi Hangi Kurum Tarafından Yapılmaktadır ?
Özel eğitime ihtiyacı olduğu “Özel Eğitim Değerlendirme Kurulu” tarafından tespit edilen tüm özürlü bireylerin yararlandığı özel eğitim hizmetlerine ilişkin ödemenin Bütçe Uygulama Talimatı ile belirlenen kısmı Milli Eğitim Bakanlığı tarafından karşılanmaktadır. Bu miktar Milli Eğitim Bakanlığı tarafından özel eğitim hizmeti veren kuruma ödenmektedir.
Özel Eğitim Ücretlerinin Ödemesi Nasıl Yapılmaktadır ?
Doğuştan ya da herhangi bir hastalık veya kaza sonucu fiziksel, görme, işitme, konuşma, zihinsel, ruhsal, duygusal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmiş özürlü çocukların eğitim ve rehabilitasyon hakkından yararlanabilmeleri için, yukarıda sayılan yetersizlikleri ile ilgili olarak Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe göre düzenlenmiş özürlü sağlık kurulu raporu geçerli belge sayılacaktır.
Düzenlenecek raporda tıbbi tanılamanın yanı sıra varsa çocuk gelişimi ve eğitimcisi, sosyal çalışmacı, psikolog, fizyoterapist ve gerek görülen diğer meslek elemanlarından en az biri veya birkaçının eğitimsel tanılama ve özürlünün durumunu değerlendirmeleri ve yazılı olarak bildirecekleri görüşlerinin belgelendirilmek suretiyle özürlü sağlık kurulu raporuna eklenmesi gerekmektedir.
Özel eğitim merkezleri, fatura edilen fiziksel, görme, işitme, zihinsel, ruhsal, duygusal ve sosyal özürlü olan çocuklara yönelik özel eğitim, grup eğitimi ve rehabilitasyon hizmetlerinin verilebilmesi için ilgili mevzuatında öngörülen gerekli beceriye sahip meslek elemanlarını çalıştırdıklarını belgelemek zorundadırlar.
Özürlü çocukların rehabilitasyonlarının ve eğitimlerinin, ruhsat aldıkları kurumların ilgili yönetmeliklerinde belirlenen esaslar doğrultusunda gerekli personeli istihdam eden resmi (kamu kurum ve kuruluşları ile üniversiteler tarafından açılan merkezler) ve özel rehabilitasyon ile özel eğitim merkezlerinde sağlanması durumunda; özel eğitim ve rehabilitasyon merkezi tarafından hazırlanan aylık/yıllık çalışma programı, bireyselleştirilmiş eğitim planı ve belirlenmiş rehabilitasyon programları doğrultusunda aldıkları; Grup eğitimi için aylık 89 TL, aylık/yıllık çalışma programı bireyselleştirilmiş eğitim planı ve belirlenmiş rehabilitasyon hizmeti bedelinin ise aylık 311 TL tutarı kadarı karşılanacaktır. Bu miktarları geçen kısım ise ilgili tarafından karşılanacaktır.
Özürlü çocukların özel eğitim ve rehabilitasyon programlarından yararlanmasının gerekli ve zorunlu olup olmadığı ve bunlara ilk başlama tarihi esas alınarak belirli dönemler halinde hastadaki iyileşme durumunun, özel eğitime ve rehabilitasyona devam edilip edilmeyeceği hususunun yetkili sağlık kurumlarından alınacak ayrıntılı gelişimsel ve eğitimsel tanılama raporları ile tevsiki gerekmektedir. Sağlık kurulu raporlarının en geç iki yılda bir yenilenmesi gerekir. Raporda daha kısa bir süre belirtilmişse, bu süre esas alınır.
|
|
|
|
ULAŞTIRMA BAKANLIĞI BÖLGE MÜDÜRLÜKLERİNDEN FİRMALARIN ALMIŞ OLDUKLARI FİYAT TARİFELERİ (11/09/2013 GÜNCEL) http://www.deu.edu.tr/UploadedFiles/Birimler/14273/RayicListesi%2011092013.pdf |
|
İNSAN HAKLARI EVRENSEL BEYANNAMESİ | |
10 Aralık 1948 Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 10 Aralık 1948 tarih ve 217 A(III) sayılı Kararıyla ilan edilmiştir.
6 Nisan 1949 tarih ve 9119 Sayılı Bakanlar Kurulu ile "İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin Resmi Gazete ile yayınlanması yayımdan sonra okullarda ve diğer eğitim müesseselerinde okutulması ve yorumlanması ve bu Beyanname hakkında radyo ve gazetelerde münasip neşriyatta bulunulması" kararlaştırılmıştır. Bakanlar Kurulu Kararı 27 Mayıs 1949 tarih ve 7217 Sayılı Resmi Gazete'de yayınlanmıştır. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu;
İnsanlık topluluğunun bütün bireyleriyle kuruluşlarının bu Bildirgeyi her zaman göz önünde tutarak eğitim ve öğretim yoluyla bu hak ve özgürlüklere saygıyı geliştirmeye, giderek artan ulusal ve uluslararası önlemlerle gerek üye devletlerin halkları ve gerekse bu devletlerin yönetimi altındaki ülkeler halkları arasında bu hakların dünyaca etkin olarak tanınmasını ve uygulanmasını sağlamaya çaba göstermeleri amacıyla tüm halklar ve uluslar için ortak ideal ölçüleri belirleyen bu İnsan Hakları Evrensel Bildirgesini ilan eder.
Madde 1 Bütün insanlar özgür, onur ve haklar bakımından eşit doğarlar. Akıl ve vicdana sahiptirler, birbirlerine karşı kardeşlik anlayışıyla davranmalıdırlar.
Madde 2 Herkes, ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal veya başka bir görüş, ulusal veya sosyal köken, mülkiyet, doğuş veya herhangi başka bir ayrım gözetmeksizin bu Bildirge ile ilan olunan bütün haklardan ve bütün özgürlüklerden yararlanabilir. Ayrıca, ister bağımsız olsun, ister vesayet altında veya özerk olmayan ya da başka bir egemenlik kısıtlamasına bağlı ülke yurttaşı olsun, bir kimse hakkında, uyruğunda bulunduğu devlet veya ülkenin siyasal, hukuksal veya uluslararası statüsü bakımından hiçbir ayrım gözetilmeyecektir.
Madde 3 Yaşamak, özgürlük ve kişi güvenliği herkesin hakkıdır.
Madde 4 Hiç kimse kölelik veya kulluk altında bulundurulamaz, kölelik ve köle ticareti her türlü biçimde yasaktır.
Madde 5 Hiç kimseye işkence yapılamaz, zalimce, insanlık dışı veya onur kırıcı davranışlarda bulunulamaz ve ceza verilemez.
Madde 6 Herkesin, her nerede olursa olsun, hukuksal kişiliğinin tanınması hakkı vardır.
Madde 7 Herkes yasa önünde eşittir ve ayrım gözetilmeksizin yasanın korunmasından eşit olarak yararlanma hakkına sahiptir. Herkesin bu Bildirgeye aykırı her türlü ayrım gözetici işleme karşı ve böyle işlemler için yapılacak her türlü kışkırtmaya karşı eşit korunma hakkı vardır.
Madde 8 Herkesin anayasa yada yasayla tanınmış temel haklarını çiğneyen eylemlere karşı yetkili ulusal mahkemeler eliyle etkin bir yargı yoluna başvurma hakkı vardır.
Madde 9 Hiç kimse keyfi olarak yakalanamaz, tutuklanamaz ve sürgün edilemez.
Madde 10 Herkesin, hak ve yükümlülükleri belirlenirken ve kendisine bir suç yüklenirken, tam bir şekilde davasının bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından hakça ve açık olarak görülmesini istemeye hakkı vardır.
Madde 11 2. Hiç kimse işlendiği sırada ulusal yada uluslararası hukuka göre bir suç oluşturmayan herhangi bir eylem veya ihmalden dolayı suçlu sayılamaz. Kimseye suçun işlendiği sırada uygulanabilecek olan cezadan daha ağır bir ceza verilemez.
Madde 12 Kimsenin özel yaşamına, ailesine konutuna ya da haberleşmesine keyfi olarak karışılamaz, şeref ve adına saldırılamaz. Herkesin bu gibi karışma ve saldırılara karşı yasa tarafından korunmaya hakkı vardır.
Madde 13 2. Herkes , kendi ülkesi de dahil olmak üzere, herhangi bir ülkeden ayrılmak ve ülkesine yeniden dönmek hakkına sahiptir.
Madde 14 2. Gerçekten siyasal nitelik taşımayan suçlardan veya Birleşmiş Milletlerin amaç ve ülkelerine aykırı eylemlerden doğan kovuşturma durumunda bu haktan yararlanılamaz.
Madde 15 2. Hiç kimse keyfi olarak yurttaşlığından veya yurttaşlığını değiştirme hakkından yoksun bırakılamaz.
Madde 16 2. Evlenme sözleşmesi, ancak evleneceklerin özgür ve tam iradeleriyle yapılır. 3. Aile, toplumun, doğal ve temel unsurudur, toplum ve devlet tarafından korunur.
Madde 17 2. Hiç kimse keyfi olarak mülkiyetinden yoksun bırakılamaz.
Madde 18 Herkesin düşünce, vicdan ve din özgürlüğüne hakkı vardır. Bu hak, din veya topluca, açık olarak ya da özel biçimde öğrenim, uygulama, ibadet ve dinsel törenlerle açığa vurma özgürlüğünü içerir.
Madde 19 Herkesin düşünce ve anlatım özgürlüğüne hakkı vardır. Bu hak düşüncelerinden dolayı rahatsız edilmemek, ülke sınırları söz konusu olmaksızın, bilgi ve düşünceleri her yoldan araştırmak, elde etmek ve yaymak hakkını gerekli kılar.
Madde 20 2. Hiç kimse bir derneğe girmeye zorlanamaz.
Madde 21 2. Herkesin ülkesinin kamu hizmetlerinden eşit olarak yararlanma hakkı vardır. 3. Halkın iradesi hükümet otoritesinin temelidir. Bu irade, gizli veya serbestliği sağlayacak benzeri bir yöntemle genel ve eşit oy verme yoluyla yapılacak ve belirli aralıklarla tekrarlanacak dürüst seçimlerle belirlenir.
Madde 22 Herkesin, toplumun bir üyesi olarak, sosyal güvenliğe hakkı vardır. Ulusal çabalarla ve uluslararası işbirliği yoluyla ve her devletin örgütlenmesine ve kaynaklarına göre, herkes onur ve kişiliğinin serbestçe gelişim için gerekli olan ekonomik, sosyal ve kültürel haklarının gerçekleştirilmesi hakkına sahiptir.
Madde 23 2. Herkesin, herhangi bir ayrım gözetmeksizin, eşit iş için eşit ücrete hakkı vardır.+ 3. Herkesin kendisi ve ailesi için insan onuruna yaraşır ve gerekirse her türlü sosyal koruma önlemleriyle desteklenmiş bir yaşam sağlayacak adil ve elverişli bir ücrete hakkı vardır. 4. Herkesin çıkarını korumak için sendika kurma veya sendikaya üye olma hakkı vardır.
Madde 24 Herkesin dinlenmeye, eğlenmeye, özellikle çalışma süresinin makul ölçüde sınırlandırılmasına ve belirli dönemlerde ücretli izne çıkmaya hakkı vardır.
Madde 25 2. Anaların ve çocukların özel bakım ve yardım görme hakları vardır.
Madde 26 2. Eğitim insan kişiliğini tam geliştirmeye ve insan haklarıyla temel özgürlüklere saygıyı güçlendirmeye yönelik olmalıdır. Eğitim, bütün uluslar, ırklar ve dinsel topluluklar arasında anlayış, hoşgörü ve dostluğu özendirmeli ve Birleşmiş Milletlerin barışı koruma yolundaki çalışmalarını geliştirmelidir. 3. Çocuklara verilecek eğitimin türünü seçmek, öncelikle ana ve babanın hakkıdır.
Madde 27 2. Herkesin yaratıcısı olduğu bilim, edebiyat ve sanat ürünlerinden doğan maddi ve manevi çıkarlarının korunmasına hakkı vardır.
Madde 28 Herkesin bu Bildirgede öngörülen hak ve özgürlüklerin gerçekleşeceği bir toplumsal ve uluslararası düzene hakkı vardır.
Madde 29 2. Herkes haklarını kullanırken ve özgürlüklerinden yararlanırken, başkalarının hak ve özgürlüklerinin tanınması ve bunlara saygı gösterilmesinin sağlanması ve demokratik bir toplumda genel ahlak ve kamu düzeniyle genel refahın gereklerinin karşılanması amacıyla yalnız yasayla belirlenmiş sınırlamalara bağlı olur. 3. Bu hak ve özgürlükler hiçbir koşulda Birleşmiş Milletlerin amaç ve ilkelerine aykırı olarak kullanılamaz.
Madde 30 Bu bildirgenin hiçbir kuralı, herhangi bir devlet, topluluk veya kişiye, burada açıklanan hak ve özgürlüklerden herhangi birinin yok edilmesini amaçlayan bir girişimde veya eylemde bulunma hakkını verir biçimde yorumlanamaz. |
http://www.inhak-bb.adalet.gov.tr/bmihbeyan.htm
|
|
"YÖNETİM BECERİLERİ GELİŞTİRME ve LİDERLİK" Sertifikalı Eğitim Semineri
Tarih : 26 Aralık 2010 (Pazar) 10:00 - 18:00
İşletmelerde, kurumsal hedefler için mevcut insan kaynağını tüm yönleri ile yöneterek ve yönlendirerek geliştiren ve kişisel yetkinliğini, becerilerini her geçen gün arttıran yöneticiler başarılı olabilir.
İLETİŞİM : Asko Kariyer Yönetim Ofisi / 0232 420 50 05 / bilgi@askokariyer.net |
İŞ KANUNU Kanun Numarası : 4857 Kabul Tarihi : 22/5/2003 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 10/6/2003 Sayı : 25134 Özürlü ve eski hükümlü çalıştırma zorunluluğu Madde 30 - (Değişik : 15/5/2008-5763/2 md.) İşverenler, elli veya daha fazla işçi çalıştırdıkları özel sektör işyerlerinde yüzde üç özürlü, kamu işyerlerinde ise yüzde dört özürlü ve yüzde iki eski hükümlü işçiyi meslek, beden ve ruhi durumlarına uygun işlerde çalıştırmakla yükümlüdürler. Aynı il sınırları içinde birden fazla işyeri bulunan işverenin bu kapsamda çalıştırmakla yükümlü olduğu işçi sayısı, toplam işçi sayısına göre hesaplanır. Bu kapsamda çalıştırılacak işçi sayısının tespitinde belirli ve belirsiz süreli iş sözleşmesine göre çalıştırılan işçiler esas alınır. Kısmi süreli iş sözleşmesine göre çalışanlar, çalışma süreleri dikkate alınarak tam süreli çalışmaya dönüştürülür. Oranın hesaplanmasında yarıma kadar kesirler dikkate alınmaz, yarım ve daha fazla olanlar tama dönüştürülür. İşyerinin işçisi iken sakatlananlara öncelik tanınır. İşverenler çalıştırmakla yükümlü oldukları işçileri Türkiye İş Kurumu aracılığı ile sağlarlar. Bu kapsamda çalıştırılacak işçilerin nitelikleri, hangi işlerde çalıştırılabilecekleri, bunların işyerlerinde genel hükümler dışında bağlı olacakları özel çalışma ile mesleğe yöneltilmeleri, mesleki yönden işverence nasıl işe alınacakları, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir. Yer altı ve su altı işlerinde özürlü işçi çalıştırılamaz ve yukarıdaki hükümler uyarınca işyerlerindeki işçi sayısının tespitinde yer altı ve su altı işlerinde çalışanlar hesaba katılmaz. Bir işyerinden malulen ayrılmak zorunda kalıp da sonradan maluliyeti ortadan kalkan işçiler eski işyerlerinde tekrar işe alınmalarını istedikleri takdirde, işveren bunları eski işleri veya benzeri işlerde boş yer varsa derhal, yoksa boşalacak ilk işe başka isteklilere tercih ederek, o andaki şartlarla işe almak zorundadır. Aranan şartlar bulunduğu halde işveren iş sözleşmesi yapma yükümlülüğünü yerine getirmezse, işe alınma isteğinde bulunan eski işçiye altı aylık ücret tutarında tazminat öder. Özel sektör işverenlerince bu madde kapsamında çalıştırılan 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa tabi özürlü sigortalılar ile 1/7/2005 tarihli ve 5378 sayılı Kanunun 14 üncü maddesinde belirtilen korumalı işyerlerinde çalıştırılan özürlü sigortalıların, aynı Kanunun 72 nci ve 73 üncü maddelerinde sayılan ve 78 inci maddesiyle belirlenen prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primine ait işveren hisselerinin tamamı, kontenjan fazlası özürlü çalıştıran, yükümlü olmadıkları halde özürlü çalıştıran işverenlerin bu şekilde çalıştırdıkları her bir özürlü için prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primine ait işveren hisselerinin yüzde ellisi Hazinece karşılanır. İşveren hissesine ait primlerin Hazinece karşılanabilmesi için işverenlerin çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili olarak 506 sayılı Kanun uyarınca aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içerisinde Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmesi ve sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin sigortalı hissesine isabet eden tutarı ile Hazinece karşılanmayan işveren hissesine ait tutarın ödenmiş olması şarttır. Bu fıkraya göre işveren tarafından ödenmesi gereken primlerin geç ödenmesi halinde, Hazinece Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılacak ödemenin gecikmesinden kaynaklanan gecikme zammı, işverenden tahsil edilir. Hazinece karşılanan prim tutarları gelir ve kurumlar vergisi uygulamalarında gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınmaz. (Ek cümle: 31/7/2008-5797/10 md.) Bu fıkrada düzenlenen teşvik, kamu idareleri hariç 506 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılara ilişkin matrah ve oranlar üzerinden olmak üzere, 506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesi kapsamındaki sandıkların statülerine tabi personeli için de uygulanır. Bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Hazine Müsteşarlığı tarafından müştereken belirlenir. Bu maddeye aykırılık hallerinde 101 inci madde uyarınca tahsil edilecek cezalar, özürlülerin ve eski hükümlülerin mesleki eğitim ve mesleki rehabilitasyonu, kendi işini kurmaları, özürlünün iş bulmasını sağlayacak destek teknolojileri ve bu gibi projelerde kullanılır. Tahsil edilen cezaların kullanımına ilişkin hususlar, Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğünün koordinatörlüğünde, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü, Özürlüler İdaresi Başkanlığı, Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü ve Türkiye Sakatlar Konfederasyonu ile en çok işçi ve işvereni temsil eden üst kuruluşların birer temsilcilerinden oluşan komisyon tarafından karara bağlanır. Komisyonun çalışma usul ve esasları Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir. Eski hükümlü çalıştırılmasında, kanunlardaki kamu güvenliği ile ilgili hizmetlere ilişkin özel hükümler saklıdır. Özürlü ve eski hükümlü çalıştırma zorunluluğuna aykırılık Madde 101 - Bu Kanunun 30 uncu maddesindeki hükümlere aykırı olarak özürlü ve eski hükümlü çalıştırmayan işveren veya işveren vekiline çalıştırmadığı her özürlü ve eski hükümlü ve çalıştırmadığı her ay için yediyüzelli milyon lira para cezası verilir. Kamu kuruluşları da bu para cezasından hiçbir şekilde muaf tutulamaz. İdari para cezalarının uygulanmasına ilişkin hususlar Madde 108 - (Değişik: 15/5/2008-5763/10 md.) Bu Kanunda öngörülen idari para cezaları, 101 ve 106 ncı maddelerdeki idari para cezaları hariç, gerekçesi belirtilmek suretiyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürünce verilir. 101 ve 106 ncı maddeler kapsamındaki idari para cezaları ise doğrudan Türkiye İş Kurumu İl Müdürü tarafından verilir ve genel esaslara göre tahsil edilir. 106 ncı maddeye göre verilecek idari para cezası için, 4904 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin (h) bendindeki tutar esas alınır.
" İş Kanunu " bilgisayarınıza indirmek için tıklayınız. (pdf 135 KB)
|
|
Engelli çocuğu olan anneler için özel düzenlemeler 2011 Sosyal güvenlik reformu olarak bilinen 5510 sayılı Kanunla bakıma muhtaç derecede engelli çocuğu bulunan anneler erken emeklilik hakkından yaralanabilmektedirler. Başvuru Koşulları; • Erken emeklilik hakkından faydalanmak isteyen ve çocuğunun başka birinin sürekli bakımına muhtaç durumda engelli olduğunun tespitini isteyen kadın sigortalılar en son çalışmalarının geçtiği Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne/Sosyal Güvenlik Merkezine başvurmalıdırlar. • Başvurulan kurum çocuğu sağlık kurulu bulunan hastanelere sevk eder • Bu kuruldan alınan raporlar ile SGK’ya başvuru yapılır. • Başvuru sırasında kuruma teslim edilecek bir dilekçe örneği kitapçığın sonunda Ek’ler bölümünde yer almaktadır. • Kadın sigortalının başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede engelli çocuğunun birden fazla olması halinde her çocuk için ayrı sevk yapılmalıdır. • Kadın sigortalının kuruma başvurduğu tarihte aktif olarak çalışıp çalışmadığına SGK’ca bakılmayacaktır. Dolayısı ile daha önce çalışması olanlar veya isteğe bağlı sigortalı olanlar da bu haktan yararlanabilirler. Ayrıca; engelli çocuk sahibi olan çalışanlar için çalıştıkları kurum bünyesinde özel ayrıcalıklar sağlanabilmektedir. Bu ayrıcalıkları veya sağlanan kolaylıkları çalıştıkları kurumdan bilgilendirme talep ederek öğrenmelidirler. Kaynak: İstanbul Üniversitesi Çocuk Sağlığı Enstitüsü Engelli çocuğu olan annelere 5510 Sayılı Kanun ile getirilen erken emeklilik hakkı, çok yeni bir düzenlemedir. Annelerin hem prim ödeme gün sayıları artacak hem de eklenen süre kadar emeklilik yaşından düşülecektir. Bu düzenlemeyle evde başka birisinin bakımına muhtaç çocuğu olup bunu raporla teyit eden annelere prim ödeme sürelerinin dörtte biri kadar erken emeklilik hakkı getirilmişti.
Erken emeklilik hakkından faydalanmak isteyen ve çocuğunun, başka birinin sürekli bakımına muhtaç durumda malul olduğunun tespitini isteyen kadın sigortalıların, en son çalışmalarının geçtiği sosyal güvenlik il müdürlüğüne/sosyal güvenlik merkezine başvurmaları gerekmektedir.
Emeklilik veya yaşlılık aylığı bağlanması talebinde bulunan kadın sigortalılardan, başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malul çocuğu bulunanların, 1 Ekim 2008 gününden sonra geçen prim ödeme gün sayılarının dörtte biri, prim ödeme gün sayıları toplamına eklenecek ve eklenen bu süreler ayrıca emeklilik yaş hadlerinden indirilecektir. |
Kendi işini kurmak isteyen engelliye 26 bin lira destek haberi için Tıklayınız |
Sosyal güvenlik sistemimiz içinde yer alan SSK ve T.C. Emekli Sandığı yasal tabiriyle sakat çalışanlar (özürlü veya engelliler) için özel emeklilik şartları ortaya koyarak emekliliklerini kolaylaştırmış, buna karşın Bağ-Kur ise bu yönde bir değişikliğe gitmemiş engelli, sağlam ayrımı yapmamıştı.
06.08.1991’den önce ilk defa sigortalı olan yüzde 40 ve daha fazla oranda özürlü raporu olan SSK sigortalıları, Maliye Bakanlığı’ndan 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu gereğince vergi indirim belgesi aldıklarında, herhangi bir yaşa tabi olmaksızın 15 yıllık süre ve bu süre içinde en az 3 bin 600 gün prim ödeme koşuluyla cinsiyet ayırt etmeksizin emekli oluyorlardı.
05.08.1991’den sonra ve 30.09.2008’den önce ilk defa sigortalı olanlar aşağıdaki kademelendirmeye göre emekli olabiliyorlar.
| Engel Derecesi | Engel Derecesi | Engel Derecesi |
İşe Başlama Tarihi | I. Derece (%80 ve üstü) | II. Derece (%60-79) | III. Derece (%40-59) |
05.08.1991 ve öncesi | 15 yıl, 3600 gün | 15 yıl, 3600 gün | 15 yıl, 3600 gün |
06.08.1991-05.08.1994 | 15 yıl, 3600 gün | 15 yıl, 8 ay-3680 gün | 16 yıl, 3760 gün |
06.08.1994-05.08.1997 | 15 yıl, 3600 gün | 16 yıl, 4 ay-3760 gün | 17 yıl, 3920 gün |
06.08.1997-05.08.2000 | 15 yıl, 3600 gün | 17 yıl, 3840 gün | 18 yıl, 4080 gün |
06.08.2000-05.08.2003 | 15 yıl, 3600 gün | 17 yıl, 8 ay-3920 | 19 yıl, 4240 gün |
06.08.2003-30.09.2008 | 15 yıl, 3600 gün | 18 yıl-4000 gün | 20 yıl-4400 gün |
01.04.1981 tarihinden sonra ve 18 yaşından önce ilk defa sigortalı olmuş SSK’lı engellilerin yukarıdaki tabloya göre emeklilik koşullarının tespitinde 18 yaşını doldurdukları tarih esas alınıyor.
Vergi İndirim Belgesi Kalkıyor mu?
Yeni dönemde ilgi çekici olan bir nokta olarak, sakatlıktan dolayı Maliye aracılığıyla verilen vergi indirim belgesi aranmaksızın SGK’ca yetkilendirilmiş sağlık kuruluşlarında yapılacak muayene ve tetkikler sonucu en az yüzde 40 çalışma gücü kaybının SGK Sağlık Kurulu’nca da onaylanması durumunda çalışma gücü kaybına dayanarak emeklilik yolunun açılmış oluşudur.
Bunun yanında 1 Ekim 2008 tarihinden önce sigortalı olanların, bu tarihten önce veya sonra vücutça engeli nedeniyle vergi indiriminden yararlanmaya hak kazanmış olmaları yoluyla özürlü emekliliğine de hak kazanmış olmaları uygulaması devam edecek.
1 Ekim 2008 tarihinden önce sakatlığı nedeniyle vergi indiriminden yararlananlardan yaşlılık aylığı bağlananların aylıklarının kesilmesi ve tekrar bağlanmasında eski hükümler geçerli olmaya devam edecek.
Vergi indirim hakkının tanınmasında olduğu gibi SGK Sağlık Kurulunca çalışma gücü kaybının saptanmasında da 16.07.2006 tarihli ve 26230 sayılı RG’de yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik esas alınacak.
Vergi İndirim Belgesi Alma Yöntemi
Vergi indirim belgesinden yararlanmak isteyen engelli çalışanlar işyerlerinden alacakları hizmet erbabı olduklarını gösterir belgenin yanında nüfus cüzdanı örneği ve üç adet fotoğrafla ildeyseler, Defterdarlık Gelir Müdürlüğüne, bağımsız vergi dairesi bulunan bir ilçedeyseler Vergi Dairesi Müdürlüğüne, diğer ilçelerde Mal Müdürlüklerine başvurarak bu birimlerin sevk edeceği yetkili bir sağlık kuruluna kararına dayanarak bu haktan yararlanabiliyorlar. İlk urul raporuna itiraz hakkı mevcut ve bu haktan yararlanarak başka bir hastanede yeniden muayene olmak için bulunulan ilin sağlık müdürlüğüne başvurulması gerekiyor.
Bağ-Kur’lular da Artık Özürlülükten Emekli Olabilecek
4/b (Bağ-Kur) sigortalılarından ilk defa sigortalı olduğu tarihten önce malûl olduğu için malûllük aylığı bağlanmayanlar, çalışma gücü kaybı yüzde 40 ila yüzde 59 arasında olanlar bu gerekçelerle 1 Ekim 2008 tarihinden sonra tahsis talebinde bulunmaları durumunda aşağıdaki şartlarda 4/b sigortalılığı kapsamına konulan özürlü emekliliğinden yararlanabilecekler.
4/b sigortalılarının emekli aylığı için sigortalılığa esas faaliyete son verip vermeyeceğini beyan ettikten sonra matbu tahsis talep dilekçeyle yazılı istekte bulunmaları gerekiyor. 4/b sigortalılarının kendi sigortalılığı nedeniyle genel sağlık sigortası primi dahil, prim ve prime ilişkin her türlü borçlarının ödenmiş olması da zorunlu. Özürlü emekliliği eski-yeni Bağ-Kur’luları kapsıyor.
Çalışma Gücünde Kayıp Oranı | ||
%60 ve daha çok olanlar | %50 – %59 arası olanlar | %40-%49 arası olanlar |
15 yıl, 3 bin 960 gün | 16 yıl, 4 bin 320 gün | 18 yıl, 4 bin 680 gün |
Engelli 4/c Sigortalılarının (Memurların) Emeklilikleri Kolaylaştı
Mevcut düzenlemelere göre memurların özürlülükten 15 yılla emekli olmaları için ya memuriyete sakat kadrosundan girmiş olmaları veya göreve girişlerinde Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe uygun olarak alınmış ve sakatlık oranının en az yüzde 40 olduğuna ilişkin raporlarının olması gerekiyordu. Bu şartlara sahip olmayanlar özürlülük dereceleri ne olursa olsun 15 yılla emeklilikten yararlanamıyorlardı.
5510 sayılı Kanunla bunlara ek olarak, 1 Ekim 2008’den önce Emekli Sandığı’na tabi olarak göreve başlamış olan 4/c sigortalılarından en az yüzde 40 oranında doğuştan özürlü olduklarını belgeleyenler de 15 yıl hizmetleri de varsa 1 Ekim 2008’den itibaren emekli olabilecekler.
5510 sayılı Kanunla, doğuştan olmayan nedenlerle çalışma gücündeki kayıp oranı yüzde 50 ila yüzde 59 arasında olanlar 16 yıl (5 bin 760 gün) hizmetle; yüzde 40 ila yüzde 49 arasında olduğu anlaşılan sigortalılar ise 18 yıl (6 bin 480) hizmetle emekli olabilecekler.
Kaynak: Ali Tezel
|
|
|
|
|
Hukuk Köşemizde sormak istediğiniz Telefonla cevap verilebilecek nitelikte olan hukuksal sorunlarınızı Avukatımıza sorabilirsiniz. Adliyede yapılacak işler ve dilekçe yazımı gibi buna benzer nitelikteki talepleriniz danışma hizmetinin dışındadır. İletişim :Av. Mustafa ERİŞ - ERİŞ HUKUK BÜROSU Hukuk Köşemizde İzmir Barosu Avukatlarından ve Eriş Hukuk Bürosu'nun da kurucusu olan Avukat Mustafa ERİŞ Bey' in değerli katkıları ve desteği ile sizlere hizmet sunmaktayız.
|
|
|
|
|
Türkiye'de son yıllarda vizesiz gidilebilen ülkelerin sayısında büyük artış oldu. Buna göre Türk vatandaşları toplam 70 ülkeye almadan giriş yapabiliyor ve 37 ülkenin sınır kapısında ücretle alınabiliyor. Bunun yanında KKTC ve Gürcistan'a ise pasaport olmadan giriş yapmak mümkün. İşte gidebileceğiniz, Türk vatandaşalarından vize istemeyenlerin listesi; Avrupa'nın büyük bölümünde Schengen uygulaması olması nedeniyle seyehat imkanı zorlaştırılmış durumda. Bunun yanında yine bir çok Avrupa ülkesine gidebilmekte mümkün. AVRUPA Andorra, Azerbaycan, Arnavutluk, Belarus-Beyaz Rusya- , Bosna-Hersek, Ermenistan – Yeşil pasaport sahipleri vizeye tabidir., Karadağ , Kosova (3 aya kadar ), Makedonya , Moldova, Rusya, Sırbistan , Ukrayna GÜNEY AMERİKA Avrupa'nın haricinde Güney Amerika'da gidebileğiniz 12 ülke bulunuyor. Ancak buralarda en fazla 90 gün kalabilirsiniz. İşte o liste; Arjantin, Bolivya, Brezilya, Ekvator, Kolombiya, Nikaragua, Paraguay, Peru, Şili, Uruguay, Venezuela Kuzey Amerika'da istemeyen 19 yer bulunuyor. Buralarda seyehat sınırlamaları da değişkenlik gösteriyor. İşte gidebileceğiniz yerler; Antigua ve Barbuda, Bahamalar , Barbados , Belize ), Britanya Virjin Adaları (1 aya kadar seyahat mümkün), Dominik Cumhuriyeti , El Salvador , Guatemala , Haiti , Honduras, Jamaika , Kosta Rika , Meksika Panama , Saint Kitts ve Nevis Adaları , Saint Lucia , Saint Vincent ve Grenadinler Adaları , Trinidad ve Tobago , Turks ve Caicos Adaları ASYA Asya kıtasında diğer kıtalara göre daha fazla gidebileceğiniz yerlerbulunuyor. İşte o bölgeler Bahreyn , Bangladeş , Bhutan , Doğu Timor ,Endonezya , Filipinler, Filistin/Gazze Şeridi , Gürcistan – Hatta Gürcistan seyahati için kimlik yeterlidir. , Hong Kong , Irak , İran Halk Cumhuriyeti, Japonya, Kamboçya , Katar (Sadece Doha Havalimanı'nda, ücretli alınabilir.),Kazakistan , Kırgızistan Güney Kore Lübnan Makao , Maldivler (1 aya kadar), Malezya , Moğolistan, Nepal (Sınırda ücretle alınır.), Singapur , Sri Lanka Suriye , Tacikistan , Tayland , Tayvan Umman , Ürdün AFRİKA Afrika Kıtasında gidebileceğiniz 14 bölge bulunuyor. Botswana , Fas , Güney Afrika Cumhuriyeti , Kenya , Libya, Mozambik , Mauritius Ruanda , Seyşeller, Sudan , Swaziland , Tanzanya (Sınırda 3 aya kadar alınıyor.), Tunus – (Tunus'tan çıkarken para ödeniyor), Zambiya Okyanusya'da 7 yer bulunuyor; Cook Adaları, Fiji, Niue , Palau ), Samoa , Tuvalu, Vanuatu Türk Vatandaşlarının Tabi Olduğu Uygulamalar Başvurunuzu olabildiğince erken bir tarihte (örneğin, bir ay öncesinden) yapmanız tavsiye edilir. Çalışma ve öğrenim amaçlı vizelerin alınması ülkeden ülkeye değişmekle beraber, 2-3 ay veya daha uzun bir zaman sürebilir. Başvurunuzda pasaportunuzun geçerlilik süresinin başvurduğunuz tarihten ileriye doğru en az bir yıl olmasına özen gösterilmesi tavsiye olunur. Ayrıca, muaf olmanız halinde dahi, gideceğiniz ülkenin pasaportunuzda aradığı geçerlilik süresini öğrenmenizde yarar vardır. Yıpranmış pasaportla yapacağınız başvurunuz kabul edilse ve alsanız dahi, sınırdan geri çevrilmeniz mümkün olabilmektedir. Başvurunuz reddedilebilir. Ret nedenini açıklama zorunluluğu bulunmamakla beraber, bazı ülkeler yazılı ve/veya sözlü açıklama yapmaktadır. Yurt dışına seyahat etmeyi düşünen vatandaşlarımızın en fazla ne kadar süredir kullanımda olan pasaportlarıyla başvuruda bulunabilecekleri konusuyla ilgili olarak gitmek istedikleri ülkenin temsilciliğinden ayrıntılı bilgi alması gerekmektedir. Zira Schengen bölgesi ülkeleri (Almanya, Avusturya, Belçika, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Estonya, Finlandiya, Fransa, Hollanda, İtalya, İspanya, İsveç, İsviçre, İzlanda, Letonya, Lihtenştayn, Litvanya, Lüksemburg, Macaristan, Malta, Norveç, Polonya, Portekiz, Slovakya, Slovenya, Yunanistan) ve diğer bazı ülkeler 10 yıldan daha eski pasaportla yapılan başvuruları kabul etmemektedir. |
|
İzmir Açıköğretim kursları, izmir Açıköğretim, açıköğretim izmir, açıköğretim kursu fiyatları, Açıköğretim Bornova şubesi, Açıköğretim konak şubesi , kurlar açıköğretim, açıköğretim kurs kampanyaları, açıköğretim kayıt, açıköğretim bölümleri, açıköğretim kayıt yenileme, murat açıköğretim, açıköğretim sınav tarihleri, Açıköğretim e öğrenme, açıköğretim ikinci üniversite, açıköğretim sınav soruları sayfamıza Hoşgeldiniz.
Etiketler: izmir kursları,açık öğretim,açıköğretim kursları,kpss kursları izmir,aöf dershanesi,açıköğretim online,izmir kpss kursları,kpss kurs izmir,açık öğrteim kursu,kpss kurları,açıköğretim fakültesi,açıköğretim kurumları,aöf sonuçları,izmir kpss, kurslar izmir,izmir kurslar,açıköğretim kursu,aöf online kurs,açık öğretim kursları,açıköğrteim kurumları,izmir kurs,izmir kpss kursu,izmir aöf,izmir meslek kursları,egem yayınları aöf,ilkumut yayınları. |
Değerli (AÖF) Açık Öğretim Fakültesi öğrencilerine özel olarak hazırladığımız AÖF Rehberi “ Açıköğretim Büroları ” bölümümüzde sizlere Açıköğretim Rehberi, Açıköğretim Büroları, Açık Öğretim Büroları, Açık Öğretim Merkezleri, Açıköğretim Bürosu İzmir, AÖF Büro, AÖF Büroları, Açıköğretim Bürosu Konak, Açık Öğretim Sınavları, Açıköğretim Büro Hizmetleri, Açıköğretim Büro Numaraları, Açıköğretim Büro Telefon, Açıköğretim Büroları Telefon Numaraları, Açıköğretim Büroları Çalışma Saatleri, Açıköğretim Büroları Cumartesi Açık mı AÖF büroları telefon numaraları ile ilgili tüm bilgileri bulacaksınız. AÖF Açıköğretim Büroları Hafta içi mesai saatleri sabah 08:30 ile akşam 17:00 arasıdır. Hafta sonu Cumartesi ve Pazar günleri (AÖF) Açıköğretim Büroları kapalıdır. Yalnız AÖF Açıköğretim sınav tarihlerinde Açıköğretim Büroları açık olur. Ama size tavsiyemiz; Anadolu Üniversitesi AÖF Fakültesi sınavına girmeden önce eksik sınava giriş belgeleniz varsa ve bunu AÖF bürosundan alacaksanız (Sınav Giriş Belgesi, Sınavda Geçerli Öğrenci kimlik belgesi ) bu belgeleri Sınava girerken değilde, hafta içi mesai saatleri arasında yapmanız size kolaylık sağlayacaktır böylece sınava eksik evrak nedeniyle girememe problemide yaşamazsınız. Başarılar Dileriz.
Etiketler:Açık Öğretim, Açıköğretim Büroları,Aöf Büro, Aöf Büroları, Aöf Büroları İletişim, Aöf İletişim, Açık Öğretim Bürosu, Açık Öğretim Bürosu İzmir, AÖF Tel, AÖF Büroları İzmir, Açıköğretim Bürolari, Aöf Büroları Telefon Numaraları, Açık Öğretim Merkezleri hakkında Detaylı Bilgi İçin Açıköğretim Kredlili Sistem Rehberi İçin Tıklayınız. |
|
|
KARAYOLLARI TRAFİK KANUNU Kanun Numarası : 2918 Kabul Tarihi : 13/10/1983 Yayımlandığı R. Gazete : Tarih : 18/10/1983 Sayı : 18195 Sürücü belgesi sınıfları: Madde 38 – Sürücü belgeleri, kullanılacak araçların cinslerine ve gruplarına göre aşağıdaki sınıflara ayrılmıştır. ............ “H” Sınıfı Sürücü Belgesi, Özel tertibatlı olarak, imal, tadil veya teçhiz edilmiş motosiklet veya otomobil türünden araçları kullanacak hasta veya sakatlara, Verilen sürücü belgeleridir. Park etmenin yasak olduğu yerler ve haller: Madde 61 - Taşıt yolu üzerinde; ............. o) (Ek: 1/7/2005-5378/31 md.) Özürlülerin araçları için ayrılmış park yerlerinde, .............. Park etmek yasaktır. (Değişik: 21/5/1997 - 4262/4 md.) Bu madde hükümlerine uymayan sürücüler 1 800 000 lira para cezası ile cezalandırılırlar. (Ek cümle: 1/7/2005-5378/31 md.) (o) bendinin ihlâli hâlinde para cezası iki kat artırılır. Çocuk, hasta ve sakat taşıtları, gözleri görmeyen yayalar, yürüyüş kolları: Madde 77 - Bu Kanun açısından; a) Çocuk, hasta ve sakatlara ait motorsuz taşıtların sürücülerine, yayalarla ilgili hükümler uygulanır. b) Gözleri görmeyen ve yönetmelikte gösterilen özel işaret ve benzerlerini taşıyan kişilerin, taşıt yolu üzerinde bulunmaları halinde, bütün sürücülerin yavaşlamaları ve gerekiyorsa durmaları ve yardımcı olmaları zorunludur. c) Bir yetkili veya görevli yönetimindeki yürüyüş kolları arasından geçmek yasaktır. (Değişik: 21/5/1997 - 4262/4 md.) Bu maddenin birinci fıkrasının (b) bendi hükmüne uymayan sürücüler 3 600 000 lira, (c) bendi hükmüne uymayan sürücüler 1 800 000 lira para cezası ile cezalandırılırlar.
http://www.ozida.gov.tr/yenimevzuat/2-20.htm |
İZMİRİMKART İLE;
|
Kanun Numarası : 5362 Kanun Kabul Tarihi : 07/06/2005 Resmi Gazete Tarihi : 21/06/2005 Resmi Gazete Sayısı : 25852 BİRİNCİ KISIM : AMAÇ, KAPSAM VE TANIMLAR AMAÇ Madde 1 - Bu Kanunun amacı; esnaf ve sanatkârlar ile bunların yanlarında çalışanların meslekî ve teknik ihtiyaçlarını karşılamak, meslekî faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlerine uygun olarak gelişmelerini ve meslekî eğitimlerini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleriyle ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hâkim kılmak, meslek disiplini ve ahlâkını korumak ve bu maksatla kurulan tüzel kişiliğe sahip kamu kurumu niteliğindeki esnaf ve sanatkârlar odaları ile bu odaların üst kuruluşu olan birlik, federasyon ve Konfederasyonun çalışma usûl ve esaslarını düzenlemektir. KAPSAM Madde 2 - Bu Kanun, esnaf ve sanatkârlar ile bunların yanlarında çalışanlar ve esnaf ve sanatkârlar tarafından kurulan esnaf ve sanatkârlar odaları ile bu odaların üst kuruluşları olan birlik, federasyon ve Konfederasyon hakkında uygulanır. TANIMLAR Madde 3 - Bu Kanunun uygulanmasında; a) Esnaf ve sanatkâr: İster gezici ister sabit bir mekânda bulunsun, Esnaf ve Sanatkâr ile Tacir ve Sanayiciyi Belirleme Koordinasyon Kurulunca belirlenen esnaf ve sanatkâr meslek kollarına dahil olup, ekonomik faaliyetini sermayesi ile birlikte bedenî çalışmasına dayandıran ve kazancı tacir veya sanayici niteliğini kazandırmayacak miktarda olan, basit usulde vergilendirilenler ve işletme hesabı esasına göre deftere tabi olanlar ile vergiden muaf bulunan meslek ve sanat sahibi kimseleri, b) Bakanlık: Sanayi ve Ticaret Bakanlığını, c) Genel Müdürlük: Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Esnaf ve Sanatkârlar Genel Müdürlüğünü, d) Oda: Esnaf ve sanatkârların kuracakları ihtisas ve karma esnaf ve sanatkârlar odalarını, e) İhtisas odası: Aynı meslekte faaliyette bulunan esnaf ve sanatkârların bir araya gelerek il merkezlerinde veya ilçelerde kurmuş oldukları esnaf ve sanatkârlar odalarını, f) Karma oda: İhtisas odası kurabilecek sayıya ulaşamayan değişik mesleklerdeki esnaf ve sanatkârların bir araya gelerek kuracakları odaları, g) Şube: Birlik tarafından oda kurulamayan ilçelerde açılacak ve buradaki esnaf ve sanatkârların işlemlerini yürütecek hizmet birimlerini, h) İrtibat bürosu: İhtisas odalarının ve ilçelerdeki karma odaların çalışma bölgeleri içerisinde açacakları büroları, ı) Birlik: Aynı ilde kurulan esnaf ve sanatkârlar odalarının, aralarındaki dayanışmayı temin etmek ve bu odaların il genelinde işbirliği ve ahenk içerisinde çalışmalarını ve gelişmelerini sağlamak ve o ilin esnaf ve sanatkârlarını temsil etmek amacıyla il merkezlerinde kuracakları esnaf ve sanatkârlar odaları birliklerini, j) Federasyon: Aynı meslek dalında kurulan esnaf ve sanatkârlar odalarının, üyelerinin meslekî yönden ihtiyaçlarını karşılamak, çalışmalarını ve gelişmelerini ülke genelinde işbirliği ve ahenk içerisinde yapabilmelerini sağlamak amacıyla, kuracakları esnaf ve sanatkârlar federasyonlarını, k) Konfederasyon: Esnaf ve sanatkârlar odaları, birlikleri ve federasyonları arasında birliği temin, gelişme ve ilerlemeyi sağlamak ve genel olarak esnaf ve sanatkârların çalışmalarını meslekî yönden ve kamu yararına uygun olacak şekilde düzenlemek ve bu hususta gerekli görülecek her türlü tedbiri almak ve teşebbüste bulunmak, meslekî eğitimlerini geliştirmek, esnaf ve sanatkârları yurt çapında ve uluslararası düzeyde temsil etmek, sorunlarının çözümü için ulusal ve uluslararası kurum ve kuruluşlar nezdinde gerekli girişimlerde bulunmak, ulusal ekonomideki gelişmelere paralel olarak lüzumlu görülecek meslekî tedbirleri almak ve Bakanlık tarafından esnaf ve sanatkârlarla ilgili verilecek görevleri yapmak üzere kurulan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonunu, l) Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşları: Oda, birlik, federasyon ve Konfederasyonu, m) Sicil: Bulunduğu il idari sınırları içerisinde çalışmak üzere birlik bünyesinde ayrı bir birim olarak kurulan Esnaf ve Sanatkâr Sicili Müdürlüğünü, n) Sicil Gazetesi: Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Sicil Gazetesini, o) Asgari ücret: Onaltı yaşından büyük işçiler için uygulanan brüt asgari ücreti, p) Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanı: Esnaf ve sanatkâr meslek kuruluşlarının işlemlerinin ve verilecek hizmetlerin elektronik ortamda yapılmasını sağlayan sistemi, İfade eder. İKİNCİ KISIM : ESNAF VE SANATKÂRLAR MESLEK KURULUŞLARI BİRİNCİ BÖLÜM : ESNAF VE SANATKÂRLAR ODASI ODALARIN KURULUŞU Madde 4 - Odalar, oda kurulmak istenen yerde çalışmakta olan sanat, hizmet ve meslek sahipleri ile esnaftan en az beşyüz kişinin isteği ve Bakanlık izni ile kurulur. Oda unvanında esnaf, sanatkâr veya esnaf ve sanatkâr ibaresi yer alır. Oda kuruluşu ile ilgili olarak mülki idare amirliğine verilecek müracaat dilekçesine Bakanlık tarafından Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında hazırlanmış örneğine uygun düzenlenen oda kuruluş tutanağı ve oda ana sözleşmesi eklenir. Ayrıca oda kurucu üyelerinin tüm bilgilerinin eksiksiz olarak Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanına girişi yapılır. Oda kuruluş tutanağı ve ana sözleşmesi, sicil müdürünün gözetiminde tanzim ve imza edilir. Oda kuruluş işlemlerinin gerçeğe uygun olup olmamasından sicil müdürü sorumludur. Mülki idare amirliği onbeş gün içinde kuruluş talebini inceler ve görüşü ile birlikte kuruluş belgelerini noksansız olarak Bakanlığa gönderir. Bakanlık kuruluş talebi hakkında ilgili birliğin görüşünü alır. Bakanlık bir ay içinde kuruluş için izin verip vermediğini bildirmediği takdirde oda kurulmuş sayılır. Kurulan odanın üyeleri arasında olup diğer odalardan ayrılmış olanların eski odalarındaki üyeliği sona erer ve dosyası üyesi olduğu yeni kurulan odaya bir ay içinde devredilir. Karma odalarda, odanın talebi ve birliğin onayı ile meslek komiteleri kurulabilir. ODALARIN ÇALIŞMA BÖLGESİ Madde 5 - Odaların çalışma bölgesi, bulundukları ilçenin idari sınırlarıdır. Birden fazla ilçe bulunan büyükşehir il merkezlerinde kurulan odaların çalışma bölgesi büyükşehire dahil ilçelerin idari sınırlarıdır. Aynı çalışma bölgesinde, faaliyet konusu aynı olan birden fazla oda kurulamaz. Çalışma bölgesi odaların faaliyet sınırlarını belirler, esnaf ve sanatkârların meslekî faaliyetleri çalışma bölgesi ile sınırlandırılamaz. Odalar, her türlü sorumluluk kendilerine ait olmak kaydıyla çalışma bölgesi içinde birlikten izin alarak irtibat bürosu açabilirler. ODAYA KAYIT Madde 6 - Esnaf ve sanatkârların sicile kayıtları yapılmadıkça, hiçbir şekilde odaya kaydı yapılamaz. Sicile kayıt olan esnaf ve sanatkârlara ait bilgiler sicil tarafından; elektronik ortamda, iş yerlerinin bulunduğu yerdeki, iş yerleri seyyar olanların ikametgâhlarının bulunduğu yerdeki meslek ve sanatları ile ilgili ihtisas odasına; meslek ve sanatları ile ilgili ihtisas odası bulunmayanların bilgileri ise karma odaya kayıt için gönderilir. İlgili oda yönetim kurulu, bu kişilerle ilgili üyelik kararlarını ilk toplantısında alır. Oda kuruluş yeter sayısına ulaşılamadığı için oda kurulması mümkün olmayan yerlerdeki esnaf ve sanatkârların kayıtları birlik marifetiyle tutulur. Esnaf ve sanatkârlara odalarca verilen hizmetler, ilçelerde şube açmak suretiyle birlik tarafından verilir. Aynı iş yerinde birden fazla konuda faaliyet gösteren esnaf ve sanatkârlar esas faaliyeti ile ilgili odaya kayıt olurlar. Ancak, üye isterse yükümlülüklerini yerine getirmek kaydıyla diğer faaliyetleriyle ilgili odalara da sicil marifetiyle kayıt yaptırabilir. Esnaf ve sanatkârlar odasına kayıtlı olanlar, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği bünyesindeki ticaret ve sanayi odasına, ticaret odasına, sanayi odasına, deniz ticaret odasına; bu odalara kayıtlı bulunanlar ise esnaf ve sanatkârlar odasına kaydedilemezler. Sermaye şirketlerinin ortakları, başkaca esnaf ve sanatkârlık faaliyeti olmadıkça, sadece şirket ortaklığı sebebiyle hiçbir şekilde esnaf ve sanatkârlar odalarına üye kaydedilemezler. ÜYELİK ŞARTLARI Madde 7 - Oda üyeliği için aşağıdaki şartlar aranır: a) Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak veya yabancı devlet tabiiyetinde bulunmakla beraber Türkiye'de sanat ve ticaret yapıyor olmak. b) Medeni hakları kullanma ehliyetine sahip olmak. c) Vergi mükellefi olmak ya da vergiden muaf olmak. d) Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği bünyesindeki odalara kayıtlı olmamak. ÜYELİĞİN SON BULMASI Madde 8 - Aşağıda belirtilen durumlarda üyenin oda kaydının silinmesine yönetim kurulu tarafından karar verilir, durum sicile bildirilerek kaydın silinmesi temin edilir ve kaydı silinen üyeye oda tarafından on gün içinde üyenin odaya bildirdiği iş yeri veya ikamet adresine yazılı olarak bildirilir. a) Daimi olarak odanın çalışma bölgesi dışına çıkanlar. b) 7 nci maddede belirtilen şartlardan herhangi birini kaybedenler veya bu şartlardan herhangi birine sahip olmadığı sonradan anlaşılanlar. c) Sanat ve mesleğini yapmaktan sürekli olarak men edilenler. d) Vergi mükellefiyetini sildirenlerden altı ay içinde tekrar vergi mükellefiyeti tesis ettirmeyenler. Üyelikleri sicil tarafından silinenlerden, üye niteliğini tekrar kazananların oda üyeliği sicil tarafından tekrar tesis edilir. Bu şekilde üyeliği tekrar tesis edilen üyenin daha önce kazanmış olduğu hakları aynen devam eder. Ancak, esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının yetkili organlarında görevli olup da oda üyeliği yukarıdaki sebeplerden dolayı kesintiye uğrayanların yetkili organlardaki görevleri de kendiliğinden sona erer. Bu kişiler üyeliklerini tekrar kazanmış olsalar dahi o döneme ilişkin yetkili organ üyelikleri devam etmez. ODALARIN ORGANLARI Madde 9 - Oda organları şunlardır: a) Genel kurul: Genel kurul toplantı tarihinden en az altı ay önce odaya kaydolmuş ve Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanından, ilgili esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşu tarafından alınacak, genel kurul toplantısına katılacaklar listesine dahil olan üyelerden oluşur. b) Yönetim kurulu: Başkan dahil olmak üzere, üye sayısı 1000'den az olan odalarda yedi, üye sayısı 1000-2000 olanlarda dokuz, 2000'den fazla olan odalarda onbir kişiden oluşur ve genel kurul üyeleri arasından dört yıl süreyle görev yapmak üzere seçilir. Aynı sayıda yedek üye seçilir. c) Denetim kurulu: Genel kurul üyeleri arasından dört yıl süreyle görev yapmak üzere seçilecek üç kişiden oluşur. Aynı sayıda yedek üye seçilir. ODA GENEL KURULUNUN GÖREV VE YETKİLERİ Madde 10 - Oda genel kurulunun görev ve yetkileri şunlardır: a) Oda başkanını, yönetim kurulu ve denetim kurulu asıl ve yedek üyelerini seçmek. b) Yönetim kurulu faaliyet raporu, denetim kurulu raporu, bilanço ve gelir ve gider hesaplarını incelemek, kabul veya reddetmek. c) Yönetim kurulu ve denetim kurulunu ibra etmek. d) Yeni döneme ait çalışma programı ile bu programda yer alacak olan üyelerin meslekî eğitim, teorik ve pratik kurs programlarını ve tahmini bütçeyi incelemek, aynen veya değiştirerek kabul etmek. e) İşlem ve eylemleri nedeniyle hukuki ve cezai sorumluluğu tespit edilen organ üyeleri hakkında dava açılmasına, bunların görevde kalıp kalmamasına karar vermek. f) Bakanlıkça düzenlenen oda ana sözleşmesinde değişiklik yapılması hakkında yönetim kurulunca Bakanlıktan alınacak ön izne dayanarak karar vermek. g) Odanın meslekî faaliyet alanını ilgilendiren konuda kurulabilecek federasyona kurucu olma hususunda alınan yönetim kurulu kararını onaylamak. h) Bakanlıktan alınan ön izne dayanarak fesih teklifi hakkında karar vermek. ı) İmkânları nispetinde öncelikle faaliyet alanları ile ilgili branşlarda olmak üzere öğrenci okutulmasına, bir evvelki yıl gayri safi gelirlerinin %10'unu geçmemek kaydıyla kamu yararına faaliyet gösteren kuruluşlara ve belge veya diğer kanıtlara dayandırılmak kaydıyla muhtaç durumdaki oda üyelerine yardımda bulunulmasına karar vermek. j) Bağlı olduğu birliğin muvafakati alınmak şartıyla kuruluş amacını gerçekleştirmeye yönelik gayrimenkul ve her türlü taşıt alım ve satımına, gayrimenkul karşılığında ödünç para alınmasına karar vermek. k) Bağlı olduğu birliğin muvafakati alınmak kaydıyla üyelerinin müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, meslekî faaliyetlerini kolaylaştırmak ve mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak amaçlarıyla sınırlı olarak kurulmuş veya kurulacak şirketlere ve kooperatiflere iştirak etmek, amaçlarına uygun olarak eğitim ve öğretim kurumları kurmak üzere vakıf kurmaya karar ve bu konudaki işlemleri yürütmek üzere yönetim kuruluna yetki vermek. l) Yönetim kurulu tarafından teklif edilen uyulması zorunlu meslekî kararları kabul ya da reddetmek. ODA YÖNETİM KURULUNUN GÖREV VE YETKİLERİ Madde 11 - Oda yönetim kurulunun görev ve yetkileri şunlardır: a) Oda işlerini mevzuat ve genel kurul kararlarına uygun olarak yürütmek. b) Bakanlığın mevzuat gereği vereceği görevleri yerine getirmek. c) Yeni döneme ait çalışma programı ile bu program içinde yer alacak olan üyelerin meslekî eğitim, teorik ve pratik kurs programlarını ve tahmini bütçeyi hazırlamak ve genel kurula sunmak. d) Uyulması zorunlu meslekî kararları almak hususunda, bağlı bulunduğu birliğe iletilmek üzere genel kurula teklifte bulunmak. e) Oda üyelerinin sicillerini tutmak ve bu bilgileri Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında güncelleştirerek eksiksiz ve doğru olarak her an hazır halde bulundurmak, üyeler tarafından talep edilen belgeleri bilgisayar ortamında düzenlemek, ayrıca üyelerinin çalışma konuları hakkında resmî makamlarca istenilecek bilgileri vermek. f) Oda üyelerinin çalışma konularına giren hususlarda haklarını korumak için resmî ve özel kuruluşlar nezdinde girişimlerde bulunmak, üyelerinin meslekî menfaatlerini ilgilendiren konularda, adli ve idari yargı mercileri önünde oda başkanı marifetiyle odayı temsil etmek. g) Oda üyelerinden yıllık aidatları elektronik ortamda tahsil etmek, h) Üyelerin, çalışma konularına giren işlerde gelişmelerini sağlamak ve ihtiyaçlarını karşılamak bakımından, gerekli tedbirleri almak, kurslar düzenlemek ve bu konuda ihtiyaç duyulan tesisleri kurmak üzere genel kurula teklifte bulunmak, bu bilgileri Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında güncelleyerek takip etmek. ı) Resmî ve özel merciler tarafından istenecek temsilciyi atamak ve görevlendirmek. j) Bakanlıktan ön izni alınmış oda ana sözleşmesi değişikliklerini genel kurula teklif etmek. k) Genel sekreter ve diğer personelin atama, terfi, cezalandırma ve görevlerine son verilmesine karar vermek, personele ait bilgileri Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında güncelleyerek takip etmek. l) Oda üyelerince üretilen mal ve hizmetlerin kalitesini, standartlarına ve sağlık koşullarına uygun şekilde üretilip üretilmediğini ve ücret tarifelerine uyulup uyulmadığını ilgililerin başvurusu üzerine veya doğrudan veya uzman kimseler aracılığı ile kontrol etmek, ayrıca meslekî teamüle aykırı davranışları belirlenen üyelere yazılı ihtarda bulunmak, tekrarı halinde ilgilileri birlik disiplin kuruluna bildirmek, tüketicilerin korunması için gerekli tedbirleri almak ve üyeleri hakkında bu konuda odaya yapılan şikâyetleri incelemek. m) Oda üyeleri ve müşterileri arasında çıkacak anlaşmazlıkları çözümlemek, ceza gerektiren hallerde konuyu birlik disiplin kuruluna sevk etmek. n) Muhasebe işlemlerini bilgisayar ortamında yerine getirmek ve üyelerin talebi doğrultusunda düzenlenen ve onanan belgeleri bilgisayar sisteminden yararlanarak vermek. o) Mesleğe yeni girecek esnaf ve sanatkârlara meslekî eğitimler vererek, ticari faaliyetlerine başlayabilmeleri ve iş yeri açma ruhsatları için ilgili belediyeye verilmek üzere meslekî yeterlik belgesi vermek; üyelerine meslekî konularda danışmanlık yapmak. p) İlçelerde, oda üyelerinin müşterileriyle ilişkisinde ortaya çıkan uyuşmazlıklarda, konu hakem heyetlerine intikal ettirilmiş ise bu hakem heyetlerine üye görevlendirmek. r) Bilanço ve gelir ve gider hesap cetvelini şubat ayı sonuna kadar, genel kurul evrakını ise genel kurulu takip eden on gün içinde bağlı bulunduğu birliğe ve federasyona göndermek. ODA DENETİM KURULUNUN GÖREV VE YETKİLERİ Madde 12 - Oda denetim kurulunun görev ve yetkileri şunlardır: a) Bu Kanunla verilen görevler ile genel kurulda alınan kararların yönetim kurulu tarafından yerine getirilip getirilmediğini incelemek. b) Oda işlemlerinin mevzuat ve oda ana sözleşmesi çerçevesinde yerine getirilip getirilmediğini incelemek. c) Bakanlık ve oda üst kuruluşları tarafından verilen görevlerin yerine getirilip getirilmediğini incelemek. d) Odanın yıllık aidatlarının üyelerden zamanında tahsil edilip edilmediğini kontrol etmek ve odanın işlem ve hesapları hakkında genel kurula rapor vermek. e) Odanın üye kayıtlarının Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında, yeterli bilgileri haiz şekilde tutulmasını kontrol etmek. f) Genel kurulu olağanüstü toplantıya çağırmak. Denetim kurulu üyeleri, yukarıda sayılan görev ve yetkilerinden (d) ve (f) bentlerinde belirtilenleri salt çoğunlukla yerine getirirler. RESMÎ VE ÖZEL KURULUŞLARLA İLİŞKİLER Madde 13 - Resmî ve özel kuruluşlarca, tacir ve sanayiciden meslekî faaliyetleri ile ilgili olarak istenilen ve 18.5.2004 tarihli ve 5174 sayılı Kanunun 26 ncı maddesinde öngörülen belgeler, esnaf ve sanatkârlar için mensup oldukları oda tarafından düzenlenir ve verilir. Resmî makamlarca, esnaf ve sanatkârların meslekî faaliyetlerini ilgilendiren hususlarda alınacak kararlarda, ilgili odanın mütalaasından faydalanılır ve kurulacak komisyonlara oda temsilcisinin katılması zorunludur. Belediyeler; ruhsat verebilmek için iş yeri açmak veya meslekî faaliyette bulunmak isteyen esnaf ve sanatkârlardan sicil tasdiknamesi ile üye olduklarına dair ilgili oda belgesini istemek zorundadırlar. Kamu kurum ve kuruluşları, belediyeler, kamu iktisadi teşebbüsleri, esnaf ve sanatkâr kredi ve kefalet kooperatifleri ve bankalar oda üyeleri ile ilgili ruhsat, ihale ve kredi işlemlerinde üye olduklarına dair ilgili oda belgesini istemek zorundadırlar. ODALARIN GELİRLERİ Madde 14 - Odaların gelirleri şunlardır: a) Kayıt ücreti. b) Yıllık aidat. c) Konfederasyonca belirlenen tarife ücretleri karşılığında düzenlenecek ve onanacak belgeler ile yapılan hizmetler karşılığında alınacak ücretler. d) Meslekî yeterlik belgesi ücretleri. e) Yayın gelirleri. f) Sınav ücretleri. g) Oda amacını gerçekleştirmek için kurulacak kuruluşların ve iştiraklerin gelirleri. h) Oda tarafından düzenlenecek danışmanlık, eğitim, kurs ve sosyal faaliyet gelirleri. ı) Muhasebe işlerinin yapılmasından elde edilen gelirler. j) Faiz ve diğer gelirler. k) Bağış ve yardımlar. FESİH, TASFİYE VE İPTAL Madde 15 - Odaların fesih sebepleri şunlardır: a) Üye mevcudunun yüzden aşağıya düşmesi. b) Bakanlıkça yapılacak uyarıya rağmen mevzuata aykırı genel kurul kararlarının iki ay içinde düzeltilmemesi. c) Konfederasyonca tespit edilen yıllık zorunlu giderleri karşılayacak miktarda gelir sağlayamadığının birlik tarafından tespit edilmesi üzerine yapılacak yazılı uyarıya rağmen odanın mali durumunun bir yıl içinde iyileştirilememesi. d) Odanın faaliyet alanına giren hususlardan aynı meslek koluna mensup esnaf ve sanatkârların zamanla ayrı oda kurmaları sonucu, kalan üye sayısının ikiyüzden aşağı düşmesi. Odalar yukarıda yazılı sebeplerle Bakanlığın teklifi üzerine yetkili asliye hukuk mahkemesi kararıyla fesih olunur. Yukarıdaki hükümlere göre feshedilen odaların bağlı oldukları birlikçe görevlendirilecek heyet tarafından, borçları kendi varlığından ödenip, alacakları tahsil edildikten ve tasfiye giderleri de karşılandıktan sonra kalacak meblağ ile ayni haklar, heyet tarafından tutanakla birliğe devredilir. Kuruluşu yapılan odanın, daha sonra kuruluşunun usule uygun olmadığının anlaşılması halinde süre kaydı aranmaksızın odanın kuruluşu Bakanlık tarafından iptal edilir. Odanın kuruluş işleminin iptali halinde ise, odanın mal varlığı birliğe devredilir. Fesih olan veya kuruluşu iptal olan odaların üye kayıt defterleri birlik tarafından muhafaza edilir. İKİNCİ BÖLÜM : ESNAF VE SANATKÂRLAR ODALARI BİRLİKLERİ BİRLİKLERİN KURULUŞU Madde 16 - Her il merkezinde bir esnaf ve sanatkârlar odaları birliği kurulur. Bakanlıkça hazırlanan örneğe uygun olarak düzenlenmiş birlik ana sözleşmesi bir dilekçe ile o yer valiliğine verilir. Valilik onbeş gün içerisinde gerekli araştırmasını yaparak kuruluş onayı için belgeleri Bakanlığa gönderir. Birlik, ana sözleşmesinin Bakanlık tarafından onaylanmasını müteakip kurulmuş olur. Birlik kuruluşlarında Konfederasyon görüşü alınır. Bir ilde birden fazla birlik kurulamaz. BİRLİĞİN ÇALIŞMA BÖLGESİ Madde 17 - Birlik çalışma bölgesi kurulduğu ilin idari sınırlarıdır. Çalışma bölgesindeki odalar faaliyetlerinden dolayı birliğe karşı sorumludurlar. BİRLİĞE KAYIT Madde 18 - Odalar, çalışma bölgesi içinde bulundukları birliğe, birliğin kuruluşunu takip eden bir ay içinde, yeni kurulan odalar da kuruldukları tarihten itibaren aynı süre içinde kayıt olmak zorundadırlar. Kayıt zorunluluğunu yerine getirmeyen odalar birlik tarafından resen kaydedilir ve bu durum ilgili odaya yazılı olarak bildirilir. BİRLİĞİN ORGANLARI Madde 19 - Birlik organları şunlardır: a) Genel kurul : Genel kurul tarihinden en az altı ay önce kurulmuş olan odaların başkan ve yönetim kurulu üyeleri ile birliğin görevde bulunan başkanı, yönetim ve denetim kurulu üyelerinden oluşur. b) Başkanlar kurulu : Birliğe üye odaların başkanlarından oluşur. c) Yönetim kurulu : Başkan dahil olmak üzere oda sayısı 25 ve daha az olanlarda beş, 26-50 olanlarda yedi, 51-120 olanlarda dokuz, 121 ve daha fazla olanlarda onbir kişiden oluşur ve genel kurul üyeleri arasından dört yıl süreyle görev yapmak üzere seçilir. Aynı sayıda yedek üye seçilir. d) Denetim kurulu : Genel kurul üyeleri arasından dört yıl süreyle görev yapmak üzere seçilecek oda sayısı 50 ve daha az olanlarda üç, 51 ve daha fazla olanlarda beş kişiden oluşur. Aynı sayıda yedek üye seçilir. e) Disiplin kurulu : Oda sayısı 50 ve daha az olanlarda üç, 51 ve daha fazla olanlarda beş kişiden oluşur ve genel kurul üyeleri arasından dört yıl süreyle görev yapmak üzere seçilir. Aynı sayıda yedek üye seçilir. BİRLİK GENEL KURULUNUN GÖREV VE YETKİLERİ Madde 20 - Birlik genel kurulunun görev ve yetkileri şunlardır: a) Birlik başkanını, yönetim, denetim ve disiplin kurulu asıl ve yedek üyelerini seçmek. b) Yönetim kurulu faaliyet raporu, denetim kurulu raporu, bilanço ve gelir ve gider hesaplarını incelemek, kabul veya reddetmek. c) Yönetim kurulu ve denetim kurulunu ibra etmek. d) Yeni döneme ait çalışma programı ile bu program içinde yer alacak olan eğitim, teorik ve pratik kurs programlarını ve tahmini bütçeyi incelemek, aynen veya değiştirerek kabul etmek. e) İşlem ve eylemleri nedeniyle hukuki ve cezai sorumluluğu tespit edilen organ üyeleri hakkında dava açılmasına, bunların görevde kalıp kalmamasına karar vermek. f) Bakanlıkça düzenlenen birlik ana sözleşmesinde değişiklik yapılması hakkında yönetim kurulunca Bakanlıktan alınacak ön izne dayanarak karar vermek. g) İmkânları ölçüsünde öğrenci okutulmasına, bir evvelki yıl gayri safi gelirlerinin %10'unu geçmemek şartıyla kamu yararına hizmet eden kuruluşlara sosyal yardım yapılmasına ve bütçe imkânları elverişli olmayan üye odalara durumlarını belgelendirmeleri kaydıyla ayni ve nakdî yardımda bulunulmasına karar vermek. h) Kuruluş amacını gerçekleştirmeye yönelik gayrimenkul ve her türlü taşıt alım ve satımına, gayrimenkul karşılığında ödünç para alınmasına karar vermek. ı) Üye odaların ve üyelerinin müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, meslekî faaliyetlerini kolaylaştırmak ve mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak amaçlarıyla sınırlı olarak kurulmuş veya kurulacak şirketlere ve kooperatiflere iştirak etmek, amaçlarına uygun olarak eğitim ve öğretim kurumları kurmak üzere vakıf kurmaya karar vermek ve bu konuda işlemleri yürütmek üzere yönetim kuruluna yetki vermek. j) Faaliyetlerine ait bilgileri Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında güncelleyerek tutmak. BİRLİK BAŞKANLAR KURULU Madde 21 - Birlik başkanlar kurulu; istişare organı olup, birlik çalışma bölgesindeki esnaf ve sanatkâr ile odalara ilişkin meseleler hakkında birlik yönetim kuruluna tavsiyelerde bulunur. Birlik yönetim kurulu başkanı, başkanlar kurulunun da başkanıdır. Başkanın bulunmadığı hallerde toplantıya yetki verilen birlik yönetim kurulu başkan vekili başkanlık eder. Kurul, üyelerinin çoğunluğu ile yılda bir defa eylül ayında kendiliğinden toplanır ve gerektiğinde birlik başkanının veya başkanlar kurulunun çoğunluğunun yazılı çağrısı ile her zaman toplanabilir. BİRLİK YÖNETİM KURULUNUN GÖREV VE YETKİLERİ Madde 22 - Birlik yönetim kurulunun görev ve yetkileri şunlardır: a) Birlik işlerini mevzuata ve genel kurul kararlarına uygun olarak yürütmek. b) Bakanlık ve Konfederasyonca mevzuat gereği verilecek görevleri yerine getirmek. c) Yeni dönem çalışma programı ile bütçeyi, bilanço ve gelir ve gider tablolarını hazırlamak ve genel kurula sunmak. d) Odaların çalışmalarının mevzuat ve oda ana sözleşmesi esasları içinde yürütülmesini sağlamak üzere gerekli görülecek zamanlarda, işlemlerini incelemek ve alınması gerekli tedbirler hakkında bildirimde bulunmak. e) Odalar hakkında lüzumlu bilgilerin Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında düzenli olarak tutulmasını sağlamak ve resmî dairelerin bu husustaki isteklerini yerine getirmek. f) Odaların gelişmesini sağlamak, ihtiyaç ve güçlüklerini gidermek için gerekli tedbirleri almak, bu konuda resmî ve özel merciler nezdinde teşebbüslerde bulunmak, genel meslekî menfaatlerini ilgilendiren konularda adli ve idari yargı mercileri önünde birlik başkanı marifetiyle birliği temsil etmek. g) Odalarda ve odalar arasında çıkan olumsuzluk ve anlaşmazlıklarla ilgili olarak düzenlenen raporları incelemek ve konuyu çözüme kavuşturmak. h) Odaların, kuruluş amacını gerçekleştirmeye yönelik gayrimenkul ve her türlü taşıt alım ve satımı ile ödünç para alınması; şirket, vakıf ve kooperatif kurma ve kurulu bulunanlara katılma yönündeki taleplerini incelemek ve karar vermek. ı) Resmî ve özel merciler tarafından istenecek temsilciyi atamak ve görevlendirmek. j) Genel sekreter ve diğer personelin atama, terfi, cezalandırma ve görevlerine son verilmesine karar vermek ve personele ait bilgileri Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında güncelleyerek takip etmek. k) Çalışma bölgesi içindeki meslekî teamül, gelenek ve uyulması zorunlu meslekî kararları kendi görüşü ile birlikte Konfederasyona iletmek. l) Birlik katılma payının ve kayıt ücretinin üye odalardan elektronik ortamda tahsilini sağlamak. m) Esnafın işyeri açması, kapatması veya meslek değiştirmesi ile ilgili işlemlerin Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanından takibini yaparak sicil işlemlerinin yerine getirilmesini sağlamak. n) Odalardan gelen esnaf ve sanatkârlara ait şikâyetleri incelemek ve neticelendirmek ya da gerek görülmesi halinde konuyu Konfederasyona intikal ettirmek. o) İllerde, esnaf ve sanatkârların müşterileriyle ilişkisinde ortaya çıkan uyuşmazlıklarda, konu hakem heyetlerine intikal ettirilmiş ise bu hakem heyetlerine üye görevlendirmek. p) Üyesi olan odalara, bu odaların mevcut üyelerine ve esnaf ve sanatkârlık faaliyetine yeni başlayacak kişilere danışmanlık hizmeti vermek. r) Üye odalardan gelen yıl sonu bilanço ile gelir ve gider cetvellerini incelemek, odalara yol gösterici tavsiyelerde bulunmak ve 15 inci maddenin (c) bendine göre değerlendirmek; bilanço ve gelir ve gider hesap cetvelini şubat ayı sonuna kadar, genel kurul evrakını ise genel kurulu takip eden on gün içinde Konfederasyona göndermek. BİRLİK DENETİM KURULUNUN GÖREV VE YETKİLERİ Madde 23 - Birlik denetim kurulunun görev ve yetkileri şunlardır: a) Bu Kanunla verilen görevler ile genel kurul kararlarının yönetim kurulu tarafından yerine getirilip getirilmediğini incelemek. b) Birlik işlemlerinin mevzuat ve birlik ana sözleşmesi çerçevesinde yerine getirilip getirilmediğini incelemek. c) Bakanlık ve Konfederasyon tarafından mevzuat gereği verilen görevlerin yerine getirilip getirilmediğini incelemek. d) Birlik kayıt ücreti ve katılma paylarının üye odalardan zamanında tahsil edilip edilmediğini kontrol etmek ve birliğin işlem ve hesapları hakkında genel kurula rapor vermek. e) Birliğe bağlı odaların hesap ve işlemlerini Bakanlığın isteği üzerine incelemek. f) Genel kurulu olağanüstü toplantıya çağırmak. Denetim kurulu üyeleri, yukarıda sayılan görev ve yetkilerinden (d) ve (f) bentlerinde belirtilenleri salt çoğunlukla yerine getirirler. DİSİPLİN KURULU VE DİSİPLİN CEZALARI Madde 24 - Birlik disiplin kurulu birliğe bağlı oda üyelerinin meslekî faaliyetleri sırasında meslek ahlakı ile bağdaşmayan hareket ve işlemlerini soruşturmaya ve durumun niteliğine ve ağırlık derecesine göre bu maddede belirtilen disiplin cezalarını vermeye yetkilidir. Disiplin kurulu kendi üyeleri arasından bir başkan seçer. Disiplin kurulunun sekreterlik işleri birlik tarafından yerine getirilir. Disiplin kurulu üyeleri arasında eksilme olduğu takdirde, yedek üyelerden genel kuruldaki seçimde en fazla oy alanlar, oyların eşitliği halinde listeye göre sırayla disiplin kurulunca yazılı olarak disiplin kuruluna çağrılır. Üyenin yazılı savunması alınmadan disiplin cezası verilemez. Disiplin kurulunun yedi günden az olmamak üzere verdiği süre içinde savunma yapmayan üye, savunma hakkından vazgeçmiş sayılır. Disiplin kurulu kendilerine intikal eden ihbar ve şikâyetleri en çok bir ay içinde soruşturmaya başlar ve en geç üç ay içinde sonuçlandırır. Disiplin kurulunca verilen cezalar on gün içinde ilgililere yazılı olarak tebliğ edilir. İlgililer bu karara karşı tebellüğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde yetkili idare mahkemesine dava açabilirler. Davanın açılmış olması idarece verilen cezanın yerine getirilmesini durdurmaz. Dava, zaruret görülmeyen hallerde, evrak üzerinden inceleme yapılarak en kısa sürede sonuçlandırılır. Yetkili idare mahkemesince verilen kararlara karşı bölge idare mahkemesine başvurulabilir. Bölge idare mahkemesinin verdiği kararlar kesindir. Oda üyelerine birlik disiplin kurulunca verilecek cezalar şunlardır: a) Uyarma cezası: Meslek şeref ve haysiyetine uygun düşmeyen hareketleri olan, odaya olan üyelik görev ve yükümlülüklerini yerine getirmeyen, üyesi olduğu oda ve diğer esnaf ve sanatkâr meslek kuruluşlarının itibarını zedeleyici fiilde bulunan ve sözler sarf eden, müşteri veya diğer kişilerle olan ilişkilerinde terbiye ve nezakete aykırı davranışlarda bulunan üyenin, meslekî faaliyetinde ve davranışlarında daha dikkatli olması gerektiğinin yazı ile bildirilmesidir. Üye, bir yıl içinde uyarma cezası gerektiren fiili tekrarlaması halinde kınama cezası ile tecziye edilir. b) Kınama cezası: Müşterilerine ve diğer kişilere olan taahhütlerini yerine getirmeyen veya bunlara karşı haksız ithamda bulunan, müşterilerini ve diğer kişileri kandıran, nizami ölçü ve tartı aletlerini bilerek kullanmayan üyeye meslekî faaliyetinde ve davranışlarında kusurlu olduğunun yazı ile bildirilmesidir. Üye, bir yıl içinde kınama cezasını gerektiren fiili tekrarlaması halinde para cezası ile tecziye edilir. c) Para cezası: Üyenin, Bakanlık, o yer idare amiri, esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşları tarafından mevzuata uygun olarak alınmış kararlara aykırı hareket etmesi ve mükerrer kınama cezası almasından dolayı, para cezası ile cezalandırılmasıdır. Para cezaları birliğe gelir kaydedilir. Verilecek para cezası 61 inci maddeye göre belirlenen yıllık aidatın iki katıdır. Üyenin para cezası verilmesini gerektiren eylem ve davranışlarının, aynı eylem ve davranış olmasına bakılmaksızın bir yıl içinde tekrarında, verilecek ceza yıllık aidatın beş katı olarak uygulanır. d) Geçici veya uzun süreli oda üyeliğinden çıkarma cezası: Üyenin, esnaf ve sanatkâr sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde, huzur, sükûn ve çalışma düzenini bozucu eylem ve davranışlarda bulunması karşısında oda üyeliğinden geçici veya uzun süreli olarak çıkarılması, bu süre içerisinde meslekî faaliyetini yürütememesidir. Geçici çıkarma cezası bir aydan az, altı aydan fazla; uzun süreli çıkarma cezası altı aydan az, iki yıldan fazla olamaz. BİRLİĞİN GELİRLERİ Madde 25 - Birliğin gelirleri şunlardır: a) Birliğe bağlı odalardan alınacak kayıt ücreti. b) Birliğe bağlı odalar tarafından ödenecek katılma payları. c) Yayın gelirleri. d) Bağış ve yardımlar. e) Birlik amacını gerçekleştirmek için kurulacak kuruluşların ve iştiraklerin gelirleri. f) Birlik tarafından verilecek danışmanlık ve düzenlenecek sosyal faaliyet gelirleri. g) Birlik tarafından düzenlenecek meslekî kurslar, sergi ve fuarlardan sağlanacak gelirler. h) Para cezaları. ı) Konfederasyonca belirlenen ücret tarifelerine göre düzenlenecek ve onanacak belge ile hizmet karşılığı gelirleri. j) Sicile ilk kayıt ücreti. k) Sicil harçlarından alınacak paylar. l) Faiz ve diğer gelirler. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM : ESNAF VE SANATKÂRLAR FEDERASYONU FEDERASYONUN KURULUŞU Madde 26 - Federasyon kurulabilmesi için ülke genelinde aynı meslek dalında kurulmuş olan odaların %60'ının genel kurullarının federasyon kurulması yönünde karar almaları ve kurucu oda adedinin 40'dan az olmaması şarttır. Kurucular, Bakanlıkça hazırlanmış örneğe uygun olarak düzenleyecekleri federasyon ana sözleşmesini bir dilekçe ile birlikte Bakanlığa verirler. Federasyon kuruluşlarında Konfederasyonun görüşü alınır. Federasyon; ana sözleşmesinin Bakanlık tarafından onanmasından sonra kurulmuş olur. Aynı faaliyet konusunda birden fazla federasyon kurulamaz. Federasyonların merkezi Ankara'dadır. FEDERASYONA KAYIT Madde 27 - Federasyon kurulduktan sonra aynı meslek dalında kurulmuş bulunan veya sonradan kurulacak odalar, kuruluş tarihinden itibaren bir ay içinde federasyona kayıt olmak zorundadırlar. Kayıt zorunluluğunu yerine getirmeyen odaların kayıtları federasyon tarafından resen yapılır ve ilgili odaya yazılı olarak bildirilir. FEDERASYONUN ORGANLARI Madde 28 - Federasyon organları şunlardır: a) Genel kurul: Federasyon genel kurul tarihinden en az altı ay önce kurulmuş olan odaların yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile federasyonun görevde bulunan başkanı, yönetim ve denetim kurulu üyelerinden oluşur. b) Yönetim kurulu: Başkan dahil olmak üzere, oda sayısı 75 ve daha az olanlarda dokuz, 76-125 olanlarda onbir, 126 ve daha fazla olanlarda onüç kişiden oluşur ve genel kurul üyeleri arasından dört yıl süreyle görev yapmak üzere seçilir. Aynı sayıda yedek üye seçilir. c) Denetim kurulu: Genel kurul üyeleri arasından dört yıl süreyle görev yapmak üzere seçilecek üç kişiden oluşur. Aynı sayıda yedek üye seçilir. FEDERASYON GENEL KURULUNUN GÖREV VE YETKİLERİ Madde 29 - Federasyon genel kurulunun başlıca görev ve yetkileri şunlardır: a) Federasyon başkanını, yönetim kurulu ve denetim kurulu asıl ve yedek üyelerini seçmek. b) Yönetim kurulu faaliyet raporu, denetim kurulu raporu, bilanço ve gelir ve gider hesaplarını incelemek, kabul veya reddetmek. c) Yönetim kurulu ve denetim kurulunu ibra etmek. d) Yeni döneme ait çalışma programı ile bu program içinde yer alan eğitim, teorik ve pratik kurs programlarını ve tahmini bütçeyi incelemek, aynen veya değiştirerek kabul etmek. e) İşlem ve eylemleri nedeniyle hukuki ve cezai sorumluluğu tespit edilen organ üyeleri hakkında dava açılmasına, bunların görevde kalıp kalmamasına karar vermek. f) Üye odalarda ve üye odalar arasında meslek ve sanatlarının yürütülmesi yönünden çıkacak olumsuzlukları ve anlaşmazlıkları çözüme kavuşturmak ve üye odaların uyması zorunlu meslekî kararların alınmasını sağlamak üzere Konfederasyona teklifte bulunmak. g) Üye odalar ve mensuplarının meslekî gelişme ve ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlamak maksadıyla gerekli tedbirleri almaya ve bu konuda gereken kurs, seminer, fuar ve benzeri kültürel ve sosyal faaliyetlerde bulunmaya, tesisler kurmaya, Konfederasyonun uygun görüşü ile Bakanlıktan izin alarak uluslararası kuruluşlara üye olmaya karar vermek. h) İmkânları ölçüsünde öğrenci okutulmasına, bir evvelki yıl gayri safi gelirinin %10'unu geçmemek şartıyla kamu yararına hizmet eden kuruluşlara sosyal yardım yapılmasına ve bütçe imkânları elverişli olmayan üye odalara durumlarını belgelendirmeleri kaydıyla ayni ve nakdî yardımda bulunulmasına karar vermek. ı) Kuruluş amacını gerçekleştirmeye yönelik gayrimenkul ve her türlü taşıt alım satımına, gayrimenkul karşılığında ödünç para alınmasına karar vermek; bütün bu faaliyetlerine ait bilgileri Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında güncelleyerek tutmak. j) Üye odaların ve üyelerinin müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, meslekî faaliyetlerini kolaylaştırmak ve mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak amaçlarıyla sınırlı olarak kurulmuş veya kurulacak şirketlere ve kooperatiflere iştirak etmek, amaçlarına uygun olarak eğitim ve öğretim kurumları kurmak üzere vakıf kurmaya karar vermek ve bu konudaki işlemleri yürütmek üzere yönetim kuruluna yetki vermek. FEDERASYON YÖNETİM KURULUNUN GÖREV VE YETKİLERİ Madde 30 - Federasyon yönetim kurulunun görev ve yetkileri şunlardır: a) Federasyon işlerini mevzuata ve genel kurul kararlarına uygun olarak yürütmek. b) Bakanlık ve Konfederasyonca mevzuat gereği verilecek görevleri yerine getirmek. c) Yeni dönem çalışma programı ile bu program içinde yer alacak eğitim, teorik ve pratik kurs programlarını ve tahmini bütçeyi hazırlamak ve genel kurulun onayına sunmak. d) Mevzuat ve oda ana sözleşmesi esasları içinde yürütülmesini sağlamak üzere, gerekli görülecek zamanlarda, üye odaların çalışmalarını inceleyerek alınması gerekli idari ve mali tedbirler hakkında bildirimde bulunmak ve odanın bağlı bulunduğu birliğe bilgi vermek. e) Federasyonda çalışan personel ile odalarla mensupları hakkındaki lüzumlu bilgilerin Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında düzenli olarak tutulmasını sağlamak ve resmî dairelerin bu husustaki taleplerini yerine getirmek. f) Üyesi olan odalar ve mensuplarının meslekî bilgi ve eğitim çalışmalarını temin etmek, resmî ve özel merciler nezdinde gerekli girişim ve temaslarda bulunmak, mensuplarının genel meslekî menfaatlerini ilgilendiren konularda adli ve idari yargı mercileri önünde federasyon başkanı marifetiyle federasyonu temsil etmek. g) Genel sekreter ve diğer personelin atama, terfi, cezalandırma ve görevlerine son verilmesine karar vermek. h) Resmî ve özel merciler tarafından istenecek temsilcileri atamak ve görevlendirmek. ı) Üye odaların gelişmesi için lüzumlu ve yararlı tedbirleri almak ve gereken tesisleri kurmak. j) Federasyon katılma payının ve kayıt ücretinin üye odalardan elektronik ortamda tahsilini sağlamak. k) Bilanço ve gelir ve gider hesap cetvelini şubat ayı sonuna kadar, genel kurul evrakını ise genel kurulu takip eden on gün içinde Konfederasyona göndermek. FEDERASYON DENETİM KURULUNUN GÖREV VE YETKİLERİ Madde 31 - Federasyon denetim kurulunun görev ve yetkileri şunlardır: a) Bu Kanunla verilen görevler ile genel kurulda alınan kararların yönetim kurulu tarafından yerine getirilip getirilmediğini incelemek. b) Federasyon işlemlerinin mevzuat ve federasyon ana sözleşmesi çerçevesinde yerine getirilip getirilmediğini incelemek. c) Bakanlık ve Konfederasyon tarafından mevzuat gereği verilen görevlerin yerine getirilip getirilmediğini incelemek. d) Federasyon kayıt ücreti ve katılma paylarının üye odalardan zamanında tahsil edilip edilmediğini kontrol etmek ve federasyonun işlem ve hesapları hakkında genel kurula rapor vermek. e) Genel kurulu olağanüstü toplantıya çağırmak. Denetim kurulu üyeleri, yukarıda sayılan görev ve yetkilerinden (d) ve (e) bentlerinde belirtilenleri salt çoğunlukla yerine getirirler. FEDERASYONUN GELİRLERİ Madde 32 - Federasyonun gelirleri şunlardır: a) Federasyona bağlı odalardan alınacak kayıt ücreti ve katılma payları. b) Yayın gelirleri. c) Bağış ve yardımlar. d) Federasyonun amacını gerçekleştirmek için kurulacak kuruluşların ve iştiraklerin gelirleri. e) Federasyonca düzenlenecek sosyal faaliyet gelirleri. f) Federasyon tarafından düzenlenecek meslekî kurslar, sergi ve fuarlardan sağlanacak gelirler. g) Konfederasyonca belirlenen tarife ücretleri karşılığında düzenlenecek ve onanacak belge ve hizmet karşılıkları. h) Faiz ve diğer gelirler. FESİH VE TASFİYE Madde 33 - Federasyon, kayıtlı üye odalardan üçte birinin yazılı fesih talebi üzerine bir ay içinde yapacağı genel kurul toplantısında, genel kurul üyelerinin üçte ikisinin kararı ile feshedilir. Feshedilen federasyon, Konfederasyonca görevlendirilecek üç kişilik bir heyet tarafından, borçları kendi varlığından ödenip, alacakları tahsil edildikten ve tasfiye giderleri de karşılandıktan sonra kalacak meblağ ve ayni haklar Konfederasyona devrolunur. Beş sene içerisinde aynı konuda federasyon kurulduğu takdirde devrolunan meblağ bu kuruluşa verilir. DÖRDÜNCÜ BÖLÜM : TÜRKİYE ESNAF VE SANATKÂRLARI KONFEDERASYONU KONFEDERASYONUN KURULUŞU Madde 34 - Konfederasyon, Bakanlıkça hazırlanmış örneğine uygun Konfederasyon ana sözleşmesinin Bakanlık tarafından onanmasından sonra kurulmuş olur. Kuruluş merkezi Ankara'dadır. Konfederasyonun kısa adı TESK'tir. KONFEDERASYONA KAYIT Madde 35 - Bu Kanuna göre kurulmuş veya kurulacak olan birlik ve federasyonlar kuruluş tarihinden itibaren bir ay içinde Konfederasyona kayıt olmak zorundadırlar. Kayıt zorunluluğunu yerine getirmeyen birlik ve federasyonların kayıtları Konfederasyonca resen yapılır ve ilgili meslek kuruluşlarına yazılı olarak bildirilir. KONFEDERASYONUN ORGANLARI Madde 36 - Konfederasyonun organları şunlardır: a) Genel kurul: Birlik ve federasyonların başkan ve yönetim kurulu üyeleri ile Konfederasyonun görevde bulunan genel başkanı, yönetim kurulu ve dışarıdan seçilen üyeler hariç denetim kurulu üyelerinden oluşur. b) Başkanlar kurulu: Konfederasyon genel başkanı ile birlik ve federasyon başkanlarından oluşur. c) Yönetim kurulu: Genel kurul üyeleri arasından dört yıl süreyle görev yapmak üzere seçilen genel başkan dahil onbeş kişiden oluşur. Aynı sayıda yedek üye seçilir. d) Denetim kurulu: Genel kurul üyeleri arasından veya ikisi dışarıdan dört yıl süreyle görev yapmak üzere seçilen beş kişiden oluşur. Aynı sayıda yedek üye seçilir. KONFEDERASYON GENEL KURULUNUN GÖREV VE YETKİLERİ Madde 37 - Konfederasyon genel kurulunun görev ve yetkileri şunlardır: a) Konfederasyon genel başkanını, yönetim kurulu ve denetim kurulu asıl ve yedek üyelerini seçmek. b) Yönetim kurulu faaliyet raporu, denetim kurulu raporu, bilanço ve gelir ve gider hesaplarını incelemek, kabul veya reddetmek. c) Yönetim kurulu ve denetim kurulunu ibra etmek. d) Yeni döneme ait çalışma programı ile bu programda yer alan eğitim, teorik ve pratik kurs programlarını ve tahmini bütçeyi incelemek, aynen veya değiştirerek kabul etmek. e) İşlem ve eylemleri nedeniyle hukuki ve cezai sorumluluğu tespit edilen organ üyeleri hakkında dava açılmasına, bunların görevde kalıp kalmamasına karar vermek. f) Yönetim kurulunca hazırlanan yönetmelikleri onamak. g) Herhangi bir sebeple birlik ve federasyonlarla Konfederasyon yönetim kurulu ve denetim kurulu arasında çıkacak görüş ayrılıklarını çözüme kavuşturmak. h) Esnaf ve sanat sahiplerinin meslek ve sanatlarının yürütülmesi için gerekli ve faydalı görülecek tedbir ve teşebbüslerden yönetim kurulu tarafından getirilecek konuları incelemek ve karara bağlamak. ı) Eğitim ve öğretim kurumları açılmasına, öğrenci yurtları tesis edilmesine, burs verilmesine ve öğrenci okutulmasına, bir evvelki yıl gayri safi gelirinin %10'unu geçmemek şartıyla kamu yararına hizmet eden kuruluşlara sosyal yardımlarda bulunulmasına, bütçe imkânları yeterli olmayan birlik ve federasyonlara durumlarını belgelendirmek kaydıyla ayni ve nakdi yardım yapılmasına karar vermek. j) Konfederasyonun kuruluş amacını gerçekleştirmeye yönelik gayrimenkul ve her türlü taşıt alım satımına, gayrimenkul karşılığında ödünç para alınmasına karar vermek, bu faaliyetlerine ait bilgileri Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında güncelleyerek tutmak. k) Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşları ve üyelerinin müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, meslekî faaliyetlerini kolaylaştırmak ve mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak amaçlarıyla sınırlı olarak kurulmuş veya kurulacak şirketlere ve kooperatiflere iştirak etmek, amaçlarına uygun olarak eğitim ve öğretim kurumları kurmak üzere vakıf kurmaya karar ve bu konuda işlemleri yürütmek üzere yönetim kuruluna yetki vermek. KONFEDERASYON BAŞKANLAR KURULU Madde 38 - Konfederasyon başkanlar kurulu, yüksek istişare kurulu olarak, ülke genelindeki esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarına ilişkin meseleler ile Türk esnaf ve sanatkârlarının ülke içindeki ve uluslararası düzeydeki gelişme ve sorunları hakkında Konfederasyon yönetim kuruluna tavsiyelerde bulunur. Konfederasyon genel başkanı, başkanlar kurulunun da başkanıdır. Başkanın bulunmadığı hallerde toplantıya yetki verilen Konfederasyon genel başkan vekili başkanlık eder. Kurul, üyelerinin çoğunluğu ile yılda bir defa ekim ayında kendiliğinden ve gerektiğinde Konfederasyon genel başkanının veya başkanlar kurulunun çoğunluğunun yazılı çağrısı üzerine her zaman toplanabilir. KONFEDERASYON YÖNETİM KURULUNUN GÖREV VE YETKİLERİ Madde 39 - Konfederasyon yönetim kurulunun başlıca görev ve yetkileri şunlardır: a) Konfederasyon işlerini mevzuata ve genel kurul ve başkanlar kurulu tavsiyelerine uygun olarak yürütmek. b) Bakanlık tarafından mevzuat gereği verilecek görevleri yerine getirmek. c) Yeni dönem çalışma programı ile bu program içinde yer alacak olan eğitim, teorik ve pratik kurs programlarını ve tahmini bütçeyi hazırlamak ve genel kurulun onayına sunmak. d) Birliklerin, federasyonların ve gerektiğinde odaların çalışmalarını mevzuat ve ana sözleşmeleri esasları içinde yürütülmesini sağlamak için lüzumlu görülecek zamanlarda hesap ve işlemlerini incelemek ve alınması gerekli tedbirler hakkında bildirimde bulunmak; birlik ve federasyonların, gelecek yıl çalışma programları ile yıl sonu bilanço ve gelir ve gider cetvellerini değerlendirmek ve bu kuruluşlara yol gösterici tavsiyelerde bulunmak. e) Üyeleri hakkında gerekli bilgilerin Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında düzenli olarak bulunmasını sağlamak, resmî ve özel mercilerce lüzumlu görülecek konularda istenecek bilgi ve mütalaayı vermek, mensuplarının genel meslekî menfaatlerini ilgilendiren konularda, adli ve idari yargı mercileri önünde Konfederasyon genel başkanı marifetiyle Konfederasyonu temsil etmek. f) Birlikler veya birliklerle federasyonlar arasında çıkacak anlaşmazlıkları incelemek ve çözüme kavuşturmak, çözüme kavuşturulamayan hususları Bakanlığa intikal ettirmek. g) Konfederasyon topluluğu içindeki kuruluş mensuplarının meslek ve sanatlarının yürütülmesi için gerekli ve faydalı görülecek tedbirleri almak ve teşebbüslerde bulunmak. h) Konfederasyon personelinin tüm bilgilerini Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında takip etmek, genel sekreter ve diğer personelin atanma, terfi, cezalandırılma ve görevlerine son verilmesine karar vermek. ı) Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarını ilgilendiren konularda hazırlanacak mevzuat hakkında, gerektiğinde Konfederasyon görüşünü oluşturmak ve ilgili makama sunmak. j) Ülke içinde ve dışında sergi ve fuarlar düzenlemek, desteklemek, katılmak ve Bakanlık izni alınmak şartıyla, ülke dışındaki meslekî kuruluşlara üye olma çalışmaları yapmak. k) Esnaf ve sanatkârlar ile Konfederasyona bağlı kuruluşların ihtiyacı olan yardım ve kredileri sağlamak için gerekli girişimlerde bulunmak. l) Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının muhasebe ve personel ile gereken diğer konularda yönetmeliklerini hazırlamak. m) Meslek standartlarının belirlenmesi konusunda Milli Eğitim Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Türk Standartları Enstitüsü ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile işbirliği yapmak. n) Millî Prodüktivite Merkezi, Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı ve benzeri kuruluşların kurullarına katılacak delegeyi tespit etmek. o) Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Sicil Gazetesini Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri ta-banında yayınlamak, meslekî yayında bulunmak. p) Birlik ve federasyonlarca gönderilen uyulması zorunlu meslekî kararları Bakanlık onayına sunmak. r) Federasyon, birlik ve odalarda Konfederasyon tarafından yapılan denetimler sonucunda organ üyelerinin ve görevli personelin 59 uncu maddeye göre sorumlu görülmesi halinde, sonuç hakkında Bakanlığa bilgi vermek. s) Konfederasyon katılma payının ve kayıt ücretinin birlik ve federasyonlardan elektronik ortamda işlem sırasında tahsilini sağlamak. t) Kaybolmaya yüz tutmuş mesleklerin yaşatılması ve korunması için gerekli tedbirleri almak, konuyla ilgili olarak Bakanlığı bilgilendirmek. KONFEDERASYON DENETİM KURULUNUN GÖREV VE YETKİLERİ Madde 40 - Konfederasyon denetim kurulunun görev ve yetkileri şunlardır: a) Bu Kanunla verilen görevler ile genel kurulda alınan kararların yönetim kurulu tarafından yerine getirilip getirilmediğini incelemek. b) Konfederasyon işlemlerinin mevzuat ve Konfederasyon ana sözleşmesi çerçevesinde yerine getirilip getirilmediğini incelemek. c) Bakanlık tarafından mevzuat gereği verilen görevlerin yerine getirilip getirilmediğini incelemek. d) Konfederasyon kayıt ücreti ve katılma paylarının üye birlik ve federasyonlardan zamanında tahsil edilip edilmediğini kontrol etmek ve Konfederasyonun işlem ve hesapları hakkında genel kurula rapor vermek. e) Genel kurulu olağanüstü toplantıya çağırmak. Denetim kurulu üyeleri, yukarıda sayılan görev ve yetkilerinden (d) ve (e) bentlerinde belirtilenleri salt çoğunlukla yerine getirirler. KONFEDERASYONUN GELİRLERİ Madde 41 - Konfederasyonun gelirleri şunlardır: a) Birlik ve federasyonca ödenecek kayıt ücretleri ve katılma payları. b) Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Sicil Gazetesi ile meslekî yayın gelirleri. c) Düzenlenecek ve onanacak belge gelirleri. d) Para cezaları. e) Konfederasyon amacını gerçekleştirmek için kurulacak kuruluş ve iştirak gelirleri. f) Konfederasyon tarafından düzenlenecek meslekî kurslar, eğitim faaliyetleri, fuar ve sergilerden sağlanacak gelirler. g) Konfederasyona bağlı kuruluşlarda kullanılan her türlü matbu evrakın basım ve dağıtımından veya bu evrakın elektronik ortamda düzenlenmesinden sağlanan gelirler. h) Sosyal ve kültürel organizasyonlardan sağlanan gelirler. ı) Esnaf ve Sanatkârların Meslek Eğitimini Geliştirme ve Destekleme Fonu gelirleri. j) Bağış ve yardımlar. k) Faiz ve diğer gelirler. ÜÇÜNCÜ KISIM : ORTAK HÜKÜMLER BİRİNCİ BÖLÜM : GENEL KURUL TOPLANTILARI, SEÇİMLER VE YASAKLAR GENEL KURUL TOPLANTILARI VE ÇAĞRI Madde 42 - Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının olağan genel kurul toplantıları yönetim kurulu tarafından yapılacak çağrı üzerine, dört yılda bir olmak üzere; a) Oda genel kurulları ocak, şubat ve mart aylarında, b) Birlik genel kurulları mayıs ayında, c) Federasyon genel kurulları haziran ayında, d) Konfederasyon genel kurulu eylül ayında, Kuruluşun merkezinin bulunduğu yerde yapılır. Genel kurul toplantısını zamanında yapmayan esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının genel kurul işlemleri; odalarda bağlı olduğu birlik, birlik ve federasyonlarda Konfederasyon, Konfederasyonda ise Bakanlık tarafından görevlendirilecek üç kişilik kurul tarafından yürütülür ve görevlendirmeden sonraki iki ay içinde genel kurul yapılır. Genel kurul toplantılarının yeri, tarihi, saati ve gündemi toplantıdan en az onbeş gün önce ilgili esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşunun Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanındaki sayfasında yayınlanır. Ayrıca, oda ve birliklerce mahalli olarak günlük veya haftalık yayınlanan bir gazetede, gazete çıkmayan yerlerde ise teamüle göre ilan olunur. Federasyon ve Konfederasyon genel kurul toplantıları Türkiye genelinde yayınlanan bir gazetede ilan olunur. Genel kurula sunulacak raporlar toplantıdan onbeş gün önce ilgili esnaf ve sanatkâr meslek kuruluşunun Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanındaki sayfasından üyelerinin bilgilerine sunulur ve kuruluşun merkezinde ayrıca incelemeye açık tutulur. Genel kurul toplantısından bir üst kuruluş yazılı olarak onbeş gün önce haberdar edilir. Genel kurul toplantıları, üye sayısına uygun büyüklükte salonda yapılır. Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşları, kuruluş genel kurullarını kuruluş tarihinden sonraki doksan gün içinde yaparlar. OLAĞAN TOPLANTI GÜNDEMİ Madde 43 - Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının olağan genel kurulu, her kuruluşun ana sözleşmesine uygun olarak düzenlenecek aşağıdaki ve gerek görülmesi halinde ilave edilecek diğer gündem maddeleriyle toplanır. Gündem maddeleri ayrı ayrı görüşülür. a) Açılış. b) Başkanlık divanının teşekkülü. c) Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunması. d) Başkanlık divanına tutanakları imzalama yetkisi verilmesi. e) Yönetim kurulu faaliyet raporunun okunması ve müzakeresi. f) Denetim kurulu raporunun okunması ve müzakeresi. g) Bilanço, gelir ve gider hesaplarının okunması ve müzakeresi. h) Bilanço, gelir ve gider hesaplarının kabulü veya reddi. ı) Yönetim kurulu ve denetim kurulunun ayrı ayrı ibrası. j) Yeni dönem çalışma programı ile bu program içinde yer alacak olan eğitim, teorik ve pratik kurs programları ve tahmini bütçenin görüşülmesi, kabulü veya reddi. k) Aylık ücretlerin, huzur haklarının, yolluk ve konaklama ücretlerinin tespit edilmesi. l) Dilek ve temenniler. m) Seçimler. n) Kapanış. Gündemde yer almayan konular, toplantıda hazır bulunan genel kurul üyelerinin beşte birinin yazılı isteği ile yapılacak oylama sonucuna göre, Bakanlık tarafından görüşülmesi istenen hususlar ise doğrudan gündeme alınır. Ana sözleşme değişikliği ve fesih hususu, ilan edilen gündemde yer almadıkça genel kurul üyelerinin teklifi olsa dahi görüşülemez. OLAĞANÜSTÜ GENEL KURUL TOPLANTILARI Madde 44 - Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının genel kurulları; a) Yönetim kurulu üye tam sayısının çoğunluğunun kararı ile yönetim kurulu tarafından, b) Genel kurul üyelerinin dörtte birinin noterce tasdik edilmiş imzası ile düzenlenecek tutanak ve gündemle noter kanalıyla yapılacak başvuru üzerine, alınacak kararla yönetim kurulu tarafından, c) Denetim kurulu tarafından, d) Haklı ve geçerli sebeplerin varlığı halinde Bakanlık tarafından, Olağanüstü olarak toplantıya çağırılır. Toplantı, çağrısında belirlenen gündemle yapılır. Olağanüstü toplantılarda belirlenen gündem dışında görüşme yapılamaz. Bakanlık çağrısı hariç, yapılacak olağanüstü genel kurul toplantısı hazırlık çalışmaları yönetim kurulunca yürütülür. Yönetim kurulunun bu görevi yerine getirmemesi halinde ise, olağanüstü genel kurul toplantısı hazırlık çalışmalarının nasıl ve kimler tarafından yürütüleceği Bakanlık tarafından belirlenir. GENEL KURUL TOPLANTILARI VE ÇOĞUNLUK Madde 45 - Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının genel kurul toplantılarının açılabilmesi için genel kurul üyelerinin yarıdan fazlasının toplantıya iştirak etmesi şarttır. Birinci toplantıda çoğunluk sağlanamadığı takdirde genel kurul toplantısı bir ayı geçmemek üzere ertelenir. İki toplantı arasındaki süre odalarda beş, diğerlerinde iki günden az olamaz. Bu durum iki genel kurul üyesi ve Bakanlık temsilcisi veya hükümet komiseri tarafından düzenlenecek bir tutanakla tespit olunur. İlk toplantı ilanında ikinci toplantının yeri, tarih ve saati belirtilmiş ise yeniden ilan yapılmaz. İkinci toplantıya katılanların sayısı odalarda, yönetim kurulu ve denetim kurulu üyelerinin toplamının beş katından az olamaz. Diğer esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarında bu maddenin birinci fıkrası hükmü uygulanır. Genel kurul toplantılarında kararlar toplantıya katılan üyelerin çoğunluğu ile alınır. Ancak, fesih konusunda karar alınabilmesi için genel kurul üyelerinin üçte ikisinin, ana sözleşme değişikliği için ise genel kurul üyelerinin yarısından fazlasının kararı zorunludur. GENEL KURUL TOPLANTISINA KATILACAKLAR LİSTESİ Madde 46 - Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının genel kurul toplantılarına katılan genel kurul üyeleri; adı, soyadı, baba adı, doğum yeri ve tarihi, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, esnaf ve sanatkârlar sicil numarası ile temsilcisi oldukları meslek kuruluşlarının isimlerini gösterecek şekilde, esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanından alacakları listedeki yerlerini kimlik göstermek ve imza etmek suretiyle genel kurula katılırlar. Genel kurulda delegeler ve misafirler ayrı yerlerde otururlar. Güvenliğin temini bakımından Bakanlık temsilcisi veya hükümet komiseri tarafından gerek görülürse genel kurul toplantısına misafir alınmaz. Genel kurul üyelerinin toplantıya bizzat katılmaları gerekli olup, vekâlet kabul edilmez. Genel kurul üyelerinden birden fazla temsil hakkı olanların, her temsil hakları için ayrı oy hakkı vardır. Genel kurul toplantısına katılacakların listesi ve diğer genel kurul evrakı, genel kurul divan başkanı ve divan üyeleri ile Bakanlık temsilcisi veya hükümet komiseri tarafından imza olunur. BAKANLIK TEMSİLCİSİ VE HÜKÜMET KOMİSERİ Madde 47 - Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının genel kurul toplantılarının geçerli olabilmesi için Bakanlık temsilcisinin veya hükümet komiserinin toplantı süresince bulunması ve kapanışa kadar toplantıya nezareti zorunludur. Bakanlık temsilcisi veya hükümet komiseri, toplantının mevzuat, ana sözleşmeleri ve gündem esasları içinde yapılmasını temin ve denetlemekle görevlidir. Görevlendirilen Bakanlık temsilcisinin veya hükümet komiserlerinin imzasını taşımayan genel kurul toplantısına katılacaklar listesi ile tutanaklar ve dolayısıyla toplantı belgeleri hüküm ifade etmez. Bakanlık temsilcisi veya hükümet komiseri, Bakanlık veya bu konuda yetkilendirilen mülki idare amiri tarafından görevlendirilir. Toplantıdan en az onbeş gün evvel Bakanlık veya yetkilendirilen mülki idare amirliğine müracaatla toplantı yeri, günü, saati ve gündemi bildirilmek suretiyle Bakanlık temsilcisi veya hükümet komiseri görevlendirilmesinin talep edilmesi lazımdır. Toplantı başlamadan evvel çağrının usûlüne uygun olarak yapıldığı, genel kurul toplantısına katılacaklar listesinin Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanından alındığı ve çoğunluğun tamam olduğu Bakanlık temsilcisi veya hükümet komiseri tarafından incelenip tespit edilerek görüşmelere başlanmasına izin verilir. Ancak, usulüne uygun olarak yapılan müracaat üzerine görevlendirme yapıldığı halde, Bakanlık temsilcisi veya hükümet komiseri toplantıya katılmaz ise mülki idare amirine durum bildirilir. Bakanlık temsilcisi veya hükümet komiseri yine gelmezse bir saat sonra toplantıya başlanır. Genel kurul toplantılarında görevlendirilecek Bakanlık temsilcileri veya hükümet komiserlerinin Bakanlık tarafından belirlenecek zaruri masraf ve ücretleri, genel kurulu düzenleyen esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşu tarafından ödenir. BAŞKANLIK DİVANI Madde 48 - Bakanlık temsilcisinin veya hükümet komiserinin toplantıyı açma iznini vermesini müteakip genel kurul üyeleri tarafından, genel kurul üyeleri veya üst kuruluşlarca görevlendirilmiş temsilciler arasından genel kurulu, belirlenen ve oylanacak gündeme göre sevk ve idare ile görevli bir başkan, bir başkan vekili ve üç kâtip üye açık oyla, ya da toplantıya katılan genel kurul üyelerinin beşte birinin yazılı teklifi halinde, gizli oy açık tasnifle seçilir. ORGAN VE YÖNETİM KURULU BAŞKANLARININ SEÇİMLERİ Madde 49 - Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının organ seçimleri ile yönetim kurulu başkanlarının seçimi tek dereceli olarak, yargı gözetiminde gizli oyla ve açık tasnifle yapılır. Seçim yapılacak genel kurul toplantısından en az yirmi gün önce, genel kurul üyelerini gösteren Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanından hazırlanmış genel kurul toplantısına katılacaklar listesi, toplantının gündemi, yeri, günü, saati ile çoğunluk sağlanamadığı takdirde yapılacak ikinci toplantıya ilişkin hususları belirleyen bir yazı ile birlikte üç nüsha olarak o yer ilçe seçim kurulu başkanlığına verilir. Birden fazla ilçe seçim kurulu bulunan yerlerde görevli hâkim, Yüksek Seçim Kurulunca belirlenir. Hâkim, gerektiğinde ilgili kayıt ve belgeleri de getirtip inceleme yapmak suretiyle varsa noksanlıkları tamamlattırdıktan sonra seçime katılacak genel kurul üyelerini belirleyen listeyi ve diğer hususları onaylar, onaylanan liste ile toplantıya ilişkin diğer hususlar seçim kurulu ile ilgili esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşunun merkezinde ve genel kurulun yapılacağı yerde asılmak suretiyle, ayrıca Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında yedi gün süre ile ilan edilir. Yedi günlük ilan süresi içinde listeye yapılacak itirazlar hâkim tarafından incelenir ve en geç iki gün içerisinde kesin olarak karara bağlanır. Bu suretle kesinleşen listeler ile toplantıya ilişkin diğer hususlar onaylanarak ilgili esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşuna gönderilir. Hâkim, kamu görevlileri veya aday olmayan genel kurul üyeleri arasından bir başkan ile iki üyeden oluşan bir seçim sandık kurulu atar. Aynı şekilde ayrıca üç yedek üye de belirler. Seçim sandık kurulu başkanının yokluğunda kurula en yaşlı üye başkanlık eder. Seçim sandık kurulu, seçimlerin Kanunun öngördüğü esaslara göre yürütülmesi, yönetimi ve oyların tasnifi ile görevli olup görevleri, bu işlemler bitinceye kadar aralıksız olarak devam eder. Bin kişiden fazla üyesi bulunan genel kurullarda her bin kişi için bir oy sandığı bulunur ve her seçim sandığı için ayrı bir kurul oluşturulur. İkiyüze kadar olan üye fazlalığı sandık sayısında nazara alınmaz. Sandıkların konacağı yerler hâkim tarafından belirlenir. Seçimlerde kullanılacak araç ve gereçler, seçim kurulundan sağlanır. Oy verme işlemi genel kurul görüşmelerinden sonra başlar ve saat 17:00'ye kadar, gizli oy açık tasnif esaslarıyla devam eder. Seçim süresi sona erdiği halde sandık başında oylarını vermek üzere bekleyen üyeler de oylarını kullanırlar. Listede adı yazılı bulunmayan üye oy kullanamaz. Oylar oy verenin kimliğinin resmî bir kuruluşça verilen belge ile kanıtlanmasından ve listedeki isminin karşısındaki yerin imzalanmasından sonra kullanılır. Oylar, asıl ve yedek üyeler belirtilerek her türlü şekilde düzenlenen oy pusulalarının, üzerinde ilçe seçim kurulu mührü bulunan ve oy verme sırasında sandık kurulu başkanı tarafından verilecek zarflara konulmak suretiyle kullanılır. Bunların dışındaki zarflara konulan oylar geçersiz sayılır. Adaylar asıl ve yedek üye olarak liste halinde seçime girerlerse, tasnif sonunda en fazla oy alan listedeki asıl adaylar asıl, yedek adaylar da yedek olarak seçimi kazanmış olurlar. Liste içindeki oylara göre üyeler sıralanır. Genel kurullarda oy verme işlemi alt yapı müsait olduğu takdirde elektronik ortamda gerçekleştirilebilir. Seçim süresinin sonunda seçim sonuçları tutanakla tespit edilip sandık kurulu başkan ve üyeleri tarafından imzalanır. Birden fazla sandık bulunması halinde tutanaklar ile elektronik ortamda kullanılan oylar hâkim tarafından birleştirilir. Tutanakların birer örneği seçim yerinde asılmak ve ilgili meslek kuruluşunun Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr sayfasında yayınlanmak suretiyle geçici seçim sonuçları ilan edilir. Kullanılan oylar ve diğer belgeler tutanağın bir örneği ile birlikte üç ay süreyle saklanmak üzere ilçe seçim kurulu başkanlığına verilir. Seçimin devamı sırasında yapılan işlemler ile tutanakların düzenlenmesinden itibaren iki gün içinde seçim sonuçlarına yapılacak itirazlar hâkim tarafından aynı gün incelenir ve kesin olarak karara bağlanır. İtiraz süresinin geçmesi ve itirazların karara bağlanmasından hemen sonra hâkim, yukarıdaki hükümlere göre kesin sonuçları ilan eder. Seçim sonuçları üst kuruluşlara ve Bakanlığa bildirilir. Hâkim, herhangi bir sebeple seçimi durdurduğu veyahut seçim sonuçlarını etkileyecek ölçüde bir usulsüzlük veya kanuna aykırı uygulama nedeniyle seçimlerin iptaline karar verdiği takdirde, ilgililer bu karara, tebliğ tarihinden itibaren üç iş günü içinde il seçim kuruluna itiraz edebilirler. İl seçim kurulu en geç iki iş günü içinde itirazı inceler ve kesin olarak karara bağlar. İptal kararının kesinleşmesi üzerine hâkim, bir aydan az ve iki aydan fazla bir süre içinde olmamak üzere seçimin yenileneceği pazar gününü tespit ederek ilgililere ve Bakanlığa bildirir. Belirlenen günde yalnız seçim yapılır ve seçim işlemleri bu madde ile Kanunun öngördüğü diğer hükümlere uygun olarak yürütülür. Seçimlerin tamamının iptali halinde seçimler yenileninceye kadar geçen sürede yönetim kurulu görevini yapmak üzere odalara birlik, birlik ve federasyonlara Konfederasyon, Konfederasyona ise Bakanlık tarafından, genel kurul üyeleri arasından üç kişilik bir kurul atanır. İlçe seçim kurulu başkanı hâkime ve seçim sandık kurulu başkanı ile üyelerine, 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunda belirtilen esaslara göre tavan gösterge üzerinden ücret ödenir. Bu ve diğer seçim giderleri genel kurulu yapan esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşu tarafından karşılanır. Seçimler sırasında sandık kurulu başkan ve üyelerine karşı işlenen suçlar, kamu görevlilerine karşı işlenmiş gibi cezalandırılır. Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının seçim tarihleri, Bakanlar Kurulu tarafından bir yılı geçmemek üzere ertelenebilir. SEÇİLME ŞARTLARI Madde 50 - Genel kurul üyelerinin esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarına genel başkan, başkan ve yönetim, denetim, disiplin kurullarına üye olarak seçilebilmeleri için gerekli şartlar şunlardır: a) Denetim kurulu üyeliği için en az lise, bu şartı taşıyan üye bulunmadığı takdirde sekiz yıllık ilköğretim veya ortaokul mezunu olmak; Konfederasyon denetim kurulu üyeliğine dışarıdan seçilecekler için dört yıllık yüksek okul mezunu ve denetim formasyonunu haiz olmak; disiplin kurulu üyeliği için en az lise mezunu olmak; yönetim kurulu üyeliği için ise en az ilkokul mezunu olmak. b) Konfederasyon denetim kuruluna dışarıdan seçilecekler ve yeni kurulan odalar hariç, en az iki yıldır odaya kayıtlı olmak ve halen çalışıyor bulunmak. c) (Değişik bent: 23/01/2008-5728 S.K./573.mad) Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı beş yıl veya daha fazla süreyle ya da devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama, kaçakçılık, vergi kaçakçılığı veya haksız mal edinme suçlarından hapis cezasına mahkûm olmamak. Seçilme şartlarından bir veya birkaçını taşımadığı sonradan anlaşılanlar ile bu şartlardan en az birini görev süreleri içinde kaybedenlerin üyelikleri kendiliğinden sona erer. Bu durumda üyeliğin düşmesi ve en fazla oy alan yedek üyeden başlamak üzere yeni üyenin üyeliğe davetine ilişkin karar ve işlemler yönetim kurulunca yerine getirilir. ORGANLARDA GÖREV ALMA YASAĞI Madde 51 - Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarında denetim ve disiplin kurulu üyeliği bulunanların, aynı kuruluşun yönetim kurulunda görev almaları yasak olduğu gibi, bu kişilerin eşleri, üstsoy, altsoy ve ikinci derecedeki kan hısımlarının da aynı dönemde, bu kuruluşun yönetim, denetim ve disiplin kurullarında görev almaları yasaktır. Farklı mesleklerde faaliyet göstermelerinden dolayı birden fazla odaya kaydı olan esnaf ve sanatkârlar ancak bir odanın yönetim veya denetim kurulunda görev alabilirler. Bu kişiler, odalarda birden fazla yetkili organ üyeliği görevi alamazlar. Ayrıca, esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarından herhangi birisinde yönetim, denetim veya disiplin kurulu üyeliği bulunanlar, diğer esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının yönetim, denetim veya disiplin kurullarının en fazla ikisinde daha üye olarak yer alabilirler. Bu kişiler uhdelerinde üç görevden ziyade üyelik bulunduramazlar. Aynı kişi birlik ve federasyon başkanı olamaz. AMAÇ DIŞI FAALİYET YASAĞI Madde 52 - Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşları, kuruluş amaçları dışında herhangi bir faaliyette bulunamazlar. Kuruluş amaçları dışında faaliyet gösteren veya bu Kanunda belirtilen asli görevlerini Bakanlığın uyarısına rağmen yerine getirmeyen esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının sorumlu organlarının görevlerine son verilmesine ve yerlerine yenilerinin seçilmesine Bakanlığın veya bu kuruluşların bulundukları yer Cumhuriyet Başsavcılığının istemi üzerine, o yerdeki asliye hukuk mahkemesince karar verilir. Yargılama, basit yargılama usulüne göre yapılır ve en geç iki ay içinde sonuçlandırılır. Görevlerine son verilen organların yerine, bu Kanundaki usul ve esaslara göre, en geç bir ay içinde yapılacak genel kurul ile yenileri seçilir. Yeni seçilenler eskilerin süresini tamamlar. Görevlerine son verilen organ üyelerinin cezai sorumlulukları saklıdır. Bu organların yukarıdaki hükümler gereğince görevlerine son verilmesine neden olan ve mahkeme kararında belirtilen tasarrufları hükümsüzdür. Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşları, millî güvenliğin, kamu düzeninin, suç işlenmesini veya suçun devamını önlemenin yahut yakalamanın gerektirdiği hallerde gecikmede sakınca varsa, valilik tarafından faaliyetten men edilebilir. Faaliyetten men kararı, yirmidört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını kırksekiz saat içinde açıklar. Aksi halde bu idari karar kendiliğinden yürürlükten kalkar. İKİNCİ BÖLÜM : TOPLANTILAR, TEMSİL VE İLZAM, HUZUR HAKKI VE AYLIK ÜCRETLER, GENEL SEKRETERLER YÖNETİM KURULU TOPLANTILARI VE KARARLARI Madde 53 - Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının yönetim kurulları en az ayda bir toplanır. Yönetim kurulu, gerek görülmesi halinde başkanın veya üyelerinin çoğunluğunun ya da denetim kurulu çoğunluğunun çağrısıyla her zaman toplanabilir. Yönetim kurulu toplantılarının çağrısı üyelere yazılı olarak yapılır. Yönetim kurulu, üye tam sayısının çoğunluğu ile toplanır ve hazır bulunanların çoğunluğu ile karar verir. Mazeretsiz olarak üst üste üç toplantıya iştirak etmeyen üyeler yönetim kurulu üyeliğinden çekilmiş sayılır. Yönetim kurulu üyeleri arasında eksilme olduğu takdirde, yedek üyelerden genel kuruldaki seçimde en fazla oy alanlar, oyların eşitliği halinde ise listeye göre sırayla yönetim kuruluna getirilir ve yeni üye ilk toplantıya yazılı olarak çağrılır. Yeni üyenin iştiraki sağlanmadan yönetim kurulu toplantısı yapılamaz. Bu üyenin toplantıya icabet etmemesi halinde sonraki üye çağrılarak yönetim kurulu üye sayısı tamamlandıktan sonra toplantı yapılır. Yönetim kurulu üyelerinin toplu olarak görevden ayrılması veya asıl üye sayısının yarıdan aşağıya düşmesi ve yedeklerinin de kalmaması halinde; üç ay içinde yapılacak seçimlere kadar, odalar birlik tarafından, birlikler ve federasyonlar Konfederasyon tarafından, Konfederasyon ise Bakanlık tarafından görevlendirilecek üç kişilik bir kurul tarafından yönetilir. BAŞKAN, TEMSİL VE İLZAM Madde 54 - Oda, birlik, federasyon başkanı ve Konfederasyon genel başkanı, genel kurul tarafından tek dereceli olarak seçilir; bunlar aynı zamanda ilgili esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşunun yönetim kurulu üyesi ve başkanıdır. Başkanlık ve genel başkanlık görevini üst üste iki dönem yapanlar bir seçim dönemi geçmedikçe tekrar başkan seçilemezler. *1* Genel başkan veya başkanın herhangi bir sebeple görevinden ayrılması durumunda, yönetim kurulu kalan süreyi tamamlamak üzere kendi aralarından birisini başkan olarak seçer. Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının yönetim kurulu üyeleri kendi aralarından, odalarda bir başkan vekili; oda sayısı 50 ve daha az olan birliklerde bir başkan vekili, 51-100 olan birliklerde iki başkan vekili, 101 ve daha fazla olan birliklerde üç başkan vekili; federasyonlarda iki başkan vekili; Konfederasyonda ise dört genel başkan vekili seçer. Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarını temsil ve ilzama başkan yetkilidir. Başkanın bulunmadığı zamanlarda, yönetim kurulunca yetkilendirilmiş olan başkan vekili temsil ve ilzam görevini ifa eder. Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarını, başkan veya başkan vekili ile genel sekreterin müşterek imzaları bağlar. DENETİM KURULU TOPLANTILARI Madde 55 - Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının denetim kurulları kendi üyeleri arasından bir başkan seçer. Denetim kurulları ayda bir toplantı yaparlar. Denetim kurulları yaptıkları denetimlerin sonucunu üç ayda bir yönetim kurullarına, dönem sonunda da genel kurula rapor halinde sunarlar. Mazeretsiz olarak üst üste üç toplantıya iştirak etmeyen üyeler denetim kurulu üyeliğinden çekilmiş sayılır. Denetim kurulu üyeleri arasında eksilme olduğu takdirde, yedek üyelerden genel kuruldaki seçimde en fazla oy alanlar, oyların eşitliği halinde ise listeye göre sırayla denetim kurulunca yazılı olarak denetim kuruluna çağrılır. Denetim kurullarının asıl ve yedek üyelerinin tamamının görevden ayrılmaları ve yedeklerinin de kalmaması halinde ilk seçime kadar odalarda birlik, birlik ve federasyonlarda Konfederasyon, Konfederasyonda ise Bakanlık tarafından bir denetçi atanır. AYLIK ÜCRETLER VE HUZUR HAKLARI Madde 56 - Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının yönetim kurulu üyelerinin huzur hakları, yönetim kurulu başkanı ve başkan vekilleri ile denetim kurulu ve disiplin kurulu üyelerine verilecek aylık ücretler ile merkez dışından genel kurul, başkanlar kurulu, yönetim kurulu, denetim kurulu ve disiplin kurulu toplantılarına katılacak üyelere ve bunların görevlendirilmelerinde ödenecek yolluk ve konaklama ücretleri, aşağıda belirtilen hadleri aşmamak kaydıyla ilgili esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının genel kurullarınca belirlenir. a) Yönetim kurulu başkanlarına; Odalarda üye sayısı 100-500 olan odalarda asgari ücret, 501-1500 olan odalarda asgari ücretin iki katı, 1501-3000 olan odalarda asgari ücretin üç katı, 3001-10000 olan odalarda asgari ücretin dört katı, 10001 ve daha fazla üyesi olan odalarda asgari ücretin beş katı, Birliklerde üye oda sayısı 25'e kadar olanlarda asgari ücretin üç katı, 26-50 olanlarda asgari ücretin dört katı, 51-100 olanlarda asgari ücretin beş katı, 101-150 olanlarda asgari ücretin altı katı, 151 ve daha fazla olanlarda asgari ücretin yedi katı, Federasyonlarda üye oda sayısı 50'ye kadar olanlarda asgari ücretin beş katı, 51-100 olanlarda asgari ücretin altı katı, 101 ve daha fazla olanlarda asgari ücretin yedi katı, Konfederasyonda Genel başkana asgari ücretin on katı, b) Yönetim kurulu başkan vekillerine; (a) bendinde belirtilen miktarların 2/4'ü, c) Denetim kurulu üyelerine; (a) bendinde belirtilen ücretlerin 1/4'ü, d) Disiplin kurulu üyelerine; (a) bendinde belirtilen ücretlerin 1/4'ü, Aylık ücret, e) Aylık ücret almayan yönetim kurulu üyelerine katıldıkları toplantı başına (a) bendinde belirtilen ücretlerin 1/5'i huzur hakkı, Alırlar. Bu ücretler brüt asgari ücret üzerinden net olarak ödenir. Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının yetkili organ üyelerinin yurt içi harcırahları, asgari ücretin 1/5'inden, yurt dışı harcırahları ise en yüksek Devlet memuruna ödenen günlük harcırahtan fazla olamaz. Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarında birden fazla organda görevli olanlar, bu görevlerine ait ücretlerden yüksek olanı alırlar. Organ üyeleri, meslek kuruluşları iştiraklerinden en fazla birinden ücret alabilirler. Aylık ücret alanlara huzur hakkı ödenmez. Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşları personelinin işe alınmalarına ve ücretlerinin belirlenmesine yönetim kurulu karar verir. GENEL SEKRETERLER Madde 57 - Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının işlemlerini, mevzuat, ana sözleşmeleri ve yönetim kurulu kararları doğrultusunda yürütmekle görevli bir genel sekreter bulunur. Genel sekreterler birden fazla esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşunda görev yapamazlar. Genel sekreter yönetim kurulu toplantılarına katılır, ancak oy kullanamaz. İhtiyaç duyulması halinde onbinden fazla üyesi olan odalar ile birlik ve federasyonlarda bir, Konfederasyonda üç genel sekreter yardımcısı çalıştırılabilir. Giderler, başkan veya vekili ile genel sekreterin ortak imzasıyla yapılır. Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşları adına yazılacak yazılar da aynı şekilde imzalanır. Ancak, yönetim kurulu kuruluş içi konularda genel sekretere tek başına imza yetkisi verebilir. Konfederasyon genel sekreteri, yönetim kurulunun izni ile harcama yetkisi dahil, görev ve yetkilerinden bir bölümünü her yıl başında yeniden tespit edilmek kaydıyla yardımcılarına devredebilir. Genel sekreterin atanması, terfi, cezalandırılması ve görevine son verilmesi yönetim kurulu kararı ile yapılır. Yönetim ve denetim kurulu üyeleri ve bunların eşleri, çocukları ve çocuklarının eşleri genel sekreter olarak atanamaz. Genel sekreterin tezkiye amiri ise ilgili meslek kuruluşunun başkanıdır. Genel sekreter, personelin birinci tezkiye amiri olup personelin atanma, terfi, cezalandırma ve işten uzaklaştırma işlemleri teklifi üzerine yönetim kurulunca yapılır. Birlik genel sekreterleri birliğe üye odaların genel sekreterleri ile temmuz ve aralık aylarında, birlik başkanının gözetiminde yılda en az iki defa eğitim ve değerlendirme toplantısı yaparlar. Genel sekreter ve genel sekreter yardımcısı olarak atanacakların 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesindeki genel şartları taşımaları gerekli olup; bu şartları taşımayanlar, genel sekreter ve genel sekreter yardımcısı olarak atanamaz. Bu şartları taşımadıkları sonradan anlaşılanların ise görevlerine son verilir. Birlik ve federasyon genel sekreter ve yardımcılarının en az iki yıllık yüksek okul mezunu olmaları, oda genel sekreter ve yardımcılarının en az lise ve dengi okul mezunu olması, Konfederasyon genel sekreteri ve yardımcılarının ise, üniversitelerin işletme, iktisat, hukuk, siyasal bilgiler, iktisadi ve idari bilimler fakülteleri mezunu veya muadili bir alanda yüksek tahsil yapmış olması şarttır. Genel sekreterlerin iktisadi ve idari sahada tatbiki bilgi ve tecrübe sahibi olmaları ile yabancı dil bilmeleri tercih sebebidir. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM : DENETİM, KULLANILACAK DEFTERLER, AİDATLAR VE BELGE ÜCRETLERİ, ÜCRET TARİFELERİ DENETİM Madde 58 - Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşları ile sicil işlemleri Bakanlık gözetim ve denetimine tabidir. Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının ilgili personeli ile organlarında görevli üyeleri, Bakanlık denetim elemanlarının talebi üzerine kuruluşa ait her türlü evrak, defter ve kayıtları göstermeye veya vermeye, para ve diğer varlıkların sayılmasına müsaade etmeye, denetim ve incelemeleri için yardımda bulunmaya ve çalışmalarını yapabilecekleri uygun bir yer tahsis etmeye mecburdurlar. Bu yükümlülükleri yerine getirmeyen veya 59 uncu maddede belirtilen suçlardan dolayı haklarında kovuşturmaya başlanan ve görevi başında kalması denetim ve soruşturmanın yapılması bakımından sakıncalı görülen esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının personeli Bakanlık denetim elemanlarınca doğrudan görevden uzaklaştırılabilir. Organ üyelerinin görevden uzaklaştırılmaları ise denetim elemanlarının teklifi sonucu Bakanlık veya Cumhuriyet Savcılığı tarafından yetkili asliye hukuk mahkemesinde açılan dava üzerine mahkemece bir ay içinde basit usulde yargılama yapılarak karara bağlanır. Mahkeme dava sonucunu Bakanlık, ilgili oda ve üst kuruluşa bildirir. Görevden uzaklaştırılanlar hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiği ya da mahkumiyet kararı verilmediği takdirde * , bu kimseler tekrar görevlerine dönerler ve bunların görevden uzak kaldıkları devreye ait ücretleri yasal faizleri ile birlikte, mensup oldukları kuruluşlarca tam olarak ödenir. Denetim sonucunda düzenlenen evrakın * denetim elemanı tarafından o yerin Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesi üzerine Bakanlık davada müdahil sıfatını kazanır. Odaların sadece üye kayıtları ve belgeleri, sigortalılık yönünden gerektiğinde Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu denetim elemanları tarafından denetlenebilir. CEZAİ TAKİBAT Madde 59 - Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının yetkili organlarının üyeleri ve genel sekreterleri ile personeli, görevlerini yerine getirirken görevleriyle ilgili suç teşkil eden fiil ve hareketlerinden ve özellikle bu kuruluşların paraları ile para hükmündeki evrak, senet ve diğer malları aleyhine, bilanço, kesin hesap, rapor, diğer her çeşit evrak ve defterleri üzerinde suç işledikleri takdirde, bu suçlardan dolayı, adli olarak kamu görevlileri gibi ceza görürler. KULLANILACAK BEYANNAME, DEFTER VE MAKBUZLAR Madde 60 - Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarında kullanılacak defter, belge, beyanname, makbuz ve fişler şunlardır: a) Üye kayıt defteri. b) Üye kayıt beyannamesi. c) Genel kurul karar defteri. d) Başkanlar kurulu karar defteri. e) Yönetim kurulu karar defteri. f) Denetim kurulu karar defteri. g) Disiplin kurulu karar defteri. h) Gelenek ve teamül defteri. ı) Demirbaş defteri. j) Gelen ve giden evrak kayıt defteri. k) Mevzuata uygun muhasebe defterleri. l) Kasa defteri. m) Gelir ve gider defteri. n) Kıymetli evrak defteri. o) Gelir ve gider makbuzu. p) Tahsil ve tediye fişi. r) Hizmetin gerektirdiği diğer defter ve belgeler. Bu Kanuna tabi meslek kuruluşlarında kullanılacak defter, beyanname, makbuz, fiş ve belgeler ile oda üyelerinin mesleklerinin icrası nedeniyle resmî kurum ve kuruluşlara verecekleri belgelerin basım ve dağıtımında Konfederasyon yetkilidir. Bu belgelerden Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanından elektronik ortamda düzenlenenlerinin bedeli, bunu düzenleyen esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşunca Konfederasyona ödenir. Defter, beyanname, makbuz, fiş ve diğer belgeleri yetkisiz olarak basan, bastıran, dağıtan, değişik yollardan çoğaltan ve kullananlar bu fiillerinden dolayı Konfederasyonun ilgili Cumhuriyet savcılıklarına başvurusu üzerine, genel hükümler çerçevesinde sorumlu olurlar. KAYIT ÜCRETİ, AİDAT, KATILMA PAYI, DÜZENLENECEK BELGE VE HİZMET ÜCRETLERİ Madde 61 - Üyelerin odalara, odaların birlik ve federasyonlara, birlik ve federasyonların Konfederasyona ödeyeceği kayıt ücreti, yıllık aidat ve katılma payları ile esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının düzenledikleri belge ve yaptıkları hizmet karşılığı ücretler şunlardır: a) Üyenin sicile ilk kayıt yapılması sırasında ödeyeceği kayıt ücreti, asgari ücretin onda birinden az, yarısından fazla olamaz. Kayıt ücreti, esnaf ve sanatkârların sicil kaydı esnasında sicil müdürlüğü tarafından tahsil edilir; kayıt ücretinin yarısı sicil ihtiyacında kullanılmak üzere birlik adına açılacak banka hesabına, diğer yarısı ise ilgili odanın banka hesabına aktarılır. b) Üyenin odaya ödeyeceği yıllık aidat, asgari ücretin onda birinden az, yarısından fazla olamaz. Kayıt ücretinin alındığı yıl için ayrıca yıllık aidat alınmaz. c) Odaların birlik ve üyesi oldukları federasyonlara, birlik ve federasyonların Konfederasyona ödeyecekleri kayıt ücreti, asgari ücretin yarısından az, tamamından fazla olamaz. d) Odaların birlik ve üyesi oldukları federasyonlara, birlik ve federasyonların Konfederasyona, her yıl ödeyecekleri katılma payı, ödemeyi yapacak esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşunun bir önceki yıl gayri safi gelirlerinin % 3'üdür. Katılma payı hesaplamasında; bu Kanuna göre üst kuruluşlardan satın alınan evrakın maliyet bedeli ile bu Kanun dışındaki diğer kanuni düzenlemeler nedeniyle elde edilen gelirlerin maliyet bedelleri ve bunlar için yapılan giderler gayri safi gelirden mahsup edilir. e) Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının düzenledikleri ve onayladıkları belgeler ile yaptıkları hizmet karşılığında alacakları ücretlerin miktar ve oranı; maktu olanlarda bu fıkranın (a) ve (b) bentleri uyarınca belirlenecek miktarın onda birinden, nispi olanlarda ise belgede geçen değerin binde onundan fazla olamaz. Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşları tarafından tahsil edilen her türlü gelir, tahsilatı yapan ilgili meslek kuruluşunun banka hesabına yatırılır. Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşları ve sicil müdürlüğü hesabına intikal eden paraların meslek kuruluşlarına aktarılacak miktarları, elektronik ortamda tahsil edildikleri anda ilgili meslek kuruluşunun banka hesabına intikal ettirilir. Kayıt ücreti kayıt esnasında, yıllık aidat nisan ve ekim aylarında iki eşit taksitte ödenir. Oda kaydını sildiren üyelerin aidatı üye kaydının silindiği ay itibarıyla alınır. Süresi içinde ödenmeyen yıllık aidat ve katılma payları için esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşları yönetim kurullarınca verilen kararlar ilam hükmünde olup icra dairelerince yerine getirilir. Gecikme zammı, yıllık aidatın ve katılma payının bir mislini geçemez. Yıllık aidatlarını ödemeyen üyelere, ödeme yapılıncaya kadar odaca yapılacak hizmetler ile düzenlenecek ve onanacak belgeler verilmez. FİYAT TARİFELERİNİN TESPİT ŞEKLİ Madde 62 - Bu Kanuna tabi esnaf ve sanatkârlarca üretilen mal ve hizmetlerin fiyat tarifeleri, bağlı bulundukları odalarca hazırlanır ve odanın mensubu olduğu birlik yönetim kurulu tarafından fiyat tarifesinin sunulmasından sonra otuz gün içinde onaylanır veya reddedilir. Onaylanan fiyat tarifesi belediye, mülki amirlik ve ilgili odaya yedi gün içerisinde bildirilir ve bu andan itibaren yürürlüğe girer. Fiyat tarifeleri, uygulanacak azami hadleri gösterir. Belediyeler veya o yerin en büyük mülki amiri tespit edilen bu tarifeleri uygun bulmadıkları takdirde esnaf teşekkülü ile anlaşmaya varamazlarsa onbeş gün içinde o yerin mülki amirinin ya da görevlendireceği yardımcısının başkanlığında, ticaret ve sanayi veya ticaret odasından bir temsilci ile esnaf ve sanatkârlar odaları birliği temsilcisinden teşekkül edecek bir komisyonda görüşülüp karar verilmesini isteyebilirler. Komisyon kararları salt çoğunlukla alınır. Komisyon, tarifeleri uygun bulmadığı takdirde tarife yürürlükten kalkar. Komisyon kararına karşı, ilgililer yazılı bildirim tarihinden itibaren on gün içinde ticari davaları görmeye yetkili mahkeme nezdinde itirazda bulunabilirler. Bu mahkemenin kararı kesindir. DÖRDÜNCÜ BÖLÜM : ESNAF VE SANATKÂR İLE TACİR VE SANAYİCİYİ BELİRLEME KOORDİNASYON KURULU, MUTABAKAT KOMİTELERİ ESNAF VE SANATKÂR İLE TACİR VE SANAYİCİYİ BELİRLEME KOORDİNASYON KURULU Madde 63 - Esnaf ve sanatkâr meslek kollarını belirlemek ve yıllık gayri safi gelirleri ve bölgelerin özelliklerine göre esnaf ve sanatkârlar ile tacir ve sanayicinin ayrımını yapmak, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 1463 üncü maddesinde Bakanlar Kurulunca çıkarılması öngörülen karar taslağını hazırlayarak Bakanlığa sunmak üzere; Bakanlık Müsteşarı veya ilgili müsteşar yardımcısının başkanlığında, Bakanlık, Maliye, Millî Eğitim, Çalışma ve Sosyal Güvenlik bakanlıklarının ilgili genel müdürleri ile Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığının bir temsilcisi ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğini temsilen katılan bir temsilci ve Konfederasyonu temsilen katılan bir temsilciden oluşan Esnaf ve Sanatkâr ile Tacir ve Sanayiciyi Belirleme Koordinasyon Kurulu kurulmuştur. Kurulun sekretarya hizmetleri Genel Müdürlük tarafından yürütülür. MUTABAKAT KOMİTELERİ Madde 64 - Bu Kanuna tabi odalar arasında veya bu odalar ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği bünyesindeki odalar arasında üye kayıt zorunluluğu bakımından çıkacak anlaşmazlıkları çözümlemek üzere il ve ilçelerde mutabakat komiteleri kurulur. Bu komiteler anlaşmazlıkları, Esnaf ve Sanatkâr ile Tacir ve Sanayiciyi Belirleme Koordinasyon Kurulunun belirleyeceği esaslar dahilinde çözüme kavuştururlar. Mutabakat komiteleri; a) Bu Kanuna tabi odalar arasında üye kayıt zorunluluğu bakımından çıkacak anlaşmazlıkları çözümlemek üzere, İl ve ilçelerde mülkî amirin başkanlığında ilgili odaların ve birliğin birer temsilcisinden oluşur, oyların eşitliği halinde başkanın oyu iki sayılır. b) Bu Kanuna tabi odalar ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği bünyesindeki odalar arasında üye kayıt zorunluluğu bakımından çıkacak anlaşmazlıkları çözümlemek üzere, il ve ilçelerde mülki amirin başkanlığında illerde birlik, ilçelerde ilgili oda ile ticaret veya ticaret ve sanayi odalarının birer temsilcisinden oluşur. Komite kararlarına karşı ilgililer tarafından on gün içinde yetkili Asliye Hukuk Mahkemesine itiraz edilebilir. Mahkemenin kararı kesindir. Kesinleşen mahkeme kararı üzerine ilgili sicil müdürlükleri kayıtlarında gerekli işlemi yapmak zorundadırlar. BEŞİNCİ BÖLÜM : MUAFİYETLER VE LİSTELER MUAFİYETLER Madde 65 - Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının, kuruluş amaçlarını gerçekleştirmek ve bu amaçlarına uygun olarak kullanılmak üzere iktisap ettikleri ve edecekleri gayrimenkuller ile bu kuruluşların görevleri dolayısıyla elde ettikleri gelirler, katma değer vergisi ve emlak vergisi hariç her türlü vergi, resim ve harçtan müstesnadır. LİSTELER Madde 66 - Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının olağan ve olağanüstü genel kurul toplantılarına katılacak üyeleri belirleyen ve seçim kuruluna verilecek olan genel kurul toplantısına katılacaklar listesi, Maliye Bakanlığı ile Konfederasyonun görüşü alınarak Bakanlıkça belirlenen ücret karşılığında ilgili esnaf ve sanatkâr meslek kuruluşu tarafından Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanından temin edilir. Tahsil edilen ücret tutarları bütçeye gelir kaydedilir. DÖRDÜNCÜ KISIM : ESNAF VE SANATKÂRLAR SİCİLİ SİCİL TEŞKİLATI VE PERSONELİ Madde 67 - Esnaf ve sanatkârların sicillerinin, sağlıklı ve güvenli bir şekilde Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında tutulması ve yayınlanmasını teminen ticaret davalarına bakan asliye hukuk mahkemeleri gözetiminde ve kurulu bulunduğu il idari sınırları içerisinde çalışmak üzere birlik bünyesinde ayrı bir birim olarak Esnaf ve Sanatkâr Sicil Müdürlüğü kurulur. Sicilin personel ücretleri ve diğer giderleri birlik tarafından karşılanır. Sicil işlemleri birlik yönetim kurulunun teklif edeceği aday veya adaylar arasından Bakanlık tarafından onaylanacak sicil müdürleri tarafından yürütülür. Sicil müdürlerinin en az ön lisans diplomasına sahip olmaları ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesindeki genel şartları haiz bulunmaları gereklidir. Gerek görülmesi halinde en az lise mezunu olmak kaydı ile sicil müdürüne yardımcı olacak personelin ataması birlik yönetim kurulunca yapılır ve Bakanlığa bilgi verilir. Sicil müdürlerinin ve personelinin görevden alınmaları atanmalarındaki usule tabidir. Bakanlık, sicil müdürlerinin ve diğer sicil personelinin işlemlerini her zaman denetlemeye ve görevden alınmasını ilgili birlik yönetim kurulundan istemek de dahil olmak üzere gerekli tedbirleri almaya yetkilidir. Sicil müdürleri, sicil kayıtlarını mevzuata ve gerçeklere uygun olarak tutmak ve izlemekle görevli ve sorumludur. Sicil kayıtları üzerinde suç işledikleri belirlenen sicil teşkilatı personeli hakkında bu suçlarından ve diğer mevzuata aykırı işlemlerinden dolayı kamu görevlileri hakkındaki cezalar uygulanır. Türk Ticaret Kanununun, ticaret siciline ilişkin 26 ila 40 ıncı maddelerinin bu Kanuna aykırı olmayan hükümleri Esnaf ve Sanatkâr Sicil Müdürlüğü hakkında da uygulanır. SİCİLE KAYIT MECBURİYETİ VE SİCİL İŞLEMLERİ Madde 68 - Bu Kanun kapsamındaki esnaf ve sanatkârlar, yanlarında çalışanlar hariç, çalışmaya başladıkları tarihten itibaren durumlarını otuz gün içinde bağlı bulundukları sicile tescil ve Sicil Gazetesinde ilan ettirmekle yükümlüdürler. Bu yükümlülüğü yerine getirmediği tespit edilenler birlik tarafından ruhsat vermekle yetkili ilgili kurum ve kuruluşlara bildirilir. İlgili kurum ve kuruluşlar, sicil kaydı yapılana kadar bunların faaliyetlerini durdurur. 3308 sayılı Meslekî Eğitim Kanunu kapsamına alınan il ve mesleklerde faaliyette bulunacak esnaf ve sanatkârlardan sicile kayıt sırasında meslek dalı ile ilgili ustalık belgesi istenir. Esnaf ve sanatkârların sicile kayıtlarında, kendilerinin vergi mükellefi ya da vergiden muaf olduklarının belgelenmesi istenir. Esnaf ve sanatkârların meslekî faaliyette bulunabilmeleri ve ilgili odaya kaydedilmeleri için sicile kayıtları şarttır ve sicile her bir meslek için ayrı kayıt yapılması gereklidir. Sicile kaydı yapılan esnaf ve sanatkârların ilgili odaya kayıt için bilgilerinin gönderilmesi, sicil tarafından elektronik ortamda Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında gerçekleştirilir. Esnaf ve sanatkârlar kayıt beyannamelerindeki hususlarda meydana gelen değişiklikleri en geç otuz gün içinde sicile bildirmek zorundadırlar. Esnaf ve sanatkâr siciline kayıtlı iken, daha sonraki yıllarda yıllık alış veya satış tutarları ya da gayri safi iş hasılatı, esnaf ve sanatkâr sayılma hadlerini aşanlar kendileri istemedikçe ticaret siciline ve dolayısıyla Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği bünyesindeki odalara kayda zorlanamazlar. Ancak, yıllık alış veya satış tutarları ya da gayri safi iş hasılatı, esnaf ve sanatkâr sayılma hadlerinin altı katını aşanların kayıtları, sicil marifetiyle ticaret siciline aktarılır. Tescili gerektiren olay veya işlemlerin tamamen veya kısmen sona ermesi veya ortadan kalkması halinde sicildeki kayıt ilgilinin talebi üzerine kısmen veya tamamen silinir. Sicil müdürü tarafından öldüğü belirlenen ve varisleri tespit edilemeyen esnaf ve sanatkârların sicil kayıtlarının silinmesi ve bu hususun Sicil Gazetesinde ilanı doğrudan ve ücretsiz olarak yapılır. Bu durumdaki işlemlerden 492 sayılı Harçlar Kanununda belirtilen harçlar tahsil edilmez. Sicil işlemleri, sicil müdürleri ve personeli tarafından elektronik ortamda Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında gerçekleştirilir. KAYIT VE TESCİL HARCI Madde 69 - Esnaf ve sanatkârların sicile kayıt ve tescil harçlarının tutarı 492 sayılı Harçlar Kanununun Ticaret Sicili Harçları hükümlerine göre hesap edilecek harcın yarısıdır. (Değişik cümle: 28/03/2007-5615 S.K./29.mad) Alınan bu harcın red ve iadeler düşüldükten sonra kalan tutarının yüzde 25'i ilgili birliğe gelir kaydedilmek üzere aktarılır * . SİCİL GAZETESİ Madde 70 - Sicile kayıt edilen ve ilanı gereken hususlar, Bakanlığın gözetim ve denetimi altında Konfederasyon tarafından Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanı kullanılarak elektronik ortamda Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Sicil Gazetesinde yayınlanır. Sicil Gazetesinin çıkarılmasına ilişkin esasları tespit, yayım işlerini sevk ve idare etmek ve Bakanlık ile Konfederasyon arasındaki çalışmaları koordine etmek üzere; Bakanlık Müsteşarının başkanlığında, ilgili müsteşar yardımcısı, Esnaf ve Sanatkârlar Genel Müdürü ve genel müdür yardımcıları ile Konfederasyon genel sekreteri, genel sekreter yardımcısı ve Sicil Gazetesi müdüründen oluşan Sicil Gazetesi komitesi kurulur. Sicil Gazetesinde yayınlanacak ilan ücretleri Sicil Gazetesi komitesinin teklifi ve Bakanlığın onayı ile yürürlüğe girecek bir tarife ile belirlenir. Sicil Gazetesi ilan ücretleri sicil tarafından elektronik ortamda tahsil edilir ve Sicil Gazetesi hesabına elektronik ortamda aktarılır. BEŞİNCİ KISIM : EĞİTİM EĞİTİMİN KAPSAMI, PRATİK MESLEK EĞİTİMİ VE DENETİMİ Madde 71 - Bu Kanunun meslekî eğitime ilişkin hükümleri ile 3308 sayılı Meslekî Eğitim Kanununun esnaf ve sanatkâr kesimindeki pratik meslek eğitimini düzenleyen hükümleri Bakanlık, Millî Eğitim Bakanlığı ve Konfederasyonun işbirliği ile bütünlük içinde yürütülür. Esnaf ve sanatkârların meslekî eğitimleri, esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşları ile Millî Eğitim Bakanlığı Çıraklık ve Yaygın Eğitim Genel Müdürlüğü tarafından ortaklaşa planlanır, yürütülür, değerlendirilir ve denetlenir. EĞİTİMİN ORGANİZASYONU Madde 72 - Bu Kanunda ve 3308 sayılı Meslekî Eğitim Kanununda belirlenen amaçlar doğrultusunda esnaf ve sanatkârlar ile yanlarında çalışan çırak ve kalfaların, pratik meslek eğitimini gerçekleştirmek, her kademedeki esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının asli görevidir. Esnaf ve sanatkârlar ile yanlarında çalışan çırak ve kalfaların, meslekî eğitimlerini organize etmek için esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının bünyesinde birer meslekî eğitim danışmanlığı birimi kurulur. MESLEK EĞİTİMİ FONU Madde 73 - Esnaf ve sanatkârların her türlü meslek eğitimi faaliyetini gerçekleştirmek ve desteklemek amacıyla Konfederasyon bünyesinde Meslek Eğitimi Fonu kurulur. Fonun kaynakları; a) Konfederasyon bütçesine her yıl bu amaçla konacak ödenekler, b) Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının eğitim bütçelerinden ödeyecekleri paylar, c) Yapılacak bağışlar ve diğer gelirlerden, Oluşur. Fonda toplanan kaynak, sadece esnaf ve sanatkâr kesimine yönelik yapılacak meslekî eğitim ile bu eğitimin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması amacıyla kullanılır. MESLEK EĞİTİMİNİN FİNANSMANI Madde 74 - Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşları bu Kanunda belirtilen meslek eğitimine ilişkin görevleri yerine getirmek için, katılma paylarının hesaplanmasında kullanılan yöntem esas alınarak, yıllık gayri safi gelirlerinin % 5'ini ayırmak suretiyle eğitim bütçesi yapmak zorundadırlar. Odalar ayırdıkları bu payın beşte birini birliğe, beşte birini varsa federasyona, beşte birini Konfederasyon bünyesindeki Meslek Eğitimi Fonuna, hesap yılını takip eden mart ayı sonuna kadar öderler. Geri kalan miktarı da kendileri meslekî eğitim için kullanırlar. Birlik ve federasyonlar ayırdıkları bu payın beşte birini Konfederasyon bünyesindeki Meslek Eğitimi Fonuna öderler, geri kalan miktarı da kendileri meslekî eğitim için kullanırlar. Konfederasyon ise ayırdığı payın tamamını Fona aktarır. ALTINCI KISIM : YÖNETMELİKLER, Geçici VE SON HÜKÜMLER YÖNETMELİKLER Madde 75 - Bu Kanunun; a) 4 üncü maddesindeki karma odalarda kurulacak meslek komitelerinin kuruluşu ile çalışma usul ve esasları Konfederasyon tarafından, b) 47 nci maddesindeki, Bakanlık temsilcisinin veya hükümet komiserinin görevlendirilmesi, görev ve yetkileri ile bunlara ödenecek ücretler Bakanlık tarafından, c) 49 uncu maddesinde belirtilen genel kurullarda oy verme işleminin elektronik ortamda yapılması ile ilgili usul ve esaslar Bakanlık tarafından, d) 60 ıncı maddesindeki, esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarınca kullanılacak defter ve makbuzlar ile faaliyet konularına ve mevzuata uygun nitelikte muamelat, muhasebe, personel işlemlerinin usul ve esasları Konfederasyon tarafından, e) 61 inci maddesindeki, kayıt ücretleri ve yıllık aidatlar ile esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının düzenleyecekleri belgeler ve yaptıkları hizmet karşılığında anılan maddede belirtilen hadler içinde kalmak kaydıyla iller ve meslek gruplarının özellikleri dikkate alınarak belirlenecek tarifelere göre tahsil edecekleri ücretler Konfederasyon tarafından, f) 62 nci maddesindeki, fiyat tarifelerinin düzenleme usul ve esaslarının tayin ve tespiti Konfederasyon tarafından, g) 63 üncü maddesindeki, Esnaf ve Sanatkâr ile Tacir ve Sanayiciyi Belirleme Koordinasyon Kurulunun çalışma usul ve esasları Bakanlık tarafından, h) 67, 68 ve 69 uncu maddelerinde yer alan, sicil işlemlerinin nasıl yürütüleceği, defter ve kayıtların ne şekilde tutulacağı, hangi hususların tescil ve ilan edileceği; resen kayıt ve terkin işlemleri, sicilin denetimi, sicil memurlarına itiraz yolları, sicil personelinin nitelikleri, sorumluluğu Bakanlık tarafından, ı) 70 inci maddesindeki, Sicil Gazetesinin çıkarılması ve idare şekli, giderlerinin karşılanması, gelirlerinin tahsili ve sarfı, ilan ve ücret tarifesi, kayıtlarının tutulması, muamelat ve muhasebe işlemlerinin yürütülmesi usul ve esasları ile Sicil Gazetesi komitesi üyelerine Sicil Gazetesi gelirlerinden karşılanmak ve net aylık miktarı asgari ücret tutarını geçmemek üzere ödenecek huzur hakları Bakanlık tarafından, j) 71, 72 ve 73 üncü maddelerinde yer alan pratik eğitimin verileceği iş yerleri ve bunların denetimine ilişkin hükümlerinin usul ve esasları ve 3308 sayılı Meslekî Eğitim Kanununun uygulanmasında henüz kapsam içine alınmamış il ve meslek dallarında yapılacak uygulama ve verilecek belgeler ile Meslek Eğitimi Fonunun yönetimi ve fon kaynaklarının kullanımı Konfederasyon tarafından, Üç ay içerisinde çıkarılacak yönetmeliklerle düzenlenir. Konfederasyon tarafından hazırlanması öngörülen yönetmelikler Bakanlık onayı ile yürürlüğe konulur. Bu Kanunun 4, 16, 26 ve 34 üncü maddelerinde öngörülen örnek ana sözleşmeler Bakanlıkça altı ay içinde hazırlanır. YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILAN HÜKÜMLER İLE ATIFLAR Madde 76 - 17.7.1964 tarihli ve 507 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Kanunu yürürlükten kaldırılmıştır. Diğer kanunlarda, 507 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Kanununa yapılmış olan atıflar bu Kanuna yapılmış sayılır. Geçici Madde 1 - Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce kurulmuş bulunan oda, birlik, federasyon ve Konfederasyonun tüzel kişilikleri bu Kanunda öngörülen şartları yerine getirmeleri kaydıyla devam eder. Geçici Madde 2 - Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce olağan ve olağanüstü genel kurullarını yapmış ve yapmamış olan esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşları, olağan genel kurul toplantılarını ve seçimlerini 2005 yılında olmak üzere; odalar ekim ayında, birlikler ve federasyonlar kasım ayında, Konfederasyon aralık ayında, bu Kanuna göre yeniden yaparlar. Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının halen görevde olan yetkili kurulları, bu Kanuna göre 2005 yılında yapılacak olağan genel kurul ve seçimlere kadar olan görev sürelerini mevcut durumları ile tamamlarlar. Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının yapılacak olağanüstü genel kurulları ve seçimleri bu Kanuna göre yapılır ve yetkili organlar bu Kanuna göre teşekkül ettirilir. Geçici Madde 3 - 15.8.2005 tarihine kadar, mevcut esnaf ve sanatkârlar odalarına kayıtlı üyelerin üyelik nitelikleri bu Kanunun 7 nci maddesinde belirtilen şartlara uygun olarak yönetim kurulu tarafından güncelleştirilir. Sicile kayıtlı olmayıp odaya kayıtlı üyelerle, odaya kayıtlı olmayıp sicile kayıtlı olan üyelerin eksik işlemleri, sicil tarafından oda ve sicil numaraları ilgili odayla irtibatlı olarak verilerek tamamlanır. Ayrıca, odalar; üyelerine ilişkin bilgilerin Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında güncelleştirilmesini 15.8.2005 tarihine kadar, tamamlamak zorundadırlar. Üyeler de bu süre içinde eksik bilgilerini odaya ulaştırmak mecburiyetindedirler. Bu çalışmalar sonucunda vefat ettiği, emekli olarak veya başka bir nedenle mesleğini icra etmekten vazgeçtiği tespit edilen üyelerin bilgilerini havi listeler oda yönetim kurulunca sicile bildirilir ve bu kişilerin sicil ve oda kayıtları silinir. Bu şekilde yapılan terkin işleminden harç alınmaz ve Sicil Gazetesinde yayımı ücretsiz olarak yapılır. Oda kayıtları bulunup esnaf ve sanatkâr sicil kayıtları olmayan üyelerin üyeliklerinin bu yasaya uygun olarak güncellenmesini temin için üyelik niteliklerini taşımaları kaydıyla ve bir sefere mahsus olmak üzere 15.8.2005 tarihine kadar esnaf ve sanatkâr siciline yapılacak kayıtlarında tescil harcı ve herhangi bir masraf alınmaz ve bunların Sicil Gazetesinde ilanı ücretsiz olarak yapılır. Oda üyeliğine istinaden Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu üyesi olan, ancak bu Kanunun yürürlüğe girmesiyle üyelik şartlarını taşımadıkları için oda üyelikleri sona erenlerin bu kuruma olan üyelikleri, yükümlülüklerini yerine getirmeleri kaydıyla devam eder. Güncelleme çalışmaları sırasında Maliye Bakanlığı, Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu ve Sosyal Sigortalar Kurumu gibi kamu kurum ve kuruluşlarının veri tabanlarından yararlanılır. Geçici Madde 4 - Bu Kanunun 16 ncı maddesinin birinci fıkrası, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte faaliyette bulunan İstanbul Bilumum Madeni Eşya Sanatkârları Odaları Birliği için uygulanmaz. Bu Birlikte İstanbul Esnaf ve Sanatkâr Sicil Müdürlüğüne bağlı bir sicil müdür yardımcısı görev yapar. Geçici Madde 5 - Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren; a) Yıllık aidatlarını, 31.12.2003 tarihine kadar ödemeyen oda üyelerinin, bu tarihten önceki dönemlere ilişkin yıllık aidat borçları ve gecikme zamları, b) Katılma ve eğitim paylarını, 31.12.2003 tarihine kadar ödemeyen oda, birlik ve federasyonların, bu tarihten önceki dönemlere ait katılma ve eğitim payı borçları ve gecikme zamları, 2004 yılına ait yıllık aidat, katılım payı ve eğitim payları asıllarının üç ay içinde ödenmesi kaydıyla terkin olunur. 31.12.2003 tarihinden önceki dönemlere ait yıllık aidat ve gecikme zammı borcu olup oda tarafından kanuni yollara başvurulduğu halde adresinde bulunamayan ve gayrifaal olduğu anlaşılan üyeler oda yönetim kurulunca tespit edilerek sicil ve oda üyelik kayıtlarının silinmesi için sicile bildirilir; bu şekilde yapılan terkin işlemlerinin Sicil Gazetesinde yayımı ücretsiz olarak yapılır ve harç alınmaz. Geçici Madde 6 - 15.8.2005 tarihine kadar, yapılacak güncelleme çalışmaları sonucunda aktif üye sayıları 100'den az olan odalar, Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında Bakanlıkça tespit edilir ve bu odalar mahkeme kararına gerek kalmaksızın kendiliğinden fesih olmuş sayılırlar ve durum Bakanlık tarafından ilgili birliğe bildirilir. Bu odalar hakkında ilgili birlik tarafından bu Kanunun 15 inci maddesinin son fıkrasındaki fesih ile ilgili hüküm uygulanır. Geçici Madde 7 - Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte bu Kanunla yürürlükten kaldırılan 507 sayılı Kanuna göre tesis edilmiş bulunan ajanlıklar kendiliğinden lâğvolur ve haklarında bu Kanunun 15 inci maddesinin son fıkrasındaki fesih ile ilgili hüküm uygulanır. Ajanlık üyeleri 15.8.2005 tarihine kadar, sicil tarafından bu Kanunun 6 ncı maddesinde belirtilen esaslar dahilinde ilgili odalara devir ve kayıt edilir. Bu işlem için üyelerden herhangi bir ücret alınmaz. Bu ajanlıkların üye kayıt defterleri bağlı olduğu birlik tarafından muhafaza edilir. Geçici Madde 8 - Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte bu Kanunla yürürlükten kaldırılan 507 sayılı Kanuna göre büyükşehir statüsündeki illerin il merkezlerine dahil ilçelerde kurulmuş olan odalar ile daha sonra büyükşehire dahil edilen ilçelerde kurulmuş odalar mevcut üyelerini muhafaza ederler. Ancak, daha sonra yapılacak yeni üyelik kayıtlarında bu odaların çalışma bölgesinde faaliyet gösteren esnaf ve sanatkârlar isteklerine göre bu odalara veya büyükşehir sınırları içinde kurulu bulunan ilgili odaya sicil tarafından kaydedilir. Geçici Madde 9 - Sicil Gazetesinin elektronik ortamda yayımlanmaya başlanmasından önce yayınlanmış nüshaları Bakanlık ve Konfederasyonun gözetim ve işbirliğinde elektronik ortama aktarılır. Geçici Madde 10 - Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce genel sekreter, genel sekreter yardımcısı ve sicil memuru olarak atanmış olanlarda bu Kanunda belirtilen nitelikler aranmaz; sicil memurları sicil müdürü olarak atanmış sayılır. Geçici Madde 11 - Bu Kanunda öngörülen yönetmelikler çıkarılıncaya kadar mevcut yönetmeliklerin bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur. Geçici Madde 12 - Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte ilçelerde kurulu bulunan ve üye sayıları 100'den aşağı olan odaların, toplam üye sayıları 100'den aşağı olmaması şartıyla 2005 yılı Ekim ayında yapacakları genel kurulları öncesinde müşterek genel kurullarını yaparak birleşmeleri halinde karma oda olarak devam ederler. YÜRÜRLÜK Madde 77 - Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer. YÜRÜTME Madde 78 - Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. Kaynak:http://www.tureb.net/esmk_kanunu.doc |
Kanun Numarası: 2821 Kabul Tarihi: 05/05/1983 Yayımlandığı Resmi Gazete Tarihi: 07/05/1983 Yayımlandığı Resmi Gazete Sayısı: 18040 BİRİNCİ KISIM: AMAÇ VE TANIMLAR AMAÇ: Madde 1 - Bu Kanunun amacı, çalışma ilişkilerinde ekonomik ve sosyal hak ve menfaatlerin korunması ve geliştirilmesi için işçiler ve işverenler tarafından meydana getirilen sendikalar ile konfederasyonların kuruluşu, teşkilatı, faaliyeti ve denetlenmesi esaslarını düzenlemektir. TANIMLAR: Madde 2 - İşçi: Hizmet akdine dayanarak çalışanlara denilir. Bu Kanun bakımından araç sahibi hariç nakliye mukavelesine göre esas itibariyle bedeni hizmet arzı suretiyle çalışmayı veya neşir mukavelesine göre eserini naşire terketmeyi meslek edinmiş bulunanlar ve adi şirket mukavalesine göre ortaklık payı olarak esas itibariyle fiziki veya fikri emek arzı suretiyle - bu mukavelenin aynı durumdaki herkese fiilen açık olması kaydıyla - bir işyerinde çalışanlar da işçi sayılırlar. Hizmet akdine dayanarak çalışan bir kimsenin T.C. Emekli Sandığı Kanununa tabi olması işçi sayılmasına engel teşkil etmez. İşveren: İşçi sayılan kimseleri çalıştıran gerçek veya tüzelkişiye ve tüzelkişiliği olmayan kamu kuruluşlarına denilir. Bir adi şirkette fiziki veya fikri emek arzı suretiyle ortak olanların dışındaki ortaklar da bu Kanun bakımından işveren sayılırlar. (Değişik fıkra: 04/04/1995 - 4101/1 md.) İşveren vekili: İşveren sayılan gerçek ve tüzelkişiler ve tüzelkişiliği olmayan kamu kuruluşları adına işletmenin bütününü sevk ve idareye yetkili olanlara denilir. İşveren vekilleri bu Kanun bakımından işveren sayılırlar. İşyeri: İşin yapıldığı yere denilir. İşin niteliği ve yürütümü bakımından işyerine bağlı bulunan yerlerle, dinlenme, çocuk emzirme, yemek, uyku, yıkanma, muayene ve bakım, beden veya mesleki eğitim yerleri ve avlu gibi sair eklentiler ve araçlar da işyerinden sayılır. Sendika: İşçilerin veya işverenlerin çalışma ilişkilerinde, ortak ekonomik ve sosyal hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek için meydana getirdikleri tüzelkişiliğe sahip kuruluşlara denilir. Konfederasyon: Değişik işkollarında en az beş sendikanın bir araya gelmesi suretiyle meydana getirdikleri tüzelkişiliğe sahip üst kuruluşlara denilir. BİRİNCİ BÖLÜM: KURULUŞ ESASLARI İŞÇİ VE İŞVEREN SENDİKALARI: Madde 3 - İşçi sendikaları, işkolu esasına göre bir işkolunda ve Türkiye çapında faaliyette bulunmak amacı ile bu işkolundaki işyerlerinde çalışan işçiler tarafından kurulur. İşveren sendikaları, işkolu esasına göre bir işkolunda ve Türkiye çapında faaliyette bulunmak amacı ile bu işkolundaki işverenler tarafından kurulur. Kamu işveren sendikalarının, aynı işkolundaki kamu işverenleri tarafından kurulması ve aynı işkolunda faaliyette bulunması şartı aranmaz. Bir işkolunda birden fazla sendika kurulabilir. Meslek veya işyeri esasına göre işçi sendikası kurulamaz. Sendikalar, tüzüklerinde belirtmek şartıyla ve genel kurul kararıyla şube açabilirler. İŞKOLUNUN BELİRLENMESİ: Madde 4 - Bir işyerinin girdiği işkolunun tespiti Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca yapılır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tespit ile ilgili kararını Resmi Gazete'de yayımlar. Kararın yayımını müteakip bu tespite karşı ilgililer iş davalarına bakmakla görevli mahalli mahkemede onbeş gün içinde dava açabilirler. Mahkeme iki ay içinde kararını verir. Kararın temyiz edilmesi halinde Yargıtay uyuşmazlığı iki ay içinde kesin olarak karara bağlar. KURUCULARDA ARANACAK NİTELİKLER: Madde 5 - (Değişik madde: 25/05/1988 - 3449/1 md.) (Değişik fıkra: 04/04/1995 - 4101/2 md;Değişik fıkra: 23/01/2008-5728 S.K./384.mad) Sendika kurucusu olabilmek için; Türk vatandaşı, medeni hakları kullanmaya ehil ve sendikaların kurulacağı işkolunda fiilen çalışır olmak; Türkçe okur-yazar olmak ve ayrıca; Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, milli savunmaya karşı suçlar, devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahkûmiyetin bulunmaması şarttır. İşveren sendikasının kurucusunun tüzelkişi olması halinde tüzelkişiyi temsil eden gerçek kişide de işkolunda fiilen çalışma şartı hariç yukarıdaki bütün şartlar aranır. KURULUŞTA UYULACAK USUL: Madde 6 - Sendika ve konfederasyonlar önceden izin almaksızın kurulabilir. (Değişik fıkra: 25/05/1988 - 3449/2. md.) Sendika kurucuları, sendika merkezinin bulunacağı ilin valiliğine makbuz karşılığında, dilekçelerine ekli olarak sendika tüzüğünü, kurucuların nüfus cüzdanlarının suretlerini, ikametgah belgelerini, meslek ve sanat özgeçmişlerini, sendikanın kurulacağı işkolunda fiilen çalışır olduklarını kanıtlayan belgeler ile sabıka kayıtlarını, ilk genel kurula kadar kuruluşu sevk ve idare edecekler ile bunların eşleri ve velayetleri altında çocuklarına ait noterden tasdikli mal bildirimlerini vermek zorundadırlar. Konfederasyon kurucuları, konfederasyon tüzüğü ile kurucu sendikaların konfederasyon kurulmasına ilişkin genel kurul kararlarını ve ilk genel kurula kadar sevk ve idare edeceklerin kimliklerini merkezinin bulunacağı ilin - valiliğine makbuz karşılığında vermek zorundadırlar. Konfederasyonu ilk genel kurula kadar sevk ve idare edecekler, üye sendikaların zorunlu organlarına seçilmemişlerse, sendika kurucuları için istenen diğer belgeleri de eklemek zorundadırlar. Yukarıdaki fıkralarda belirtilen belgeler ve tüzüklerin ilgili valiliğe tevdii ile birlikte sendika veya konfederasyon tüzelkişilik kazanır. Vali, tüzük ve belgelerin birer örneğini derhal Çalışma ve Sosyal Güvenlik, İçişleri ve Maliye bakanlıkları ile ilgili Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge müdürlüğüne gönderir. Belgelerin şekli ile başvuru usul ve esasları Çalışma ve Sosyal Güvenlik, İçişleri ve Maliye bakanlıklarınca müştereken çıkartılacak bir yönetmelikle belirlenir. Sendika ve konfederasyonların tüzükleri Anayasada belirlenen Cumhuriyetin niteliklerine ve demokratik esaslara aykırı olamaz. Tüzük ve bu maddede sayılan belgeler ile içerdikleri bilgilerin kanuna aykırılığının tespiti veya bu Kanunda öngörülen kuruluş şartlarının gerçekleşmediğinin anlaşılması halinde, vali veya ilgili bakanlıkların her biri sendika veya konfederasyonun faaliyetinin durdurulması veya kapatılması için iş davalarına bakmakla görevli mahalli mahkemeye başvurur. Tüzükte suç teşkil eden hususların tespit halinde durum gereği için Cumhuriyet savcılığına ayrıca bildirilir. SENDİKA VEYA KONFEDERASYONUN TÜZÜĞÜ: Madde 7 - Sendika ve konfederasyonların tüzüklerinde aşağıdaki hususların belirtilmesi zorunludur. 1. Sendika veya konfederasyonun adı, merkezi ve adresi, 2. Sendika veya konfederasyonun amacı ve bu amacı gerçekleştirmek üzere sürdürülecek çalışma konuları ve çalışma biçimleri, 3. Sendikanın faaliyet göstereceği işkolu, 4. Sendika kurucularının ad ve soyadları, meslek veya sanatları ve ikametgahları; konfederasyonu kuran sendikaların işkolları ile ad ve adresleri, 5. Sendika veya konfederasyona üye olma, üyelikten çıkma ve çıkarılmanın şart ve şekilleri, 6. Sendika veya konfederasyon genel kurulunun kuruluş şekli ve toplanma zamanı, 7. Genel kurulun görevleri, yetkileri, oy kullanma ve karar alma usul ve yeter sayıları, 8. Sendika veya konfederasyon yöneticilerinde aranacak nitelikler, 9. Sendikanın veya konfederasyonun organlarına üyelerin ne suretle seçileceği, asıl ve yedek üye sayısı, görev ve yetkileri, 10. Sendika şubelerinin nasıl kurulacağı, görev ve yetkileri, genel kurullarının toplantılarına ve kararlarına ilişkin usul ve esaslar ile sendika genel kurulunda şubelerin nasıl temsil edileceği, 11. Üye aidatlarının tespit şekil ve usulü, *1* 12. Sendikanın veya konfederasyonun iç denetim usulleri, 13. Harcamaların nasıl yapılacağı, yetkilerin nasıl verileceği ve yetki sınırları, 14. Tüzüğün ne şekilde değiştirileceği, 15. Sendika veya konfederasyonun feshi halinde mallarının tasfiye şekli, 16. Sendika veya konfederasyonun organlarının oluşumuna kadar kuruluşun işlerini yürütmeye ve temsile yetkili geçici yönetim kurulu üyelerinin ad ve soyadları ile ikametgahları. TÜZELKİŞİLİĞİN KAZANILMASINDAN SONRA YAPILACAK İŞLEMLER: Madde 8 - Sendika veya konfederasyonun tüzelkişilik kazanmasından sonra kurucular, tüzüğü ve ilk genel kurul toplantısına kadar sendika veya konfederasyonu sevk ve idare ile görevli kişilerin ad ve soyadlarını, meslek ve sanatlarını ve ikametgahlarını Ankara, İstanbul ve İzmir'de yayımlanan ve ülke çapında dağıtılan günlük birer gazetede onbeş gün içinde ilan ederler. Kurucular, gazete ilanını, sadece sendika veya konfederasyonun adına ve merkezine inhisar ettirebilirler. Bu takdirde, sözü geçen belgelerin birer örneği aynı süre içinde o ilin valiliğinin ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürlüğünün ilan tabelasında bir ay süre ile asılır ve basılmış nüshaları, masrafı karşılığında, ilgililere dağıtılır. Bu dağıtım vergi, resim ve harca tabi değildir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge müdürlükleri, sendika veya konfederasyonlar için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca tespit edilecek esaslar çerçevesinde birer sicil tutarlar. Bu sicillerin birer örneği Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına gönderilir. İKİNCİ BÖLÜM: ORGANLAR ORTAK HÜKÜMLER: Madde 9 - Sendikaların, sendikaların şubelerinin ve konfederasyonların zorunlu organları; genel kurul, yönetim kurulu, denetleme kurulu ve disiplin kuruludur. Sendika ve konferedasyonlar ihtiyaca göre başka organlar da kurabilirler. Ancak bu organlara zorunlu organların görev, yetki ve sorumlulukları devredilemez. Genel kurul dışındaki zorunlu organlara seçilen asıl üye sayısı kadar yedek üye seçilir. Genel kurul tarafından seçilen organların üyelerinin ad ve soyadları, meslek ve sanatları, ikametgahları ile tüzük değişiklikleri ve tüzüğe göre şubelerin açılması, sendikanın ve şubesinin bulunduğu illerin valilikleri ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge müdürlüklerine onbeş gün içinde gönderilir ve 8 inci maddeye göre ilan edilir. Ancak şube genel kurulu tarafından yapılan seçim sonuçları, şubenin bulunduğu mahalde ilan edilir. (Beş ve altıncı fıkralar mülga: 04/04/1995/15 md.) Bu Kanunun uygulamasında yönetim ve denetim kurulu üyeleri yönetici sıfatını taşırlar. Genel kurul dışındaki organlara seçilenlerin 5 inci maddede sayılan suçlardan biri ile mahkum olmaları halinde görevleri kendiliğinden sona erer. (Ek fıkra: 25/05/1988 - 3449/3 md.) İşveren sendikalarında üyelerin genel kurulda ve diğer zorunlu organlarda kaç kişi ile temsil edilebilecekleri tüzüklerinde belirtilir. GENEL KURULLARIN OLUŞMASI: Madde 10 - İşçi sendika şubesi genel kurulu, üyelerden oluşur. (Değişik fıkra: 04/04/1995 - 4101/3 md.) İşçi Sendikası şubesinin faaliyet sahasındaki işyerlerinde çalışan sendikalı işçi sayısı beşyüzü aştığı takdirde şube genel kurulu delege esasına göre yapılır. Genel kurula katılacak delegeler, üyeler tarafından serbest, eşit, gizli oy, açık sayım ve döküm esasına göre ve sendika tüzüğündeki hükümlere göre seçilir. Şube genel kuruluna katılacak delege sayısı yüzden az ikiyüzelliden çok olmamak üzere sendika tüzüğünde belirlenir. İşçi sendikası genel kurulu, üyelerden, üye sayısı bini aştığı takdirde delegelerden oluşur. Şubesi bulunan sendikalarda delegeler şube genel kurullarınca, şubeleri bulunmayan sendikalarda delegeler ikinci fıkradaki usul uyarınca seçilir. Sendika genel kurulunun delege sayısı ikiyüzden az beşyüzden çok olmamak üzere tüzüğünde belirlenir. İşveren sendikası genel kurulu üyelerden, üyenin tüzelkişi olması halinde temsilcisinden, üye ve temsilci sayısı bini aştığı takdirde delegelerden oluşur. Delegeler ikinci fıkradaki usul uyarınca üye ve temsilcilerce kendi aralarından seçilir. Sendika genel kurulunun delege sayısı beşyüzden çok olmamak üzere tüzüğünde belirlenir. İşçi ve işveren konfederasyonu genel kurulu, üye sendikalarca seçilen en çok beşyüz delegeden oluşur. Üye sendikaların genel kurulda kaç delegeyle temsil edileceği konfederasyon tüzüğünde belirlenir. Konfederasyon, sendika ve sendika şubesi yönetim ve denetleme kurulu üyeleri bu sıfatla kendi genel kurullarına delege olarak katılırlar. Delege sıfatı, müteakip olağan genel kurul için yapılacak delege seçimi tarihine kadar devam eder. Sendika tüzüklerine delege seçilebilmeyi engelleyici hükümler konamaz. GENEL KURULLARIN GÖREVLERİ: Madde 11 - Genel kurulların başlıca görev ve yetkileri şunlardır: 1. Organların seçimi, 2. Tüzük değişikliği, 3. Yönetim ve denetleme kurulları raporlarının görüşülmesi, 4. Yönetim ve denetleme kurulunun ibrası, 5. Yönetim kurulunca hazırlanan bütçenin görüşülüp aynen veya değiştirilerek kabulü, 6. Gerekli taşınmaz malların satın alınması veya mevcut taşınmaz malların satılması hususunda yönetim kuruluna yetki verilmesi, 7. Konfederasyonlara üye olma veya üyelikten çekilme, 8. (Değişik bent: 25/05/1988 - 3449/4. md.) Şube açma veya bu konuda yönetim kuruluna yetki verme, şubeleri birleştirme veya kapatma, 9. Aynı türden olmak şartıyla bir başka sendika veya konfederasyonla birleşme ve katılma, 10. Sendika ve konfederasyonun uluslararası işçi veya işveren kuruluşlarına üye olması veya üyelikten çekilmesi, 11. Feshetme, 12. Mevzuatta veya tüzüklerinde genel kurulca yapılması belirtilen diğer işlemlerin yerine getirilmesi, başka bir organa bırakılmamış konuların karara bağlanması. 13. (Ek bent: 04/04/1995 - 4101/4 md.) Delege seçiminde uyulacak esasların, kanuna aykırı olmamak üzere düzenlenmesi. Şube genel kurulları sadece yukarıdaki 1, 3, 4 ve 12 nci bendlerde belirtilen görevleri yerine getirirler. Şube genel kurullarının mali ibra yetkisi yoktur. GENEL KURULLARIN TOPLANTI ZAMANI: Madde 12 - Sendika veya konfederasyonun ilk genel kurulu, tüzelkişilik kazanmasından başlayarak altı ay içinde yapılır. (Değişik fıkra: 04/04/1995 - 4101/5 md.) Olağan genel kurul dört yılda bir toplanır. Tüzüklerde daha kısa bir sürede toplanma öngörülebilir. Olağan genel kurul üç yılda bir toplanır. Tüzükler de daha kısa bir sürede toplanma öngörülebilir. İki genel kurul toplantısı arasındaki döneme ait faaliyet ve hesap raporu ile denetleme kurulu veya denetçi raporunun ve gelecek döneme ait bütçe teklifinin, genel kurula katılacaklara toplantı tarihinden onbeş gün önce gönderilmesi zorunludur. Olağanüstü genel kurul, yönetim kurulu veya denetleme kurulunun gerekli gördüğü hallerde yahut genel kurul üye veya delegelerinin beşte birinin yazılı isteği üzerine toplanır. Genel kurula çağrı yönetim kurulu tarafından yapılır. GENEL KURUL TOPLANTI VE KARAR NİSABI: Madde 13 - Toplantı nisabı üye veya delege tamsayısının salt çoğunluğudur. Tüzükte daha yüksek bir nisap tespit edilebilir. İlk toplantıda yeter sayı sağlanamazsa ikinci toplantı en çok onbeş gün sonraya bırakılır. Bu toplantıya katılanların sayısı, üye veya delege tamsayısınn üçte birinden az olamaz. Delegelerle toplanan genel kurullarda delege olmayanlar, üyelerle toplanan genel kurullarda ise üye olmayanlar nisapta nazara alınmazlar ve oy kullanamazlar. Delegelerin veya üyelerin genel kurula katılmaları ve oy kullanmaları engellenemez. Karar nisabı toplantıya katılan üye veya delege sayısının salt çoğunluğudur. Ancak bu sayı üye veya delege tamsayısının dörte birinden az olamaz. Genel kurul tutanakları başkanlık divanınca kanuna uygun bir şekilde tutulur ve imzalanır. SEÇİMLERDE UYULACAK ESASLAR: Madde 14 - Genel kurulların toplanması ve yürütülmesini gözetmek üzere valinin görevlendireceği hükümet komiserinin genel kurulun başlayacağı gün ve saatte genel kurulun yapılacağı mahalde bulundurulması zorunludur. Bulunmaması halinde, genel kurulun çalışmalarına komiser olmadan da başlanabilir ve durum derhal valiliğe bildirilir. Genel kurullarda zorunlu organlara delege veya üye seçimleri yargı gözetimi altında serbest, eşit, gizli oy, açık sayım ve döküm esasına göre aşağıdaki şekilde yapılır. (Değişik fıkra: 28/08/1983 - 2882/2 md.) Seçim yapılacak genel kurul toplantılarından enaz onbeş gün önce genel kurula katılacak üye veya delegeleri belirleyen listeler ile toplantının gündemi, yeri, günü, saati ve çoğunluk olmadığı takdirde yapılacak ikinci toplantıya ilişkin hususları belirten bir yazı ile birlikte, iki nüsha olarak o yer seçim kurulu başkanı olan hakime ve mahalli mülki amire tevdi edilir. O yerde birden fazla seçim kurulu varsa, görevli seçim kurulunu il seçim kurulu tespit eder. Toplantı tarihleri gündemde yer alan diğer konular göz önünde bulundurularak, görüşmelerin bir Cumartesi günü akşamına kadar sonuçlanmasını ve seçimlerin ertesi gün olan Pazar gününün dokuz - onyedi saatleri arasında yapılmasını sağlayacak şekilde düzenlenmesi zorunludur. Şube genel kurullarında görüşmeler ve seçimler, yukarıdaki günlerden birisi içinde de tamamlanabilir. Hakim gerektiğinde ilgili kayıt ve belgeleri de getirtip incelemek suretiyle varsa noksanları tamamlattıktan sonra seçime katılacak üye veya delegeleri belirleyen liste ile yukarıdaki fıkrada belirtilen diğer hususları onaylar. Onaylanan liste ile toplantıya ilişkin diğer hususlar genel kurulun toplantı tarihinden yedi gün önce sendika şubesi, sendika veya konfederasyon binasında asılmak suretiyle ilan edilir. İlan süresi üç gündür. İlan süresi içinde listeye yapılacak itirazlar hakim tarafından incelenir ve en geç iki gün içinde kesin olarak karara bağlanır. Bu suretle kesinleşen listeler ile toplantıya ilişkin diğer hususlar hakim tarafından onaylanarak ilgili sendika şubesi, sendika veya konfederasyona gönderilir. Hakim, bir başkan ve iki üyeden oluşan seçim sandık kurulu oluşturur. Sandık kurulu başkanı en az on yıllık hizmeti bulunan Devlet memurları, diğer üyeleri ise aday olmayan üye veya delegeler arasından seçilir. Ayrıca, aynı şekilde bir yedek başkan ve iki yedek üye de belirlenir. Seçim sandık kurulu, seçimlerin kanunun ve sendika veya konfederasyon tüzüğünün öngördüğü esaslara göre yürütülmesi, yönetimi ve oyların tasnifi ile görevli olup, bu görevleri seçim ve tasnif işlemleri bitinceye kadar aralıksız olarak devam eder. Genel kurullarca yapılacak seçimlerde aday olanların listeleri birlikte veya organlara göre ayrı ayrı olmak üzere başkanlık divanınca yeteri kadar düzenlenerek ilgili seçim kurulu başkanına mühürlenmek üzere verilir. Listede adı yazılı bulunmayanlar oy kullanamazlar. Oylar, oy verenin nüfus hüviyet cüzdanı ve resimli üyelik veya delegelik kimlik kartı ile ispat edilmesinden ve listedeki isminin karşısındaki yerin imzalanmasından sonra kullanılır. Oylar, oy verme sırasında sandık kurulu başkanı tarafından verilen, adayları gösterir seçim kurulu başkanınca mühürlenmiş listedeki isimlerin işaretlenmesi suretiyle kullanılır. Seçilecek organı oluşturan üye sayısından fazla adayın işaretlendiği oy pusulaları ile diğer kağıtlara yazılan oylar geçersiz sayılır. Seçim süresinin sonunda seçim sonuçları tutanakla tespit edilip, seçim sandık kurulu başkan ve üyeleri tarafından imzalanır. Tutanakların bir örneği seçim yerinde asılmak suretiyle ilan edilir. Kullanılan oylar ve diğer belgeler tutanağın bir örneği ile birlikte üç ay süre ile saklanmak üzere seçim kurulu başkanlığına verilir. (Değişik fıkra: 25/05/1988 - 3449/5. md.) Seçimin devamı sırasında yapılan işlemler ile tutanakların düzenlenmesinden itibaren iki gün içinde seçim sonuçlarına yapılacak itirazlar hakim tarafından aynı gün incelenir ve kesin olarak karara bağlanır. İtiraz süresinin geçmesi ve itirazların karara bağlanmasından hemen sonra hakim, yukarıdaki hükümlere göre kesin sonuçları ilan eder ve ilgili sendika, sendika şubesi veya konfederasyona bildirir. Ancak, ilgililerin bu Kanunun 52 nci maddesine göre başvuru hakkı saklıdır. Seçim kurulu başkanı ve seçim sandık kurulu başkanı ile üyelerine, "Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun" da belirtilen esaslara göre ilgili sendika, sendika şubesi veya konfederasyonca ücret ödenir. (Değişik fıkra: 23/01/2008-5728 S.K./385.mad) Seçimler sırasında sandık kurulu başkanı ve üyelerine karşı işlenen suçlar, kamu görevlilerine karşı işlenmiş gibi cezalandırılır. (Değişik fıkra: 01/06/2007 - 5672 S.K./1 md.) İşçi sendikası, sendika şubesi ve konfederasyonların genel kurul dışındaki zorunlu organlarına seçilebilmek için 5 inci maddede aranan şartları haiz olmak gerekir. Onaltı yaşını doldurmamış olan üyeler genel kurullarda oy kullanamazlar ve delege olamazlar. YÖNETİM KURULLARININ OLUŞMASI: Madde 15 - Sendika ve sendika şubeleri yönetim kurulları en az üç en çok dokuz üyeden, konfederasyonların yönetim kurulları ise en az beş en çok yirmidokuz üyeden oluşur. YÖNETİM KURULLARININ GÖREVLERİ: Madde 16 - Yönetim kurullarının başlıca görev ve yetkileri şunlardır: 1. Konfederasyon, sendika veya sendika şubesinin temsil edilmesi veya gerekli gördüğü hal ve konularda üyelerinden bir veya bir kaçına yetki vermesi veya ilgilileri görevlendirmesi, 2. Konfederasyon, sendika veya sendika şubesinin kanunların ve tüzüğünün verdiği yetki çerçevesinde yönetilmesi, gelir ve gider hesaplarına ilişkin işlemlerin yapılması ve gelecek döneme ait bütçenin hazırlanarak genel kurula sunulması, 3. Genel kurulca verilecek diğer görevlerin yapılması. YÖNETİM KURULU TOPLANTILARI: Madde 17 - Toplantı zamanı ve nisabı sendika veya konfederasyonun tüzüğünde belirtilir. Ancak toplantı nisabı üye tamsayısının salt çoğunluğunun altında tespit edilemez. Karar nisabı mevcut üyelerin salt çoğunluğudur. Oyların eşitliği halinde başkanın katıldığı taraf bu çoğunluğu sağlamış sayılır. Sendika ve konfederasyon yönetim kurullarının üye sayısı, ayrılmalar sebebiyle yedeklerin de getirilmesinden sonra, üye tamsayısının yarısından aşağı düşerse, genel kurul, mevcut yönetim kurulu üyeleri veya denetleme kurulu tarafından bir ay içinde toplantıya çağrılır. Çağrının yapılmaması halinde üyelerden birinin başvurması üzerine iş davalarına bakmakla görevli mahalli mahkeme, üyeler arasından seçeceği üç kişiyi bir ay içinde genel kurulu toplamakla görevlendirir. Şube yönetim kurulundaki ayrılmalar halinde yeni yönetim kurulunun seçilebilmesi için gerekli işlemler sendika yönetim kurulunca yapılır. Yönetim kurulu kararları, defterine yazılarak hazır üyelerce imzalanır. DİSİPLİN KURULU: Madde 18 - Disiplin kurulu en az üç en çok beş üyeden oluşur. Disiplin kurulu, sendika veya konfederasyonun tüzüğüne, amaç ve ilkelerine aykırı hareket ettiği ileri sürülen üyeleri hakkında soruşturma yapar, üyelikten çıkarma dışındaki tüzüğünde gösterilen disiplin cezalarını verir ve sonucunu genel kurula ve diğer ilgililere bildirir. Disiplin kurulu toplantıları hakkında yönetim kuruluna ilişkin 17 nci madde hükmü uygulanır. DENETLEME KURULLARI VE DENETÇİLER: Madde 19 - Denetleme kurulu genel kurulca seçilecek üç denetçiden oluşur. Ancak şubelerde denetleme kurulu yerine bir denetçi ile yetinilebilir. Denetleme kurulunun görev ve yetkileri şunlardır: 1. Yönetim kurulu faaliyetlerinin genel kurul kararlarına uygun olarak yapılıp yapılmadığının denetlenmesi, 2. Sendika veya konfederasyonun tüzüğüne uygun olarak idari ve mali denetlemede bulunulması, 3. Yönetim kurulundan genel kurulun olağanüstü toplantıya çağrılmasının istenmesi, 4. Sendika veya konfederasyonun tüzüğünde gösterilen diğer denetleme görevlerinin yapılması, 5. Denetleme raporunun hazırlanarak genel kurula sunulması. Denetleme kurulu veya denetçinin çalışma esasları yönetim kurulu toplantılarına ilişkin 17 nci madde hükmü gözönünde bulundurularak sendika veya konfederasyonun tüzüğünde tespit edilir. İKİNCİ KISIM: ÜYELİK BİRİNCİ BÖLÜM: SENDİKA ÜYELİĞİ SENDİKA ÜYELİĞİ ŞARTLARI: Madde 20 - Onaltı yaşını doldurmuş olup da bu Kanuna göre işçi sayılanlar, işçi sendikalarına üye olabilirler. Onaltı yaşını doldurmamış olanların üyeliği kanuni temsilcilerinin yazılı iznine bağlıdır. Bu Kanun anlamında işveren sayılanlar işveren sendikalarına üye olabilirler. SENDİKA ÜYESİ OLAMAYACAKLAR: Madde 21 - İşçi veya işveren sendikalarına; 1. Askeri şahıslar (Milli Savunma Bakanlığı ile Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığına bağlı işyerlerinde bu Kanun anlamında işçi olarak çalışanlar hariç), 2. (Mülga bent: 04/04/1995 - 4101/15 md.) 3. (Mülga bent: 25/05/1988 - 3449/17. md.) 4. (Mülga bent: 25/05/1988 - 3449/17. md.) 5. (Mülga bent: 04/04/1995 - 4101/15 md.) Üye olamazlar ve sendika kuramazlar. ÜYELİĞİN KAZANILMASI: Madde 22 - (Değişik fıkra: 25/05/1988 - 3449/6. md.) Sendikaya üye olmak serbesttir. Hiç kimse sendikaya üye olmaya veya olmamaya zorlanamaz. İşçi veya işverenler aynı zamanda ve aynı işkolunda birden çok sendikaya üye olamazlar. Birden çok sendikaya üye olunması halinde, sonraki üyelikler geçersizdir. Bir işyerindeki işçiler yardımcı işte çalışsalar bile ancak işyerinin bağlı olduğu işkolunda kurulu sendikaya üye olabilirler. İşçi sendikasına üyelik, işçinin beş nüsha olarak doldurup imzaladığı ve notere tasdik ettirdiği üye kayıt fişini sendikaya vermesi ve sendika tüzüğünde belirlenen yetkili organın kabulü ile kazanılır. Üyelik başvurusu, sendika tarafından en çok otuz gün içinde reddedilmediği takdirde üyelik istemi kabul edilmiş sayılır. Haklı bir sebep gösterilmeden üyeliği kabul edilmeyen işçinin, bu kararın kendisine tebliğinden itibaren otuz gün içinde iş davalarına bakmakla görevli mahalli mahkemede dava açmak hakkı vardır. Mahkemenin kararı kesindir. (Değişik fıkra: 25/05/1988 - 3449/6. md.) Üyeliği kesinleşen işçinin üye kayıt fişinin birer nüshasının sendikaca onbeş gün içinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına ve işçinin çalıştığı işyerinin bağlı bulunduğu Bölge Müdürlüğüne gönderilmesi zorunludur. Üye kayıt fişinin bir nüshası da işçinin kendisine verilir. İşveren sendikası üyeliği, üç nüsha üye kayıt fişinin doldurulup imzalanması ve sendikaya verilmesi ve sendika tüzüğünde belirlenen yetkili organın kabulü ile kazanılır. Üyelik başvurusu sendika tarafından en çok otuz gün içinde reddedilmeyen işverenin üyelik istemi kabul edilmiş sayılır. Haklı bir sebep gösterilmeksizin üyeliği kabul edilmeyen işverenin üçüncü fıkradaki usule göre dava açmak hakkı vardır. Üye kayıt fişinin birer nüshası, sendikaca onbeş gün içinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına ve işverenin işyerinin bağlı bulunduğu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge müdürlüğüne gönderilmesi zorunludur. ÜYELİK AİDATI: Madde 23 - Faaliyeti durdurulmayan sendika ve konfederasyonlara üyelerince ödenecek aidatın miktarı tüzüklerinde belirtilir. İşçi sendikasına işçinin ödeyeceği aylık üyelik aidatı tutarı, bir günlük çıplak ücretini geçemez. İşveren sendikasına işverenin ödeyeceği aylık üyelik aidatı tutarı, işyerinde işçilere ödediği bir günlük çıplak ücretleri toplamını geçemez. *1* Sendika tüzüklerine, üyelik aidatı dışında, üyelerden başka bir aidat alınacağına ilişkin hükümler konamaz. ÜYELİĞİN DEVAMI VE ASKIYA ALINMASI HALLERİ: Madde 24 - İşçi sendika veya konfederasyonlarının yönetim, denetleme ve disiplin kurullarında görev almalarından dolayı işyerinden ayrılan işçilerin bu göreve getirildikleri anda üyesi bulundukları sendikalardaki üyelik sıfatları devam eder. Sendikalara üye olmak hakkına sahip olanlardan mevzuat gereğince bir işletme veya kurumun yönetim kurullarında veya benzeri kurullarında işveren, işveren vekili ve işçi temsilcisi sıfatıyla bulunanların da sendika üyeliği devam eder. Askerliği meslek edinmemiş bulunan askeri şahısların bu Kanuna göre sahip bulundukları hak ve yükümlülükler silah altında bulundukları süre için askıda kalır. İşçi sendikası üyesi işçinin geçici olarak işsiz kalması veya sendikanın faaliyet alanı içinde kalmak şartı ile başka bir işe geçmesi sendika üyeliğini etkilemez. ÜYELİĞİN SONA ERMESİ: Madde 25 - İşçi veya işveren, sendikada üye kalmaya veya üyelikten ayrılmaya zorlanamaz. (Değişik fıkra: 04/04/1995 - 4101/6 md.) Her üye önceden bildirimde bulunmak suretiyle üyelikten çekilebilir. Çekilme bildirimi noter huzurunda münferiden kimliğin tespiti ve istifa edecek kişinin imzasının tasdiki ile olur. Çekilme bildiriminin birer örneği noterlikçe en geç üç işgünü içinde ilgili işverene, sendikaya, işyerinin bağlı bulunduğu Bölge Müdürlüğüne ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına gönderilir. Çekilme notere başvurma tarihinden itibaren bir ay sonra geçerlidir. Çekilenin bu bir aylık süre içerisinde başka bir sendikaya üye olması halinde yeni sendika üyeliği bu sürenin bitimi tarihinde kazanılmış sayılır. Üyenin sendika veya konfederasyondan çıkarılma kararı genel kurulca verilir. Çıkarma kararı çıkarılanlara ve ikinci fıkrada gösterilen yerlere yazı ile tebliğ edilir. Çıkarma kararına karşı üye veya işyerinin bağlı bulunduğu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge müdürlüğü kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde iş davalarına bakmakla görevli mahalli mahkemeye itiraz edebilir. Mahkeme iki ay içinde kesin olarak karar verir. Üyelik çıkarılma kararı kesinleşinceye kadar devam eder. İşveren veya işveren vekili sıfatını kaybedenlerin işveren sendika veya konfederasyonlarındaki üyelikleri ve görevleri, bu sıfatı kayıp ettikleri tarihte kendiliğinden sona erer. Ancak, tüzelkişiliği temsilen işveren vekili sıfatı ile işveren sendikalarına üye olanların bu sıfatı kaybetmeleri halinde tüzelkişiliğin üyeliği düşmez, işveren vekilinin sendika veya konfederasyon organlarındaki görevleri sona erer. (Değişik fıkra: 04/04/1995 - 4101/6. md.) Bağlı bulundukları, kanunla kurulu kurum ve sandıklardan yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı veya toptan ödeme alarak, işten ayrılan işçilerle, işkolunu değiştiren işçilerin sendika üyeliği sona erer. Çalışmaya devam edenler hakkında bu hüküm uygulanmaz. Ancak, sendika şubesi, sendika veya konfederasyonların yönetim ve denetim kurullarındaki görevleri sırasında yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı ya da toptan ödeme alan yöneticilerin sendika üyeliği, görevleri süresince ve yeniden seçildikleri sürece devam eder. İKİNCİ BÖLÜM: KONFEDERASYON VE ULUSLARARASI KURULUŞ ÜYELİĞİ KONFEDERASYONLARA ÜYE OLMA VE ÇEKİLME: Madde 26 - Bir konfederasyona üye olmak sendikanın genel kurulu kararına bağlıdır. Bu karar, sendikanın genel kurul üye veya delege tamsayısının salt çoğunluğu ile alınır. Sendika tüzüğünde daha yüksek bir nisap tespit edilebilir. Sendikalar aynı zamanda birden fazla konfederasyona üye olamazlar. Birden fazla konfederasyona üye olunması halinde tüm üyelikler geçersizdir. Konfederasyonların kurulmasında ve konfederasyonlardan çekilmede de birinci fıkra hükmü uygulanır. Konfederasyonlara üye olma ve üyelikten çekilme kararları 8 inci madde hükmüne göre ilan edilir ve resmi makamlara bildirilir. SENDİKA VE KONFEDERASYONLARIN KATILMASI VEYA BİRLEŞMESİ: Madde 27 - Sendikaların bir başka sendikaya veya konfederasyonların bir başka konfederasyona katılması halinde katılan sendika veya konfederasyonun bütün hak, borç, yetki ve menfaatleri katıldığı sendika veya konfederasyona kendiliğinden geçer. Birleşen sendika veya konfederasyonların bütün hak, borç, yetki ve menfaatleri birleşme sonucu meydana getirdikleri yeni tüzelkişiliğe kendiliğinden geçer. Bu madde hükümleri gereğince katılan veya birleşen sendika ve konfederasyonların üyeleri, ayrıca bir işleme tabi tutulmaksızın katılınılan veya yeni meydana getirilen sendika veya konfederasyonun üyesi olurlar. Katılma veya birleşme ile ilgili usul ve işlemler konusunda da 26 ncı madde hükmü uygulanır. ULUSLARARASI İŞÇİ VE İŞVEREN KURULUŞLARINA ÜYELİK: Madde 28 - (Değişik madde: 04/04/1995 - 4101/7 md.) Sendika ve konfederasyonlar Türkiye Devletinin şekline, insan haklarına saygılı, milli, demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti niteliklerine; Devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğüne; Türk Ulusuna ait egemenliğin kullanılmasının hiç bir suretle belli bir kişiye, zümreye veya sınıfa bırakılamayacağı ilkelerine; vicdan ve din özgürlüğüne; aykırı faaliyet göstermeyen uluslararası işçi ve işveren kuruluşlarına serbestçe üye olabilirler ve üyelikten çekilebilirler. İlgili kuruluş, üye olduğu uluslararası kuruluşun tüzüğünü üye olduğu tarihi izleyen onbeş gün içinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına gönderir. Üyelikten ayrılma halinde de, durumu, ayrılma tarihini izleyen onbeş gün içinde aynı Bakanlığa bildirir. Üye olunan uluslararası kuruluş tüzüğü birinci fıkradaki esaslara aykırı bulunduğu veya uluslararası kuruluş bu ilkelere aykırı faaliyet gösterdiği veya nitelik kazandığı takdirde, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, üyeliğin iptali için sendika veya konfederasyon merkezinin bulunduğu iş mahkemesinde dava açar. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde faaliyet gösteren işçi ve işveren kuruluşları Türkiye'de kurulu konfederasyonlara üye olabilirler. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM: TEMİNATLAR İŞÇİ SENDİKASI VE KONFEDERASYONU YÖNETİCİLİĞİNİN TEMİNATI: Madde 29 - Sendika ve konfederasyonların yönetim kurullarında veya başkanlığında görev aldığı için kendi isteği ile çalıştığı işyerlerinden ayrılan işçiler, bu görevlerinin seçime girmemek, yeniden seçilmemek veya kendi istekleriyle çekilmek suretiyle son bulması halinde, ayrıldıkları işyerinde işe yeniden alınmalarını istedikleri takdirde, işveren, talep tarihinden itibaren en geç bir ay içinde bu işçileri o andaki şartlarla eski işlerine veya eski işlerine uygun bir diğer işe, diğer isteklilere nazaran öncelik vererek almak zorundadır. Bu takdirde, işçinin eski kıdem hakları ve ücreti saklıdır. Bu hak, sendika veya konfederasyonlardaki yöneticilik görevinin sona ermesinden başlayarak üç ay içinde kullanılabilir. Yönetim kurulundaki ve başkanlıktaki görevleri ile ilgili fiilerinden dolayı hüküm giymiş olanlar bu haktan yararlanamazlar. İşverene düşen pay dahil olmak üzere sosyal güvenlik kurumlarının prim ve aidatlarını ödemeye devam etmek suretiyle ayrıldıkları işyerlerindeki sigortalılık haklarını da devam ettirebilirler. Yukarıda gösterilen haklardan sendika şube yönetim kurulu üyeleri ile başkanları da yararlanırlar. İŞYERİ SENDİKA TEMSİLCİLERİNİN TEMİNATI: Madde 30 - (Değişik madde: 09/08/2002 - 4773 S.K./9. md.) İşyeri sendika temsilcisinin belirsiz süreli hizmet akdinin işveren tarafından feshinde İş Kanununun ilgili hükümleri uygulanır. Temsilcinin hizmet akdinin sadece temsilcilik faaliyetlerinden dolayı feshedilmesi halinde, İş Kanununun 21 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca en az bir yıllık ücreti tutarında tazminata hükmedilir. İşveren, yazılı rızası olmadıkça işyeri temsilcisinin çalıştığı işyerini değiştiremez veya işinde esaslı bir tarzda değişiklik yapamaz. Aksi halde değişiklik geçersiz sayılır. SENDİKAYA ÜYE OLUP OLMAMA HÜRRİYETİNİN TEMİNATI: Madde 31 - İşçilerin işe alınmaları, belli bir sendikaya girmeleri veya girmemeleri veya belli bir sendikadaki üyeliği muhafaza veya üyelikten istifa etmeleri veya sendikaya girmeleri veya girmemeleri şartına bağlı tutulamaz. Toplu iş sözleşmelerine ve hizmet akitlerine bu hükme aykırı kayıtlar konulamaz. İşveren, bir sendikaya üye olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, işin sevk ve dağıtımında, işçinin mesleki ilerlemesinde, işçinin ücret, ikramiye ve primlerinde, sosyal yardım ve disiplin hükümlerinde ve diğer hususlara ilişkin hükümlerin uygulanması veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayırım yapamaz. Ücret, ikramiye, prim ve paraya ilişkin sosyal yardım konularında toplu iş sözleşmesi hükümleri saklıdır. (Değişik fıkra: 25/05/1988 - 3449/8. md.) İşçiler, sendikaya üye olmaları veya olmamaları, iş saatleri dışında veya işverenin rızası ile iş saatleri içinde, işçi sendika veya konfederasyonlarının faaliyetlerine katılmalarından dolayı işten çıkarılamaz veya herhangi bir nedenle farklı muameleye tabi tutulamazlar. (Değişik fıkra: 09/08/2002 - 4773 S.K./10. md.) İşverenin, hizmet akdinin feshi dışında, üçüncü ve beşinci fıkra hükümlerine aykırı hareket etmesi halinde, işçinin bir yıllık ücret tutarından az olmamak üzere tazminata hükmedilir. Sendika üyeliği veya sendikal faaliyetlerden dolayı hizmet akdinin feshi halinde ise, İş Kanununun 18, 19, 20 ve 21 inci madde hükümleri uygulanır. Ancak, İş Kanununun 21 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ödenecek tazminat işçinin bir yıllık ücret tutarından az olamaz. (Ek fıkra: 09/08/2002 - 4773 S.K./10. md.) 854 sayılı Deniz İş Kanunu, 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun ile 818 sayılı Borçlar Kanununa tâbi olan işçiler ve tarımdan sayılan işlerde çalışanlar ile İş Kanununun 18 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, aynı Kanunun 13/A, 13/B, 13/C, 13/D ve 13/E maddelerinin uygulanma alanı dışında kalan işçinin sendika üyeliği veya sendikal faaliyetlerden dolayı hizmet akdinin feshi iddiası ile açacağı davada, ispat yükümlülüğü işverende olmak üzere 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun genel hükümleri uygulanır. İşçiye ödenecek tazminat miktarı için, altıncı fıkra hükmü esas alınır. (Ek fıkra: 09/08/2002 - 4773 S.K./10. md.) İşçinin iş kanunları ve diğer kanunlara göre haiz olduğu bütün hakları saklıdır. ÜÇÜNCÜ KISIM: FAALİYETLER BİRİNCİ BÖLÜM: SENDİKA VE KONFEDERASYONLARIN FAALİYETLERİ SENDİKALARIN ÇALIŞMA HAYATINA İLİŞKİN FAALİYETLERİ: Madde 32 - Sendikalar aşağıdaki faaliyetlerde bulunabilirler: 1. Toplu iş sözleşmesi akdetmek, 2. Toplu iş uyuşmazlıklarında, ilgili makama, arabulucuya, hakem kurullarına, iş mahkemelerine ve diğer yargı organlarına başvurmak. 3. Çalışma hayatından, mevzuattan, toplu iş sözleşmesinden, örf ve adetten doğan hususlarda işçileri ve işverenleri temsilen veya yazılı başvuruları üzerine, nakliye, neşir veya adi şirket mukaveleleri ile hizmet akdinden doğan hakları ve sigorta haklarında üyelerini ve mirasçılarını temsilen davaya ve bu münasebetle açtığı davadan ötürü husumete ehil olmak, 4. Grev veya lokavta karar vermek ve idare etmek. SENDİKA VE KONFEDERASYONLARIN SOSYAL FAALİYETLERİ: Madde 33 - Sendika ve konfederasyonlar tüzelkişi olarak genel hükümlere göre sahip oldukları yetkilerden başka, aşağıda belirtilen faaliyetlerde de bulunabilirler: 1. Çalıştırmayı doğuran hukuki ilişkilerde sosyal sigortalar, emeklilik ve benzeri hakların kullanılması ile ilgili olarak üyelerine ve mirasçılarına adli yardımda bulunmak, 2. Kanun ve uluslararası andlaşma hükümlerine göre toplanan kurullara temsilci göndermek, 3. İşçilerin veya işverenlerin mesleki bilgilerini artıracak, milli tasarruf ve yatırımın gelişmesine, reel verimliliğin artmasına hizmet edecek kurs ve konferanslar tertiplemek; sağlık ve spor tesisleri, kütüphane, basım işleri için gerekli tesisleri kurmak, işçilerin boş zamanlarını iyi ve nezih şekilde geçirmeleri için imkanlar sağlamak, 4. Herhangi bir bağışta bulunmamak kaydı ile evlenme, doğum, hastalık, ihtiyarlık, ölüm, işsizlik gibi hallerde yardım ve eğitim amacıyla sandıklar kurulmasına yardımcı olmak ve nakit mevcudunun yüzde beşinden fazla olmamak kaydıyla bu sandıklara kredi vermek, 5. Herhangi bir bağışta bulunmamak kaydı ile üyeleri için kooperatifler kurulmasına yardım etmek ve nakit mevcudunun yüzde onundan fazla olmamak kaydıyla bu kooperatiflere kredi vermek, 6. (Değişik bent: 26/06/1997 - 4277/1 md.) Üyelerinin mesleki eğitim, bilgi ve tecrübelerini yükseltmek için çalışmak; teknik ve mesleki eğitim tesisleri kurmak, 7 . (Değişik bent: 04/04/1995 - 4101/8 md.) Nakit mevcudunun yüzde kırkından fazla olmamak kaydı ile sınai ve iktisadi teşebbüslere yatırımlar yapmak. Sendika ve konfederasyonlar faaliyetlerinden yararlandırmada, üyeleri arasında eşitliğe uymak zorundadırlar. 8. (Ek bent: 14/09/1999 - KHK - 576/3 md.;Değişik bend: 12/04/2005 - 5332 Kan/1.mad) Üyelik şartı aranmaksızın, nakit mevcutlarının % 25'ini aşmamak kaydıyla ve yönetim kurulu kararıyla , ilgili bakanlıklara devretmek üzere eğitim, sağlık, rehabilitasyon veya spor tesisleri kurmak veya bu amaçla kamu kurum ve kuruluşlarına ayni ve nakdi yardımda bulunmak, yurt içinde veya yurt dışında yangın, su baskını, deprem gibi tabii afetlerin vukuunda doğrudan veya yetkili makamlar aracılığıyla afet bölgesinde konut, eğitim, sağlık veya rehabilitasyon tesisleri yapmak veya bu amaçla kamu kurum ve kuruluşlarına ayni ve nakdi yardımda bulunmak. İŞYERİ SENDİKA TEMSİLCİSİNİN TAYİNİ VE NİTELİKLERİ: Madde 34 - (Değişik fıkra: 04/04/1995 - 4101/9 md.) Toplu iş sözleşmesi yapmak üzere yetkisi kesinleşen sendika, işyerinde işçi sayısı elliye kadar ise bir, ellibir ile yüz arasında ise en çok iki, yüzbir ile beşyüz arasında ise en çok üç, beşyüzbir ile bin arasında ise en çok dört, binbir ile ikibin arasında, ise en çok altı, ikibinden fazla ise en çok sekiz olmak üzere işyerinde çalışan üyeleri arasından işyeri sendika temsilcisi tayin ederek onbeş gün içinde kimliklerini işverene bildirir. Bunlardan biri baş temsilci olarak görevlendirilebilir. İşyeri sendika temsilcisi olabilmek için kurucu olabilmek hususunda 5 inci maddede belirtilen şartları haiz olmak gerekir. İŞYERİ SENDİKA TEMSİLCİSİNİN GÖREVLERİ: Madde 35 - (Değişik madde: 25/05/1988 - 3449/9. md.) İşyeri sendika temsilcileri ve baş temsilcisi, işyerine münhasır kalmak kaydı ile işçilerin dileklerini dinlemek ve şikayetlerini çözümlemek, işçi ve işveren arasındaki işbirliği ve çalışma ahengi ile çalışma barışını devam ettirmek, işçilerin hak ve menfaatlerini gözetmek, iş kanunları ve toplu iş sözleşmelerinde öngörülen çalışma şartlarının uygulanmasına yardımcı olmakla görevlidir. Temsilcilerin görevi, sendikanın yetkisi süresince devam eder. İşyeri sendika temsilcileri bu görevlerini, işyerindeki işlerini aksatmamak ve iş disiplinine aykırı olmamak şartı ile yerine getirirler. SENDİKA VEYA KONFEDERASYONLARIN FAALİYETLERİNDEN YARARLANMA: Madde 36 - İşçi ve işveren sendika veya konfederasyonlarının kendi faaliyetleri ile üyelerine sağladıkları hak ve menfaatlerin üyesi olmayanlara uygulanması, Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu hükümleri saklı kalmak kaydı ile sözkonusu sendika veya konfederasyonun yazılı muvafakatına bağlıdır. İKİNCİ BÖLÜM: YASAK FAALİYETLER TEMEL YASAKLAR: Madde 37 - Sendika ve konfederasyonlar T.C. Anayasasının 14 üncü maddesindeki yasaklara aykırı hareket edemeyecekleri gibi yönetim ve işleyişleri Anayasada belirlenen Cumhuriyetin niteliklerine ve demokratik esaslara aykırı olamaz. (Değişik fıkra: 26/06/1997 - 4277/2 md.) Sendika ve konfederasyonlar, amaçları dışında faaliyette bulunamazlar. Siyasi partilerin ad, amblem, rumuz veya işaretlerini kullanamazlar. (Değişik fıkra: 26/06/1997 - 4277/2 md.) Mahalli idareler ve milletvekili seçimlerinde aday olan sendika ve konfederasyon yöneticilerinin sendika ve konfederasyon organlarındaki görevleri, adaylık süresince askıda kalır. Seçilmeleri halinde görevleri son bulur.) İŞÇİ VE İŞVEREN İLİŞKİLERİNDEKİ YASAKLAR: Madde 38 - İşçiler ve işçi sendika ve konfederasyonları bu Kanun veya diğer kanunlara göre kurulu işveren kuruluşlarına; işverenler ve işveren kuruluşları da işçi sendika ve konfederasyonlarına üye olamazlar; gerek doğrudan doğruya, gerek temsilcileri veya mensupları veya araya koyacakları diğer kimseler vasıtasıyla biri diğerinin kurulmasına, idare ve faaliyetine müdahalede bulunamazlar. Bir işçi sendika veya konfederasyonunu bir işverenin veya bu Kanun veya diğer kanunlar gereğince kurulu bir işveren kuruluşunun kontrolüne tabi tutmak veya bunların nüfuzu altında işçi sendika veya konfederasyonu kurulmasını teşvik ve tahrik etmek yasaktır. Bu Kanuna göre işçi veya işveren olmak Esnaf ve Küçük Sanatkarlar Kanununa göre kurulan kuruluşlara aynı zamanda üye olmayı önlemez. DİĞER YASAK FAALİYETLER: Madde 39 - (İlk fıkra mülga: 26/06/1997 - 4277/8 md.) Sendika ve konfederasyonlar ticaretle uğraşamazlar. Sendika ve konfederasyonlar elde ettikleri gelirleri üyeleri ve mensupları arasında dağıtamazlar. Ancak grev ve lokavt süresince tüzüklerine göre üyelerine yapacakları yardımlar bu hükmün dışındadır. (Dördüncü fıkra Mülga: 04/04/1995 - 4101/15 md.) DÖRDÜNCÜ KISIM: SENDİKA VE KONFEDERASYONLARIN GELİR VE GİDERLERİ BİRİNCİ BÖLÜM: GELİRLER SENDİKA VE KONFEDERASYONLARIN GELİRLERİ: Madde 40 - Sendika ve konfederasyonların gelirleri; 1. Üyelerinden alacakları üyelik aidatı ile Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanununda belirtilen dayanışma aidatı, 2. Bu Kanuna göre yapabilecekleri faaliyetler ile eğlence, konser gibi faaliyetlerden sağlanacak gelirler, 3. Bağışlar, 4. Mal varlığı gelirleri, mal varlığı değerlerinin devir, temlik ve satışlarından doğan kazançlardan, İbarettir. Genel ve katma bütçeli idarelerle mahalli idareler ve bunlara bağlı sabit ve döner sermayeli kurumlar, sermayesinin tamamı Devlet tarafından verilmek suretiyle kurulan iktisadi kuruluş ve kurumlarla sermayelerinde Devletin iştiraki bulunan bankalar, sigorta şirketleri, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları dahil olmak üzere özel kanunlarla kurulan bankalar ve kuruluşlar bu fıkrada sözü geçen idare, kuruluş ve bankalar tarafından ödenmiş sermayesinin en az yarısına katılmak suretiyle kurulan kuruluşlarla bunların aynı oranda katılması ile kurulan kurumlar, (Ek ibareler: 26/06/1997 - 4277/3 md.) ve siyasi partiler sendika ve konfederasyonlara mali yardım ve bağışta bulunamazlar. Sendika ve konfederasyonlar da bu gibi yardım ve bağışları kabul edemezler. Sendika ve konfederasyonlar, kendilerinin veya Türkiye Cumhuriyetinin üyesi bulunduğu uluslararası kuruluşlardan başka dış kaynaklardan Bakanlar Kurulundan izin almadıkça yardım ve bağış kabul edemezler. İşçi sendika ve konfederasyonları, işverenlerden, bu Kanun ve diğer kanunlara göre kurulu işveren kuruluşlarından, esnaf ve küçük sanatkarlar kuruluşlarından, derneklerden, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarından ve vakıflardan yardım ve bağış alamazlar. İşveren sendika veya konfederasyonları da işçi sendika veya konfederasyonlarından, işçilerden, esnaf ve küçük sanatkarlar kuruluşlarından, derneklerden kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarından ve vakıflardan yardım ve bağış alamazlar. MAL İKTİSABI: Madde 41 - Sendika ve konfederasyonlar, amaç ve görevlerinin gerektirdiği taşınır ve taşınmaz mal iktisap edebilirler. MAL BİLDİRİMİ: Madde 42 - Konfederasyon, sendika ve sendika şubelerinin başkanları ve yöneticileri göreve seçildikten sonra üç ay içinde, kendilerinin, eşlerinin, velayetleri altındaki çocuklarının 6 ncı maddedeki yönetmelik esaslarına göre doldurulacak mal varlığı bildirimini notere vermek zorundadırlar. Bu bildirimin verildiğini gösteren noterlikten alınacak belgeler konfederasyon, sendika veya sendika şubesi denetçilerine verilir. Bu belgeler yönetim kurullarının karar defterlerinin özel bir sayfasına yazılır. Bu sayfa denetçiler tarafından imza edilir. Bu zorunluluğa uymayanların konfederasyon, sendika veya sendika şubesindeki yöneticilik sıfatları bildirim süresinin bitiminden itibaren bir ay geçmekle sona erer. Mal bildiriminde bulunan kişiler görev süreleri sonunda tekrar seçilseler bile yukarıdaki esaslara göre yeniden bildirimde bulunmak zorundadırlar. Aynı görev süresi için mal bildirimleri bir defaya mahsus olarak verilir ve yöneticilerin görevinin sona ermesinden itibaren beş yıl süreyle noterde saklanır. Mal bildiriminde yazılı olanlar açıklanamaz, ancak, yargı mercilerince ve denetleme veya inceleme yetkisine sahip diğer makam, organ ve mercilerce iade edilmek üzere alınabilir. GELİRLERİN BANKALARA YATIRILMASI: Madde 43 - (Değişik fıkra: 26/06/1997 - 4277/4 md.) Sendika ve konfederasyonlar tüm nakdi gelirlerini bankalara yatırmak zorundadırlar. Zorunlu giderler için sendika ve konfederasyonların kasalarında tutacakları nakit mevcudu sendika veya konfederasyonun tüzüğünde gösterilir. İKİNCİ BÖLÜM: GİDERLER SENDİKA VE KONFEDERASYONLARIN GİDERLERİ: Madde 44 - (Değişik madde: 25/05/1988 - 3449/11 md.) (Değişik fıkra: 04/04/1995 - 4101/10 md.) Sendika ve konfederasyonlar, gelirlerini bu Kanunda ve tüzüklerinde gösterilen faaliyetleri dışında kullanamazlar veya bağışlayamazlar. (Mülga cümle: 26/06/1997 - 4277/8 md.) (Değişik fıkra: 04/04/1995 - 4101/10 md.) İşçi Sendika ve konfederasyonları, birinci fıkradaki harcamaların dışında ayrıca gelirlerinin en az yüzde onunu üyelerinin eğitimi ile mesleki bilgi ve tecrübelerini artırmak için kullanmak zorundadırlar. Vergi Usul Kanununa göre demirbaş sınıfına giren her türlü eşya veya malzeme demirbaş defterine kaydedilir ve bunlar hiç bir şekilde gider olarak işlem göremez. Demirbaşların satış ve terkininde uygulanacak usul ve esaslar sendika ve konfederasyon tüzüklerinde belirtilir. Sendika ve konfederasyonlar, üyeleriyle çalıştırdıkları işçiler dahil hiç kimseye borç veremezler. Ancak, nakit gelirlerinin yüzde beşini aşmamak kaydıyla sosyal amaçlı harcamaya, genel kurul kararıyla yönetim kurullarını yetkilendirebilirler. (Ek fıkra: 12/04/2005 - 5332 Kan/2.mad) 33 üncü maddenin birinci fıkrasının (8) numaralı bendi bu madde hükümlerinden istisnadır. GÖREVLİLERİN ÜCRETLERİ: Madde 45 - Konfederasyonlar ile sendikaların ve şubelerinin yönetim kurulu üyeleri ile başkanlarına verilecek ücretler, her türlü ödenek, yolluk ve tazminatlar genel kurul tarafından tespit olunur. Sendika veya konfederasyon adına veya sendika veya konfederasyon hizmetleri için geçici olarak görevlendirileceklere verilecek ücret, gündelik ve yollukların tavanı da genel kurul tarafından tespit olunur. Bu kişilerin sendika üyesi olmak sıfatıyla esasen hakları olan ödemeler bu madde hükmünün dışındadır. Kişilere ödenen her türlü ücret, gündelik ve yolluklar yönetim kurulunca genel kurula sunulan faaliyet raporunda gösterilir. FESİH, İNFİSAH VE KAPATMA HALİNDE MALLARIN DEVRİ: Madde 46 - (Değişik madde: 25/05/1988 - 3449/12. md.) Feshedilen veya infisah eden sendikaların mal varlığı tüzükle veya feshe karar veren genel kurul kararı ile bu Kanuna göre kurulmuş aynı nitelikteki bir kuruluşa bırakılmış olmadıkça varsa üyesi bulunduğu konfederasyona devredilir. a) Devir, konfederasyonca kabul edilmediği takdirde, b) Feshedilen veya infisah eden sendika konfederasyon üyesi değilse, c) Feshedilen veya infisah eden konfederasyon ise ve birinci fıkrada zikredilen tüzük hükmü veya genel kurul kararı yoksa, d) Sendika ve konfederasyonlar mahkeme kararıyla kapatılmış ise, Tasfiye neticesinde kalacak paralar, İş ve İşçi Bulma Kurumunca belirlenecek milli bankalardan birine yatırılır ve mallar bu Kuruma maledilir. Bu para ve mallar, işçileri mesleğe yöneltmek, işçilerin mesleki eğitimi ve rehabilitasyonu hizmetleri dışında kullanılamaz. Para, mal ve bunların gelirlerinin kullanımı, en çok üyeye sahip işçi ve işveren konfederasyonu temsilcilerinin de katılacağı bir kurul tarafından karara bağlanır. Para ve mallar, bu maddede belirtilen kuruluşlar dışında gerçek veya tüzel bir kişiye, kuruluşa, kuruma devredilemez. Feshedilen, infisah eden ve kapatılan sendika ve konfederasyon üyeleri arasında paylaştırılamaz. BEŞİNCİ KISIM: DENETİM VE MÜEYYİDELER BİRİNCİ BÖLÜM: DENETİM İDARİ VE MALİ DENETİM Madde 47 - (Değişik madde: 26/06/1997 - 4277/5 md.) Sendika ve konfederasyonlarda denetleme kurulları veya denetçiler tarafından yapılacak idari ve mali denetimde yönetim ve işleyişin, gelir ve giderlerin, bunlarla ilgili işlemlerin kanun, tüzük ve genel kurul kararlarına uygun olup olmadığı incelenir. Denetim esasları, işçi ve işveren konfederasyonlarının yazılı görüşleri alınarak hazırlanacak bir tüzükte gösterilir. KONFEDERASYONUN SENDİKAYI DENETİMİ: Madde 48 - (Mülga madde: 04/04/1995 - 4101/15 md.) TUTULACAK DEFTER, DOSYA VE KAYITLAR: Madde 49 - Sendika ve konfederasyonlar, aşağıda yazılı defter, dosya ve kayıtları tutmak ve fişleri düzenlemek zorundadırlar. 1. Üye kayıt fişleri ve defteri ile çıkış bildirimi, (Bu fiş ve defterlerin şekli, ihtiva edeceği bilgiler Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir.) 2. Genel kurul, yönetim kurulu, denetleme kurulu ve disiplin kurulu kararlarının numara ve tarih sırası ile yazılmasına mahsus karar defterleri, 3. Gelen ve giden evrakın tarih ve numara sırasıyla kayıt edileceği gelen ve giden evrak kayıt defterleri ile zimmet defteri, 4. Gelen evrakın aslı, giden evrakın suretlerinin saklanacağı gelen ve giden evrak dosyaları, 5. Aidat, yevmiye, envanter defterleri ile defteri kebir, 6. Gelir makbuzları ve bunların zimmet kayıt defteri ile gider evrakı ve bunların saklanmasına mahsus dosyalar. DEFTER VE KAYITLAR İÇİN UYGULANACAK KURALLAR: Madde 50 - 49 uncu maddede sayılan defterlerin her olağan genel kurulu izleyen onbeş gün içinde notere tasdik ettirilmesi zorunludur. Yönetim, denetleme ve disiplin kurullarının karar defterlerine yazılacak kararların bu kurulların üyeleri, genel kurul karar defterine yazılacak kararların da genel kurul divan üyeleri tarafından imzalanması zorunludur. Gelir makbuzları ile gider evrakının düzenlenmesi, kayıt edilme süresi, sendika ve konfederasyonların muhasebe hesap planları ve bu konuda uymak zorunda oldukları hususlar 47 nci madde uyarınca çıkarılacak tüzükte belirlenir. Sendika ve konfederasyonlar tutmakla yükümlü oldukları defter ve kayıtlar dışında yardımcı defter de tutabilirler. Sendika ve konfederasyonlar defter ve belgeleri ilgili bulundukları yılı takibeden takvim yılından başlayarak on yıl süre ile saklamak zorundadırlar. Sendika ve konfederasyonların hesap dönemi takvim yılıdır. BİLANÇO VE ÇALIŞMA RAPORU GÖNDERME ZORUNLULUĞU: Madde 51 - (Değişik fıkra: 26/06/1997 - 4277/6 md.) Sendikalar ve konfederasyonlar, her hesap veya bütçe devresine ait bilanço ve hesaplarıyla çalışma ve denetleme raporlarını ait oldukları dönemi izleyen üç ay içinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına, sendikalar ayrıca bağlı bulundukları konfederasyona gönderirler. Bu bilanço ve hesaplar ile çalışma raporunda, sendika ve konfederasyonun o devre içindeki; 1. Gelirleri ve bunların kaynakları, 2. Giderleri ve bunların sarf yerleri, 3. Yönetim kurulu üyeleriyle başkanlarına ve geçici olarak görevlendirilenlere verilen ücretlerle, yolluk, gündelik ve ödenekler, 4. Sendika veya konfederasyonda çalışan personele ödenen meblağ, 5. Para ve menkul kıymetler mevcudu, 6. Demirbaş mevcudu, 7. Taşınmaz mevcudu, 8. Üyelerin sayısı, 9. 47 nci madde uyarınca çıkarılacak tüzükte belirtilen diğer bilgiler gösterilir. İKİNCİ BÖLÜM: MÜEYYİDELER SEÇİMLERİN İPTALİ: Madde 52 - Hakim, 14 üncü madde hükmüne aykırı olarak seçim yapılması veya seçim sonuçlarını etkileyecek ölçüde bir usulsüzlük veya kanuna aykırı uygulama nedeniyle seçimlerin iptaline karar verdiği takdirde iki günden az ve yedi günden fazla bir süre içinde olmamak üzere seçimlerin yenileneceği tarihi tespit ederek ilgili sendika, sendika şubesi veya konfederasyona bildirir. Belirlenen günde yalnız seçim yapılır ve seçim işlemleri 14 üncü madde ile kanunun öngördüğü diğer hükümlere uygun olarak yürütülür. YÖNETİM KURULUNA İŞTEN EL ÇEKTİRME: Madde 53 - (Değişik madde: 25/05/1988 - 3449/14. md.) 12 nci madde hükmüne aykırı hareket eden konfederasyon, sendika ve sendika şubesi yönetim kuruluna; kuruluşun üyelerinden birinin veya durumu tespit eden Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının başvurusu üzerine iş davalarına bakmakla görevli mahkeme kararı ile işten el çektirilir. Bu takdirde görevli mahkeme genel kurulu kanun ve tüzük hükümleri gereğince en kısa zamanda toplamak ve yeni yönetim kurulu seçilinceye kadar cari işleri yürütmekle görevli olmak üzere Medeni Kanun hükümleri gereğince bir veya üç kayyım tayin eder. TÜZÜK VE BELGELERDE KANUNA AYKIRILIK: Madde 54 - Kuruluş sırasında kanuna aykırılık veya eksiklik sebebiyle 6 ncı maddenin yedinci fıkrası uyarınca, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı veya ilgili valilikçe başvurulması halinde görevli mahalli mahkeme gerekli gördüğü takdirde kurucuları da dinleyerek üç işgünü içinde sendika veya konfederasyonun faaliyetlerinin durdurulmasına karar verebilir. Mahkeme kanuna aykırılığın veya eksikliğin giderilmesi için altmış günü aşmayan bir mehil verir. Tüzük ve belgelerin kanuna uygun hale getirilmesi üzerine mahkeme durdurma kararını kaldırır. Verilen mehil sonunda tüzük ve belgeler kanuna uygun hale getirilmemişse, mahkeme sendika veya konfederasyonun kapatılmasına karar verir. Bu karar kesindir. TÜZÜK DEĞİŞİKLİĞİNDE KANUNA AYKIRILIK: Madde 55 - Tüzük değişikliğinde, işlemlerde eksiklik veya kanuna aykırı diğer hallerde de 6 ncı ve 54 üncü madde hükümleri uygulanır. DİĞER SEBEPLERLE FAALİYETİN DURDURULMASI: Madde 56 - 40 ıncı maddenin üçüncü fıkrası hükmüne aykırı olarak yardım alınması halinde iş davalarına bakmakla görevli mahalli mahkeme, üyelerden birinin veya valinin veya Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanının başvurması üzerine, sendika veya konfederasyonun faaliyetini üç aydan altı aya kadar durdurur ve alınan yardım Hazineye intikal ettirilir. 5 inci maddede sayılan suçlardan biriyle mahkum olanlardan birine, sendika, sendika şubesi veya konfederasyon organlarında görev verildiğinin valilik veya Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca tespiti halinde, bu makamlarca görevlendirilen kişinin görevine son verilmesi ilgili sendika veya konfederasyona bildirilir. Bildirimi takip eden beş işgünü içinde sendika veya konfederasyonca ilgilinin görevine son verilmediği takdirde birinci fıkradaki usule uygun olarak sendika veya konfederasyonun faaliyeti altı aydan bir yıla kadar durdurulur ve yöneticilerin görevlerine son verilir. Tekrar faaliyete geçebilme kanun hükümlerine uygun olarak görev verilmesi veya seçim yapılmasına bağlıdır. FAALİYETİN DURDURULMASINDA KAYYIM TAYİNİ: Madde 57 - Faaliyeti durdurulan sendika veya konfederasyonun mallarının idaresi ve menfaatlerinin korunması ve durdurma süresi sonunda yeniden faaliyete geçebilmesi için genel kurul yapılması Medeni Kanun hükümleri gereğince tayin olunacak bir veya üç kayyım tarafından sağlanır. KAPATMA: Madde 58 - (Değişik madde: 04/04/1995 - 4101/11 md.) Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek, Devletin bir kişi veya zümre tarafından yönetilmesini veya sosyal bir sınıfın diğer sosyal sınıflar üzerinde egemenliğini sağlamak veya dil, ırk, din ve mezhep ayrımı yaratmak amaçları güden veya bu yolda faaliyette bulunan sendika ve konfederasyonlar Cumhuriyet savcısının istemi üzerine iş davalarına bakmakla görevli mahalli mahkeme kararı ile kapatılır. Yukarıdaki fıkra uyarınca açılan davalar sebebiyle görevli mahkemeler yargılamanın her safhasında talep üzerine veya re'sen sendika veya konfederasyonların faaliyetlerinin durdurulmasına ve yöneticilerinin görevlerine son verilmesine karar verebilir. CEZA HÜKÜMLERİ: Madde 59- (Değişik madde: 23/01/2008-5728 S.K./386.mad) 1. 8 inci madde, 9 uncu maddenin dördüncü fıkrası, 22 nci maddenin dördüncü fıkrası, 26 ncı maddenin dördüncü fıkrasında belirtilen ilan ve bildirimleri yapmayanlara ikiyüz Türk Lirası; 62 nci maddede belirtilen bildirim yükümlülüğüne uymayan işverenlere ise, bildirilmeyen her işçi için yüzelli Türk Lirası idarî para cezası verilir. 2. 2 nci maddenin birinci ve ikinci fıkrası kapsamında olmayanlar ile 20 nci maddede belirtilen izni almadan veya 29 uncu maddenin birinci fıkrası ile dördüncü fıkrasına aykırı hareket eden işverenlere, beşyüz Türk Lirası idarî para cezası verilir. 3. 31 inci maddenin birinci fıkrasına aykırı hareket eden işverene, 44 üncü maddenin bir ve dördüncü fıkraları hükümlerine, 51 inci maddenin birinci fıkrası hükümlerine aykırı hareket eden sendika veya konfederasyonun sorumlu görevlilerine ikiyüzelli Türk Lirası idarî para cezası verilir. 4. 39, 49 ve 50 nci madde hükümlerine aykırı hareket eden sendika veya konfederasyonun, tüzüğüne göre sorumlu kişilere beşyüz Türk Lirası idarî para cezası verilir. 5. 38 inci maddenin birinci ve ikinci fıkrasına aykırı davranışta bulunan işçiler ile işverenler veya işveren vekilleri veya bu konuda karar veren işçi veya işveren kuruluşunun yetkili organlarının başkan ve üyelerine, altı aya kadar hapis cezası hükmedilir. 6. 37 nci maddenin ikinci fıkrasına aykırı hareket eden sendika veya konfederasyonların sorumlu yetkililerine altı aydan bir yıla kadar hapis cezası hükmedilir. 7. 40 ıncı maddenin ikinci fıkrasına aykırı hareket eden kurum ve kuruluşların yetkili sorumlularına fiilleri daha ağır cezayı gerektiren bir suçu oluşturmadığı takdirde bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Malî yardım veya bağışı kabul eden sendika veya konfederasyonların yetkili sorumlularına da altı aydan bir yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Suçun konusunu oluşturan malî yardım veya bağış Türk Ceza Kanunu hükümlerine göre müsadere olunur. Ayrıca, yapılan malî yardım veya bağış, suçun faillerinden genel hükümlere göre tazmin olunur. 40 ıncı maddenin üçüncü fıkrasına aykırı hareket eden sendika veya konfederasyon sorumlu yetkilileri hakkında bir yıldan iki yıla kadar hapis ve bin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur. Ancak, adlî para cezasının miktarı, malî yardım veya bağışın bir mislinden az olamaz. 40 ıncı maddenin dördüncü ve beşinci fıkralarına aykırı hareket eden işçi ve işverenlerle kuruluş, dernek ve vakıfların yetkili sorumluları hakkında beşyüz güne kadar adlî para cezasına hükmolunur. Ancak, adlî para cezasının miktarı, malî yardım veya bağışın beş mislinden az olamaz. Bu yardım veya bağış, bir işçi sendikası veya konfederasyonunca, bir işveren, işveren sendikası veya konfederasyonunu; bir işveren sendikası veya konfederasyonunca da işçi sendikası veya konfederasyonunu malî yollarla desteklemek amacıyla yapıldığı takdirde ayrıca üç aydan bir yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. 8. Bu Kanun hükümlerine göre yapılan seçimlerin düzen içerisinde ve sağlıklı biçimde yürütülmesi amacıyla hâkimin ve sandık kurulunun aldığı tedbirlere uymayanlara, fiil suç oluşturmadığı takdirde, beşyüz Türk Lirası idarî para cezası verilir. 14 üncü maddeye göre yapılacak seçimlerle ilgili oylamalara ve bu oylamaların sayım ve dökümüne hile karıştıranlar, fiilleri daha ağır cezayı gerektiren bir suç oluşturmadığı takdirde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır. 9. Bu madde hükmüne göre idarî para cezasına karar vermeye Cumhuriyet savcısı yetkilidir. ALTINCI KISIM: ÇEŞİTLİ, GEÇİCİ VE SON HÜKÜMLER BİRİNCİ BÖLÜM: ÇEŞİTLİ HÜKÜMLER İŞKOLLARI: Madde 60 - (Değişik madde: 28/08/1983 - 2882/3 md.) İşçi ve işveren sendikalarının kurulabilecekleri işkolları aşağıda belirtilmiştir. 1. Tarım ve ormancılık, avcılık ve balıkçılık, 2. Madencilik, 3. Petrol, kimya ve lastik, 4. Gıda sanayii, 5. Şeker, 6. Dokuma, 7. Deri, 8. Ağaç, 9. Kağıt, 10. Basın ve yayın, 11. Banka ve sigorta, 12. Çimento, toprak ve cam, 13. Metal, 14. Gemi, 15. İnşaat, 16. Enerji, 17. Ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar. 18. Kara taşımacılığı, 19. Demiryolu taşımacılığı, 20. Deniz taşımacılığı, 21. Hava taşımacılığı, 22. Ardiye ve antrepoculuk, 23. Haberleşme, 24. Sağlık, 25. Konaklama ve eğlence yerleri, 26. Milli savunma, 27. Gazetecilik, 28. Genel işler. Bir işyerinde yürütülen asıl işe yardımcı işler de, asıl işin dahil olduğu işkolundan sayılır. Bir işkoluna giren işlerin neler olacağı, işçi ve işveren konfederasyonlarının görüşü de alınarak ve uluslararası normlar da göz önünde bulundurularak bir tüzükle düzenlenir. Her işkolunda çalışan, sendikalara üye olan ve olmayan işçilerin sayıları ile bunların sendikalara dağılımı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca her yıl Ocak ve Temmuz aylarında çıkartılacak istatistiklerde gösterilir. İŞÇİ SENDİKALARINA AİDAT KESİLMESİ: Madde 61 - (Değişik fıkra: 25/05/1988 - 3449/16. md.) İşyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesinin tarafı olan işçi sendikasının, toplu iş sözleşmesi yapılmamışsa veya sona ermişse yetki belgesi alan işçi sendikasının yazılı talebi ve aidatı kesilecek sendika üyesi işçilerin listesini vermesi üzerine, işveren sendika tüzüğü uyarınca üyelerin sendikaya ödemeyi kabul ettikleri üyelik aidatını ve Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu gereğince sendikaya ödenmesi gerekli dayanışma aidatını, işçilere yapacağı ücret ödemesinden kesmeye ve kestiği aidatın nevini belirterek tutarını ilgili sendikaya vermeye ve kesinti listesini sendikaya göndermeye mecburdur. Bu aidat dışında sendikaya ödenmek üzere bir kesintinin yapılması toplu iş sözleşmesi ile kararlaştırılamaz. Yukarıdaki fıkra gereğince sendika tüzüğüne uygun olarak kesilmesi istenilen aidatı kesmeyen işveren ilgili sendikaya karşı kesmediği veya kesmesine rağmen bir ay içinde ilgili kuruluşa göndermediği miktar tutarınca genel hükümlere göre sorumlu olduktan başka aidatı sendikaya verinceye kadar bankalarca işletme kredilerine uygulanan en yüksek faizi ödemek zorundadır. İŞE ALINAN, AYRILAN VE ÇALIŞMASI SONA EREN İŞÇİLERİN BİLDİRİLMESİ: Madde 62 - (Değişik madde: 04/04/1995 - 4101/13 md.;Değişik madde: 03/07/2005-5401 S.K/2.mad) İşveren, işe aldığı veya herhangi bir nedenle iş sözleşmesi sona eren işçileri, izleyen ayın 15'ine kadar aylık bildirimle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına bildirmek zorundadır. DİĞER KANUNLARIN UYGULANMASI: Madde 63 - İşçi ve işveren sendikaları ve konfederasyonları hakkında, bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde Medeni Kanun ve Dernekler Kanununun bu Kanuna aykırı olmayan hükümleri uygulanır. Bu Kanunun uygulanmasından doğan bütün uyuşmazlıklar iş davalarına bakmakla görevli mahkemelerde çözümlenir. MUAFLIKLAR: Madde 64 - Bu Kanunla noterlere tevcih edilmiş görevler dolayısıyla yapılan işlemler her çeşit vergi, resim ve harçtan muaftır. Noter ücretleri bu hükmün dışında olup, yüzde elli indirim yapılır. Sendika ve konfederasyonların kütüphane ve spor tesisleri ile mesleki eğitimleri ve toplantıları için lüzumlu taşınır ve taşınmaz malları, bu mallarla ilgili alacaklar hariç haciz edilemez. TÜZÜK VE YÖNETMELİKLER: Madde 65 - 4 üncü maddede öngörülen İşkolları Tüzüğü, Kanunun yayımı tarihinden itibaren bir ay içerisinde, diğer maddelerde öngörülen tüzük ve yönetmelikler ise dört ay içerisinde hazırlanarak yürürlüğe konulur. YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILAN KANUNLAR: Madde 66 - 15 Temmuz 1963 tarihli ve 274 sayılı Sendikalar Kanunu ile değişiklikleri bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte yürürlükten kalkar. EK MADDELER Ek Madde 1 - Sendikalar, tüzüklerinde belirtmek kaydıyla bölge şubeleri de kurabilirler. Bölge şubelerinin genel kurulları, bağlı şubelerin genel kurullarından, sendika genel kurulları ise bölge şubelerinin genel kurullarından ve varsa bölge şubelerine bağlı olmayan şubelerin genel kurullarından seçilecek delegelerden oluşur. Bu Kanunda şubeler için öngörülmüş olan hükümler, bölge şubeleri için de geçerlidir. Ek Madde 2 - (Ek madde: 04/04/1995 - 4101/14 md.) Bu Kanunun tüm maddelerinde geçen Çalışma Bakanlığı adı,"Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı"; Bölge Çalışma Müdürlüğü ise,"Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürlüğü" olarak değiştirilmiştir. İKİNCİ BÖLÜM: GEÇİCİ HÜKÜMLER TÜZÜKLERİN VE TEŞEKKÜLLERİN BU KANUNA UYDURULMASI: Geçici Madde 1 - (Mülga madde: 04/04/1995 - 4101/15 md.) Geçici Madde 2 - (Mülga madde: 04/04/1995 - 4101/15 md.) Geçici Madde 3 - (Mülga madde: 04/04/1995 - 4101/15 md.) Geçici Madde 4 - (Mülga madde: 04/04/1995 - 4101/15 md.) Geçici Madde 5 - (Mülga madde: 04/04/1995 - 4101/15 md.) Geçici Madde 6 - (Mülga madde: 04/04/1995 - 4101/15 md.) Geçici Madde 7 - (Mülga madde: 04/04/1995 - 4101/15 md.) ÜÇÜNCÜ BÖLÜM: SON HÜKÜMLER YÜRÜRLÜK: Madde 67 - Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer. YÜRÜTME: Madde 68 - Bu Kanunu Bakanlar Kurulu yürütür. KANUNA İŞLENEMEYEN GEÇİCİ MADDELER: 04/04/1995 TARİHLİ VE 4101 SAYILI KANUNUN GEÇİCİ MADDESİ: Geçici Madde - Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte faaliyette olan sendikalar altı ay içinde, kanunun yürürlük tarihi itibari ile üyelerini; sendika üye kayıt fişindeki bilgileri; noter adı ile kayıt tarih ve numarasını ve üyelerinin çalıştıkları işyerlerinin unvan ve sicil sayısını da içeren listelerle, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na bildirirler. İşverenler de, işyerlerinde Kanunun yürürlük tarihinde çalışan işçileri, işçi bildirim listeleriyle, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na aynı süre içinde bildirmekle yükümlüdürler. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, bu bildirimlerdeki bilgileri, kendi kayıtları ile karşılaştırır; kayıtlarda bulunmayan üyeliklerle ilgili belgeler üzerinde değerlendirme yaparak, taraflara bildirir. Kanunun 25 inci maddesinin ve 9 uncu maddesinin beşinci fıkraları ile geçici 4 üncü maddesinin yürürlükten kaldırıldığı tarihten önce toplanmış bulunan Genel Kurullarda Sendika ve Şube organlarına yeniden seçilenler hakkında da sözkonusu maddelerin bu Kanunla değişik yeni hükümleri uygulanır. Kaynak:http://www.mevzuat.adalet.gov.tr/html/609.html |
Kanun Kabul Tarihi: 04/11/2004 Yayımlandığı Resmi Gazete Tarihi: 23/11/2004 Yayımlandığı Resmi Gazete Sayısı: 25649 BİRİNCİ BÖLÜM: AMAÇ, KAPSAM VE TANIMLAR AMAÇ VE KAPSAM Madde 1 - Bu Kanunun amacı; dernekler, dernek şube veya temsilcilikleri, federasyonlar, konfederasyonlar ve yabancı dernekler ile merkezleri yurt dışında bulunan dernek ve vakıf dışındaki kâr amacı gütmeyen kuruluşların Türkiye'deki şube veya temsilciliklerinin yasak ve izne tâbi faaliyetlerini, yükümlülüklerini, denetimlerini ve uygulanacak cezalar ile derneklere ilişkin diğer hususları düzenlemektir. TANIMLAR Madde 2 - Bu Kanunun uygulanmasında; a) Dernek: Kazanç paylaşma dışında, kanunlarla yasaklanmamış belirli ve ortak bir amacı gerçekleştirmek üzere, en az yedi gerçek veya tüzel kişinin, bilgi ve çalışmalarını sürekli olarak birleştirmek suretiyle oluşturdukları tüzel kişiliğe sahip kişi topluluklarını, b) Derneğin yerleşim yeri: Derneğin yönetim faaliyetlerinin yürütüldüğü yeri, c) Dernek merkezi: Derneğin yerleşim yerinin bulunduğu il veya ilçeyi, d) Mülkî idare amiri: Dernek merkezinin bulunduğu yerin vali veya kaymakamını, e) Dernekler birimi: İllerde il dernekler müdürlüğünü, ilçelerde dernekler büro şefliğini, f) Plâtform: Derneklerin kendi aralarında veya vakıf, sendika ve benzeri sivil toplum kuruluşlarıyla ortak bir amacı gerçekleştirmek üzere girişim, hareket ve benzeri adlarla oluşturdukları tüzel kişiliği bulunmayan geçici nitelikteki birliktelikleri, g) Üst kuruluş: Derneklerin oluşturduğu tüzel kişiliği bulunan federasyonları ve federasyonların oluşturduğu konfederasyonları, h) Şube: Dernek faaliyetlerinin yürütülebilmesi için bir derneğe bağlı olarak açılan, tüzel kişiliği olmayan ve bünyesinde organları bulunan alt birimi, i) Temsilcilik: Dernek faaliyetlerinin yürütülebilmesi için bir derneğe bağlı olarak açılan, tüzel kişiliği ve bünyesinde organları bulunmayan alt birimi, İfade eder. İKİNCİ BÖLÜM: GENEL HÜKÜMLER DERNEK KURMA HAKKI Madde 3 - Fiil ehliyetine sahip gerçek veya tüzel kişiler, önceden izin almaksızın dernek kurma hakkına sahiptir. Ancak, Türk Silâhlı Kuvvetleri ve kolluk kuvvetleri mensupları ile kamu kurum ve kuruluşlarının memur statüsündeki görevlileri hakkında özel kanunlarında getirilen kısıtlamalar saklıdır. Onbeş yaşını bitiren ayırt etme gücüne sahip küçükler; toplumsal, ruhsal, ahlakî, bedensel ve zihinsel yetenekleri ile spor, eğitim ve öğretim haklarını, sosyal ve kültürel varlıklarını, aile yapısını ve özel yaşantılarını korumak ve geliştirmek amacıyla yasal temsilcilerinin yazılı izni ile çocuk dernekleri kurabilir veya kurulmuş çocuk derneklerine üye olabilirler. Oniki yaşını bitiren küçükler yasal temsilcilerinin izni ile çocuk derneklerine üye olabilirler ancak yönetim ve denetim kurullarında görev alamazlar. Çocuk derneklerine onsekiz yaşından büyükler kurucu veya üye olamazlar. DERNEK TÜZÜĞÜ Madde 4 - Her derneğin bir tüzüğü bulunur. Bu tüzükte aşağıda gösterilen hususların belirtilmesi zorunludur: a) Derneğin adı ve merkezi. b) Derneğin amacı ve bu amacı gerçekleştirmek için dernekçe sürdürülecek çalışma konuları ve çalışma biçimleri ile faaliyet alanı. c) Derneğe üye olma ve üyelikten çıkmanın şart ve şekilleri. d) Genel kurulun toplanma şekli ve zamanı. e) Genel kurulun görevleri, yetkileri, oy kullanma ve karar alma usul ve şekilleri. f) Yönetim ve denetim kurullarının görev ve yetkileri, ne suretle seçileceği, asıl ve yedek üye sayısı. g) Derneğin şubesinin bulunup bulunmayacağı, bulunacak ise şubelerin nasıl kurulacağı, görev ve yetkileri ile dernek genel kurulunda nasıl temsil edileceği. h) Üyelerin ödeyecekleri giriş ve yıllık aidat miktarının belirlenme şekli. ı) Derneğin borçlanma usulleri. j) Derneğin iç denetim şekilleri. k) Tüzüğün ne şekilde değiştirileceği. l) Derneğin feshi halinde mal varlığının tasfiye şekli. ULUSLARARASI FAALİYET Madde 5 - Dernekler, tüzüklerinde gösterilen amaçları gerçekleştirmek üzere uluslararası faaliyette veya işbirliğinde bulunabilir, yurt dışında temsilcilik veya şube açabilir, yurt dışında dernek veya üst kuruluş kurabilir veya yurt dışında kurulmuş dernek veya kuruluşlara katılabilirler. Yabancı dernekler, Dışişleri Bakanlığının görüşü alınmak suretiyle İçişleri Bakanlığının izniyle Türkiye'de faaliyette veya işbirliğinde bulunabilir, temsilcilik veya şube açabilir, dernek veya üst kuruluş kurabilir veya kurulmuş dernek veya üst kuruluşlara katılabilirler. TÜZEL KİŞİLERİN OY KULLANMASI Madde 6 - Tüzel kişinin üye olması halinde, tüzel kişinin yönetim kurulu başkanı veya temsille görevlendireceği kişi oy kullanır. Bu kişinin başkanlık veya temsil görevi sona erdiğinde, tüzel kişi adına oy kullanacak kimse yeniden belirlenir. ŞUBE GENEL KURULLARI Madde 7 - Şube genel kurulları olağan toplantılarını merkez genel kurulu toplantısından en az iki ay önce bitirmek zorundadırlar. FEDERASYON VE KONFEDERASYONLAR Madde 8 - Federasyonların üye sayısının beşten ve konfederasyonların üye sayısının üçten aşağı düştüğü ve bu durum üç ay içinde giderilmediği takdirde haklarında kendiliğinden sona erme hükümleri uygulanır. Federasyonlar ve konfederasyonlar temsilcilik dışında her ne ad altında olursa olsun, başka bir örgüt kuramazlar. İÇ DENETİM Madde 9 - Derneklerde iç denetim esastır. Genel kurul, yönetim kurulu veya denetim kurulu tarafından iç denetim yapılabileceği gibi, bağımsız denetim kuruluşlarına da denetim yaptırılabilir. Genel kurul, yönetim kurulu veya bağımsız denetim kuruluşlarınca denetim yapılmış olması, denetim kurulunun yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz. Denetim kurulu; derneğin, tüzüğünde gösterilen amaç ve amacın gerçekleştirilmesi için sürdürüleceği belirtilen çalışma konuları doğrultusunda faaliyet gösterip göstermediğini, defter, hesap ve kayıtların mevzuata ve dernek tüzüğüne uygun olarak tutulup tutulmadığını, dernek tüzüğünde tespit edilen esas ve usullere göre ve bir yılı geçmeyen aralıklarla denetler ve denetim sonuçlarını bir rapor halinde yönetim kuruluna ve toplandığında genel kurula sunar. Denetim kurulu üyelerinin istemi üzerine, her türlü bilgi, belge ve kayıtların, dernek yetkilileri tarafından gösterilmesi veya verilmesi, yönetim yerleri, müesseseler ve eklentilerine girme isteğinin yerine getirilmesi zorunludur. YARDIM VE İŞBİRLİĞİ Madde 10 - Dernekler, tüzüklerinde gösterilen amaçları gerçekleştirmek üzere, benzer amaçlı derneklerden, siyasi partilerden, *2* işçi ve işveren sendikalarından ve meslekî kuruluşlardan maddî yardım alabilir ve adı geçen kurumlara maddî yardımda bulunabilirler. *1*, *3*,*4* 5072 sayılı Dernek ve Vakıfların Kamu Kurum ve Kuruluşları ile İlişkilerine Dair Kanun hükümleri saklı kalmak üzere, dernekler kamu kurum ve kuruluşları ile görev alanlarına giren konularda ortak projeler yürütebilirler. Bu projelerde kamu kurum ve kuruluşları, proje maliyetlerinin en fazla yüzde ellisi oranında aynî veya nakdî katkı sağlayabilirler. (Ek cümle: 18/02/2009-5838 S.K./7.mad) 4857 sayılı İş Kanununun 30 uncu maddesi çerçevesinde özürlülerin ve eski hükümlülerin mesleki eğitim ve mesleki rehabilitasyonu, kendi işlerini kurmaları, özürlülerin iş bulmasını sağlayacak destek teknolojilerine ilişkin projeler ile benzeri projelerde bu oran aranmaz. GELİR VE GİDERLERDE USUL İLE DERNEK DEFTERLERİ Madde 11 - Dernek gelirleri alındı belgesi ile toplanır ve giderler harcama belgesi ile yapılır. Dernek gelirlerinin bankalar aracılığı ile toplanması halinde banka tarafından düzenlenen dekont veya hesap özeti gibi belgeler alındı belgesi yerine geçer. Alındı belgeleri ve harcama belgelerinin saklama süresi beş yıldır. Dernek gelirlerinin toplanmasında kullanılacak alındı belgeleri yönetim kurulu kararı ile bastırılır. Alındı belgelerinin şekli, bastırılması, onaylanması ve kullanılması ile dernek gelirlerinin toplanmasında kullanılacak yetki belgesine ilişkin hususlar yönetmelikte düzenlenir. Dernek gelirlerini toplayacak kişiler yönetim kurulu kararıyla belirlenir ve bunlar adına yetki belgesi düzenlenir. Dernekler tarafından tutulacak defter ve kayıtlar ile ilgili usul ve esaslar yönetmelikte düzenlenir. Bu defterlerin dernekler biriminden ya da noterden onaylı olması zorunludur. SANDIK KURMA Madde 12 - Dernekler, tüzüklerinde yazılı olmak ve sağlanan kârı üyelerine paylaştırmamak, gelir, faiz veya başka adlarla üyelerine aktarmamak şartıyla üyelerinin yiyecek, giyecek gibi zarurî ihtiyaç maddelerini ve diğer mal ve hizmetlerle kısa vadeli kredi ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla sandık kurabilirler. Bu sandıkların kuruluş ve çalışma esasları yönetmelikte düzenlenir. DERNEK GÖREVLİLERİ VE ÜCRETLERİ Madde 13 - Üye sayısının 100 kişiden çok olması şartıyla *1*, *2*.*3* dernek hizmetleri gönüllüler veya yönetim kurulu kararı ile göreve başlatılan ücretliler aracılığıyla yürütülür. Dernek yönetim ve denetim kurullarının kamu görevlisi olmayan başkan ve üyelerine ücret verilebilir. Verilecek ücret ile her türlü ödenek, yolluk ve tazminatlar genel kurul tarafından tespit olunur. Yönetim ve denetim kurulu üyeleri dışındaki üyelere ücret, huzur hakkı veya başka bir ad altında herhangi bir karşılık ödenemez. Dernek hizmetleri için görevlendirilecek üyelere verilecek gündelik ve yolluk miktarları genel kurul tarafından tespit olunur. GENÇLİK VE SPOR KULÜPLERİ Madde 14 - Derneklerden başvurmaları halinde; spor faaliyetine yönelik olanlar spor kulübü, boş zamanları değerlendirme faaliyetine yönelik olanlar gençlik kulübü ve her iki faaliyeti birlikte amaçlayanlar gençlik ve spor kulübü adını alır. Bu kulüpler, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünce tutulacak kütüğe kayıt ve tescil edilir. Kulüplerin organları, bu organların görev ve yetkileri, kulüplerin Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünce de denetlenmesi ve bunlara yapılacak yardımların şekil ve şartları, üst kuruluş oluşturmada uyulacak esas ve usuller, gençlik ve spor faaliyetlerini yürüteceklerin nitelikleri ve bunlara uygulanacak disiplin işlemleri, kulüplerin kayıt ve tesciline ilişkin esaslar İçişleri Bakanlığının uygun görüşü üzerine Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün bağlı olduğu Bakanlıkça yürürlüğe konulacak yönetmelikte düzenlenir. TASFİYE Madde 15 - Genel kurul kararı ile feshedilen veya kendiliğinden sona erdiği tespit edilen derneğin para, mal ve haklarının tasfiyesi, tüzüğünde gösterilen esaslara göre yapılır. Tüzükte tasfiyenin ne şekilde yapılacağının genel kurul kararına bırakıldığı hallerde, genel kurul tarafından bir karar alınmamış veya genel kurul toplanamamışsa, yahut dernek mahkeme kararı ile feshedilmişse, derneğin bütün para, mal ve hakları, mahkeme kararıyla derneğin amacına en yakın ve kapatıldığı tarihte en fazla üyeye sahip derneğe devredilir. Kendiliğinden sona erdiği tespit edilen veya feshine karar verilen derneklerin tasfiye ve devir işlemleri tamamlandıktan sonra dernekler kütüğündeki kayıtları silinir. Feshedilmesi için hakkında soruşturma veya dava açılmış olan bir dernek, fesih ve buna bağlı olarak dernek mallarının devrine dair bir karar aldığı takdirde, soruşturma ve dava sonuçlanıncaya kadar devir işlemi yapılmaz. Tasfiye işlemleri sonucu derneklerin defter ve belgelerinin saklanma usulü, süresi ve tasfiyeye ilişkin gerekli belgeler yönetmelikte düzenlenir. BASIMEVLERİNİN SORUMLULUĞU Madde 16 - Basımevleri, dernek gelirlerinin toplanmasında kullanılacak alındı belgelerini bastıktan sonra, bu belgelerin seri ve sıra numaralarını onbeş gün içinde mülkî idare amirliğine bildirmek zorundadır. HATA VE NOKSANLIKLARIN GİDERİLMESİ Madde 17 - Derneklerin iş ve işlemlerinde, bu Kanun ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu ile bunlara dayanılarak çıkarılan yönetmeliklerin hükümlerine aykırılık tespit edilmesi halinde, konusu suç teşkil etmeyen hata ve noksanlıkların mülkî idare amirinin yazılı istemi üzerine, ilgili dernek tarafından otuz gün içerisinde giderilmesi zorunludur. YARGILAMA USULÜ Madde 18 - Bu Kanunla ilgili olarak hukuk mahkemelerinde bakılacak davalarda basit yargılama usulü uygulanır. (Mülga fıkra: 23/01/2008-5728 S.K./578.mad) ÜÇÜNCÜ BÖLÜM: DENETİM VE BİLDİRİMLER BEYANNAME VERME YÜKÜMLÜLÜĞÜ VE DENETİM Kaynak:http://www.dernekler.gov.tr/index.php?option=com_content&view=article&id=182%3Adernekler-kanunu&catid=55%3Aekler&Itemid=74&lang=tr
|
VAKIFLAR KANUNU Kanun No. 5737 Kabul Tarihi: 20/2/2008
İKİNCİ KISIM İKİNCİ BÖLÜM ÜÇÜNCÜ BÖLÜM DÖRDÜNCÜ BÖLÜM ÜÇÜNCÜ KISIM İKİNCİ BÖLÜM ÜÇÜNCÜ BÖLÜM DÖRDÜNCÜ BÖLÜM DÖRDÜNCÜ KISIM Kaynak:http://www.vgm.gov.tr/001_Menu/02_Mevzuat/01_Kanun/5737.cfm |
|
Sitemiz içerisinde yer alan İndirimdekiler bölümünü sizlere “MARKET KAMPANYALARI / İNDİRİM REHBERİ ” olarak hizmet vermesi amacıyla hazırlanmıştır. Tüketici olarak hepimiz Marketlerdeki Promosyonları merak ederiz.Acaba şu markette fiyat neydi?, bu markette fiyat nasıl ? şeklinde her zaman kafamızdaki bu soruları kendimize sorar dururuz. Böyle düşünmek bilinçli bir tüketicilik anlayışı açısından da doğrudur zaten. Ama Plansızlıktan mı desek, zamanın yetmeyişinden midir bilinmez. Marketlerin İzmir’ de bir çok yerde olmalarından dolayıdır ki, bu yerlere gideyim derken yaptığınız masraflar almak istediğimiz ürünlerin üzerine eklendiğinde pahalıya çıkabiliyor.
“Market Kampanyaları” bölümümüzün sizlere faydalı olması dileğiyle , esen kalın.
|
İnsan ve hayvan davranışlarıyla ilgilenen psikoloji biliminin 125 yıllık bir tarihi vardır. Psikoloji, biyolojiden sosyolojiye kadar uzanan oldukça geniş kapsamlı bir alandır. Psikoloji insan ve hayvan davranışlarını ve bu davranışlarla ilintili psikolojik, sosyal ve biyolojik süreçleri inceleyen bir alandır. Bir meslek olarak ise
|
İzmir Metro A.Ş sistemi 17 istasyon ile yolcularına hizmet vermektedir. Bu istasyonlardan Fahrettin Altay, Poligon, Göztepe, İzmirspor, Hatay, Üçyol, Konak, Çankaya, Basmane, Ege Üniversitesi ve Evka-3 olmak üzere 11 istasyon kapalı; Hilal, Halkapınar, Stadyum, Sanayi ve Bölge olmak üzere beşi açık istasyondur.Sistemdeki Bornova İstasyonu ise yarı açık (yarma) olarak tanımlanmaktadır.
İZMİR METRO İSTASYONLARI /DURAKLARI
Fahrettin Altay Metro Durağı | Poligon Metro Durağı | ||
Göztepe Metro Durağı | İzmirspor Metro Durağı | ||
Hatay Metro Durağı | Üçyol Metro Durağı | ||
Konak Metro Durağı | Çankaya Metro Durağı | ||
Basmane Metro Durağı | Ege Üniversitesi Metro Durağı | ||
Evka - 3 Metro Durağı | Hilal Metro Durağı | ||
Halkapınar Metro Durağı | Stadyum Metro Durağı | ||
Sanayi Metro Durağı | Bölge Metro Durağı | ||
Bornova Metro Durağı | İzmir Metrosu Video | ||
METRO AKTARMA İSTASYONLARI | |||
Bornova Aktarma İstasyonu | Evka-3 Aktarma İstasyonu | ||
Halkapınar Aktarma İstasyonu | Üçyol Aktarma İstasyonu | ||
Metro sistemini kullanarak; Evka 3,Bornova, Halkapınar, Konak, Üçyol ve F.Altay istasyonlarına çok yakın mesafede yer alan bu altı aktarma merkezinden semtlere ve ilçelere sefer yapan otobüslerin hareket saatleri aşağıda yer almaktadır
Kaynak:www.izmirmetro.com.tr |
İzmir Metro Durakları Daha Büyük Görüntüle |
İzmir Raylı Sistem Haritasını Daha Büyük Görüntüle
Etiketler: Etiketler: İzmir Metro, Metro İzmir, Metro Durakları, İzmir Metro Durakları, Metro Güzergahı, İzmir Metro Güzergahı, Metro, Metro İstasyonları, İzmir Metrosu, İzmirmetro, Metro Duraklari, İzmir Metro İstasyonları, İzmir Metro Duraklari, Metro İstasyon Durakları, Metro Durakları İzmir, İzmir Metrosu Güzergahı
Son Güncelleme: 23.02.2018 |
|
|
|
MADDE 76.- Kent konseyi, kent yaşamında; kent vizyonunun ve hemşehrilik bilincinin geliştirilmesi, kentin hak ve hukukunun korunması, sürdürülebilir kalkınma, çevreye duyarlılık, sosyal yardımlaşma ve dayanışma, saydamlık, hesap sorma ve hesap verme, katılım ve yerinden yönetim ilkelerini hayata geçirmeye çalışır. Belediyeler, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının, sendikaların, noterlerin, varsa üniversitelerin, ilgili sivil toplum örgütlerinin, siyasi partilerin, kamu kurum ve kuruluşlarının ve mahalle muhtarlarının temsilcileri ile diğer ilgililerin katılımıyla oluşan kent konseyinin faaliyetlerinin etkili ve verimli yürütülmesi konusunda yardım ve destek sağlar. Kent konseyinde oluşturulan görüşler belediye meclisinin ilk toplantısında gündeme alınarak değerlendirilir. Kaynak: http://www.tbmm.gov.tr/kanunlar/k5215.html
|
|
Etiketler: İzmir sosyal güvenlik, izmir sosyal güvenlik il müdürlüğü , izmir sosyal güvenlik merkezleri, izmir sosyal güvenlik kurumu adresi, izmir sosyal güvenlik il müdürlüğü konak sosyal güvenlik merkezi, sgk izmir, izmir sgk, konak sgk, sgk izmir il müdürlüğü, bağkur izmir, konak sosyal güvenlik merkezi, sgk izmir konak, izmir sosyal güvenlik merkezleri, ssk izmir, izmir ssk, konak sgm,sgk konak, izmir sgk iletişim, kapılar sgk, sgk izmir telefon, sosyal güvenlik kurumu izmir, izmir sgk telefon,izmir sgm, izmir kapılar sgk |
İzmir Dolmuş Hatları , İzmirde Kayıtlı 1.177 Dolmuş , Minibüs vardır. İzmir Dolmuş Saatleri, İzmir Dolmuş Ücretleri, İzmir Dolmuş Şikayet, İzmir Dolmuş Taksi, Minibüs Hatları, Minibüs Saatleri, İzmir Dolmuş Hareket Saatleri, İzmir Minibüsçüler Odası, , İzmir Son Dolmuş Saatleri, İzmir Buca Dolmuş Saatleri, Selçuk İzmir Dolmuş Saatleri, Seferihisar İzmir Dolmuş Saatleri, İyte İzmir Dolmuş Saatleri, İzmir Dolmuş Seferleri Kaçta Başlıyor, İzmir Dolmuş Hatları Fiyatları, İzmir Dolmuş Hat Güzergahları, İzmir Minibüs Hatları Fiyatları sayfamızda bulabileceksiniz.
Not: Minibüs/ Dolmuş Fiyatları 16.08.2023 tarihinde Saat:11:26'da İzmir Minibüscüler Esnaf Odası web sitesinden alınmıştır.
|
İzmir Marketleri Bölümümüzde İzmir Alışveriş Mağazaları'nın İzmir marketlerinin Adreslerini, Firma hakkında bilgileri, tarihçeyi, iletişim numaralarını, Markete nasıl ulaşılabileceğini, Ulaşım haritasını için güncel promosyon ve indirimleri en güncel bilgileri, İzmir'in önde gelen Market, İzmir Market, İzmir Süpermarket, İzmir AVM, İzmir Marketleri telefon iletişim bilgilerini siz değerli ziyaretçilerimize sunacağız.İzmir Marketleri sizleri bekliyor. Tüketici olarak hepimiz İzmir'de bulunan Marketleri ve Promosyonları merak ederiz. Acaba şu markete nasıl gidebilirim, satılan ürünlerin fiyatları neydi?, bu markette fiyat nasıl ? şeklinde her zaman kafamızdaki bu soruları kendimize sorar dururuz. Böyle düşünmek bilinçli bir tüketicilik anlayışı açısından da doğrudur zaten. Ama Plansızlıktan mı desek, zamanın yetmeyişinden midir bilinmez. Marketlerin İzmir’ de bir çok yerde olmalarından dolayıdır ki, bu yerlere gideyim derken yaptığınız masraflar almak istediğimiz ürünlerin üzerine eklendiğinde pahalıya çıkabiliyor. İzmir Marketleri bölümümüz İzmir'in hemen hemen tüm marketlerini tek çatı altında toplayıp, İzmir'li tüteticilere rehberlik yapmak amacıyla hazırlanmıştır. Marketin/Mağazanın hakkında bilmek istediğiniz tüm sorulara cevap vermeyi ücretsiz olarak marketlerdeki İndirimleri, promosyonların dönemlerini size sunmak adına bu hizmeti hazırlamayı kendine bir borç bilmiştir. Bu Bölümde yer almak isteyen firmalar bizimle info@izmirde.biz mail adresinden irtibata geçebilir Firmanıza ait ürünlerinizi günde onbinlerce ziyaretçisi ile Kent Rehberimizde tüketiciyle buluşturabilirsiniz. İndirimdekiler Bölümünün hiçbir market, süpermarket,ve buna benzer firmalar ile bir bağlantısı bulunmamaktadır. İzmir Kent Rehberi adlı sitemizin İzmir’lilere yaptığı ücretsiz bir hizmettir. “İzmir Marketleri” bölümümüzün sizlere faydalı olması dileğiyle , esen kalın.
|
|
|
İzmir'deki seçim sonuçları Açılan Sandık Sayısı 10296 (% 100)dür. CHP yüzde 1.306.904 oy alarak yüzdesi (%49.62), AK Parti yüzde 946.941 oy alarak yüzdesi (%35.95) oldu.
|
https://kimdir-biyografi.nedir.kim/yavuz-selim-kosger/ |
|
Cumhuriyet tarihinin en büyük toplu ulaşım projelerinden İZBAN, Aliağa-Cumaovası hattı olarak bilinen İzmir Banliyö sistemini işletecek olan ve proje ortağı TCDD ile İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin % 50 oranında ortaklığı ile kurulmuş işletmeci anonim şirkettir. İZBAN A.Ş. nin işletim yapacağı raylı sistem 80 kilometre uzunluğunda olup, ALİAĞA-ALSANCAK-HALKAPINAR (kuzey) ve HALKAPINAR-ALSANCAK-CUMAOVASI (güney) aksı olarak iki ana bölümden oluşmaktadır. Hat üzerinde TCDD yolcu ve yük trenleri ile İZBAN A.Ş. ye ait banliyö trenleri birlikte işletilmektedir.
TORBALI' nın açılmasıyla birlikte 110 kilometrelik hat uzunluğuna erişen İZBAN, yolcu yoğunluğunun en fazla olduğu sabah ve akşam saatlerinde Tepeköy-Menemen ile Aliağa-Cumaovası arasında günde 51 direkt sefer düzenlemek için gerekli tüm planlamasını bitirdi. İZBAN, 17 Nisan Pazar gününden itibaren yeni sefer sistemine geçme hazırlıklarını tamamladığını, trafik uygulamadan sorumlu TCDD 3. Bölge Müdürlüğü’ne bildirdi. Yeni düzenleme ile; 1) Torbalı-Menemen arasında her sabah 05:30'dan itibaren 08:15'e kadar 20 dakikada bir, toplam 13 tren karşılıklı olarak işletilecek. 2) Akşam aynı güzergahta 16:00-19:00 saatleri arasında yine karşılıklı 10 direkt tren seferi olacak. 3) Aliağa-Cumaovası arasında ise aynı saatlerde sabah 15, akşam 13 karşılıklı direkt tren seferi yapılacak. Böylelikle her gün 51 İZBAN treni, yolcularını Menemen ile Cumaovası'nda transfer etmeyecek. Yoğun saatlerde uç istasyonlardaki direkt tren sıklığı 20 dakikada 1 olacak. Diğer yandan her günün son 3 treni, hattın en uç istasyonlarına direkt gidecek. İZBAN, Aliağa-Cumaovası arasındaki banliyö hattında hizmet veren, ülkemizin havalimanı bağlantılı, en büyük kent içi raylı toplu taşıma sistemlerinden biridir. Yolculu ön işletmeye 30 Ağustos 2010 tarihinde başlayan İZBAN, TCDD ile İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yüzde 50 ortaklıklarıyla kurulmuştur. Şirket, bu özelliği ve günde 3 bin yolcunun taşındığı bir hat üzerinde yaratılan inovasyonla 225 bin yolcuya ulaşılmasını sağladığı gerekçesiyle, Uluslararası Toplu Taşımacılar Birliği (UITP) tarafından 2013 yılında “En İyi İşbirliği” kategorisinde büyük ödüle layık görülmüştür. İşletmeye 31 istasyonla başlayan İZBAN’ın istasyon sayısı, Hilal’in açılmasıyla birlikte 32’ye yükselmiştir. Hilal, İzmir Metrosu ile İZBAN’ın, Halkapınar’dan sonraki ikinci kesişme noktasıdır ve özellikle Güney yönünden gelen yolcuların, İzmir Metrosu’na aktarma yaparak Konak yönüne ulaşmalarında büyük kolaylık sağlamıştır. Günde 550 bin yolcu hedefine doğru ilerleyen İZBAN’ın, Cumaovası’ndan sonraki istasyonları olan Develi, Tekeli, Pancar, Torbalı, Tepeköy ve Kuşçuburun’un açılmasıyla birlikte hat uzunluğu 111 kilometreyi bulacaktır. Bergama ve Selçuk’a kadar uzanacak olan İZBAN hattı, proje tamamlandığında önce 145, ardından 185 kilometreye ulaşacaktır. İZBAN’ın Çiğli’deki idari merkezinde yer alan depo ve bakım atölyesi, büyüklük ve teknoloji bakımından ülkemizin en büyük alana sahip raylı sistem atölyesidir. 77 bin metrekarelik alan üzerine kurulu olan atölye, sadece İZBAN değil, ülkemizdeki diğer raylı sistemlere ait setlerin de bakımlarını üstlenmektedir. İZBAN’IN İLKLERİ Aliağa-Cumaovası hattı, ülkemizin hava limanı bağlantılı en büyük banliyö sistemidir. İZBAN, bu büyüklükteki bir kent içi raylı sistemini işleten ilk kuruluştur. İZBAN, merkezi hükümet ve yerel yönetimin bir araya gelerek kurduğu ilk şirkettir ve bu özelliği sayesinde hoşgörü ve sinerji projesi olarak anılmaktadır. Çiğli’deki bakım-onarım atölyesi ve depo alanı, büyüklük ve sahip olunan teknik teçhizatın modernizasyonu bakımından ülkemizin ilk ve en büyük raylı sistem atölyesidir. TCDD’nin 1,5 asrı geçen hattı üzerinde işletmecilik yapan ilk şirket İZBAN’dır. İzbandan diğer toplu ulaşım araçlarına (Eshot, İzmir Metro, İzdeniz) veya diğer toplu taşıma araçlarından İzbana geçerek yapacağınız yolculuklarda Aktarmalı Ulaşım Sisteminden faydalanabilirsiniz .
Raylı sistemi rahatlatacak Hilal Aktarma İstasyonu için inşaat çalışmaları 10 Haziran Pazar sabahından itibaren başlıyor. İZBAN da, yolcuların sorun yaşamaması için eşzamanlı olarak Halkapınar-Alsancak arasında ring seferler yapacak. Yeni düzenlemeyle birlikte tren geliş aralıkları ve Aliağa-Cumaovası sefer süresi kısalacak, sefer sayıları ise artacak. İZBAN tarafından yapılan açıklamada, 15 Mayıs Pazar gününden itibaren Aliağa’ya “30 dakikada bir” sefer gerçekleştirileceği duyuruldu. Yeni düzenlemeyle, Cumaovası’ndan Aliağa’ya gitmek isteyen yolcular, Menemen istasyonunda Aliağa trenine “ücretsiz” aktarma yapabilecek.
5 dk'ya kadar iniyor
Hattın en yoğun yolcu trafiği, Halkapınar ve Şirinyer istasyonlarında yaşanıyor. Halkapınar, aynı zamanda aktarma istasyonu olarak da hizmet veriyor ve aynı istasyon içinde metro ile bağlantı da sağlanabiliyor. Şirinyer’den trene binen bir yolcu, 10 dakika içinde Halkapınar İstasyonu’na ulaşıyor. Burada trenden inilerek metroya binildiği takdirde, aktarma süresi ile birlikte Şirinyer-Bornova arasındaki mesafe en fazla 20 dakika içinde kat ediliyor. Aynı istikametteki otobüs yolculuğu ise özellikle trafikteki araç yoğunluğu nedeniyle sabah ve akşam saatlerinde 1 saati buluyor. Trenle Alsancak Garı’ndan Şirinyer’e 12 dakikada ulaşmak mümkünken, otobüsle bu süre 30 dakika ile 45 dakika arasında değişiyor.
Hafif Raylı Sistemi Projesinde, Ege Üniversitesi Hastanesi ile Üçyol arasında bulunan metro hattına ek olarak, Ege Üniversitesi Hastanesinden Bornova Merkeze, Üçyol'dan da Fahrettin Altay Meydanı’na kadar metro hatları uzatılmaktadır.
1. Etap İstasyonları ve Kara Yolları Geçitleri; 2. Etap Karşıyaka Tüneli ve İstasyonları ; Naldöken İstasyonu Nergis İstasyonu 3. Etap Şirinyer Tüneli ve İstasyonu ;
4. Etap İstasyonları ve Kara Yolları Geçitleri ; Kemer İstasyonu Kemer Karayolu Alt Geçidi Kemer İstasyonu 5. Etap İstasyonları ve Karayolu Geçitleri ; Egekent İstasyonu 6. Etap İstasyonları ve Karayolu Üstgeçitleri ; Atasanayi İstasyonu 7. Etap Mevcut TCDD İstasyonlarının Yenilenmiştir; 8. Etap 1. Kısım Çiğli Depo ve Atölye Tesisleri; Çiğli’de otoyol yanında bulunan alana banliyö işletmeciliğinin sağlıklı olarak yapılabilmesi için gereken atölye ve depo tesislerinin yapımı tamamlanmıştır. 8. Etap 2. Kısım Cumaovası İstasyon, Depo Alanı ve Kısmi Altgeçitleri; İZMİR HAFİF RAYLI SİSTEM PROJESİ 2. Aşama Yapım; 1. aşamada yapılan ve 2000 yılından itibaren kullanıma açılan 11.5 km uzunluğundaki Bornova-Üçyol metro hattı Üçyol’dan Fahrettin Altay Meydanına kadar 5.5 km uzatılmaktadır. Yapım işinin tamamlanmasıyla İzmir Metrosu toplam 16 istasyon ve 17 km uzunluğa ulaşacaktır. Üçyol- F.Altay arası yaklaşık 5,5 km.’lik güzergâhın tamamı yeraltında olup, 5 adet yer altı istasyonu yapılmaktadır. İzmirspor İstasyonu Üçyol-F.Altay arası tünel yapım çalışmaları Yüklenicinin yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle sözleşme feshedilmiş, tünel işlerinin ve iki istasyonun tamamlanması için 05.10.2009 tarihinde yeniden ihale yapılmış, 31.10.2009 tarihinde sözleşme yapılarak işe başlanmıştır. Bu aşamada yer alan diğer üç istasyonun ikmal inşaatının ihalesi de 05.01.2010 tarihinde yapılmış 14.04.2010 tarihinde de sözleşmesi yapılarak işe başlanılmıştır. 3. Aşama Yapım ; Mevcut metro sistemi Ege Üniversitesi Hastanesi önündeki istasyondan Bornova Merkeze kadar yaklaşık 3,2 km. uzatılmaktadır. Bu aşamanın tamamlanmasıyla İzmir Metrosu toplam 19 istasyon ve 20.2 km uzunluğa ulaşacaktır. Bu iş kapsamında yaklaşık 762 m delme tünel, 1366 m. aç kapa tünel, 774 m. U kesitli tünel ve 3 adet istasyon bulunmaktadır. Üniversite İstasyonu Bornova Hastane-Bornova Merkez arası yapım çalışmaları Yüklenicinin yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle sözleşme feshedilmiş, tünel işlerinin ve iki istasyonun tamamlanması için 23.10.2009 tarihinde yeniden ihale yapılmış, yaşanan problemler nedeniyle ihale süreci uzamıştır. Sözleşme yapılması aşamasına gelinmiştir. Temmuz ayı içinde yer teslimi yapılarak işe başlanacaktır. İZMİR TRAMVAY SİSTEMİ 2010-2017 stratejik planında yer alan İzmir Tramvay Projesi kapsamında Konak Tramvayı Halkapınar Metro ve Banliyö İstasyonları ile Fahrettin Altay Metro İstasyonu arasında 13 km uzunluğunda, 19 durak olarak projelendirilmektedir. Bütün ulaşım projenin tamamlanmasıyla kent içi ulaşımda, çağdaş teknolojinin tüm olanakları kullanılarak konforlu, güvenli, ekonomik ve yaşam kalitesini arttırmaya katkı sağlayacak toplu taşıma sistemleri elde edilecektir.
|
İzmir Büyükşehir Belediyesi, okulların açılmasıyla birlikte 20 Eylül Pazartesi’den itibaren toplu ulaşımda kış dönemi uygulamasına geçiyor. Ayrıca 5 yeni hat daha hizmete alınıyor. Güncelleme: 06.10.2010 |
|
|
|
|
İstasyonların dışındaki asansörlere konulan sesli uyarı düzeni görme engelli vatandaşlarımız için büyük kolaylık sağlamıştır.
Yaşlı ve engelliler için hizmet veren asansörler, dışarısı ile giriş katını; giriş katı ile peronu birbirine bağlayarak iki kademeli çalışır. Asansörler, kullanıcıları önce giriş katına oradan da binilen ikinci asansör ile perona indirir ve çıkartır.
Araç içlerinde tekerlikle sandalye kullanan engelliler için belirlenmiş yerler bulunmaktadır. Tekerlekli sandalye kullanan engelli vatandaşlarımız, metroyu rahatlıkla kullanabilmektedir.
Görme engelliler için istasyonların girişlerinden ve trenden inip istasyondan çıkışına kadar bastonuyla takip edeceği oluklu çizgiler, duvar kenarlarında tutunarak yürümeleri için bariyerler bulunmaktadır.
Engelli yolcular, kartlarını turnikede okuttuktan sonra serbest kapıdan içeri alınırlar.
Refakatçi ile seyahat etme hakkı olan engelli yolcular beraberlerinde bir kişi ile serbest geçiş yapabilir.
Refakatçisi olmayan ancak destek verilmesi uygun olan engelli yolcular istasyona girdiği andan itibaren görevlilerce yönlendirilir.
Özellikle görme engelli, tekerlikle sandalye ile seyahat eden, ortopedik özürlü yolcular, eğer refakatçileri yoksa güvenlik elemanı eşliğinde perona indirilir, buradaki diğer görevliye teslim edilir; araca bindirilir ve ineceği istasyon öğrenilip, telsizle oraya bilgisi verilir.
Desteğe ihtiyaç gösteren engelli yolcu, ineceği istasyonda da aynı şekilde karşılanır ve sistem dışına çıkıncaya dek eşlik edilir.
Aynı uygulama kendi ihtiyacını göremez durumdaki yanında refakatçi olmadan seyahat eden sağır ve dilsiz yolcular ile zeka özürlü yolcular için de geçerlidir.
Engelli yolcularımızın istasyonlara ulaşımı için (özellikle tekerlikli sandalye kullananlar) kolaylık sağlayıcı önlem ve yapılaşma oluşturulmuştur.
Yürüyen merdivenlerde, asansörlerde ve araç içlerinde yani tüm sistemde engelli vatandaşlara kullanımda yol gösterecek çıkartmalar mevcuttur.
İstasyonlarımızda yolcularımız için yönlendirici ve bilgilendirici anonslar sürekli yapılmaktadır.
İŞ FIRSATLARI İZMİR "İş Fırsatları İzmir" Bölümümüzde sizlerin hizmetine sunacağımız,sağlam ve temiz kazançlar elde edebileceğiniz iş kolları ile ilgili olarak Mesleklerinde Kariyer yapmış Uzmanlardan Ücretsiz bir Rehberlik hizmeti sunacağız. Bu bölümümüzde konunun uzmanları tarafından burada her türlü sorularınızada titizlikle cevap verilecektir. Sn. ERDOĞAN BURGAZLI
|
| |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Carrefoursa Hakkında Daha Detaylı Bilgiye Ulaşmak için Resmi Web Sitesini Tıklayınız. https://www.carrefoursa.com/tr/ |
|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||
| ||
| ||
| |||||||||
|
Tüketici olarak hepimiz Alışveriş yaparken Promosyonları merak eder dururuz, Acaba şu Alış Veriş Merkezinde fiyat nasıl şu merkezde fiyat neydi? şeklinde her zaman kafamızdaki bu soruları kendimize sorar dururuz. Böyle düşünmek bilinçli bir tüketicilik anlayışı açısından da doğrudur zaten. Ama Plansızlıktan mı desek, zamanın yetmeyişinden midir bilinmez. Alışveriş Merkezlerinin ve Mekanlarının İzmir’ de bir çok yerde dağınık şekilde olmalarından dolayıdır ki, bu yerlere gideyim Alış Veriş yapayım derken yaptığınız masraflar almak istediğimiz ürünlerin üzerine eklendiğinde pahalıya çıkabiliyor.
Bu Bölümde yayınlanan . bilgilerin eksik, yanlış, çelişkili, tipografik hatalardan ve fiyatlarda değişiklik yapılmasından dolayı İzmir Kent Rehberimiz ve Yönetimimiz www.izmirde.biz, www.izmirdebiz.com ve www.izmirde.com.tr sorumlu tutulamaz. İndirim Rehberi ” bölümümüzün sizlere faydalı olması dileğiyle , esen kalın. |
Etiketler: İnşaat Firmaları, İnşaat Şirketleri, İzmir İnşaat Şirketleri, İzmir İnşaat Firmaları, İzmir İnşaat Sektörü, İzmir İnşaat Firmaları Listesi, İzmirde İnşaat Firmaları, İzmirde İnşaat Şirketleri, İzmirdeki İnşaat Firmaları, İzmirdeki İnşaat Şirketleri, Günvar İnşaat, Günvar İnşaat İzmir |
1983 İzmir doğumluyum. İlkokulu Bornova Yavuz Selim İlkokulu'nda okudum. Daha sonra ortaokul ve lise eğitimimi 1994-2001 arasında İzmir Bornova Anadolu Lisesi'nde aldım. 2001 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde hekimlik eğitimime başladım. 2007 yılında tıp fakültesinden mezun oldum. Şu anda Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı'nda uzmanlık eğitimi almış olan Op.Dr. Ergün Gürer halen Manisa Devlet Hastanesi,Üroloji Kliniğinde Üroloji Uzmanı , Operatör Doktor olarak görev yapmaktayım. Mail adresi: dr_eg@windowslive.com
|
Kaynak : http://www.egeliihracatcilar.com |
“Kadın ilerlemesi ve kadın-erkek eşitliğinin sağlanması bir insan hakları sorunudur ve sosyal adaletin şartıdır ve sadece bir kadın sorunu olarak görülmemelidir. Bunlar; sürdürülebilir, adil ve kalkınmış bir toplum inşa etmenin tek yoludur. Kadının güçlendirilmesi ve kadın-erkek eşitliği bütün insanlar için politik, sosyal, ekonomik, kültürel ve çevresel güvenliği başarmanın ön koşuludur". (Pekin+5 Siyasi Deklarasyon ve Sonuç Belgesi) Bununla mücadele etmek tüm toplumun görevidir. Yerel yönetimler ise bu görevi yerine getirecek önemli kurumlardan biridir. Bunun yanı sıra, Yerel Yönetimlerin, işlevsel bir demokrasiye sahip olabilmek için politikalarında kurumsal yapılarında ve uygulamalarında toplumsal cinsiyet eşitliğine mutlaka kapsamlı yer vermeleri gerekmektedir. Bu duyarlılıkla, İzmir Büyükşehir Belediyesi 10 Mart 2008 tarihinde Kadın Danışma Merkezi’ni, 01 Ocak 2009 tarihinde Kadın Sığınma ara istasyonu’nu açtı.
Amacı: İzmir’de yaşayan her sosyal kesimden kadınların bilgilendirilmeleri, bilinçlendirilmeleri, desteklenmeleri, güçlendirilmeleri ve korunmaları amaçlanmaktadır. Hizmet alanı: Bu amaca yönelik olarak; merkeze şahsen veya telefonla başvuranlara ücretsiz olarak hukuksal ve psikolojik danışmanlık hizmeti vermek ve gerekirse farklı sosyal hizmet yardımlarından destek sağlamak. Ayrıca her kesimden birime, kadının insan hakları ve eşitlik politikaları konusunda istendiği takdirde ücretsiz eğitim vermek.
Amacı: Fiziksel, duygusal, cinsel ve ekonomik şiddete maruz kalmış ve şiddete maruz kalma riski taşıyan kadınlar ile terk edilmiş ve ekonomik yoksunluğa düşmüş kadınların psiko-sosyal ve ekonomik sorunlarının çözümlenmesi sırasında varsa çocukları ile birlikte ihtiyaçlarını karşılamak üzere geçici bir süre ücretsiz kalabilecekleri, insan onuruna yakışan, çağdaş sağlıklı bir ortamın oluşturulması amaçlanmaktadır.
Hizmet alanı: Bu amaca yönelik olarak; fiziksel, duygusal, cinsel ve ekonomik şiddete uğramış ve uğrama riski taşıyan veya terk edilmiş kadınlar için koruyucu destek hizmetlerinin sağlanmasıdır. Kadın Sığınma Evimiz, 28 kapasite de olup, bir oyun odası, bir etüt odası, bir revir odası, yatak odaları, oturma ve yemek salonları ve idari bölümlerden oluşmaktadır.
İzmir Büyükşehir Belediyesi; “ Kadın ve kız çocuklarının insan haklarının korunması ve geliştirilmesi ortak programı” doğrultusunda 20.01.2010 tarihinde Kadın Dostu Kent unvanı almıştır. Bu unvan çerçevesinde, yerel yönetimlerde kadınlara ve kız çocuklarına özel destek hizmetlerinin oluşturulması, var olan hizmetlerden onların da eşit biçimde yararlanmaları ve ihtiyacı olan hizmetlerin tespit edilerek, çözüm üretilmesi için çalışmalar devam etmektedir.
|
|
|
İzmir Hava Durumu, İzmir Hava Durumu 15 günlük, Hava Durumu 15 Günlük, İzmir ilinin en güncel 15 günlük hava durumu İzmir tahmini bilgisi, İzmir Hava Durumu 7 günlük, İzmir Hava Durumu Ntv, İzmir Hava Durumu saatlik, İzmir Hava Durumu Bornova, İzmir Hava Durumu bugün, İzmir Hava Durumu 15, İzmir Hava Durumu 30 günlük, İzmir Hava Durumu 10 günlük, İzmir Hava Durumu Accuweather, Hava Durumu Accuweather, Aliağa Hava Durumu, Balçova Hava Durumu , Bayındır Hava Durumu , Hava Durumu ,Bayraklı Hava Durumu, Bergama Hava Durumu ,Beydağ Hava Durumu ,Bornova Hava Durumu ,Buca Hava Durumu, Cumaovası Hava Durumu, Menderes Hava Durumu , Çeşme Hava Durumu, Çiğli Hava Durumu , Dikili Hava Durumu ,Foça Hava Durumu ,Gaziemir Hava Durumu , Güzelbahçe Hava Durumu, Karabağlar Hava Durumu, Karaburun Hava Durumu, Karşıyaka Hava Durumu ,Kemalpaşa Hava Durumu ,Kınık Hava Durumu Kiraz Hava Durumu ,Konak Hava Durumu ,Menemen Hava Durumu, Narlıdere Hava Durumu ,Ödemiş Hava Durumu ,Seferihisar Hava Durumu, Selçuk Hava Durumu, Tire Hava Durumu, Torbalı Hava Durumu, Urla Hava Durumu durumu için HAVA DURUMU İZMİR sayfamızda.
|
Daha yüksek standartlı ve daha yaşanabilir bir kent hedefine ulaşmak için çalışan İzmir Büyükşehir Belediyesi, engellilerin eğitimi ve rehabilitasyonu konularında gerçekleştirdiği çalışmalar ve engellilere verdiği destekten ötürü, 2005 yılında Başbakanlık Özürlüler idaresi tarafından "Engelli Dostu Belediye" seçildi.Ulaşımdan sağlığa, spora, kültüre kadar her alanda, engellilerin yaşam kalitesini artırmak için bir dizi çalışma yürüten İzmir Büyükşehir Belediyesi, "Engelli Dostu Belediye" ünvanını her geçen gün pekiştiriyor.
Türkiye'nin üçüncü büyük şehri olan izmir'de yaşayan engelli yurttaşların kent yaşamına aktif katılabilmesini sağlamak için tüm belediye hizmetleri seferber ediliyor. Ücretsiz ulaşım hizmeti, engelliye özel indirimli su tarifesi gibi uygulamaların yanı sıra acil çağn merkezi ve randevulu hizmet veren minibüs projeleri peş peşe uygulamaya alındı. İzmir’de yaşayan engelli vatandaşların 13 m3 ’e kadar olan su tüketimleri yüzde 50 indirimli oldu. Engelli vatandaşların yüzde 50 indirimli su kullanabilmesi için İzmir Büyükşehir Belediye İZSU Yönetim Kurulu tarafından alınan karar, Büyükşehir Meclisi'nde oybirliği ile kabul edildi. Resim eğitimi alan engelli öğrenciler, engelsiz öğrencilerin katıldıkları yarışmalardaki başarıları ile adından sıkça söz ettiriyor.İzmir Büyükşehir Belediyesi Engelliler Eğitim Merkezi’nde resim ve çizgi eğitimi alan öğrenciler, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi Fair Play Konseyi’nin düzenlediği Ulusal ve Uluslararası Fair Play Karikatür Yarışması’nda birincilik ve ikincilik, Rotary Derneği’nin karikatür yarışmasında da özel ödül aldı. Merkezde eğitim alan öğrenciler, sadece 2009 yılında 23 ödül aldı. Türkiye’de ilk defa İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından uygulanan “uğraş terapisi” ile engelli aileleri hem meslek öğreniyor hem de aile bütçelerine katkı koyuyorlar.
Engellilerin kullanımına uygun olan yeni otobüsler kent hayatını kolaylaştıracak nitelikte.
SOSYAL DESTEK
SPORDA DESTEK
Evlerinden çıkamayacak durumda olan ağır engelli hastalara Eşrefpaşa Hastanesi tarafından evde bakım ve tedavi uygulaması yapılıyor.
Engelli Hizmetleri: Engelli hemşehrilerimizin ailelerine, uyum problemlerinin çözümlenmesinde destek, rehberlik ve psikolojik danışmanlık hizmetleri ve sosyal aktiviteler için; Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı Sosyal İşler Şube Müdürlüğü Engelliler Merkezi'ne başvurulabilir. Merkeze 0232. 293 17 37 numaralı telefondan ya da; sosyalhizmet@izmir.bel.tr ve engelliler@izmir.bel.tr adresinden ulaşabilirsiniz. İnciraltı Engelliler Kafeteryası: 0232. 259 89 22 Faks: 445 95 48 Engelliler Merkezimiz ile İnciraltı Engelliler Kafeteryası arasında engelli vatandaşlarımızın ulaşımını sağlamak üzere özel otobüslerimiz sefer yapmaktadır. 811no'lu otobüs Montrö'den kalkış 08.15 10.15 12.15 14.15 16.15 18.15 (20.15 sadece yaz mevsimi için) İnciraltı Engelliler Kafeteryası'ndan kalkış 09.30 11.30 13.30 15.30 17.30 19.3 (21.30 sadece yaz mevsimi için) Kafeterya düzenlenen özel günlerde İnciraltı'ndan son hareket 21.00'dadır. Kent içi toplu ulaşımdan ücretsiz yararlanmak için; Başbakanlık özürlü kartı olanlar aslı ve fotokopisi, Olmayanlar hastaneden alacakları "Aslı gibidir" onaylı % 40 ve üzeri özür oranı belirtilmiş heyet raporu veya Nüfus cüzdanına özür oranı belirtilmiş ise cüzdanın arkalı önlü fotokopisi ve aslı İzmir Büyükşehir sınırları içinde ikametgah etme şartı, 1 adet renkli vesikalık fotoğraf (son 6 ay içerisinde çekilmiş) T.C.Kimlik No 10 TL. Biniş Kartının Kaybolması Durumunda; Bir hafta içinde Konak’ta bulunan Engelli Hizmet Bürosu’na bildirilmesi gerekmektedir. Tel:0.232.483 64 63 Kartın kaybolması durumunda; aynı evraklar ve 10 TL. kart ücreti Kart; sahibine eğer 18 yaş altıda ve zihinsel özürlü ise anne ve babasına teslim edilir. İzmir'de yaşayan engellilerin yaşam kalitesini artırmak için bir dizi çalışma yürüten İzmir Büyükşehir Belediyesi, engellilerin hizmet aldığı Kültürpark’taki Engelliler Eğitim Merkezi'ni Türkiye’nin en donanımlı Engelliler Merkezi haline getirme yolunda hızla ilerliyor. |
|
|
|
|
Kendi işini kurmak isteyen engelliye 26 bin lira destek haberi için Tıklayınız |
Özel Kuruluşlar
İşitme ve konuşma özürlüler rehabilitasyon merkezleri, spastik çocuklar rehabilitasyon merkezleri, zihinsel özürlüler rehabilitasyon merkezlerine ait bilgilere erişim için aşağıdaki linklere tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Resmi Kurumlar SHÇEK’e Bağlı Rehabilitasyon Merkezleri Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu bünyesinde bulunan bakım ve rehabilitasyon merkezlerine ait bilgiler için tıklayınız. |
|
Sosyal güvenlik, bir ülkede yaşayan bireyleri sosyal risklere karşı korumayı ve onları yaşadıkları toplum içinde başkalarına muhtaç olmayacak bir hayat standardına ulaştırmayı amaçlamaktadır. ENGELLİLERİN ERKEN EMEKLİLİK VEYA MALÜLEN EMEKLİLİK HAKLARI Engellilerin emeklilik işlemleri diğer çalışanlarda olduğu gibi ilgili sosyal güvenlik kurumunca yapılmaktadır. engelliler erken emeklilik yada malülen emeklilik işlemlerini tabi olunan sosyal güvenlik kurumuna müracaat ederek başlatabilirler. Emeklilik işlemleri için, memur olarak çalışanların Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü'nün, işçi olarak çalışanların Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürlüğü'nün, serbest meslek erbabı olanların BAĞ-KUR Genel Müdürlüğü'nün ilgili birimlerine müracaat etmeleri gerekmektedir. SSK‘ya tabi olarak çalışan engellilerin, istekleri halinde, özür derecesi oranına göre 15 ila 20 yılda erken emeklilik hakkı vardır. Emekli sandığı mensubu engelliler istekleri halinde 15 yılda emekli olabilirler. Yeni çıkan 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'na tabi olarak çalışacak engelliler; özür derecesine göre, 16 yıl ve 4320 gün ila 18 yıl ve 4680 gün primi ödemiş olmak şartıyla isteğe bağlı erken emeklilik hakkına sahip olacaklardır. ENGELLİLERİN HAKLARI 1. Devlet tiyatroları, gösterilerini engellilere ücretsiz sunmaktadır. ALO 183 AİLE, KADIN, ÇOCUK, ÖZÜRLÜ VE SOSYAL HİZMET DANIŞMA HATTI
|
|
|
|
|
|
Türkiye’ nin en kapsamlı ENGELLİLER REHBERİne Hoş geldiniz. Engelliler hakkında bilgi, engelliler Hakkında Yazı, Engelliler İle İlgili Sözler, Engelliler İle İlgili Yazı, Engelliler Haftası, Engelliler İle İlgili Sloganlar, Engelliler İle İlgili Şiirler, İzmir Engelliler Konseyi, İzmir Engelli Dernekleri, Engelliler, Engelli Hakları, Engelli Hakları, Engelli Birey, Engelli Memur, Engel Türleri, Engelliler Hakkında Bilgi, Engelliler Haftası, Engelliler Biz, Engelliler Hakkında Sloganlar, Ödev Kapakları, Kapaklar, Mavi Kapak Kampanyası, Engelliler Sitesi, Engelliler Sitesi Ömss, İzmir Hastaneleri Sağlık Kurul Raporu Veren Hastaneler Engelli Rehberi Ve Engelli Hakları İle İlgili Tüm Bilmek İstediklerinizi Bizde Bulabileceksiniz. Kent Rehberimizin bu " ENGELLİLER REHBERİ" Bölümünü daha sitemizide 2009 yılından beri sizlerin hizmetine sunmuş bulunmaktan dolayı büyük Mutluluk duymaktayız. Bizim için çok değerlisiniz. Duygu ve düşünceleriniz için Lütfen İletişim Bölümünden mail atarak geri dönüşümde bulunmanız, Engelli Rehberimizi Güncel tutmamız için yönlendirici eleştirileriniz, önerileriniz ve dilekleriniz bize büyük onur verecektir. Çünkü Burada Her şey size ÖzelBölümümüz Sürekli Güncellenmektedir...
|
|
Alerji, bağışıklık sistemimizin, çoğunlukla zararlı olmayan bir maddeye karşı verdiği anormal reaksiyonlardır. Alerjiler çok hafif olabileceği gibi kişinin hayatını tehdit edecek boyutlara da varabilir. Alerjik reaksiyonların nedeni bilinmemektedir fakat kalıtımsal faktörlerin rol oynadığı düşünülmektedir. Bağışıklık sistemi, "antijen" adı verilen yabancı maddelere karşı tepki gösterir ve yabancı istilacılara karşı vücudu korur. Antijenlere karşı vücudumuzda antikorlar ve bazı kimyasal maddeler oluşur. Normal şartlar altında bağışıklık sistemi yiyecek gibi zararsız maddeleri göz ardı ederken bakteriler ve virüsler gibi istilacılara karşı savaşır. Ancak bağışıklık sistemi bazen zararsız yabancı maddelere karşı da tepki gösterir ve "histamin" adı verilen kimyasal bir madde salgılanarak alerjik reaksiyon başlatılır. Alerjik reaksiyonlarda görülen pek çok belirtiden histamin sorumludur. Alerjik reaksiyonları başlatan maddelere "alerjen" adı verilir. Alerjenler polenlerden hayvan tüylerine, penisilinden kozmetiklere kadar pek çok değişik maddeler olabilir. Alerjik reaksiyonların çoğu ciddi değildir. Ama bazen kişinin ölümüne yol açan alerjik durumlar söz konusu olabilir. BELİRTİ ve BULGULAR
NEDENLERİ Alerjik reaksiyonlar, alerjenlere veya alerjik reaksiyonların görüldüğü yere bağlı olarak sınıflandırılır.
TANIYA YÖNELİK ARAŞTIRMALAR Detaylı bir sorgulama ve zaman içerisinde iyi bir gözlemle alerjen maddelerin belirlenmeye çalışılır. Alerjen maddelerle yapılan deri testleri ve kandaki antikor seviyelerini ölçen RAST testi klinikte kullanılan teşhis yöntemleri arasında sayılabilir. TEDAVİ Alerji tedavisinde genel ilke, alerjen maddelerden uzak durmaktır ama bu her zaman mümkün olmaz. Hastaya göre seçilen özel tedavi yöntemleri uygulanır.
KORUNMA VE ÖNLEMLER
DOKTORA BAŞVURULMASI GEREKEN DURUMLAR
Kaynak: MedicalPark Etiketler: Alerji, İzmir alerji, izmir alerji uzmanı, izmir alerji testi, alerji izmir, alerji testi İzmir, izmir alerji polikliniği, izmir alerji doktorları, izmir alerji merkezi, izmir allerji doktorları, izmir alerji polikliniği, izmir alerji kliniği, izmir alerji hastanesi, izmir alerji merkezleri, izmir alerji testi yapan hastaneler, alerji doktorları, alerji testleri, alerji tedavisi, astım alerjik, alerji İzmir, alerji testi, alerji hastanesi, alerjinin tedavisi, allerji testleri, alerji öksürük, alerji nedir, alerji uzmanı, dr Mehmet ünsel, rinit alerji, alerji belirtileri, allerji testi, burun alerjisi, çocuk alerji, alerji çeşitleri, astım alerji, alerji aşısı, alerji hastalıkları, alerji türleri, alerji testi fiyatı, alerji türleri, alerji resimlerini " Alerji Uzmanı Doç. Dr. Mehmet ÜNSEL' in Sayfasında bulabilirsiniz. |
|
Endokrin Cerrahi tanımı vücudun iç salgı yapan bezlerinin operasyon gerektiren bazı hastalıklarında uygulanan cerrahi tedavileri belirtir. İç salgı bezi demek salgıladığı hormonları direkt olarak kan dolaşımına veren bezler anlamını taşır.
|
e- HASTANEMİZ LİNKİNİN KULLANIMI (Ücretsizdir)
Bölümde ziyaretçilerimizin sorularına cevap vermek için Üye Girişi kısmından sitemize giriş yaparak, Forum Köşesindeki ilgili Bölümünde, size ait alandan giriş yapıp soruları cevaplandırabilirsiniz. Not: Bu Bölümde yer verilen e- Hastane Danışmanlık hizmeti “ücretsiz” olarak sunulmaktadır. İşlerinin yoğunluğunda kıymetli vakitlerini İzmir Kent Rehberine harcıyan ve ücretsiz sorularınızı yanıtlayan tüm Hocalarımızı ve Doktorlarımıza teşekkür ederiz. |
|
İNSAN HAKLARI NEDİR?
T.C. BAŞBAKANLIK İNSAN HAKLARI BAŞKANLIĞI |
Seyahat Acentaları, Seyahat Acentaları Listesi, Turizm Acenteleri Listesi, İzmir Seyahat Acentaları, Tatil Tur Acentaları, İzmirdeki Turizm Tur Seyahat Acentaları Firmaları Şirketleri, İzmir Vize Acentaları, En İyi Tur Acentaları, İzmir Tatil Acentaları, Turizm Acenteleri Listesi, Izmirdeki Tur Şirketleri, İzmir Yurtdışı Tur Acentaları, İzmir Şehrindeki Seyahat Acentaları Firmaları, Turizm Acenteleri Listesi, İzmir Tur Şirketleri İsimleri,"TURİZM ACENTALARI/SEYAHAT ACENTALARI" Sayfamızda Bulabileceksiniz.
|
|
İZMİR'İN KURTULUŞU VE GAZİ MUSTAFA KEMAL'İN İZMİR'E GELİŞİ 1 Eylül 1922'de "Ordular ilk hedefiniz Akdeniz'dir" emrini verir. 9 Eylül 1922'de ordumuz İzmir'i alır. Atatürk İcra Vekilleri Heyeti Başkanı Rauf (Orbay) Bey'e telgrafta: "Birliklerimiz İzmir doğu sırtlarında düşmanın son direnişini kırdıktan sonra bugün mağlup düşmanla beraber İzmir'imize zaferle girdik. Ben yarın öğleden itibaren İzmir'de bulunacağım"der. Aynı gün Yunan'ın ateşe verdiği Kasaba'ya (Turgutlu) varıp burayı ve yanan köyleri geçer. Armutlu'ya gelinir. Burada mola verilir Mustafa Kemal koyu bir güneş gözlüğü taktığı için tanınmaz. Orada bulunan bir ihtiyar, koynundan bir resim çıkarır, bir kaç kere önce resme, sonra Mustafa Kemal'e bakar. Mustafa Kemal gözlüğünü alnına doğru kaldırınca ihtiyar daha yakına yanaşır ve daha dikkatli bakar. Birdenbire yüzünün rengi değişir, her yanı titreyerek, "Bu sensin, bu!"diye bağırır. Sonra orada bulunanlara dönerek, haykıra haykıra "Ey ahali koşun, koşun! Bu odur, Kemalimiz geldi!"der demez bütün halk otomobile koşar. Kadın, erkek, çocuk, yaşlı kimi toprağı, kimi tekerlekleri öpüyor, kimi Mustafa Kemal'in boynuna, eline sarılıyor kimi otomobili omuzlarında taşımaya çalışıyordu. Mustafa Kemal 9 Eylül 1922 Cumartesi günü karargahı ile Belkahve'ye varır. Bir incir ağacının altında Kadifekale'de şanlı bayrağımızın dalgalandığı İzmir'i uzun uzun seyreder. Düşman devletlerin karma donanması körfezdedir. Hava kararıncaya kadar burada kalır. Geceyi geçirmek için Nif (Kemalpaşa)'ya gelinir. Rüşen Eşref Ünaydın anlatır: "Seni, bir iki basamak merdivenle ilk katına çıkılan, zaten sanırım o ev sadece bir katlı idi, o evin kapısından içeri girişte, başları beyaz örtülerle sımsıkı sarılı köy kadınları karşıladılar. ....Yedi sekiz kadın... Gölgeler gibi çekingendirler. Seni o dar girişte görünce, yerlere doğru eğildiler; sarılıp dizlerinden öptüler; baş örtülerinin ucu ile ayaklarından tozlar aldılar, bir ikisi o tozları gözlerine sürdüler! Ve onların gözlerinden senin ayakkabılarına yaşlar damladı. Sen onları ağır başla selamladın. Onlar senin önünde el bağladılar, yaşlı gözlerle sana uzun uzun baktılar. Bu el bağlayışlar, bu susuşlar sana bir sonsuz minneti ve hayranlığı bin sözden ne kadar daha iyi anlatıyordu." Atatürk yanında Mareşal Fevzi (Çakmak) Garp Cephesi Komutanı İsmet (İnönü) Paşa Garp Cephesi Kurmay Başkanı Asım (Gündüz) Paşa ve karargahı ile 10 Eylül 1922 günü İzmir'e girmiş burada Fahrettin (Altay) Paşa İle buluşarak doğruca Hükümet Konağına gitmiştir. İzmirliler kurtarıcılarını büyük bir törenle, sevinç ve coşkunlukla karşılamışlardır. İzmir Hükümet Konağı balkonundan, Konak alanını hınca hınç dolduran İzmirlileri, selamlayarak kısa bir konuşma yapar. "Bu başarı milletindir" der. Daha sonraları da yapılan her türlü hamleyi ve başarıyı hiç bir zaman kendine değil, canından çok sevdiği milletine mal etti. Konak Meydanı'na İzmirli Türklerin büyük kurtarıcılarına armağanı olan bir açık otomobil getirirler. Otomobilin her yanı kırmızı beyaz kurdelelerle küçük beyaz güllerle süslenmiştir. Gül bahçesi gibi arabayı beğenerek seyreder. İzmirlilerin inceliğinden duygulanır. Fakat; çiçeklerin arasındaki kuzuyu fark edince, Ruşen Eşref (Ünaydın) Bey'e dönerek: "Aman! Çabuk gidin söyleyin; şu kuzuyu kesmesinler..." Ruşen Eşref Bey anlatır: "Aşağıya çok hızla koştum. Fakat; kapını önüne varınca gördüm ki beyaz mermere al kanlar yayılmış, vaktinde yetişemediğimi arz için başımı ve ellerimi kaldırıp yukarı sana doğru baktım. Gördüm ki balkondan çekilmişsin şimdi o anı bir daha hatırladıkça, saldırgan ordusunu yok etmiş bir Muzaffer Başkomutanın bir kuzu kanı dökülmesine bakamayacak derecede bir insan yüreği taşır olduğunu hasretle bir daha anıyorum." "Bingazi muharebatı esnasında Derne ve Tobruk kumandanlığı vazifesini kemal-i muvaffakiyet ve celadetle ifa edip bilahare Bolayır Ordusu Erkân-ı Harbiye riyasetine tayin buyrulup harekât-ı ahirede (Edirne'nin geri alınması) fevkalade ibraz-î faaliyet eyleyen erkan-ı harb binbaşısı Mustafa Kemal Bey'in bera-yı tedbil'i hava şehrimizi teşrif eyledikleri istihbar olunmuştur. Gazetemiz bu muhterem askere beyanı hoşamedi eylemeği vicdanı bir vazife, telakki eyleriz."
Gazi Mustafa Kemal 10 Eylül 1922'de İzmir'e geldikten sonra 29 Eylül 1922'de İzmir'den ayrılmıştır. Bu tarihten sonra: 27 Ocak ------- 04 Şubat 1923 Tarihlerinde İzmir'i ziyaret etmiştir.
Etiketler: Atatürk ve İzmir, Atatürk'ün İzmir Ziyaretleri, Atatürkün İzmir Konuşması, Atatürkün İzmir Anıları, , Atatürk ün Hayatında İzmir, Atatürk'ün İzmir ile ilgili sözleri, Atatürk'ün İzmir ile ilgili sözleri, Atatürk izmir hakkındaki diğer haberler, Atatürk izmir sözleri, Atatürk izmir marşı sözleri, Atatürk haber, Atatürk Türkiye, Atatürk ve izmir anıları, Atatürk ve izmirin işgali, Atatürk ve izmir kitap, Atatürk ve izmir sözleri |
İzmir Dolmuş Hatları , İzmir'deki 60 hat üzerinde İzmir Minibüsçüler Odası'na kayıtlı 1.117 Minibüs/Dolmuş bulunmaktadır. İzmir'deki Minibüs/Dolmuşlarla yılda yaklaşık 400 bin yolcu taşınmaktadır. İzmir Dolmuş Saatleri, İzmir Dolmuş Ücretleri, İzmir Dolmuş Şikayet, İzmir Dolmuş Taksi, Minibüs Hatları, Minibüs Saatleri, İzmir Dolmuş Hareket Saatleri, İzmir Minibüsçüler Odası, , İzmir Son Dolmuş Saatleri, İzmir Buca Dolmuş Saatleri, Selçuk İzmir Dolmuş Saatleri, Seferihisar İzmir Dolmuş Saatleri, İyte İzmir Dolmuş Saatleri, İzmir Dolmuş Seferleri Kaçta Başlıyor, İzmir Dolmuş Hatları Fiyatları, İzmir Dolmuş Hat Güzergahları, İzmir Minibüs Hatları Fiyatları sayfamızda bulabileceksiniz.
|
İzmir Büyükşehir Belediyesi Çocuk ve Gençlik Merkezi’nde, Konak ilçesinde yaşayan 07 – 22 yaş grubundaki çocuk, genç ve ailelerine keyifli, güvenli, gelişimlerini destekleyen bir ortam hazırlayarak sahip oldukları hakların farkında olan, kendilerine güvenen, kendilerine ve çevrelerine karşı sorumluluk duyan, hayal gücü zengin, eleştirel düşünen bireyler olmanın yolları öğretiliyor. Psikolog, sosyolog, sosyal hizmet uzmanı, Türkçe öğretmeni, müzik eğitmeni, resim ve İngilizce öğretmenlerinin görev alacağı merkezde, çocuk ve gençlerin yanı sıra ailelere de psikolojik danışmanlık hizmeti de veriliyor. Çocuk ve gençler için derslere yardımcı etüt çalışmaları, okuma etkinliği, resim, gitar, bilgisayar ve İngilizce kursları düzenleniyor. İzmir'de Çocuk ve Gençlere gösterilen bu hizmetten dolayı teşekkürlerimizi sunarız. İzmir Kent Rehberi Adına Ertan KARA
GÖNÜLLÜLÜĞÜN 10 ALTIN ÖNERİLERİ
|
Etiketler: Ülkemizde Kutlanan Önemli Gün ve Haftalar, Önemli günler 2016, Dünyada önemli günler, Önemli gün ve haftalar 2017, Önemli gün ve haftalar 2018, Önemli gün ve haftalar 2019, Önemli gün ve haftalar 2020, Önemli gün ve haftalar 2021, Önemli gün ve haftalar 2022, Önemli gün ve haftalar 2023, Önemli gün ve haftalar 2024, Önemli gün ve haftalar 2025, Önemli gün ve haftalar 2026 |
1971 yılında, iki adet dokuma tezgahı, beş personel ve yıllık 10 ton havlu üretim kapasitesiyle havlunun ilk üretildiği yer olan Bursa’da yola çıkan Özdilek, bugün yıllık 10 bin ton havlu üretim kapasitesi 13 bin ton pamuk ipliği üretimi ve Alışveriş Merkezleri ile Türk tekstil ve perakende sektöründe hizmetine devam ediyor. Yerli ve yabancı seçkin markaların satışa sunulduğu Özdilek Alışveriş Merkezleri; Özdilek Alışveriş Merkezleri ise 7’den 77’ye her yaşta tüketiciye sesleniyor ve onlara farklı bir yaşam tarzı sunuyor. Özdilek, müşterilere hizmet sunarken, müşteri memnuniyetine büyük önem veriyor. Bu nedenle müşterilere zevkli bir ortam yaratarak şehir merkezlerine ve şehirlerarası kavşak noktalarına yakın konumlarda, doğayla iç içe merkezler inşa ediyor. Bütün mağazalarında, ‘ self servis’ yerine, doğrudan iletişimin ön planda tutulduğu bir servis anlayışı tercih ediliyor. Tüketicilerin bir defada bütün alışveriş ihtiyaçlarını keyifli bir şekilde karşılamasını sağlayacak bir ortam sunuluyor. Balçova - İnciraltı’nda, Çeşme yoluna 3 km mesafede bulunan Özdilek İzmir Alışveriş Merkezi Mağaza, Market ve Kafe-Restoran kısımlarıyla hizmet vermektedir. Tüm bunların yanısıra, çocuklar için özel hazırlanmış StarPark eğlence merkezi ve 3-8 yaş arası minikler için uzmanlar denetiminde çocuk bakım odası bulunan İzmir Alışveriş Merkezi 1000 araçlık otoparkıyla hizmetinizdedir. İzmir Alışveriş Merkezi ürün çeşitliliği açısından gıdadan tekstile, ev gereçlerinden kozmetiğe, elektronikten oto aksesuarına aranılan her tür ürünün bulunabileceği 60.000 kalem ürünün satışı yapılmaktadır. Açılış tarihi: 15.11.2001 Servis Saatleri
İletişim |
Ege Bölgesinin ve İzmir'in ilk açıkhava alışveriş merkezi olan Forum Bornova, değişimin, eğlencenin, yeniliğin ve alışverişin yeni merkezi olmaya devam ediyor. Kentin Kuzey Doğusu'nda Ege Üniversitesi'nin yanında yer alan 62.000 m2 alan üzerine kurulu -İzmir'in yeni yaşam merkezi- Forum Bornova, konumu itibariyle ziyaretçilere ulaşım kolaylığı sağlamaktadır. Açık ve kapalı alanların yer aldığı Forum Bornova'da IKEA, Kipa hipermarket, yerli ve yabancı pek çok tanınmış markanın yer aldığı 128 mağaza, yedi salonlu AFM sinemaları, eğlence alanları ve 3000 araç kapasiteli otopark yer almaktadır. Ege mimarisinin eşsiz özelliklerini bir Akdeniz kasabası ölçeğinde bir araya getiren Forum Bornova iki ayrı bulvar, bunları birbirine bağlayan meydanlar ve dört ayrı sokaktan oluşmaktadır. Forum Bornova, Ege ve geleneksel Türk mimarilerinin özgün örneklerini yansıtan sokakları, üstü açık teraslarda yeme içme olanağı sunan kafe ve restoranları, yer yer köprüler ile birbirine bağlanmış ortak alanları ile kentin doğal bir parçası gibidir. Çevre düzenlemesiyle de İzmir'in doğal dokusu ile uyum içerisinde olan Forum Bornova, palmiye ağaçları, ahşap pergola ve tenteleri, her biri özgün nitelikteki çeşme ve göletleri ile de alışılmışın dışında bir alışveriş keyfi sunmaktadır. Yıl boyu süren çeşitli aktiviteler ve konserlerle alışverişin yanısıra eğlencenin de vazgeçilmez adresi olan Forum Bornova, çocuk kulübü ile çocuklara da renkli bir dünya sunmaktadır. Forum Bornova'ya yılda 12 milyonun üzerinde ziyaretçi gelmektedir. Servis Saatleri
İletişim Bilgileri Adres: Kazım Dirik Mah. 372 sok. No:10 Bornova / İzmir |
Ege Park Mavişehir Moda ve Alışveriş Merkezi 20 kasım 1999 yılında açılmıştır.Ege Park Mavişehir AVM 18.000 m2 taban alanı üzerine kurulu olan 44.000 m2 kullanım alanına sahip bir AVM’dir. Toplam 800 araç kapasiteli kapalı ve açık otoparkları ile müşterilerine hizmet vermektedir. EGE PARK MAVİŞEHİR AVM başta İzmir kenti olmak üzere özellikle Karşıyaka ilçesi bostanlı ve Mavişehir semtlerine doğrudan ekonomik ve ticari katkıda bulunmaktadır. Ayrıca Bölgede ilk kurulan AVM olması başta Karşıyaka olmak üzere tüm çevre sakinlerinin benimseyerek sık sık ziyaret ettikleri alışveriş yaptıkları, İzmir’de ziyaretçilerine her aradıklarını tek bir çatı altında sunan çizgisini sürekli yukarıya taşıyan ve farklı mimarisi ile insanların uğrak mekanı olmayı sürdürüyor. Ege PARK Mavişehir Avm’de 118 işletme bulunmaktadır. Ege Park Mavişehir Avm’de bowling salonu, sinema salonları, MMM Migros hipermarketi, oyuncakçı, çocuk oyun alanları, kuyum ve mücevherat mağazaları, bankaları, ev tekstil ve mutfak ürünleri, elektrikli ev aletleri ve elektronik eşya satış mağazaları, bay bayan çocuk giyim ayakkabı ve aksesuar mağazaları, restoran ve fast food işletmeleri, cafeleri, güzellik salonu, kuaför, kuru temizleme, v.b. hizmetleri ile yılın her günü sabah 10:00 akşam 22:00 arası hizmet vermektedir. Çevresindeki yaşam merkezlerine yürüyüş mesafesinde olan EGE PARK Mavişehir Moda ve Alışveriş Merkezine Alsancak, Konak, Üçkuyular’dan deniz ya da kara yoluyla Karşıyaka, Çiğli, Bornova, Menemen, Hatay, Buca gibi merkezlerden ise kara yoluyla kolayca ulaşılabilmektedir. EGE PARK MAVİŞEHİR AVM bugüne kadar pek çok etkinlik ve sosyal sorumluluk projeleriyle tüm İzmir de ses getirmiştir.
Gidiş Büfe Durağı, Spor Merkezi, Okul Durağı, Atakent Durağı, Beşikçioğlu Durağı, Trafik Durağı, Paşa Durağı, Köprü Durağı, Veli Dedeoğlu Durağı, Bostanlı İskele Durağı Dönüş Yıllar Durağı, Bostanlı Camii Durağı, Köprü Durağı, Paşa Durağı, Beşikçioğlu Durağı, Dispanser Durağı, Soyak 1 Durağı, Soyak A - B Girişi, Albayrak 1 - 2, Carrefour Durağı. Çarşamba Günleri Ücretsiz Müşteri Servisimiz Hizmet Veremeyecektir. İletişim Adres: 2040 Sokak No: 104 35540 Mavişehir - İzmir |
Agora alışveriş merkezi, giyimden, aksesuara, kozmetikten, ev tekstiline; müzik-kitaptan, elektroniğe; hizmetten, büyük mağazalara; sinemadan, oyuncağa ve hobi eğlenceye kadar birçok alternatifi beğeniye sunmaktadır. Agora'nın damak zevkini zenginleştiren ve dünya mutfaklarından çeşitli alternatifleri sunan restoranlarının sayısı yeni binasının hizmete girmesiyle artmıştır. Al a carte açık hava restoranları ise alkollü/alkolsüz hizmetleri ile saat 22:00'dan sonra da misafirlerini ağırlamaya devam etmektedir. Ulaşım Agora'ya Nasıl Gidebilirsiniz? Kendi Aracınızla; Mavişehir - Karşıyaka - Bornova - Balçova güzergahından otoban yolu ile. Mavişehir - Karşıyaka - Altın Yol - Alsancak - Konak - Güzelyalı - Balçova güzergahındaki sahil yolu ile. Çeşme - Balçova güzergahından otoban veya sahil yolu ile. Urla - Sahilevleri - Güzelbahçe - Narlıdere - Balçova güzergahı ile gidebilirsiniz. Toplu Taşıma Aracıyla; Şehir merkezinden Balçova, Narlıdere, Sahil Evleri, Güzelbahçe, Urla, Seferihisar'a giden Eshot otobüsleri ve Üçkuyular'dan Sahil Evleri ve Güzelbahçe'ye giden minibüsler ile gelebilirsiniz. Deniz Yoluyla; Bostanlı - Üçkuyular arasında çalışan arabalı vapur ile gelebilir, eğer yaya olarak geliyorsanız iskelede bekleyen "460" numaralı Narlıdere otobüsüne binebilirsiniz. İletişim Bilgileri Adres: Mithatpaşa Caddesi No:1446 Balçova - İzmir |
İzmir, ilk kurulduğu günlerden beri Ege'nin en önemli kentlerinden biriydi. Özellikle korunaklı limanı sayesinde deniz ticareti kentin tarihinde hep var olmuş. Anadolu'nun çeşitli yerleşimlerinde üretilen ürünler karayoluyla İzmir'e getirilip buradan Yunanistan, İtalya gibi Ege'ye kıyısı olan ülkelere gemilerle gönderilir, aynı şekilde bu ülkelerden de çeşitli mallar İzmir limanı aracılığıyla Anadolu'ya getirilirdi., Bu durum kentin kıyısında yer alan Kemeraltı'nı doğal olarak bir ticaret merkezi haline getirmiş. Her ne kadar günümüzde alternatif taşıma yöntemleri İzmir'in deniz ticaretindeki önemini azaltsa da, Kemeraltı'nın canlılığını etkilememiştir. Bölge İzmirliler için hâlâ alışveriş konusunda bir cazibe merkezi. Kentte açılan çok sayıdaki modern alışveriş merkezine rağmen İzmir halkı hâlâ Kemeraltı'nın dar ve bilmeyenler için labirenti andıran sokaklarını doldurmaya devam ediyor. Tabii bu ilginin nedeni karşılıksız değil. Kemeraltı'ndaki dükkanlarda her şeyi en ekonomik fiyatlarla bulma şansınız var. Bütün bir günü hiç sıkılmadan ve yorulmadan Kemeraltı'nda geçirebilirsiniz. Her ziyaretçinin ilgisini çekebilecek çeşitlilikteki ürünleri, tarihi kapalı çarşıları, esnaf lokantaları, muhallebiciler, sokak çalgıcıları ve tam yorulduğunuz anda karşınıza çıkıveren küçük kahvehaneleriyle insanı hemen içine alır ve zamanın nasıl geçtiğini anlamazsınız.Kemeraltı, geçmişte hemen deniz kıyısında olmasına rağmen bugün denizle arasına Konak Meydanı girmiştir. Denizin doldurulmasıyla elde edilen bu alan şimdi İzmir'in en güzel meydanlarından birine ve ünlü saat kulesine ev sahipliği yapıyor. |
"Kardeş Şehir ",şehirlerin, kentlerin yerel yönetimleri aracılığıyla yabancı ülke kentleri ile kurdukları resmi dostane ilişkiyi ifade etmektedir. Belediye Meclisinde alınan karar ve gerekçe raporu hakkında Vali’nin uygun görüşü ve ilgili bakanlık onayları ile kurulan kardeş kent ilişkisi, içinde bulunduğumuz küreselleşme sürecinde uluslararası gelişmeler açısından oldukça önemli bir olguyu ifade etmektedir. İzmir Büyükşehir Belediyesi; kurduğu kardeş kent ilişkileri ile sosyo-kültürel, ekonomik, eğitim, sağlık, ticaret, turizm, yerel yönetim hizmetleri ve spor gibi konularla tarafları ilgilendiren diğer alanlarda, iki kentin ilgili birimleri arasında iletişim ve koordinasyonu sağlayarak bilgi/deneyim alışverişini ve işbirliğinin geliştirilmesini amaçlamıştır. Sonuç olarak, iki şehir arasında karşılıklı anlayış, işbirliği, dostluk ve barışın güçlendirilmesi amacıyla; tarihi, kültürel, sosyal ve coğrafi açıdan İzmir ile benzerlikleri olan 39 yabancı şehir ile kardeş kent antlaşmaları imzalanmıştır.
|
|
Yüzde oluşan kırışıklıklarda en önemli pay, her duygulanımda ve ifadede kullanıldıkları için mimik kaslarına aittir. Özellikle henüz doku sarkmalarının başlamadığı erken dönemde, sadece mimik kaslarının aktif kullanımında kırışıklıklar görünür haldedir. Bu dönemde botoks uygulanması, mimik kaslarını geçici olarak felç ederek kırışıklıkları düzeltir veya oluşumunu engeller. Botoks uygulaması sıklıkla kaş çatıklığı ve kaşlar arasındaki çizgiyi gidermek için her iki kaş arasındaki ve göz kenarlarındaki ince kırışıklıkları gidermek için her iki göz kenarlarındaki mimik kaslarına yapılır. Ayrıca alın çizgileri için de etkilidir. Dudak kenarları ve boyundaki kırışıklıklar için de kullanılabilir, ancak üst bölgeler kadar etkili değildir. Doğru uygulama ile kaş kenarlarında hafif yükselme ile daha dinç bir görünüm elde edilir... Tıbbi amaçlı üretilen en ince iğnelerle uygulanır. Uygulamadan sonra iğne giriş yerlerinde çok yakından belli olabilen minik morluk ve şişlikler olabilir, ancak bunlar 1-2 günde tamamen geçer. Botoksun kasın içinde etkili olabilmesi için 1 hafta geçmesi gereklidir. Etki süresi 4-5 aydır. Bu nedenle 6. ayda tekrarlanması gereklidir. Tekrarlayan enjeksiyonlarda kas uzun süreli kullanılmamaya bağlı zayıflayacağından hem kırışıklık yapma gücü azalacak hem de ilacın yeniden yapılması için gereken süre uzayacaktır. Ayrıca etkili olduğu süre içinde kas çalışmadığı için, kasa bağlı kırışıklık etkisi olmayacak ve deri yaşlanması önemli ölçüde yavaşlayacaktır. Botoks uygulamasının etkili olması için mutlaka ilacın kas içine verilmesi gereklidir. Bunu da ancak yüzün her bölgesinin yapısını, kasların hangi derinlikte olduğunu ve nereden nereye uzandığını yaptığı ameliyatlar nedeniyle çok iyi bilen estetik cerrahi hekimleri tam olarak başarabilir. Birçok estetik merkezinde bu uygulama yapılmaktadır. Uzman hekim olmayan kişilerin elinde göz kapağını düşüklüğü, kaşın anormal kalkması, maske yüz ve kaş düşüklüğü riskleri vardır. Bununla birlikte en kötü görünüm de bile sorun 4-6 ayda kendiliğinden düzelecektir. |
Erişkin bayanların en az yarısı kötü görünümlü, kırmızı, mavi veya mor kümeler halinde uyluk, baldır ve ayak bileklerinde yerleşebilen spider venlerden şikayetçidir. Günümüzde bir çok estetik cerrah spider venleri skleroterapi ve lazer ile tedavi etmektedir. Skleroterapide varisleşmiş venlerin içine kollabe ederek yok olmalarını sağlayan sklerozan madde enjekte edilmektedir. Lazer ile tedavide ise dışarıdan uygulanan lazer enerjisi ile sorunlu damarlarda tıkanma ve kaybolma sağlamaktadır. Her iki uygulama kaşıntı, yanma, şişkinlik, ve kramp gibi spider venler ile ilgili olan can sıkıcı şikayetleri tedavi etmektedir. Spider Ven nedir? Spider ven; tıp dünyasında deri yüzeyine yakın yerleşmiş ince küçük venlerin genişlemesi ile oluşan varikoziteler veya telenjiektaziler olarak bilinir. Bununla birlikte bu çok ince venler daha geniş venöz sistemlerle de bağlantı kurabilir.
Lazerle yapılan varis tedavisi: Lazerle yapılan varis tedavisinde en etkili cihaz olan Nd-YAG lazer kullanmaktayız. Bu tedaviyi heryaştan hastaya uygulayabilmekteyiz. Lazerle yapılan varis tedavisinde 4mm den küçük damarları yok edebilmekteyiz. Özellikle halk arasinda kılcal damar genişlemeleri olarak bilinen spider ven ve telenjiektazilerde Nd-YAG lazerin küçük başlıkları ile mükemmel başarı elde edilmektedir. Skleroterapi için en iyi aday? Her yaştan kadın hasta skleroterapi tedavisi görebilir. Fakat en uygun yaş 30-60 yaş arasıdır. Bazı kadınlarda spider venler onlu yaşlarda farkedilir hale gelebilirken bazılarında ise 40 yaşa kadar belirgin hale gelmeyebilir. Eğer hamile iseniz veya çocuğunuzu emziriyorsanız skleroterapi tedavisini ileri bir tarihe erteleyebilirsiniz. Hamilelikte ortaya çıkan spider venler genellikle doğumdan 3 ay sonra kaybolurlar. Ayrıca sklerozan solüsyonların anne sütünü nasıl etkilediği de bilinmediğinden tedavi için bu dönemin sonuna kadar ertelenmesi önerilir. Spider venler erkeklerde kadınlardaki kadar sık görülmezler. Spider venleri olan erkeklerde bacak kılları ile bu lezyonları saklayabildiklerinden spider venleri kadınlar kadar kozmetik sorun haline getirmezler. Bununla beraber skleroterapi erkeklerde de kadınlarda olduğu kadar etkilidir. Skleroterapiden beklentiler? Skleroterapi görünümünüzü güzelleştirir ve kendinize olan güveni arttırır. Fakat etkilenen tüm venöz damarların tedavi ile tamamen kaybolacağını ummak gerçekçi bir beklenti değildir. Her skleroterapi seansından sonra venler daha yumuşak bir görünüm kazanır. En iyi sonucu elde etmek için genellikle iki veya daha fazla seans gerekmektedir. Unutmamanız gereken bir şey de bu uygulama sadece o anda var olan spider ven lezyonlarını tedavi edicidir. Tüm venöz damarlarınızda kalıcı bir değişiklik yapmaz ve ileride oluşabilecek aynı tür lezyonları engelleyici değildir. Tedavi ile ilgili riskler? Eğer uygulama tecrübeli uzman hekimlerce yapılıyorsa skleroterapiye bağlı ciddi tıbbi komplikasyonlar oldukça nadirdir, fakat olabilir. Bunlar venöz damar içinde kan pıhtısı oluşması, ciddi inflamasyon, allerjik reaksiyon ve deri hasarıdır.
Skleroterapi ile ilgili yeterli eğitimi görmüş bir doktoru seçerek bu riskleri azaltabilirsiniz. Uzman doktorunuz sizin ihtiyacınıza yönelik en uygun skleroterapi yöntemlerinden birini seçecektir. Tedavi planlaması...
|
Skleroterapi 15-45 dk arasında süren kısa bir uygulamadır. Spider venin olduğu deri bölgesi antiseptik bir solüsyon ile temizlenir. Bir el ile deri gergin hale getirilerek diğer el ile sklerozan madde etkilenen venin içine enjekte edilir.
Lazerle yapılan tedavide ise şikayet sahalarına Nd-YAg lazer ışın atımı uygulanır. Uygulamada hava soğutma sistemi kullanıldığı için ağrı hissiniz minimal düzeye indirilecektir.
Tedavi sonrası...
Skleroterapi tedavisi sırasındaki baskılı sargıya ek olarak kan pıhtılarının oluşmasını engellemek ve iyileşmeye yardımcı olmak amacıyla sıkı bir korse önerilir. 24 saat sonra baskılı sargı uygulamasına son verilirken tedavi boyunca varis çorapları kullanılması önerilmetedir.
Normale dönüş...
Yaklaşık 2 hafta kadar bir süre için bacaklarınızı açıkta bırakan kısa etek ve şort giymek istemeyebilirsiniz. Derin venöz sistemde kan pıhtısı oluşmaması için yürüme ekzersizleri yapmak faydalı olacaktır. Uzun süreli oturma veya ayakta durma, ağır kaldırma eylemlerinden kaçınmalısınız.
Kırışıklık ve yaşlılık çizgilerinin tedavisinde uygulanan bir yöntem olan doku ve dolgu maddesi enjeksiyonları cilde hacim vererek sağlıklı ve genç bir görünüm sağlar. Kişinin kendisinden alınan yağın veya doku kokteylinin uygulanması basit bir cerrahi preosedür olarak yüz güldürücü sonuçlar vermektedir. Vücudun çeşitli bölgelerinde dolgu maddesi şeklinde kozmetik ya da rekonstrüktif amaçlı kullanımı yumuşak dokudaki çökmelere bağlı vücut kontur bozukluklarında, travmatik skar ve akne skarları gibi problemlerin ortadan kaldırılmasında son yıllarda çok yaygın bir prosedür olarak kullanılmaktadır. Yağ dokusunun dolgu maddesi olarak en sık kullanıldığı bölgeler yüzde burun kenarından dudak kenarına uzanan çizgiler, ağız çevresi, dudak, çene, göz çevresi ve kaşların arasında kalan bölgelerdir. Bu yöntem ayrıca vücudun diğer bölgelerindeki kontur bozukluklarında da kullanılmaktadır. Sonucun mükemmel olması için doku enjeksiyonunun 2-3 seans tekrarlanması gerekebilmektedir, çünkü verilen yağ dokusunun %50-70’i ilk 6 aylık dönemde rezorbe olabilmektedir. Kalan miktara göre tekrarlanan enjeksiyonla kalıcı dolgunluk sağlanabilmektedir. Hazır dolgu maddelerinden hyalüronik asit preparatları, hayvansal madde ve toksin içermediği için diğer canlılardan hastalık bulaştırma riski yoktur ve alerjik reaksiyon oluşturmamaktadır. Cilde enjekte edilir ve önceden test yapma ihtiyacı olmadığı için yarım saatten daha az bir sürede işlem tamamlanır. Hyaluronik asit tüm canlı organizmalarda bulunan bir pollisakkarittir. Cildin dermis tabakasında dokuyu destekleyen kollajen lif kümeleri ile su tutan ve hacim yaratan hyaluronik asit bulunmaktadır. Hyaluronik asit zamanla vücut tarafından yavaş yavaş emilir. Hyalüronik asit tedavisinin etkinliğinin ne kadar süreceği kişiye değişir. Cilt yapısı, yaşam tarzı ve yaş ile kişi tarafından talep edilen değişim düzeyi gibi çeşitli faktöre bağlıdır. Ancak etkinliği ortalama 6 ay kadar sürer. Bu süre içinde veya sonrasında tekrar uygulamalar yapılabilir. Uygulama çok ince uçlu bir iğne ile cildin dermis tabakasına yapılmaktadır. Sonuç hemen alınır. Acıyı önlemek için özel bir şey yapılması genelde gerekmez, ama gerekirse uygulamadan evvel anestezi sağlayacak bir krem uygulanabilir. Özellikle ince kırışıklıkların düzeltilmesi amacıyla ve dudak dolgunlaştırma amacıyla kullanılmaktadır. Dudak üzerindeki ince kırışıklıklar, burun kenarından dudak kenarına uzanan çizgiler, ağız kenarındaki çizgiler, alındaki kaş çatma çizgileri çok sık uygulanan ve en başarılı sonuçların alındığı bölgelerdir. Enjeksiyon sonrası tedavi edilen alan hafif kırmızı ve şiş olabilir. Çok nadir olarak ; 2000 kişiden birinde tedavi edilen bölgede veya çevresinde tedaviden haftalar sonra geçen şişkinlik, kızarıklık izlenmiştir. Bu enjeksiyonun normal sonucudur ve bir veya iki günde kaybolur. Hasta günlük aktivitelerine hemen enjeksiyondan sonra dönebilir. |
Burun estetiği ameliyatında yaş önemlidir. Birçok estetik cerrah yüz gelişimini bozmamak için kızlarda 14-15, erkeklerde birkaç yıl daha sonrasını beklemeyi tercih etmektedir. Ayrıca genç hastanın sosyal ve duygusal durumu da göz önünde bulundurulmalı, kendisinin ve ailesinin ne istediği kesin olarak bilinmelidir. Genellikle burun içinden yapılan kesilerle girişim uygulandığı için burun estetiği ameliyatı sonrası iz kalmaz, ancak açık teknik gerektiren ciddi deformasyonlarda ve deliklerin küçültülmesini içeren ameliyatlarda burun tabanında küçük izler kalabilir. Tecrübeli bir estetik cerrah tarafından yapılan rinoplasti ameliyatı sonrası komplikasyon nadiren ortaya çıkar, yada kolaylıkla halledilebilecek niteliktedirler. Ancak yine de enfeksiyon, burun kanaması veya anesteziye bağlı reaksiyonların görülme olasılıkları göz ardı edilmemelidir. Bu riskleri azaltmak için cerrahın ameliyat öncesi hazırlık dönemi ve sonrası için yapacağı uyarılara sıkıca uyulmalıdır. Bunlar en tecrübeli cerrahın hastalarının bile başına gelebilecek, tahmin edilemez problemlerdir, ancak düzeltilmeleri için de küçük müdahaleler yeterli olur. İlk muayenede hastanın yüz ve burun yapısı değerlendirilir. Ayrıca burunun kemik ve kıkırdak yapısı, yüzün şekli, cildinin kalınlığı, yaş ve hastanın beklentileri gibi ameliyatı ve sonucunu etkileyecek faktörler ortaya koyulur. Hastanın yüz ve burun fotoğrafları çeşitli yönlerden çekilerek incelenir, bazı fotoğraflar üzerinde bilgisayarda çalışmalar yapılabilir. Bu çalışmalar cerrahın planları doğrultusunda ameliyat sonrası elde edilebilecek sonuçlar ve adayın beklentileri hakkında fikir verilebilir. Aday ameliyat sonrası elde edilebilecek değişimleri görebilir, kendi beklentilerini cerrahına daha kolay gösterebilir. Ameliyatta uygulanacak teknik ve anestezi, ameliyatın yapılacağı yer, ameliyatın taşıdığı risk ve kazanç olasılıklar hastaya anlatılır. Hasta da daha önce herhangi bir burun ameliyatı geçirip geçirmediğini bildirmelidir. Ayrıca alerji, solunum sıkıntısı, kullanılan ilaçlar ve sigara kullanımı da bildirilmelidir. Sigara ve bazı maddelerin anestezi öncesi alımının kesilmesi gereklidir. Burun estetiği ameliyatının hastanın konforu ve estetik cerrahın rahat çalışması için genel anestezi ile yapılması tercih edilir. Ancak küçük müdahaleler lokal anestezi ile yapılabilir. Burun estetiği ameliyatı genellikle bir yada iki saat, kompleks olgularda daha uzun sürmektedir. Ameliyat sırasında genellikle burun delikleri içinden girilerek üzerindeki cilt, altındaki kemik ve kıkırdak çatıdan serbestlenir. Ardından ameliyat öncesi planlara uygun olarak kıkırdak ve kemik dokulara, gerekli ise cildine de müdahale edilerek istenilen şekil verilmektedir. Sonrasında da cilt, yeni çatının üzerine geri yerleştirilerek kesiler kapatılır. Burun içinde şişliği azaltmak ve kemik çatının istenen şekilde kaynamasını desteklemek için ince ve kısa tamponlar yerleştirilir ve burun üzerine alçı kalıp uygulanarak ameliyat sonlandırılır. Estetik burun ameliyatından sonra hastalar ağrı hissetmezler. Anesteziden uyandıktan sonra 4-5 saatlik toparlanma sürecinin ardından hasta rahat bir şekilde evine gider. Kemiklerine müdahale edilen olgularda doku altına sızan kan, ince olan göz kapak cildi altında görünür hale geldiği için göz çevresi şişlik ve morluklar oluşur. Bu şişlik 3-4 günde, morluklar ise 7-10 gün içinde tamamen geçecektir. Bunun daha hızlı olması için evde ilk gün gözlere soğuk uygulaması yapılır ve birkaç gün hasta başı yükseltilmiş olarak istirahat eder. Genellikle tampon 3. günde alınır, alçı da 7. günde çıkartılır. Alçının çıkarılmasını takiben ilk 2- 3 hafta içinde burun şişliklerinde çok hızlı bir iyileşme olur. Hasta ve estetik cerrahın fark edebileceği kadar az miktardaki bir şişlik de birkaç ay içinde geçecek, ve 6 ay içinde son halini alacaktır. Rinoplasti geçiren birçok hasta, iki gün içinde ayağa kalkmakta, bir hafta sonrasında da okul veya masa başı görevlerine dönebilmektedir. Genellikle 15. günden itibaren yeni estetik ameliyat olduğu fark edilmeyecek kadar toparlanır. İki-üç hafta boyunca yorucu faaliyetlerden (spor, yüzme, eğilme, cinsel ilişki gibi kan basıncını arttıran her türlü aktivite) kaçınılmalı ve de ilk 4-5 ay boyunca burun darbelerden korumalıdır. Kendini hazır hissettiği anda hasta kontakt lenslerini takabilir, ancak gözlük takmak kemiklerin iyileşmesi açısından bir süre beklenmelidir. Hafif gözlükler 2-4 ay içinde takılabilirken, ağır gözlüklerin takılması için 6 ayın sonunu beklemek gereklidir. İyileşme süreci yavaş ve aşamalıdır. Özellikle burun ucunda gizli bir şişlik birkaç ay boyunca var olacaktır. Kesin sonucun ortaya çıkması bir yılı geçebilir.
|
Yüz ve vücut şekillendirmede istenen değişime ulaşabilmek için bazen tek estetik ameliyat yeterli olmayabilir. Bu durumda adayın beklentileri ve cerrahın önerileri doğrultusunda aynı seansta iki veya daha fazla ameliyat yapılabilir. Karın germe estetiği, göğüs estetikleri, liposuction, kol germe ameliyatı, diğer yüz estetikleri ile birlikte yapılabilir. Burada iki önemli noktaya dikkat edilmelidir; ameliyatlar birbirinin iyileşme sürecini etkilememelidir ve ameliyat ile anestezi süreci hastayı zorlamamalıdır. Hamilelik ve gebelik gibi süreçler bayanlarda göğüs ve karın bölgesinde deformasyonlara, basende yağlanma gibi şikayetler yol açar. Benzer şikayetleri olan kişilerde, tıbbi olarak engel bir durumları yok ise aynı seans içinde göğüs dikleştirme-küçültme, karın germe ile beraber yapılabilir. Adayın uygun olması durumunda buna liposuction da eklenebilir. Yada yüz gençleştirme işlemlerine ek olarak vücut şekillendirme ameliyatları eklenebilir. Burada hasta uzamış tek bir anestezi altında istediği birden fazla değişimi elde edebilir. Böylece tek bir iyileşme sürecinde daha büyük bir düzelme yaşanabilir. Aynı anda birkaç estetik ameliyatın yapılması durumunda, her estetik ameliyata ait süreç ve iyileşme gibi genel bilgilerde bazı etkileşimler ve değişimler olacaktır. Mesela karın bölgesine sadece liposuction yapılacak ise her bölgeye müdahale edilebilirken aynı kişide karın germe estetiği de yapılacak ise karın ön kısmına liposuction yapılması iyileşme döneminde sorunlara ve uzamaya yol açabilecektir. Karın germe ile birlikte uyluk germe işlemi aynı anda yapılır ise hem hastanın erken dönemde yaşayacağı zorluklar artacak, hem de her iki ameliyat bölgesinin birbirinin iyileşmesini negatif yönde etkileme riski artacaktır. Çoklu estetik ameliyat düşünen adaylar bu işlemlerin aynı anda veya ayrı seanslarda yapılabilmesiyle ilgili en sağlıklı bilgiyi doktorlarından alabilirler.
|
İlerleyen yıllarla birlikte tekrarlayan mimik hareketleri, güneş teması, çevresel ve iç faktörler, doku elastikiyetindeki bozulma, kemik ve yumuşak dokulardaki hacim kaybı yüz ve vücudun birçok yerinde gevşek, sarkık ve belirgin kırışıklık içeren bir hale gelir. Yaşlanma yüzünün gençleştirilmesinde elastikiyetini kaybeden ve sarkan cildin fazlalaşan kısmının uzaklaştırılması, gevşeyen kasların sıkılaştırılması gerekir. Bu nedenle uygulanan yüz germe estetiği (face lift, rhytidectomy) fazlalaşan cildin alınması, deri altındaki kasların, boyun ve yüz derisinde gerginleştirme işlemiyle “zamanın geriye alınması” olarak açıklanabilir. Yüz gençleştirme estetiği kişiye özel planlanan bir ameliyattır, tek başına yüz germe yapılabileceği gibi alın germe, boyun germe, göz kapağı estetiği, liposuction yada yağ enjeksiyonu ile dolgu ameliyatları ile birlikte tüm yüz gençleştirme şeklinde de yapılabilir.
|
Aşırı güneş ışığı maruziyeti, benlerin sürekli tahriş edilmesi (kurcalama, her tıraş sırasında kesilme, tıbbi olmayan yöntemlerle beni düşürmeye çalışmak gibi) ve genetik yatkınlık gibi sebeplerle benlerden deri kanseri gelişimi görülmektedir. Bir benin kansere dönüşümünü düşündüren değişimler: hızlı büyüme, şekil değişikliği, kabarma, kaşınma, renk değişimi, koyulaşma veya alacalanma, çevre deri renginde açılma ve kanamadır.
|
Göğüs büyütme estetiği (augmentasyon mammoplastisi) silikon meme protezi uygulaması ile göğüs boyutunu arttıran ve formunu düzelten bir estetik ameliyattır. Bu estetik ameliyat aşağıdaki durumlarda uygulanabilir; -Göğüslerini küçük bulan kadınlarda estetik nedenlerden dolayı, Meme protezleri silikon bir kılıf içinde silikon jel veya serum fizyolojik içeren, vücuda zarar vermeyen FDA (Food and Drug Administration) onaylı ürünlerdir. Yapılan çalışmalarda bu protezlerin vücuda yayılmadığı için kanser veya diğer hastalıklara yol açmadığı gösterilmiştir. Göğüs büyütme estetiği göreceli olarak basit ve güvenilir bir girişim olsa da her cerrahi girişimde olduğu gibi, cerrahi risklerin ve bu estetik ameliyata has özel komplikasyonların görülme olasılığı vardır. Bu sorunlar göz ardı edilebilecek kadar nadir de olsa bilinmesinde fayda var. Komplikasyonların arasında en sık görüleni yerleştirilen silikon meme protezinin çevresinde gelişen kapsülün kontraksiyonudur (kasılması). Bu genellikle her meme protezi uygulamasında meydana gelen kapsülün bazı olgularda fazla katılaşarak yerleştirilen meme protezini sıkıştırması ile ortaya çıkar. Normal koşullarda düzenli olarak uygulanan masajlarla oluşumu engellenmektedir. Ayrıca bugün kullandığımız pütürlü yüzeyli silikon meme protezlerinde bu sorunun çok daha azaldığı izlenmektedir. Her cerrahi girişimden sonra ameliyat sahasında bir miktar kan sızıntısı normaldir. Ancak göğüs büyütme estetiğini takiben aşırı kan sızıntısı, ameliyat sahasında şişlik ile ağrıya neden olabilir. Bu durum hastanın dayanamayacağı kadar fazla olduğunda ayrı küçük bir müdahale gerekebilir. Nadiren de olsa bazı hastalarda yerleştirilen silikon meme protezi çevresinde enfeksiyon gelişebilir. Bu her hangi bir zamanda oluşabilse de genellikle göğüs büyütme estetiğini izleyen ilk hafta içinde görülmektedir. Tıbbi tedavi ile kontrol edilemeyen bazı olgularda silikon meme protezinin çıkarılıp enfeksiyon geriledikten sonra yeni bir protezin yerleştirilmesini gerekli kılabilir. Bazı hastalarda meme başında aşırı hassasiyet veya his azalması görüldüğü bildirilmiştir. Bunlar genellikle zamanla kaybolmakta ise nadiren kalıcı olabilir.
İlk muayenede adayın genel sağlık durumu değerlendirilir, göğüs hacmi, içeriği, sarkma durumu ve deri kalitesi incelenir. Adayın değişim beklentisi de göz önüne alınarak nasıl bir estetik ameliyat gerektiği ortaya koyulur. Göğüsün küçük olmasının yanında sarkıklık da olabilir; bu durumda aynı zamanda göğüs dikleştirme ameliyatı olan mastopeksi de önerebilir. Sigara kullanımı, herhangi bir ilaç veya tedavi alıp almadığı mutlaka sorgulanır. Yine bu sırada ameliyatta kullanılacak anestezi, yapılacağı hastane ve maliyeti anlatılır. Dünyanın birçok yerinde olduğu gibi ülkemizde de göğüs büyütme estetiği sosyal güvence kurumlarınca karşılanmamaktadır. Göğüs büyütme estetiği 1 saat kadar sürer ve genellikle genel anestezi altında yapılır. Bu tercihte hasta ameliyat boyunca uyur. Meme protezinin yerleştirilmesi ve pozisyonunun belirlenmesi adayın anatomik yapısına ve cerrahın göğüs büyütmedeki tercihine bağlıdır. Meme protezinin yerleştirileceği kesi 3 farklı yerden olabilir. Bunlar; göğüs alt kıvrımı, meme başındaki koyu alanın bittiği yer ve koltuk altı bölgeleridir. Burada amaç kesiye bağlı gelişecek izin en az görülecek alana yerleştirilmesidir. Açılan bu kesiden girilerek, tüm göğüs dokusu ve üzerindeki deri göğüs kası üzerinden veya kasın altından ayrılarak meme protezinin girebileceği bir cep oluşturulur. Kas altına yerleştirilen meme protezlerin daha az oranda kapsül kontraksiyonu geliştirdiğine inanılmaktadır. Bundan sonra tercih edilen meme protezi hazırlanan bu cep içine yerleştirilip kesiler estetik dikişlerle kapatılır ve bunların üzeri pansumanla örtülür. Ameliyattan 5-6 saat sonra eve gidilebildiği gibi ilk akşam hastanede geçirilebilir. Göğüs büyütme estetiğinin ardından ilk birkaç gün hasta kendini anesteziye bağlı olarak bitkin hissedebilir. Ameliyat sonrası hissedilen rahatsızlıkların çoğu ağızdan alınacak ağrı kesici ilaçlar ile giderilecektir. Protezin kas altına yerleştirildiği olgularda ise ağrı biraz daha fazla olacak, ve birkaç gün daha fazla sürecektir. Bu durumda ağrı kesici tedavi değiştirilebilir. Birkaç gün sonra pansumanlar çıkarılıp destekleyici sutyen kullanımına geçilir. Göğüslerdeki şişliklerin kaybolması 3-5 haftayı alabilir.
|
Genetik yatkınlık, ergenlikte hatalı beslenme ve yeterince egzersiz yapılmaması vücudun yağ dokusunda istenmeyen bir artışa yol açar. Yağ alma “liposuction” karın, basen, kalça, uyluk, diz, kol, çene altı, yanaklar ve boyun gibi bölgelerdeki istenmeyen yağların küçük deliklerden girilip vakumla alınarak vücudun daha düzgün şekil almasını sağlayan bir estetik müdahaledir. Liposuction kilo verme yöntemi değildir, sağlıklı bir diyet ve egzersizin yerini tutmasa da, geleneksel kilo verme yöntemlerine cevap vermeyen inatçı yağ birikimlerinin estetik olarak ortadan kaldırılmasında en etkili yöntemdir. Liposuction işlemi için en uygun adaylar bazı bölgelerinde fazla yağ birikimleri olan, ancak normal kiloda ve sıkı ve elastik cilde sahip olan kişilerdir. Fiziksel olarak sağlıklı, beklentilerde gerçekçi olması gerekmektedir. Yaş ilk planda çok önemli olmasa da, yaşlı hastalarda deri elastikliğini kaybetmiş olabileceğinden sıkı deriye sahip olan genç bireylerle aynı sonucun elde edilmesi zor olmaktadır. Liposuction şeker hastalığı, ciddi kalp yada akciğer sorunu ve dolaşım problemi olan bireylerde, yada işlem uygulanacak bölgede yakın bir geçmişte ameliyat yapılan bireyler için risk taşır. Liposuction’a hazırlık aşamasında kan sulandırıcı etkisi olan yiyecek ve içecek, bazı vitamin ve ilaçlardan, ayrıca iyileşmeyi kötü etkileyen sigara kullanımının bırakılması için bazı önemli uyarılarda bulunulur. Soğuk algınlığı ve herhangi bir enfeksiyon (özellikle deri ile ilgili) varlığında ameliyatın ertelenmesi gerekebilir. Diyabet, kalp veya akciğer hastalıkları gibi sistemik rahatsızlıkları olanlarda ameliyat öncesi kontrollerinin yapılarak ilgili doktorların da onay ve önerilerini almaları gerekir. Liposuction ile yağ aldırma ameliyatlarında farklı anestezi tipleri kullanılabilir. Az miktarda yağ alınması yada sınırlı sayıda vücut bölgesine müdahale planlandığında, sadece işlem uygulanacak bölgelerin uyuşmasını sağlayacak lokal anestezi tercih edilebilir. Bu estetik ameliyatların çoğu lokal anestezi ve sedasyon kombinasyonu altında uygulanmaktadır. Bu kombinasyon sayesinde hasta hafif bir rahatsızlık ve dokunma hissine rağmen uyanık ancak rahatlamış bir şekilde estetik ameliyatını geçirir. Bölgesel anestezi adı verilen yöntemler daha büyük müdahale gerektiren durumlarda uygulanabilir. Epidural anestezi doğum işlemlerinde sıklıkla kullanılmaktadır. Öte yandan özellikle fazla miktarda yağ alınması planlanan liposuction’larda genel anestezi yöntemi tercih edilmektedir. Liposuction, vücudun çeşitli bölgelerinde yerleşmiş yağ birikimlerinin alınıp vücudun bir yada daha çok bölgesinin yeniden şekillendirilmesini sağlayan bir estetik girişimdir. 4-5 mm boyunda bir cilt kesisinden girilen, kanül adı verilen ince borular yardımıyla derinin altında yerleşmiş bulunan yağ birikimlerinin vakum yardımıyla emilip dışarı alınması işlemidir. Öncesinde ilgili alanlara içinde damarların kasılarak küçülmesini sağlayan ve ayrıca o bölgenin ağrı duyusunu engelleyecek ilaçlar içeren bir sıvı verilir. Ardından kanül yağ dokusu içinde ileri geri hareket ettirilerek yağ dokusunun parçalanıp emilmesi sağlanır. Bir çok bölgeye liposuction uygulanacak ise cilt kesileri mümkün olduğu kadar dikkat çekmeyecek yerlere saklanacaktır. Yağın emilmesiyle birlikte sıvı kaybı da olacağından, şok tablosunun gelişimini önlemek amacıyla liposuction sırasında kaybolan sıvının yerine koyulması çok önemlidir. Bu yüzden hastaların iyi bir şekilde monitörize edilip yeterli sıvı almaları ameliyatın bitiminde önemlidir. Liposuction sırasında kanüllerin gireceği kesilere bağlı oluşan izler oldukça küçüktür ve bu kesiler vücuda bakıldığında dikkat çekmeyecek bölgelere yapılır. Bununla birlikte deri elastisitesi yetersiz olan olgularda ameliyat sonrasında deri yüzeyinde dalgalı ve pürtüklü bir görünüm, düzensizlikler, asimetrik yapılar oluşabilir. Bu düzensizlikler, sıkı el masajları veya vakumlu masaj cihazları ile giderilebilir. Nadiren de olsa bu ameliyata ve anesteziye bağlı bir takım komplikasyonlar gelişebilir. Eğer birden fazla alanda liposuction yapılıyor ise veya müdahale edilen saha normalden çok büyük ise komplikasyon riski doğal olarak artacaktır. Çok fazla yağ dokusunun alınacağı ameliyatların daha az yağ dokusunun çıkarılacağı liposuction’lara göre uzun ameliyat sürelerine ihtiyaç duyacağı aşikardır. Sistemik hastalık, ileri yaş, sigara gibi risk faktörlerinin olduğu bazı olgularda da, nadiren de olsa; enfeksiyon riskinde artış, yara iyileşmesinde gecikme, ameliyat sahasında boşaltılmayı gerektiren sıvı birikimi, yağ veya kan pıhtısı oluşması ve bunların özellikle akciğere atılmasına bağlı ölüm riski, aşırı vücut sıvısı kaybı ve buna bağlı hipovolemik şok ve ölüm riski ve istenmeyen ilaç reaksiyonları gözlenebilir. Liposuction sonrasında kesilerden bir miktar vücut sıvısı sızıntısı normaldir. Şişliklerin fazla artmaması ve derinin yeni vücut konturuna daha iyi uyum göstermesi için baskılı korseler yaklaşık 3 hafta kullanılması gerekir. Enfeksiyondan korunmak için antibiyotik reçete edilir. Liposuction ameliyatının hemen ardından görünümünde tam bir düzelme olmayacağı gibi bir parça rahatsızlık yaşanması da normaldir. Her ne kadar yeni tekniklerle beraber ameliyat sonrası hissedilen rahatsızlıklar azalsa da ameliyatın ardından bir parça ağrı, yanma hissi, şişlik, kanama ve hissizlik gözlenebilir. Yaşanacak ağrı için ağrı kesici tabletler yeterli olacaktır. Tüm bu rahatsızlıklar her gün daha da azalarak kaybolacaktır. İyileşme aşamalı bir süreçtir. Liposuction’dan birkaç saat sonrasında hastanın doktorunun önerisiyle ayağa kalkması ve yürütülmesi, ameliyat sahalarında oluşacak şişliklerin hızla gerilemesi ve bacaklarda oluşması muhtemel kan pıhtılarını önleyecektir. Genellikle ameliyat gecesi hastanede geçirilir, bir sonraki gün eve gönderilir. Ameliyattan yaklaşık bir hafta sonra hasta kendini daha iyi hissetmeye başlar ve işine geri dönebilir. Kanüller için yapılan kesilere atılan dikişler 1 hafta veya 10 gün içinde alınacaktır. Yıkanma genellikle bu dönemden itibaren mümkün olacaktır. Zorlayıcı fiziksel aktivitelerden yaklaşık 1 ay kaçınılmalıdır. Morluklar 2-3 hafta içinde geçer, şişliklerin çoğu ilk 3 hafta içinde kaybolsa da yara iyileşmesi 6 aya kadar sürecek ve şişliklerin kalan kısmı bu süre içinde geçecektir. Bu nedenle liposuction ameliyatının sonucunun fark edilmesi için 4-6 hafta beklenmesi gerekecektir.
|
Jinekomasti “kadın memesine benzer” anlamına gelen bir terimdir. Bu durum nadir olarak bilinse de gerçekte sık karşılaşılan bir durumdur. Jinekomasti tek memeyi etkileyebileceği gibi her iki meme de görülebilir. Özellikle ergenlik çağında 13-15 yaşındaki birçok erkek çocukta görülebilir. Genellikle 1-2 yıl içinde gerileyerek kaybolur, bu dönemde takip edilebilir. Bir çok ilacın ve tıbbi durumun erkek memelerinin fazla büyümesine gelişimine yol açtığı bilinse de vakaların çoğunda belli bir neden bulunamamaktadır. Erkekte göğüs kanseri gelişim riskini arttırdığı için jinekomastinin ameliyat edilmesi önerilmektedir. |
Hipotiroidizm ve Graves Hastalığı gibi tiroid problemleri, kuru göz yada yetersiz göz yaşı varlığı, yüksek tansiyon ve diğer dolaşım sistemi problemleri, şeker hastalığı ve kalp-damar hastalıkları gibi bir takım tıbbi durumlar göz kapağı estetiğini riskli hale getirebilir. Retina ayrılması yada glokom hastalığı da dikkat gerektirir ve göz doktorunun bu ameliyat öncesi kontrolü önerilir. Bu durumların haricinde herkese kolayca uygulanabilir. Göz kapağı estetiği sonrası komplikasyonlar nadiren ortaya çıkar ve genelde küçük sorunlardır. Ameliyat sonrası birkaç gün sürebilen geçici çift yada bulanık görme şikayeti, göz kapağı köşelerinde şişlikler ve iyileşme aşamasında hafif asimetriler gibi komplikasyonlar genellikle hastayı çok rahatsız etmezler. Ancak yine de enfeksiyon yada anesteziye karşı reaksiyon gibi problemlerin görülme olasılıkları göz ardı edilmemelidir. Bu estetik işlem sonrası bazı hastalarda birkaç gün için uyku sırasında gözleri kapatmada güçlük görülebilir. Şişliklerin gerilemesi ile düzelir, ancak çok nadir durumlarda bu durum kalıcı hale gelebilir. Bir başka son derece nadir komplikasyon da ektropion denen ve alt kapağın aşağı doğru çekilmesiyle sonuçlanan durumdur ve ek bir cerrahi tedavi gerektirebilir. İlk muayene sırasında kapaklardaki kas gevşekliği, deri fazlalığı ve yağ torbaları incelenerek estetik ameliyatın planı yapılır. Adayın beklentileri, mevcut tıbbi durumu, ilaç ve sigara kullanımı sorgulanır. Sigara gibi bazı maddelerin, bazı gıdaların ve ilaçların alımının önerilen süreçte kesilmesi iyileşmeyi olumlu etkileyecektir. Göz kapağı estetiği, ameliyatın büyüklüğüne bağlı olarak genellikle 1 ila 3 saat kadar sürer. Üst kapağın doğal kıvrımdan ve alt kapağın kirpiklerinin hemen altından olmak üzere deri kesileri yapılır. Bu kesiler kapağın dış köşesindeki kaz ayaklarına kadar uzatılabilir. Bu kesilerden girilerek deri dokusu alttaki kas dokusundan ayrılır. Kaslardaki gevşekliğe ve torbalara yönelik müdahale yapılır. Fazlalaşmış deri çıkartılır. Kesiler ameliyat bitiminde ince estetik dikişler yardımıyla kapatılır. Ameliyat bitiminde dikişler ince bir pansumanla kapatılır. Göz kapağında hafif bir gerginlik hissi ve anestezinin etkisi geçince ağrı kesicilerle kolayca kontrol altına alınan bir sızlama hissi olması normaldir. Bu oluşabilecek sızılara karşı ağrı kesici ilaç, gözlerin kurumaması için suni göz yaşı veya merhemler önerilebilir. Şişliklerin ve morlukların gerilemesi amacıyla birkaç gün boyunca baş yüksekte yatmak ve soğuk kompres yapılması gereken uygulamalardır. Morarmaların şiddeti kişiden kişiye değişiklik gösterir ancak genellikle 2. günde en yoğun seviyeye ulaşıp 10-14 gün içinde tamamen ortadan kalkarlar. İlk birkaç hafta boyunca aşırı göz yaşı salgılanması, ışığa duyarlılık ve çift ya da bulanık görme gibi geçici değişimlerin olması muhtemeldir. Dikişler genelde 7. günde alınır, kapağın şişliğinin büyük bir kısmı takip eden 10 gün içinde geçer. İyileşme zaman gerektiren bir durumdur ve dikiş izleri gizli yerlerde olsa da ilk aylarda hafif kızarık olabilir. Zamanla izler solacak ve dikkatle bakılmadıkça fark edilmeyecek bir çizgi haline gelir. Hasta göz kapağı estetiğinden 2-3 hafta sonra eskisinden daha genç ve dinlenmiş bir bakışa sahip olur. Ameliyatın pozitif sonuçları; zamanı dikkat çekecek kadar geriye alarak kişiye güven ve mutluluk verecektir.
|
Göğüs küçültme ameliyatı, kadınların büyük ve sarkık göğüsleri nedeniyle yaşadığı sırt ve boyun ağrıları, cilt yaraları, kemiklerde aşınma ve solunum problemlerini ortadan kaldırarak dramatik değişim sağlayan estetik bir girişimdir. Estetik göğüs küçültme ameliyatı fiziksel rahatsızlık oluşturduğu taktirde çok erken yaşlarda da (17-18) yapılabilir; bununla birlikte genel yaklaşım meme tam olarak gelişmeden meme küçültme ameliyatının uygulanmaması şeklindedir. Bu ameliyat ile süt oluşturan bezlerin de bir kısmı çıkartılacak ve olası süt miktarı azalacaktır. Bu nedenle göğüs küçültme estetiği için en uygun adaylar muhtemel gebelik düşüncesi olmayan, meme dokuları tam olarak gelişmiş olan kişilerdir. Göğüs küçültme estetiğinde tüm cerrahi işlemlerde olduğu gibi bazı komplikasyonların ve anestezi reaksiyonlarının görülme ihtimali vardır. Ameliyata bağlı meme başı çevresinde, meme alt kıvrımında ve bu ikisini birleştiren çapa şeklinde bir iz kalacaktır. Bu izler 2-3 mm eninde ince düz çizgiler şeklindedir, kalıcıdır ama sutyen ve deniz kıyafetlerinin içinde kalır ve zamanla solar. (sigara yara iyileşmesini güçleştirir, içen kişilerde izlerin daha belirgin ve geniş olacağı akıldan çıkarılmamalıdır) Meme başında kalıcı his kaybı oluşturabilir. Kanama ve enfeksiyon göğüs küçültme estetiğinden sonra nadiren görülür, ancak meydana geldiğinde oluşacak izlerin genişlemesine neden olur. Bu riskleri göz ardı edecek şekilde azaltmak için estetik cerrahın göğüs küçültme ameliyatı öncesi ve sonrasında yapacağı önerilere uyulması gerekir. Her hasta ve her estetik cerrah tercih edilen göğüs boyutu ve görünümü konusunda farklı düşüncelere sahip olabileceğinden ilk muayenede aday beklentileri konusunda açıkça konuşmalı, ve cerrahının önerilerini dikkatle dinlemeli, eski hasta fotoğrafları üzerinden elde edilebilecek sonuçlar hakkında gerçekçi beklentilere kavuşmalıdır. Birçok olguda meme başının damarları ve sinirleri korunmaktadır. Bununla birlikte eğer göğüsler çok büyük ve sarkık ise, veya adayın tıbbi durumu hızlı iyileşmeyi gerektiriyor ise meme başı ve areola ameliyatta tamamen çıkarılıp göğüse yeni şekil verildikten sonra deri aşısı şeklinde istenilen yere aktarılarak küçültme ameliyatı tamamlanmaktadır. (bu yöntemde meme başı ve areolada his kaybının olması kaçınılmazdır) Göğüs küçültme estetiği bitiminde pansumanların üzerinden elastik bandaj ile sarılır. Ameliyat sahasında kan veya doku iyileşme sıvısı birikmesin diye yerleştirilen drenler birkaç gün yerleşik olarak kalacak, kontrollerde çıkarılacaktır. Meme küçültme ameliyatından 5-6 saat sonra hasta evine çıkabilir, veya ilk geceyi hastaneden geçirebilir. İlk günlerde göğüslerde şişlik, morluklar olması ve sızlamalar hissedilmesi normaldir, ancak şiddetli ağrılar olmayacaktır. Bu rahatsızlık için ağızdan alının ağrı kesici ilaçlar yeterli olacaktır. 7 gün sonra bandajlar çıkarılıp yerine destekleyici sutyen kullanımına geçilir. Bu sutyenin 2-3 hafta kullanılması önerilir. Genellikle kendiliğinden eriyen gizli dikişler kullanılır, ve estetik ameliyattan birkaç gün sonra yıkanılabilir. Göğüs küçültme estetiği sonrasında oluşan şişmeye bağlı meme başı ve meme derisinde his kaybı normaldir. Bu his kaybı şişlik gerilemeye başladıktan sonra hafifleyerek birkaç hafta içinde kaybolacaktır. İyileşme aşamalı bir süreçtir. Hasta ameliyattan birkaç saat sonra ayağa kalkarak kendi ihtiyaçlarını giderebilir, ancak ilk birkaç gün yatak istirahatı önerilir. Günlük hayata dönüş ve işe tekrar başlama süresi 5-7 günü alabilir. 1-2 ay boyunca ağır kol gücü gerektiren hareketlerin yapılmaması önerilir. Ödemlerin gerilemesi, ameliyat bölgesinin yumuşaması birkaç ay alacaktır. İlk haftaları takiben sızıların geçmesiyle beraber göğüs küçültme estetiği olan kişi yeni rahatlığının keyfini sürmeye başlayacaktır. Bununla birlikte yerçekiminin, hormonal yapının, kilo değişimlerinin veya daha sonraki bir hamileliğe bağlı bir miktar sarkmanın olması da kaçınılmazdır.
|
Günümüzde meme kanseri veya başka bir hastalık nedeniyle alınmış memenin yeniden oluşturulması giderek popülerleşen bir cerrahi girişim haline gelmektedir. Tıp alanında son zamanlarda yaşanan gelişmeler plastik cerrahlara memenin doğal yapısı ve görünümüne benzeyen yeni meme oluşturmalarına-rekonstrüksiyonuna izin vermiştir. Dünyanın birçok yerinde artık meme kanseri nedeniyle meme dokuları alınmış hastalara aynı ameliyat sırasında meme rekonstrüksiyonu yapılarak, hastaların uyandıklarında kendilerini psikolojik açıdan olumsuz etkileyen memelerin olmaması durumundan kurtarılmış olunmaktadır.Bununla birlikte akılda tutulması gereken durumunda mastektomi (memenin çıkarılması) sonrası meme rekonstrüksiyonunun basit bir girişim olmadığıdır. Mastektomi sonrası meme rekonstrüksiyonu için uygulanabilecek birçok seçenek olup bunların içinde hangisinin size uygun olacağı doktorunuzla kurulacak iyi bir iletişimle belirlenebilir.Bu sayfada, mastektomi sonrası meme rekonstrüksiyonu seçeneklerini, bunların temel prensiplerini, bu girişimlerin ne zaman uygulandığını, nasıl yapıldığını ve elde edilebilecek sonuçları bulacaksınız. Tabiki bu sayfada tüm sorulara cevap vermek mümkün olmayacaktır. Her bireye ait öznel sorunlar olabileceği akılda tutulmalı ve sizleri sıkıntıya düşürebilecek bir durumda plastik cerrahınızla iletişimkurmanızı öneriyoruz.Meme rekonstrüksiyonu için en iyi adaylar ...Birçok mastektomi hastası tıbbi olarak rekonstrüksiyon için uygun durumdadır ve dünyanın birçok yerinde mastektomi ile aynı seansta rekonstrüksiyon operasyonları yapılmaktadır. Bununla birlikte meme rekonstrüksiyonu için en uygun hastalar meme kanserleri mastektomi ile temizlenmiş olan hastalardır.Ancak bu ameliyat bazı geçerli nedenlerle geciktirilmekte veya yapılamamaktadır. Geciktirme nedenlerinin başında da meme kanserinin tekrarlama veya vücudun başka bir bölgesine yayılma riskinin ortadan kaldırılması gelmektedir. Bunun dışında bazı hastalar ek operasyonu istemedikleri için bu operasyondan kaçınmaktadırlar. Ayrıca mastektomiye oranla daha kompleks bir girişim olabilen meme rekonstrüksiyonu, şeker hastalığı, yüksek tansiyonu ve başka sistemik rahatsızlığı olan bazı hastalara önerilebilecek bir seçenek olmaktan çıkmakta veya bu rahatsızlıkların giderilmesine kadar geciktirilmektedir.Tüm cerrahi girişimler bazı belirsizlikler ve riskler taşımaktadır...Meme kanseri nedeniyle meme kaybına uğramış hemen hemen her kadın hasta rekonstrüktif cerrahi yoluyla yeniden memeye sahip olabilir, ancak her cerrahi girişimde olduğu gibi bu prosedürlerde belirli riskler taşımaktadır.Her cerrahi girişimde görülebilen kanama, vücut sıvısı birikimi, anormal yara yeri iyileşmesi, anesteziye bağlı komplikasyonlar meme rekonstrüksiyonu operasyonlarında da nadiren olsada görülebilir. Aynı zamanda sigara içen kişilerde geçikmiş yara iyileşmesi, belirgin izlerin oluşmasına ve iyileşme döneminin uzamasına neden olmaktadır. Arasıra oluşan bu komplikasyonlar ikinci operasyona gereksinim duyulacak kadar şiddetli olabilir.Eğer rekonstrüksiyon için meme protezi kullanımı tercih edildi ise düşük bir olasılıkla gelişebilecek enfeksiyon genellikle operasyonu izleyen ilk iki hafta içinde ortaya çıkar. Bu durum protezin çıkarılmasına ve enfeksiyon gerileyene kadar da rekonstrüksiyon operasyonunun ertelenmesine neden olacaktır. |
İster ameliyat sonrası isterse kaza sonucunda oluşsun, izin (skar) tam olarak nasıl gelişeceği önceden tahmin edilemez. Skarın gelişimi ve değişimi yaralanmadan sonra vücudun iyileşme yeteneğine, yaraya yapılan ilk müdahaleye ve sonraki dönemdeki takibine bağlıdır. Yaranın büyüklüğü, derinliği, o bölgenin kanlanması, genetik etkenler, deri rengi ve kalınlığı, yaralanmanın yönü gibi pek çok değişken skarın şeklini etkilemektedir. Ayrıca izden ne kadar rahatsızlık duyulduğu da kişiden kişiye değişmektedir. Burada bilinmesi gereken en önemli nokta, derinin kalıcı tabakasında bir yaralanma ve iz oluşmuş ise; bu ize yönelik her müdahale de bir iz bırakacaktır. İz düzeltme işlemi mevcut sorunun daha az dikkat çekecek hale getirilmesidir. Skarların çoğu başlangıçta geniş ve kötü görünümlüdür fakat zamanla daha az fark edilir hale gelebilir. Bu nedenle genellikle iz düzeltme ameliyatına karar vermeden önce en az 6 ay veya daha fazla beklenmesi önerilmektedir. Yine de bu süre içinde uygulanan çeşitli yöntemlerle izin gelişimi istenen yönde etkilenebilir. İz düzeltme ameliyatları genellikle güvenli olmasına karşın, enfeksiyon, kanama, anesteziye reaksiyon, dikiş malzemelerine karşı reaksiyon veya tekrar istenmeyen iz oluşması gibi komplikasyonların gelişme olasılığı her zaman için vardır. Keloid skarları... kabarık, buruşuk, kaşıntılı ve yara sınırlarının çok ötesine taşan bir skar dokusudur. Genellikle etraftaki deriye göre sıklıkla kırmızı veya daha koyu renktedir. Yara iyileşme sürecinde kollajen üretiminin belli bir dönemde durmayıp devam etmesine bağlı olarak gelişir. Genellikle vücudun her yerinde görülebilmesine rağmen, göğüs kafesi ön yüzü kulak memeleri, ve saçlı deri gibi yerlerde daha fazla lokalize olur. Keloid çok inatçıdır, cerrahisi sonrasında tekrarlama olasılığı yüksektir. Bu nedenle genellikle skar dokusunun içine enjeksiyon yöntemleri ile tedavi edilir. Bu yöntem kızarıklık, kaşıntı, yanma ve ağrı gibi şikayetleri giderir. Bazı hastalarda da izin büzülmesini sağlar. Eğer steroid tedavisi yetersiz ise skar dokusu kendi sınırlarının içinden girilerek küçültülebilir. Bu lokal anestezi altında yapılan ve hastaneye yatmayı gerektirmeyen bir uygulamadır. Dikişler yerine göre 1-2 hafta sonra alınacaktır. Çok büyük keloidlerde deri yaması uygulaması gerekebilir. Hangi yöntem uygulanırsa uygulansın keloidler inatçı bir şekilde tekrarlama eğilimi gösterirler. Bazen öncekinden daha büyük bir şekilde yeniden oluşabilirler. Bu nedenle iz düzeltme ameliyatı ile beraber steroid enjeksiyonu veya radyoterapi uygulaması gibi kombine yöntemler önerilebilir. Hatta üzerine yaklaşık 1 yıl kadar devam etmesi gereken baskılı pansuman yöntemlerini önerilebilir. Hipertrofik skar… hipertrofik skar sıklıkla keloid ile karışır. Kırmızı , kabarık kaşıntılı lezyonlardır fakat her zaman orijinal yara sınırlarının içinde kalır. Enjeksiyon tedavileri ile yaklaşık 1 yıl içerisinde çok iyi görünüm kazanabilirler. Eğer konservatif tedavi yeterli değilse iz düzeltme estetiği düşünülebilir. Skarın büyüklüğüne göre bu uygulama genel veya lokal anestezi altında yapılabilir. Enjeksiyon tedavisi, iz düzeltme estetiği ile kombine edilebilir ve yaklaşık 1 yıl veya daha fazla uygulaması gerekebilir. Kontraktür ve yapışıklıklar… yanık ve diğer yaralanmalar geniş deri kayıplarına yol açar, böyle bir yaralanmada yara kenarlarının birbirine doğru kasılması ile kontraktürler meydana gelir. Bu kontraktürle komşu olan kas ve tendon yapılarını da etkileyerek hareket kısıtlılıklarına yol açar. Kontraktürün tedavi edilmesi sıklıkla geri grefti (yama) veya flep uygulamasını gerektirebilir. Bazı vakalarda Z-plasti veya doku genişletici yöntemleri kullanılabilir. Bazen fonksiyonun tam sağlanması için cerrahiden sonra fizik tedavi yapılması da gerekebilir. Yüzdeki izler… yerleşim yerlerinden dolayı yüzdeki skarlar hipertrofik olsa da olmasa da her zaman estetik problem yaratırlar. Yüzdeki izleri daha az görünür hale getirmek için çeşitli yöntemler vardır. Sıklıkla eski izler çıkarılıp ince dikişlerle kapatılırlar. Bu skarlar yüzdeki doğal çizgileri belli bir açı ile kesip geçiyorsa Z-plasti ile paralel hale getirilir. Yüzdeki bazı skarlar dermabrazyon yöntemi ile daha az görünür hale getirilirler. Bu yüze daha yumuşak ve taze bir görünüm sağlar fakat bu izi tamamen silmez. Bu uygulamalardan sonra iyileşmenin uygun ve istenilen bir şekilde olması için estetik cerrahın önerilerinin tamamen yerine getirilmesi gereklidir. İyileşme döneminde akıldan çıkarılmaması gereken şey, iyi bir şekilde iyileşip iyileşmeyeceği; boyutlarına, yönüne, hastanın cildinin kalitesine, ve tavsiyelere ne kadar uyduğuna bağlıdır. İz düzeltme ameliyatından sonra erken dönemde öncekinden kötü bir görünümle karşılaşılabilir ama bu paniklemeyi gerektirecek bir durum değildir yaklaşık bir yıl içinde bu görünüm düzelecektir.
|
Alın germe ve genellikle birlikte yapılan kaş kaldırma ameliyatları ile kişiye yorgun, kızgın ve hatta üzgün ifade veren alın çizgileri ve kırışıklıkları giderilip ve estetik açıdan rahatsızlık veren düşmüş kaşlar kaldırılır. Alın germe ameliyatının nasıl bir değişim yaratacağını anlayabilmeniz için ayna karşısında her iki elinizle alın kenarlarını ve kaş bölgesini yukarı doğru kaldırınız. Bu işlem yaklaşık olarak bu germe ameliyatının sonucu hakkında size bilgi verecektir. Alın germe ameliyatı genellikle yaşlanmanın görünen etkilerini azaltmak amacıyla 40 ila 60 yaş arası gruba uygulanır. Ancak, hangi yaşta olursa olsun stres yada mimik aktivitesine bağlı olarak derin çizgiler yada kırışıklık gelişmiş olan ve kaşları düşmüş olan herkes bu ameliyattan yarar görebilir. Alın germe işlemi genellikle yüz germe ameliyatıyla birlikte, yüzün genel görünümünü düzeltmek amacıyla yapılır. Üst göz kapağı estetiği, özellikle üst göz kapağında aşırı deri sarkması olan hastalarda aynı anda uygulanabilir. Bazı durumlarda üst göz kapağı estetiğine ihtiyacı olduğu düşünen hastalar alın germe işleminden daha çok fayda görebilirler. Tüm cerrahi işlemlerde olduğu gibi alın germe ameliyatı sonrasında da komplikasyonlar görülebilir, ancak tecrübeli bir estetik cerrahın elinde göz ardı edilebilecek kadar nadirdir. Kaşı kaldırma görevine sahip sinirler tek yada çift taraflı olarak hasar görebilir. Bu durumda kaş kaldırma yeteneği kaybolabilir ve sorunun düzeltilmesi için ek ameliyatlar gerekebilir. Ameliyat izinin genişlemesi de görülebilir. Bu problem iz düzeltme müdahalesi gerektirebilir. Ayrıca bazı hastalarda ameliyat izinin çevresinde saç kaybı görülebilir. Özellikle klasik alın germe ameliyatı sonrası deri kesisi hattında yada hemen ilerisinde his kaybı sık görülür. Bu sorun genellikle geçicidir ancak nadiren kalıcı olabilir. Enfeksiyon ve kanama da olası komplikasyonlar arasındadır. Endoskopik alın germe işlemi sırasında beklenmedik bir komplikasyon görüldüğünde endoskopik yaklaşımı bırakılıp klasik açık ameliyat şekline geçilmesi gerekebilir. Bu durumda yara izi biraz daha geniş olacak ve iyileşme süresi uzayacaktır. Muayene sırasında yüksek tansiyon, kan pıhtılaşma problemleri yada yara izlerinin genişleme eğilimi gibi ameliyat sırasında yada sonrasında problem yaratacak tıbbi durumlar hakkında sorular sorulur. Sigara yada aspirin ve diğer kanama bozukluğu yapan ilaçların kullanımı sorgulanır. Bu maddelerin kullanımından kaçınma konusundaki önerilerin dikkate alınması ameliyat sırasında ve sonrasında iyileşmeyi olumlu etkileyecektir. Alın estetiği genel veya lokal anestezi ile sedasyon kombinasyonu altında uygulanabilir. Alın germe işlemi iki farklı şekilde yapılabilmektedir, burada seçim adayın durumuna ve hangi teknikten daha çok fayda göreceğine dair estetik cerrahın önerisiyle yapılır. Açık Alın Germe Ameliyatı: Koronal yada “taç” olarak tarif edilebilecek deri kesisi kullanılır, yaklaşık olarak kulak seviyesinden başlayıp saç çizgisinin birkaç cm gerisinden alına ilerleyen ve diğer kulak üzerinde sonlanan bir deri kesisidir. Bu deri kesisi saçlı deri içine saklandığından, oluşacak iz görülmeyecektir. Bazı hastalarda kesi alının daha çok açılmasını önlemek amacıyla hemen saç-deri sınırına yerleştirilebilir. Saçların alına dökülür şekilde taranmasıyla bu tip izleri saklanabilir. Deri kesisi yapıldıktan sonra alın derisi dikkatli bir şekilde kaldırılır ve bu sayede alttaki dokular çıkartılıp alın kasları serbestleştirilebilir. Aynı anda kaşlar kaldırılıp deri kesisi sınırındaki fazlalık deri çıkartılarak daha yumuşak ve genç görünüm elde edilir. Deri kesisi ameliyat bitiminde dikilir ve pansumanla kapatılıp bandajla sarılır. Endoskopik Alın Germe Ameliyatı: Endoskopik alın germe işleminde her biri iki santimetreden daha az dört yada beş adet saçlı derisi kesisi yapılır. Televizyon ekranına bağlı olan kalem benzeri bir kamera olan endoskop cihazı kesilerden sokularak derialtı doku ve kasları açık bir şekilde görülmesi sağlanır. Diğer kesiden yerleştirilen farklı aletlerle alın derisi kaldırılır ve kas dokusu ve derialtı dokusu düzenlenerek daha düz bir alın görünümü elde edilir. Kaşlar da aynı zamanda kaldırılıp yüksek pozisyonda dikişler yardımıyla deri altına tespit edilebilir yada saç çizgisinin hemen gerisine geçici olarak yerleştirilen cerrahi vidalara bu dikişler asılabilir. Deri kesisi ameliyat bitiminde dikilir ve pansumanla kapatılıp bandajla sarılır. Ameliyat bölgesinde hafif bir ağrı ve uyuşukluk görülür, bu şikayetler endoskopik yöntemde daha azdır. Ağrı kesici tabletlerle kolayca kontrol edilebilir. Alın ve yüzde şişlik oluşabilir, giderilmesi için ilk günlerde başın yüksekte tutularak yatılması önerilir. Cerrahi dikişlerin yada kliplerin tamamı bazen iki aşamada olmak üzere iki hafta içinde alınacaktır. Anesteziye bağlı olarak ilk bir iki gün yorgunluk hissi olabilir, bu süre sonunda aşırı eforlar haricinde günlük aktivitelere dönmek mümkündür. Hafif şişlikler ve morluklar makyajla kamufle edilebilir. Spor, eğilme, ağır ev işi ve cinsel ilişki gibi kan basıncını arttıran yoğun fiziksel aktivitelerden bir kaç hafta boyunca kaçınmak gerekmektedir. Bir kaç ay boyunca Aşırı sıcak yada güneşe maruziyetten kaçınmak yerinde olacaktır.
|
Kepçe kulak estetiği (otoplasti) kepçe veya yelken kulak olarak adlandırılan şekil bozukluğunu gidermek amacıyla uygulanan bir estetik ameliyattır. Tüm ameliyatlarda olabildiği gibi kepçe kulak estetiğinde de bazı komplikasyonlar görülebilmektedir. Bazı hastalarda ameliyat sahasında kan birikimi olabilir. Kendiliğinden kaybolabileceği gibi estetik cerrah tarafından küçük bir iğne ile boşaltılması gerekebilir. Yara yeri enfeksiyonu çok nadirdir, antibiyotik kullanımı ve pansuman takibi gerektirebilir. Kulaklar arasında asimetri görülebilir, ikincil küçük bir müdahale gerektirebilir. Ameliyat sonrası tedavi ve uyarılara dikkat edilirse bu riskler göz ardı edilecek kadar azalır. Estetik cerrahların çoğu ebeveynlere çocuklarının kepçe kulak problemi konusunda uyanık olmaları ve çocuğun kendisi ameliyat olmayı isteyene kadar ameliyat için baskı yapamamaları konusunda tavsiyede bulunmaktadır. Kepçelik sorunundan rahatsız olan ve ameliyatı isteyen çocukların çoğu ameliyat sırasında ve sonrasında şaşırtıcı derecede uyumlu ve sonuçtan memnun olmaktadırlar. Kepçe kulak estetiği genellikle 2 saat kadar sürse de karmaşık işlemler gerektiren ameliyatlarda süre artabilir. Kullanılacak teknik ise şekil kepçeliğin sebebine bağlıdır. Kıvrım eksikliği ve/veya orta çukur derinliğinin fazla olmasına yönelik farklı müdahaleler planlanır. Geçici iplerle yapılan kısa süreli müdahaleler genellikle kıkırdak fazlalığı ve kıkırdak hafızası düzeltilmediği için birkaç ay içinde kulağın eski kepçe haline dönmesine yol açmaktadır. En sık uygulanan teknikte, kepçe olan kulağın arka derisine kıkırdaklarını ortaya koyacak şeklide bir cilt kesisi uygulanır. Daha sonra kıkırdak dokuya eksik kıvrımları kazandırılıp fazla olan kıkırdaklar çıkarılır. Kulağın yeni şeklini korumasını sağlamak amacıyla kalıcı dikişler kullanılabilir. Ardından estetik dikiş ile kulak arkasındaki cilt kesisi kapatılır ve pansuman ile sarılır. Bazen tek taraflı kepçelik varlığında daha iyi simetri sağlanmak amacıyla her iki kulağa estetik müdahale gerekmektedir Lokal anestezi ile yapılan kepçe kulak estetiğinden hemen sonra hasta evine gidebilir, genel anestezi uygulanan çocuklarda ise 5-6 saatlik anesteziden toparlanma süreci beklendikten sonra taburcu olunur. Ameliyattan sonraki günlerde kulaklarda hafif sızlamalar olması normaldir, bu şikayetler ağızdan alınan ağrı kesicilerle kolayca kontrol edilebilmektedir. Yine bu bölgede kaşıntı ve şişlik hissi de görülebilir. Birinci haftanın sonunda kalın kafa bandajı çıkartılıp sporcu bandına benzeyen daha hafif ve yumuşak baş sargıları kullanılabilir. Bu bandajın kullanım süresi de mevcut sorunun ve ameliyatın durumuna göre 2-3 hafta kadardır. Kepçe kulak estetiği sonrası kulağın arka kıvrımında belli belirsiz bir iz kalmakta, ancak bu iz giderek soluklaşıp zaman içinde dikkat çekmeyecek hale gelmektedir. Kısa süren iple yapılan müdahalelerden farklı olarak klasik estetik ameliyatlar kepçelik sorununu ömür boyu ömür boyu ortadan kaldırmış olur. Diğer kulak problemleri... Kepçe kulaktan başka, estetik cerrahi yöntemleri ile düzeltilebilecek bir çok problemi mevcuttur. Doğuştan yada travma sonrası kulağın tamamen veya kısmen kaybı, çeşitli estetik yöntemlerle onarılabilmektedir.
|
Geçen yıllar, emzirme ve yer çekimi etkisi ile deri elastikiyet ve hacim kaybı ile kadın göğüsünde sarkma oluşur. Göğüs dikleştirme estetiği veya mastopeksi olarak bilinen estetik ameliyat ile sarkık olan göğüsler tekrar şekillendirilerek yeniden göze hoş görünmesi sağlanmaktadır. Fazlalaşan deri çıkarılır, aşağı yerleşen meme dokusu ve meme başı yukarıda olması gereken yere taşınır. Meme hacmi yetersiz ve aday sutyen ölçüsünün büyümesini de istiyorsa bu ameliyata ek olarak silikon protez ile göğüs büyütme eklenmesi önerilebilmektedir. Hafif sarkmalarda sadece silikon protez uygulaması bile yeterli olabilmektedir.
Göğüs dikleştirme estetiği bitiminde pansumanların üzeri elastik bandaj ile kapatılır. Ameliyat bitiminden 5-6 saat sonra hasta eve çıkabilir, veya ilk akşamı hastanede geçirebilir. Birkaç gün göğüslerin şiş, kesi çevrelerinin hafif mor olması ve sızlamalar hissedilmesi normaldir, ancak şiddetli ağrılar olmayacaktır. Bu rahatsızlık için ağızdan alının ağrı kesici ilaçlar yeterli olacaktır.
|
Estetik karın germe ameliyatı (abdominoplasti, tummy tuck) hamilelik ve aşırı kilo alıp verme sonrası oluşan fazla deri ve derialtı yağ dokusunun çıkarılması, ve kasların sıkılaştırılmasını içeren estetik bir girişimdir. Böylece karın bölgesinin sarkıklığı dramatik bir şekilde düzeltilir. Karın estetiği için ideal adaylar, göreceli olarak iyi bir vücut ölçüsüne sahip olan, ancak diyet veya egzersiz ile gideremedikleri fazlalık karın yağ dokusuna ve gevşek karın derisine sahip kadın ve erkeklerdir. Bu ameliyat deri elastikiyeti şişmanlığa bağlı kaybolmuş yaşlı kişilerin karın gevşekliğini düzeltmede de özellikle önerilmektedir.
Tüm cerrahi girişimlerde olduğu gibi karın estetiğinde de ameliyata ve anesteziye ait riskler bulunmaktadır. Bu ameliyat sonrasında görülebilecek özel riskler arasında yara yeri enfeksiyonu, ameliyat sahasında kan veya vücut sıvısı birikimi, kan pıhtı atması ve kötü yara iyileşmesi sayılabilir. Estetik cerrahınızın uyarı ve önerilerini dinleyerek, bu riskleri arttırma ihtimali olan mevcut başka sistemik hastalıklarınızla (kalp - akciğer – böbrek hst., diyabet vs) ilgili doktorların da önerilerini alarak bu riskleri göz ardı edecek kadar azaltabilirsiniz. İlk muayenede adayın sağlığı, karın bölgesindeki fazlalık yağ depolanmasını ve deri kalitesi değerlendirilir, sigara kullanıp kullanmadığı, herhangi bir ilaç veya tedavi alıp almadığı mutlaka sorgulanır. Aday ameliyattan beklentilerini açıkça bildirmeli, estetik cerrah ta yapılacak müdahale ve alternatif yöntemler hakkında detaylı bilgi vermelidir. Yine bu sırada ameliyatta kullanılacak anestezi, yapılacağı hastane ve maliyeti anlatılır. Dünyanın birçok yerinde olduğu gibi ülkemizde de abdominoplasti sosyal güvence kurumlarınca karşılanmamaktadır. Ameliyat öncesi yeme-içme alışkanlığından, sigara kullanımına ve kaçınılacak ilaçlara kadar birçok öneride bulunulur. · Sigara içen bir kişi ise ameliyattan en azından bir - iki hafta öncesinde sigara içimini kesmeli, ve ameliyattan iki hafta sonrasına kadar kullanmamalıdır. Abdominoplasti çoğunlukla genel anestezi altında yapılmaktadır. Bu tercihte tüm ameliyat boyunca uyunur. Uygun adaylarda sırttan iğne ile uyuşturularak ve uyanık olarak da ameliyat yapılabilir. Klasik karın germe ameliyatı yapılan müdahalenin büyüklüğüne bağlı olarak genellikle 2-3 saat arasında sürmektedir. Mini karın germe estetiği ise 1-2 saat arasında sürmektedir. Klasik karın germe ameliyatında genellikle bir kalça kemiğinden diğerine ulaşan kasık üstü kesi ile girişime başlanır. Bu uzatılmış bir sezeryan kesisi olarak öngörülebilir. Göbek deliği, çevresine yapılan kesilerle serbestleştirildikten sonra kasıktan başlayan kesi göbek deliği hizasında ikinci bir kesi ile birleştirilerek aradaki fazla deri ve deri altı yağ dokusunu karın kaslarının üzerinden tamamen çıkartılır. Ardından kaslardaki gevşeklikler uygulanan dikişlerle sıkılaştırılır. Bu sayede karın bölgesinin öne doğru sarkıklığı giderilir ve bel inceltilir. Bunun ardından göbek deliği üzerindeki deri ve deri altı dokular, kaburgalar seviyesine kadar altındaki yapılardan ayrılıp daha önce yapılan kasık üstü kesi ile birleştirilir. Bu işlem sırasında göbek deliği korunmakta ancak küçültülmekte ve yeri değiştirilmektedir. Ameliyat sahasında kan veya vücut sıvısı birikimini önlemek için drenler yerleştirildikten sonra tüm kesiler dikilmekte pansumanları yapılıp ameliyat sonlandırılmaktadır. Mini karın estetiğinde ise yine kasık üstünde ancak daha küçük bir kesi ile işlem yapılmaktadır. Bunda tüm işlem kasık üstü ile göbek arasında yapılmaktadır. Bunda göbek deliğine dokunulmamakta, ancak karın gerginleştirilip dikişler atıldıktan sonra göbek deliği kısmen aşağı çekilmiş görünmektedir. Karın germe ameliyatından sonraki ilk günlerde karın bölgesinde ağızdan alınan ağrı kesicilerle giderilebilen ağrı ve rahatsızlık duyulması da normaldir. Ameliyat sırasında yerleştirilen drenler genellikle 3.-5. günlerde çıkarılmaktadır. Karın estetiği sonrası ilk akşam hastanede geçirildikten sonraki gün hasta evine gidebilir, mini karın germede ise ameliyattan 5-6 saat sonra da taburcu olunabilir. Abdominoplasti sonrası hasta ilk 7 gün sırtı ve bacakları yükseltilerek yatar ve öne eğilerek yürür. Birinci haftanın ardından yıkanma, dik yürüme ve düz yatma mümkün olacaktır. Bu andan itibaren günlük sosyal aktivitelere dönüş olasıdır. 3 hafta kadar korse takılması gerekir. Ağır sportif faaliyetlere başlamak için birkaç ay beklenecektir. Karın estetiğine bağlı gelişen izler ilk 3-6 ay boyunca kızarık bir görünüm sergileyecektir. Zamanla solarak daha az belirgin hale gelecek, ancak tamamen kaybolmayacaktır. Bununla birlikte bu izler her zaman iç çamaşırı ve bikini altında kaldığı için hastaları olumsuz yönde etkilememektedir.
|
|
Aylık Program İzmir kozmopolit ve kültür şehri olarak ün yapmıştır. İzmir Kültür Merkezi opera, bale ve müzik konserlerine sık sık ev sahipliği yapar. Her yıl Ağustos ayında açılan İzmir Uluslararası Fuar'ı bir eğlence ve endüstri sergisidir. Efes harabelerinin en güzel yapılarından biri olan tiyatro, oldukça sağlam kalmış ve restorasyonla da bugün Efes festivali gibi şenliklerde rahatlıkla kullanılmaktadır.
|
| |||||||
BORNOVA TREKKİNG PARKURLARI | |||||||
| |||||||
| |||||||
| |||||||
PINARBAŞI YARIŞ PİSTİ | |||||||
1997 yılından beri, Pınarbaşı yarış pisti birçok büyük organizasyona ev sahipliği yapmaktadır. 250 dönüm arazi üzerine kurulmuş olup, 2186 metre uzunluğundadır. Bu gelişmiş spor kompleksinin içinde; 2 go-kart pisti (800m - 1100 m) , Fuar alanı (3m x 8m / 3 m x 12 m) ölçülerinde özel teşhir alanları, VIP salonu (70 m²) ve kafeterya bulunmaktadır. Her yıl yapılan 3 Türkiye Pist Şampiyonası, 4 Özel Kupa Şampiyonası, 3 Motosiklet Pist Şampiyonası, ulusal ve yerel drag yarışları, Go Kart Endurans Şampiyonası, Yarış Eğitimleri, güvenli sürüş eğitimleri, motosiklet kullanım eğitimleri dışında 8 – 16 yaş gruplarına go kart yarış okulu, Safari Yarış Okulu ile büyüklere eğitim verilmektedir. Artan popülaritesi ile Pınarbaşı yarış pisti renkli ve heyecanlı aktivitelerin merkezi olmayı sürdürmektedir. | |||||||
PAİNTBALL | |||||||
ATV MOTOR | |||||||
Etiketler: İzmir Nüfusu 2018, Karabağlar İlçesi 2017 Nüfusu, Karabağlar Nüfusu, Buca Nüfusu, Bornova Nüfusu, Konak Nüfusu, Karşıyaka Nüfusu, Bayraklı Nüfusu, Çiğli Nüfusu, Torbalı Nüfusu, Menemen Nüfusu, Gaziemir Nüfusu, Ödemiş Nüfusu, Bergama Nüfusu, Kemalpaşa Nüfusu, Aliağa Nüfusu, Tire Nüfusu, Menderes Nüfusu, Balçova Nüfusu, Narlıdere Nüfusu, Urla Nüfusu, Kiraz Nüfusu, Dikili Nüfusu, Bayındır Nüfusu, Çeşme Nüfusu, Seferihisar Nüfusu, Selçuk Nüfusu, Foça Nüfusu, Güzelbahçe Nüfusu, Kınık Nüfusu, Beydağ Nüfusu, Karaburun Nüfusu, Aliağa İlçesi Nüfusu, Balçova İlçesi Nüfusu, Bayındır İlçesi Nüfusu, Bayraklı İlçesi Nüfusu, Bergama İlçesi Nüfusu, Beydağ İlçesi Nüfusu, Bornova İlçesi Nüfusu, Buca İlçesi Nüfusu, Çeşme İlçesi Nüfusu, Çiğli İlçesi Nüfusu, Dikili İlçesi Nüfusu, Foça İlçesi Nüfusu, Gaziemir İlçesi Nüfusu, Güzelbahçe İlçesi Nüfusu, Karabağlar İlçesi Nüfusu, Karaburun İlçesi Nüfusu, Karşıyaka İlçesi Nüfusu, Kemalpaşa İlçesi Nüfusu, Kınık İlçesi Nüfusu, Kiraz İlçesi Nüfusu, Konak İlçesi Nüfusu, Menderes İlçesi Nüfusu, Menemen İlçesi Nüfusu, Narlıdere İlçesi Nüfusu, Ödemiş İlçesi Nüfusu, Seferihisar İlçesi Nüfusu, Selçuk İlçesi Nüfusu, İzmir'in yüzölçümü En Büyük İlçesi, İzmir'in En Büyük İlçesi 2017, İzmir'in En Büyük İlçesi 2018, İzmirin İlçeleri İsimleri, İzmir İlçeleri Listesi, İzmir İlçeleri Haritası, İzmirin En Güzel İlçeleri, İzmir'in Semtleri, Tire İlçesi Nüfusu, Torbalı İlçesi Nüfusu, Urla İlçesi, Buca İlçesi 2018 Nüfusu, Bornova İlçesi 2017 Nüfusu, Konak İlçesi 2017 Nüfusu, İzmir Nüfusu 2018, Karşıyaka İlçesi 2017 Nüfusu, Bayraklı İlçesi 2017 Nüfusu, Çiğli İlçesi 2017 Nüfusu,Torbalı İlçesi 2017 Nüfusu, Menemen İlçesi 2017 Nüfusu, Gaziemir İlçesi 2017 Nüfusu, İzmir Nüfusu 2018, Ödemiş İlçesi 2017 Nüfusu, Bergama İlçesi 2017 Nüfusu, Kemalpaşa İlçesi 2017 Nüfusu, Aliağa İlçesi 2017 Nüfusu, Tire İlçesi 2017 Nüfusu, İzmir Nüfusu 2019, Menderes İlçesi 2017 Nüfusu, Balçova İlçesi 2017 Nüfusu, Narlıdere İlçesi 2017 Nüfusu, Urla İlçesi 2017 Nüfusu, Kiraz İlçesi 2017 Nüfusu, Dikili İlçesi 2017 Nüfusu, İzmir Nüfusu 2019, Bayındır İlçesi 2017 Nüfusu, Çeşme İlçesi 2017 Nüfusu, Seferihisar İlçesi 2017 Nüfusu, Selçuk İlçesi 2017 Nüfusu, İzmir Nüfusu 2020, Foça İlçesi 2017 Nüfusu, Güzelbahçe İlçesi 2017 Nüfusu, İzmir Nüfusu 2021, Kınık İlçesi 2017 Nüfusu, Beydağ İlçesi 2017 Nüfusu, İzmir Nüfusu 2022, Karaburun İlçesi 2017 Nüfusu, İzmir Nüfusu 2023 hakkında bilgiler vereceğiz. |
Nükleer tıp; güvenli,ağrısız ve ucuz bir şekilde vücudun herhangi bir bölgesinin görüntülenmesini ve hastalıkların tedavisini sağlayan bir tıp branşıdır.Yalnız anatomik bilgiler veren tanısal radyolojiden farklı olarak nükleer tıp yöntemleri ile herhangi bir organın yapı ve fonksiyonu hakkında bilgi sahibi olunur. Manyetik rezonans ,ultrason gibi diğer radyolojik yöntemler ile istenilen bölgenin anatomik yapısı hakkında iyi kalitede görüntüler elde edilebilir.Nükleer tıp yöntemleri ile ise verilen radyofarmasötiğin organ tarafından tutulum oranı ve vücuttan temizlenme miktarı göz önüne alınarak organın fonksiyonu hakkında bilgi sahibi olunur. Örneğin nükleer tıp kalp ,beyin veya böbreklerdeki kan akımı miktarını veya iskelet sistemi içinde tümöral dokunun yayılım alanlarını gösterebilir. Nükleer tıp yöntemleri ile ciddi rahatsızlıkların teşhisi, tedavisi ve takibi mümkün olur.Genellikle hastalıklar diğer radyolojik yöntemlerle saptanabilir hale gelmeden ve klinik bulgular gelişmeden önce, yani hastalığın erken döneminde nükleer tıp yöntemleri ile tespit edilebilirler.Böylece hastalık daha fazla ilerlemeden ve daha başarılı bir şekilde tedavi edilebilir. Nükleer görüntüleme için çok küçük miktarda radyoaktif madde ve radyofarmasötik kullanılır. Farmasötikler vücuda verildiğinde özgül olarak herhangi bir organa, kemiğe veya dokuya bağlanan maddelerdir.Radyoaktif madde ile bağlandığında radyofarmasötik adını alır ve görüntülenmesini istediğimiz organa gidip bağlanır ve beraberindeki radyoaktivite sayesinde gamma ışınları yayarak o organın gamma veya PET kameraları ile görüntülenmesini sağlar.Bu kameralar bilgisayarlarla bağlantılıdır ve böylece vücudun görüntülenen bölümü hakkında veriler ve bilgiler elde edilir. Nükleer tıp uygulamaları ile vücudun aldığı radyasyon dozu radyolojik X-ışını tanı yöntemleri ile yaklaşık aynı seviyelerdedir. Tanı amaçlı kullanılan nükleer radyofarmasötik maddeler görüntülemeye yetecek kadar radyasyon yaymalı ve vücuda herhangi bir etkisi olmayacak kadar kısa yarı ömürlü olmalıdır.Bu amaçla kullanılan radyofarmasötikler teknesyum-99m , galyum-67 ,indium-111, iyot-123 ,talyum-201 ve kripton-81m’ dir. Bunlardan hiçbirinin insan vücudunda kaydadeğer yan etkisi yoktur. Günümüzde ,neredeyse 100 kadar farklı nükleer görüntüleme çeşidi vardır ; nükleer tıp yöntemleri ile görüntülenemeyen herhangi bir ana organ veya sistem mevcut değildir. Nükleer tıpta sık kullanılan teknikler şöyle sıralanabilir. Planar görüntü- organın iki boyutlu görüntüsü ve fonksiyonu hakkında bilgi verir. SPECT-organın üç boyutlu görüntüsü ve fonksiyonu hakkında bilgi elde edilir. PET-spesifik bir organ ,tümör veya herhangi bir aktif metabolik alanda fonksiyon hakkında bilgi verirken aynı zamanda üç boyutlu görüntüleme sağlar. Nükleer tıp genellikle tanısal amaçlı kullanılmakla birlikte ,bazı hastalıkların tedavisinde önemli bir yere sahiptir.Nükleer izotopların tedavide en sık kullanıldığı durumlar ; tiroid ve prostat kanserleri ,hipertiroidizm , polistemia vera (kanda anormal kırmızı hücre artışı) ve kemik kanseri ağrılarıdır. Yüksek doz radyasyon verilmesinden kısa bir süre sonra dokular tahrip olur ve hücreler ölür. Böylece radyasyon tümör hücrelerinin öldürülmesi ve tedavisinde kullanılabilir.Bu amaçla radyasyon dışarıdan verilebildiği gibi, internal yolla da (yutarak veya damar içine enjeksiyonla ) verilebilir ki sözünü ettiğimiz ikinci yöntem nükleer tıp radyasyon tedavisi sahasına girer.Verilen radyoaktif madde tümoral doku içinde birikir ve hücrelerin ölmesini sağlar.Ancak bu etkiyi gösterebilmesi için tedavide kullanılan nükleer radyofarmasötiklerin uzun yarı ömürlü olması ve tümör içerisinde bir süre kalması gerekmektedir. Tedavi amacı ile kullanılan radyofarmasötikler iyot-131, fosfor-32, iridyum-192 ve altın-198’dir. Verilen radyofarmasötiğin sağlam dokularda değil , yanlızca tümöral dokuda birikip bu bölgeyi ışınlamasını istediğimiz için radyoaktif tedavi henüz her çeşit kanser tedavisinde kullanılamamaktadır. Ancak radyoimmun tedavi denilen teknik umut verici görünmekte ve bu konuda çalışmalar devam etmektedir.Bu teknikle radyoizotoplar yanlızca vücuttaki belirli hücrelere gidip bağlanabilen antikorlarla birleştirilmiştir.Böylece antikor radyoizotopa rehberlik yaparak yol gösterecek,tümöral dokuya ulaşan radyoizotop da kolayca dokuyu tahrip ederek tedaviyi sağlayacaktır. |
Bergama'nın tarihi, Bergama kalesi efsanesi, Bergama tarihi yerler, Bergama tarihi eserleri, Bergama tarihi hamam, Bergama tarihi yerler haritası, Bergama tarihi yerleri, Bergama antik kenti, Bergama antik kenti giriş ücreti, Bergama antik kenti harita, Bergama antik kenti tarihi, Bergama antik kenti nasıl gidilir, Bergama asklepion, Efes antik kenti, Bergama antik kenti nerede, Bergama antik kenti ulaşım, Pergamon antik kenti harita, Pergamon antik kenti nerededir, Pergamon antik kenti nerede, Pergamon antik kenti giriş ücreti, Pergamon antik kenti hakkında bilgi, Pergamon antik kenti pdf, Pergamon antik kenti tarihi, Pergamon antik kenti hangi ilimizdedir, the history of pergamum, die Geschichte von pergamon, تاريخ برغامس.
Akropolis: Akropol son derece dik bir tepe üzerinde kurulmuştur. Yaklaşık 300 m. yükseklikteki bu tepeye kıvrılarak tırmanan bir yoldan çıkılır. Akropol denilen şehir yerleşiminde dini, resmi, sosyal ve ticari binalar iç içe kendine özgü bir plan çerçevesi içinde yerleşmiştir. İlk çağlardan bu yana iskan yeri olan tepenin üstünde Bergama Kral Sarayları yer alır. Beş adet sarnıç ile cephanelik de bu tepe üzerine yerleşmiştir. Binaların alt bölgesinde Athena Tapınağı vardır. Ayrıca Kütüphane ve Trajan tapınağı da bulunmaktadır. Bunlarında altındaki terasta Zeus sunağı özenle yerleştirilmiştir. Dünyadaki en dik tiyatrolardan birisi de burada yer almaktadır.. En alt kesimde ise Gymnasion ve Demeter Tapınağı bulunur. Athena Tapınağı: Tiyatronun üstündeki terasta inşa edilmiş olan Athena Tapınağı 6x10 m. sütunlu Dor düzeninde bir yapıdır. Tapınağın temellerinden yalnız bazı parçalar kalmış olmakla birlikte batı kanat kısmen 1.20 m. yüksekliğe değin korunmuştur. Tapınağın sütun ve arşitrav parçaları halen Berlin Müzesindedir. Kentin en önemli tapınağının Tanrıça Athena' ya ait olması, İzmir, Milet, Eriythrai, Foça ve Assos'ta da görüldüğü gibi Batı Anadolu'nun yerleşmiş bir geleneğidir. Kütüphane: Athena kutsal alanının kuzeyinde bitişik yapı ünlü Bergama kütüphanesinin kalıntılarıdır. Eskiden galerinin üst katından girilen kütüphane, II. Eumenes devrine ait olup 13.53X 15.35 m boyutlarında büyük bir okuma odasına sahiptir. Tahta raflarla donatılmış kütüphanede 3.50 m. yüksekliğinde Athena heykeli vardı. Bu heykel şu anda Berlin Müzesindedir. II. Eumenes döneminde zenginleşen kütüphanenin en büyük rakibi İskenderiye Kütüphanesiydi. Saraylar: Athena tapınağını çeviren stoalar ve kütüphanenin hemen doğusunda Bergama krallarının saraylarına ait kalıntılar yer almaktadır. Bunlar ortasında avluları bulunan peristyl tipinde iki büyük evdir. Kuzeydeki küçük evin Attolos daha büyük olanın da Eumenes döneminde yapılmış oldukları kabul edilmektedir. Saraylarda bulunan mozaik parçaları şimdi Berlin Müzesinde saklanmaktadır. Arsenaller: Askeri malzeme deposu olarak bilinen Arsenaller akropolün kuzey ucunda Sarayların ve Trajaneun'un ötesinde 10 m. kadar aşağı düzeyde bulunmaktaydı. Bunlar birbirine paralel 5 uzun yapıdır. Trajaneum: Tanrılaştırılan Roma İmparatoru Trajan için yapılmış olan akropolün en yüksek terasıdır. Daha önce burada bir Helenistik dönem yapısının bulunduğu şüphesizdir. Üç tarafı stoalarla çevrili olan tapınak 68x58 m. büyüklüğünde bir teras üzerinde yükselmektedir. Tapınağın içinde Trajan ve Hadrian'ın kolosal mermer heykellerinin başları bulunmuştur. Söz konusu eserler Berlin Müzesindedir. Tiyatro: Bergama Tiyatrosu dik bir yamaç üzerine kurulmuş olup, Helenistik dönemin en güzel mimari eserlerindendir. Batı Anadolu'nun en dik tiyatrosu olan yapı 10.000 kişiliktir. Sahne kısmı Helenistik dönemde ahşap idi. Yalnızca oyun günleri kuruluyor sonra yeniden kaldırılıyordu. Dionysos Tapınağı: Bergamalılar bu göz alıcı tapınağı özel bir düşünce ile 250 m.lik tiyatro terasının kuzeyinde bütün gezi yerine egemen olacak şekilde inşa etmişlerdi. Sunağı ile birlikte çok iyi korunmuş olan tapınak zengin profilli, bir podyum üzerinde yükselen İon düzeninde bir prostylosdur. Uzun bir yolun bitiş noktasında yer alışı ve bütün gözleri üzerinde toplayan bir anıt oluşu ile bu eser, Roma sanat anlayışı ile birlikte Avrupa Barok mimarisini de etkilemiştir. Helenistik dönem ve Roma çağına ait orijinal parçalar Berlin Müzesinde saklanmaktadır. Zeus Sunağı: Athena Tapınağı alt terasında 25 m. kadar aşağısında bulunuyordu. Bu yer yaklaşık 69x77 m. büyüklüğündeydi ve büyük sunak tam ortasında yükseliyordu. Büyük bir olasılıkla sunağın dört bir yanı açıktı ve anıt her yerden rahatlıkla görülüyordu. Akropolde yalnız temelleri görülebilen sunağın tüm mimari parçaları ve kabartmaları bugün Berlin Müzesinde eskisine yakın bir şekilde tamamlanarak sergilenmektedir. Agora: Zeus Sunağının güneyinde yukarı Agora yer alır. Helenistik döneme aittir. Tüccarların tanrısı Hermes'e ait Agora Dor üslubunda yapılmıştır. Meydanın batı kenarında Demeter tapınağının temelleri görülmektedir. Gymnasionlar: Bergama kentinin üst üste üç ayrı terasta yer alan görkemli Gymnasionu vardı. Ele geçen yazıtlardan alttaki terasların çocuklara, ortadaki terasın delikanlılara üstteki terasın büyüklere ait olduğu anlaşılmıştır. Asklepion: Sağlık ve hekimlik tanrısı olarak bilinen Asklepios, Apollonun oğullarından biridir. Asklepios'un yeri anlamına gelen Aesklepion ilk çağlarda Bergama'da önemli sağlık merkezidir. Sütunlu bir caddeden sonra Asklepiona gelinir. Buradaki tedavi şekilleri arasında şifalı su, çamur kürü, spor, tiyatro, psikoterapi yer almaktadır. Girişte solda bulunan yapı Asklepios tapınağıdır. Sağlık tanrısı adına M.S. 150 yıllarında bağışlarla yapılan tapınak bir kubbe ile örtülü ve duvarları 3 m. kalınlığındadır. Burada su sesi ve telkinlerden faydalanarak hastaların iyileşmesi sağlanırdı. Serapis Tapınağı: Eski Bergama'nın en büyük yapısı, halkın kızıl avlu olarak adlandırdığı kırmızı tuğla ile inşa edilmiş olan ve Mısır tanrılarına adanmış olan tapınaktır Bu tapınak bugün Bergama kentinin içinde kalmıştır.
Not: Daha Detaylı Camiler Rehberi İçin Tıklayınız. Ulu Cami: Bergama Çayının sol sahilinde ve Tekke Boğazına giden yolun başındadır. Şadırvan Cami: Selçuk minaresinin yanında ve kendi adıyla anılan bölgededir. Kapı üzerindeki mermer yazıtta H. 957 (M. 1550) yılında, Osman oğlu Hacı Hasan tarafından yaptırıldığı anlaşılmaktadır. Avluda bulunan şadırvanın Bergama voyvodası Abdullah Ağa tarafından, 1240 (1824) tarihinde yaptırıldığı anlaşılmaktadır. Selçuk Minaresi: Şadırvan Camii yanındadır. ''Arap Camisi'' diye anılan yapıt yıkılmış ve günümüze yalnız minaresi kalmıştır. Buraya "Güdük Minare", "Çinili Minare" adları da verilmiştir. Yapı biçimi ve süsleme Selçuklu yapıtı olduğunu kanıtlamaktadır. Bergama'da yer alan diğer camiler arasında, Kurşunlu Cami, pazar yerinde bulunan Hacı Hekim Cami, Asklepion yolu üzerinde Laleli Cami, Yeni Camii ve Emir Sultan Minaresi sayılabilir.
Çukur Han: Saraçlar arastası ile Ekin loncasının Şeftali Sokağı arasındadır. İnşa tarzına göre, Hanın XIV-XV. yüzyıllarında yapıldığı tahmin edilmektedir. Taş Han: Rüştiye Mektebi caddesinde ve Küplühamam yanındadır. Kapısı üstünde bulunan kitabesine göre, bu kervansaray. Sultan Mehmet'in oğlu Sultan Murat zamanında, Hatip Mahmut'un oğlu Hibeytullah tarafından 835 (1432) tarihinde yaptırılmıştır. Kitabenin bulunduğu açıklık, yontulu taşla işlenmiş ve bunun altına klasik (9 taşlı) basık Türk kemeri ve mermer söveler yerleştirilmiştir.
Bergama'ya 20 Km. uzaklıkta olan Kozak Yaylasına Bergama-Ayvalık bağlantılı yol güzergahından gidilebilir.
Mahmudiye Ilıcası: Suları 26ºC sıcaklıkta bulunan ılıcada radyoaktivite oranı yüksektir. Sodyum açısından zengin olan ılıcada kalsiyum yoktur. Paşa Ilıcası: Bergama'nın 15 km. kuzeyindeki Paşa Köyündedir. Ilıcanın sıcaklık ve madensel tuzları yönünden fakir olan suları banyo olarak kullanılır. Geyiklidağ Ilıcası:Bergama ile Kozak Bucak merkezinin arasında yer alan ılıca etrafında konaklama tesisi bulunmamaktadır. Güzellik Ilıcası: Bergama'ya 4 km. uzaklıkta bulunan Güzellik Ilıcası, kubbeli ve iki mermer havuzlu bir kaplıcaya sahiptir. Bergama Kralı Eumenes döneminde kurulduğu belirtilen kaplıca ''Eskülap Banyoları'' adı ile yüzyıllarca ününü sürdürmüştür. Bugün ağaçlık bir alanda bulunan kaplıca bitişiğinde Bergama Belediyesine ait bir otel ve bungalovlar bulunmaktadır. Kaplıca su sıcaklığı 35ºC dolayındadır. Sodyum bikarbonat ve sülfat bulunan kaplıca suyunun romatizma, nefralji kalp hastalıkları için iyi gelmektedir. Tarihte Kleopatra'nın da Bergama'yı ziyaretinde bu kaplıcada yıkanarak güzelleştiği rivayet edilir. Kaplıca suyunda 1,5 eman değerinde oldukça yüksek radyoaktivite bulunmaktadır. Dereköy Ilıcası:Bergama'nın batısında Altınova (Ayazment) bucağının 15 km doğusunda bulunan ılıcada bir hamam bulunmakta ve suları ağrılı hastalara iyi gelmektedir. Haydar Ilıcası:Bergama'nın kuzeyinde Kozak bucağına bağlı Ilıca Köyündedir. Roma döneminden kalma bir hamam kalıntısından başka yapı bulunmamaktadır. Ilıcanın sıcak ve kükürtlü sularının hareket sisteminin ağrılı hastalıklarında ve deri hastalıklarında yararlıdır.
Kalın dış duvarları, iç sofalı planları, yığma yapı gereklerine bağlı pencere boyutları ve doluluk boşluk oranları ile Bergama evleri ısı kontrolü açısından belli bir üstünlüğe sahiptir. Geleneksel Türk evi üst katlardaki çıkmalarla dışa açılma olanağından yoksun, alt ve üst katları hemen hemen aynı büyüklüktedir. Az sayıdaki evde Sakız üslubuna özgü ahşap bir cumba veya balkon şeklinde çıkmalarla bu özellik biraz değişebilir.
|
|
|
Madde 1- Bu yönerge, Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı müze ve ören yerlerinin ziyaret usul ve esasları ile bilet ve müzekart fiyatlarını düzenlemektedir. Bilet Fiyatları Madde 2- Müze ve ören yerleri giriş bileti fiyatları ekli listede gösterilmiştir. Ücretsiz Biletler Madde 3- Aşağıda belirtilenler müze ve ören yerlerine ücretsiz biletle girerler. a) 17 yaş ve altındaki Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı gençler ve çocuklar ile bu yaş grubundaki öğrenci gruplarına refakat eden öğretmenler, b) 65 yaş ve üstü Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, c) Gaziler, şehit ve gazilerin eş ve çocukları, d) T.C. Vatandaşı Engelliler ile bir refakatçisi, e) Er ve erbaşlar, f) ICOM, ICOMOS ve UNESCO kartı sahipleri, g) Basın kimlik kartı sahipleri, h) Kültür ve Turizm Bakanlığı personeli ve emeklileri ile refakatindeki eş ve çocukları, i) Kamu kurum ve kuruluşlarının davetlisi olarak ülkemizde bulunan yabancı resmi konuklar ve refakatçileri, j) Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürlüğünce ağırlanan konuk ve heyetler ile refakatçileri, k) Kültür ve Turizm Bakanlığı kokartını haiz profesyonel turist rehberleri, l) Seyahat Acentesi sahip veya sorumlu müdürleri ile başvuruları Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) kanalıyla Bakanlığa ulaştırılan yabancı tur operatörleri ve yabancı info grupları, m) 0-12 yaş arası yabancı uyruklu çocuklar. Müzekart Madde 4- a) Müzekart, müze ve ören yerlerinde ayrıca ücretlendirilen birim veya seksiyonlar hariç olmak üzere tüm müze ve ören yerlerinde bir yıl boyunca geçerli olup yalnızca Türk vatandaşları tarafından kullanılabilir. Fotoğrafsız geçici müzekartlar kimlik ibrazı ile geçerlidir. b) Ülkemizde bulunan yüksek öğrenim kurumlarında önlisans lisans veya yüksek lisans programlarına devam eden yabancı öğrenciler ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde bulunan ve Yüksek Öğretim Kurulu’na (YÖK) bağlı üniversitelerde öğrenim gören Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşı öğrencilere Üniversite kimliği ibrazı şartı ile müzekart düzenlenebilir. Müzekart Fiyatları Madde 5- Müzekart’ın fiyatı 20 TL’dir. Belirtilen tarife öğretmenler ile 18 yaş ve üzerindeki öğrenciler için % 50 indirimli uygulanır. 3 üncü madde kapsamında yer alan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları 2 TL karşılığında müzekart alabilirler. Toplu müzekart alımlarında indirim uygulanabilir. İndirim uygulanacak müzekart alım miktarı ile indirim oranları Döner Sermaye İşletmesi Yönetim Kurulu Kararı ile belirlenir. Müze ve Örenyeri Ziyareti Esnasında Uygulanacak Esaslar Madde 6- Müze ve örenyeri girişlerinde, kullanılan biletler gezi süresince saklanır ve kontrollerde gösterilir. Madde 7- Ücretsiz girişlerde ziyaretçiler kimliklerini, resmi heyetler ise izin belgelerini ibraz ederler. Madde 8- Geçici müzekart, resmi kimlik kartı ile geçerlidir. Madde 9- Müze ve örenyeri personeli gerekli gördüğü hallerde Müzekart sahiplerinden, kimlik ibraz etmelerini isteyebilir. Madde 10- Düzenlenecek toplu ziyaretlerde, düzenleyen kurumlarca Müze Müdürlüklerine önceden bilgi verilir. Madde 11- Müze ve örenyerlerinde yapılacak olan profesyonel fotoğraf, video, film çekimleri ücreti mukabilinde ve ilgili Müze Müdürlüğünün izni ile yapılır. Çekim ücretlerine ilişkin tarifeler Süreli Kullanım Yönergesi ekinde yer almaktadır. Amatör çekimler ile ilgili olarak Müze Müdürlüğü tarafından sınırlama getirilebilir. Madde 12- Müzeler Pazartesi günleri ziyarete kapalıdır. Topkapı Sarayı Müzesi, Galata Mevlevihanesi Müzesi ve Yıldız Sarayı Müzesi ile bağlı birimleri Salı günü; Hisarlar Müzesi ile bağlı birimleri ve İstanbul Ayasofya Müzesine bağlı Kariye Müzesi ve Fethiye Müzesi Çarşamba günü; İstanbul İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi perşembe günü ziyarete kapalıdır. Madde 13- Müze ve örenyerleri; kapalı oldukları günler ve mesai saatleri dışında, Müze Müdürlüğü’nün uygun görmesi üzerine, ziyaretçi gruplarının en az 50 kişi olması halinde çift bilet tarifesi uygulanarak ziyarete açılabilir. Bu sayıya, gruba eşlik eden ve ücretsiz ziyaret olanağına sahip kişiler dahil değildir. Madde 14- Müze ve örenyerleri dini bayramların birinci günü öğleye kadar kapalıdır. Madde 15- Bu yönergede yer almayan hususlar ile yer alan hususlara ilişkin istisnai uygulamalar Döner Sermaye İşletmesi Yönetim Kurulu Kararı ile belirlenir. |
Adres : 80 Sokak No:28 Bornova Tel : (0232) 342 10 11 Web : www.arkassanatmerkezi.com
Adres : Atatürk Caddesi No: 248 I. Kordon Alsancak Tel : (0232) 464 80 85 Faks : (0232) 446 82 58 – 483 28 37 Web : http://www.kultur.gov.tr/TR,25319/izmir---ataturk-muzesi.html
Adres : Zafer Mahallesi Cumhuriyet Caddesi No:6 Bergama Tel : (0232) 631 28 83 Faks : (0232) 631 07 77 Web : http://www.kulturvarliklari.gov.tr/TR,43849/izmir---bergama-muzesi-mudurlugu.html
Adres : Kale Sok. No:1 Çeşme Tel : (0232) 712 66 09 Web : http://www.kulturvarliklari.gov.tr/TR,43851/izmir---cesme-muzesi-mudurlugu.html
Adres : Atatürk Mahallesi Uğur Mumcu Sevgi Yolu Selçuk “Efes Antik Kenti ve St. Jean anıtı müzeye bağlı ören yerleridir.” Tel : (0232) 892 60 10 - 11 Faks : (0232) 892 70 02 Web : https://www.kultur.gov.tr/TR,72375/selcuk-efes-muzesi.html Web : http://www.kulturvarliklari.gov.tr/TR,44830/ephesos-efes-selcuk.html
Adres : Fevzi Çakmak Caddesi No:33 Bornova Tel : (0232) 342 48 78 Fax : (0232) 342 49 95 Web: http://www.etnografyamuzesi.ege.edu.tr/
Adres : Gençlik Caddesi No:4 Bornova Tel: (0232) 374 59 31 - 311 25 01 Web : http://www.kksm.ege.edu.tr/
Adres : Ege Üniversitesi Kampüsü Bornova Tel / Fax : (0232) 388 26 01 Web : http://www.tabiattarihi.ege.edu.tr/
Adres : Şair Eşref Bulvarı No : 1/A Çankaya Konak Tel : (0232) 293 39 00-01-02 Faks : (0232) 441 30 39 Web : http://www.apikam.org.tr/
Adres : Halit Rıfat Paşa Caddesi No:4 (Bahri Baba Parkı) Konak Tel : (0232) 489 07 96 – 483 72 54 Faks : (0232) 483 28 37 Web : http://www.izmirmuzesi.gov.tr/
Adres : Mithatpaşa Cad. No:94 Konak Tel : (0232) 482 03 93 Fax : (0232) 441 05 26 Web : http://www.izmirresimheykelmuzesi.gov.tr/
Adres : Halit Rıfat Paşa Caddesi No:3/A Konak Tel : (0232) 489 07 96 – 483 72 54 Fax : (0232) 483 28 37 Web : http://www.kulturvarliklari.gov.tr/TR,43848/izmir---etnografya-muzesi.html
Adres : Türkyılmaz Mah. İnönü sok. No:20 35260 Konak Telefon : (0232) 445 55 99 Web : http://www.ismetinonu.org.tr/index.php/izmir-inonu-evi
Adres : Kültürpark Fuar Alanı (Montrö kapısı) Alsancak Tel : (0232) 445 68 18 Fax : (0232) 483 28 37 Web : http://www.izmirmuzesi.gov.tr/izmir-muze-mudurlugu-izmir-tarih-ve-sanat-muzesi.aspx Web : http://www.izmirkulturturizm.gov.tr/TR,77100/izmir-tarih-ve-sanat-muzesi.html
Adres : Cumhuriyet Bulvarı No:89 Pasaport Konak Tel : (0232) 498 46 06 Web : www.iztomuze.org
Adres : İnciraltı Rekreasyon Alanı Müze Gemiler İskelesi Balçova Tel : (0232) 278 52 34 Web : http://www.denizmuzeleri.tsk.tr/imgm/
Adres : Yalı Mah. 6522 Sok. No:8 Karşıyaka Tel : (0232) 324 53 57 Web : http://www.hamzarustemfotografevi.com/
Adres : Latife Hanım Cad. No: 32 Karşıyaka Tel : (0232) 381 43 11 Web : http://www.karsiyaka.bel.tr/tr/neler-yapabilirsiniz/muzeler/latife-hanim-kosku-ani-evi
Adres : Halil Rıfat Paşa No:31 Varyant Konak Web : http://www.izmiroyuncakmuzesi.com/
Adres : Altınordu Mahallesi 967 Sok. No:16 Altınpark Basmane Web : http://www.izmirradyomuzesi.com/
Adres : 1448 Sokak No: 22 Alsancak Web : http://www.izmirmaskmuzesi.com/TR/
Adres : 1298 Sok. No:14 Basmane Web : http://www.izmirkadinmuzesi.com/
Adres : Alsancak Mah. Yüzbaşı Şerafettin Bey Sokak No:9 Alsancak Web : http://www.izmirneselimuze.com/
Adres : Hürriyet Mah. Birgi yolu üzeri No:88 Ödemiş Tel / Faks : (0232) 545 11 84 Web : http://www.kulturvarliklari.gov.tr/TR,43852/izmir---odemis-muzesi-mudurlugu.html
Adres : Emmioğlu Mah. Hacı Sadık Çarşısı No:16 Ödemiş Tel : (0232) 545 81 55 Web : http://www.oykam.org/
Adres : Özgörkey Cad. No:5 35860 Torbalı Te : (0232) 850 35 00 Fax : (0232) 853 22 45 Web : http://www.keymuseum.com/
Adres : Cumhuriyet Bulvarı No:252 Alsancak Tel - Faks : (0232) 422 65 32 Web : http://www.kulturvarliklari.gov.tr/TR,44035/izmir-selcuk-yasar-muzesi-ve-sanat-galerisi.html
Adres : Atatürk Cad. No:444 (Alsancak Garı Karşısı) Alsancak Fax : (0232) 463 16 22 Web : http://www.kulturvarliklari.gov.tr/TR,44036/izmir-tcdd-3bolge--muze-ve-sanat-galerisi.html Web : http://www.tcdd.gov.tr/izmir-muze-ve-sanat-galerisi+m150
Adres : Çamlık Selçuk Tel: (0232) 894 81 16 – 892 69 25 Fax: (0232) 892 82 84
Adres : Atatürk Cad. No:2 Tire Tel : (0232) 500 18 80 Web : http://www.tirekentmuzesi.com/ Etiketler:İzmir Müze, İzmir Müzeleri, Oyuncak Müzesi Konak/İzmir, İzmir Müzeleri Giriş Ücretleri, Arkeoloji Müzesi Konak/İzmir, Atatürk Müzesi Alsancak/Konak/İzmir, İzmir Müze Gemiler, İzmir Mask Müzesi Konak/İzmir, İzmir Tarih Ve Sanat Müzesi, İzmir Archaeological Museum, Ören Yeri, Ören Yerleri, Ören Yerleri İzmir, İzmir Ören Yerleri, Müzeler İzmir, İzmir Ören Yerleri Müze, Müzeler, İzmir Müzeleri, İzmir Müze, İzmirde Müzeler, Ören Yeri Giriş Ücretleri 2019-2020 |
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
|
İzmir Sanat’ın çağdaş teknolojiye uygun gösterime olanak tanıyan tüm etkinlikleri için; 308 kişilik tiyatro ve sinema salonu 80 kişilik oditoryum, küçük toplantılar için kullanılan 30 kişilik 2 derslik, 80 metrekarelik dans prova salonu, 370 metrekare sergi alanı, sanatçılar için soyunma ve dinlenme odaları, bahçesiyle iç içe kafeteryası bulunuyor.
Koltuk Kapasitesi: 717
İletişim Bilgileri
TEKNİK BİLGİLER Yunus Emre Salonu 652 kişi koltuk kapasiteli 32 mikrofonlu ses düzeni : (Double CD, MP3 çalar, MD, Dat ve derinlik cihazı) 2 adet el telsiz mikrofonu, Afiş asma asansörü (6 m yüksekliği - 15 m eni), Motorlu Barkovizyon Perdesi (6 m en - 5 m yükseklik), 2 adet kürsü, Profesyonel sahne ışık düzeni mevcuttur. Tercüme sistemi yok, tercüme odası mevcuttur. A.Adnan Saygun Salonu 624 kişi koltuk kapasiteli 24 mikrofonlu ses düzeni : (Double CD, MP3 çalar, DECK teyp ve derinlik cihazı) 2 adet el telsiz mikrofonu, Afiş asma asansörü (4 m yüksekliği - 6 m eni), Motorlu Barkovizyon Perdesi (6m en x 5m yükseklik), 1 adet kürsü, Profesyonel sahne ışık düzeni mevcuttur. Tercüme sistemi yok, tercüme odası mevcuttur. Tiyatro Salonu 340 kişi koltuk kapasiteli 16 mikrofonlu ses düzeni : (Duble CD, MP3 çalar ) 2 adet el telsiz mikrofonu, Afiş asma asansörü (4 m yüksekliği - 8 m eni) 1 adet kürsü, Profesyonel sahne ışık düzeni mevcuttur. Barkovizyon sunumu beyaz boyalı duvara yansıtılmaktadır. Tercüme sistemi yok, tercüme rejiden yapılabilmektedir. Tüm Salonlarda Ortak Kullanılan Ekipmanlar 1 adet Panasonic VHS Video, 3 adet slayt cihazı, 3 adet tepegöz cihazı, Portatif Barkovizyon Perdesi (3.8m x 2.25m), Barkovizyon cihazı ve yaka mikrofonu mevcuttur. ULAŞIM İzmir ilinin merkezi KONAK'ta konumlanan E.Ü. Atatürk Kültür Merkezi'ne ulaşım; tüm vasıtalar ile oldukça kolay bir şekilde sağlanır. (Ege Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi; Metro Konak istasyonuna 50 mt, Konak Vapur iskelesine 200 mt mesafede olup, otobüs - taxi ve özel araç ile ulaşımlarda merkez girişine rahatlıkla ulaşabilme olanağı sağlamaktadır.) Mithatpaşa Caddesi No: 92/A Konak/İzmir (Metro Konak durağı AKM çıkışı, Resim Heykel Müzesi, Konak Orduevi, Devlet Tiyatrosu, Sabancı Kültür Sarayı yanı) İLETİŞİM Telefon : 0 232 489 04 59 0 232 483 85 20 0 232 489 67 80 Fax : 0 232 489 55 05 E-mail : akm@mail.ege.edu.tr / egeakm@gmail.com
|
Dersler Sayısal | Sitenin Açıklaması |
Ödev Yardımcı Siteleri | Sitenin Açıklaması |
● Ödev İndir.Net | |
● Ödev Sitesi.Com | |
● Ödev Arşivi.Com | |
● Ödev Ci.com | |
|
Otel Rehberi sayfamızda sizlere izmir otel fiyatları, izmir alsancak otel, izmir merkez otel, izmir otel rehberi, izmir otel isimleri, izmir otel fırsatları, izmir otel fiyatları ucuz sunuyoruz.
Etiketler:izmir otelleri,izmir otel,otel izmir, oteller izmir, termal oteller izmir, termel otel, izmir termal otel listesi, izmirde günü birlik oteller, izmir otel adresleri, izmir otel isimleri. |
Etiketler: Ödev kapakları, performans ödev kapakları ,Ödev kapakları, Ödev kapak indir, ödev kapak şekilleri, Ödev kapak hazırlama, Ödev kapak modelleri, Ödev kapak sayfaları, Ödev kapakları indir, Ödev kapakları download, Ödev kapak süsleri, Ödev kapağı, Ödev kapağı örneği, Ödev kapak word, Ödev kapak fotoğrafları indir, Ödev kapaği indir, Ödev kapaği matematik, Ortaokul Ödev Kapakları, Türkçe ödev kapak, Lise ödev kapağı, Üniversite ödev kapak örneği, Ödev kapak tasarımı, Ödev kapak fotoğrafları, İlkokul Ödev Kapakları, Ödev kapaği üniversite, Ödev kapaği indir word, Ödev kapaği tarih, Ödev kapaği hazirlama, Ödev kapaği nasil yapilir. Resim dersi Ödev Kapakları, Ödev kapaği nasil hazirlanir, Ödev kapakları indir, Sade ödev kapakları, Matematik ödev kapakları, Üniversite ödev kapakları, İngilizce ödev kapakları, Ödev kapakları siyah beyaz, Edebiyat ödev kapakları, Tarih ödev kapakları, Ödev Kapaklari, Ödev Kapakları, Ödev Kapakları indir, Proje ödev kapakları , dönem ödevi kapakları İlköğretim Ödev Kapakları, Lise Ödev Kapakları, Üniversite Ödev Kapakları, ödev kapakları indir , ödev kapakları word , ödev kapakları sade, Ödev Kapakları Siyah Beyaz, Ödev Kapakları Türkçe, Ödev Kapağı İndir, Proje Ödev Kapakları, Matematik Performans Ödevi Kapakları, Ödev Kapağı, Performans Ödev Kapakları, Ödev Kapaklari, İngilizce Performans Ödevi Kapakları, Matematik Ödev Kapakları İndir, Din Ödev Kapakları, Türkçe Ödev Kapakları İndir,Sayfamıza Hoş Geldiniz. Ödev Kapakları ; Ödev Kapaklari word, Ödev Kapaklari İndir,Atatürk Ödev Kapakları, Beden, Biyoloji, Din Bilgisi, Edebiyat , Ödev Yap, Fen ve Teknoloji, Fizik, Geometri, Genel Ödev Kapakları, İngilizce, Kimya, Matematik, Müzik, Siyah Beyaz, Sosyal Ödev Kapakları, Trafik, Türkçe, Winxli ödev kapakları, Ödev kapağı, Sosyoloji Ödev Kapakları, Performans ödev kapakları, Psikoloji, Almanca Ödev Kapakları ve Proje Ödev Kapakları, Ödev kapakları İndir tümü ücretsizdir. Ödev Kapakları Güncelleme Tarihi:12.09.2022 Pazartesi Saat: 22:26 |
ÖDEV ARŞİVİ (Tüm Sınıflar) |
|
|
Yapı Rehberi, Yapı Nedir, İnşaat Nedir, Firmalar, İnşaat Firmaları, İzmir Fırsatları, İzmirdeki Firmalar, İzmirdeki İnşaat Firmaları, İnşaat Firmaları, İnşaat Şirketleri, İzmir İnşaat Şirketleri, İzmir İnşaat Firmaları, İzmir İnşaat Sektörü, İzmir İnşaat Firmaları Listesi, İzmirde İnşaat Firmaları, İzmirde İnşaat Şirketleri, Konut Kredisi, Konut Projeleri, Konut Nedir, Satılık Konut, Emlak, Emlak Konut, Emlak Kulisi,İzmir İnşaat Kampanyaları hakkında tüm bilgiyi öğrenebilirsiniz. | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Türk Yapı Sektörü | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
İnşaat Teknik Terimler Sözlüğü | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Meslek İçi Kurslar,Seminerler | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
|
ASKERİ YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
EMNİYET TEŞKİLATINA BAĞLI YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
ÖZEL STATÜLÜ DEVLET ÜNİVERSİTELERİ | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Etiketler:askeri yükseköğrenim kurumları,emniyet teşkilatına bağlı yükseköğrenim kurumları |
|
|
Etiketler: İzmir Gezilecek Yerler, İzmir Gezi Rehberi, İzmirde Gezilecek Yerler, İzmir Turları, İzmir Gezilecek Noktalar, İzmir Gezileri, Sömestr Turları, Sömestre Gezileri, Sömestre Tatili 2019 Turlar, İzmir'de gezilecek en güzel yerler, İzmir'de gezilecek tarihi yerler, İzmir'de günübirlik gezilecek yerler, İzmir'de görülecek yerler, İzmir'de Gezilecek Yemek ve Eğlence Mekanları, İzmir'de Gezilecek Turistik Yerler, İzmir'de Nerelere Gidilir? İzmir Gezilecek Noktalar, İzmir'de Nereler Gezilir? İzmir'de Gezilecek Yerlerin Listesi, İzmir'de Gezilecek Kafeler ve Adresleri, İzmir Turları, İzmir'de Gidilecek Güzel Mekanlar, İzmirde Görülmesi Gereken Yerler, İzmirde Ne Yenir, Çeşmede Gezilecek Yerler, İzmirde Yemek Yenecek Yerler, İzmirde Gezilecek Yerler Ekşi, İzmirde Gezilecek Yerler Forum, İzmirde Gezilecek Tarihi Yerler,
|
|
Yukarıdaki Linklerimize Tıklayarak " İzmir'e Nasıl Gelinir " İle ilgili Sorularınıza kolaylıkla Cevaplar alabilirsiniz |
|
OTOBÜS ŞİRKETLERİ |
DEMİRYOLLARI İLE ULAŞIM |
İzmir'den Ankara, İstanbul ve Ege Bölgesi'ndeki Denizli, Aydın gibi şehirlere düzenli tren seferleri yapılmaktadır. Diğer şehirlere ise Ankara ve İstanbul bağlantılı olarak ulaşmak mümkündür.
TCDD Basmane: (0-232) 484 86 38
TCDD Alsancak: (0-232) 421 01 14
TCDD Karşıyaka: (0-232) 381 60 91
TCDD Rezervasyon: (0-232) 484 53 53
DENİZYOLU İLE ULAŞIM |
İzmir’in kruvaziyer turizmindeki vizyonunda önemli bir yer teşkil etmektedir. İzmir’in kruvaziyer turizminde marka olması yönünde hızla ilerlemektedir.
İzmir kentinin “12 Ay Turizm” hedefleri çerçevesinde kruvaziyer turizmi vardır. İzmir Ticaret Odası kruvaziyer turizmle limana gelen her turistin ayak bastı ücretini ödemekte, kruvaziyer firmaları ile tek tek görüşerek onları ikna etmekte ve İzmir Alsancak Limanı’na gelmelerini sağlamaktadır. Ulusal ve uluslararası camiada önemli toplantılar düzenlemektedir.
Ülkemizde kruvaziyer turizmi denince, İzmir, 2004 yılından bu yana kruvaziyer turizmi konusunda gelişmektedir.
Tarihin ilk dönemlerinden beri onlarca uygarlığı konuk etmiş "Ege'nin İncisi" İzmir’e, İZTO , İzmir Alsancak Limanı’na kruvaziyer gemilerinin gelişini sağlamaya yönelik gayretleri neticesinde, 2003 yılında 5 sefer ile 3.271, 2004 yılında 32 sefer ile 77.000 yolcu, 2005 yılında 26 sefer ile 58.042 yolcu, 2006 yılında 94 sefer ile 183.198 yolcu, 2007 yılında 122 sefer ile 288.017, 2008 yılında 128 sefer ile 321.279 yolcu, 2009 yılında ise 127 sefer ile 309.603 yolcu, 2010 yılında 141 sefer ile 355.899 yolcu, 2011 yılında 272 sefer ile 504.921 yolcu, 2012 yılında ise 286 sefer ile 510.042 yolcu gelmiştir.
2013 yılı sonunda 191 sefer ile 463.204, 2014 yılı sonunda 137 sefer ile 335.891, 2015 yılında 108 sefer ile 241.716, 2016 yılında 24 sefer ile 27.619, 2017 Kasım sonu itibari ile 18 sefer ile 9.172 yolcu kentimize gelmiş ve kruvaziyer turizminde son 15 yılda kentimizde kruvaziyer turist sayımız 3.754.285’e ulaşmıştır.
İzmir 2011, 2012 ve 2013 yıllarında Dünya Seyahat Ödülleri kapsamında “Avrupa’nın Lider Kruvaziyer Destinasyonu” ödülünü almıştır.
Gemilerin tümünün uluslararası standartlara uygun olarak yıllık havuzlama ve bakımları yapılmakta, saygın kuruluşlarından sertifikaları onaylatılmakta ve İzmir Liman Başkanlığı’ ndan Denize Elverişlilik Belgeleri alınmaktadır.
İzmir İskeleleri
İzmir Körfezinde bulunan 9 adet iskele (Bostanlı, Karşıyaka, Mordoğan, Foça, Alsancak, Pasaport, Konak, Göztepe ve Üçkuyular İskeleleri) İZDENİZ A.Ş tarafından işletilmekte ve rutin bakım-tutum ve onarımları düzenli olarak yapılmaktadır.
İZDENİZ- İzmir Deniz İşletmeciliği A.Ş.
Halkla ilişkiler Tel:0 850 360 0 350 / Dahili: 225
Kayıp Eşya Tel:0 850 360 0 350 / Dahili: 210
Faks: 0 232 3624126
Alsancak Ofis Tel:0 232 404 09 09-10-11-12 / Fax 0 232 463 00 57
İskele Telefonları:0 850 360 0 350
Adres:Hasan Ali Yücel Bulvarı No:35 Bostanlı Vapur İskelesi Karşıyaka / İZMİR
E-mail:iletisim@izdeniz.com.tr
|
Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi http://www.hastane.deu.edu.tr internet adresinden E-RANDEVU ALMA linkini tıklayarak aşağıda belirtilen polikliniklere randevu alabilirsiniz.
Bilgi : Endokrinoloji polikliniğinde bölüm toplantısı nedeniyle Çarşamba Günleri sabah hasta muayenesi yapılmamaktadır. Bilgi : Nöroloji polikliniğinde bölüm toplantısı nedeniyle Salı ve Çarşamba Günleri sabah hasta muayenesi yapılmamaktadır. * : Cuma sabahları toplantı nedeniyle hasta muayenesi yapılmamaktadır. ** : Genel Cerrahi Polikliniğinde muayene yapılmaktadır.
Hastanemiz web sitesinden E-RANDEVU ALMA linkini tıklayarak yada poliklinik sekreterliğine başvurarak ileri tarihli aşağıda belirtilen polikliniklere randevu alabilirsiniz.
*Çocuk Poliklinikleri (Allerji - İmmunoloji - Kardiyoloji - Endokrinoloji - Nefroloji - Gastroentoroloji - Hematoloji - Onkoloji - Romatoloji - Genetik - Sağlam Çocuk - Yeni Doğan) bölümlerinde internet ve poliklinikten (sekreter veya hekim) muayene randevusu verilmektedir.
Günlük muayene yapan poliklinikler için her polikliniğin sekreterliğinde kayıt yapılır. Poliklinik kayıtları saat 08:00'de başlayıp kontenjan dahilinde yapılır. Kaydı yapılan hastalarımız dosyaları geldikten sonra poliklinik doktoru tarafından sırayla muayene edilir. (Bakınız : Poliklinik işlemleri genel kurallar)
Genel Cerrahi Polikliniği, branş poliklinikleri için lütfen poliklinik sekreterliğinden bilgi alınız. ** Poliklinik sekreterliğinden günlük randevu(Müsait güne) *** İlk 20 hasta Not : Kayıt için poliklinik sekreterliğine başvurunuz
http://www.hastane.deu.edu.tr/index.php/hastane-hizmetlerimiz/poliklinik-hizmetleri.html Tıklayıp İlgili Poliklinikten randevunun durumuna güncel olarakta bakabilirsiniz.
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Poliklinikleri hafta içi hergün 08:00 - 17:00 saatleri arasında sizlerin hizmetine hazırdır. Poliklinik hizmetlerinden düzenli bir şekilde yaralanabilmeniz için poliklinik işleyişiyle ilgili bilgi edininiz. Poliklinik evrak işlemleri ile ilgili sorularınızı danışma memurlarına veya poliklinik sekreterlerine, tedaviniz ve tıbbi işlemleriniz ile ilgili sorularınızı doktorunuza yöneltiniz. Hasta Ziyaret Saatleri: Hastanede yatan hastaların yakınları tarafından Hastanede ziyaret saatleri her gün saat 13:30 – 14:30 arasındadır. Vizit (Hekim Ziyaret Saati) Saatleri Hastanede yatan hastaları Hekim ve Hemşire her gün genelllikle 08:00 – 12:00 saatleri arasında vizit yapılır. Tedavi süreci konusunda hekiminizden bilgi alınız.
Dokuz Eylül Üniversitesi Araştırma Uygulama Hastanesi Adres: Mithatpaşa cad. no 1606 inciraltı yerleşkesi 35340 Balçova / İzmir Otobüs ile Ulaşım : >> 5 | 6 | 7 |8 | 82 | 209 | 305 | 320 | 554 | 725 | 730 | 735 | 736 | 950 | 971
Etiketler:Dokuz Eylül hastanesi Rehberi, Dokuz eylül hastanesi Randevu Rehberi, Dokuz Eylül hastanesi Poliklinik Online Randevu, Dokuz eylül hastanesi e randevu alma, Dokuz eylül hastanesi tahlil sonuçları, Dokuz eylül üniversitesi doktorları listesi, Dokuz eylül hastanesi kadın doğum doktorları, Dokuz eylül üniversitesi hastanesi genel cerrahi doktorları, Dokuz eylül üniversitesi hastanesi radyoloji sonuçları, Dokuz eylül tahlil sonucu alma, Dokuz eylül üniversitesi laboratuvar sonuç alma, 9 eylül hastanesi ziyaret saatleri, Dokuz eylül üniversitesi hastanesi doktorları, Dokuz Eylül Üniversitesi Poliklinik Dokuz eylül üniversitesi hastanesi genel cerrahi doktorları, Dokuz eylül üniversitesi tıp fakültesi taban puanı, Dokuz eylül hastanesi kadın doğum doktorları, Dokuz eylül tahlil sonucu, 9 eylül üniversitesi hastanesi ortopedi doktorları, Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Randevu, dokuz eylül üniversitesi hastanesi randevu alma, E randevu hastane, e hastane randevu alma, online randevu, 9 eylül randevu al, |
ACİL SERVİS HİZMETLERİ 9 Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesini harita üzerinde görmek için tıklayınız
Yararlı Bağlantılar için Tıklayınız |
Sağlık Rehberi, Sağlık haberleri, Sağlıklı Yaşam ve Beslenme, Güncel Sağlık Haberleri, Sağlık Bakanlığı, Güncel Sağlık Haberleri, Sağlıklı Yaşam, Sağlık Haberleri Sağlıklı Beslenme ve Cinsel Sağlık, Sağlık Haberleri, Sağlıklı Yaşam ve Beslenme , Personel Sağlık, e-Nabız Kişisel Sağlık Sistemi, Sağlık sektöründeki iş ilanları, Güncel Sağlık Haberleri, Sağlık Sigortası Genel Şartları, Şifalı Kaplıcalar, Kadın sağlığı ve cinsel sağlık ile ilgili bilgiler, A'dan Z'ye Sağlık Rehberi, Sağlık Rehberi, Sağlık Rehberi, Türkiye'nin Sağlık Rehberi, Sağlık Köşesi Sağlık Rehberi, Bitkisel Sağlık Rehberi, Tıbbi Bitkiler ve Bitkisel Sağlık Rehberi, Sağlık hakkında merak ettiğiniz her şeyi Türkiye'nin Sağlık Rehberini İzmir Sağlık Rehberimizde bulabileceksiniz.Geçmiş Olsun Dileklerimizle... Etiketler:İzmir Sağlık Rehberi, İzmir Hastane Randevu, Sağlık Rehberi İzmir, İzmir Üniversite Hastaneleri, İzmir Devlet Hastaneleri, İzmir Özel Hastaneler, İzmir Tıp Merkezleri, İzmir Kan Merkezleri, Hasta Hakları, İzmir Eczaneleri, İzmir Sağlık Turizmi, Hastane Randevu Alma, Sağlık, Sağlık Rehberi, Sağlık Haber, Sağlık Haberleri, İzmir Sağlık Rehberi, İzmir Sağlık, İzmir Hastaneleri, İzmir Tıp Fakülteleri, İzmir Kan Merkezleri, Ege Üniversitesi, İzmir Sağlık Rehberi, Dokuz Eylül Üniversiesi, İzmir Üniversitesi, Medikalpark İzmir, İzmir Medicalpark, Online Randevu, İzmir Özel Hastaneler, Hasta Hakları Rehberi, Hekim Hakları, İzmir Hastane Randevu Online Randevu Alma, Hastane Randevu Alma, Hastane Online Randevu, İzmir Medikal Park Hastanesi Randevu, Alerji Doktorları , Alerji Testi İzmir, İzmir Sağlık Rehberimize Hoşgeldiniz. | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Çocuk Kardiyolojisi-Pediatrik Kardiyoloji Nedir? >Fetal Ekokardiografi Ritm bozuklukları
|
Günümüzde tıbbi yaklaşımlar ve teknolojideki gelişmeler ortopedide büyük ilerlemeler sağlamış ve çok geniş bir yelpazeyi kapsayan kas-iskelet sistemi hastalıklarının tedavisinde ortopedinin özelleşmiş ilgi alanları ortaya çıkmıştır.
|
|
KULAK BURUN BOĞAZ UZMANI KİMDİR ? Tüm doktor muayenelerinin %50'den fazlasının Kulak Burun Boğaz problemleri için olduğunu biliyor muydunuz? Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Nedir ? Kulak : Bir Kulak Burun Boğaz uzmanının benzersiz ilgi alanı kulaklardır. Bu ise duyma bozuklukları, kulak enfeksiyonları, denge bozuklukları, yüz siniri veya kafa siniri bozuklukları ve aynı zamanda dış kulak ve iç kulağın doğumsal hastalıkları ve kanserlerinin tıbbi ve cerrahi tedavisini kapsar. Burun : Burun boşluğu ve sinüslerin bakımı , Kulak Burun Boğaz uzmanının ilk görevlerindendir. Burun boşluğu, paranasal sinüsler, allerji, koku alma ve burun solunum bozuklukları ve burunun dış görünümü ile ilgili bozukluklar Kulak Burun Boğaz uzmanlığının ilgi alanıdır. Boğaz : Kulak Burun Boğaz uzmanlığına özel olarak bu uzmanlık alanına gırtlak ve üst solunum ve sindirim yolu veya sindirim borusu hastalıklarının tedavisi girer. Bunun içinde de ses, solunum ve yutma ile ilgili bozukluklar vardır. Baş ve boyun : Kulak Burun Boğaz uzmanları Baş ve boyun bölgesinin enfeksiyon hastalıkları, tümörleri (habis ve selim), yüz travması ve yüz deformitelerinin tedavisi için eğitilmişlerdir. Kozmetik, plastik ve onarım cerrahisi uygulamalarını yaparlar. Bir Kulak Burun Boğaz uzmanı diğer tıbbi ve cerrahi uzmanlıklardaki doktorlarla çalışabilir. Kafa tabanı hastalıklarının tedavisinde beyin cerrahları, kozmetik ve travmatik deformite tedavisinde plastik cerrahlar, göz yakınındaki yapısal anormalliklerin tedavisinde göz doktorları, çene ve diş travmalarının tedavisinde ağız cerrahları, sinüs hastalıklarında allerji, deri kanseri tedavisinde dermatologlar, baş boyun kanser tedavisinde onkologlar, çocuk ve genel toplumda genel enfeksiyöz, doğumsal, travmatik ve habis hastalık ve bozuklukların tedavisinde pediatrist ve aile hekimleri ile ortak alan paylaşırlar..
Amerika Birleşik devletlerinde; Kulak Burun Boğaz uzmanı 15 yıla varan kolej ve mezuniyet sonrası eğitim aldıktan sonra çalışmaya hazırdır. Amerikan Otolaringoloji Derneğinden sertifika alabilmek için adaylar kolej, tıp fakültesi ve en az 5 yıl uzmanlık eğitimi almak zorundadırlar. Bundan sonra Amerikan Otolaringoloji Derneğinin sınavını geçmeleri gerekir. Bazı Kulak Burun Boğaz uzmanları da 7 alt uzmanlık alanından birinde daha fazla eğitim almak için 1 veya 2 yıllık burs elde etmeye çalışırlar. Bunlar pediatrik otolarengoloji, otoloji/nöroloji , allerji, yüz ve plastik rekonstriktif cerrahi, baş ve boyun cerrahisi, larengoloji ve rinolojiyi kapsar. Bazı Kulak Burun Boğaz uzmanları bu 7 alanın birinde çalışmalarını sürdürürler. Ülkemizde temel tıp eğitimini takiben 3,5 yıllık uzmanlık eğitimi verilmektedir. ABD’deki çalışma sistemi ve board imtihanının benzeri bir uygulama TTO ve KBB derneklerinin ortak çalışmasıyla yakın bir zamanda ülkemizde uygulamaya geçecektir.
Otoloji/nöroloji : Dış, orta ve iç kulağın travmatik bozukluklar ve kanser gibi hastalıkları ve duyma ile dengeyi etkileyen sinir yolları ile ilgili bozuklukları kapsayan kulak hastalıklarının tıbbi ve cerrahi tedavisi Pediatrik otolarengoloji : Çocuklarda kulak, burun ve boğaz hastalıklarının tıbbi ve cerrahi tedavisi Baş boyun bölgesi : Tiroid ve paratiroid cerrahisi ile birlikte baş ve boyunda görülen tümörlerin (kanser ve kanser dışı) tıbbi ve cerrahi tedavisi Yüz plastik ve rekonstrüktif cerrahisi : Yüz ve boynun kozmetik, işlevsel ve onarıma ihtiyaç duyan anormalliklerinin tedavisi Rinoloji : Burun ve sinus boşluklarının tıbbi ve cerrahi tedavisi
Larengoloji: Ses ve boğaz ile ilgili bozuklukların tıbbi ve cerrahi tedavisi Kulak Burun Boğaz uzmanı kulaklar, burun, boğaz ve baş-boyunla ilgili yapıların tıbbi ve cerrahi tedavisi konusunda eğitilmiş bir doktordur. Kulak, burun, nazal geçiş, sinusler, gırtlak, ağız boşluğu, üst yutak ile yüz ve boyunda yer alan yapıların (boyun kitleleri, tiroid, tükürük bezleri gibi) hastalıklarının tedavisi Kulak Burun Boğaz’ın kapsamındadır. Kulak Burun Boğaz ABD’deki en eski tıbbi uzmanlık dalıdır.
|
|
|
İzmir Kent Rehberimizin Bu Bölümünde Kadın ve Çocuk Sağlığına, Kadın Hakları na, Çocuk Haklarına, Moda Köşesine, Yemek Tariflerine dair her şeyi bulabileceksiniz. İzmir Kent Rehberimiz her zaman Kadın Haklarını desteklemiştir. Her Türlü istek, şikayet ve önerileriniz için iletişim adreslerini arayabilirsiniz. Unutmayın Yalnız değilsiniz. |
|
|
İÖ. 3000 yıllarına kadar inen tarihi ile İzmir, bilinmeye ve tanınmaya değer bir kenttir. Bir yerleşme olarak ortaya çıktığı zamandan, İÖ. 800’lü yıllara gelindiğinde İzmir, kent kriterleri taşıyan bir yerleşme olarak bugünkü Bayraklı’da, adını verdiği körfezin karaya ulaştığı noktada kendini göstermeye başlamıştı. İlkçağ Ege dünyasının en erken ızgara planlı, yani sokakların bir-birini dik kestiği, düzgün geometrik planlı kentlerinden birisi olarak tanınmıştı. Eski İzmir tapınakları, deniz ticaretine elverişli ortam hazırlayan limanı, savunma tesisleri ve yönetsel özellikleriyle bir kent devletiydi. Saldırılara maruz kaldı, kentsel özelliklerini yitirdi tekrar köy haline geldi, ancak yeniden canlanmayı başardı. Kentte kendi mahallerinde yaşayan ve Osmanlı Devleti’nin verdiği ayrıcalıklardan yararlanarak ticaret yapan İngiliz, Fransız, Venedik, Hollanda vb. ülkelerin tüccar kolonileri yer alıyordu. Körfeze gelen giden ve mal indirip yükleyen gemilerin görüntüsü hakim oluyordu. Salgın hastalıkların, depremlerin, yangınların ve ticaretin bağlamında bir kent olarak, önemini korumayı başaran İzmir’in tarihini, acaba İzmirlilerin kaç tanesi bilmektedir? İnsanların yaşadığı yerin nasıl bir kent olduğunu bilmesi, kentte yaşamanın farkı ve gereğini anlamasına yardımcı olamaz mı? İzmir’i bilen İzmirliler, bilmeyen İzmirlilerden daha çok İzmirli olacaklardır.
İLK ÇAĞLARDA İZMİR de olsa, kullanıldığı sanılan bu isimlerin hiç birisi, Smyrna adı gibi sürekli ve kalıcı olamamıştır. Zaten bugün İzmir olarak kullandığımız isim de, Smyrna kelimesinin dönüşmüş biçimidir. Smyrna kelimesinin daha erken biçimlerinin Samorna veya Smurna olduğu da iddia edilmektedir. Ancak kesin olarak izlenebilen gelişim, Smyrna biçimiyle ilgilidir. Smyrna ismi, kentin uzun tarihi boyunca varlığını sürdürmüş ve Türkler tarafından fethedildikten sonra İzmir şeklinde söylenmeye başlanmıştır. Smyrna kelimesinin başına, Türkçe söylenişi sırasında İ sesi gelmiş ve İsmir olarak telaffuz edilmeye başlanmış, daha sonra da bugün kullanılan İzmir biçimine dönüşmüştür. bu kaynağın oluşturduğu gölcük olduğu iddia edilmektedir. 19. yüzyılda İzmir’e gelen Avrupalı seyyahların Diana Hamamları adıyla bahsettikleri Halkapınar kaynağı ve gölünün, ana tanrıça tapınma alanı olduğu da sık tekrarlanan bir bilgidir. Bundan dolayı Smyrna/İzmir adının Ana Tanrıça Kaynağı/Gölcüğü veya en azından Ana Tanrıça/Kutsal Ana anlamlarıyla ilgili olduğu düşünülmektedir. Halkapınar kaynağı ve bu kaynağın oluşturduğu gölcüğün çevresi, kentin uzun tarihi boyunca bir ziyaret yeri olma özelliğini sürdürmüştür. Osmanlı İmparatorluğu döneminde de İzmir halkının bir mesire ve eğlence yeri olarak tercih ettiği bir alandı. Ünlü seyahatnamesi ile tanıdığımız Evliya Çelebi’nin, XVII. yüzyıl ortalarında İzmir’i ziyaret ettiği bilinmektedir. Evliya Çelebi, İzmir’e girerken yolunun geçtiği Halkapınar’ı canlı bir şekilde tasvir etmekte ve İzmir halkını bu bölgede eğlenirken gördüğünü belirtmektedir. Halkapınar kaynağı, Osmanlı Devleti’nin son zamanlarında İzmir’in içme suyu ihtiyacı için kullanılmaya başlamıştır. Bu nedenle su kaynağı kesilen gölcük kurumuş ve daha sonra da doldurulmuştur. Halkapınar gölcüğünün yeri yaklaşık olarak bugünkü Atatürk stadyumu ve çevresine denk düşmektedir. Kentin ismini aldığı bu doğal ve tarihi mirasın bugüne ulaşmaması, İzmir açısından talihsizlik olmuştur. Smyrna’nın İzmir şekline dönüşümü ise, kentimizin kuruluş dönemlerinden başlayıp İon, Roma ve Bizans devirlerinde sürdürdüğü kültürel yapıdan, Osmanlı kültür ortamına geçişi temsil etmektedir. İS. XI. yüzyılın son çeyreğinden itibaren Türklerle tanışan İzmir ve çevresi, bu tarihlerden sonra İS. XV. yüzyıla kadar zaman-zaman Türk egemenliğinde kaldı. Bu süreç içinde başlayan Smyrna’nın İzmir şekline dönüşümü, 1426 yılında kesin olarak Osmanlı egemenliğine geçmesiyle tamamlanacaktır.
İzmir’in Kuruluş Yeri: ulaşmadan izlenebiliyor ve Smyrnalılara önlem alma olanağı sağlıyordu. Eski İzmir’in Kuruluşu ve Kurucuları Bu söylencelerden birisi, İzmir’in ilk kurucularının Amazonlar olduğuna dairdir. Bir diğeri ise, kentin efsanevi Frigya kralı Tantalos’un ismi etrafında gelişir. Hatta Tantalos’a ait olduğu iddia edilen bir mezar da bulunmaktadır. Bu konumu eski İzmir’in geleceğinin oluşumunda önemli rol oynamıştır. Çünkü Ionia’lılar sınırlarındaki bu Aiolis kentini, avantajlı konumundan ötürü ele geçirme konusunda girişimde bulunmakta gecikmemişlerdir. Bu dönemdeki gelişmeler, Ion kentlerinin ticaret yoluyla zenginleşmesi ve güçlenmesini beraberinde getirmişti. Aralarında oluşturdukları birlikle güçlü bir ticari ağ kuran on iki Ion kentinin, Ege kıyılarındaki etkinlikleri artmıştı. İÖ. 800 dolaylarında gerçekleşen bu birlik, Ion kentlerinin özgürlüğünü yok etmediği gibi, bir birleriyle rekabetlerini de engellemiyordu. Dolayısıyla canlı bir ticari ortam yaratılmış oluyordu. Büyük ihtimalle avantajlı konumundan dolayı, ticari faaliyetlerini İzmir körfezinin son noktasına kadar yaymak isteyen Ionia’lılar, sınırlarındaki bu Aiol kentini ele geçirdiler. İzmir’i ele geçirenlerin on iki Ion kentinden Kolophhon veya Efes olduğu sanılıyor. İzmir halkı, anlaşmak zorunda kalırlar. Anlaşmaya göre kentte kalan eşyalarını alabilecekler ve İzmir işgalcilere bırakılacaktı. Herodotos’a göre bu anlaşmaya uyuldu ve İzmir bundan sonra bir İon kenti haline geldi. Söylencenin anlattığı, İzmir’in bir Aiol kentinden, Ion kenti haline gelişidir. Fakat esas sebep Ionia kentlerinin aralarındaki birlik sayesinde güçlenmeleri ve ticari açıdan önemli bir mevkide bulunan İzmir’i etkinlikleri altına alma istekleri olmalıdır. Eski İzmir’in çöküşü, Anadolu’da Pers istilasının sonuçlarındandır. Pers İmparatoru, orduları Anadolu’da ilerlerken, Lydia krallığına karşı Ege’nin kıyı kentlerinin kendisini desteklemesini istemişti. Bu isteğine uymayan Ege’nin kıyı kentlerini cezalandırmak amacıyla, Pers İmparatoru Lydia’nın başkenti Sardes’i ele geçirdikten sonra, diğer kıyı kentleriyle birlikte İzmir’e de saldırdı. Pers ordularının saldırısı sonucu, İÖ. 545 yılında İzmir tahrip edildi. Bu tahribattan sonra, Bayraklı’daki yerleşim alanında bir daha kent düzeninde bir yerleşim oluşamadı. Bundan sonra köy büyüklüğünde ve örgütsüz bir yerleşim olarak devam etti. Böylece İzmir kentinin ilk evresi sona erdi. Ancak kentin hikayesi devam edecektir. İzmir’in Yeniden Kurulması
Roma İmparatorluğu Döneminde İzmir (İÖ. 133-İS.395) Heykellerin işlenişi ve sanatsal inceliği agoranın ihtişamı hakkında fikir verecek niteliktedir. Bugün önünde ve çevresinde yer alan yüksek yapılar tarafından kapatılmış olan agoranın varlığı, meraklılar dışında neredeyse unutulmuştur. Bu önemli kentsel mirasın, hak ettiği ilgiyi gördüğünü söyleyemeyiz.
Bizans devrinde İzmir ve Türk döneminin başlangıç yılları; savaşa sürükleyen bu akım giderek yaygınlaştı.Bir süre sonra sadece kiliselerdeki tasvirlerin kırılması bağlamından çıktı. Anadolu’nun Hıristiyanlık öncesi döneminden kalan antik kentler, heykeller, tapınaklar ve diğer mimari eserler, üzerlerindeki tasvirler nedeniyle saldırıya uğramaya başladı. İzmir’in de bu akımdan payına düşeni aldığını ve yukarıda değindiğimiz gibi kentin Roma ve öncesi dönemine ait eserlerinin tahrip edildiğine kuşku yoktur. Büyük bir tedirginlik ve terör ortamı yaratan bu çekişme, maalesef kentin tahribatı yanında, kentin ekonomik yaşamını da olumsuz etkiledi. İzmir, XI. yüzyılın ikinci yarısından itibaren tarihinde yaşadığı önemli dönüşüm evrelerinden birisine daha girdi. Kentteki Bizans egemenliği tartışmalı hale geldi. Bu dönemde Bizans İmparatorluğu ile bölgeye ulaşan Türkler arasında İzmir’in bir-kaç kez el değiştirdiği biliniyor. Bu hakimiyet mücadelesine haçlı seferlerinin de eklemlendiğini düşünecek olursak, İzmir’in çekişmeli bir dönem yaşadığı kendiliğinden anlaşılır.
Osmanlı Egemenliği
XVI. Yüzyılda İzmir’in Nüfus Yapısı ve Kentsel Yerleşim: Bu mahallelerde oturanların sayısı da, belirtildiği üzere XVI. yüzyıl boyunca artış göstermiştir. 1528 yılında İzmir şehri toplam 225 haneden oluşuyordu. Fakat belirtilen hanelerin ellisi İzmir içinde yaşamıyor, şehrin hemen dışındaki bir köyde oturuyorlardı. Boynuzsekisi denilen bu yerleşme sadece idari açıdan İzmir’e bağlı olup, kent mekanı içinde yer almıyordu. 1575 yılında yapılan sayımlarda ise, İzmir’deki hane sayısının 307’ye yükseldiği görülmektedir. XVII. Yüzyılda Kentsel Yerleşim ve Nüfus Yapısında Dönüşüm Batılı ve yerli unsurların bir arada bulunduğu bir kent olarak İzmir, diğer Osmanlı kentlerinden farklı bir nüfus yapısına sahip olmuştu. Nüfus dışında Frenk mahallesindeki Batılı yaşam tarzı, gelecek yıllarda İzmir kültürünü etkileyen unsurlardan birisi olacaktır. XVIII. Yüzyıldan XIX. Yüzyıla İzmir
XIX. Yüzyıldan Cumhuriyet'in İzmir'ine İzmir'e Yapılan Yatırımlar Basın ve Kültür Hayatı Milli İktisat ve İzmir
İZMİR'İN TARİHSEL MEKAN VE BİNALARINDAN ÖRNEKLER TEPEKULE HÖYÜĞÜ (BAYRAKLI): Hapishane Kordon Alsancak Garı Kızlarağası Hanı Hisar Camii Yalı (Konak) Camii Cumhuriyet Meydanı ve Atatürk Anıtı İzmir Milli Kütüphane ve Elhamra Sineması Erken Cumhuriyet Dönemi Mimari Örnekleri d- Borsa Sarayı İzmir Devlet Tiyatrosu (Eski Türk Ocağı Binası) Saint Polycarpe Kilisesi Fuar
Yeşilova Höyüğü'nde Ege Üniversitesi'nce yürütülen kazılarda İzmir'de ilk yerleşimin 8 bin yıl önce gerçekleştiğine ilişkin buluntular ortaya çıkarıldı. Daha fazla bilgi için TIKLAYINIZ..
|
|
|
|
|
Etiketler:İzmir Döviz Büroları, Döviz Kuru, Odak Döviz Konak/İzmir, İzmir Döviz Konak/İzmir, Bornova Döviz, Alsancak Döviz, Odak Döviz Sahibi, Akdeniz Mahallesi, Odak Döviz, 35210 Konak/İzmir, Bal Döviz, Döviz Bürosu Bornova, İzmir Döviz Fiyatları, İzmir Döviz Büroları Çalışma Saatleri, İzmir Döviz Bürosu Kurları, Odak Döviz Konak/İzmir, İzmir Hatay Döviz Bürosu, Pazar Günü Açık Döviz Bürosu İzmir, Döviz Bürosu Alsancak |
Tercüme Büroları sayfamızda sizlere Yeminli tercüme eden tercüme bürolarını sayfamızda paylaştık. Tercüme Bürosu İzmir sayfamızda sizlere Yeminli Tercüme büroları, Tercüme nedir, Tercüme Bürosu, Tercüme, Simultane, İngilizce Türkçe Çeviri, Online Tercüme , Tercüme İngilizce Türkçe, İngilizce Çeviri, Almanca Çeviri, Fransızca Çeviri, Arapça Tercüme yapabilecek Uzman Tercüme “Tercüme Büroları” nı sizlerle paylaşmaya çalıştık.
|
beraberlerinde kendi şehircilik anlayışlarına uygun şehirleşme projeleriyle gelirler. Helenlerin istediği, Efes, Bergama, Rodos, İskenderiye gibi zamanın ticarette ve liman işletmesinde ileri gitmiş şehirleri ile boy ölçüşebilecek bir şehirdir. Böylece bir şehrin eski İzmir’de kurulması hem konum ile hem de alanın küçüklüğü nedeniyle imkânsızdı. Bunun üzerine İskender, bugün Kadifekale olarak bilinen Pagos tepesi ve eteklerine yeni şehri kurmayı düşünür. Efsaneye göre; İzmir’e gelen Büyük İskender, o zaman ormanla kaplı “ Pagos Tepesi “ denilen Kadifekale’de Nemesis Kutsal alanında (İzmirliler çifte Nemesisi yani ikili su perisini kutsal sayarlardı) avlanırken bir ara ulu bir çınarın altında uykuya dalar, rüyasında gördüğü iki Nemesis, İskender’den yeni İzmir kentini uyuduğu tepenin eteklerinde kurmasını ister, uykusundan uyanan İskender, Klaros’un Apollon kahinine gördüğü rüyayı anlatarak fikrini sorar, kahin rüyayı tek bir cümlede yorumlar : “ Kutsal Melez Çayı kenarındaki Pagos Tepesi eteklerinde yerleşecek İzmirliler, eskisinden dört kez daha mutlu olacaklardır. “ Anadolu ticaretinde, dönemin en büyük potansiyeline sahip olan İzmir, su kemerleri, gymnasion’u, stadyumu, tiyatrosu ve agorası ile son derece gelişmiş ve düzenli bir kent olarak imar edilir. Pagos’ta yer alan tiyatro 16.000 kişilik olup, kuzeye bakan seyirci tribünü denize karşı romantik ve muhteşem bir manzara sunar. 1638’e kadar tiyatronun duvarlarının ayakta olduğu bilinmektedir. ALTINYOL İzmir’in Namazgah semtinde bulunan Agora, mevcut görünümüyle Roma dönemine aittir. Agora antik dönemlerde politik toplantıların ve halkın alışveriş yaptığı bir yerdir. İzmir Agora’sı ticari olmaktan ziyade, bir devlet agorası görünümündedir. M.S.178’de depremle yerle bir olan Agora, İmparator Marcus Aurelius’un özenli çalışmalarıyla yeniden inşa edilmiştir. 1932–1941 yılları arasında yapılan ilk dönem kazılarla büyük bir bölümü ortaya çıkarılan İzmir agorasının, dikdörtgen formda, ortada geniş (120 x 180 m) bir avlu etrafında sütun ve kemerler üzerine inşa edilmiş üç katlı ve önünde merdiveni olan bileşik bir yapı olduğu anlaşılmıştır. Son dönemlerde yapılan kazılar sonucunda İzmir Agorasının bugüne kadar bilinen en büyük Agora olduğu ortaya çıkmıştır. KIZILÇULLU SU KEMERLERİ
tarafından yaptırılmıştır. Son derece zarif görünümüyle Konak Meydanını bir inci gibi süslemektedir. Teras yükseldikçe incelen sivri kemerleri, kubbecikleri, mukarnas işçiliği ve geometrik figürlerle donatılmış olan taş işçiliğinin dantele gibi bir zarafet içinde Saat Kulesi’ni çevrelemesi, oldukça zengin bir görüntü oluşturmaktadır. Kulenin saati Alman İmparatoru II.Wilhelm tarafından armağan edilmiştir. İzmir‘in sembolü olarak kabul edilen Saat Kulesi‘nin altında bulunan odanın dört köşesinde çeşmeler bulunmaktadır.
KEMERALTI Yakın yıllara kadar, Şadırvanaltı Cami’nden Havra Sokağı’na kadar devam eden sokakların üstü örtülü idi. Çarşı, Kemeraltı adını bu bölümünün üstünün kapalı olması özelliğinden almıştır. Çarşıya dik olarak açılan bugünkü küçük sokakların bir bölümünün üstü de yine beşik tonozlarla örtülü bulunuyordu. Bunlara açılan diğer ara sokaklarla birlikte arastalar oluşmaktaydı. Çarşı içinde pek çok han yer almaktadır. Eskiden olduğu gibi günümüzde de Kemeraltı Çarşısı, İzmir’in en önemli alış-veriş merkezidir. Eskinin gizemli tonoz ve kubbeli dükkânlarının sayısı oldukça azalsa bile, modern iş merkezleri, mağazaları, sinemaları ve kafeteryaları ile sokakları günün her saati canlı, her türlü alış-verişin yapılabileceği bir site görünümündedir. Bu kapalı ve açık mekânlardan oluşan çarşıda geleneksel Türk el sanatlarından seramikler, çini panolar, ahşap ürünler, tombaklar, halı ve kilimler, deri ürünlerinin her çeşidini bulmak mümkündür. KIZLARAĞASI HANI 1988–1993 yılları arasında restore edilerek günümüzde turistik bir çarşı olarak hizmete giren Kızlarağası Hanı’nda çok çeşitli el sanatları, her türlü hediyelik eşya, halı, kilim, gümüş takı, giyim eşyası, nargile ve malzemeleri, deri kıyafetler ve çarpıcı hediyelik eşyalar satışı yapan dükkânlar ile mistik havayı soluyarak çayınızı içebileceğiniz bir çayevi bulunmaktadır. Kızlarağası Hanı dün ile bugünü birlikte yaşanacak, İzmir ‘in tek tarihi hanıdır. DÖNERTAŞ SEBİLİ Dörtgen planlı sebilin üstü kubbeli olup, alaturka kiremit kaplıdır. Her iki sokak cephesinde birer pencere ile 945 sokakta hazneye giriş sağlayan kapı vardır. İki pencere arasında ve köşeye konan, süslü başlıklı, geçmişte dönen yuvarlak mermer sütun cephenin çarpıcı bir öğesidir. Mermer kaplı cephe, bitkisel motifler, manzara ve hat bezemeler ile süslenmiştir. ST. POLYCARP KİLİSESİ ASANSÖR HÜKÜMET KONAĞI KÜLTÜR ve TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ İzmir’deki 19.yüzyıl başı kagir mimarisinin tipik bir örneği olan yapının özellikle dövme demir parmaklık ve korkulukları ile kapı saçağı Art Nouveau stilindedir. İZMİR MİLLİ KÜTÜPHANE ve ELHAMRA SİNEMASI İZMİR DEVLET TİYATROSU (ESKİ TÜRK OCAĞI BİNASI) T.B.M.M. EGEMENLİK EVİ (ESKİ BELEDİYE) Ulusal mücadele yıllarında İzmir Müdafaa-i Hukuk Teşkilatı’nın çalışmalarına mekan teşkil eden ve uzun yıllar belediye hizmetlerinin yürütüldüğü bina 1997 yılından itibaren bir kültür ve sanat merkezi olarak faaliyet göstermektedir. Yapının giriş katında bir kafe ve Milli Saraylar Daire Başkanlığı’nca hazırlanmış kültür yayınlarıyla birlikte orijinallerine bağlı kalınarak sınırlı sayıda üretilmiş tarihi Yıldız Porselenleri ve Hereke Halıları’nın satış reyonu, ikinci katta ise, Ulu Önder Atatürk’ü konu alan daimi bir fotoğraf sergisiyle beraber, sergi ve gösteri salonları yer alıyor. ALSANCAK GARI HALİL RIFAT PAŞA KÖŞKÜ İNÖNÜ EVİ UŞAKİZADE KÖŞKÜ ESKİ OSMANLI BANKASI VAKIFBANK BİNASI ZİRAAT BANKASI İZMİR TİCARET BORSASI İZMİR ATATÜRK LİSESİ MİTHATPAŞA ENDÜSTRİ MESLEK LİSESİ İZMİR KIZ LİSESİ SAYAÇ ATÖLYESİ |
Türkiye'nin Uluslararası Fuarlar Birliği'ne (UFI) üye tek genel ticari fuarı olan İzmir Enternasyonal Fuarı 1936 yılında bugünkü mevcut 421 bin metrekarelik alanda kurulmuştur.
Kültürparkta büyük kısmı yurtdışından getirilmiş 200’den fazla değerli ağaç ve çalı türü ile 8000’den fazla ağaç bulunmakta. Bu haliyle Kültürpark, İzmir Enternasyonel fuarı gibi Uluslararası bir niteliğe sahiptir. Kültürpark’taki bitki örtüsünü tanıtmak ve doğa bilincinin gelişmesine katkı sağlamak amacıyla İZFAŞ tarafından ”Kültürpark’ın Ağaç ve Çalı Türleri” adıyla çıkarılmış bir yayında bulunuyor. İzmir’in akciğeri olan kültürparkta her ağacın ve bitki örtüsünün künyesi çıkarılıyor.421.000m2’lik alana 156.000 m2’si yeşil alan olarak göze çarpıyor. Kültürpark içinde koşuyolu, yüzme havuzu, kapalı spor salonu. Tenis kortu, nikah Salonu ile 13.500 m2’lik alanda kurulu Lunapark ta yer alıyor.
|
İzmir Kuş Cenneti, değişik canlıların yaşayabildiği dalyanlar, sazlıklar, otlaklar ve tuzla havuzları gibi farklı yaşam alanlarını bünyesinde bulundurması nedeniyle, ülkemizdeki diğer kuş cennetleri arasında çok önemli bir ayrıcalığa sahiptir. İzmir Kuş Cenneti; Sahip olduğu farklı ekosistemler nedeniyle, ülkemizde gözlenen 450 kuş türünden 220’si İzmir Kuşcenneti’nde gözlenmektedir. Bu kuş türlerinden 59’u burada kuluçkaya yatmakta; kuluçkaya yatan kuş türlerinden 39 türün korunan türler olması, İzmir Kuşcenneti’nin önemini daha da arttırmaktadır. Özellikle bu türler arasında bulunan Tepeli Pelikan, Küçük Karabatak ve Küçük Kerkenez Dünya’ da soyları azalan kuş türlerindendir. İzmir Kuş Cenneti “İzmir Kuş cenneti’nde kuluçkaya yatan türlerin başlıcaları; Flamingo, TepeliPelikan, Leylek, Küçük kerkenez, Suna, Angıt, Deniz Saksağanı, Kılıçgaga, Deniz Kırlangıcı, Gümüşü Martı, Uzunbacak, Tepeli Tarlakuşu, Arıkuşu, Kuyrukkakan ve Çulhakuşu’dur. İzmir Kuş cenneti’ nde kuşlardan başka; tatlısu ve deniz balıkları, 3 kurbağa, 5 yılan, 5 kertenkele ve 4 kurbağa türü ile memelilerden Yabandomuzu, Tilki, Çakal, Tavşan, Sansar, Porsuk, Gelincik, Kirpi ve Sazlık Kedisi de yaşamaktadır. İzmir Kuş Cenneti’ndeki yeşil dokunun güçlendirilmesi için alana 4 bin adet iğde ve ılgın ağacı dikilecek. İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İZKUŞ Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Kocaoğlu, Kuş Cenneti içinde çevreci ulaşım sağlayacak kiralık bisiklet sistemi için de çalışmaların yakında başlayacağını söyledi.
|
İzmir Kafeleri, İzmir Cafeleri, İzmir Cafeler Rehberi, İzmirde gidilecek cafeler, Alsancak cafe barlar, İzmirdeki İyi lüks cafeler, Alsancak kordondaki cafeler, İzmirde gezilecek yerler listesi, İzmir'de yapılacak aktiviteler, İzmir çevresi gezilecek yerler, Cafe Restaurant, izmir Cafe Barlar, izmir Cafe Recis,izmir Cafe Ma, izmir Cafe Daisy, İzmir Cafe Bar İş İlanları, İzmir Cafe Fiesta, İzmir Cafe Mania, İzmir Cafe Adres, İzmir Cafeler, Sanita Cafe, Sardunya Cafe Bar, Firma İzmir, Bar İzmir, House Cafe İzmir Alsancak, İzmir Alsancak Daisy Cafe, Baks Cafe İzmir Alsancak, 100 Cafe Alsancak İzmir, İzmir Alsancak Brownie Cafe, İzmir Alsancak Cafeler, İzmir Alsancak Fiesta Cafe Fal,Kafe Pi İzmir Alsancak, Alsancak Kafeler, Kordon Kafeler, Kordon Boyu Cafeler, Aliağa Kafeler, Balçova Kafeler, Bayındır Kafeler, Bayraklı Kafeler, Bergama Kafeler, Beydağ Kafeler, Bornova Kafeler, Buca Kafeler, Çeşme Kafeler, Çiğli Kafeler, Dikili Kafeler, Foça Kafeler, Gaziemir Kafeler, Güzelbahçe Kafeler, Karabağlar Kafeler, Karaburun Kafeler, Karşıyaka Kafeler, Kemalpaşa Kafeler, Kınık Kafeler, Kiraz Kafeler, Konak Kafeler, Menderes Kafeler, Menemen Kafeler, Narlıdere Kafeler, Ödemiş Kafeler, Seferihisar Kafeler, Selçuk Kafeler, Tire Kafeler,Torbalı Kafeler, Urla Kafeler, Urla Kafeleri, Torbalı Kafeleri,Tire Kafeleri, Selçuk Kafeleri, Seferihisar Kafeleri, Ödemiş Kafeleri, Narlıdere Kafeleri, Menemen Kafeleri, Menderes Kafeleri, Konak Kafeleri, Kiraz Kafeleri, Kınık Kafeleri, Kemalpaşa Kafeleri, Karşıyaka Kafeleri, Karaburun Kafeleri, Karabağlar Kafeleri, Güzelbahçe Kafeleri, Gaziemir Kafeleri, Foça Kafeleri, Dikili Kafeleri, Çiğli Kafeleri,Çeşme Kafeleri, Buca Kafeleri, Bornova Kafeleri, Beydağ Kafeleri, Bergama Kafeleri, Bayraklı Kafeleri, Bayındır Kafeleri, Balçova Kafeleri,Aliağa Kafeleri, İzmir Bölgesindeki Cafe Mekanları İzmir Kafeler / İzmir Cafeler Bölümümüzde bulacaksınız.
|
Üniversiteler Harita
Etiketler:sınav sonuçları, sınav sonuç rehberi,sınav sonuçları,sonuç kılavuzu, |
|
ONLİNE FİLM ve DİZİ İZLE
EN GÜNCEL BİGİSAYAR PROGRAMLARI | |
BİLGİSAYAR ve TELEKOMÜNİKASYON |
| ||||
Bilgisayar - Hizmet ve Danışmanlık Telekomünikasyon ve Telefon Cihazları ve Hizmetler | |||||||
İzmir Bilgisayar Kursları Fiyatları, Bilgisayar Kursu İzmir Bornova, Bilgisayar Kursu İzmir Karşıyaka, İzmirde Ücretsiz Bilgisayar Kursları, Bilgisayar İşletmenliği Kursu İzmir Halk Eğitim, Bilgisayar Kursu İzmir Buca, Meb Onaylı Bilgisayar Sertifikası İzmir Karşıyaka Kurslarını İzmir Bilgisayar Kursları Sayfamızda bulabileceksiniz.
|
Eklenmesini istediğiniz ve İzmir Kent Rehberi sayfalarında sizde olmak isterseniz firmanıza ait detaylı bilgileri izmir@izmirde.biz adresine mail atın. üCRETSİZ YAYINLAYALIM |
Otomotiv sektörü günümüzde yatırımın en çok yapıldığı ve çok büyük paraların döndüğü bir sektördür. Ayrıca çok geniş bir kesime hitap etme düşüncesi de sektörü farklı arayışlar içerisine itmiştir. Özellikle sabit ve normal gelir düzeyindeki insanlara hitap etme düşüncesi yan sanayiye de ağırlık verilmesine neden olmuştur. Özellikle otomotiv sektöründe bunu daha fazla görebilmekteyiz. Bir aracın orijinal parçasını talep etmek bizlere çoğu zaman fahiş fiyatlar olarak yansıyabilmektedir. Hele ki kaskosu olmayan ve belli bir yaşın üzerindeki araçlar için yan sanayi ürünleri daha fazla önem kazanmaktadır. Örnek verecek olursak orijinalinin 1000 TL olabileceği bir parçayı 150 TL gibi bir fiyata temin etmek ve aynı görevi görüyor olduğunu bilmek insanı rahatlatan bir unsurdur. Bu açıdan düşünüldüğü zaman gerçekten Otomotiv Yan Sanayi oldukça önemli bir alan haline gelmiştir. Ayrıca son yıllarda sektör bu anlamda kendini çok geliştirmiş ve orijinali ile birebir ürünler ortaya çıkararak ne kadar etkili olduğunu da göstermiştir.
|
|
Etiketler: Turizm, Turizm Rehberi, Turizm Yerleri, Turizm Kampanyaları, Seyahat, Seyahat Rehberi, Seyahat Kampanyaları, izmir gezip görülecek yerler, otel rehberi, İzmir Otel Rehberi, İzmir Kent Rehberi, Kent Rehberi, Şehir Rehberi, İzmir Şehir Rehberi, İzmir Pasaport, İzmir Vize İşlemleri Kısaca İzmir' e dair ne varsa burada İzmir Turizm Rehberi ve Seyahat Rehberimizde.Turizm Haberleri, Turizm, Turizm rehberi, Turizm haber Gazetesi, Turizm Haberi, Turizm Kampanyaları, Turizm Danışma Merkezleri, Turizm Danışma Büroları, Turizm Danışma Merkezleri, Turizm Şirket Kampanyaları, Kruvaziyer Turizm, Sağlık Turizm, Sağlık Haber, Sağlık Haberleri, Turizm Güncel Haberler, Turizm İlanları, Seyahat Haberleri, Spor Turizmi, Turizm Acenteleri, Gazete Manşetleri, Turlar, Seyahat rehberi, İzmir Turları 2017, İzmir çıkışlı yurtdışı turları, Seyahat Kampanyaları izmir çıkışlı İstanbul turları, Turizm Kampanya, İzmir çıkışlı İtalya turları,Turlar 2018, Bayram Turları, Yurtiçi Turlar, İzmir Turizm Danışma Büroları, Yurtdışı Turlar, Günlük Turlar, Otel Kampanyaları , Uçak bileti, Ucuz Uçak Bileti, Araç Kiralama, İzmir Gezilecek yerler, İzmir Turizm, İzmir Çıkışlı Turlar, İzmir Turları 2019, Turlar 2020, Tatil Rehberi , Sağlık Haber net, Turlar 2021, Turlar 2022, Turlar 2023 |
Kaplıcalar, Kaplıcalar ve fiyatları,Türkiyedeki kaplıcalar, Oylat kaplıcaları, Kaplıcalar nerede, Kuzuluk kaplıcaları, Kaplıcaların faydaları, Gönen kaplıcalar, Kaplıcalar hakkında bilgi, İzmire en yakın kaplıcalar, İzmir kaplıca otelleri, İzmir termal oteller, İzmir ılıcaları, İzmir ılıcalar, İzmir ve çevresindeki termal oteller, İzmirdeki kaplıca otelleri, İzmir kaplıcaları fiyatları, Lüks kaplıca otelleri, İzmir termal oteller, İzmir termal tesisleri, Crowne plaza İzmir, Altın yunus resort otel bio thermal thalasso kaplıcalar hakkında Bilgiler Sunuyoruz. BALÇOVA KAPLICALARI
rastlanmamakla birlikte, tarihi kaynaklardan bilgi edinilmektedir. 1763 yılında Elfont Mil isimli bir Fransız tarafından yeniden ortaya çıkarılan Agamemnon Kaplıcaları, yeniden inşa edilmiş, daha sonraki dönemlerde konaklama üniteleri ve çeşitli tesisler ilave edilerek günümüze kadar gelmiştir. Kaplıcalarda sıcak su, çamur banyosu ve içme suyu bulunmaktadır. Modern tıbbın imkanlarından da yararlanılarak tedavi yöntemleri uygulanan kaplıcalara, gerek yurt içinden, gerekse de yurt dışından, özellikle de Norveç'ten büyük ilgi gösterilmektedir. Su sıcaklığı 63 dereceyi bulan kaplıcalarda 3.3 oran değerinde radyoaktivite bulunmakta ve şifalı su sodyum bikarbonat ile klorür içermektedir. Agamemnon Kaplıcaları daha çok üst solunum yollarının kronik iltihapları, nefritler, bazı iltihaplar, romatizma sendromları, metabolizma bozuklukları ve deri hastalıklarının tedavisinde yararlı olmaktadır. ÇEŞME ILICASI Su sıcaklığı 58 derece dolayında olan ılıca İzmir Çeşme yolu üzerinde ve Çeşme'ye 5 km mesafede deniz kıyısında bulunmaktadır. Ilıca ile plajın aynı yerde bulunduğu dünyanın en ilginç ve zor bulunur ender ılıcalarından biridir. Sodyum klorür, potasyum klorür ve magnezyum klorür ihtiva eden suları; romatizmanın kronik her şekli, gut, şişmanlık gibi metabolizma bozuklukları ile raşitizm, kadın hastalıkları, cilt hastalıkları, karaciğer ve idrar yollarının ağrılı hastalıklarının tedavisinde yararlıdır. ŞİFNE KAPLICASI - ÇEŞME Çeşme Ilıcası'nın kuzey doğusunda Şifne Körfezi'ndedir. Konaklama, yeme içme tesisleri ile büyük bir havuzu ve sıra banyoları bulunan Şifne kaplıcasının su sıcaklığı 38 derece dolayındadır ve 5.3 eman radyoaktivite içerir. Sodyum klorür ve kalsiyum içeren kaplıca suyunun romatizma, raşitizm, kadın ve idraryolu rahatsızlıklarıile mide - bağırsak rahatsızlıkları, egzamave kan çıbanı gibi cilt hastalıklarına karşı da yararlı olduğu bilinmektedir. MALKOÇ İÇMELERİ Suları karbondioksit ve sodyum klorür içeren ve "İçmeler" diye anılan bölgede yer alan Malkoç İçmeleri İzmir - Çeşme karayolunun 41.kilometresindedir. Kamping ve konaklama tesisleri mevcuttur. Deniz kenarındaki ılıcanın mide ve bağırsak rahatsızlıkları tedavisinde yararlı olduğu bilinmektedir. GÜLBAHÇE ILICASI Gülbahçe Körfezi'nin deniz kenarında bulunan ılıcada bir de hamam mevcuttur. Su sıcaklığı 17 derece olan ılıca, romatizma ve cilt hastalıkları tedavisinde kullanılmaktadır. Urla ilçe merkezine 15 kilometre uzaklıktadır MAHMUDİYE ILICASI Radyoaktivite oranı yüksek, sodyum açısından zengin olacak Mahmudiye Ilıcası'nın su sıcaklığı 26 derecedir. Kalsiyum içermemesi nedeniyle yöre halkı tarafından çamaşır suyu olarak da kullanılan kaplıca suyunun daha çok cilt hastalıklarına iyi geldiği bilinmektedir. PAŞA ILICASI - BERGAMA Bergama'nın 15 kilometre kuzeyindeki Paşa Köyü'nde bulunan ılıcanın su sıcaklığı düşük, madensel tuzlar yönünden fakirdir. Banyo suyu olarak ve kronik romatizma, gıda metabolizması bozuklukları, yaşlılıktan ileri gelen düşkünlük,halsizlik, böbrek ve kadın hastalıklarının tedavisinde yararlanılmaktadır. Ayrıca açık yaralar pansuman yapıldığında yumuşatıcı etkisi görülmektedir. GEYİKLİDAĞ ILICASI İlçe merkezine 4 kilometre uzaklıkta bulunan Geyiklidağ Ilıcası'nın Bergama Kralı Eumenes döneminde kurulduğu ve "Eskülap Banyoları" adıyla yüzyıllarca ününü sürdürdüğü biliniyor. 'Güzellik Ilıcası olarak da bilinen ılıca kubbeli ve iki mermer havuzlu kaplıcaya sahiptir. Ağaçlık alandaki kaplıca bitişiğinde Bergama Belediyesi'ne ait bir otel ve bungolovlar bulunmaktadır. Sıcaklığı 35 derece dolayında olan su sodyum bi karbonat ve sülfat içermektedir. Romatizma, nefralji, kalp hastalıkları, nevresteni cilt hastalıkları ve dimağ yorgunluklarına iyi gelmektedir. Kaplıcaların yağlı ve seboraik deriler üzerinde güzelleştirici bir etkiye sahip olduğu kanısı hakimdir. Bu nedenle Kleopatra'nın Bergama'yı ziyaret ettiği ve Geyiklidağ Ilıcası'nda yıkayıp güzelleştiği rivayet edilir. Kaplıca suyundan 1.5 eman değerinde oldukça yüksek oranda radyoaktivite bulunmaktadır. BAYINDIR ILICALARI Bayındır'ın Kuzey Doğusu'nda Turgutlu yolu üzerinde 8 kilometre uzaklıktaki Ergendi Ilıcası ve Dereceköy Kaplıcası'ndan oluşmaktadır. Birbirine 15 dakika uzaklıkta bulunan kaplıcalardaki su sıcaklığı 40 derece dolayındadır ve kükürt ile sodyum, bikarbonat içermektedir. Daha çok romatizma ve deri hastalıklarının tedavisinde başarılı olduğu bilinmektedir. HAYDAR ILICASI Bergama'nın kuzeyinde Kozak Bucağı'na bağlı Ilıca Köyündedir. Ilıcanın sıcak ve kükürtlü sularından cilt hastalıklarında ve hareket sistemin ağrılı hastalıklarının tedavisinde yararlanılmaktadır. Roma döneminden kalma bir hamam kalıntısından başka herhangi bir tesis bulunmamaktadır. DEREKÖY ILICASI Bergama'nın Altınova Bucağı'nın 15 kilometre doğusunda kalan ılıca'da yalnızca bir hamam bulunmaktadır ve suları ağrılara iyi gelmektedir. CUMALI ILICASI Su sıcaklığı 55 - 65 derece arasında değişen Cumalı Ilıcası Seferihisar'ın 15 kilometre güney doğusundaki Kovacık köyü eteklerindedir. Bol miktarda karbondioksit ihtiva eden tuzlu suyu romatizma, cilt ve üst solunum yolları ile kırıkların tedavisinde etkili olmaktadır. KARAKOÇ KAPLICASI Seferihisar'ın 17 kilometre güney doğusundaki Kavakdere Köyü yakınında bulunan Karakoç Kaplıcası'nın sularında bol miktarda karbon dioksit, sodyum klorür ve bikarbonat bulunur. Romatizma, cilt ve raşitizm hastalıklarının tedavisinde etkilidir. İçmesuyu olarak kullanıldığı ise mide ve bağırsak bozukluklarına iyi geldiği bilinmektedir. KELALAN ILICASI Seferihisar'ın 20 kilometre doğusunda bulunan ılıcanın sıcaklık derecesi çok yüksek suları romatizma ve deri hastalıklarının tedavisinde etkilidir. NEBİLER KAPLICASI - DİKİLİ Su sıcaklığı 55- 75 derecesinde olan Nebiler Kaplıcası Dikili - Ayvalık Karayolu'nun 4 kilometre sağında yer alır. İhtiyacı karşılayacak tesisler bulunan Kaplıca suyu, hidro asetat iyonu içerir. BADEMLİ ILICASI -DİKİLİ Dikili'den 15 kilometre uzaklıkta olup, 45 derece dolayındaki sıcak suyu arsenik ve hidro asetat içerir. KAYNARCA - DİKİLİ Kaynarca Çamuru olarak bilinen 3 kilometre çapındaki sazlık ve bataklık bir alandır. Dikili'nin 10 kilometre doğusunda bulunan alanın ortasında sıcaklığı çok yüksek kaynayan su bulunmaktadır. Cilt ve ağrılı kadın hastalıklarına yararlı olduğu bilinmektedir. DENİZ ILICASI - MENEMEN Menemen'in kuzey batısında bulunan Denizli Ilıcası'nda sular bir mağaranın içinde kaynamaktadır. Eski dönemlerde kayalar yontularak kaynağın doğal bir hamam içinde kalması sağlanmıştır. Travmatik nedenlere bağlı olarak kaynaması gecikmiş kırıklar, kemik sisteminin bazı hastalıkları, kan dolaşımı bozuklukları vb rahatsızlıkların tedavisine iyi geldiği bilinmektedir. BİLİÇYA ILICASI - MENEMEN Menemen'in kuzeybatısında bulunan Ilıcagöl bataklığının batı kenarında su ve çamur banyosu biçiminde uygulanan tedavide Ilıca'nın sıcak ve kükürtlü suları romatizma,cilt hastalıkları ile safra ve idrar yolu taşlarının düşürülmesi için yararlı olmaktadır. Basit bir kaplıca binası dışında tesis yoktur. Etrafı duvarlarla çevrili bataklığın çamuru ılıktır. TAVŞAN ADASI ILICASI Ilıcanın çok sıcak olan suları banyo ve içme olarak kullanılmaktadır. Banyo olarak kullanıldığında romatizma, cilt, çocuk ve kadın hastalıklarına iyi gelen ılıca suları içme suyu olarak kullanıldığı ise akciğer ve gıda metobolizması hastalıklarında yararlı olduğu söylenmektedir. Tavşan Adası Ilıcası Tire'nin 15 kilometre güney batısında Uzgur köyü yanında ve Elem Gölü (Bozköy) civarındadır. Etiketler: İzmir Kaplıcaları, İzmir Kaplıca, Termal Otelleri ve Tesisleri,Turizm haberleri, Turizm Haberi, Turizm Kampanyaları, Turizm Danışma Merkezleri, Turizm Danışma Büroları, Turizm Danışma Merkezleri, Turizm Şirket Kampanyaları, Kruvaziyer Turizm, Sağlık Turizm, Turizm Güncel Haberler, Turizm İlanları, Seyahat Haberleri, Spor Turizmi, Turizm Acenteleri, Gazete Manşetleri, Turlar, Seyahat rehberi, İzmir Turları 2019, İzmir çıkışlı yurtdışı turları, Seyahat Kampanyaları izmir çıkışlı İstanbul turları, Turizm Kampanya, İzmir çıkışlı İtalya turları,Turlar 2019, Bayram Turları, Yurtiçi Turlar, İzmir Turizm Danışma Büroları, Yurtdışı Turlar, Günlük Turlar, Otel Kampanyaları , Uçak bileti, Ucuz Uçak Bileti, Araç Kiralama, İzmir Gezilecek yerler, İzmir Turizm, İzmir Çıkışlı Turlar, İzmir Turları 2019, Turlar 2020, Tatil Rehberi İzmir kaplıcaları sayfamızda bulabileceksiniz.
|
|
Çağımız Bilim ve Teknoloji çağı, artık ilkokuldan itibaren çocukların bilime ve tekniğe önem verecekleri ve bilim ve teknik ile iç içe olabilecekleri eğitim ortamları yaratılmaktadır. Bu sebeple MEB derslerin müfredatlarını belirlerken özellikle fen bilimlerinin laboratuvar ortamında öğrenilmesini sağlayacak ve deney ortamlarına teşvik edecek programlar sunmaktadır. Pozitif bilimleri öğrenilmesi insanların bakış açılarına zenginlik getirmeye ve çok yönlü düşünmeye teşvik eder. Geçmiş nesil bilimi öğrenmeye adeta zorlandığı için bu işte başarılı olunduğunu söylemek mümkün değildir. Bu sebeple bilim ve teknik alanında yapılan eğitim çalışmalarında muhakkak çocuğun veya yetişkinin öğrenirken eğlenebileceği bir ortamın hazırlanması çok önemlidir. Ön bilgilerin sevdirilerek sağlam temellere dayandırılması ile beraber bilime ve tekniğe olan ilgi artacak ve bu yolla kişi daha istekli bir biçimde işin içine girerek yaratıcı çalışmalara katılacaktır. Ülkemizde bu işi başarı ile yerine getiren kolej ve üniversiteler bulunmaktadır. Bilim ve teknik konusunda son derece yaratıcı çalışmalar insanlara sunulmaktadır. Unutulmaması gereken en önemli konu gereken ortamın ve şartların yerine getirilerek çocuğun bilim ile ilgili ön yargılarını kırmaktır. Bu yolla çok kaliteli bakış açıları ile öğrenmeye teşvik veren ortamlarda marjinal tasarımlar ortaya çıkabilecektir. Sınırlı sayıda bilim ve teknik okulları olmasına rağmen insanlarımız bu anlamda gelişimlere ve yeniliklere açıktır. Bilim çağında olmamızdan ötürü bu anlamda yatırım yapmak uzun vadede önemli sonuçlar doğuracaktır. Bunları Biliyor musunuz ? Etiketler: bilim teknik, bilim,bilim ve teknik, bilim üniversitesi,türk bilim adamı,bilim sınavı soruları,bilim dalları,bilim insanları,internet ve bilim, bilim adamı,bilim nedir,teknoloji bilim,bilim.org,bilim çocuk,bilim ve teknik dergisi,bilimteknik,bilim teknik haberleri,bilimteknik.com.tr, bilim teknik yayınları,teknik bilim,eğitim ve bilim, bilim göz,bilim teknik dergileri. Teknoloji tasarım ödev kapakları |
|
|
Tapu İşlemleri Kitapçığı Tıklayınız Tapu Sicil Müdürlüklerine Başvuru ŞekliTapu Sicil Müdürlüklerinde işlem yaptırmak isteyenler bizzat veya vekilleri (temsilcileri), varsa kanuni temsilcisi (vekil, vasi, kayyım ve kanuni müşavir) vasıtasıyla ne tür işlem yaptırmak istediklerini Tapu Sicil Müdürüne bildirirler ve ayrıca, bu rehberde her işlem için gerekli olduğu belirtilen belgeleri ibraz ederler. Tapu Sicil Müdürü istemin hak sahibinden veya yetkili temsilcisinden geldiğini ve ibraz edilen belgelerin de eksiksiz olduğunu tespit ettikten sonra, başvuru fişini düzenleyip işlemi ilgili memura havale eder. Eksik evrak ya da kısıtlama bulunması halinde işlem havale edilmeyip, başvuru istem belgesine eksiklikler yazılarak başvuru istem belgesinin bir sureti ile ibraz edilen belgeler talep sahibine geri verilecektir.
Görevlendirilen memur, yapılacak işlem için gerekli tapu harcını hesaplayıp anlaşmalı bankada vergi dairesi adına açılan hesaba yatırılması için düzenlenen tahakkuk fişini vatandaşa verir. Ayrıca Döner Sermaye ücreti tahsil edilir. Taraflar arasında okuma-yazma bilmeyenler var ise, yanlarında iki tanık getirmeleri istenir ve düzenlenen resmi senet taraflar ve tanıklar huzurunda yüksek sesle okunur ve isteklerine uygun olup olmadığı sorulur. İsteklerine uygun olduğu söylendiği takdirde, okuma-yazma bilmeyen kişinin adının üzerine “okundu” ibaresi yazılıp bu şahsın parmak izi ve varsa mühürü basılır ve tanıklarca tasdik ettirilir. Sağır-dilsiz veya Türkçe bilmeyen kişilerin işlemlerinde ise yine yanlarında iki tanık ve yeminli tercüman getirmeleri istenir ve düzenlenen resmi senedin içeriği tercüman tarafından taraflar ve tanıklar huzurunda şahsa anlatılır ve isteğine uygun olup olmadığı sorulur. İsteğe uygun olması halinde bu kişilerin isminin üzerine “okundu” ibaresi yazılıp altına imzası alınır ve tanıklara tasdik ettirilir. İşlem tamamlandıktan sonra işlemin niteliğine göre tapu senedi veya ipotek belgesi düzenlenip ilgilisine verilir. Kadastro Müdürlüklerine Başvuru Şekli
Kadastro Müdürlüklerinde işlem yaptırmak isteyenler bizzat veya vekilleri (temsilcileri), varsa kanuni temsilcisi (vekil, vasi, kayyım ve kanuni müşavir) vasıtasıyla önce kadastro müdürü veya görevlendirilen bir personele gerekli belgeleriyle birlikte müracaat ederek ne tür işlem yaptırmak istediklerini bildirirler. İstemin talep sahibi veya taşınmazın ilgilisinden geldiği tespit edildikten sonra istem belgesi düzenlenir. İstenen belgelerden eksik olanlar istem belgesinin arka yüzünde belirtilir ve tamamlattırılması sağlanır. İşlem için gün verilmiş ise, işlemin yapılacağı gün ve saat ile işlemin fen kayıt numarası bilgilerini içeren kaşenin basıldığı kâğıt doldurularak talep sahibine verilir. Müdür tarafından talep konusu iş memura havale edilir. Plan örneği taleplerinde 492 Sayılı Harçlar Kanununda belirtilen harç miktarı ilgilisi tarafından T.C. Ziraat Bankası, Vakıflar Bankası, Halk Bankası, İş Bankası, Yapı ve Kredi Bankası, Garanti Bankası, Şekerbank, Finansbank A.Ş., Oyakbank A.Ş.’ne veya ilgili maliye veznesine yatırılır. Diğer işlemlerde döner sermaye ücretleri ilgili banka veya Döner Sermaye İşletmesi Saymanlığına ait banka hesap numarasına yatırılır. Büro ve arazi kontrol ve ölçüleri yapılarak işin gerektirmesi durumunda tescil bildirimi (beyanname) hazırlanır. Beyannameye ilgililerin imzaları alınarak tescil yapılmak üzere bir üst yazı ile Tapu Sicil Müdürlüğüne gönderilir.
Zorunlu Deprem Sigortası Uygulaması İle İlgili Not
587 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 1 inci ve 9 uncu maddesinin 1 inci fıkraları uyarınca, Zorunlu Deprem Sigortası yapma ve yaptırma yükümlülüğü taşınmaz mal maliki ile intifa hakkı sahiplerine getirildiğinden, taşınmaz mal üzerinde müştakilen mesken olarak inşa edilmiş binalar ile birlikte, 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu kapsamında tesis edilen kat mülkiyetine konu mesken, ticarethane, büro ve benzeri amaçlara tahsis edilmiş bağımsız bölüm maliklerinin veya intifa hakkı sahiplerinin taleplerine bağlı olarak, tapu kütüğü üzerinde tescili veya terkini gerektiren işlemlerin, 27 Kasım 2000 tarih, B021TKG0100001-074/111-4906 , 22 Ocak 2001 tarih, B021TKG0100001- 074/111-353, 25 Haziran 2003 tarih B091TKG0100001-074/111-2145 ve 23 Ekim 2008 tarih B.09.1.TKG0100001-074/111-4582 Sayılı Genelgelerde belirtilen esaslar çerçevesinde ve Genel Müdürlük sitesinde yayımlanan Bölge Genelgelerimizde bildirilen yetkili sigorta şirketleri ve acenteler tarafından yapılmış bulunan Zorunlu Deprem Sigortası poliçelerinin ibrazı suretiyle karşılanmaktadır.
Satılması istenilen taşınmaz mala ait varsa tapu senedi, yoksa taşınmaz malın ada ve parsel numarasını belirtir belge veya malikin sözlü beyanı.
NOT: İşlemlerde, Tüzel kişilerden vergi numarası, gerçek kişilerden T.C. Kimlik Numarası alınır.
İşlemin Mali Yönü Taşınmaz malların satışında, ilgili belediyece bildirilen emlak beyan değerinden az olmamak üzere, satış için beyan edilen değer üzerinden (cebri icra ve şuyuun izalesi hallerinde satış bedeli, kamulaştırmalarda kamulaştıran idare harçtan bağışık değil ise, takdir bedeli üzerinden) 492 Sayılı Harçlar Kanununa ekli (4) sayılı tarifenin (20.a) pozisyonuna göre satıcı ve alıcı için ayrı ayrı binde 16,5 oranında tapu harcı tahsil edilir. Ayrıca, taşınmaz malın varsa veraset ve intikal vergisi ile vakıf taviz bedeli ilişiği kestirilir ve Döner Sermaye İşletmesince belirlenen tarifeye göre ücret alınır.
İLETİŞİM BİLGİLERİ Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü zmir III. Bölge Müdürlüğü, Hükümet Binası D-E Blok Kat:2 35268 Konak, (0232) 446 47 00 | | izmir@tkgm.gov.tr
|
|
Etiketler:bankalar birliği, banka, kredi, bankalar faiz oranları, bankalar kredi, tüm bankalar, bankalar listesi, özel bankalar, kredi kartı, krediler, garanti, kredi kampanyaları, banka kredisi, kredi faizleri, kredi bankalar, tüketici kredisi,İzmir bankaları, yapı kredi, bankaların faiz oranları, ihtiyaç kredisi, İzmir bankalar listesi,banka faizleri, en uygun ihtiyaç kredisi, İzmir banka şubeleri,tüm banka kredileri, kredi kartları, banka kredileri hesaplama, turkıyedekı bankalar, banka kredi oranları, banka konut kredileri, bankaların kredi faiz oranları,bankacılık kanunu, en uygun kredi,bankalar,özel bankalar |
|
|
|
ONLİNE OYUNLAR
http://wwww.İzmirde.biz ' den Öneri
Oyunlarınızı ödevlerinizi ve derslerinizi yaptıktan sonra
dahada keyifle oynadığınızı göreceksiniz.Sevgilerle, Esen Kalın..
Derslerinizde ve Oyunlarınızda başarılar....
Bilgisayar Bağımlılığını Önlemenin Yolları - Bilişim Haftası
|
Yabancılar için Vize İşlemleri Türkiye ile vize muafiyet anlaşması yapmamış ülke vatandaşlarının Türkiye'ye gelebilmeleri için vize almaları gerekmektedir. Dış Temsilciliklerimizden vize alan yabancılar sınır kapılarından ülkeye giriş yapabilirler. Ayrıntılı bilgi için (0 312 412 32 37) nolu telefonu arayabilirsiniz
A.I. Umuma Mahsus Pasaport Hamilleri: A.I.a. 90 Güne Kadar Vize Muafiyeti Uygulananlar:
A.I.b. 60 Güne Kadar Vize Muafiyeti Uygulananlar:
NOT : A.II. Resmi (diplomatik, hususi, hizmet ) Pasaportu Hamilleri: A.II.a. 90 Güne Kadar Vize Muafiyeti Uygulananlar:
A.II.b 60 Güne Kadar Vize Muafiyeti Uygulananlar:
NOT: KKTC vatandaşlarına süresiz vize muafiyeti uygulanmaktadır.
B.I. Sınır Kapılarımızda Vize Verebilenler (sadece umuma mahsus pasaport hamilleri): B.I.a. Sınır Kapılarımızda 90 Gün İkamet Süreli Müteaddit Girişli Bandrol Vizesi Verilebilecek Olanlar:
B.I.b. Sınır Kapılarımızda 60 Gün İkamet Süreli Müteaddit Girişli Bandrol Vizesi Verilebilecek Olanlar:
B.I.d. Sınır Kapılarımızda 30 Gün İkamet Süreli Tek Girişli Bandrol Vizesi Verilebilecek Olanlar:
Türkiye’nin vizeden muaf tuttuğu ülkelerin vatandaşları hariç, diğer bütün ülkelerin vatandaşlarının önceden Büyükelçiliklerimiz veya Başkonsolosluklarımızdan vize almaları gerekmektedir. Sınır kapılarımızda bandrol tatbiki suretiyle vize alabilen ülkelerin vatandaşları, Dış Temsilciliklerimizden de vize alabilirler.
C.II. Resmi (diplomatik, hususi ve hizmet) Pasaport Hamillerine:
D. TÜRKİYE’YE VİZE UYGULAMAYAN ÜLKELER : D.I.Umuma Mahsus Pasaport Hamillerine:
D.II.Resmi (diplomatik, hususi ve hizmet ) Pasaport Hamillerine:
NOT : ABD, Almanya, Avustralya, İngiltere, Yunanistan, havaalanlarından transit geçişlerde de (havaalanından çıkılmasa dahi) vize istenmektedir. |
|
· 365 Gün Spor |
· AjansSpor |
· Bahis Rehberi |
· Bahis Tahmin |
· Besiktaş |
· Beygir.com |
· BiggAuto |
· BiggFootball |
· Fanatik |
· Fenerbahçe |
· Fotomaç |
· Galatasaray |
· İddaa |
· Maçkolik |
· TJK - Türkiye Jokey Kulübü |
· Trabzonspor |
· Turkish Soccer |
· Turkiye F1 |
· Türkiye A Milli Takımı |
· Türkiye Basketbol Federasyonu |
· Türkiye Futbol Federasyonu |
|
|
|
|
|
Haber Siteleri |
Güncelleme Tarihi: 16 Ocak 2015 |
|
|
Etiketler:Yurtlar, özel yurlar, özel yurt adresleri, izmir özel yurtlar, izmir yurtları, özel yurt telefonları, özel yurtlar, izmirde özel yurtlar,izmirde özel yurt adresleri, |
|
İzmir Yurtları Sayfamızda sizlere İzmir Özel Yurt, İzmir Özel Öğrenci Yurtları, İzmir Buca Yurtları,İzmir Kız Öğrenci Yurtları,İzmir Devlet Yurtları, İzmir Kız Yurtları, İzmir Balçova Öğrenci Yurtları,İzmir Yurt Fiyatları,İzmir Yurtları Ve Fiyatları, İzmir Yurtlar Kurumu, Yurtlar Rehberi, Yurtlar Kurumu, Yurtlar İzmir , Yurtlar Müdürlüğü, İzmir Yurtlar, İzmirde Yurtlar, İzmir Yurtlar Kurumu tüm bilgileri İzmir “ İZMİR YURTLARI VE FİYATLARI ” sayfamızda bulacaksınız.
|
|
|
|
|
|
Bağ-Kur İşlemleri Bağ-Kur İnteraktif Uygulamalar
|
SSK Sigortalı Hizmet Dökümü | ||||||||||
SSK Hizmet Hesabı Sorgulama |
Ne Zaman Emekli Olabilirim? (SSK Emeklilik yaşı hesaplama) |
Ne Zaman Emekli Olabilirim? (SSK Emeklilik yaşı hesaplama) |
SSK e-Bildirge hakkında öğrenmek istedikleriniz | |
SSK e.Bildirge Sistemi Giriş Sayfası
|
http://www.yekuv.org/ / 0212 274 15 02 Burs almak için başvuran adaylar sıra numarasına göre mülakata alınıyor. Belli bir puanlamaya tabi tutulan adaylara daha sonra burs veriliyor. Burs alabilmek için gerekli koşullar: Öğrencinin başarılı olması, İstanbul içindeki üniversitelerin ilgili fakültelerini bu yıl kazanması ve kaydını yaptırmış olması, eğitim desteğine ihtiyacı olması, ailenin kırsal kesimde ikamet etmesi. 0322 352 00 52 İktisat veya İşletme ve benzeri bölümlerde okuyan yardıma muhtaç öğrencilere burs veriyor. 0212 258 61 20 Burslar karşılıksız olup herhangi bir hizmet veya yükümlülük gerektirmez. Öğrencinin son sınıfta olması ve alt sınıftan dersinin bulunmaması gerekir. Ekim ayında başlayan burslar 8 ay boyunca devam ediyor.
www.sydtf.basbakanlik.gov.tr/burs.htm 0312 424 09 47 Açıköğretim Fakültesi dahil olmak üzere üniversitelerde okuyan her öğrenci bu bursa başvurabilir. Başvurular ekim ayının son haftası ile kasım ayının başında yapılıyor. http://www.cev.org.tr/ / 0212 297 69 79 ÇEV, ilköğretim, ortaöğretim ve yükseköğretim öğrencilerine karşılıksız burs vermektedir.
http://www.cydd.org.tr/ / 0212 252 44 33 Burs Başvuru Koşulları: • Ailenin mali durumunun yeterli olmaması • Şubemizin bulunduğu illerdeki devlet üniversitelerinde okuyor olmak (1.sınıf öğrencilerine öncelik verilecektir.) • Başarılı olmak • Çağdaş değerlere sahip Atatürk ilke ve devrimlerine bağlı olmak • Öğrenim - Harç Kredisi ve Başbakanlık Bursu dışında burs almıyor olmak • Sigara içmiyor olmak Not: Anne veya babası vefat etmiş, çok kardeşli ve okuyan kardeş sayısı fazla olan öğrenciler burs için öncelikli olacaktır. Sabancı Center 4. Levent 34330 İSTANBUL Tel :+90 (212) 385 88 00 Faks : +90 (212) 385 88 11 E-Posta: burs@sabancivakfi.org (Burs ve stajla ilgili konular) info@sabancivakfi.org (Diğer konular) Maddi desteğe ihtiyacı olan başarılı öğrencilere geri ödeme yükümlülüğü olan sosyal amaçlı burslar veriyor. Burs için 15 Eylül - 15 Ekim günleri arasında başvurulması gerekiyor. http://www.husnuozyeginvakfi.org.tr/ / 0212 217 04 01 TC vatandaşı olan, İstanbul‘da bir devlet üniversitesinde okuyan, ÖSS sonuçlarına göre kendi puan türünde ilk 2000 öğrenci arasında olan, hazırlık veya 1. sınıf öğrencisi olan, mali desteğe ihtiyacı olan üniversite öğrencilerinin eğitimlerini desteklemektedir. Koşulları uyan öğrencilerin, kendi Üniversiteleri‘nin Öğrenci İşleri ve/veya burs ofislerine müracaat ederek burs başvuru formunu temin etmeleri ve gerekli belgeleri eksiksiz olarak tamamlayarak üniversitelerine geri vermeleri gerekmektedir.
http://www.ibb.gov.tr/ / 0212 449 40 00 İstanbul Büyükşehir Belediyesi, başarılı ve maddi desteğe ihtiyacı olan çok sayıda öğrenciye eğitim yardımı yapıyor. Ekim ortasından itibaren başvuruları kabul edecek olan kurum, aralık ayından itibaren 7 aylık bir burs programı öngörüyor. http://www.isov.org.tr/ / 0212 293 54 18 Üniversite ve meslek yüksekokullarında öğrenim görenlere burs veriliyor. Burs verilecek adayı öğrencinin öğrenim gördüğü kurum seçiyor ve vakfa bildiriyor. Teknik bölümde okuyanlara burs sağlanıyor. İTO Vakfı 0212 511 41 50 İstanbul Ticaret Odası Vakfı‘nın verdiği burslarda aranılan şart; öğrencinin maddi imkânlarının yetersizliği ve üniversitede ekonomiyle ilgili bölümlerden birinde okuyor olmasıdır. http://www.izto.org.tr/ / 0232 441 77 77 Öğrenim bursu karşılıksızdır. Burs talebinde bulunan öğrencinin; 1. Bir başka kuruluştan burs almaması, 2. Ekonomik desteğe gereksinimi olması, 3. Başarılı bir öğrenim süreci içinde olması ve hiç başarısız dersi bulunmaması, 4. İzmir‘de ikamet ediyor olması veya İzmir‘deki öğrenim kurumlarında öğrenim görmesi gerekmektedir. 0312 430 23 00 Dernekçe verilmekte olan karşılıksız burs yardımları, sosyal himayeye muhtaç, kendi imkânları ile tahsil hayatlarını devam ettiremeyen öğrencilere verilmekte olup öğrencinin başarılı olması ve sınıfta kalmaması gerekmektedir. Burs almaya hak kazanan öğrenciler sınıflarını geçtikleri ve herhangi bir şekilde öğrenimlerine ara vermedikleri takdirde bursları tahsil hayatları boyunca devam etmektedir. http://www.meb.gov.tr/ / 0312 417 50 70 Milli Eğitim Bakanlığı, yükseköğrenim kurumlarının öğretmen yetiştiren fakültelerini ilk beş tercihi içinde yazan ve bu bölüme girmeye hak kazanan öğrencilere dört yıl boyunca her ay karşılıksız burs veriyor. 0212 512 18 78 Başvuru Ağustos-Eylül aylarında yapılıyor. Ağırlıklı olarak tıp fakültelerindeki öğrenciler tercih ediliyor ve 3‘üncü sınıftan sonraki öğrencilere veriliyor. Burs alacaklar not ortalamalarına göre seçiliyor. http://www.semayazar.org.tr/ / 0312 440 16 16 Başarılı ve sosyoekonomik durumu burs almasını gerektiren üniversite öğrencilerine burs veriyor. Bursun devamı her yıl başarılı olma koşuluna bağlı. Müracaatlar ekim ayı başında sona eriyor. Başvurular vakıftan alınacak formla yapılabiliyor. http://www.tog.org.tr/ / 0216 321 89 88 Toplum Gönüllüleri Vakfı 2005-2006 öğrenim yılından başlayarak TC vatandaşı olan öğretmen çocuklarına (devlet ilköğretim, lise ve dengi okullarında görevli veya bu okullardan birinden emekli bir anne ve/veya babanın çocuğu olan) burs sağlamaktadır. http://www.tev.org.tr/ / 0212 217 58 58 Vakıf her yıl yurtiçindeki tüm üniversitelerden, maddi desteğe muhtaç ve başarılı yaklaşık 5000 öğrenciye burs veriyor. Burs miktarı her yıl yeniden belirleniyor ve öğrenci başarılı olduğu sürece eğitim süresi boyunca verilmeye devam ediliyor. TEV burslarıyla ilgili bilgiler okullarda ilan ediliyor ve başvurular okullara yapılıyor. www.vkv.org.tr/egitim/bursaciklama.html / 0216 531 00 00 Yetenekli ancak imkânları sınırlı olan öğrencilere burs veriyor. Hazırlık ve birinci sınıf haricindeki öğrencilere verilen burslar için sağlıklı, derslerinde başarılı ve devletin demokratik, hür, çağdaş ve laik düzenini içtenlikle benimsemiş olmak gerekiyor. Burslar için seçim okul idarelerince yapılıyor. Burs almak isteyen öğrencilerin kendi fakültelerinin dekanlığına veya okul müdürlüğüne başvurmaları gerekiyor. www.yasar.com.tr/vakif / 0232 482 22 00 Üniversitelerde, yüksek ve ortaöğretim kurumlarında okuyan yetenekli, çalışkan, başarılı ancak maddi olanakları kısıtlı öğrencilere, vakfın Öğrenci Burs Yönetmeliği çerçevesinde tamamen karşılıksız burs verilmektedir. Başvurular eylül - ekim aylarında yapılır.
http://www.kyk.gov.tr/ / 0312 363 87 70 Yurtiçinde tüm üniversite ve yüksekokullarda okuyan öğrencilere öğrenim kredisi ve katkı (harç) kredisi adı altında borç veriliyor. Başvurular üniversite tercih formuyla yapılıyor.
|
www.yok.gov.tr www.toefl.org www.collegeboard.org www.gre.org www.gmat.org www.ucas.ac.uk www.meb.gov.tr www.fulbright.org.tr www.usnews.com www.embark.com www.acenet.edu www.editavenue.com www.aucc.ca www.ielts.org www.britishcouncil.org.tr www.thegoodguides.com.au www.egitimplus.com www.daad.de www.edufrance.fr www.schoolsincanada.com |
Önemli Not: Yurtdışı Eğitim veren Ülkelerde eğitim almadan önce İlgili Ülkenin ve okumak istediğiniz bölümün Türkiyedeki denkliğinin araştırılıp ona göre Ülkeye gitmeye karar vermeniz sizin menfaatinize olacaktır. Aksi halde okuduğunuz bölüm Türkiye'de tanınmadığında onca harcadığınız emeğiniz ve paranız boşa gidebilecektir.
İngiltere Her yıl dünyanın dört bir yanından onbinlerce insan İngilizce öğrenmek ve farklı kültürleri tanımak, yüzbinlerce öğrenci ise kaliteli İngiliz eğitim sistemi için İngiltere'ye gelmektedir. Öğrencilerin gelme amaçları kişisel özelliklere göre farklılık gösterse de bir çok öğrenci için İngilizce öğrenmek veya İngilizcesini geliştirmek esas amaç olmuştur. Amerika Amerika'da yaklaşık 14 milyon öğrenci 3,600 civarında üniversite veya kolejde öğrenim görmektedir. Amerikan gençlerinin (18-24 yaş arası) %50'ye yakını yüksek öğrenim yapmaktadır. Amerika'ya dünyanın pek çok farklı ülkesinden artan sayıda yabancı öğrenci yüksek öğrenim için gelmektedir. Şu anda yaklaşık 500,000 civarında yabancı öğrenci Amerika'da eğitim yapmaktadır. Dil, sertifika ve üniversite eğitimi yapan Türk öğrenci sayısının yaklaşık olarak 40,000 civarında olduğu tahmin edilmektedir. 3,000'in üzerinde üniversite ve kolejin bulunduğu Amerika'da üniversite, bölge ve program seçimi yapmak bir hayli zordur. Her bir kolej ve üniversitenin programı birbirine benzemektedir. Amerika üniversiteleri her ne kadar birbirlerine benzerlik gösterseler de dikkatlice incelendiğinde aralarında belirgin farklılıkların olduğu ve her bir okulun kendine özgü bir farkı ve programı olduğu görülecektir. Amerikan kolej ve üniversitelerinde seçim yaparken bir çok konuya dikkat etmek gerekir. (Örneğin: Okulun onaylı olup olmadığı, büyüklüğü, giriş koşulları, yeri ve toplam öğrenci sayısı v.s gibi.) Kanada Birleşmiş Milletler yaptığı araştırmalar sonucunda, Kanada'yı 1992, 1994, 1995 ve 1996 yıllarında "dünyanın en yaşanılır ülkesi" olarak tanımlamıştır. Bu değerlendirme Kanada'nın eğitim, yaşam standardı, gelir seviyesi ve dağılımı gibi konular göz önünde bulundurularak yapılmıştır. Ayrıca Kanada'nın doğa ile bütünleşmiş sağlıklı kentleşmesi, suç oranı düşüklüğü, çok çeşitli kültürlerden gelen insanların barış içinde bir arada yaşamaları da ülkeye bu unvanının verilmesini son derece haklı kılmaktadır. Kanada'ya gelen öğrenciler dünyanın en güzel doğal ortamlarından birine şahit olacaktır. Kanada İngilizce ve Fransızca'nın resmi dil olduğu tek ülkedir. Fransızca konuşan Kanadalı nüfusu %75 ile Quebec eyaletinde yaşamaktadır. 10 farklı eyalette 10 farklı eğitim sistemi bulunan Kanada'da temel eğitim 10 yıl sürer. Merkezi bir eğitim sistemi yoktur. Her eyalet kendi eğitim sistemini oluşturur. Her eyaletin bir eğitim bakanlığı bulunur. Devlet okulları yanı sıra özel okullarda bulunan Kanada'da okullar Eylül ayında açılır ve Mayıs ayında da eğitim tamamlanır. Kanada'da yaklaşık 90 tane üniversite bulunur. Bu üniversitelerin yanı sıra lisans ve sertifika eğitimi veren üniversite'ye bağlı kolejler de bulunur. Kanada üniversitelerine müracaat (Ontorio eyaleti dışında) doğrudan üniversitelere yapılır. Her üniversite kendi kriterlerine göre öğrenci yerleştirir. Kanada üniversitelerinin kendi aralarında oluşturmuş olduğu bir birlik vardır. "Association of Universities and Colleges of Canada" olarak bilinen bu kuruluş üyesi tüm okullar Türkiye'de YÖK tarafından tanınmıştır. Kanada'da yabancı öğrenciler eğitim süresince haftada 10 saat, tatillerde ise full-time çalışmaları mümkündür ancak resmi kurumlardan izin almaları gerekir. Yüksek lisans öğrencilerinin okul bittikten sonra da 1 yıl süre ile çalışmalarına izin verilir. Avustralya Avustralya'da eğitim veren okullar devlet okulları ya da özel okullar olabilir. Pek çok özel okul da devletten belirli bir miktar eğitime katkı payı alır. Avustralya'da ilk ve orta eğitim, hazırlık sınıfıyla birlikte 13 yıl sürer. Eğitim 10. sınıfa kadar zorunludur. Avustralya'daki her okul kendi değerlendirme metodunu kendi belirler. Orta öğretimin son yılında tüm öğrenciler, üniversiteye girişlerinde baz alınacak "The Senior Secondary Certificate of Education" adlı bir sınav almak zorundadırlar. Okulların eğitimlerinin ana sorumluluğu eyalet ve bölge hükümetlerinin kontrolündedir. Eğitim sistemi Avustralya içerisinde bazı çok küçük değişiklikler göstermekle birlikte aynıdır. Mesela Batı Avustralya, Güney Avustralya, Queesland ve Kuzey bölgelerinde ilköğretim 7 yıldır ve bu eğitimi 5 yıllık bir orta eğitim izler. New South Wales, Victoria, Avustralya Capital Territory ve Tasmania'da 6 yıllık ilköğretimi 6 yıllık bir orta öğretim izler. Bu eğitimden sonra devam edilen 2 yıllık bir üniversite programı sonunda öğrenciler ön lisans diploması alırlar. Üniversite diploması almak için 3 yıllık bir üniversite eğitimi almak gereklidir. Bu eğitimden sonra devam edilen 1 sömestr sonunda Postgraduate Certificate alınır, 2 sömestrlik bir eğitim sonunda ise Postgraduate Diploma alınır. Mastır diploması almak için üniversite eğitiminden sonra 2 yıllık bir yüksek lisans eğitimi almak gerekir. Doktora eğitimi ise mastır'dan sonra 3 yıl sürer. Üniversite eğitimi yapmak yerine bir meslek eğitimi almak isteyen öğrenciler 12 yıllık eğitim sonunda TAFE adı verilen, Devlet tarafından Teknik ve Yüksek Eğitim veren kurumlara devam edebilir ve bu eğitimin devamında özel sektörle anlaşmalı olarak düzenlenmiş staj eğitimi ile birlikte mesleki eğitim de alabilirler. Malta Akdeniz'in kalbinde yer alan Malta adası İtalya'ya çok yakındır. 1964 yılına kadar İngiliz Hükümeti kontrolünde bulunan Akdeniz'in bu şirin adasında Maltaca ve İngilizce konuşulmaktadır. Ülkede eğitim dili İngilizce'dir. 35 lisanslı dil okulunun bulunduğu adada nüfus 381.600'dür. Her yıl adaya 30.000 öğrenci gelmektedir. Öğrencilere, okullar tarafından dil kursuyla birlikte ilgi alanlarına göre düzenlenmiş özel kurslardan ata binme ve dalgıçlığa kadar bir çok etkinliğin yapıldığı kurslar mevcuttur. 1996 yılında Eğitim Bakanlığı bütün lisan kurslarını denetimi altına almış ve lisans verme yetkisine sahip olmuştur. Avrupalı öğrencilerin çokça bulunduğu ülkede Japon ve Rus öğrenci sayısı giderek artmaktadır. 2000 yılı verilerine göre öğrencilerin ülkelere göre dağılımı ise şöyledir. % 38 Almanya, %17 İtalya, %13 Fransa, %8 Avusturya, %4 Rusya ve % 20 diğer ülkeler. Türk öğrenciler ise %3 civarındadır. Diğer ülkelere göre daha ekonomik kurs seçenekleri bulunan adada yaşam maliyetleri de oldukça düşüktür. Yeni Zelanda Avustralya'ya 1600 kilometre mesafede Güney Pasifik okyanusunda bulunan Yeni Zelanda, adının da çağrıştırdığı gibi ülkemiz ve diğer Dünya ülkeleri için yeni bir coğrafyadır. Yeni Zelanda muhteşem doğası, misafirperver insanları ve sakin hayat tarzıyla son yıllarda İngilizce öğrenmek isteyen öğrenciler için yepyeni olanaklar sunmaktadır. Yağmur ormanları ve ülkenin sembolü haline gelen "kiwi" ile tanınan Yeni Zelanda; ulusal parkları, tropikal iklimi, gelişen ekonomisi ve yabancı öğrencilere sunduğu ileri seviyedeki eğitim kalitesiyle İngilizceyi İngilizce konuşulan bir ülkede öğrenmek isteyen öğrenciler için oldukça cazip görünmektedir. Sıcak kanlı insanların ülkesi Yeni Zelanda küçük bir ülke olmasına rağmen sınırları içerisinde inanılmaz yeşillikler içindeki doğa harikası manzaralı yerlerden, volkanik çöl arazilerine, harika sahillerinden tepesi karlarla kaplı dağlara kadar bir çok coğrafik güzellikteki bölgeye sahiptir. Avrupa kültürüne sahip olan ve parlamenter demokrasiyle yönetilen Yeni Zelanda'nın nüfusu 3.8 milyondur. Bu nüfusun % 75'i kuzey adasında yaşar. Yeni Zelanda da konuşulan Resmi dil İngilizce ve Maori dilidir. İrlanda İrlanda yurtdışında İngilizce öğrenmek isteyenler için yeni bir ülkedir. Zümrüt yeşili coğrafyası, köklü tarihi ve sıcak insanlarıyla İngilizce öğrenmek için iyi bir seçim olan İrlanda'nın başkenti Dublin, genç öğrenciler için canlı ve sosyal bir hayat sunar. Gece hayatı oldukça renkli olan kentte büyülü İrlanda müziğini her yerde duymak mümkündür. Yabancılar için 190 İngilizce öğrenim merkezi bulunan ülkede bütün kurs merkezleri İrlanda Eğitim ve Bilim merkezi tarafından onaylıdır. Her ihtiyaca cevap verecek şekilde bir çok seçeneğin bulunduğu kurs merkezlerinde, evde İngilizce öğrenmekten, üniversitede İngilizce öğrenmeye kadar farklı kurslar seçilebilir. İrlanda'da İngilizce öğrenmenin yanı sıra ata binmek ve dans etmek gibi bir çok etkinlikte de bulunmak mümkündür. Özellikle Batı Avrupa'dan bir çok öğrencinin bulunduğu İrlanda'da 1999 verilerine göre öğrencilerin %33 İtalya, % 24 İspanya, % 17 Fransa, % 10 Almanya ve % 16'sı diğer ülkelerden gelmektedir. Türk öğrenci sayısının yok denilecek kadar az olduğu ülke, özellikle Türk öğrencilerin hiç olmadığı bir ortamda dil öğrenmek isteyenler için çok idealdir. İrlanda, Avrupa Topluluğu'nun en hızlı gelişen ve eğitime en çok yatırım yapan ülkelerinden birisi olmuştur. Özellikle son on yılda ülke Amerika ve Avrupa arasında bir köprü vazifesini üstlenmiş ve bu nedenle de pek çok çokuluslu şirketin merkezi haline gelmiştir. Teknoloji, bilgisayar ve otomotiv sektörünün önde gelen firmalarının ana üssü olan ülkede üniversitelerde büyük atılımlar yapmışlardır. Bu nedenle İrlanda üniversitelerinde lisans veya yüksek lisans eğitimi pek çok yabancı öğrenci için cazip olmuştur. Almanya Almanya'da dil eğitimi hem özel dil okullarında hem de üniversite bünyesindeki dil okullarında verilmektedir. Her seviyeye uygun dil programları haftalık 20-25-30 saatlik seçenekleri ile ve öğrencinin isteğine göre 2 ile 48 hafta arasında sürmektedir. Dersler genellikle sabah programları ve öğleden sonra programları olmak üzere iki farklı periyot şeklindedir. Bazı merkezlerde her pazartesi başlayan kurslar mevcuttur. Kursiyer kurs öncesinde seviye tespit sınavına tabi tutulur ve seviyesine en uygun sınıfta dil eğitimine başlanır. Sınıflardaki öğrenci sayısı ortalama 12 öğrenci olup, 6-16 arası değişmektedir. Yetişkin gruplarında kursiyerin minimum yaşı 16'dır. Özel dil okulları genel Almanca kursları dışında farklı programlarda sunar. Bunlardan bazıları şunlardır: 10-17 yaş grubuna yönelik yaz kursları, 6-9 ay arası devam eden akademik yıl kursları (Bu programlar özellikle yüksek öğrenimini Almanya'da devam ettirmek isteyen öğrencilere tavsiye edilir.) Ayrıca, DSH sınavlarında hazırlık kursları verilir. DSH Sınavı üniversiteye giriş için istenen bir sınavdır. İş Almancası programları da pek çok okul tarafından verilmektedir. Mesleki Almanca kurslarında ise işletmeciler, turizmciler ve öğretmenlere kurslar düzenlenir. Fransa Köklü üniversiteleriyle (Paris Üniversitesi 1179, Toulouse 1229, Montpellier 1289) Fransa kuşkusuz eğitimde iddialı ülkelerdendir. Üniversite eğitimine başlayabilmek için öncellikle iyi düzey Fransızca dil bilgisi gerekir. Fransa'da özel dil okulları ve üniversiteler tarafından Fransızca dil kursları verilmektedir. Özel dil kursları; özellikle Paris, Nice, Monpellier, La Rochelle, Amboise, Antibes ve Bordeux şehirlerinde yoğunlaşır. Fransızca Dil kurslarından bazıları şunlardır; - Tüm düzeylerde genel Fransızca kursu - Uzun Dönem Akademik Yıl Kursları - Çocuklar ve Gençler için Fransızca Yaz Okulları - Uluslar arası Fransızca Yeterlilik Sınavları -DELF ve DALF Kursları - Fransız Kültürü ve Uygarlığı Kursları - İş Fransızca sı Kursları - Fransız Sanat Tarihi ve Edebiyatı Kursları - Fransızca ve Şarap Kursları - Yöneticiler İçin Fransızca Kursları - Bire-bir Özel Fransızca Dersleri - Fransız Üniversitelerine Hazırlık Kursları - Fransızca Öğretmenleri için özel kurslar İtalya İtalya'da İtalyanca öğrenmek, dil öğrenmeden öte sanatla iç içe başka bir boyut da yaşamaktır. Pizzanın başkenti İtalya'da aç kalmayacağınızı ve bir birinden lezzetli Akdeniz yemeklerini tatma fırsatınız olduğunu söylemeye gerek yok. Ülke genelinde bir çok dil okulu olmasına rağmen büyük şehirlerde özellikle Floransa ve Roma'da bir çok dil okulu mevcuttur. Dil okullarının büyük çoğunluğunun özel olmasının yanı sıra üniversitelerinde dil okulu bölümleri mevcuttur. Özel dil okullarının oluşturduğu birlik, okullardaki kaliteyi artırmak için çaba harcamaktadır. Bir çok okul İtalya'yı öğrencilere daha iyi tanıtabilmek için kültürel geziler düzenlemekte ya da dil eğitimiyle birlikte öğrencilerin aşçılık, şarap testi, opera ve sanat gibi spesifik konularda kurslar İtalyanca dil eğitimi ile birlikte verilmektedir. Dünyanın bir çok bölgesinden öğrenciye ev sahipliği yapan ülkede, 2000 verilerine göre öğrencilerin % 48'i Batı Avrupa, % 17'si Asya, %10'u Kuzey Amerika, %7'i Latin Amerika, %5'i Doğu Avrupa ve %13'ü de diğer ülkelerden gelmektedir. İtalyan Okullarında Verilen Kurslardan bazıları; - Genel İtalyanca Kursu - Yoğun Genel İtalyanca Kursları - İtalyanca, Sanat,Tasarım ve Fotoğraf Kursları - İtalyanca ve Sanat Tarihi Kursları - İş İtalyanca sı Kursları - İtalyanca ve Moda Kursları - İtalyanca ve Opera Kursları - Yönetici ve İşadamları için İtalyanca - Çocuklar ve Gençler için Yaz Okulları İspanya Tipik bir Akdeniz ülkesi olan İspanya, İspanyolca öğrenmek isteyenler için bir çok seçenek sunmaktadır. Özel dil okulları ve bazı üniversitelerde İspanyolca kursları bulunmaktadır. Yaz aylarında okullar bir takım aktiviteler ve İspanya kültürünü tanıtıcı etkinlikler düzenlemektedir. Okullar arasında bir çok birlik kurulmuştur. FEDELE ise bu birliklerin federe ulusal birliğidir. Dil öğrenmek için İspanya'ya gelen öğrencilerin büyük çoğunluğu Batı Avrupalı olmasına rağmen Amerika'dan da çok öğrenci gelmektedir. 1999 verilerine göre % 21 Almanya, %17 Amerika, %14 Fransa, %7 İngiltere, %6 Japonya ve %35 diğer ülkelerden gelmektedir. 2 haftalık genel İspanyolca kursu 224 $, iki haftalık aile yanı konaklama 200 $, iki hafta yurt konaklaması ise 200 $'dır. İspanya Okullarının Verdiği Kurslar; - Genel İspanyolca Kursları - Yoğun İspanyolca Kursları - Yöneticiler için İspanyolca Kursları - İspanyolca, Golf ve Tenis Kursları - İspanyolca Öğretmenleri için Özel Kurslar - Çocuklar ve Gençler için Yaz okulları - D.E.L.E Sınavına Hazırlık Kursları - İş ve Hukuk İspanyolcası Kursları - İspanyolca ve Flemenco - İspanyolca ve Sanat, Tarih ve Edebiyat Kursları - Uzun Dönem Akademik Yıl Kursları - İspanyolca ve Staj - İspanya'da Lise Eğitimi İsviçre Turizm ve Otelcilik dalında oldukça iyi eğitim verilen İsviçre'de 1999 yılında 6.000'den fazla öğrenci Turizm ve Otelcilik kurslarına kayıt yaptırmıştır. Almanca, Fransızca ve İngilizce verilen kurslarda diploma programları olduğu gibi Üniversitelerde Turizm ve Otelcilik Lisans eğitimi de yapılabilir. İsviçre otelcilik okulları birliği (ASEH) eğitim ve staj programlarının profesyonel derecede iyi yapılması için çalışmalarda bulunur. Bir yıllık Turizm ve Otelcilik kurs fiyatı ortalama olarak 20.665 $'dır. İsviçre Okullarında Verilen Kurslar; - Genel İngilizce - Genel Almanca - Genel Fransızca - Seçilen dile ek olarak; İş yaşamına dönük dil kursu, Otel ve Turizm Kursları, Bankacılık ve Finans Kursları Avrupa Kültürü Kursları, Sınav Kursları - Çocuklar ve Gençler için Yaz Okulları - Lise Eğitimi |
|
ALES Rehberi Daha önceki yıllarda Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı (LES) olarak yapılan bu sınav, 2007 yılından itibaren Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı (ALES) olarak değişmiştir. ALES; - Yükseköğretim kurumlarında öğretim görevlisi, okutman, araştırma görevlisi, uzman, çevirici ve eğitim öğretim planlamacısı kadrolarına açıktan veya öğretim elemanı dışındaki kadrolardan naklen atamalarda, ilgili kurumların kullanacakları puanları veren bir sınavdır. ALES'in Önemi
ALES'e Kaç Kişi Giriyor?
ALES'e Birden Fazla Kez Girdim. Son Aldığım Puan mı yoksa En Yüksek Puan mı Geçerli?
ALES’e Nasıl Başvurabilirim? Başvuru Sırasında Neler Yapmam Gerekiyor? Adaylar, kılavuzda belirtilen kurallara uygun olarak doldurdukları Başvurma Belgesi ile sınav ücretinin ilgili hesaba yatırıldığını gösteren Banka Dekontunu; (mezun olmayanlar kendi üniversitelerine, mezun olanlar ise istedikleri üniversiteye) onaylatarak teslim etmelidir.
Sınava Girerken Yanımda Neler Bulunması Gerekir? ALES Sınava Giriş ve Kimlik Belgesinin aslı ile özel kimlik belgesini yanında bulundurmayan bir aday, gerekçesi ne olursa olsun sınava alınmayacak; sınava alınsa bile sınavı geçersiz sayılacaktır. Adayların sınav binasına cep telefonuyla girmeleri kesinlikle yasaktır. Sınava girerken yukarıda sözü edilen belgelerin yanı sıra şu araç ve gereçlerin de bulundurulması gerekir: en az iki adet koyu siyah ve yumuşak kurşun kalem (mümkünse 2B; değilse B veya HB), yumuşak, leke bırakmayan kaliteli bir silgi ve kalemtıraş. Sınav Sonucu Nasıl Bildiriliyor?
|
|
İZMİR'DE BULUNAN KÜTÜPHANELER Listesi İçin TıklayınızEge Üniversitesi Merkez Kütüphanesi İçin Tıklayınız.Online Üyelik İçin Tıklayınız. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Kütüphanesinin Online Katolog taraması için Tıklayınız. Sermaye Piyasası Kurulu Yayın Listesi (Kitaplar)Sermaye Piyasası Kurulu yayınları ücretsizdir. Kitapları edinmek isteyenlerin yapması gereken işlemlere ve söz konusu yayın listesine erişim için tıklayınız.Sermaye Piyasası Kurulu Kurul Yeterlik EtütleriSermaye Piyasası Kurulu uzman yardımcıları tarafından hazırlanmış olan uzmanlık yeterlik etütlerine erişim için tıklayınız. (Elektronik kopyası olmayan yeterlik etütlerine Kurul kütüphanesinden ulaşılabilir.)Sermaye Piyasası Kurulu Araştırma RaporlarıSermaye Piyasası Kurulu uzman ve uzman yardımcıları tarafından hazırlanmış olan araştırma raporlarına erişim için tıklayınız. Türk Dil Kurumu KütüphanesiTürk Dil Kurumu Kütüphanesi, bir uzmanlık kütüphanesidir. Kütüphanemizde Türk dili ve edebiyatı ile ilgili yayınların yanı sıra, genel Türkoloji ile ilgili yayınlar da yer almaktadır.Türkiye ve Dünyadaki Kütüphaneler için tıklayınız.TSE KütüphanesiSorgulama ekranına erişim tıklayınızMTA KütüphanesiKütüphaneye erişim için tıklayınız.Milli Prodüktivite Merkezi KütüphanesiVerimlilik Alanında Türkiye'deki en geniş kütüphane Milli Prodüktivite Merkezi'ndedir. e-Kütüphaneye erişim için tıklayınız.Maliye Bakanlığı KütüphanesiMaliye Bakanlığı Kütüphanesi müracaat eden tüm okuyucuların kitap ve dergi taleplerini karşılamaktadır. Okuyucular elektronik ortamda katalog taraması yapabilmekte ve kitap ayırtabilmektedirler.Vakıflar Genel Müdürlüğü KütüphaneleriVakıflar Genel Müdürlüğü'nün Ankara'da Genel Müdürlük Merkez Kütüphanesi, İstanbul'da İbrahim Hakkı Konyalı Kütüphanesi ve İzmir'de Necip Paşa Kütüphanesi olmak üzere üç kütüphanesi bulunmaktadır.Sayıştay e-KütüphaneSayıştay e-Kütüphaneye erişim için tıklayınız.
|
|
Çalışma ve Sosyal Güvenlik İletişim Merkezi 15 Kasım 2010 tarihinde hizmete girdi. İletişim merkezimiz, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Sosyal Güvenlik Kurumu ve Türkiye İş Kurumu tarafından sunulan tüm hizmetlerle ilgili olarak bilgilendirme yapmakta ve çözüm üretmektedir. İletişim merkezimize gelen tüm çağrılara uzmanlarımız doğrudan cevap vermekte ve ilk görüşmede talepler sonuçlandırılmaya çalışılmaktadır. Çağrılara hemen cevap üretilemediği durumlarda anında kurum ve kuruluşlarımızla iletişime geçilerek en geç 72 saat içerisinde taleplere cevap verilmektedir.
ALO 170 hattını aramanız halinde, adınıza bir başvuru oluşturulmakta ve başvuru takip numarası verilmektedir. 3 iş günü sonra tekrar arayarak başvurunuzla ilgili bilgi alabilirsiniz. Başvuru takip numaranızı kimseyle paylaşmayınız. ÇSGB, SGK ve İŞKUR mevzuatlarıyla ilgili her türlü bilgiyi ALO 170’i arayarak öğrenebilirsiniz. ALO 170 aracılığıyla işyeri tarafından ödenmeyen normal çalışma ücretleri ve fazla mesai ücretleri ile ilgili şikayetler alınmaktadır. İstenen bilgiler; İşyerinin ünvanı, işyerinin açık adres bilgisi, işe giriş-çıkış tarihinizdir. Kayıt dışı istihdam şikayetleri ALO 170 aracılığıyla yapılabilmektedir. Denetimlerin yapılabilmesi için, şikayet edilecek işyerinin ünvanı, açık adres bilgisi ve sigortasız çalışan kişilerin isim bilgilerini mutlaka biliyor olmamız gerekmektedir. ALO 170 aracılığıyla “işe giriş-çıkışlarınızı” kimlik bilgilerinizle anlık öğrenebilirsiniz. ALO 170 hattı aracılığıyla anlaşmalı boşanma şikayetleri alınmaktadır. Denetimlerin sağlıklı yapılabilmesi için, anlaşmalı boşanma yapan kişilerin isim soyisim, TC kimlik numaraları ve birlikte yaşadıkları evin açık adres bilgilerine ihtiyaç duyulmaktadır. Rapor ücretinizin ne zaman ödeneceğini öğrenmek için; rapor tarihlerinizle birlikte ALO 170’i arayabilirsiniz. Emeklilik tarihinizi öğrenmek için TCKN ile aramanız yeterli.
|
Modern yaşam alanlarına duyulan ihtiyacın artması ile birlikte artık İnşaat ve Yapı Sektörü de çok büyük değişimler ve yenilikler geçirerek insanların bu anlamda daha kaliteli ortamlarda yaşamaları için imkanlar sağlamaktadır. Son yıllarda inşaat sektörüne baktığımız zaman sadece insanların yaşam alaanlarını daha iyi koşullara taşıma ideali üzerinden hareket edilmediğini bunun yanında görsel anlamda göze hitap eden, sosyal etkileşimi arttıran ve insanlarda komple bir yaşam algısı oluşturan spor alanları, dinlenme alanları, koşu parkurları, yüzme havuzları, eğlence mekanları, yeşil alan ve daha aklımıza gelebilecek insan hayatını kolaylaştıran ve sosyalleşmesini attıran birçok yapı bir arada değerlendirilmektedir. Özellikle yeni yasalar İnşaat ve yapı sektörüne yenilikler getirerek insanların daha uygun şartlar altında yaşamaları için oluşturulmuştur.
|
Modern yaşam alanlarına duyulan ihtiyacın artması ile birlikte artık İnşaat ve Yapı Sektörü de çok büyük değişimler ve yenilikler geçirerek insanların bu anlamda daha kaliteli ortamlarda yaşamaları için imkanlar sağlamaktadır. Son yıllarda inşaat sektörüne baktığımız zaman sadece insanların yaşam alaanlarını daha iyi koşullara taşıma ideali üzerinden hareket edilmediğini bunun yanında görsel anlamda göze hitap eden, sosyal etkileşimi arttıran ve insanlarda komple bir yaşam algısı oluşturan spor alanları, dinlenme alanları, koşu parkurları, yüzme havuzları, eğlence mekanları, yeşil alan ve daha aklımıza gelebilecek insan hayatını kolaylaştıran ve sosyalleşmesini attıran birçok yapı bir arada değerlendirilmektedir. Özellikle yeni yasalar İnşaat ve yapı sektörüne yenilikler getirerek insanların daha uygun şartlar altında yaşamaları için oluşturulmuştur.
|
|
İzmir İş İlanları sayfamızda İş ilanları, İş arayanlar, Acil iş Arayanlar, Eleman arayanlar, İzmirde iş arayanlar, İzmir iş ilanları ile ilgili İşveren ile iş arayanı buluşturmayı hedefleyen bir sayfamız olan " İş İlanları" bölümümüzde binlerce iş arasından seçim yapabilir ve Cv örneklerinizi hazır bir şekilde doldurarak İş başvurusunda bulunabilirsiniz.
|
BİLKENT ÜNİVERSİTESİ SAĞLIKLI YAŞAM ÖNERİLERİ
SAĞLIKLI YAŞAM ÖNERİLERİ İçin Tıklayınız.
1. Ara öğünler dahil günde 7 öğün (3 ana, 4 ara) yiyin.
2 .Günde 7 büyük fincan yazın normal ısıda, kışın sıcak su için.
3. Günde toplam 7777 adım atın.
4. Akşam 7'den sonra geç ve ağır yemeyin.
5. Haftada bir kez olmak üzere 7 hafta üst üste düzenli olarak tartılın.
6. 7 besini artırın:
Mevsimin az şekerli sebze ve meyveleri
Yeşil salata
Doğal müsli ve yulaf ezmesi
Yağsız süt ürünleri
Uygun pişmiş derisiz beyaz et
Bakliyatlar
Tam tahıl ürünleri
7 besini azaltın
Beyaz un ve şeker
Kızartma
Ağır yağlı şarküteri ürünleri
Kaymak ve deriler (balık, tavuk)
Yağlı katkılar ve soslar
Şekerli veya şeker eklenmiş içecekler
Fazla oranda tuz
7 Doğal 7 maddeden yararlanabilirsiniz
Tere tohumu
Funda yaprağı
Coenzyme Q10
L-Carnitine
Yeşil Çay
Krom GTF
Zencefil
Etiketler: Eczane, İzmir Eczaneleri, İzmir Nöbetçi Eczaneleri, İzmir Eczaneleri Mail Adresleri, eczaneler izmir, izmirde eczaneler, eczane medula, eczaneonline, eczane izmir,eczane bilgi formu, eczane haberleri, eczane fırsatları,eczane teknisyetleri derneği, eczane izmir bornova, eczane ilan, eczane ingilizce, eczane fiyatları, eczane isimleri, eczane iş ilanları, ecane iskonta, izmir eczacı odası, izmir eczanesi bornova, izmir eczaneleri telefon, izmir eczaneleri adresleri, Eczaneler 15 temmuzda açık mı?, Eczaneler Bugün Açık Mı 15 Temmuz, Eczane kaçta açılır, Eczane kaçta kapanır, Eczane çalışma saatleri, Eczane çalışma günleri ve saatleri, eczane deposu, izmir eczane depoları, izmir eczane depoları, izmir ecza depoları adresleri, ecza depoları izmir, izmir hastane, izmir hastaneleri, izmir hastane randevu, izmir hastane randevu alma, izmir medical park hastanesi randevu,randevu alma, hastane randevu alma, online randevu alma, izmir hastaneleri randevu, izmir hastane randevu sistemi, izmir online hastane randevu alma, poliklinik randevu, online hastane randevu, sağlık haberleri, izmir sağlık rehberi |
| |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Akrabadan kan almayın!Birinci derece akrabalara kan vermenin ölümcül sonuçları olabiliyor. Çünkü... Birinci derece akrabalara kan vermek, çok ciddi ölümcül sonuçlara yol açabiliyor. Bu durum eğer zorunluysa alınan kanın mutlaka ışınlanması gerekiyor.
"KANINIZ ZAYİ OLACAĞINA BAĞIŞ YAPARAK HAYAT KURTARIN"
EN ZOR BULUNAN KAN GRUBU: AB RH NEGATİF
"Bu kanı taşıyan yüzde bir bile değil, bin kişiden altısında bulunuyor. Negatif grupları hastanelere tek tek gönderdiğimiz halde yetebiliyor ancak pozitif grupları 150-150 gönderdiğimiz halde zaman zaman yetmeme durumları oluyor. Toplumda en çok bulunan A rh pozitif kan grubu bile yeri geliyor en çok aradığımız kan grubu oluyor. Bu nedenle kimse benim kanım çok bulunuyor, ben vermesem de olur diye düşünmesin. Gün gelir o en çok bulunan kan grubuna bile ihtiyacımız olabiliyor."
Türk Kızılayı Kan Bağışının önemini sürekli hatırlatmaya ve Sürekli Kan Bağışçısı olmanın gerekliliğine dikkat çekmeye devam etmektedir.
2010 yılı itibariyle Türkiye kan ihtiyacının %60’ı Türk Kızılayı’nın düzenli kan bağışçıları aracılığıyla karşılanmaktadır. |
|
İzmir Devlet Hastaneleri Listesi, Devlet Hastanelerinden Randevu Nasıl Alınır?, Hastane Randevu Numarası Kaç? MHRS randevusu nasıl alınır?, Devlet Hastanesinden Randevu Nasıl Alınır?, Hastane Randevu Online, Hastane Randevu Alma, Hastane Randevu Alma Numarası, Hastaneden Randevu Alacağım, Hastane Randevu Sorgulama, MHRS Randevu Giriş, MHRS Erken Randevu, MHRS E Devlet, İzmir Hastaneleri Randevu Alma, Bozyaka Eğitim Ve Araştırma Hastanesi, İzmir Karşıyaka Devlet Hastaneleri, İzmir Devlet Hastaneleri İş Başvurusu, İzmir Devlet Hastaneleri Randevu Alma, İzmir Devlet Hastaneleri Psikolog, Hasta Randevu Alma, İzmir Devlet Hastaneleri Randevu, İzmir Devlet Hastaneleri Fizik Tedavi Merkezlerini bulacaksınız..
|
İzmir Kent Rehber olarak Bizlerde " Online İşlemler" Bölümümüzde size yardımcı olacağına inandığımız tüm linkleri biraraya getirdik. Umarız Beğenirsiniz. Başbakanlık İletişim Merkezi (BİMER) ile ilgili işlem yapabilmek için Tıklayınız HASTANE ONLİNE RANDEVU ALMA Sistemi PASAPORT Online Başvuru Merkezi İŞKUR Online Açık İş İlanları TÜKETİCİ Online Şikayet Merkezi TİYATRO Online Bilet Merkezi OPERA Online Bilet Merkezi MOTORLU TAŞITLAR Online İşlem Merkezi İZSU Online Fatura Ödeme Merkezi TEDAŞ Online Elektrik Faturası Sorgulama Merkezi İZMİRGAZ Doğalgaz Online Fatura Ödeme Merkezi TTNET İnternet Online İşlem Merkezi AVEA Online İşlem Merkezi İZMİR'i CANLI İZLEME Merkezi T.C KİMLİK NUMARASI Merkezi VERGİ KİMLİK NUMARASI Merkezi TELEFON REHBERİ Merkezi |
|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
İpek Lojistik Evden Eve Nakliyat Turizim ve Bilg. Ltd.Şti. Kavakoğlu Lojistik Evden Eve Nakliyat Turizim ve Bilg. Ltd.Şti. Sena Uluslararası Gümrükleme ve Nakliyat Yavuz-taş Evden Eve Nakliyat Komando Nakliyat 1974 yılında İzmir de kurulmuş olup kaliteli hizmet anlayışı ve müşteri memnuniyeti ile hizmet vermektedir.Referansımız kalitemiz ve hizmetimiz... Akın Evdeneve Taşımacılık Öz Yalı Evdeneve Nakliyat Evin Lojistik Evden Eve Taşımacılık |
|
|
Ulaşım, İzmir Ulaşım, İzmir Ulaşım Rehberi, İzmir Ulaşım Araçları, İzmir Ulaşım Vapur, İzmir Ulaşım Saatleri, İzmir Ulaşım Haritası, İzban, İzmir Ulaşım Ücretleri, İzmir Ulaşım Araçları, Eshot İzmir Ulaşım Saatleri, İzmir Ulaşım Haberleri, Ulaşım Nedir, Ulaştırma Bakanlığı, Ulaşım Dünyası, Ulaşım Gazetesi, Ulaşım Ne Demek, Ulaşım Aş Personel Alımı, Ulaşım Aş Maaş, Ulaşım Aş İş Başvurusu hakkında tüm bilgiyi bizde bulabileceksiniz. İyi Yolculuklar Dileriz.
Havaalanı için toplu ulaşım İzmir’in güney aksında yer alan Adnan Menderes Havalimanı'na otobüs, metro – banliyö hattını kullanarak erişebilirsiniz. Otobüslerde elektronik kartla havaalanı tarifesi üzerinden ve kart bilet (Bilet35) ile 2 kontör karşılığında, banliyö hattında ise gidilen durak üzerinden ücretlendirilen tarife ile binilebilir. Banliyö hattını kullanabilmek için biniş kartlarında yeterli miktarda bakiye bulunmalıdır. Otobüs ile İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 202 hat numaralı havaalanı otobüsü; Cumhuriyet Meydanı’na yakın Gazi Osmanpaşa Bulvarı durağından hareketle, Konak – Mustafa Kemal Sahil Bulvarı – Çevre Yolu – Gaziemir 200 hat numaralı otobüs Mavişehir Aktarma Merkezi – Karşıyaka üzerinden 204 hat numaralı otobüsü ise Bornova Merkez metro istasyonu yanı – otogar üzerinden - havalimanına ulaşır. Metro – Banliyö Hattı İle Metro istasyonlarının herhangi bir istasyonundan önce Hilal – Halkapınar veya Alsancak transfer istasyonlarından birinden, banliyö hattının güney yönünü seçerek havalimanı durağında inin. Dilerseniz taksi ile… İzmir’in her noktasından taksi ile havalimanına erişebilirsiniz. Otogara Ulaşım Kemer (54) – Halkapınar (555) – Bornova Merkez Metro (204 ve 505 ) Buca Tınaztepe(277) ve Konak (302) aktarma istasyonlarından kalkan otobüsler ile otogara ulaşabilirsiniz. İstasyon bazında otobüs numaraları parantez içinde belirtilmiştir. Hareket saatleri için ilgili linki tıklayabilirsiniz. Kent İçinde Gece Toplu Ulaşım – Baykuş Tarife Metro sisteminde Cuma – Cumartesi geceleri 00:30 – 00:40 – 01:00 saatlerinde F.Altay – Evka 3 istasyonlarından 01.00’e dek karşılıklı Karşıyaka Tramvayı Çarşamba – Cuma ve Cumartesi geceleri 00.45 – 01.45 ve 02.45 saatlerinde Alaybey yönünden Bostanlı yönüne tek taraflı Konak Tramvayı Cuma – Cumartesi geceleri F.Altay ve Halkapınar istasyonlarında 00.30 ve 00.45 saatlerinde karşılıklı seferler gerçekleşiyor. Metro sisteminde Cuma – Cumartesi geceleri* 00:30 – 00:40 – 01:00 saatlerinde F.Altay – Evka 3 istasyonlarından 01.00’e dek karşılıklı Otobüs ulaşımında 910 Gaziemir Konak – 920 Çiğli Konak – 930 Bornova Konak – 940 Buca Konak – 950 Narlıdere Konak hatları ile 200 Mavişehir – 202 Cumhuriyet ve 204 Bornova havaalanı hatlarında gece seferleri bulunmaktadır. Deniz Ulaşımında ise Çarşamba, Perşembe, Cuma ve Cumartesi geceleri Karşıyaka İskelesi'nden Alsancak İskelesi'ne 23.59 - 01.00 - 02.00 ve 03.00, Alsancak İskelesi'nden Karşıyaka İskelesi'ne de 00. 30 - 01.30 - 02.30 - 03.30 saatlerinde gece sefer tarifesi bulunuyor. Metro ile Toplu Ulaşım İzmir Metrosu; F. Altay, Poligon, Göztepe, İzmirspor, Hatay, Üçyol, Konak, Çankaya, Basmane, Hilal, Halkapınar, Stadyum, Sanayi, Bölge, Bornova, Ege Üniversitesi, Evka 3 istasyonları ile hizmet vermektedir. İstasyonlara ve platformlara ulaşımı kolaylaştırmak ve engelli yolcularımızın kullanabileceği 17 istasyonumuzda yürüyen merdiven ve engelli ve yaşlılar için asansörler ile görme engellilere yönelik destek sistemi, tekerlekli sandalye sarj istasyonları kullanımdadır. Sefer sıklığı 06-00.20 saatleri arasında hizmet veren metro sisteminin ortalama 5 dakika olan sefer aralığı, yoğun saatlerde “3.5 dakikada 1”e inmektedir. Bornova - Halkapınar, Hatay-Üçyol, Evka 3 aktarma istasyonlarında otobüs ve İzban banliyö hattına direkt; Konak İstasyonunda ise otobüs, vapur ve tramvay bağlantısı, F. Altay istasyonunda ise otobüs ve tramvay bağlantısı bulunuyor. Sefer sıklıkları, hareket saatleri ve kayıp eşya için Adres: 2844 Sok. No.5 35110-01 Mersinli – İZMİR Tel: (232) 461 54 45 (pbx) e posta: info@izmirmetro.com.tr Web:www.izmirmetro.com.tr Kent İçin Ulaşım Banliyö Hattı Kentin kuzeyi Aliağa ile güney aksındaki Selçuk arasındaki güzergahta 41 istasyon ve 136 kilometre hizmet veren banliyö demiryolu ulaşım sistemidir. Yolculu ön işletmeye 30 Ağustos 2010 tarihinde başlayan İZBAN, TCDD ile İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yüzde 50 ortaklıklarıyla kurulmuştur. Şirket, bu özelliği ve günde 3 bin yolcunun taşındığı bir hat üzerinde yaratılan inovasyonla 225 bin yolcuya ulaşılmasını sağladığı gerekçesiyle, Uluslararası Toplu Taşımacılar Birliği (UITP) tarafından 2013 yılında “En İyi İşbirliği” kategorisinde büyük ödüle layık görülmüştür. Halkapınar ve Hilal, İzmir Metrosu ile iki kesişme noktasıdır ve özellikle ğüney yönünden gelen yolcuların, İzmir Metrosu’na aktarma yaparak Konak ve Bornova yönüne ulaşmalarında büyük kolaylık sağlamıştır. Merkezi bir istasyon olan Alsancak Gar’dan her iki yöndeki banliyö hattına erişebilirsiniz. Lütfen istasyon bazında ücretlendirme ve ulaşım kartları menüsündeki ücret iadeleri konusunda ücret tarifeleri bölümüne göz atın. web: www.izban.com.tr e posta: info@izban.com.tr Telefon: 0232 398 32 32 8291 Sok. No:6 Ataşehir Mah. Çiğli - İZMİR Kayıp Eşya 08.30 – 18.00 saatleri arasında İzban Salhane İstasyonu’nda hizmet vermektedir. Tramvay ile Toplu Ulaşım Kent içi ulaşımınızda Karşıyaka - Mavişehir bölgesine yönelik toplu ulaşım seçeneği olarak değerlendirilebilir. Vapur seferleriyle Karşıyaka ve Bostanlı İskeleleri’ne ulaşmanız halinde iskele yakınlarındaki tramvay duraklarından tramvaya binebilirsiniz. Tramvay kullanıcıları; Halkapınar; Alsancak Gar, Konak ve F.Altay duraklarından metro ve banliyö hattına erişebilir. Çalışma Saatleri Seferler, Karşıyaka – Bostanlı sahil güzergahı boyunca Ataşehir - Alaybey hattında ortalama 8 dakika aralıkla gerçekleşiyor. Hat uzunluğu 8.8 Km, sefer süresi 33 dk. Duraklar Ataşehir Çevre Yolu Mavişehir M.K.Atatürk Spor Salonu Bilim Müzesi Atakent Selçuk Yaşar Vilayet Evi Çarşı Bostanlı İskele Yunuslar Nikah Sarayı Karşıyaka İskele Alaybey. Konak Tramvayı Şehirlerarası otobüs ulaşımına yakın, aynı zamanda otobüs ve metro seferlerinin de bir aktarma istasyonu olan Halkapınar bölgesi ile turistik ilçelerimiz olan Urla, Seferihisar, Karaburun ve Çeşme için semt garajı yakınındaki F.Altay (Üçkuyular) hattı arasında çalışan Konak Tramvay’ı bu güzergahtaki ulaşım seçenekleriniz için alternatif seçenek olabilir. Sefer Saatleri Halkapınar’dan kentin tarihi ve eski merkezi Çankaya - Konak üzerinden Üçkuyular’a ulaşan tramvayı, yaz döneminde hafta içi ve Cumartesi günleri 7 dakika, kış döneminde 6 dakika, pazar günleri ise 10 dakika aralıkla sefer yapıyor. Hat uzunluğu 12.6 km, sefer süresi 45 dk. Duraklar Halkapınar - Üniversite - Havagazı - Alsancak Stadyum - Alsancak Gar - Atatürk Spor Salonu - Hocazade Camii - Kültürpark Atatürk Lisesi - Gazi Bulvarı - Konak İskele - Karataş - Karantina - Köprü - Sadık Bey - Göztepe - Güzelyalı - AASSM - Üçkuyular - Fahrettin Altay. Tram Kayıp Eşya: 0.232.461 54 45 e posta: info@tramizmir.com web: www.tramizmir.com.tr Otobüs ile Toplu Ulaşım Otobüs hizmetleri Büyükşehir Belediyesi bünyesinde olan Eshot Genel Müdürlüğü tarafından kent içi ve ilçe belediyeler arasında yapılmaktadır. Büyükşehir Belediyesi’ne bağlanan kent merkezine uzak ve turistik ilçelere de otobüs seferleri bulunmaktadır. Kent içinde eğitim, sağlık, kamu kurum ve kuruluşları, sosyal tesisler, alışveriş noktaları, tarihi yerler, kültür merkezleri, konaklama gibi önemli noktaların yürüyüş mesafelerinin de yer aldığı bilgiler için erişimi sitemizdeki mobil uygulamalardan yararlanabilirsiniz. Hat-durak ve güzergah bilgileri, ilgili hatların ulaşım saatleri, duraktan geçen hatlar, adresinize en yakın durak bilgisi, ulaşım kartları, bakiye sorgulama ve yükleme gibi yolculuk için gerek duyulan tüm uygulamalara mobil uygulamalarımız ve web sitemizden erişebilirsiniz. e posta: him@eshot.gov.tr web: eshot.gov.tr Kayıp Eşya Zafertepe Mah. Yeşillik Cad. No:67 Konak / İZMİR Tel : +90 232 293 53 97 Her türlü yardım ve bilgi için Eshot Çağrı Merkezi: 0 232 320 0 320 Kent içi Ulaşımında Deniz İzmir Körfezi’nde kentin kuzey aksındaki Foça - Karşıyaka ile körfezin güney kıyısı Mordoğan – Urla – Güzelbahçe - Üçkuyular - Göztepe - Karantina - Konak – Pasaport – Alsancak (liman bölgesi) arasında vapur seferleri bulunmaktadır. Foça – Mordoğan – Urla’nın turistik ilçe oluşları nedeniyle bu iskeleler için güncel sefer tarifeleri kontrol edilmelidir. Kent içi ulaşımda Bostanlı, Karşıyaka, Alsancak, Pasaport, Konak, Karantina, Göztepe ve Üçkuyular iskeleleri seferleri yoğun olarak yapılmaktadır. Üçkuyular ve Bostanlı İskelelerinde arabalı vapur seferleri bulunmaktadır. Üçkuyular ve Bostanlı iskeleleri arasında karşılıklı sefer yapan araba vapurları ile şehir içi trafiğine girmeden iki kıyı arasında 25 dakikada ulaşım sağlanmaktadır. Araba vapurunda araç geçiş ücretleri izmirim kart yada peşin olarak gişelerde ödenir. Bu iskeleler aynı zaman otobüsler için aktarma istasyonları olarak da hizmet vermektedir. İskelerde gişeler mesai saatlerinde; dolum makinaları ise son sefer saatine dek hizmet vermektedir. Vapur tarifeleri ile ilgili bilgi, sefer iptalleri, iskeleler hakkında bilgiye internet sitemizden ulaşabilir, Körfez İçi Sefer Tarifesinde yapılabilecek değişikliklerden haberdar olmak için web siteindeki adresindeki “Kayıt Olun Haberdar Olun” bölümünden kayıt olabilirsiniz. Kayıp Eşya: 0850 360 0 350 Dahili:210 Telefon: 0232 330 50 71 - 0850 360 0 350 İletişim: iletisim@izdeniz.com.tr Web: www.izdeniz.com.tr Bisiklet Kiralama - Bisim Bisiklet Kiralama Sistemimiz Bisim, Sahilevleri'nden Kuş Cennetine dek uzanan kıyı şeridi boyunca istasyon ve park noktalarıyla yüzlerce noktada hizmet vermektedir. Kredi Kartınız İle Kiralama Bisiklet kiosk ekranındaki talimatları uygulayarak aldığınız şifre ile park ünitesine gidiniz. Sürekli yeşil ışık yanan bisikletin bulunduğu park ünitesinde önce giriş tuşuna basınız, şifrenizi girdikten sonra tekrar giriş tuşuna basınız. Yeşil ışık yanıp sönmeye başlayınca bisikletinizi önce ileri itip sonra geri çekerek teslim alınız. Kredi kartınız ile kiralama işleminde bisiklet başına 30 TL bloke edilir. Bisikleti kiraladığınızın ertesi gün saat 23.00 da blokaj kalkar. Bu süre içinde başka bir blokaja gerek kalmadan tekrar kiralanabilir. Belirtilen sürede blokajın kalkmadığı hallerde kredi kartınızın ait olduğu banka ile görüşünüz. İzmir Ulaşım Sisteminde Kullanılan İzmirkart ile Kiralamak İzmirkart satış noktalarından satın almış olduğunuz kartı önce Konak Vapur İskelesi'nde bulunan bisim ofisinden aktifleştirin. Bu işlem için 18 yaşından küçükler için aile bireylerinin de bulunması gerekir. Kartınızı aktifleştirrme işleminde kartınızda en az 20 TL bakiyeniz bulunmalıdır. Bu rakam adınıza açılan bisim hesabına aktarılmakta; kiralama bedeli bu rakamdan düşülmektedir. Bisim hesabındaki TL’nin bitmesi durumunda Konak'taki ofisten hesabınıza TL yatırabilir, kiosk ekranından talimatları okuyarak işleme devam edebilir, kredi kartınız ile hesabınıza TL yükleyebilirsiniz. Konak Ofis Çalışma Saatleri Bayram ve resmi tatillerde çalışma saatleri değişiklik gösterebilir. Haftanın her günü 11:00 - 15:00 / 15:30 - 18:45 Konak ofisten bedeli karşılığı Bisim üye kartı temin ederek bisiklet kiralayabilirsiniz, üye kartı ile kiralamalarda dezopito alınmaz. Ücret 01.11.2019 tarihinden itibaren bisiklet kiralama ücreti her saat için 3,5 TL'dir. Üye Kart bedeli 5 TL'dir. Bisim üye kartı ile kiralamada herhangi bir depozito işlemi bulunmamaktadır. Koşullar Kredi kartı ile bisiklet kiralamadaki 30 TL'lik depozitoya ait provizyon saat 24:00'da çözülür. İşlemin gerçekleşmemesi halinde banka şubeniz ile görüşünüz. Kredi kartı ile kiralama 23:00 - 06:00 saatleri arasında yapılamaz. Bisikletlerin İade İşlemi Bisikletler istasyonlardaki boş park yerlerini işaret eden yeşil ışıklı parka bırakılır. Parka bıraktığınız bisikleti geri çekerek kilitlendiğini kontrol edin. Kilitlenmemiş bisiklet teslim edilmemiş sayılır. Kullanıma ait bilgiler cep telefonunuza kısa mesaj ile gönderilir. Eğer kiralama istasyonunda boş park yeri yok ise; kiralanan bisikleti bir sonraki istasyonda bulunan boş park yerine bırakın. Boş park istasyonlarını kiosk ekranından sorgulanabilir. Kiralamış olduğunuz bisikletin arızalı olması halinde aynı istasyona 5 dk. içinde iade edebilirsiniz. Hat ve güzergah bilgisi almak yada ulaşımla ilgili soru, şikayet, istek ve önerileriniz için HEMŞEHRİ İLETİŞİM MERKEZİ’nin him@izmir.bel.tr adresine e-posta gönderebilir veya 444 40 35 numaralı telefonu arayabilir, https://him.izmir.bel.tr/ sayfasını ziyaret edebilirsiniz. Kayıp Eşya: 0850 360 0 350 Dahili:210 Telefon: 0232 330 50 71 - 0850 360 0 350 İletişim: iletisim@izdeniz.com.tr Web: www.izdeniz.com.tr
|
HARİTALAR Sayfamıza Hoş geldiniz, Sayfamızda ; Harita, Harita İzmir, Harita Google, İzmir Haritaları, Harita İzmir Buca, Harita İzmir Bornova, Harita İzmir Uydu, Harita İzmir Alsancak, Harita İzmir Karşıyaka, Harita İzmir Google, Harita İzle, Harita İzmir Havaalanı, Harita İzmir Gümüldür, İzmir Haritası, İzmir Haritası Karşıyaka, İzmir Haritası Yol Tarifi, İzmir Haritalar, İzmir Haritası Çiğli, İzmir Harita Sokak, İzmir Harita Konak, İzmir Haritası Buca, İzmir Haritası Bozyaka, İzmir Haritası Gaziemir, İzmir Haritası 3d, İzmir Haritaları, İzmir Haritalar.Net, İzmir Haritalı, İzmir Haritalı Adres Bulma, Eski İzmir Haritaları, Google Haritalar, İzmir Sokak Haritalı, İzmir Haritası, İzmir İlçeleri, İzmir, İzmir Harita, İzmir Haritasi, İzmir İlçe Haritası, İzmir Haritası Detaylı, İzmir Harita Uydu, Harita İzmir, İzmir Şehir Haritası, İzmir İlçeleri Haritası, İzmir İlçeler Haritası, İzmir Siyasi Haritası, İzmir İl Haritası, İzmir Ve İlçeleri Haritası, İzmir Haritası Ayrıntılı, İzmir Map, İzmir Yol Haritası, İzmir Fiziki Haritası, İzmir İlçe Haritaları nı "İzmir Haritaları" Bölümümüzde Bulabilirsiniz. İzmir'in ilçeleri; Aliağa, Balçova, Bayındır, Bayraklı, Bergama, Beydağ, Bornova, Buca, Çeşme, Çiğli, Dikili, Foça, Gaziemir, Güzelbahçe, Karabağlar, Karaburun, Karşıyaka, Kemalpaşa, Kınık, Kiraz, Konak, Menderes, Menemen, Narlıdere, Ödemiş, Seferihisar, Selçuk, Tire, Torbalı ve Urla olmak üzere 30 ilçesi bulunmaktadır. İzmir İlçelerin toplamıyla birlikte İzmir ili yaklaşık 11906.85 km2 yüzölçümüne sahip.
İZMİR' E AİT DİĞER HARİTALAR
Etiketler:Harita, Harita İzmir, Harita Google, Harita İzmir Buca, Harita İzmir Bornova, Harita İzmir Uydu, Harita İzmir Alsancak, Harita İzmir Karşıyaka, Harita İzmir Google, Harita İzle, Harita İzmir Havaalanı, Harita İzmir Gümüldür, İzmir Haritası, İzmir Haritası Karşıyaka, İzmir Haritası Yol Tarifi, İzmir Haritalar, İzmir Haritası Çiğli, İzmir Harita Sokak, İzmir Harita Konak, İzmir Haritası Buca, İzmir Haritası Bozyaka, İzmir Haritası Gaziemir, İzmir Haritası 3d, İzmir Haritaları, İzmir Haritalar.Net, İzmir Haritalı, İzmir Haritalı Adres Bulma, Eski İzmir Haritaları, Google Haritalar, İzmir Sokak Haritalı, İzmir Haritası, İzmir İlçeleri, İzmir, İzmir Harita, İzmir Haritasi, İzmir İlçe Haritası, İzmir Haritası Detaylı, İzmir Harita Uydu, Harita İzmir, İzmir Şehir Haritası, İzmir İlçeleri Haritası, İzmir İlçeler Haritası, İzmir Siyasi Haritası, İzmir İl Haritası, İzmir Ve İlçeleri Haritası, İzmir Haritası Ayrıntılı, İzmir Map, İzmir Yol Haritası, İzmir Fiziki Haritası, İzmir İlçe Haritaları, izmir ilçe haritaları nı " İzmir Haritaları" Bölümümüzde bulabilirsiniz.
|
Etiketler :anaokul, anaokulları, anaokul rehberi, izmir anaokul rehberi, izmir anaokulları, ilköğretim, ilköğretim okulları, ilköğretim rehberi, izmir ilköğretim rehberi, ortaokullar, liseler, liseler rehberi, Ortaokul Rehberi, izmir liseleri, izmir liseler rehberi, üniversite, üniversiteler, Yüksek Lisan rehberi, üniversite rehberi, izmir üniversiteleri, burs, burslar rehberi, izmir bursları, izmir burslar rehberi, dershane, dershaneler, dersane rehberi, izmir dershaneleri, izmir dershaneler rehberi, açıköğretim, açıköğretim rehberi, izmir açıköğretim rehberi, açıköğretim kursları rehberi, izmir açıköğretim kursları, kütüphane, kütüphaneler, kitapevleri, izmir kitapevleri, izmir kütüphaneleri, halk eğitim merkezleri, izmir halk eğitim merkezleri, veli rehberi, veli eğitim rehberi, sınav, izmir sınav, sınav rehberi, dil kursları, izmir dil kursları, izmir yabancı dil kursları, bilgisayar kursları, izmir bilgisayar kursları, etüd merkezleri, izmir etüd merkezleri, izmir kurs rehberi, kişisel gelişim, izmir kişisel gelişim, yurtdışı eğitim, izmir yurtdışı eğitim kurumları, ödev, ödev indir, ödev rehberi, ödev kapakları, proje ödevleri, Ödev Kapaklari, kitap özeti, kitap özetleri, proje ödev kapakları, proje ödev kapakları , 2017 sınav takvimi, 2018 sınav takvimi, tus, tus rehberi, ödev kapakları nasıl indirilir, güvenli internet, expo 2020, izmir tus dershaneleri, izmir üniversiteleri, Ödev Evi, sürücü kursları, izmir sürücü kursları, izmir milli eğitim ile ilgili herşey "EĞİTİM REHBERİ" sayfamızda. |
|
|
İzmir Valiliği Sayfamızda İzmir Valisi, İzmir Vali Yardımcıları, İzmir Vali Yardımcıları İsim Listesi, İzmir Vali Konağı Nerede ile ilgili bilgileri bulabileceksiniz.
|
|
Doğal ve kültürel zenginlikleri, güçlü turistik potansiyeli ile İzmir kültürel ve doğal, yerele özgü birçok değeri ve 8500 yıllık tarihi ile İzmir, antik dönem kıyı Ege’nin en büyük iki kenti olan Bergama ile Efes, İyon kentleri, perşomenin anavatanı Pergammon, Avrupa’nın en büyüklerinden olan Doğal Yaşam Parkı, Homeros’un evi İzmir, Mimas ve Narcisus efsanesi ile Odysseia’nın yolculuğunun geçtiği topraklar, Akdeniz fokunun körfezdeki son yaşam yeri olan Foça ve Mordoğan, dünyanın en önemli rüzgar sörfü ve kite sörfü merkezlerinden biri olan Alaçatı, Dikili ve Balçova’da sıcak su kaplıcaları, Büyük İskender’in kurduğu İzmir, dünyanın en büyük 3. flamingo adasının bulunduğu Kuş Cenneti ve daha birçok cazibe merkezi ile Ege'nin İncisidir. Türkiye'nin üçüncü büyük şehri olan İzmir, çağdaş, gelişmiş, ayni zamanda işlek bir ticaret merkezidir. Cıvıl cıvıl olan alışveriş merkezinde dolaşmak oldukça keyiflidir. İzmir'in batısında nefis renkli denizi, plajları ve termal merkezleriyle Çeşme dünyanın en büyük kentlerinden biriydi. Tüm Ion kültürünün zenginliklerini bünyesinde barındıran Efes, yoğun Akdeniz iklim kuşağında kalan İzmir'de yazları sıcak ve kurak kışları ılık ve yağışlı geçmektedir. Dağların denize dik uzanması ve ovaların İç Batı Anadolu eşiğine kadar sokulması, denizel etkilerin iç kesimlere kadar yayılmasına olanak vermektedir. Ancak, İl bütününde yükseklik, batı ve kıyıdan uzaklık gibi fiziksel coğrafya farklılıkları, yağış, sıcaklık ve güneş açısından önemli sayılabilecek iklim farklılıklarına da yol açmaktadır. İl bazında yıllık ortalama sıcaklık, kıyı kesimlerde 14-18 ºC arasında değişmektedir. En sıcak aylar Temmuz (27.3 ºC ) ve Ağustos (27.6 ºC ), en soğuk aylar ise Ocak (8.6 ºC) ve Şubat (9.6 ºC)'tır. Yazın kıyı kesiminde sıcaklık, deniz melteminin (İmbat) etkisiyle iç kesimlere göre 1-2 ºC daha düşük olmaktadır. Kış mevsiminde ortalama 7 ºC olan sıcaklık zaman zaman kuzey ve kuzeybatıdan sokulan denizel hava kütlesi nedeniyle düşmektedir. İzmir'de yağışın aylara ve mevsimlere göre dağılımında önemli farklar vardır. İzmir'de yıllık ortalama yağış miktarı 700 mm. olup yıllık yağışın % 50'den fazlası kış mevsiminde %40- 45'i ilkbahar ve sonbaharda , % 2-4'ü ise yaz aylarında düşmektedir. Kar yağışlı günler sayısı, alçak kesimlerde yok denecek kadar azdır. Yüksek kesimlerde gerek kar yağışlı günler sayısı, gerekse karın yerde kalma süresi artmaktadır.
Gediz Nehri, İçbatı Anadolu`da Murat Dağı`ndan doğar. Toplam uzunluğu 400 km.dir. İzmir sınırı içindeki Yamanlar Dağı`ndan doğan Kemalpaşa Çayı Gediz`in en önemli kollarından biridir. Gediz, Manisa Ovası`nın batısında İzmir il sınırına ulaşır, Yamanlar Dağı ile Dumanlı Dağ arasındaki Menemen Boğazı`ndan geçerek, Foça`nın güneyinde denize dökülür. Gediz eskiden, Karşıyaka`nın hemen batısında denize dökülüyordu. Getirdiği alüvyonlarla deltasını devamlı ilerletiyor, İzmir Körfezi`ni kapatmaya doğru gidiyordu. Pelikan Burnu, karşı kıyıya çok yaklaşmış, Körfez`in derinliği çok azalmıştı. Ülkemizin en işlek limanı olan İzmir Limanı`nın karşılaştığı tehlikeyi yok etmek için 1886`da biraz kuzeyden akan bir derenin yatağından da faydalanarak, Menemen yakınlarında başlayıp batıya doğru giden ve Foça yakınlarında son bulan bir yatak açıldı. Bu andan itibaren Gediz açık denize dökülmeye başladı. Küçük Menderes, Bozdağlar`dan doğar. Uzunluğu 124 km.dir. Kendi ismi ile anılan çok bereketli bir ovayı sulayarak, Selçuk ilçesinin batısında denize dökülür. Küçükmenderes de bol alüvyon getirdiği için, kıyı çizgisini devamlı olarak ilerletmiş, bu yüzden ilk çağların en önemli liman kentlerinden olan Efes, bugün denizden 5-6 km içeridedir. Bakırçay, doğuda Ömerdağ, kuzeyde Madra, güneyde Yunt Dağı`ndan gelen kollardan oluşur, 128 km uzunluğundadır. Ege Havzası`nın bir parçası olan ve büyük bölümü İzmir il sınırları içerisinde yer alan Bakırçay Havzası`nın en önemli akarsuyudur. Çandarlı Körfezi`nde denize dökülür.
İzmir ve çevresinde yatırım olanaklarına ilişkin bilgilere başta İzmir Kalkınma Ajansı ve yatırıma ilişkin web sayfaları olmak üzere sanayi ve ticaret odalarının linklerinden ulaşabilirsiniz.
Etiketler:İzmir, İzmir hakkında, İzmir İlçeleri, İzmir Posta Kodu, İzmir Haberleri,İzmir hakkında yorumlar,İzmir hakkında bilgi İngilizce,İzmir şehri tanıtımı,İzmir hakkında gezi yazısı,İzmir ile ilgili ödev,İzmir sanayisi hakkında bilgi,İzmir in eski ve yeni hali hakkında bilgi, İzmir Son Dakika, İzmir Türkiye Yaklaşan Etkinlikler,İ̇Zmir Türkiye Yüksekokullar Ve Üniversiteler, İzmir Hakkında Bilgi, İzmir Yüzölçümü, İzmir Rakım, İzmir Nüfusu 2022, İzmir'in Nufusu, İzmirin Nufusu 2023, İzmir Coğrafi Konumu¸İzmir'in Coğrafi Konumu Kısa, İzmir'in Coğrafi Konumu Vikipedi, İzmir'in Yer Şekilleri, İzmirin Matematik Konumu, İzmir'in Coğrafyası, İzmire nasıl Gidilir, İzmir Tanıtım, İzmir Tanıtım Filmi, İzmir İlçeleri, İzmir Plaka Kodları, İzmir'in Yer Şekilleri Kısaca, İzmir'in Beşeri Özellikleri, İzmir Hakkında Bilgi, İzmir'in Coğrafi Konumu, İ̇zmir Türkiye Yüksekokullar ve Üniversiteler, İzmir Üniversiteleri, İzmirde Üniversiteler, İzmir Liseler hakkında bilgiler En yeni ve En Güncel Bilgiler İzmirde.Bizde.İzmir Hakkında Bizde Güncelleme Tarihi:18.04.2021-Saat:06:18 |